Şerefli Kur’ân Meali
Arapça · Latin · Meal · Kavramlarla
Henüz sûre seçilmedi.
📝 Metin Ayarları
🔧 Araçlar
📑 Kişisel
📄 PDF
💾 Veri Yönetimi
Ayet alanları:
Kapsam:
Eşleştirme:
📖 Arama Operatörleri

Arama Operatörleri:

  • VE / AND: Her iki terim de bulunmalı
    Örnek: rahman VE rahim
  • VEYA / OR: Terimlerden biri yeterli
    Örnek: cehennem VEYA nar
  • DEĞİL / NOT: Terimi çıkar
    Örnek: kitap DEĞİL ehli
  • " ": Tam ifade (tırnak içinde)
    Örnek: "la ilahe illallah"
  • ( ): Grup/öncelik belirleme
    Örnek: (cennet VEYA firdevs) VE mümin
📚

Kavram 466: Habîr.

Bu kavram 17 ayette geçmektedir

📖 Kısa Açıklama

466Haberdar.

3. Âl-i İmrân Suresi

Ayet 153

Arapça Metin (Harekeli)

446|3|153|إِذْ تُصْعِدُونَ وَلَا تَلْوُۥنَ عَلَىٰٓ أَحَدٍ وَٱلرَّسُولُ يَدْعُوكُمْ فِىٓ أُخْرَىٰكُمْ فَأَثَٰبَكُمْ غَمًّۢا بِغَمٍّ لِّكَيْلَا تَحْزَنُوا۟ عَلَىٰ مَا فَاتَكُمْ وَلَا مَآ أَصَٰبَكُمْ وَٱللَّهُ خَبِيرٌۢ بِمَا تَعْمَلُونَ

Arapça Metin (Harekesiz)

446|3|153|اذ تصعدون ولا تلون علي احد والرسول يدعوكم في اخريكم فاثبكم غما بغم لكيلا تحزنوا علي ما فاتكم ولا ما اصبكم والله خبير بما تعملون

Latin Literal

153. İz tus’idûne ve lâ telvûne alâ ehadin ver resûlu yed’ûkum fî uhrâkum fe esâbekum gammen bi gammin li keylâ tahzenû alâ mâ fâtekum ve lâ mâ asâbekum, vallâhu habîrun bimâ ta’melûn(ta’melûne).

Türkçe Çeviri

Yükseliyorken* sizler; ve dönmüyordunuz** birine; ve resûl çağırıyordu sizleri arkanızdan; öyle ki geri döndü sizlere gam üstüne bir gam; ki (bu) hüzünlenmemeniz içindir sizlerden geçip giden/kayıp kaçan üzerine; ve isabet edene sizlere; ve Allah Habîr'dir466 yaptıklarınıza.

Ahmed Samira Çevirisi

153 When you ascend/have hardship and do not wait/stop on anyone, and the messenger calls you in your end/back , so you were flooded/rewarded grief/depression with a grief/depression, so that you not43be saddened on what passed/missed you permanently, and nor what struck you, and God (is) expert/experienced with what you make/do.

Kelime Kelime Analiz Tablosu

No Kelime Anlam Arapça Kök
1 iz إِذْ -
2 tus'idune yükseliyorken sizler تُصْعِدُونَ صعد
3 ve la ve وَلَا -
4 telvune dönmüyordunuz تَلْوُونَ لوي
5 ala عَلَىٰ -
6 ehadin birine أَحَدٍ احد
7 verrasulu ve resûl وَالرَّسُولُ رسل
8 yed'ukum çağırıyordu sizleri يَدْعُوكُمْ دعو
9 fi فِي -
10 uhrakum arkanızdan أُخْرَاكُمْ اخر
11 feesabekum öyle ki geri döndü sizlere فَأَثَابَكُمْ ثوب
12 gammen bir gam غَمًّا غمم
13 bigammin gam üstüne بِغَمٍّ غمم
14 likeyla ki لِكَيْلَا -
15 tehzenu hüzünlenmemeniz için تَحْزَنُوا حزن
16 ala üzerine عَلَىٰ -
17 ma مَا -
18 fetekum geçip gidene/kayıp kaçana sizlerden فَاتَكُمْ فوت
19 ve la ve وَلَا -
20 ma مَا -
21 esabekum isabet edene sizlere أَصَابَكُمْ صوب
22 vallahu ve Allah وَاللَّهُ -
23 habirun Habir’dir خَبِيرٌ خبر
24 bima بِمَا -
25 tea'melune yaptıklarınıza تَعْمَلُونَ عمل

Notlar

Not 1

*Tepeye, yamaca.**Yardım etmeye.

📚 Bu Ayette Geçen Kavramlar:

4. Nisâ Suresi

Ayet 35

Arapça Metin (Harekeli)

528|4|35|وَإِنْ خِفْتُمْ شِقَاقَ بَيْنِهِمَا فَٱبْعَثُوا۟ حَكَمًا مِّنْ أَهْلِهِۦ وَحَكَمًا مِّنْ أَهْلِهَآ إِن يُرِيدَآ إِصْلَٰحًا يُوَفِّقِ ٱللَّهُ بَيْنَهُمَآ إِنَّ ٱللَّهَ كَانَ عَلِيمًا خَبِيرًا

Arapça Metin (Harekesiz)

528|4|35|وان خفتم شقاق بينهما فابعثوا حكما من اهله وحكما من اهلها ان يريدا اصلحا يوفق الله بينهما ان الله كان عليما خبيرا

Latin Literal

35. Ve in hıftum şıkâka beynihimâ feb’asû hakemen min ehlihî ve hakemen min ehlihâ, in yurîdâ ıslâhan yuveffikıllâhu beynehumâ. İnnallâhe kâne alîmen habîrâ(habîren).

Türkçe Çeviri

Ve eğer korktunuzsa yarılması (-ndan) ikisinin* arasının; öyle ki gönderin bir hakem onun (erkeğin) ehlinden; ve bir hakem (de) onun (kadının) ehlinden; eğer razı olurlarsa ikisi* ıslaha/düzelmeye; uygunlaştırır Allah ikisinin* arasını; doğrusu Allah oldu bir Alîm8; bir Habîr466.

Ahmed Samira Çevirisi

35 And if you feared defiance/disobedience between them (B) so send a judge from his family and a judge from her family , if they (B) want reconciliation, God reconciliates/inspires/harmonizes between them (B), that God was/is knowledgeable, expert/experienced.

Kelime Kelime Analiz Tablosu

No Kelime Anlam Arapça Kök
1 ve in ve eğer وَإِنْ -
2 hiftum korktunuzsa خِفْتُمْ خوف
3 şikaka yarılmasını شِقَاقَ شقق
4 beynihima ikisinin arasının بَيْنِهِمَا بين
5 feb'asu öyle ki gönderin فَابْعَثُوا بعث
6 hakemen bir hakem حَكَمًا حكم
7 min مِنْ -
8 ehlihi onun (erkeğin) ehlinden أَهْلِهِ اهل
9 ve hakemen ve bir hakem وَحَكَمًا حكم
10 min مِنْ -
11 ehliha onun ehlinden أَهْلِهَا اهل
12 in eğer إِنْ -
13 yurida razı olurlarsa ikisi يُرِيدَا رود
14 islahen islaha/düzelmeye إِصْلَاحًا صلح
15 yuveffiki uygunlaştırır يُوَفِّقِ وفق
16 llahu Allah اللَّهُ -
17 beynehuma ikisinin arasını بَيْنَهُمَا بين
18 inne doğrusu إِنَّ -
19 llahe Allah اللَّهَ -
20 kane oldu كَانَ كون
21 alimen Alim عَلِيمًا علم
22 habiran Habîr خَبِيرًا خبر

Notlar

Not 1

*Karı koca.

4. Nisâ Suresi

Ayet 94

Arapça Metin (Harekeli)

587|4|94|يَٰٓأَيُّهَا ٱلَّذِينَ ءَامَنُوٓا۟ إِذَا ضَرَبْتُمْ فِى سَبِيلِ ٱللَّهِ فَتَبَيَّنُوا۟ وَلَا تَقُولُوا۟ لِمَنْ أَلْقَىٰٓ إِلَيْكُمُ ٱلسَّلَٰمَ لَسْتَ مُؤْمِنًا تَبْتَغُونَ عَرَضَ ٱلْحَيَوٰةِ ٱلدُّنْيَا فَعِندَ ٱللَّهِ مَغَانِمُ كَثِيرَةٌ كَذَٰلِكَ كُنتُم مِّن قَبْلُ فَمَنَّ ٱللَّهُ عَلَيْكُمْ فَتَبَيَّنُوٓا۟ إِنَّ ٱللَّهَ كَانَ بِمَا تَعْمَلُونَ خَبِيرًا

Arapça Metin (Harekesiz)

587|4|94|يايها الذين امنوا اذا ضربتم في سبيل الله فتبينوا ولا تقولوا لمن القي اليكم السلم لست مومنا تبتغون عرض الحيوه الدنيا فعند الله مغانم كثيره كذلك كنتم من قبل فمن الله عليكم فتبينوا ان الله كان بما تعملون خبيرا

Latin Literal

94. Yâ eyyuhâllezîne âmenû izâ darabtum fî sebîlillâhi fe tebeyyenû ve lâ tekûlû li men elkâ ileykumus selâme leste mu’minâ(mu’minen), tebtegûne aradal hayâtid dunyâ, fe indallâhi megânimu kesîrah(kesîratun). Kezâlike kuntum min kablu fe mennallâhu aleykum fe tebeyyenû. İnnallâhe kâne bimâ ta’melûne habîrâ(habîran).

Türkçe Çeviri

Ey iman47 etmiş kimseler! Darbettiğiniz/vurduğunuz* zaman (ayakları) Allah yolunda331; öyle ki apaçık beyan üzerinde olun**; ve demeyin kimseye (ki) attı/fırlattı üzerinize selam/selamet; "Olmadın sen bir mümin27"; bakınırsınız dünya hayatının sunumuma/arzına; öyle ki indindedir Allah'ın çokça ganimetler; işte bu gibidir; olmuştunuz sizler (de) önceden (böyle); öyle ki minnet etti Allah üzerinize; öyle ki apaçık beyan üzerinde olun**; doğrusu Allah oldu yaptıklarınıza bir Habîr466.

Ahmed Samira Çevirisi

94 You, you those who believed, if you moved in God’s sake, so seek clarification/explanation , and do not say to who threw (offered) the peace/surrender/greeting , you are not a believer, you wish/desire the life the present’s/worldly life’s enjoyable accessories, so at God (are) many winnings/gains/spoils, like that you were from before, so God blessed on you, so seek clarification/explanation, that God was/is with what you make/do expert/experienced.

Notlar

Not 1

*Ayakları yere vurduğunuz zaman yani sefere çıktığınız zaman.**Her zaman apaçık deliller üzerinden ilerleyin. Zanla, şüpheyle hareket etmeyin.

📚 Bu Ayette Geçen Kavramlar:

Mümin Kavram 27

27 İtimat eden/emin olan. Yüce Allah'ın varlığına O'nun evren kitabını okuyarak delillerle tanık/şahit olan. Kur'an'ın ilâhi olduğuna kanıtlarla kanaat getirmek ve Kur'an'a itimat etmek/güvenmek.

iman Kavram 47

47 Akılcı delillerle/kanıtlarla emin olma.

Allah yolunda katletmek Kavram 331

331 Yüce Allah'ın yolu olan tek tanrıcı/monoteist inanca sahip kimseleri haksız yere katleden kimselere karşı tek tanrıcıların yaptığı, sınırı aşmadan yapılan katletme.

Habîr. Kavram 466

466 Haberdar.

4. Nisâ Suresi

Ayet 128

Arapça Metin (Harekeli)

621|4|128|وَإِنِ ٱمْرَأَةٌ خَافَتْ مِنۢ بَعْلِهَا نُشُوزًا أَوْ إِعْرَاضًا فَلَا جُنَاحَ عَلَيْهِمَآ أَن يُصْلِحَا بَيْنَهُمَا صُلْحًا وَٱلصُّلْحُ خَيْرٌ وَأُحْضِرَتِ ٱلْأَنفُسُ ٱلشُّحَّ وَإِن تُحْسِنُوا۟ وَتَتَّقُوا۟ فَإِنَّ ٱللَّهَ كَانَ بِمَا تَعْمَلُونَ خَبِيرًا

Arapça Metin (Harekesiz)

621|4|128|وان امراه خافت من بعلها نشوزا او اعراضا فلا جناح عليهما ان يصلحا بينهما صلحا والصلح خير واحضرت الانفس الشح وان تحسنوا وتتقوا فان الله كان بما تعملون خبيرا

Latin Literal

128. Ve in imraetun hâfet min ba’lihâ nuşûzen ev ı’râdan fe lâ cunâha aleyhimâ en yuslıhâ beynehumâ sulhâ(sulhan). Ves sulhu hayr(hayrun). Ve uhdıratil enfusuş şuhh(şuhha). Ve in tuhsinû ve tettekû fe innallâhe kâne bi mâ ta’melûne habîrâ(habîran).

Türkçe Çeviri

Ve eğer bir kadın korktuysa kendi kocasından bir uyuşmazlığa/geçimsizliğe ya da bir yüz çevirmeye/bırakmaya; öyle ki olmaz günah ikisine ki düzeltir ikisi* aralarını bir sulh** (-le); ve sulh** bir hayırdır; ve hazırlandı nefisler cimriliğe***; ve eğer güzelleştirir**** ve takvalı21 olursanız öyle ki doğrusu Allah oldu yaptıklarınıza bir Habîr466.

Ahmed Samira Çevirisi

128 And if a woman feared from her husband quarrel/despise or objection/opposition/turning away, so no offense/guilt (is) on them (B) that they (B) correct/reconciliate between them (B) correction/reconciliation, and the correction/reconciliation (is) best ; and the selves the miser/careful were brought/made to be present/made to attend , and if you do good and you fear and obey, so then God was/is with what you make/do an expert/experienced.

Kelime Kelime Analiz Tablosu

No Kelime Anlam Arapça Kök
1 ve ini ve eğer وَإِنِ -
2 mraetun bir kadın امْرَأَةٌ مرا
3 hafet korktuysa خَافَتْ خوف
4 min مِنْ -
5 bea'liha kocasından onun بَعْلِهَا بعل
6 nuşuzen bir uyuşmazlık (evlilik ahidine uymayan davranışlar) نُشُوزًا نشز
7 ev ya da أَوْ -
8 ia'radan bir yüz çevirme/bırakma إِعْرَاضًا عرض
9 fela öyle ki olmaz فَلَا -
10 cunaha günah جُنَاحَ جنح
11 aleyhima ikisine عَلَيْهِمَا -
12 en ki أَنْ -
13 yusliha düzeltir ikisi يُصْلِحَا صلح
14 beynehuma aralarını بَيْنَهُمَا بين
15 sulhen bir sulh (-le) صُلْحًا صلح
16 ve ssulhu ve sulh وَالصُّلْحُ صلح
17 hayrun bir hayırdır خَيْرٌ خير
18 ve uhdirati ve hazırlandı وَأُحْضِرَتِ حضر
19 l-enfusu nefisler الْأَنْفُسُ نفس
20 ş-şuhha cimriliğe الشُّحَّ شحح
21 vein ve eğer وَإِنْ -
22 tuhsinu güzelleştirir تُحْسِنُوا حسن
23 ve tetteku ve takvalı olursanız وَتَتَّقُوا وقي
24 feinne öyle ki doğrusu فَإِنَّ -
25 llahe Allah اللَّهَ -
26 kane oldu كَانَ كون
27 bima بِمَا -
28 tea'melune yaptıklarınıza تَعْمَلُونَ عمل
29 habiran bir haberdar. خَبِيرًا خبر

Notlar

Not 1

*Mevcut kötü gidişe bir dur derler ve aralarını düzeltirler. Aralarını düzelterek barış içinde geçinip giderler ya da barış içinde boşanarak aralarını düzeltirler.**Barış. Geçimsizlik ya da evliliğin sonlanması durumları mutlaka barışla gerçekleşmelidir. Barışla evliliğe devam edilmeli ya da barışla ayrılma gerçekleşmelidir. ***Ayrılma sürecinde eşler birbirlerine karşı cimrilik etmeye meyillidir. Yüce Allah bunun yapılmaması gerektiğini bildirmektedir. ****Eşler birbirlerine karşı takvalı olursa (birbirlerini incitmekten sakınırlarsa) ve boşanma durumunda bile güzellikle boşanma gerçekleşirse bu durum onlar için hayırlıdır. Her ikisine de bir günah yoktur.

📚 Bu Ayette Geçen Kavramlar:

Takva Kavram 21

21 Sakınmak, çekinmek. Kur'an'da en çok Yüce Allah'ın hoşnut olmayacağı şeylerden, Kur'an'ın emir ve yasaklarını çiğnemekten sakınmayı, uzak durmayı işaret eder.

Habîr. Kavram 466

466 Haberdar.

4. Nisâ Suresi

Ayet 135

Arapça Metin (Harekeli)

628|4|135|يَٰٓأَيُّهَا ٱلَّذِينَ ءَامَنُوا۟ كُونُوا۟ قَوَّٰمِينَ بِٱلْقِسْطِ شُهَدَآءَ لِلَّهِ وَلَوْ عَلَىٰٓ أَنفُسِكُمْ أَوِ ٱلْوَٰلِدَيْنِ وَٱلْأَقْرَبِينَ إِن يَكُنْ غَنِيًّا أَوْ فَقِيرًا فَٱللَّهُ أَوْلَىٰ بِهِمَا فَلَا تَتَّبِعُوا۟ ٱلْهَوَىٰٓ أَن تَعْدِلُوا۟ وَإِن تَلْوُۥٓا۟ أَوْ تُعْرِضُوا۟ فَإِنَّ ٱللَّهَ كَانَ بِمَا تَعْمَلُونَ خَبِيرًا

Arapça Metin (Harekesiz)

628|4|135|يايها الذين امنوا كونوا قومين بالقسط شهدا لله ولو علي انفسكم او الولدين والاقربين ان يكن غنيا او فقيرا فالله اولي بهما فلا تتبعوا الهوي ان تعدلوا وان تلوا او تعرضوا فان الله كان بما تعملون خبيرا

Latin Literal

135. Yâ eyyuhâllezîne âmenû kûnû kavvamîne bil kıstı şuhedâe lillâhi ve lev alâ enfusıkum evil vâlideyni vel akrabîn(akrabîne), in yekun ganiyyen ev fakîran fallâhu evlâ bihimâ fe lâ tettebiûl hevâ en ta’dilû, ve in telvû ev tu’rıdû fe innallâhe kâne bi mâ ta’melûne habîrâ(habîran).

Türkçe Çeviri

Ey iman47 etmiş kimseler! Olun ayakta/kıyamda tutanlar eşitliği şahitler/tanıklar (olarak) Allah için; şayet kendi nefisleriniz201 üzerine/aleyhine ya da ana babaya ve yakınlık sahiplerine (olsa bile); eğer olursa (o kimse) bir ganiyy/zengin ya da bir fakir; öyle ki Allah daha yakındır ikisine; öyle ki tabi olmayın hevaya ki saparsınız; ve eğer eğip bükerseniz ya da karşı koyarsanız; öyle ki doğrusu Allah oldu yaptıklarınıza bir Habîr466.

Ahmed Samira Çevirisi

135 You, you those who believed, be/become (P) standing with the just/equitable, testifying/witnessing to God, and even if on (against) your selves, or the parents, and the nearest/closest, if (he) was/is rich or poor, so God (is) more worthy/deserving with them (B), so do not follow the self attraction for desire, love and lust/deviation from propriety that you be just/equitable, and if you twist/turn , or you oppose, so then God was/is with what you make/do an expert/experienced.

Kelime Kelime Analiz Tablosu

No Kelime Anlam Arapça Kök
1 ya eyyuha ey يَا أَيُّهَا -
2 ellezine kimseler الَّذِينَ -
3 amenu iman etmiş امَنُوا امن
4 kunu olun كُونُوا كون
5 kavvamine ayakta tutanlar قَوَّامِينَ قوم
6 bil-kisti eşitliğe بِالْقِسْطِ قسط
7 şuheda'e şahitler/tanıklar شُهَدَاءَ شهد
8 lillahi Allah için لِلَّهِ -
9 velev şayet وَلَوْ -
10 ala üzerine/aleyhine عَلَىٰ -
11 enfusikum kendi nefisleriniz أَنْفُسِكُمْ نفس
12 evi ya da أَوِ -
13 l-valideyni ana babaya الْوَالِدَيْنِ ولد
14 vel'ekrabine ve yakınlık sahiplerine وَالْأَقْرَبِينَ قرب
15 in eğer إِنْ -
16 yekun olursa (o) يَكُنْ كون
17 ganiyyen bir ganiyy/zengin غَنِيًّا غني
18 ev ya da أَوْ -
19 fekiran bir fakir فَقِيرًا فقر
20 fallahu öyle ki Allah فَاللَّهُ -
21 evla daha velidir أَوْلَىٰ ولي
22 bihima ikisine بِهِمَا -
23 fela öyle ki فَلَا -
24 tettebiu tabi olmayın تَتَّبِعُوا تبع
25 l-heva hevaya الْهَوَىٰ هوي
26 en ki أَنْ -
27 tea'dilu saparsınız تَعْدِلُوا عدل
28 ve in ve eğer وَإِنْ -
29 telvu eğip bükerseniz تَلْوُوا لوي
30 ev ya da أَوْ -
31 tua'ridu karşı koyarsanız تُعْرِضُوا عرض
32 feinne öyle ki doğrusu فَإِنَّ -
33 llahe Allah اللَّهَ -
34 kane oldu كَانَ كون
35 bima بِمَا -
36 tea'melune yaptıklarınıza تَعْمَلُونَ عمل
37 habiran bir haberdar خَبِيرًا خبر

📚 Bu Ayette Geçen Kavramlar:

iman Kavram 47

47 Akılcı delillerle/kanıtlarla emin olma.

Nefis Kavram 201

201 Benlik, kişilik, öz varlık.

Habîr. Kavram 466

466 Haberdar.

5. Mâide Suresi

Ayet 8

Arapça Metin (Harekeli)

677|5|8|يَٰٓأَيُّهَا ٱلَّذِينَ ءَامَنُوا۟ كُونُوا۟ قَوَّٰمِينَ لِلَّهِ شُهَدَآءَ بِٱلْقِسْطِ وَلَا يَجْرِمَنَّكُمْ شَنَـَٔانُ قَوْمٍ عَلَىٰٓ أَلَّا تَعْدِلُوا۟ ٱعْدِلُوا۟ هُوَ أَقْرَبُ لِلتَّقْوَىٰ وَٱتَّقُوا۟ ٱللَّهَ إِنَّ ٱللَّهَ خَبِيرٌۢ بِمَا تَعْمَلُونَ

Arapça Metin (Harekesiz)

677|5|8|يايها الذين امنوا كونوا قومين لله شهدا بالقسط ولا يجرمنكم شنان قوم علي الا تعدلوا اعدلوا هو اقرب للتقوي واتقوا الله ان الله خبير بما تعملون

Latin Literal

8. Yâ eyyuhellezîne âmenû kûnû kavvâmîne lillâhi şuhedâe bil kıstı ve lâ yecrimennekum şeneânu kavmin alâ ellâ ta’dilû. I’dilû, huve akrabu lit takva vettekûllâh(vettekûllâhe) innallâhe habîrun bimâ ta’melûn(ta’melûne).

Türkçe Çeviri

Ey iman47 etmiş kimseler! Olun kavvamlar501 Allah için eşitliğe şahitler/tanıklar; ve cürüm* işletmesin sizlere nefret/kin bir kavme karşı ki (o durumda) adaleti gözetmez (olursunuz); adil680 olun; o daha yakındır takvaya21; ve takvalı21 olun Allah’a; doğrusu Allah bir Habîr’dir466 yaptıklarınıza.

Ahmed Samira Çevirisi

8 You, you those who believed, be just/upright to God, witnessing/testifying with the just/equitable, and (let) not a nation’s hatred and animosity make you commit a crime/sin , on (because) that you not be just/equitable, be just/equitable it is nearer/closer to the fear and obedience (of God), and fear and obey God, that God is expert/experienced with what you make/do.

Kelime Kelime Analiz Tablosu

No Kelime Anlam Arapça Kök
1 ya eyyuha ey يَا أَيُّهَا -
2 ellezine kimseler الَّذِينَ -
3 amenu iman etmiş امَنُوا امن
4 kunu olun كُونُوا كون
5 kavvamine kavvamlar قَوَّامِينَ قوم
6 lillahi Allah için لِلَّهِ -
7 şuheda'e şahitler/tanıklar شُهَدَاءَ شهد
8 bil-kisti eşitliğe بِالْقِسْطِ قسط
9 ve la ve وَلَا -
10 yecrimennekum cürüm işletmesin sizlere يَجْرِمَنَّكُمْ جرم
11 şenanu nefret/kin شَنَانُ شنا
12 kavmin bir kavme قَوْمٍ قوم
13 ala karşı عَلَىٰ -
14 ella ki أَلَّا -
15 tea'dilu adaleti gözetmezsiniz تَعْدِلُوا عدل
16 a'dilu adil olun اعْدِلُوا عدل
17 huve o هُوَ -
18 ekrabu daha yakındır أَقْرَبُ قرب
19 littekva takvaya لِلتَّقْوَىٰ وقي
20 vetteku ve takvalı olun وَاتَّقُوا وقي
21 llahe Allah’a اللَّهَ -
22 inne doğrusu إِنَّ -
23 llahe Allah اللَّهَ -
24 habirun bir Habir’dir خَبِيرٌ خبر
25 bima بِمَا -
26 tea'melune yaptıklarınıza تَعْمَلُونَ عمل

Notlar

Not 1

*Suç.

📚 Bu Ayette Geçen Kavramlar:

Takva Kavram 21

21 Sakınmak, çekinmek. Kur'an'da en çok Yüce Allah'ın hoşnut olmayacağı şeylerden, Kur'an'ın emir ve yasaklarını çiğnemekten sakınmayı, uzak durmayı işaret eder.

iman Kavram 47

47 Akılcı delillerle/kanıtlarla emin olma.

Habîr. Kavram 466

466 Haberdar.

Kavvam Kavram 501

501 Ayakta duran, dikelip kol kanat geren, evin direği.

Adalet Kavram 680

680 Hakka/gerçeğe uygunluk, hakkı/gerçeği gözetme. Hakka/gerçeğe uygunluk temelinde herkese eşit ve tarafsız bir şekilde davranma. Hakların herkes tarafından eşit/tarafsız şekilde kullanılmasının sağlanması. Hakları eşit olarak dengelemek, eşit olarak balanslamak. Adalet, doğruluk ve eşitlik prensiplerine dayanan evrensel bir değerdir.

6. En'âm Suresi

Ayet 18

Arapça Metin (Harekeli)

807|6|18|وَهُوَ ٱلْقَاهِرُ فَوْقَ عِبَادِهِۦ وَهُوَ ٱلْحَكِيمُ ٱلْخَبِيرُ

Arapça Metin (Harekesiz)

807|6|18|وهو القاهر فوق عباده وهو الحكيم الخبير

Latin Literal

18. Ve huvel kâhiru fevka ıbâdih(ıbâdihî), ve huvel hakîmul habîr(habîru).

Türkçe Çeviri

Ve O Kâhir’dir593 kullarının üstüne; ve O Hakîm’dir9; Habîr’dir466.

Ahmed Samira Çevirisi

18 And He is the defeater/conqueror over His worshippers/slaves, and He is the wise/judicious, the expert/experienced.

Kelime Kelime Analiz Tablosu

No Kelime Anlam Arapça Kök
1 ve huve ve O وَهُوَ -
2 l-kahiru Kâhir’dir الْقَاهِرُ قهر
3 fevka üstüne فَوْقَ فوق
4 ibadihi kullarının عِبَادِهِ عبد
5 ve huve ve O وَهُوَ -
6 l-hakimu Hakîm’dir الْحَكِيمُ حكم
7 l-habiru Habîr’dir. الْخَبِيرُ خبر

📚 Bu Ayette Geçen Kavramlar:

Hakîm Kavram 9

9 Bilge/bilgelikle hükmeden.

Habîr. Kavram 466

466 Haberdar.

Kâhir Kavram 593

593 Dilediğini zorla yaptırma gücü olan, her şeye güç yetiren, zapt eden, zafer kazanan, kahreden, zorla hizaya getiren.

6. En'âm Suresi

Ayet 73

Arapça Metin (Harekeli)

862|6|73|وَهُوَ ٱلَّذِى خَلَقَ ٱلسَّمَٰوَٰتِ وَٱلْأَرْضَ بِٱلْحَقِّ وَيَوْمَ يَقُولُ كُن فَيَكُونُ قَوْلُهُ ٱلْحَقُّ وَلَهُ ٱلْمُلْكُ يَوْمَ يُنفَخُ فِى ٱلصُّورِ عَٰلِمُ ٱلْغَيْبِ وَٱلشَّهَٰدَةِ وَهُوَ ٱلْحَكِيمُ ٱلْخَبِيرُ

Arapça Metin (Harekesiz)

862|6|73|وهو الذي خلق السموت والارض بالحق ويوم يقول كن فيكون قوله الحق وله الملك يوم ينفخ في الصور علم الغيب والشهده وهو الحكيم الخبير

Latin Literal

73. Ve huvellezî halakas semâvâti vel arda bil hakk(hakkı), ve yevme yekûlu kun fe yekûn(yekûnu), kavluhul hakk(hakku), ve lehul mulku yevme yunfehu fîs sûr(sûri), âlimul gaybi veş şehâdeh(şehâdeti), ve huvel hakîmul habîr(habîru).

Türkçe Çeviri

Ve O; O ki yarattı gökleri162 ve yeri hakla/gerçekle; ve gün (ki) der: "Ol!"; öyle ki olur (o); O’nun hak/gerçek kavli/sözü; ve O’nadır mülk; gün (ki) üfürülür Sur'a64; bilendir gaybı62 ve şahitliyi/tanıklıyı*; ve O Hakîm'dir9; Habîr'dir466.

Ahmed Samira Çevirisi

73 And He is who created the skies/space and the earth/Planet Earth with the truth , and a day He says: "Be." So it becomes, His saying/words (is) the truth, and to Him (is) the ownership ; a day the horn/bugle be blown into,85(He is) knower (of) the unseen/absent , and the testimony/presence , and He is the wise/judicious, the expert/experienced.

Kelime Kelime Analiz Tablosu

No Kelime Anlam Arapça Kök
1 ve huve ve O وَهُوَ -
2 llezi o ki الَّذِي -
3 haleka yarattı خَلَقَ خلق
4 s-semavati gökleri السَّمَاوَاتِ سمو
5 vel'erde ve yeri وَالْأَرْضَ ارض
6 bil-hakki hakla/gerçekle بِالْحَقِّ حقق
7 ve yevme ve gündür وَيَوْمَ يوم
8 yekulu der يَقُولُ قول
9 kun Ol! كُنْ كون
10 fe yekunu öyle ki olur فَيَكُونُ كون
11 kavluhu kavli/sözü O’nun قَوْلُهُ قول
12 l-hakku hak/gerçek الْحَقُّ حقق
13 velehu ve O’nadır وَلَهُ -
14 l-mulku mülk الْمُلْكُ ملك
15 yevme gündür يَوْمَ يوم
16 yunfehu üfürülür يُنْفَخُ نفخ
17 fi فِي -
18 s-suri Sur'a الصُّورِ صور
19 aalimu bilendir عَالِمُ علم
20 l-gaybi gaybı الْغَيْبِ غيب
21 ve şşehadeti ve şahitliyi/tanıklıyı وَالشَّهَادَةِ شهد
22 ve huve ve O وَهُوَ -
23 l-hakimu Hakîm الْحَكِيمُ حكم
24 l-habiru Haber الْخَبِيرُ خبر

Notlar

Not 1

*Tanık olunmuş, görünmüş, tespit edilmiş.

📚 Bu Ayette Geçen Kavramlar:

Hakîm Kavram 9

9 Bilge/bilgelikle hükmeden.

Gayb Kavram 62

62 Bilinmeyen, görünmeyen, gizli, saklı.

Sur Kavram 64

64 Borazan. Evrenimiz borazan şeklinde bir yapının yüzeyindedir. Borazan içine karanlık enerji üflenir. Bu üfleme evreni hızlanarak genişletir.

Gökler Kavram 162

162 Kur’an’a göre gök kavramı başımızı göğe çevirip baktığımızda gördüğümüz veya göremediğimiz her şeyi kapsar. Çoğul olarak gökler de çok sayıda gök içeren yapıları işaret etmek için kullanılır. Güneş sistemimiz gezegenlerin göklerini içerdiği için göklerdir. Galaksimiz çok sayıda yıldız sistemleri (gökler) içerdiği için göklerdir. Evrenin kendisi çok sayıda galaksiler içerdiği için göklerdir.

Habîr. Kavram 466

466 Haberdar.

6. En'âm Suresi

Ayet 103

Arapça Metin (Harekeli)

892|6|103|لَّا تُدْرِكُهُ ٱلْأَبْصَٰرُ وَهُوَ يُدْرِكُ ٱلْأَبْصَٰرَ وَهُوَ ٱللَّطِيفُ ٱلْخَبِيرُ

Arapça Metin (Harekesiz)

892|6|103|لا تدركه الابصر وهو يدرك الابصر وهو اللطيف الخبير

Latin Literal

103. Lâ tudrikuhul ebsâru ve huve yudrikul ebsâr(ebsâru) ve huvel lâtîful habîr(habîru).

Türkçe Çeviri

İdrak edemez O’nu bakışlar; ve O idrak eder bakışları; ve O Latîf’tir40; Habîr’dir466.

Ahmed Samira Çevirisi

103 The eye sights/knowledge do not comprehend/reach Him , and He comprehends/reaches the eye sights/knowledge, and He is the most kind/gracious , the expert/experienced.

📚 Bu Ayette Geçen Kavramlar:

Latîf Kavram 40

40 Kibar, ince, yumuşak.

Habîr. Kavram 466

466 Haberdar.

9. Tevbe Suresi

Ayet 16

Arapça Metin (Harekeli)

1251|9|16|أَمْ حَسِبْتُمْ أَن تُتْرَكُوا۟ وَلَمَّا يَعْلَمِ ٱللَّهُ ٱلَّذِينَ جَٰهَدُوا۟ مِنكُمْ وَلَمْ يَتَّخِذُوا۟ مِن دُونِ ٱللَّهِ وَلَا رَسُولِهِۦ وَلَا ٱلْمُؤْمِنِينَ وَلِيجَةً وَٱللَّهُ خَبِيرٌۢ بِمَا تَعْمَلُونَ

Arapça Metin (Harekesiz)

1251|9|16|ام حسبتم ان تتركوا ولما يعلم الله الذين جهدوا منكم ولم يتخذوا من دون الله ولا رسوله ولا المومنين وليجه والله خبير بما تعملون

Latin Literal

16. Em hasibtum en tutrekû ve lemmâ ya’lemillâhullezîne câhedû minkum ve lem yettehızû min dûnillâhi ve lâ resûlihî ve lel mu’minîne ve lîceh(lîceten), vallâhu habîrun bi mâ ta’melûn(ta’melûne).

Türkçe Çeviri

Yoksa hesap ettiniz/düşündünüz mü ki terk edilirsiniz?; ve ancak ki bilir Allah kimseleri (ki) cihat356 ettiler sizlerden; ve asla edinmezler Allah’ın astından ve ne de resûlünün (astından) ve ne de müminlerin (astından) bir sıkı fıkı* (kimse); ve Allah bir Habîr’dir466 yaptıklarınıza.

Ahmed Samira Çevirisi

16 Or (have) you thought/supposed that you be left, and God did not knowthose who struggled/exerted from you, and they did not take from other than God and nor His messenger and nor the believers a close and dependable friend/(for sharing) innermost thoughts or feelings, and God (is) expert/experienced with what you make/do .

Kelime Kelime Analiz Tablosu

No Kelime Anlam Arapça Kök
1 em yoksa أَمْ -
2 hasibtum hesapladınız/düşündünüz mü حَسِبْتُمْ حسب
3 en ki أَنْ -
4 tutraku terk edilirsiniz تُتْرَكُوا ترك
5 velemma ve ancak وَلَمَّا -
6 yea'lemi bilir يَعْلَمِ علم
7 llahu Allah اللَّهُ -
8 ellezine kimseleri الَّذِينَ -
9 cahedu cihat etti جَاهَدُوا جهد
10 minkum sizlerden مِنْكُمْ -
11 velem ve asla وَلَمْ -
12 yettehizu edinmez يَتَّخِذُوا اخذ
13 min مِنْ -
14 duni astından دُونِ دون
15 llahi Allah’ın اللَّهِ -
16 ve la ve de وَلَا -
17 rasulihi resûlünden رَسُولِهِ رسل
18 ve la ve de وَلَا -
19 l-mu'minine müminlerden الْمُؤْمِنِينَ امن
20 veliceten bir birbirine geçmiş/sıkı fıkı وَلِيجَةً ولج
21 vallahu ve Allah وَاللَّهُ -
22 habirun bir Habîr’dir خَبِيرٌ خبر
23 bima بِمَا -
24 tea'melune yaptıklarınıza تَعْمَلُونَ عمل

Notlar

Not 1

*Birbirine geçmiş, nüfuz etmiş, sıkı fıkı arkadaş.

📚 Bu Ayette Geçen Kavramlar:

Cihat etmek Kavram 356

356 Mücadele etmek. Kur’an’da savaş/öldürmek katletmek olarak işaret edilir. Cihat etmek Kur’an’la yapılan mücadeledir. 25:52 ayetinde kâfirlerle karşı en büyük cihadın Kur’an’la yapılması gerektiğini Yüce Rabbimiz apaçık bir şekilde bizlere bildirilmektedir. Kur’an’la cihat eden kimselere de mücahit denir.

Habîr. Kavram 466

466 Haberdar.

11. Hûd Suresi

Ayet 1

Arapça Metin (Harekeli)

1472|11|1|الٓر كِتَٰبٌ أُحْكِمَتْ ءَايَٰتُهُۥ ثُمَّ فُصِّلَتْ مِن لَّدُنْ حَكِيمٍ خَبِيرٍ

Arapça Metin (Harekesiz)

1472|11|1|الر كتب احكمت ايته ثم فصلت من لدن حكيم خبير

Latin Literal

1. Elif lâm râ kitâbun uhkimet âyâtuhu summe fussılet min ledun hakîmin habîr(habîrin).

Türkçe Çeviri

Elif Lâm Râ; bir kitaptır* (ki) hikmetlendirildi880 ayetleri389 onun**; sonra tefsîl651 edildi bir Hakîm9; bir Habîr466 yanından.

Ahmed Samira Çevirisi

1 A L R , a Book its verses/evidences were perfected/tightened , then were detailed/explained/clarified from at/by (a) wise/judicious, expert/experienced .

Kelime Kelime Analiz Tablosu

No Kelime Anlam Arapça Kök
1 elif, Lam, Ra Elif Lâm Râ الر -
2 kitabun bir kitaptır كِتَابٌ كتب
3 uhkimet hikmetlendirildi أُحْكِمَتْ حكم
4 ayatuhu ayetleri onun ايَاتُهُ ايي
5 summe sonra ثُمَّ -
6 fussilet tefsil edildi فُصِّلَتْ فصل
7 min مِنْ -
8 ledun yanından لَدُنْ لدن
9 hakimin bir Hakîm حَكِيمٍ حكم
10 habirin bir Habîr خَبِيرٍ خبر

Notlar

Not 1

*Kur'an.**Kur'an'ın.

📚 Bu Ayette Geçen Kavramlar:

Hakîm Kavram 9

9 Bilge/bilgelikle hükmeden.

Kur'an ayetleri. Kavram 389

389 Şerefli Kur'an'da 112 numarasız besmele (0. ayet olarak) ve 6234 numaralı ayet olarak toplam 6346 ayet vardır.

Habîr. Kavram 466

466 Haberdar.

Tefsîl Kavram 651

651 Detaylandırmak; detaylı, ayrılmış.

11. Hûd Suresi

Ayet 111

Arapça Metin (Harekeli)

1582|11|111|وَإِنَّ كُلًّا لَّمَّا لَيُوَفِّيَنَّهُمْ رَبُّكَ أَعْمَٰلَهُمْ إِنَّهُۥ بِمَا يَعْمَلُونَ خَبِيرٌ

Arapça Metin (Harekesiz)

1582|11|111|وان كلا لما ليوفينهم ربك اعملهم انه بما يعملون خبير

Latin Literal

111. Ve inne kullen lemmâ le yuveffiyennehum rabbuke a’mâlehum, innehu bimâ ya’melûne habîr(habîrun).

Türkçe Çeviri

Ve doğrusu her biri gelince* mutlak tastamamlar (senin) Rabbin4 yaptıklarını onların; doğrusu O** onların yaptıklarına bir Habîr’dir466.

Ahmed Samira Çevirisi

111 And that your Lord then, will fulfill/complete for them (E) each/every (one’s) deeds, that He (is) with what they make/do an expert/experienced.

Kelime Kelime Analiz Tablosu

No Kelime Anlam Arapça Kök
1 ve inne ve doğrusu وَإِنَّ -
2 kullen her bir كُلًّا كلل
3 lemma zaman ki لَمَّا -
4 leyuveffiyennehum mutlak tastamamlar لَيُوَفِّيَنَّهُمْ وفي
5 rabbuke (senin) Rabbin رَبُّكَ ربب
6 ea'malehum yaptıklarını onların أَعْمَالَهُمْ عمل
7 innehu doğrusu O إِنَّهُ -
8 bima بِمَا -
9 yea'melune yaptıklarına onların يَعْمَلُونَ عمل
10 habirun bir Habîr’dir خَبِيرٌ خبر

Notlar

Not 1

*Zamanı gelince.**Allah.

📚 Bu Ayette Geçen Kavramlar:

Rab Kavram 4

4 Efendi, komuta eden.

Habîr. Kavram 466

466 Haberdar.

24. Nûr Suresi

Ayet 30

Arapça Metin (Harekeli)

2819|24|30|قُل لِّلْمُؤْمِنِينَ يَغُضُّوا۟ مِنْ أَبْصَٰرِهِمْ وَيَحْفَظُوا۟ فُرُوجَهُمْ ذَٰلِكَ أَزْكَىٰ لَهُمْ إِنَّ ٱللَّهَ خَبِيرٌۢ بِمَا يَصْنَعُونَ

Arapça Metin (Harekesiz)

2819|24|30|قل للمومنين يغضوا من ابصرهم ويحفظوا فروجهم ذلك ازكي لهم ان الله خبير بما يصنعون

Latin Literal

30. Kul lil mu’minîne yaguddû min ebsârihim ve yahfezû furûcehum, zâlike ezkâ lehum, innellâhe habîrun bimâ yasneûn(yasneûne).

Türkçe Çeviri

Mümin27 erkeklere de ki "Alçaltsınlar* bakışlarından ve muhafaza** etsinler fürûclarını110"; işte bu; daha saftır onlara; doğrusu Allah bir Habîr’dir466 ürettiklerine.

Ahmed Samira Çevirisi

30 Say to the believers (to) lower/humble from their eye sights , and they protect/safe keep from their genital parts between their legs, that is more pure/correct for them, that God (is) expert/experienced with what they make/do .

Kelime Kelime Analiz Tablosu

No Kelime Anlam Arapça Kök
1 kul de ki قُلْ قول
2 lilmu'minine mümin erkeklere لِلْمُؤْمِنِينَ امن
3 yeguddu alçaltsınlar يَغُضُّوا غضض
4 min مِنْ -
5 ebsarihim bakışlarından أَبْصَارِهِمْ بصر
6 ve yehfezu ve muhafaza etsinler وَيَحْفَظُوا حفظ
7 furucehum fürûclarını فُرُوجَهُمْ فرج
8 zalike işte bu ذَٰلِكَ -
9 ezka daha saftır أَزْكَىٰ زكو
10 lehum onlara لَهُمْ -
11 inne şüphesiz إِنَّ -
12 llahe Allah اللَّهَ -
13 habirun bir Habîr’dir خَبِيرٌ خبر
14 bima şeyleri بِمَا -
15 yesneune ürettiklerine يَصْنَعُونَ صنع

Notlar

Not 1

*İndirmek, azaltmak, küçültmek. Şehvetle bakmamak.**Korusunlar.

📚 Bu Ayette Geçen Kavramlar:

Mümin Kavram 27

27 İtimat eden/emin olan. Yüce Allah'ın varlığına O'nun evren kitabını okuyarak delillerle tanık/şahit olan. Kur'an'ın ilâhi olduğuna kanıtlarla kanaat getirmek ve Kur'an'a itimat etmek/güvenmek.

Habîr. Kavram 466

466 Haberdar.

31. Lokman Suresi

Ayet 16

Arapça Metin (Harekeli)

3483|31|16|يَٰبُنَىَّ إِنَّهَآ إِن تَكُ مِثْقَالَ حَبَّةٍ مِّنْ خَرْدَلٍ فَتَكُن فِى صَخْرَةٍ أَوْ فِى ٱلسَّمَٰوَٰتِ أَوْ فِى ٱلْأَرْضِ يَأْتِ بِهَا ٱللَّهُ إِنَّ ٱللَّهَ لَطِيفٌ خَبِيرٌ

Arapça Metin (Harekesiz)

3483|31|16|يبني انها ان تك مثقال حبه من خردل فتكن في صخره او في السموت او في الارض يات بها الله ان الله لطيف خبير

Latin Literal

16. Yâ buneyye innehâ in teku miskâle habbetin min hardalin fe tekun fî sahretin ev fîs semâvâti ev fîl ardı ye’ti bihâllâh(bihâllâhu), innellâhe latîfun habîr(habîrun).

Türkçe Çeviri

Ey oğlum! Doğrusu o eğer olsa hardaldan bir tane ağırlığında; öyle ki olsa içinde bir kaya; ya da göklerde162; ya da yerde; getirir onu Allah; doğrusu Allah Latîf’tir40; Habîr’dir466.

Ahmed Samira Çevirisi

16 (Lukman said): "You my son, that it truly is, if (it) be a weight (of) a seed/grain from mustard , so (it) was/be in a rock or in the skies/space or in the earth/Planet Earth, God comes with it, that truly God is kind/courteous , expert/experienced ."

Kelime Kelime Analiz Tablosu

No Kelime Anlam Arapça Kök
1 ya buneyye Ey oğlum يَا بُنَيَّ بني
2 inneha doğrusu o إِنَّهَا -
3 in eğer إِنْ -
4 teku oldu تَكُ كون
5 miskale ağırlığınca مِثْقَالَ ثقل
6 habbetin bir tane حَبَّةٍ حبب
7 min مِنْ -
8 hardelin hardaldan خَرْدَلٍ خردل
9 fe tekun öyle ki olsa فَتَكُنْ كون
10 fi içinde فِي -
11 sahratin bir kaya صَخْرَةٍ صخر
12 ev ya da أَوْ -
13 fi فِي -
14 s-semavati göklerde السَّمَاوَاتِ سمو
15 ev ya da أَوْ -
16 fi فِي -
17 l-erdi yerde الْأَرْضِ ارض
18 ye'ti getirir يَأْتِ اتي
19 biha onu بِهَا -
20 llahu Allah اللَّهُ -
21 inne doğrusu إِنَّ -
22 llahe Allah اللَّهَ -
23 letifun Latîf’tir لَطِيفٌ لطف
24 habirun Habîr’dir خَبِيرٌ خبر

📚 Bu Ayette Geçen Kavramlar:

Latîf Kavram 40

40 Kibar, ince, yumuşak.

Gökler Kavram 162

162 Kur’an’a göre gök kavramı başımızı göğe çevirip baktığımızda gördüğümüz veya göremediğimiz her şeyi kapsar. Çoğul olarak gökler de çok sayıda gök içeren yapıları işaret etmek için kullanılır. Güneş sistemimiz gezegenlerin göklerini içerdiği için göklerdir. Galaksimiz çok sayıda yıldız sistemleri (gökler) içerdiği için göklerdir. Evrenin kendisi çok sayıda galaksiler içerdiği için göklerdir.

Habîr. Kavram 466

466 Haberdar.

33. Ahzâb Suresi

Ayet 2

Arapça Metin (Harekeli)

3533|33|2|وَٱتَّبِعْ مَا يُوحَىٰٓ إِلَيْكَ مِن رَّبِّكَ إِنَّ ٱللَّهَ كَانَ بِمَا تَعْمَلُونَ خَبِيرًا

Arapça Metin (Harekesiz)

3533|33|2|واتبع ما يوحي اليك من ربك ان الله كان بما تعملون خبيرا

Latin Literal

2. Vettebi’ mâ yûhâ ileyke min rabbik(rabbike), innallâhe kâne bimâ ta’melûne habîrâ(habîren).

Türkçe Çeviri

Ve tabi ol Rabbinden4 vahyedilene603* sana**; doğrusu Allah oldu yaptıklarınıza bir Habîr466.

Ahmed Samira Çevirisi

2 And follow what is inspired/transmitted to you from your Lord, that truly God was/is with what you make/do an expert/experienced.

Notlar

Not 1

*Kur'an'a.**Resûl Muhammed.

📚 Bu Ayette Geçen Kavramlar:

Rab Kavram 4

4 Efendi, komuta eden.

Habîr. Kavram 466

466 Haberdar.

Vahiy, vahy etmek. Kavram 603

603 Yüce Allah'ın bir resûl/elçi göndererek ya da ilham ettirerek ya da bir perde arkasından kullarından dilediğine ilettiği her türlü mesajdır. Bu mesaj illa ki tüm insanları ilgilendiren ayetler olmaz. Örneğin resûl Musa'nın annesine Yüce Allah oğlunun durumu hakkında vahy etmiştir; mesaj iletmiştir. Kutsal kitapların ayetleri de aynı şekilde vahy edilir. Ancak bunlar Yüce Allah'ın tüm insanlara rahmetinden gönderdiği kurtuluş reçetesi olduğu için kitaplaşması sağlanmıştır. Bizleri ilgilendiren, ahiret evreninde sınava tabi tutulacağımız vahiy işte bu kutsal kitaplardır. Sadece kutsal kitaplar. Şu an elimizde şerefli Kur'an var. Bu şerefli Kur'an'a tabi olduğumuzda mutlak ki Yüce Allah'ın vahyine tabi olmuş oluruz.

33. Ahzâb Suresi

Ayet 34

Arapça Metin (Harekeli)

3565|33|34|وَٱذْكُرْنَ مَا يُتْلَىٰ فِى بُيُوتِكُنَّ مِنْ ءَايَٰتِ ٱللَّهِ وَٱلْحِكْمَةِ إِنَّ ٱللَّهَ كَانَ لَطِيفًا خَبِيرًا

Arapça Metin (Harekesiz)

3565|33|34|واذكرن ما يتلي في بيوتكن من ايت الله والحكمه ان الله كان لطيفا خبيرا

Latin Literal

34. Vezkurne mâ yutlâ fî buyûtikunne min âyâtillâhi vel hikmeh(hikmeti), innallâhe kâne latîfen habîrâ(habîren).

Türkçe Çeviri

Ve zikredin78* evlerinizde** okunanı*** Allah'ın ayetlerinden389 ve hikmeti303; şüphesiz Allah oldu bir Latîf40; bir Habîr466.

Ahmed Samira Çevirisi

34 And mention/remember (F) what is read/recited in your (F) houses/homes from God’s verses/evidences and the wisdom, that truly God was/is kind/soothing , expert/experienced .

Kelime Kelime Analiz Tablosu

No Kelime Anlam Arapça Kök
1 vezkurne ve zikredin وَاذْكُرْنَ ذكر
2 ma مَا -
3 yutla okunanı يُتْلَىٰ تلو
4 fi فِي -
5 buyutikunne evlerinizde بُيُوتِكُنَّ بيت
6 min مِنْ -
7 ayati ayetlerinden ايَاتِ ايي
8 llahi Allah'ın اللَّهِ -
9 velhikmeti ve hikmeti وَالْحِكْمَةِ حكم
10 inne şüphesiz إِنَّ -
11 llahe Allah اللَّهَ -
12 kane oldu كَانَ كون
13 letifen bir Latîf لَطِيفًا لطف
14 habiran bir Habîr خَبِيرًا خبر

Notlar

Not 1

*Nebinin kadınları.**Anlarız ki Kur'an'a olan salât evlerde de yapılmaktadır.***Kur'an'ı.

📚 Bu Ayette Geçen Kavramlar:

Latîf Kavram 40

40 Kibar, ince, yumuşak.

Zikir/zikr Kavram 78

78 Hatırlatma, öğüt. Kur'an bir zikirdir. Yüce Allah'ı ile bilinçlerimizin arşta yapmış olduğu antlaşmayı bizlere hatırlatır.

Kitap ve hikmet. Kavram 303

303 Hikmet içeren kitap, hikmetli kitap, hikmetli hükümler içeren kitap. Arapça 'vav' 've' bağlacı vurgulama amaçlı da kullanılır. Daha detaylı inceleme aşağıdaki makaleden okunabilir.Hikmetli kitap, hikmet içeren kitap: Kur'an.

Kur'an ayetleri. Kavram 389

389 Şerefli Kur'an'da 112 numarasız besmele (0. ayet olarak) ve 6234 numaralı ayet olarak toplam 6346 ayet vardır.

Habîr. Kavram 466

466 Haberdar.

100. Âdiyât Suresi

Ayet 11

Arapça Metin (Harekeli)

6155|100|11|إِنَّ رَبَّهُم بِهِمْ يَوْمَئِذٍ لَّخَبِيرٌۢ

Arapça Metin (Harekesiz)

6155|100|11|ان ربهم بهم يوميذ لخبير

Latin Literal

11. İnne rabbehum bihim yevme izin le habîr(habîrun).

Türkçe Çeviri

Doğrusu Rableri4 onlara o gün mutlak bir Habîr’dir466.

Ahmed Samira Çevirisi

11 That truly their Lord (is) with them (on) that day expert/experienced (E).

Kelime Kelime Analiz Tablosu

No Kelime Anlam Arapça Kök
1 inne doğrusu إِنَّ -
2 rabbehum Rablerin onların رَبَّهُمْ ربب
3 bihim onlara بِهِمْ -
4 yevmeizin o gün يَوْمَئِذٍ -
5 lehabirun mutlak bir Habîr’dir لَخَبِيرٌ خبر

📚 Bu Ayette Geçen Kavramlar:

Rab Kavram 4

4 Efendi, komuta eden.

Habîr. Kavram 466

466 Haberdar.

Bu sûredeki kavramlar

📄 PDF Hazırlanıyor

Ayetler hazırlanıyor...

Kur'an-ı Kerim - Kavram 466: Habîr.

Kavram Bilgisi

Kavram Adı: Habîr.

Kavram No: 466

Kısa Açıklama: 466 Haberdar.

Bu Kavramın Geçtiği Ayet Sayısı: 17

Bu Kavramın Geçtiği Ayetler

Âl-i İmrân Suresi - Ayet 153

Türkçe Meal: Yükseliyorken * sizler; ve dönmüyordunuz ** birine; ve resûl çağırıyordu sizleri arkanızdan; öyle ki geri döndü sizlere gam üstüne bir gam; ki (bu) hüzünlenmemeniz içindir sizlerden geçip giden/kayıp kaçan üzerine; ve isabet edene sizlere; ve Allah Habîr'dir 466 yaptıklarınıza.

Arapça: 446|3|153|اذ تصعدون ولا تلون علي احد والرسول يدعوكم في اخريكم فاثبكم غما بغم لكيلا تحزنوا علي ما فاتكم ولا ما اصبكم والله خبير بما تعملون

Nisâ Suresi - Ayet 35

Türkçe Meal: Ve eğer korktunuzsa yarılması (-ndan) ikisinin * arasının; öyle ki gönderin bir hakem onun (erkeğin) ehlinden; ve bir hakem (de) onun (kadının) ehlinden; eğer razı olurlarsa ikisi * ıslaha/düzelmeye; uygunlaştırır Allah ikisinin * arasını; doğrusu Allah oldu bir Alîm 8 ; bir Habîr 466 .

Arapça: 528|4|35|وان خفتم شقاق بينهما فابعثوا حكما من اهله وحكما من اهلها ان يريدا اصلحا يوفق الله بينهما ان الله كان عليما خبيرا

Nisâ Suresi - Ayet 94

Türkçe Meal: Ey iman 47 etmiş kimseler! Darbettiğiniz/vurduğunuz * zaman (ayakları) Allah yolunda 331 ; öyle ki apaçık beyan üzerinde olun ** ; ve demeyin kimseye (ki) attı/fırlattı üzerinize selam/selamet; "Olmadın sen bir mümin 27 "; bakınırsınız dünya hayatının sunumuma/arzına; öyle ki indindedir Allah'ın çokça ganimetler; işte bu gibidir; olmuştunuz sizler (de) önceden (böyle); öyle ki minnet etti Allah üzerinize; öyle ki apaçık beyan üzerinde olun ** ; doğrusu Allah oldu yaptıklarınıza bir Habîr 466 .

Arapça: 587|4|94|يايها الذين امنوا اذا ضربتم في سبيل الله فتبينوا ولا تقولوا لمن القي اليكم السلم لست مومنا تبتغون عرض الحيوه الدنيا فعند الله مغانم كثيره كذلك كنتم من قبل فمن الله عليكم فتبينوا ان الله كان بما تعملون خبيرا

Nisâ Suresi - Ayet 128

Türkçe Meal: Ve eğer bir kadın korktuysa kendi kocasından bir uyuşmazlığa/geçimsizliğe ya da bir yüz çevirmeye/bırakmaya; öyle ki olmaz günah ikisine ki düzeltir ikisi * aralarını bir sulh ** (-le); ve sulh ** bir hayırdır; ve hazırlandı nefisler cimriliğe *** ; ve eğer güzelleştirir **** ve takvalı 21 olursanız öyle ki doğrusu Allah oldu yaptıklarınıza bir Habîr 466 .

Arapça: 621|4|128|وان امراه خافت من بعلها نشوزا او اعراضا فلا جناح عليهما ان يصلحا بينهما صلحا والصلح خير واحضرت الانفس الشح وان تحسنوا وتتقوا فان الله كان بما تعملون خبيرا

Nisâ Suresi - Ayet 135

Türkçe Meal: Ey iman 47 etmiş kimseler! Olun ayakta/kıyamda tutanlar eşitliği şahitler/tanıklar (olarak) Allah için; şayet kendi nefisleriniz 201 üzerine/aleyhine ya da ana babaya ve yakınlık sahiplerine (olsa bile); eğer olursa (o kimse) bir ganiyy/zengin ya da bir fakir; öyle ki Allah daha yakındır ikisine; öyle ki tabi olmayın hevaya ki saparsınız; ve eğer eğip bükerseniz ya da karşı koyarsanız; öyle ki doğrusu Allah oldu yaptıklarınıza bir Habîr 466 .

Arapça: 628|4|135|يايها الذين امنوا كونوا قومين بالقسط شهدا لله ولو علي انفسكم او الولدين والاقربين ان يكن غنيا او فقيرا فالله اولي بهما فلا تتبعوا الهوي ان تعدلوا وان تلوا او تعرضوا فان الله كان بما تعملون خبيرا

Mâide Suresi - Ayet 8

Türkçe Meal: Ey iman 47 etmiş kimseler! Olun kavvamlar 501 Allah için eşitliğe şahitler/tanıklar; ve cürüm * işletmesin sizlere nefret/kin bir kavme karşı ki (o durumda) adaleti gözetmez (olursunuz); adil 680 olun; o daha yakındır takvaya 21 ; ve takvalı 21 olun Allah’a; doğrusu Allah bir Habîr’dir 466 yaptıklarınıza.

Arapça: 677|5|8|يايها الذين امنوا كونوا قومين لله شهدا بالقسط ولا يجرمنكم شنان قوم علي الا تعدلوا اعدلوا هو اقرب للتقوي واتقوا الله ان الله خبير بما تعملون

En'âm Suresi - Ayet 18

Türkçe Meal: Ve O Kâhir’dir 593 kullarının üstüne; ve O Hakîm’dir 9 ; Habîr’dir 466 .

Arapça: 807|6|18|وهو القاهر فوق عباده وهو الحكيم الخبير

En'âm Suresi - Ayet 73

Türkçe Meal: Ve O; O ki yarattı gökleri 162 ve yeri hakla/gerçekle; ve gün (ki) der: "Ol!"; öyle ki olur (o); O’nun hak/gerçek kavli/sözü; ve O’nadır mülk; gün (ki) üfürülür Sur'a 64 ; bilendir gaybı 62 ve şahitliyi/tanıklıyı * ; ve O Hakîm'dir 9 ; Habîr'dir 466 .

Arapça: 862|6|73|وهو الذي خلق السموت والارض بالحق ويوم يقول كن فيكون قوله الحق وله الملك يوم ينفخ في الصور علم الغيب والشهده وهو الحكيم الخبير

En'âm Suresi - Ayet 103

Türkçe Meal: İdrak edemez O’nu bakışlar; ve O idrak eder bakışları; ve O Latîf’tir 40 ; Habîr’dir 466 .

Arapça: 892|6|103|لا تدركه الابصر وهو يدرك الابصر وهو اللطيف الخبير

Tevbe Suresi - Ayet 16

Türkçe Meal: Yoksa hesap ettiniz/düşündünüz mü ki terk edilirsiniz?; ve ancak ki bilir Allah kimseleri (ki) cihat 356 ettiler sizlerden; ve asla edinmezler Allah’ın astından ve ne de resûlünün (astından) ve ne de müminlerin (astından) bir sıkı fıkı * (kimse); ve Allah bir Habîr’dir 466 yaptıklarınıza.

Arapça: 1251|9|16|ام حسبتم ان تتركوا ولما يعلم الله الذين جهدوا منكم ولم يتخذوا من دون الله ولا رسوله ولا المومنين وليجه والله خبير بما تعملون

Hûd Suresi - Ayet 1

Türkçe Meal: Elif Lâm Râ; bir kitaptır * (ki) hikmetlendirildi 880 ayetleri 389 onun ** ; sonra tefsîl 651 edildi bir Hakîm 9 ; bir Habîr 466 yanından.

Arapça: 1472|11|1|الر كتب احكمت ايته ثم فصلت من لدن حكيم خبير

Hûd Suresi - Ayet 111

Türkçe Meal: Ve doğrusu her biri gelince * mutlak tastamamlar (senin) Rabbin 4 yaptıklarını onların; doğrusu O ** onların yaptıklarına bir Habîr’dir 466 .

Arapça: 1582|11|111|وان كلا لما ليوفينهم ربك اعملهم انه بما يعملون خبير

Nûr Suresi - Ayet 30

Türkçe Meal: Mümin 27 erkeklere de ki "Alçaltsınlar * bakışlarından ve muhafaza ** etsinler fürûclarını 110 "; işte bu; daha saftır onlara; doğrusu Allah bir Habîr’dir 466 ürettiklerine.

Arapça: 2819|24|30|قل للمومنين يغضوا من ابصرهم ويحفظوا فروجهم ذلك ازكي لهم ان الله خبير بما يصنعون

Lokman Suresi - Ayet 16

Türkçe Meal: Ey oğlum! Doğrusu o eğer olsa hardaldan bir tane ağırlığında; öyle ki olsa içinde bir kaya; ya da göklerde 162 ; ya da yerde; getirir onu Allah; doğrusu Allah Latîf’tir 40 ; Habîr’dir 466 .

Arapça: 3483|31|16|يبني انها ان تك مثقال حبه من خردل فتكن في صخره او في السموت او في الارض يات بها الله ان الله لطيف خبير

Ahzâb Suresi - Ayet 2

Türkçe Meal: Ve tabi ol Rabbinden 4 vahyedilene 603 * sana ** ; doğrusu Allah oldu yaptıklarınıza bir Habîr 466 .

Arapça: 3533|33|2|واتبع ما يوحي اليك من ربك ان الله كان بما تعملون خبيرا

Ahzâb Suresi - Ayet 34

Türkçe Meal: Ve zikredin 78 * evlerinizde ** okunanı *** Allah'ın ayetlerinden 389 ve hikmeti 303 ; şüphesiz Allah oldu bir Latîf 40 ; bir Habîr 466 .

Arapça: 3565|33|34|واذكرن ما يتلي في بيوتكن من ايت الله والحكمه ان الله كان لطيفا خبيرا

Âdiyât Suresi - Ayet 11

Türkçe Meal: Doğrusu Rableri 4 onlara o gün mutlak bir Habîr’dir 466 .

Arapça: 6155|100|11|ان ربهم بهم يوميذ لخبير