Şerefli Kur’ân Meali
Arapça · Latin · Meal · Kavramlarla
Henüz sûre seçilmedi.
📝 Metin Ayarları
🔧 Araçlar
📑 Kişisel
📄 PDF
💾 Veri Yönetimi
Ayet alanları:
Kapsam:
Eşleştirme:
📖 Arama Operatörleri

Arama Operatörleri:

  • VE / AND: Her iki terim de bulunmalı
    Örnek: rahman VE rahim
  • VEYA / OR: Terimlerden biri yeterli
    Örnek: cehennem VEYA nar
  • DEĞİL / NOT: Terimi çıkar
    Örnek: kitap DEĞİL ehli
  • " ": Tam ifade (tırnak içinde)
    Örnek: "la ilahe illallah"
  • ( ): Grup/öncelik belirleme
    Örnek: (cennet VEYA firdevs) VE mümin
📚

Kavram 64: Sur

Bu kavram 2 ayette geçmektedir

📖 Kısa Açıklama

64Borazan. Evrenimiz borazan şeklinde bir yapının yüzeyindedir. Borazan içine karanlık enerji üflenir. Bu üfleme evreni hızlanarak genişletir.

6. En'âm Suresi

Ayet 73

Arapça Metin (Harekeli)

862|6|73|وَهُوَ ٱلَّذِى خَلَقَ ٱلسَّمَٰوَٰتِ وَٱلْأَرْضَ بِٱلْحَقِّ وَيَوْمَ يَقُولُ كُن فَيَكُونُ قَوْلُهُ ٱلْحَقُّ وَلَهُ ٱلْمُلْكُ يَوْمَ يُنفَخُ فِى ٱلصُّورِ عَٰلِمُ ٱلْغَيْبِ وَٱلشَّهَٰدَةِ وَهُوَ ٱلْحَكِيمُ ٱلْخَبِيرُ

Arapça Metin (Harekesiz)

862|6|73|وهو الذي خلق السموت والارض بالحق ويوم يقول كن فيكون قوله الحق وله الملك يوم ينفخ في الصور علم الغيب والشهده وهو الحكيم الخبير

Latin Literal

73. Ve huvellezî halakas semâvâti vel arda bil hakk(hakkı), ve yevme yekûlu kun fe yekûn(yekûnu), kavluhul hakk(hakku), ve lehul mulku yevme yunfehu fîs sûr(sûri), âlimul gaybi veş şehâdeh(şehâdeti), ve huvel hakîmul habîr(habîru).

Türkçe Çeviri

Ve O; O ki yarattı gökleri162 ve yeri hakla/gerçekle; ve gün (ki) der: "Ol!"; öyle ki olur (o); O’nun hak/gerçek kavli/sözü; ve O’nadır mülk; gün (ki) üfürülür Sur'a64; bilendir gaybı62 ve şahitliyi/tanıklıyı*; ve O Hakîm'dir9; Habîr'dir466.

Ahmed Samira Çevirisi

73 And He is who created the skies/space and the earth/Planet Earth with the truth , and a day He says: "Be." So it becomes, His saying/words (is) the truth, and to Him (is) the ownership ; a day the horn/bugle be blown into,85(He is) knower (of) the unseen/absent , and the testimony/presence , and He is the wise/judicious, the expert/experienced.

Kelime Kelime Analiz Tablosu

No Kelime Anlam Arapça Kök
1 ve huve ve O وَهُوَ -
2 llezi o ki الَّذِي -
3 haleka yarattı خَلَقَ خلق
4 s-semavati gökleri السَّمَاوَاتِ سمو
5 vel'erde ve yeri وَالْأَرْضَ ارض
6 bil-hakki hakla/gerçekle بِالْحَقِّ حقق
7 ve yevme ve gündür وَيَوْمَ يوم
8 yekulu der يَقُولُ قول
9 kun Ol! كُنْ كون
10 fe yekunu öyle ki olur فَيَكُونُ كون
11 kavluhu kavli/sözü O’nun قَوْلُهُ قول
12 l-hakku hak/gerçek الْحَقُّ حقق
13 velehu ve O’nadır وَلَهُ -
14 l-mulku mülk الْمُلْكُ ملك
15 yevme gündür يَوْمَ يوم
16 yunfehu üfürülür يُنْفَخُ نفخ
17 fi فِي -
18 s-suri Sur'a الصُّورِ صور
19 aalimu bilendir عَالِمُ علم
20 l-gaybi gaybı الْغَيْبِ غيب
21 ve şşehadeti ve şahitliyi/tanıklıyı وَالشَّهَادَةِ شهد
22 ve huve ve O وَهُوَ -
23 l-hakimu Hakîm الْحَكِيمُ حكم
24 l-habiru Haber الْخَبِيرُ خبر

Notlar

Not 1

*Tanık olunmuş, görünmüş, tespit edilmiş.

18. Kehf Suresi

Ayet 99

Arapça Metin (Harekeli)

2237|18|99|وَتَرَكْنَا بَعْضَهُمْ يَوْمَئِذٍ يَمُوجُ فِى بَعْضٍ وَنُفِخَ فِى ٱلصُّورِ فَجَمَعْنَٰهُمْ جَمْعًا

Arapça Metin (Harekesiz)

2237|18|99|وتركنا بعضهم يوميذ يموج في بعض ونفخ في الصور فجمعنهم جمعا

Latin Literal

99. Ve teraknâ ba’dahum yevmeizin yemûcu fî ba’dın ve nufiha fis sûri fe cema’nâhum cem’â(cem’an).

Türkçe Çeviri

Ve terk ettik bir kısmını onların o gün; dalgalanır bir kısım içinde; ve üflenir Sur’a64; öyle ki, bir araya getirdik onları; tümden.

Ahmed Samira Çevirisi

99 And We left some/part of them (on) that day (to) trouble/agitate (interlock) in some/part, and the horn/bugle/instrument was blown in, so We gathered/collected them all together .

Kelime Kelime Analiz Tablosu

No Kelime Anlam Arapça Kök
1 ve terakna ve terk ettik وَتَرَكْنَا ترك
2 bea'dehum bir kısmını onların بَعْضَهُمْ بعض
3 yevmeizin o gün يَوْمَئِذٍ -
4 yemucu dalgalanır يَمُوجُ موج
5 fi içinde فِي -
6 bea'din bir kısım بَعْضٍ بعض
7 ve nufiha ve üflenir وَنُفِخَ نفخ
8 fi فِي -
9 s-suri Sur’a/Borazan’a الصُّورِ صور
10 fecemea'nahum öyle ki, bir araya getirdik onları فَجَمَعْنَاهُمْ جمع
11 cem'an tümden جَمْعًا جمع

Notlar

Not

Zülkarneyn ile ilgili kıssa bir önceki ayetle bitmiştir. Ancak Kur’an’ı özensiz ve dikkatsiz okuyanlar, Kur’an hâricinde dinde hüküm koyan kitaplar okuyanlar hemen sonrası gelen 99, 100 ve 101. ayetleri Zülkarneyn kıssasına eklerler ki bu kesinlikle yanlıştır. Konu 99, 100 ve 101. ayetlerle “yevmeizin”, “o gün (o evre)” kelimesi ile işaret edilen sura üflemeye, kıyametin kopmasına, ahiret evreninde insanların toplanmasına ve cehennemin gösterilmesine dönmüştür. Bu 3 ayeti iyi anlamak için Yüce Allah’ın 18:99 ve 18:100 ayetlerinde işaret ettiği “yevmeizin” yani “o gün (o evre, o dönem)” kavramı ile neyi işaret ettiğini iyi anlamak gerekir. İlk dikkat çeken nokta 18:99 ayetinde geçen “yevmeizin” kelimesi ile sura üflemenin birlikte işaret edilmesidir. Diğer önemli bir nokta ise 18:100 ayetinde geçen “yevmeizin” kelimesi ile cehennemin kâfirlere gösterilmesi olayının birlikte işaret edilmesidir.Kur’an’da “yevmeizin” kelimesi toplam 70 kez geçer. Bu geçişlerden anlaşılır ki “yevmeizin” kelimesi yani “o gün (o evre, o dönem)” kelimesi geçtiği ayette işlenen konuya göre değişir. Açıkça anlarız ki 18:99 ve 18:100 ayetlerinde işaret edilen “o gün (o evre, o dönem)” evrenimizin yok olma sürecinin başlamasıyla başlayan (sura üfleme ile tetiklenen ve Kur’an’da “saat” olarak geçen olayın başlamasıyla başlayan) ahiret evreninde yeniden diriliş ve hesap görmeyle devam eden ve sonrası insanların cennet veya cehennem evrenlerine geçişiyle sonlanan dönemdir (evredir, gündür). Benzer geçişlere örnek olarak 4:42, 6:16, 7:8, 11:66, 14:49, 16:87, 20:102, 20:108, 20:109, 22:56, 23:101 ayetleri verilebilir. Kur’an’da kıssaların nasıl değiştiğine güzel bir örnek:Zülkarneyn kıssasından hemen önce 18:82 ayetiyle anlatılan kıssa bir şehirdeki iki yetim çocuğa ait olan bir hazinenin Yüce Allah tarafından korunması ve zamanı geldiğinde bu iki yetimin hazinelerini çıkarmaları kıssasıdır. 18:82 “Ve duvara gelince; öyle ki, o (duvar) şehirdeki iki yetim çocuk içindi; ve onun (duvarın) altındaydı bir hazine o ikisine; ve o ikisinin babaları bir salih/bir iyiydi; öyle ki, diledi Rabbin ki erişsinler güçlü çağlarına ve çıkarsınlar hazinelerini; bir rahmet Rabbinden; yapmadım onu emrimden; işte budur tevili asla güç yetiremediğinin üzerine bir sabır.”Yüce Allah iki yetim kıssasını 18:82 ayetinde bitirip Zülkarneyn kıssasına “vav (وَ)” yani “ve” bağlacıyla girmiştir. 18:83 ayetinde “Ve sual ederler/sorarlar sana Zülkarneyn hakkında…” buyurarak konuyu değiştirmiştir. Zülkarneyn kıssasını 18:83-18:98 ayetleri arasında bizlere bildirmiştir. Yüce Allah 18:99 ayetinde yine “vav (وَ)” yani “ve” bağlacıyla konuyu tekrar değiştirmiştir. Zülkarneyn konusunu bitirip konuyu ”yevmeizin (o gün, o dönem)” kelimesi işaretiyle sura üflemeye, kıyametin kopmasına, ahiret evreninde görülecek hesaba ve cehennemin gösterilmesine döndürmüştür.18:99, 18:100 ve 18:101 ayetlerinin Zülkarneyn kıssası ile ilgisi yoktur. Bu 3 ayet Kur’an’ın genel mesajlarını içerir. 18:99 ayetinde işaret edilen, Yüce Allah’ın terk ettiği, birbirleri içinde dalgalanan kimselerin ve ahirette hesap için bir araya getirilen kimselerin Zülkarneyn kıssasıyla ilgisi yoktur. Açıktır ki bu ayetlerde işaret edilen kimseler kıyametin kopmasına yani “saate” tanık olan insanlardır. Ahirette topluca bir araya getirilenler de tüm insanlardır. 18:100 ayetinde de açıkça bildiriliyor ki bir araya getirilen insanlardan kâfirlik etmiş olanlara (gerçeği örtmüş, gizlemiş olanlara) cehennemin de gösterilmesi haktır. Sonuç olarak 18:99, 18:100 ve 18:101 ayetleri Zülkarneyn kıssasına katılmamalıdır.

Bu sûredeki kavramlar

📄 PDF Hazırlanıyor

Ayetler hazırlanıyor...

Kur'an-ı Kerim - Kavram 64: Sur

Kavram Bilgisi

Kavram Adı: Sur

Kavram No: 64

Kısa Açıklama: 64 Borazan. Evrenimiz borazan şeklinde bir yapının yüzeyindedir. Borazan içine karanlık enerji üflenir. Bu üfleme evreni hızlanarak genişletir.

Bu Kavramın Geçtiği Ayet Sayısı: 2

Bu Kavramın Geçtiği Ayetler

En'âm Suresi - Ayet 73

Türkçe Meal: Ve O; O ki yarattı gökleri 162 ve yeri hakla/gerçekle; ve gün (ki) der: "Ol!"; öyle ki olur (o); O’nun hak/gerçek kavli/sözü; ve O’nadır mülk; gün (ki) üfürülür Sur'a 64 ; bilendir gaybı 62 ve şahitliyi/tanıklıyı * ; ve O Hakîm'dir 9 ; Habîr'dir 466 .

Arapça: 862|6|73|وهو الذي خلق السموت والارض بالحق ويوم يقول كن فيكون قوله الحق وله الملك يوم ينفخ في الصور علم الغيب والشهده وهو الحكيم الخبير

Kehf Suresi - Ayet 99

Türkçe Meal: Ve terk ettik bir kısmını onların o gün; dalgalanır bir kısım içinde; ve üflenir Sur’a 64 ; öyle ki, bir araya getirdik onları; tümden.

Arapça: 2237|18|99|وتركنا بعضهم يوميذ يموج في بعض ونفخ في الصور فجمعنهم جمعا