Şerefli Kur’ân Meali
Arapça · Latin · Meal · Kavramlarla
Henüz sûre seçilmedi.
📝 Metin Ayarları
🔧 Araçlar
📑 Kişisel
📄 PDF
💾 Veri Yönetimi
Ayet alanları:
Kapsam:
Eşleştirme:
📖 Arama Operatörleri

Arama Operatörleri:

  • VE / AND: Her iki terim de bulunmalı
    Örnek: rahman VE rahim
  • VEYA / OR: Terimlerden biri yeterli
    Örnek: cehennem VEYA nar
  • DEĞİL / NOT: Terimi çıkar
    Örnek: kitap DEĞİL ehli
  • " ": Tam ifade (tırnak içinde)
    Örnek: "la ilahe illallah"
  • ( ): Grup/öncelik belirleme
    Örnek: (cennet VEYA firdevs) VE mümin
📚

Kavram 772: Arap

Bu kavram 5 ayette geçmektedir

📖 Kısa Açıklama

772Kelime anlamı olarak açıkça/hatasız şekilde sesle ifade etmek, açık ve berrak şekilde söylemek/deklere etmek, ortaya koymak, bilinir etmek demektir. Araplar olarak bilinen insanları işaret eder. Çöl bedevileri olarak da bilinirler. Arap kavmi/toplumu da İsrailoğulları gibi Nûh'un soyundan gelmiştir.

9. Tevbe Suresi

Ayet 90

Arapça Metin (Harekeli)

1325|9|90|وَجَآءَ ٱلْمُعَذِّرُونَ مِنَ ٱلْأَعْرَابِ لِيُؤْذَنَ لَهُمْ وَقَعَدَ ٱلَّذِينَ كَذَبُوا۟ ٱللَّهَ وَرَسُولَهُۥ سَيُصِيبُ ٱلَّذِينَ كَفَرُوا۟ مِنْهُمْ عَذَابٌ أَلِيمٌ

Arapça Metin (Harekesiz)

1325|9|90|وجا المعذرون من الاعراب ليوذن لهم وقعد الذين كذبوا الله ورسوله سيصيب الذين كفروا منهم عذاب اليم

Latin Literal

90. Ve câel muazzirûne minel a’râbi lî yu’zene lehum ve ka’adellezîne kezebûllâhe ve resûleh(resûlehu), se yusîbullezîne keferû minhum azâbun elîm(elîmun).

Türkçe Çeviri

Ve geldi Araplar'dan772 özür beyan edenler (ki) izin verilmesi için onlara; ve oturdu* kimseler (ki) yalan söylediler Allah'a ve resûlüne; isabet edecek onlardan kâfirlik25 etmiş kimselere elim/acıklı bir azap.

Ahmed Samira Çevirisi

90 And the apologizers/excuse givers from the Arabs came to be permitted/allowed to them, and those who denied God and His messenger sat/remained behind , those who disbelieved from them a painful torture will strike/hit (them).

Kelime Kelime Analiz Tablosu

No Kelime Anlam Arapça Kök
1 ve ca'e ve geldi وَجَاءَ جيا
2 l-muazzirune özür beyan edenler الْمُعَذِّرُونَ عذر
3 mine مِنَ -
4 l-ea'rabi Araplar’dan الْأَعْرَابِ عرب
5 liyu'zene izin verilmesi için لِيُؤْذَنَ اذن
6 lehum onlara لَهُمْ -
7 ve kaade ve oturdu وَقَعَدَ قعد
8 ellezine kimseler (ki) الَّذِينَ -
9 kezebu yalan söylediler كَذَبُوا كذب
10 llahe Allah'a اللَّهَ -
11 ve rasulehu ve resûlüne وَرَسُولَهُ رسل
12 seyusibu isabet edecek سَيُصِيبُ صوب
13 ellezine kimselere الَّذِينَ -
14 keferu kâfirlik etmiş كَفَرُوا كفر
15 minhum onlardan مِنْهُمْ -
16 azabun bir azap عَذَابٌ عذب
17 elimun elim/acıklı أَلِيمٌ الم

Notlar

Not 1

*Savaşa katılmadı.

9. Tevbe Suresi

Ayet 97

Arapça Metin (Harekeli)

1332|9|97|ٱلْأَعْرَابُ أَشَدُّ كُفْرًا وَنِفَاقًا وَأَجْدَرُ أَلَّا يَعْلَمُوا۟ حُدُودَ مَآ أَنزَلَ ٱللَّهُ عَلَىٰ رَسُولِهِۦ وَٱللَّهُ عَلِيمٌ حَكِيمٌ

Arapça Metin (Harekesiz)

1332|9|97|الاعراب اشد كفرا ونفاقا واجدر الا يعلموا حدود ما انزل الله علي رسوله والله عليم حكيم

Latin Literal

97. El a’râbu eşeddu kufren ve nifâkan ve ecderu ellâ ya’lemû hudûdemâ enzelallâhu alâ resûlih(resûlihî), vallâhu alîmun hakîm(hakîmun).

Türkçe Çeviri

Araplar772 daha şiddetlidir küfürde422 ve nifâkta769; ve daha uygundurlar ki bilmezler Allah'ın resûlüne418* karşı indirdiğinin hudutlarını**; ve Allah bir Alîm’dir8; bir Hakîm’dir9.

Ahmed Samira Çevirisi

97 The Arabs (are) stronger (in) disbelief and hypocrisy, and more worthy/suited that they not know129limits/boundaries/orders (of) what God descended on His messenger, and God (is) knowledgeable, wise/judicious.

Kelime Kelime Analiz Tablosu

No Kelime Anlam Arapça Kök
1 el-ea'rabu Araplar الْأَعْرَابُ عرب
2 eşeddu daha şiddetlidir أَشَدُّ شدد
3 kufran küfürde كُفْرًا كفر
4 ve nifakan ve nifâkta وَنِفَاقًا نفق
5 ve ecderu ve daha uygundur وَأَجْدَرُ جدر
6 ella ki أَلَّا -
7 yea'lemu bilmezler يَعْلَمُوا علم
8 hudude hududlarını حُدُودَ حدد
9 ma مَا -
10 enzele indirdiğinin أَنْزَلَ نزل
11 llahu Allah'ın اللَّهُ -
12 ala karşı عَلَىٰ -
13 rasulihi resûlüne رَسُولِهِ رسل
14 vallahu ve Allah وَاللَّهُ -
15 alimun bir Alîm’dir عَلِيمٌ علم
16 hakimun bir Hakîm’dir حَكِيمٌ حكم

Notlar

Not 1

*Resûl Muhammed.**Sınırlarını.

9. Tevbe Suresi

Ayet 99

Arapça Metin (Harekeli)

1334|9|99|وَمِنَ ٱلْأَعْرَابِ مَن يُؤْمِنُ بِٱللَّهِ وَٱلْيَوْمِ ٱلْءَاخِرِ وَيَتَّخِذُ مَا يُنفِقُ قُرُبَٰتٍ عِندَ ٱللَّهِ وَصَلَوَٰتِ ٱلرَّسُولِ أَلَآ إِنَّهَا قُرْبَةٌ لَّهُمْ سَيُدْخِلُهُمُ ٱللَّهُ فِى رَحْمَتِهِۦٓ إِنَّ ٱللَّهَ غَفُورٌ رَّحِيمٌ

Arapça Metin (Harekesiz)

1334|9|99|ومن الاعراب من يومن بالله واليوم الاخر ويتخذ ما ينفق قربت عند الله وصلوت الرسول الا انها قربه لهم سيدخلهم الله في رحمته ان الله غفور رحيم

Latin Literal

99. Ve minel a’râbî men yu’minu billâhi vel yevmil âhıri ve yettehızu mâ yunfiku kurubâtin indallâhi ve salavâtir resûl(resûli), e lâ innehâ kurbetunlehum, se yudhıluhumullâhu fî rahmetih(rahmetihî), innallâhe gafûrun rahîm(rahîmun).

Türkçe Çeviri

Ve Araplardan772 kimi iman47 eder Allah'a ve âhiret774 gününe; ve edinir/tutar infak6 ettiğini Allah’ın indinde/katında yakınlıklar; ve resûlün418* salâtlarını142 (da); doğrusu o** bir yakınlıktır onlara değil mi?; sokacak/girdirecek onları Allah rahmetinin271 içine; doğrusu Allah bir Gafûr'dur20; bir Rahîm'dir2.

Ahmed Samira Çevirisi

99 And from the Arabs who believes by God and the Day the Last/Resurrection Day, and takes what he spends (as) approachment to God (offerings) at God, and the messenger’s prayers, is it not an approachment to God (offering) for them? God will make them enter in His mercy, that God (is) forgiving, merciful.

Kelime Kelime Analiz Tablosu

No Kelime Anlam Arapça Kök
1 vemine ve وَمِنَ -
2 l-ea'rabi araplardan الْأَعْرَابِ عرب
3 men kim مَنْ -
4 yu'minu iman eder يُؤْمِنُ امن
5 billahi Allah'a بِاللَّهِ -
6 velyevmi ve gününe وَالْيَوْمِ يوم
7 l-ahiri ahiret الْاخِرِ اخر
8 ve yettehizu ve tutar/edinir وَيَتَّخِذُ اخذ
9 ma مَا -
10 yunfiku infak ettiğini يُنْفِقُ نفق
11 kurubatin yakınlıklar قُرُبَاتٍ قرب
12 inde indinde/katında عِنْدَ عند
13 llahi Allah’ın اللَّهِ -
14 ve salevati ve salatlarını (da) وَصَلَوَاتِ صلو
15 r-rasuli resulün الرَّسُولِ رسل
16 ela değil mi أَلَا -
17 inneha doğrusu o إِنَّهَا -
18 kurbetun bir yakınlıktır قُرْبَةٌ قرب
19 lehum onlara لَهُمْ -
20 seyudhiluhumu sokacak/girdirecek onları سَيُدْخِلُهُمُ دخل
21 llahu Allah اللَّهُ -
22 fi içine فِي -
23 rahmetihi rahmetinin رَحْمَتِهِ رحم
24 inne doğrusu إِنَّ -
25 llahe Allah اللَّهَ -
26 gafurun bir Gafûrdur غَفُورٌ غفر
27 rahimun bir Rahîm'dir رَحِيمٌ رحم

Notlar

Not 1

*Resûl Muhammed.**Dişil zamir salâtı işaret eder.

📚 Bu Ayette Geçen Kavramlar:

Rahîm Kavram 2

2 Yüce merhameti tecelli ettiren/ortaya koyan/vücut bulduran. Bebeği için rahmetin tecelli etmiş hali olan anne rahmi gibi rahmetini tecelli ettiren/ortaya koyan/vücut bulduran.

infak Kavram 6

6 Affedilen, gönülden kopan, temiz ve güzel şeylerden ihtiyaç sahipleri için harcama.

Gafûr Kavram 20

20 Bağışlayan.

iman Kavram 47

47 Akılcı delillerle/kanıtlarla emin olma.

insanın insana salâtı Kavram 142

142 O insana/insanlara ilgi-alaka gösterme, kale alma, dikkate alma, ilgiyle takip etme, üzerlerine titreme.

Rahmet Kavram 271

271 Merhamet. Rahmetin, merhametin tecelli etmiş haline en iyi örnek anne rahmidir. Kadın rahminin bebeğini sararak onun her türlü ihtiyacını gidermesi, her türlü korumayı sağlaması rahmetin en üst seviye tecelli etmesidir. Yüce Allah'ın rahmeti evreni bir anne rahmi gibi sarmıştır, kuşatmıştır. Rabbimizin rahmeti ahiret evreninde müminler için olacaktır.

Resûl Kavram 418

418 Elçi. Bir görev ya da amaç için gönderilen. Aracı edilen. Yüce Allah insanlardan ve meleklerden elçiler seçer.

Arap Kavram 772

772 Kelime anlamı olarak açıkça/hatasız şekilde sesle ifade etmek, açık ve berrak şekilde söylemek/deklere etmek, ortaya koymak, bilinir etmek demektir. Araplar olarak bilinen insanları işaret eder. Çöl bedevileri olarak da bilinirler. Arap kavmi/toplumu da İsrailoğulları gibi Nûh'un soyundan gelmiştir.

Âhiret, âhiret. Kavram 774

774 Ertelenmiş, geriye bırakılmış, ötelenmiş, final, son, en uç. Diriliş ve din günüyle (yargılamanın dinden yani sadece Kur'an'dan yapılacağı gün) birlikte cennetleri ve cehennemi kapsayan evre/dönem.

9. Tevbe Suresi

Ayet 101

Arapça Metin (Harekeli)

1336|9|101|وَمِمَّنْ حَوْلَكُم مِّنَ ٱلْأَعْرَابِ مُنَٰفِقُونَ وَمِنْ أَهْلِ ٱلْمَدِينَةِ مَرَدُوا۟ عَلَى ٱلنِّفَاقِ لَا تَعْلَمُهُمْ نَحْنُ نَعْلَمُهُمْ سَنُعَذِّبُهُم مَّرَّتَيْنِ ثُمَّ يُرَدُّونَ إِلَىٰ عَذَابٍ عَظِيمٍ

Arapça Metin (Harekesiz)

1336|9|101|وممن حولكم من الاعراب منفقون ومن اهل المدينه مردوا علي النفاق لا تعلمهم نحن نعلمهم سنعذبهم مرتين ثم يردون الي عذاب عظيم

Latin Literal

101. Ve mimmen havlekum minel a’râbi munâfikûn(munâfikûne), ve min ehlil medîneti meredû alen nifâkı lâ ta’lemuhum, nahnu na’lemuhum, se nuazzibuhum merreteyni summe yureddûne ilâ azâbin azîm(azîmin).

Türkçe Çeviri

Ve kimsedendir* çevrenizdeki Araplardan772 münâfıklar26; ve şehir ehlinden568; dirençlidirler nifâk769 üzerine; bilmezsin/bilemezsin** onları; biz biliriz onları*; azap edeceğiz onlara* iki kez; sonra döndürülürler büyük bir azaba doğru.

Ahmed Samira Çevirisi

101 And from whom (is) around/surrounding you from the Arabs (are) hypocrites and from the city’s/town’s people they were accustomed to rebelling/mutiny on the hypocrisy, you do not know them, We know them, We will torture them twice, then they be returned to great torture.

Kelime Kelime Analiz Tablosu

No Kelime Anlam Arapça Kök
1 ve mimmen ve kimseden وَمِمَّنْ -
2 havlekum çevrenizdeki حَوْلَكُمْ حول
3 mine مِنَ -
4 l-ea'rabi Araplardan الْأَعْرَابِ عرب
5 munafikune münâfıklar مُنَافِقُونَ نفق
6 ve min ve وَمِنْ -
7 ehli ehlinden أَهْلِ اهل
8 l-medineti şehir الْمَدِينَةِ مدن
9 meradu dirençli مَرَدُوا مرد
10 ala üzerine عَلَى -
11 n-nifaki nifak النِّفَاقِ نفق
12 la لَا -
13 tea'lemuhum bilmezsin/bilemezsin onları تَعْلَمُهُمْ علم
14 nehnu biz نَحْنُ -
15 nea'lemuhum biliriz onları نَعْلَمُهُمْ علم
16 senuazzibuhum azap edeceğiz onlara سَنُعَذِّبُهُمْ عذب
17 merrateyni iki kez مَرَّتَيْنِ مرر
18 summe sonra ثُمَّ -
19 yuraddune döndürülürler يُرَدُّونَ ردد
20 ila doğru إِلَىٰ -
21 azabin bir azaba عَذَابٍ عذب
22 azimin büyük عَظِيمٍ عظم

Notlar

Not 1

*Münâfıklar her daim olacaktır. Kur'an öncesi vardılar. Kur'an inerken de vardılar. Kur'an sonrasında da bir anda bitmediler. Münâfıklar her zaman olmuştur; her zaman olacaktır. Gerçek müminler bu gerçeği her zaman kendilerine hatırlatmalıdırlar.**Açık ve net olarak görüldüğü üzere resûl Muhammed'e münâfıkları gaybtan bir bilgiyle bilme yetkisi verilmemiştir. Demek ki gaybı ancak Yüce Allah bilir. Dilediği kullarına vahy ederek bildirebilir.

📚 Bu Ayette Geçen Kavramlar:

Münâfık Kavram 26

26 İç yüzünü gizleyen. İki yüzlü.

Ahali, ehli. Kavram 568

568 Bir şeye üye olan, bir kümeye dahil olan insanlar grubu. Üye olunan şeye göre anlam genişler. Bir satranç kulübünün üyeleri satranç kulübünün ahalisi olur. Aile üyeleri, taraftar olan üyeler, bir siyasi partiye dahil olmuş olan insanlar o partinin ahalisi olur.

Nifâk Kavram 769

769 Münâfıklık (iki yüzlülük, kalbindekiyle dışa vurduğu farklı olan) ederek geçimsizlik, anlaşmazlık, ara bozuculuk yapmak.

Arap Kavram 772

772 Kelime anlamı olarak açıkça/hatasız şekilde sesle ifade etmek, açık ve berrak şekilde söylemek/deklere etmek, ortaya koymak, bilinir etmek demektir. Araplar olarak bilinen insanları işaret eder. Çöl bedevileri olarak da bilinirler. Arap kavmi/toplumu da İsrailoğulları gibi Nûh'un soyundan gelmiştir.

9. Tevbe Suresi

Ayet 120

Arapça Metin (Harekeli)

1355|9|120|مَا كَانَ لِأَهْلِ ٱلْمَدِينَةِ وَمَنْ حَوْلَهُم مِّنَ ٱلْأَعْرَابِ أَن يَتَخَلَّفُوا۟ عَن رَّسُولِ ٱللَّهِ وَلَا يَرْغَبُوا۟ بِأَنفُسِهِمْ عَن نَّفْسِهِۦ ذَٰلِكَ بِأَنَّهُمْ لَا يُصِيبُهُمْ ظَمَأٌ وَلَا نَصَبٌ وَلَا مَخْمَصَةٌ فِى سَبِيلِ ٱللَّهِ وَلَا يَطَـُٔونَ مَوْطِئًا يَغِيظُ ٱلْكُفَّارَ وَلَا يَنَالُونَ مِنْ عَدُوٍّ نَّيْلًا إِلَّا كُتِبَ لَهُم بِهِۦ عَمَلٌ صَٰلِحٌ إِنَّ ٱللَّهَ لَا يُضِيعُ أَجْرَ ٱلْمُحْسِنِينَ

Arapça Metin (Harekesiz)

1355|9|120|ما كان لاهل المدينه ومن حولهم من الاعراب ان يتخلفوا عن رسول الله ولا يرغبوا بانفسهم عن نفسه ذلك بانهم لا يصيبهم ظما ولا نصب ولا مخمصه في سبيل الله ولا يطون موطيا يغيظ الكفار ولا ينالون من عدو نيلا الا كتب لهم به عمل صلح ان الله لا يضيع اجر المحسنين

Latin Literal

120. Mâ kâne li ehlil medîneti ve men havlehum minel a’râbi en yetehallefû an resûlillâhi ve lâ yergabû bi enfusihim an nefsih(nefsihî), zâlike bi ennehum lâ yusîbuhum zameun ve lâ nasabun ve lâ mahmesatun fî sebîlillâhi ve lâ yetaûne mevtıan yagîzul kuffâre ve lâ yenâlûne min aduvvin neylen illâ kutibe lehum bihî amelun sâlih(sâlihun), innallâhe lâ yudîu ecrel muhsinîn(muhsinîne).

Türkçe Çeviri

Olmuş değildir şehir ehline568 ve Araplardan772 onların çevresinde (olan) kimseye ki geri kalırlar Allah'ın resûlünden*; ve tercih etmezler kendi nefislerini201 onun* nefsine201; işte budur; nedeniyledir onlara ki isabet etmez bir susuzluk; ve ne de bir yorgunluk/bitkinlik; ve ne de bir açlık Allah yolunda; ve adımlamazlar bir adım (ki) kızdırır/öfkelendirir kâfirleri; ve nail** olmazlar bir düşmana bir nail** (-le); ancak yazıldı**** onlara onunla sâlih777 bir amel***; doğrusu Allah zayi etmez muhsinlerin294 ecirlerini820.

Ahmed Samira Çevirisi

120 (It) was not to the city’s/town’s family/relation/people and who (is) around/surrounding them from the Arabs , that they delay (remain behind) from God’s messenger, and nor they wish/desire with themselves from his self/himself, that (is) because they (E) (experience) no thirst, and nor hardship/fatigue , and nor hunger strikes them in God’s sake , and they do not step on/set foot on a foothold (that) angers/enrages the131disbelievers, and they do not take/obtain (win) from an enemy receiving/obtaining (winning) except (that) it was written/decreed for them with it, correct/righteous deeds , that God does not loose/waste/destroy the good doer’s reward/wage .

Kelime Kelime Analiz Tablosu

No Kelime Anlam Arapça Kök
1 ma değildir مَا -
2 kane olmuş كَانَ كون
3 liehli ehline لِأَهْلِ اهل
4 l-medineti şehir الْمَدِينَةِ مدن
5 ve men ve kimseye وَمَنْ -
6 havlehum onların çevresinde (olan) حَوْلَهُمْ حول
7 mine - مِنَ -
8 l-ea'rabi Araplardan الْأَعْرَابِ عرب
9 en ki أَنْ -
10 yetehallefu geri kalırlar يَتَخَلَّفُوا خلف
11 an عَنْ -
12 rasuli resûlünden رَسُولِ رسل
13 llahi Allah'ın اللَّهِ -
14 ve la ve وَلَا -
15 yergabu tercih etmezler يَرْغَبُوا رغب
16 bienfusihim kendi nefislerini بِأَنْفُسِهِمْ نفس
17 an عَنْ -
18 nefsihi onun nefsine نَفْسِهِ نفس
19 zalike işte bu ذَٰلِكَ -
20 biennehum nedeniyledir onlara ki بِأَنَّهُمْ -
21 la لَا -
22 yusibuhum isabet etmez يُصِيبُهُمْ صوب
23 zemeun bir susuzluk ظَمَأٌ ظما
24 ve la ve ne de وَلَا -
25 nesabun bir yorgunluk/bitkinlik نَصَبٌ نصب
26 ve la ve ne de وَلَا -
27 mehmesatun bir açlık مَخْمَصَةٌ خمص
28 fi فِي -
29 sebili yolunda سَبِيلِ سبل
30 llahi Allah اللَّهِ -
31 ve la ve وَلَا -
32 yetaune adımlamazlar يَطَئُونَ وطا
33 mevtien bir adım (ki) مَوْطِئًا وطا
34 yegizu kızdırır/öfkelendirir يَغِيظُ غيظ
35 l-kuffara kâfirleri الْكُفَّارَ كفر
36 ve la ve وَلَا -
37 yenalune nail olmazlar يَنَالُونَ نيل
38 min مِنْ -
39 aduvvin bir düşmandan عَدُوٍّ عدو
40 neylen bir nail (-le) نَيْلًا نيل
41 illa dışında إِلَّا -
42 kutibe yazıldı كُتِبَ كتب
43 lehum onlara لَهُمْ -
44 bihi onunla بِهِ -
45 amelun bir amel عَمَلٌ عمل
46 salihun salih صَالِحٌ صلح
47 inne doğrusu إِنَّ -
48 llahe Allah اللَّهَ -
49 la لَا -
50 yudiu zayi etmez يُضِيعُ ضيع
51 ecra ecirleri أَجْرَ اجر
52 l-muhsinine muhsinlerin الْمُحْسِنِينَ حسن

Notlar

Not 1

*Resûl Muhammed.**Ulaşma, başarma, elde etme.***Yapma, eylem.****Yüce Allah yolunda yaşanan sıkıntıları Yüce Allah o kimseye bir salih amel olarak yazar; asla boşa çıkarmaz.

📚 Bu Ayette Geçen Kavramlar:

Nefis Kavram 201

201 Benlik, kişilik, öz varlık.

Muhsin Kavram 294

294 Güzel işler yapan, güzelleştiren.

Ahali, ehli. Kavram 568

568 Bir şeye üye olan, bir kümeye dahil olan insanlar grubu. Üye olunan şeye göre anlam genişler. Bir satranç kulübünün üyeleri satranç kulübünün ahalisi olur. Aile üyeleri, taraftar olan üyeler, bir siyasi partiye dahil olmuş olan insanlar o partinin ahalisi olur.

Arap Kavram 772

772 Kelime anlamı olarak açıkça/hatasız şekilde sesle ifade etmek, açık ve berrak şekilde söylemek/deklere etmek, ortaya koymak, bilinir etmek demektir. Araplar olarak bilinen insanları işaret eder. Çöl bedevileri olarak da bilinirler. Arap kavmi/toplumu da İsrailoğulları gibi Nûh'un soyundan gelmiştir.

Sâlih Kavram 777

777 Düzeltici, iyileştirici, barışa/huzura yönelik.

Ecir Kavram 820

820 Ödül, mükafat.

Bu sûredeki kavramlar

📄 PDF Hazırlanıyor

Ayetler hazırlanıyor...

Kur'an-ı Kerim - Kavram 772: Arap

Kavram Bilgisi

Kavram Adı: Arap

Kavram No: 772

Kısa Açıklama: 772 Kelime anlamı olarak açıkça/hatasız şekilde sesle ifade etmek, açık ve berrak şekilde söylemek/deklere etmek, ortaya koymak, bilinir etmek demektir. Araplar olarak bilinen insanları işaret eder. Çöl bedevileri olarak da bilinirler. Arap kavmi/toplumu da İsrailoğulları gibi Nûh'un soyundan gelmiştir.

Bu Kavramın Geçtiği Ayet Sayısı: 5

Bu Kavramın Geçtiği Ayetler

Tevbe Suresi - Ayet 90

Türkçe Meal: Ve geldi Araplar'dan 772 özür beyan edenler (ki) izin verilmesi için onlara; ve oturdu * kimseler (ki) yalan söylediler Allah'a ve resûlüne; isabet edecek onlardan kâfirlik 25 etmiş kimselere elim/acıklı bir azap.

Arapça: 1325|9|90|وجا المعذرون من الاعراب ليوذن لهم وقعد الذين كذبوا الله ورسوله سيصيب الذين كفروا منهم عذاب اليم

Tevbe Suresi - Ayet 97

Türkçe Meal: Araplar 772 daha şiddetlidir küfürde 422 ve nifâkta 769 ; ve daha uygundurlar ki bilmezler Allah'ın resûlüne 418 * karşı indirdiğinin hudutlarını ** ; ve Allah bir Alîm’dir 8 ; bir Hakîm’dir 9 .

Arapça: 1332|9|97|الاعراب اشد كفرا ونفاقا واجدر الا يعلموا حدود ما انزل الله علي رسوله والله عليم حكيم

Tevbe Suresi - Ayet 99

Türkçe Meal: Ve Araplardan 772 kimi iman 47 eder Allah'a ve âhiret 774 gününe; ve edinir/tutar infak 6 ettiğini Allah’ın indinde/katında yakınlıklar; ve resûlün 418 * salâtlarını 142 (da); doğrusu o ** bir yakınlıktır onlara değil mi?; sokacak/girdirecek onları Allah rahmetinin 271 içine; doğrusu Allah bir Gafûr'dur 20 ; bir Rahîm'dir 2 .

Arapça: 1334|9|99|ومن الاعراب من يومن بالله واليوم الاخر ويتخذ ما ينفق قربت عند الله وصلوت الرسول الا انها قربه لهم سيدخلهم الله في رحمته ان الله غفور رحيم

Tevbe Suresi - Ayet 101

Türkçe Meal: Ve kimsedendir * çevrenizdeki Araplardan 772 münâfıklar 26 ; ve şehir ehlinden 568 ; dirençlidirler nifâk 769 üzerine; bilmezsin/bilemezsin ** onları; biz biliriz onları * ; azap edeceğiz onlara * iki kez; sonra döndürülürler büyük bir azaba doğru.

Arapça: 1336|9|101|وممن حولكم من الاعراب منفقون ومن اهل المدينه مردوا علي النفاق لا تعلمهم نحن نعلمهم سنعذبهم مرتين ثم يردون الي عذاب عظيم

Tevbe Suresi - Ayet 120

Türkçe Meal: Olmuş değildir şehir ehline 568 ve Araplardan 772 onların çevresinde (olan) kimseye ki geri kalırlar Allah'ın resûlünden * ; ve tercih etmezler kendi nefislerini 201 onun * nefsine 201 ; işte budur; nedeniyledir onlara ki isabet etmez bir susuzluk; ve ne de bir yorgunluk/bitkinlik; ve ne de bir açlık Allah yolunda; ve adımlamazlar bir adım (ki) kızdırır/öfkelendirir kâfirleri; ve nail ** olmazlar bir düşmana bir nail ** (-le); ancak yazıldı **** onlara onunla sâlih 777 bir amel *** ; doğrusu Allah zayi etmez muhsinlerin 294 ecirlerini 820 .

Arapça: 1355|9|120|ما كان لاهل المدينه ومن حولهم من الاعراب ان يتخلفوا عن رسول الله ولا يرغبوا بانفسهم عن نفسه ذلك بانهم لا يصيبهم ظما ولا نصب ولا مخمصه في سبيل الله ولا يطون موطيا يغيظ الكفار ولا ينالون من عدو نيلا الا كتب لهم به عمل صلح ان الله لا يضيع اجر المحسنين