Şerefli Kur’ân Meali
Arapça · Latin · Meal · Kavramlarla
Henüz sûre seçilmedi.
📝 Metin Ayarları
🔧 Araçlar
📑 Kişisel
📄 PDF
💾 Veri Yönetimi
Ayet alanları:
Kapsam:
Eşleştirme:
📖 Arama Operatörleri

Arama Operatörleri:

  • VE / AND: Her iki terim de bulunmalı
    Örnek: rahman VE rahim
  • VEYA / OR: Terimlerden biri yeterli
    Örnek: cehennem VEYA nar
  • DEĞİL / NOT: Terimi çıkar
    Örnek: kitap DEĞİL ehli
  • " ": Tam ifade (tırnak içinde)
    Örnek: "la ilahe illallah"
  • ( ): Grup/öncelik belirleme
    Örnek: (cennet VEYA firdevs) VE mümin
📚

Kavram 91: Cin, yabancı insanlar

Bu kavram 6 ayette geçmektedir

📖 Kısa Açıklama

91Görünmeyen, gizli, örtülü. Anne rahminde yaratılan fetüs dışardan görülemediği için cenin olarak işaret edilir. Mecnun da aklı örtülmüş, gizlenmiş kimseler için kullanılır. Yeşilliklerle örtülü olması nedeniyle cennet kelimesi de aynı kökten türemiştir. Cin kelimesinin işaret ettiği şey/şeyler Rabbimizin ayette işaret ettiği şeye göre değişir. Bunlar;Bir yerleşim yerinde yaşayan insanların/halkın daha önce görmediği, o kimselere gizli kalmış, örtülü kalmış yabancı kimseler/insanlar için kullanılır. Kur'an dinlemek için Muhammed peygambere gelen yabancı insanlar ve Süleyman peygamberin ordusunda görev yapan yabancı insanlar. İblîs ve onun soyu olan varlıklar da cin olarak işaret edilir. Görünür, elle tutulur olan maddeden/atomlardan yaratılmadıkları için Rabbimiz onları da cin kelimesiyle işaret etmektedir.

7. A'râf Suresi

Ayet 38

Arapça Metin (Harekeli)

992|7|38|قَالَ ٱدْخُلُوا۟ فِىٓ أُمَمٍ قَدْ خَلَتْ مِن قَبْلِكُم مِّنَ ٱلْجِنِّ وَٱلْإِنسِ فِى ٱلنَّارِ كُلَّمَا دَخَلَتْ أُمَّةٌ لَّعَنَتْ أُخْتَهَا حَتَّىٰٓ إِذَا ٱدَّارَكُوا۟ فِيهَا جَمِيعًا قَالَتْ أُخْرَىٰهُمْ لِأُولَىٰهُمْ رَبَّنَا هَٰٓؤُلَآءِ أَضَلُّونَا فَـَٔاتِهِمْ عَذَابًا ضِعْفًا مِّنَ ٱلنَّارِ قَالَ لِكُلٍّ ضِعْفٌ وَلَٰكِن لَّا تَعْلَمُونَ

Arapça Metin (Harekesiz)

992|7|38|قال ادخلوا في امم قد خلت من قبلكم من الجن والانس في النار كلما دخلت امه لعنت اختها حتي اذا اداركوا فيها جميعا قالت اخريهم لاوليهم ربنا هولا اضلونا فاتهم عذابا ضعفا من النار قال لكل ضعف ولكن لا تعلمون

Latin Literal

38. Kâledhulû fî umemin kad halet min kablikum minel cinni vel insi fîn nâr(nâri), kullemâ dehalet ummetun leanet uhtehâ, hattâ izeddârekû fîhâ cemîân kâlet uhrâhum li ûlâhum rabbenâ hâulâi edallûnâ fe âtihim azâben di’fen minen nâr(nâri) kâle li kullin di’fun ve lâkin lâ ta’lemûn(ta’lemûne).

Türkçe Çeviri

Dedi (Allah): “Girin ümmetlere/topluluklara; muhakkak ki halife65 oldu sizlerden önce ateşe; cinden91 ve insandan”; ne zaman girdi bir ümmet305; lanet etti (ümmet) kız kardeşine; ta ki yakaladıkları/yetiştikleri* zaman orada** topluca; dedi sonraki (ümmet) onların önceki (ümmeti) için: “Rabbimiz4! Bunlar dalalete128 sürüklediler bizleri; öyle ki ver onlara bir kat (daha) azap ateşten; dedi (Allah): “Hepsi içindir bir kat; fakat (sizler) bilmezsiniz.”

Ahmed Samira Çevirisi

38 He said: "Enter in (with) nations (that) have past/expired from before you from the Jinns and the human/mankind in the fire, whenever a nation is entered, it cursed its sister until they caught up (to)/overtook/reached each other in it all together, their last said to their first : "Our Lord those (are who) misguided us, so give/bring them a double torture from the fire." He said: "For every/each/all (is) double, and but you do not know."

Kelime Kelime Analiz Tablosu

No Kelime Anlam Arapça Kök
1 kale dedi (Allah) قَالَ قول
2 dhulu girin ادْخُلُوا دخل
3 fi فِي -
4 umemin ümmetlere/topluluklara أُمَمٍ امم
5 kad muhakkak قَدْ -
6 halet halife oldu خَلَتْ خلو
7 min مِنْ -
8 kablikum sizden önce قَبْلِكُمْ قبل
9 mine مِنَ -
10 l-cinni cinden الْجِنِّ جنن
11 vel'insi ve insandan وَالْإِنْسِ انس
12 fi فِي -
13 n-nari ateşe النَّارِ نور
14 kullema ne zaman كُلَّمَا كلل
15 dehalet girdi دَخَلَتْ دخل
16 ummetun bir ümmet أُمَّةٌ امم
17 leanet lanet etti (ümmet) لَعَنَتْ لعن
18 uhteha kız kardeşine أُخْتَهَا اخو
19 hatta ta ki حَتَّىٰ -
20 iza zaman إِذَا -
21 ddaraku yakaladıkları/yetiştikleri ادَّارَكُوا درك
22 fiha orada (cehennemde) فِيهَا -
23 cemian topluca جَمِيعًا جمع
24 kalet dedi قَالَتْ قول
25 uhrahum sonraki (ümmet) onların أُخْرَاهُمْ اخر
26 liulahum onların önceki (ümmeti) için لِأُولَاهُمْ اول
27 rabbena Rabbimiz! رَبَّنَا ربب
28 ha'ula'i bunlar هَٰؤُلَاءِ -
29 edelluna dalalete sürüklediler bizleri أَضَلُّونَا ضلل
30 fe atihim öyle ki ver onlara فَاتِهِمْ اتي
31 azaben bir azap عَذَابًا عذب
32 dia'fen bir kat ضِعْفًا ضعف
33 mine مِنَ -
34 n-nari ateşten النَّارِ نور
35 kale dedi (Allah) قَالَ قول
36 likullin hepsi içindir لِكُلٍّ كلل
37 dia'fun bir kat ضِعْفٌ ضعف
38 velakin fakat وَلَٰكِنْ -
39 la لَا -
40 tea'lemune bilmezsiniz تَعْلَمُونَ علم

Notlar

Not 1

*Birbirlerini, birbirlerine.**Cehennemde.

27. Neml Suresi

Ayet 17

Arapça Metin (Harekeli)

3174|27|17|وَحُشِرَ لِسُلَيْمَٰنَ جُنُودُهُۥ مِنَ ٱلْجِنِّ وَٱلْإِنسِ وَٱلطَّيْرِ فَهُمْ يُوزَعُونَ

Arapça Metin (Harekesiz)

3174|27|17|وحشر لسليمن جنوده من الجن والانس والطير فهم يوزعون

Latin Literal

17. Ve huşire li suleymâne cunûduhu minel cinni vel insi vet tayrı fe hum yûzeûn(yûzeûne).

Türkçe Çeviri

Ve haşredildi/bir araya getirildi Süleyman için orduları onun (Süleyman’ın); cinden91 ve insandan; ve kuş (da); öyle ki onlar sevk edilirler.

Ahmed Samira Çevirisi

17 And was gathered for Soliman his soldiers/warriors from the Jinns and the human/mankind, and the birds, so they are being restrained/apportioned (mobilized).

27. Neml Suresi

Ayet 39

Arapça Metin (Harekeli)

3196|27|39|قَالَ عِفْرِيتٌ مِّنَ ٱلْجِنِّ أَنَا۠ ءَاتِيكَ بِهِۦ قَبْلَ أَن تَقُومَ مِن مَّقَامِكَ وَإِنِّى عَلَيْهِ لَقَوِىٌّ أَمِينٌ

Arapça Metin (Harekesiz)

3196|27|39|قال عفريت من الجن انا اتيك به قبل ان تقوم من مقامك واني عليه لقوي امين

Latin Literal

39. Kâle ıfrîtun minel cinni ene âtîke bihî kable en tekûme min makâmik(makâmike) ve innî aleyhi le kaviyyun emîn(emînun).

Türkçe Çeviri

Dedi cinlerden91 bir ifrit (tilki gibi kurnaz/cingöz): “Ben gelirim sana onunla; öncesi ki kalkarsın makamından; ve doğrusu benim onun üzerine mutlak yeten; güvenilir/emin.

Ahmed Samira Çevirisi

39 A wicked/manipulator from the Jinns said: "I come/bring to you with it before that you stand/get up from your place/position, and that I am on it powerful/strong (E), faithful/loyal ."

Kelime Kelime Analiz Tablosu

No Kelime Anlam Arapça Kök
1 kale dedi قَالَ قول
2 ifritun bir ifrit عِفْرِيتٌ عفر
3 mine -den مِنَ -
4 l-cinni cinden الْجِنِّ جنن
5 ena ben أَنَا -
6 atike gelirim sana اتِيكَ اتي
7 bihi onunla بِهِ -
8 kable öncesi قَبْلَ قبل
9 en ki أَنْ -
10 tekume kalkarsın تَقُومَ قوم
11 min -dan مِنْ -
12 mekamike makamın- مَقَامِكَ قوم
13 ve inni doğrusu benim وَإِنِّي -
14 aleyhi onun üzerine عَلَيْهِ -
15 lekaviyyun mutlak kuvvetli لَقَوِيٌّ قوي
16 eminun güvenilir/emin أَمِينٌ امن

📚 Bu Ayette Geçen Kavramlar:

Cin, yabancı insanlar Kavram 91

91 Görünmeyen, gizli, örtülü. Anne rahminde yaratılan fetüs dışardan görülemediği için cenin olarak işaret edilir. Mecnun da aklı örtülmüş, gizlenmiş kimseler için kullanılır. Yeşilliklerle örtülü olması nedeniyle cennet kelimesi de aynı kökten türemiştir. Cin kelimesinin işaret ettiği şey/şeyler Rabbimizin ayette işaret ettiği şeye göre değişir. Bunlar;Bir yerleşim yerinde yaşayan insanların/halkın daha önce görmediği, o kimselere gizli kalmış, örtülü kalmış yabancı kimseler/insanlar için kullanılır. Kur'an dinlemek için Muhammed peygambere gelen yabancı insanlar ve Süleyman peygamberin ordusunda görev yapan yabancı insanlar. İblîs ve onun soyu olan varlıklar da cin olarak işaret edilir. Görünür, elle tutulur olan maddeden/atomlardan yaratılmadıkları için Rabbimiz onları da cin kelimesiyle işaret etmektedir.

34. Sebe' Suresi

Ayet 12

Arapça Metin (Harekeli)

1133|7|179|وَلَقَدْ ذَرَأْنَا لِجَهَنَّمَ كَثِيرًا مِّنَ ٱلْجِنِّ وَٱلْإِنسِ لَهُمْ قُلُوبٌ لَّا يَفْقَهُونَ بِهَا وَلَهُمْ أَعْيُنٌ لَّا يُبْصِرُونَ بِهَا وَلَهُمْ ءَاذَانٌ لَّا يَسْمَعُونَ بِهَآ أُو۟لَٰٓئِكَ كَٱلْأَنْعَٰمِ بَلْ هُمْ أَضَلُّ أُو۟لَٰٓئِكَ هُمُ ٱلْغَٰفِلُونَ

Arapça Metin (Harekesiz)

1133|7|179|ولقد ذرانا لجهنم كثيرا من الجن والانس لهم قلوب لا يفقهون بها ولهم اعين لا يبصرون بها ولهم اذان لا يسمعون بها اوليك كالانعم بل هم اضل اوليك هم الغفلون

Latin Literal

179. Ve lekad zere’nâ li cehenneme kesîren minel cinni vel insi lehum kulûbun lâ yefkahûne bihâ ve lehum a’yunun lâ yubsırûne bihâ ve lehum âzânun lâ yesmeûne bihâ, ulâike kel en’âmi bel hum edallu, ulâike humul gâfilûn(gâfilûne).

Türkçe Çeviri

Ve Süleyman içindi rüzgâr; sabah gidişi onun (rüzgârın) bir ay; ve akşam gidişi onun (rüzgârın) bir ay; ve akıttık ona katran pınarını/gözünü; ve cinden91 kimse, yaptı/faaliyet gösterdi (cinden kimse) iki elinin arasında onun (Süleyman'ın) Rabbinin izniyle; ve emrimizden sapan kimseye (cinden kimseye) onlardan, tattırırız ona alevli azaptan.

Ahmed Samira Çevirisi

179 And We had created/seeded to Hell many from the Jinns , and the human/mankind, for them (are) hearts/minds they do not understand/learn with it, and for them (are) eyes/sights they do not see/look/understand with it, and for them (are) ears they do not hear/listen with it, those are as the camels/livestock, but they are more misguided, those are the ignoring/neglecting .

Kelime Kelime Analiz Tablosu

No Kelime Anlam Arapça Kök
1 velisuleymane ve Süleyman içindi وَلِسُلَيْمَانَ -
2 r-riha rüzgar الرِّيحَ روح
3 guduvvuha sabah gidişi onun (rüzgârın) غُدُوُّهَا غدو
4 şehrun bir ay شَهْرٌ شهر
5 ve ravahuha ve akşam gidişi onun (rüzgârın) وَرَوَاحُهَا روح
6 şehrun bir ay شَهْرٌ شهر
7 ve eselna ve akıttık وَأَسَلْنَا سيل
8 lehu ona لَهُ -
9 ayne pınarını/gözünü عَيْنَ عين
10 l-kitri katran الْقِطْرِ قطر
11 ve mine ve وَمِنَ -
12 l-cinni cinden الْجِنِّ جنن
13 men kimse مَنْ -
14 yea'melu yaptı يَعْمَلُ عمل
15 beyne arasında بَيْنَ بين
16 yedeyhi iki elinin onun يَدَيْهِ يدي
17 biizni izniyle بِإِذْنِ اذن
18 rabbihi Rabbinin رَبِّهِ ربب
19 ve men ve kimse وَمَنْ -
20 yezig sapar يَزِغْ زيغ
21 minhum onlardan مِنْهُمْ -
22 an - عَنْ -
23 emrina emrimizden أَمْرِنَا امر
24 nuzikhu tattırırız ona نُذِقْهُ ذوق
25 min مِنْ -
26 azabi azaptan عَذَابِ عذب
27 s-seiyri alevli السَّعِيرِ سعر

📚 Bu Ayette Geçen Kavramlar:

Cin, yabancı insanlar Kavram 91

91 Görünmeyen, gizli, örtülü. Anne rahminde yaratılan fetüs dışardan görülemediği için cenin olarak işaret edilir. Mecnun da aklı örtülmüş, gizlenmiş kimseler için kullanılır. Yeşilliklerle örtülü olması nedeniyle cennet kelimesi de aynı kökten türemiştir. Cin kelimesinin işaret ettiği şey/şeyler Rabbimizin ayette işaret ettiği şeye göre değişir. Bunlar;Bir yerleşim yerinde yaşayan insanların/halkın daha önce görmediği, o kimselere gizli kalmış, örtülü kalmış yabancı kimseler/insanlar için kullanılır. Kur'an dinlemek için Muhammed peygambere gelen yabancı insanlar ve Süleyman peygamberin ordusunda görev yapan yabancı insanlar. İblîs ve onun soyu olan varlıklar da cin olarak işaret edilir. Görünür, elle tutulur olan maddeden/atomlardan yaratılmadıkları için Rabbimiz onları da cin kelimesiyle işaret etmektedir.

34. Sebe' Suresi

Ayet 14

Arapça Metin (Harekeli)

3618|34|14|فَلَمَّا قَضَيْنَا عَلَيْهِ ٱلْمَوْتَ مَا دَلَّهُمْ عَلَىٰ مَوْتِهِۦٓ إِلَّا دَآبَّةُ ٱلْأَرْضِ تَأْكُلُ مِنسَأَتَهُۥ فَلَمَّا خَرَّ تَبَيَّنَتِ ٱلْجِنُّ أَن لَّوْ كَانُوا۟ يَعْلَمُونَ ٱلْغَيْبَ مَا لَبِثُوا۟ فِى ٱلْعَذَابِ ٱلْمُهِينِ

Arapça Metin (Harekesiz)

3618|34|14|فلما قضينا عليه الموت ما دلهم علي موته الا دابه الارض تاكل منساته فلما خر تبينت الجن ان لو كانوا يعلمون الغيب ما لبثوا في العذاب المهين

Latin Literal

14. Fe lemmâ kadaynâ aleyhil mevte mâ dellehum alâ mevtihî illâ dâbbetul ardı te’kulu minseeteh(minseetehu), fe lemmâ harre tebeyyenetil cinnu en lev kânû ya’lemûnel gaybe mâ lebisû fîl azâbil muhîn(muhîni).

Türkçe Çeviri

Öyle ki ne zaman tamamladık ona (Süleyman’a) ölümü644*; göstermiş değildi onlara ölümünü* (Süleyman’ın); değneğini/bastonunu (Süleyman’ın) yiyen bir yer/yeryüzü canlısı dışında; öyle ki ne zaman yere kapandı (Süleyman); beyan oldu226 cinne91; ki eğer olsalardı bilirler bilinmeyeni/görünmeyeni/gaybı; kalır değillerdi alçaltıcı/yıkıcı azapta.

Ahmed Samira Çevirisi

14 So when We ordered/accomplished on him the death/lifelessness, nothing guided/lead them on (to) his death/lifelessness except the land’s/Earth’s walker/creeper/crawler , eating his shepherd’s staff/stick, so when he fell down the Jinns clarified/explained (to themselves) that (E) if they were knowing the absent/covered , they would not have stayed/remained/waited in the torture the disgracing/degrading.

Kelime Kelime Analiz Tablosu

No Kelime Anlam Arapça Kök
1 felemma öyle ki ne zaman فَلَمَّا -
2 kadeyna karara bağladık قَضَيْنَا قضي
3 aleyhi ona (Süleyman’a) عَلَيْهِ -
4 l-mevte ölümü الْمَوْتَ موت
5 ma değildi مَا -
6 dellehum göstermiş onlara, دَلَّهُمْ دلل
7 ala عَلَىٰ -
8 mevtihi ölümünü (Süleyman’ın) مَوْتِهِ موت
9 illa dışında إِلَّا -
10 dabbetu bir yer canlısı دَابَّةُ دبب
11 l-erdi yer/yeryüzü الْأَرْضِ ارض
12 te'kulu yer تَأْكُلُ اكل
13 minseetehu değneğini/bastonunu onun مِنْسَأَتَهُ نسا
14 felemma öyle ki ne zaman فَلَمَّا -
15 harra yere kapandı (Süleyman) خَرَّ خرر
16 tebeyyeneti beyan oldu/deklere oldu تَبَيَّنَتِ بين
17 l-cinnu cinne الْجِنُّ جنن
18 en ki أَنْ -
19 lev eğer لَوْ -
20 kanu olsalardı كَانُوا كون
21 yea'lemune bilirler يَعْلَمُونَ علم
22 l-gaybe bilinmeyeni/görünmeyeni/gaybı الْغَيْبَ غيب
23 ma değil مَا -
24 lebisu kalırlar لَبِثُوا لبث
25 fi فِي -
26 l-azabi azapta الْعَذَابِ عذب
27 l-muhini alçaltıcı/yıkıcı الْمُهِينِ هون

Notlar

Not 1

*Sizin ölüm olarak tanımladığınız şeyi. Tüm resûller tıpkı resûl Îsâ gibi sadece vefat ettirilmiştir. İnsanların ölüm tanımı gibi bir olay gerçekleşse de gerçek anlamda ölmemişlerdir. Bilinçleri kaybolmadan Yüce Allah'ın indinde/katında bulunan selam diyarına/yurduna yerleştirilmişlerdir ve orada Rableri tarafından rızıklandırılmaktadırlar. Tıpkı Yüce Allah yolunda katledilen kimseler gibi. İnsanlar Yüce Allah yolunda katledilen kimseleri kendi tanımlarıyla ölü olarak görseler de aslında o kimseler gerçek anlamda ölmemektedirler. İnsanlar sadece bu durumun şuuruna varamamaktadırlar; anlayamamaktadırlar.

📚 Bu Ayette Geçen Kavramlar:

Cin, yabancı insanlar Kavram 91

91 Görünmeyen, gizli, örtülü. Anne rahminde yaratılan fetüs dışardan görülemediği için cenin olarak işaret edilir. Mecnun da aklı örtülmüş, gizlenmiş kimseler için kullanılır. Yeşilliklerle örtülü olması nedeniyle cennet kelimesi de aynı kökten türemiştir. Cin kelimesinin işaret ettiği şey/şeyler Rabbimizin ayette işaret ettiği şeye göre değişir. Bunlar;Bir yerleşim yerinde yaşayan insanların/halkın daha önce görmediği, o kimselere gizli kalmış, örtülü kalmış yabancı kimseler/insanlar için kullanılır. Kur'an dinlemek için Muhammed peygambere gelen yabancı insanlar ve Süleyman peygamberin ordusunda görev yapan yabancı insanlar. İblîs ve onun soyu olan varlıklar da cin olarak işaret edilir. Görünür, elle tutulur olan maddeden/atomlardan yaratılmadıkları için Rabbimiz onları da cin kelimesiyle işaret etmektedir.

Beyan Kavram 226

226 Deklere etmek, bildirmek, belli etmek, ifade etmek.

46. Ahkaf Suresi

Ayet 29

Arapça Metin (Harekeli)

4537|46|29|وَإِذْ صَرَفْنَآ إِلَيْكَ نَفَرًا مِّنَ ٱلْجِنِّ يَسْتَمِعُونَ ٱلْقُرْءَانَ فَلَمَّا حَضَرُوهُ قَالُوٓا۟ أَنصِتُوا۟ فَلَمَّا قُضِىَ وَلَّوْا۟ إِلَىٰ قَوْمِهِم مُّنذِرِينَ

Arapça Metin (Harekesiz)

4537|46|29|واذ صرفنا اليك نفرا من الجن يستمعون القران فلما حضروه قالوا انصتوا فلما قضي ولوا الي قومهم منذرين

Latin Literal

29. Ve iz sarefnâ ileyke neferen minel cinni yestemiûnel kur’ân(kur’âne), fe lemmâ hadarûhu kâlû ensıtû, fe lemmâ kudıye vellev ilâ kavmihim munzirîn(munzirîne).

Türkçe Çeviri

Ve yönlendirdiğimiz zaman sana bir grup/bir birlik cinlerden91; dinlerler (-diye) Kur'ân; öyle ki ne zaman eriştiler ona*; dediler: “Kulak verin/sessizce dinleyin”; öyle ki ne zaman tamamlandı o** döndüler kavimlerine uyaranlar (olarak).

Ahmed Samira Çevirisi

29 And when We diverted/returned/pushed to you a group (from 3-10)/family/tribe from the Jinns, they hear/listen (to) the Koran , so when they attended/came to it, they said: "Listen quietly." So when it ended (the Koran in entirety), they turned away to their nation warning/giving notice/warners/givers of notice.

Kelime Kelime Analiz Tablosu

No Kelime Anlam Arapça Kök
1 ve iz ve zaman وَإِذْ -
2 sarafna yönlendirdiğimiz صَرَفْنَا صرف
3 ileyke sana إِلَيْكَ -
4 neferan bir grup/bir birlik نَفَرًا نفر
5 mine مِنَ -
6 l-cinni cinlerden/bilindik olmayanlardan/oralı olmayanlardan/yabancılardan الْجِنِّ جنن
7 yestemiune dinlerler يَسْتَمِعُونَ سمع
8 l-kurane Kur'an الْقُرْانَ قرا
9 fe lemma öyle ki ne zaman فَلَمَّا -
10 haderuhu eriştiler ona حَضَرُوهُ حضر
11 kalu dediler قَالُوا قول
12 ensitu kulak verin/sessizce dinleyin أَنْصِتُوا نصت
13 fe lemma öyle ki ne zaman فَلَمَّا -
14 kudiye tamamlandı o قُضِيَ قضي
15 vellev döndüler وَلَّوْا ولي
16 ila إِلَىٰ -
17 kavmihim kavimlerine قَوْمِهِمْ قوم
18 munzirine uyaranlar (olarak) مُنْذِرِينَ نذر

Notlar

Not 1

*Kur'ân'a.**Kur'ân'ın dinlenmesi.

📚 Bu Ayette Geçen Kavramlar:

Cin, yabancı insanlar Kavram 91

91 Görünmeyen, gizli, örtülü. Anne rahminde yaratılan fetüs dışardan görülemediği için cenin olarak işaret edilir. Mecnun da aklı örtülmüş, gizlenmiş kimseler için kullanılır. Yeşilliklerle örtülü olması nedeniyle cennet kelimesi de aynı kökten türemiştir. Cin kelimesinin işaret ettiği şey/şeyler Rabbimizin ayette işaret ettiği şeye göre değişir. Bunlar;Bir yerleşim yerinde yaşayan insanların/halkın daha önce görmediği, o kimselere gizli kalmış, örtülü kalmış yabancı kimseler/insanlar için kullanılır. Kur'an dinlemek için Muhammed peygambere gelen yabancı insanlar ve Süleyman peygamberin ordusunda görev yapan yabancı insanlar. İblîs ve onun soyu olan varlıklar da cin olarak işaret edilir. Görünür, elle tutulur olan maddeden/atomlardan yaratılmadıkları için Rabbimiz onları da cin kelimesiyle işaret etmektedir.

Bu sûredeki kavramlar

📄 PDF Hazırlanıyor

Ayetler hazırlanıyor...

Kur'an-ı Kerim - Kavram 91: Cin, yabancı insanlar

Kavram Bilgisi

Kavram Adı: Cin, yabancı insanlar

Kavram No: 91

Kısa Açıklama: 91 Görünmeyen, gizli, örtülü. Anne rahminde yaratılan fetüs dışardan görülemediği için cenin olarak işaret edilir. Mecnun da aklı örtülmüş, gizlenmiş kimseler için kullanılır. Yeşilliklerle örtülü olması nedeniyle cennet kelimesi de aynı kökten türemiştir. Cin kelimesinin işaret ettiği şey/şeyler Rabbimizin ayette işaret ettiği şeye göre değişir. Bunlar;Bir yerleşim yerinde yaşayan insanların/halkın daha önce görmediği, o kimselere gizli kalmış, örtülü kalmış yabancı kimseler/insanlar için kullanılır. Kur'an dinlemek için Muhammed peygambere gelen yabancı insanlar ve Süleyman peygamberin ordusunda görev yapan yabancı insanlar. İblîs ve onun soyu olan varlıklar da cin olarak işaret edilir. Görünür, elle tutulur olan maddeden/atomlardan yaratılmadıkları için Rabbimiz onları da cin kelimesiyle işaret etmektedir.

Bu Kavramın Geçtiği Ayet Sayısı: 6

Bu Kavramın Geçtiği Ayetler

A'râf Suresi - Ayet 38

Türkçe Meal: Dedi (Allah): “Girin ümmetlere/topluluklara; muhakkak ki halife 65 oldu sizlerden önce ateşe; cinden 91 ve insandan”; ne zaman girdi bir ümmet 305 ; lanet etti (ümmet) kız kardeşine; ta ki yakaladıkları/yetiştikleri * zaman orada ** topluca; dedi sonraki (ümmet) onların önceki (ümmeti) için: “Rabbimiz 4 ! Bunlar dalalete 128 sürüklediler bizleri; öyle ki ver onlara bir kat (daha) azap ateşten; dedi (Allah): “Hepsi içindir bir kat; fakat (sizler) bilmezsiniz.”

Arapça: 992|7|38|قال ادخلوا في امم قد خلت من قبلكم من الجن والانس في النار كلما دخلت امه لعنت اختها حتي اذا اداركوا فيها جميعا قالت اخريهم لاوليهم ربنا هولا اضلونا فاتهم عذابا ضعفا من النار قال لكل ضعف ولكن لا تعلمون

Neml Suresi - Ayet 17

Türkçe Meal: Ve haşredildi/bir araya getirildi Süleyman için orduları onun (Süleyman’ın); cinden 91 ve insandan; ve kuş (da); öyle ki onlar sevk edilirler.

Arapça: 3174|27|17|وحشر لسليمن جنوده من الجن والانس والطير فهم يوزعون

Neml Suresi - Ayet 39

Türkçe Meal: Dedi cinlerden 91 bir ifrit (tilki gibi kurnaz/cingöz): “Ben gelirim sana onunla; öncesi ki kalkarsın makamından; ve doğrusu benim onun üzerine mutlak yeten; güvenilir/emin.

Arapça: 3196|27|39|قال عفريت من الجن انا اتيك به قبل ان تقوم من مقامك واني عليه لقوي امين

Sebe' Suresi - Ayet 12

Türkçe Meal: Ve Süleyman içindi rüzgâr; sabah gidişi onun (rüzgârın) bir ay; ve akşam gidişi onun (rüzgârın) bir ay; ve akıttık ona katran pınarını/gözünü; ve cinden 91 kimse, yaptı/faaliyet gösterdi (cinden kimse) iki elinin arasında onun (Süleyman'ın) Rabbinin izniyle; ve emrimizden sapan kimseye (cinden kimseye) onlardan, tattırırız ona alevli azaptan.

Arapça: 1133|7|179|ولقد ذرانا لجهنم كثيرا من الجن والانس لهم قلوب لا يفقهون بها ولهم اعين لا يبصرون بها ولهم اذان لا يسمعون بها اوليك كالانعم بل هم اضل اوليك هم الغفلون

Sebe' Suresi - Ayet 14

Türkçe Meal: Öyle ki ne zaman tamamladık ona (Süleyman’a) ölümü 644 *; göstermiş değildi onlara ölümünü * (Süleyman’ın); değneğini/bastonunu (Süleyman’ın) yiyen bir yer/yeryüzü canlısı dışında; öyle ki ne zaman yere kapandı (Süleyman); beyan oldu 226 cinne 91 ; ki eğer olsalardı bilirler bilinmeyeni/görünmeyeni/gaybı; kalır değillerdi alçaltıcı/yıkıcı azapta.

Arapça: 3618|34|14|فلما قضينا عليه الموت ما دلهم علي موته الا دابه الارض تاكل منساته فلما خر تبينت الجن ان لو كانوا يعلمون الغيب ما لبثوا في العذاب المهين

Ahkaf Suresi - Ayet 29

Türkçe Meal: Ve yönlendirdiğimiz zaman sana bir grup/bir birlik cinlerden 91 ; dinlerler (-diye) Kur'ân; öyle ki ne zaman eriştiler ona * ; dediler: “Kulak verin/sessizce dinleyin”; öyle ki ne zaman tamamlandı o ** döndüler kavimlerine uyaranlar (olarak).

Arapça: 4537|46|29|واذ صرفنا اليك نفرا من الجن يستمعون القران فلما حضروه قالوا انصتوا فلما قضي ولوا الي قومهم منذرين