Şerefli Kur’ân Meali
Arapça · Latin · Meal · Kavramlarla
Henüz sûre seçilmedi.
📝 Metin Ayarları
🔧 Araçlar
📑 Kişisel
📄 PDF
💾 Veri Yönetimi
Ayet alanları:
Kapsam:
Eşleştirme:
📖 Arama Operatörleri

Arama Operatörleri:

  • VE / AND: Her iki terim de bulunmalı
    Örnek: rahman VE rahim
  • VEYA / OR: Terimlerden biri yeterli
    Örnek: cehennem VEYA nar
  • DEĞİL / NOT: Terimi çıkar
    Örnek: kitap DEĞİL ehli
  • " ": Tam ifade (tırnak içinde)
    Örnek: "la ilahe illallah"
  • ( ): Grup/öncelik belirleme
    Örnek: (cennet VEYA firdevs) VE mümin
📚

Kavram 20: Gafûr

Bu kavram 57 ayette geçmektedir

📖 Kısa Açıklama

20Bağışlayan.

2. Bakara Suresi

Ayet 173

Arapça Metin (Harekeli)

180|2|173|إِنَّمَا حَرَّمَ عَلَيْكُمُ ٱلْمَيْتَةَ وَٱلدَّمَ وَلَحْمَ ٱلْخِنزِيرِ وَمَآ أُهِلَّ بِهِۦ لِغَيْرِ ٱللَّهِ فَمَنِ ٱضْطُرَّ غَيْرَ بَاغٍ وَلَا عَادٍ فَلَآ إِثْمَ عَلَيْهِ إِنَّ ٱللَّهَ غَفُورٌ رَّحِيمٌ

Arapça Metin (Harekesiz)

180|2|173|انما حرم عليكم الميته والدم ولحم الخنزير وما اهل به لغير الله فمن اضطر غير باغ ولا عاد فلا اثم عليه ان الله غفور رحيم

Latin Literal

173. İnnemâ harrame aleykumul meytete ved deme ve lahmel hınzîri ve mâ uhille bihî li gayrillâh(gayrillâhi), fe menidturra gayra bâgin ve lâ âdin fe lâ isme aleyh(aleyhi), innallâhe gafûrun rahîm(rahîmun).

Türkçe Çeviri

Ancak haram kıldı318 sizlere ölüyü/leşi; ve kanı; ve domuz etini; ve kendisi Allah'tan başkası için adak edilmişi; öyle ki kim zorlandı -aranmaksızın ve sınırı aşmaksızın- öyle ki yoktur günah onun üzerine; doğrusu Allah Gafûr’dur20; Rahîm’dir2.

Ahmed Samira Çevirisi

173 But He forbade/prohibited on you animals whose death was caused by suffocation or strangulation/dead, and the blood, and the pig’s/swine’s meat/flesh, and what is praised/declared to whom the sacrifice was made with it to other than God, so who was forced, not transgressing/corrupting , and nor transgressing/violating , so no sin/crime on him, that God (is) forgiving , most merciful .

Kelime Kelime Analiz Tablosu

No Kelime Anlam Arapça Kök
1 innema ancak إِنَّمَا -
2 harrame haram kıldı حَرَّمَ حرم
3 aleykumu sizlere عَلَيْكُمُ -
4 l-meytete ölüyü/leşi الْمَيْتَةَ موت
5 ve ddeme ve kanı وَالدَّمَ دمو
6 velehme ve etini وَلَحْمَ لحم
7 l-hinziri domuz الْخِنْزِيرِ خنزر
8 ve ma ve وَمَا -
9 uhille adak edilmişi أُهِلَّ <
10 bihi kendisi بِهِ -
11 ligayri başkası için لِغَيْرِ غير
12 llahi Allah'tan اللَّهِ -
13 femeni öyle ki kim فَمَنِ -
14 dturra zorlandı اضْطُرَّ ضرر
15 gayra غَيْرَ غير
16 bagin aranmaksızın بَاغٍ بغي
17 ve la وَلَا -
18 aadin ve sınırı aşmaksızın عَادٍ عدو
19 fela öyle ki yoktur فَلَا -
20 isme günah إِثْمَ اثم
21 aleyhi onun üzerine عَلَيْهِ -
22 inne doğrusu إِنَّ -
23 llahe Allah اللَّهَ -
24 gafurun Gafûr’dur. غَفُورٌ غفر
25 rahimun Rahîm’dir. رَحِيمٌ رحم

2. Bakara Suresi

Ayet 182

Arapça Metin (Harekeli)

189|2|182|فَمَنْ خَافَ مِن مُّوصٍ جَنَفًا أَوْ إِثْمًا فَأَصْلَحَ بَيْنَهُمْ فَلَآ إِثْمَ عَلَيْهِ إِنَّ ٱللَّهَ غَفُورٌ رَّحِيمٌ

Arapça Metin (Harekesiz)

189|2|182|فمن خاف من موص جنفا او اثما فاصلح بينهم فلا اثم عليه ان الله غفور رحيم

Latin Literal

182. Fe men hâfe min mûsın cenefen ev ismen fe aslaha beynehum fe lâ isme aleyh(aleyhi), innallâhe gafûrun rahîm(rahîmun).

Türkçe Çeviri

Öyle ki kim korktu vasiyet321 edenden; bir yanlış/sapma/haksızlık veya bir günah (işlemesinden); öyle ki düzeltti aralarını onların*; öyle ki yoktur günah onun** üzerine; doğrusu Allah Gafûr’dur20; Rahîm’dir2.

Ahmed Samira Çevirisi

182 So who feared from a bequeather deviation/injustice , or a sin/crime, so he corrected/reconciliated between them, so no sin/crime on him, that God (is) forgiving, most merciful .

Kelime Kelime Analiz Tablosu

No Kelime Anlam Arapça Kök
1 femen öyle ki kim فَمَنْ -
2 hafe korktu خَافَ خوف
3 min مِنْ -
4 musin vasiyet edenden مُوصٍ وصي
5 cenefen bir yanlış/sapma/haksızlık جَنَفًا جنف
6 ev veya أَوْ -
7 ismen bir günah (işlemesinden) إِثْمًا اثم
8 feesleha öyle ki düzelti فَأَصْلَحَ صلح
9 beynehum aralarını onların بَيْنَهُمْ بين
10 fela öyle ki yoktur فَلَا -
11 isme günah إِثْمَ اثم
12 aleyhi onun üzerine عَلَيْهِ -
13 inne doğrusu إِنَّ -
14 llahe Allah اللَّهَ -
15 gafurun Gafûr’dur غَفُورٌ غفر
16 rahimun Rahîm’dir رَحِيمٌ رحم

Notlar

Not 1

*Vasiyet eden kimseyle vasiyet edilen kimselerin hakkı çiğnemesine engel olup aralarını düzeltti.**Düzelten kimse.

2. Bakara Suresi

Ayet 192

Arapça Metin (Harekeli)

199|2|192|فَإِنِ ٱنتَهَوْا۟ فَإِنَّ ٱللَّهَ غَفُورٌ رَّحِيمٌ

Arapça Metin (Harekesiz)

199|2|192|فان انتهوا فان الله غفور رحيم

Latin Literal

192. Fe inintehev fe innallâhe gafûrun rahîm(rahîmun).

Türkçe Çeviri

Ve eğer geri dururlarsa/sonlandırırlarsa; öyle ki doğrusu Allah Gafûr’dur20; Rahîm’dir2.

Ahmed Samira Çevirisi

192 So if they ended/stopped , so that God (is) forgiving, most merciful .

Kelime Kelime Analiz Tablosu

No Kelime Anlam Arapça Kök
1 feini ve eğer فَإِنِ -
2 ntehev geri dururlarsa/sonlandırırlarsa انْتَهَوْا نهي
3 feinne öyle ki doğrusu فَإِنَّ -
4 llahe Allah اللَّهَ -
5 gafurun Gafûr’dur غَفُورٌ غفر
6 rahimun Rahîm’dir رَحِيمٌ رحم

📚 Bu Ayette Geçen Kavramlar:

Rahîm Kavram 2

2 Yüce merhameti tecelli ettiren/ortaya koyan/vücut bulduran. Bebeği için rahmetin tecelli etmiş hali olan anne rahmi gibi rahmetini tecelli ettiren/ortaya koyan/vücut bulduran.

Gafûr Kavram 20

20 Bağışlayan.

2. Bakara Suresi

Ayet 199

Arapça Metin (Harekeli)

206|2|199|ثُمَّ أَفِيضُوا۟ مِنْ حَيْثُ أَفَاضَ ٱلنَّاسُ وَٱسْتَغْفِرُوا۟ ٱللَّهَ إِنَّ ٱللَّهَ غَفُورٌ رَّحِيمٌ

Arapça Metin (Harekesiz)

206|2|199|ثم افيضوا من حيث افاض الناس واستغفروا الله ان الله غفور رحيم

Latin Literal

199. Summe efîdû min haysu efâdan nâsu vestagfirûllâh(vestagfirûllâhe), innallâhe gafûrun rahîm(rahîmun).

Türkçe Çeviri

Sonra taşıp akın taşıp aktığı yerden insanların; ve istiğfar346 edin Allah'a; doğrusu Allah Gafûr’dur20; Rahîm’dir2.

Ahmed Samira Çevirisi

199 Then flow/spread from where/when the people flowed/spread , and ask for God’s forgiveness, that God (is) forgiving, most merciful .

Kelime Kelime Analiz Tablosu

No Kelime Anlam Arapça Kök
1 summe sonra ثُمَّ -
2 efidu taşıp akın أَفِيضُوا فيض
3 min مِنْ -
4 haysu yerden حَيْثُ حيث
5 efade taşıp aktığı أَفَاضَ فيض
6 n-nasu insanların النَّاسُ نوس
7 vestegfiru ve istiğfar edin وَاسْتَغْفِرُوا غفر
8 llahe Allah'a اللَّهَ -
9 inne doğrusu إِنَّ -
10 llahe Allah اللَّهَ -
11 gafurun Gafûr’dur غَفُورٌ غفر
12 rahimun Rahîm’dir رَحِيمٌ رحم

📚 Bu Ayette Geçen Kavramlar:

Rahîm Kavram 2

2 Yüce merhameti tecelli ettiren/ortaya koyan/vücut bulduran. Bebeği için rahmetin tecelli etmiş hali olan anne rahmi gibi rahmetini tecelli ettiren/ortaya koyan/vücut bulduran.

Gafûr Kavram 20

20 Bağışlayan.

İstiğfar Kavram 346

346 Bağışlanma, af dileme.

2. Bakara Suresi

Ayet 218

Arapça Metin (Harekeli)

225|2|218|إِنَّ ٱلَّذِينَ ءَامَنُوا۟ وَٱلَّذِينَ هَاجَرُوا۟ وَجَٰهَدُوا۟ فِى سَبِيلِ ٱللَّهِ أُو۟لَٰٓئِكَ يَرْجُونَ رَحْمَتَ ٱللَّهِ وَٱللَّهُ غَفُورٌ رَّحِيمٌ

Arapça Metin (Harekesiz)

225|2|218|ان الذين امنوا والذين هاجروا وجهدوا في سبيل الله اوليك يرجون رحمت الله والله غفور رحيم

Latin Literal

218. İnnellezîne âmenû vellezîne hâcerû ve câhedû fî sebîlillâhi, ulâike yercûne rahmetallâh(rahmetallâhi), vallâhu gafûrun rahîm(rahîmun).

Türkçe Çeviri

Doğrusu kimseler (ki) iman47 ettiler; ve kimseler (ki) hicret ettiler355; ve cihat356 ettiler Allah yolunda336; işte bunlardır; umarlar rahmetini Allah'ın; ve Allah Gafûr’dur20; Rahîm’dir20.

Ahmed Samira Çevirisi

218 That those who believed and those who emigrated and struggled/exerted in God’s way/sake ,those hope/expect God’s mercy , and God (is) forgiving, most merciful .

Kelime Kelime Analiz Tablosu

No Kelime Anlam Arapça Kök
1 inne doğrusu إِنَّ -
2 ellezine kimseler الَّذِينَ -
3 amenu iman ettiler امَنُوا امن
4 vellezine ve kimseler وَالَّذِينَ -
5 haceru ve hicret ettiler هَاجَرُوا هجر
6 ve cahedu ve cihat ettiler وَجَاهَدُوا جهد
7 fi فِي -
8 sebili yolunda سَبِيلِ سبل
9 llahi Allah اللَّهِ -
10 ulaike işte bunlar أُولَٰئِكَ -
11 yercune umarlar يَرْجُونَ رجو
12 rahmete rahmetini رَحْمَتَ رحم
13 llahi Allah'ın اللَّهِ -
14 vallahu ve Allah وَاللَّهُ -
15 gafurun Gafûr’dur غَفُورٌ غفر
16 rahimun Rahîm’dir رَحِيمٌ رحم

📚 Bu Ayette Geçen Kavramlar:

Gafûr Kavram 20

20 Bağışlayan.

iman Kavram 47

47 Akılcı delillerle/kanıtlarla emin olma.

Allah'ın yolu. Kavram 336

336 Tek tanrıcı, monoteist inanç öğretisi yolu. Kutsal kitapların öğretilerinin yolu. Sadece Kur'an öğretileri.

Hicret etmek. Kavram 355

355 Göç etmek, bırakıp terk etmek, göçmen olmak.

Cihat etmek Kavram 356

356 Mücadele etmek. Kur’an’da savaş/öldürmek katletmek olarak işaret edilir. Cihat etmek Kur’an’la yapılan mücadeledir. 25:52 ayetinde kâfirlerle karşı en büyük cihadın Kur’an’la yapılması gerektiğini Yüce Rabbimiz apaçık bir şekilde bizlere bildirilmektedir. Kur’an’la cihat eden kimselere de mücahit denir.

2. Bakara Suresi

Ayet 225

Arapça Metin (Harekeli)

232|2|225|لَّا يُؤَاخِذُكُمُ ٱللَّهُ بِٱللَّغْوِ فِىٓ أَيْمَٰنِكُمْ وَلَٰكِن يُؤَاخِذُكُم بِمَا كَسَبَتْ قُلُوبُكُمْ وَٱللَّهُ غَفُورٌ حَلِيمٌ

Arapça Metin (Harekesiz)

232|2|225|لا يواخذكم الله باللغو في ايمنكم ولكن يواخذكم بما كسبت قلوبكم والله غفور حليم

Latin Literal

225. Lâ yuâhızukumullâhu bil lagvi fî eymânikum ve lâkin yuâhızukum bi mâ kesebet kulûbukum vallâhu gafûrun halîm(halîmun).

Türkçe Çeviri

Tutmaz (sorumlu) sizleri Allah yeminlerinizdeki diyalektle/jargonla/ağızla; ve lakin tutar (sorumlu) sizleri kalplerinizin kazandığıyla; ve Allah Gafûr’dur20; Halîm’dir58.

Ahmed Samira Çevirisi

225 God does not punish you with (for) nonsense/senseless talk in your oaths , and but He punishes you with (for) what your hearts/minds earned , and God (is) forgiving, clement .

Kelime Kelime Analiz Tablosu

No Kelime Anlam Arapça Kök
1 la لَا -
2 yu'ahizukumu tutmaz (sorumlu) sizleri يُؤَاخِذُكُمُ اخذ
3 llahu Allah اللَّهُ -
4 bil-legvi diyalektle/jargonla/ağızla بِاللَّغْوِ لغو
5 fi فِي -
6 eymanikum yeminlerinizdeki أَيْمَانِكُمْ يمن
7 velakin ve lakin وَلَٰكِنْ -
8 yu'ahizukum tutar (sorumlu) sizleri يُؤَاخِذُكُمْ اخذ
9 bima بِمَا -
10 kesebet kazandığıyla كَسَبَتْ كسب
11 kulubukum kalplerinizin قُلُوبُكُمْ قلب
12 vallahu ve Allah وَاللَّهُ -
13 gafurun Gafûr’dur غَفُورٌ غفر
14 halimun Halîm’dir حَلِيمٌ حلم

📚 Bu Ayette Geçen Kavramlar:

Gafûr Kavram 20

20 Bağışlayan.

Halîm Kavram 58

58 Yumuşak huylu.

2. Bakara Suresi

Ayet 226

Arapça Metin (Harekeli)

233|2|226|لِّلَّذِينَ يُؤْلُونَ مِن نِّسَآئِهِمْ تَرَبُّصُ أَرْبَعَةِ أَشْهُرٍ فَإِن فَآءُو فَإِنَّ ٱللَّهَ غَفُورٌ رَّحِيمٌ

Arapça Metin (Harekesiz)

233|2|226|للذين يولون من نسايهم تربص اربعه اشهر فان فاو فان الله غفور رحيم

Latin Literal

226. Lillezîne yu’lûne min nisâihim terabbusu erbaati eşhur(eşhurin), fe in fâû fe innallâhe gafûrun rahîm(rahîmun).

Türkçe Çeviri

Kadınlarından çekilen* kimseler içindir dört ay bekleme dönemi; öyle ki eğer dönerse** (o kimse); öyle ki doğrusu Allah Gafûr’dur20; Rahîm’dir2.

Ahmed Samira Çevirisi

226 For those who swear away from their women (wives), waiting four months, so if they returned , so that God (is) forgiving, most merciful.

Kelime Kelime Analiz Tablosu

No Kelime Anlam Arapça Kök
1 lillezine kimseler için لِلَّذِينَ -
2 yu'lune çekilirler يُؤْلُونَ الو
3 min مِنْ -
4 nisaihim kadınlarından نِسَائِهِمْ نسو
5 terabbusu bekleme dönemi تَرَبُّصُ ربص
6 erbeati dört أَرْبَعَةِ ربع
7 eşhurin ay أَشْهُرٍ شهر
8 fein öyle ki eğer فَإِنْ -
9 fa'u dönerse (o kimse) فَاءُوا فيا
10 feinne öyle ki doğrusu فَإِنَّ -
11 llahe Allah اللَّهَ -
12 gafurun Gafûr’dur غَفُورٌ غفر
13 rahimun Rahîm’dir رَحِيمٌ رحم

Notlar

Not 1

*Yemin ederek uzak duran, cinsel ilişkiye girmeyen.**4 ay bekleme yapamayıp dönerse.

📚 Bu Ayette Geçen Kavramlar:

Rahîm Kavram 2

2 Yüce merhameti tecelli ettiren/ortaya koyan/vücut bulduran. Bebeği için rahmetin tecelli etmiş hali olan anne rahmi gibi rahmetini tecelli ettiren/ortaya koyan/vücut bulduran.

Gafûr Kavram 20

20 Bağışlayan.

2. Bakara Suresi

Ayet 235

Arapça Metin (Harekeli)

242|2|235|وَلَا جُنَاحَ عَلَيْكُمْ فِيمَا عَرَّضْتُم بِهِۦ مِنْ خِطْبَةِ ٱلنِّسَآءِ أَوْ أَكْنَنتُمْ فِىٓ أَنفُسِكُمْ عَلِمَ ٱللَّهُ أَنَّكُمْ سَتَذْكُرُونَهُنَّ وَلَٰكِن لَّا تُوَاعِدُوهُنَّ سِرًّا إِلَّآ أَن تَقُولُوا۟ قَوْلًا مَّعْرُوفًا وَلَا تَعْزِمُوا۟ عُقْدَةَ ٱلنِّكَاحِ حَتَّىٰ يَبْلُغَ ٱلْكِتَٰبُ أَجَلَهُۥ وَٱعْلَمُوٓا۟ أَنَّ ٱللَّهَ يَعْلَمُ مَا فِىٓ أَنفُسِكُمْ فَٱحْذَرُوهُ وَٱعْلَمُوٓا۟ أَنَّ ٱللَّهَ غَفُورٌ حَلِيمٌ

Arapça Metin (Harekesiz)

242|2|235|ولا جناح عليكم فيما عرضتم به من خطبه النسا او اكننتم في انفسكم علم الله انكم ستذكرونهن ولكن لا تواعدوهن سرا الا ان تقولوا قولا معروفا ولا تعزموا عقده النكاح حتي يبلغ الكتب اجله واعلموا ان الله يعلم ما في انفسكم فاحذروه واعلموا ان الله غفور حليم

Latin Literal

235. Ve lâ cunâhe aleykum fîmâ arradtum bihî min hitbetin nisâi ev eknentum fî enfusikum, alimallâhu ennekum se tezkurûnehunne ve lâkin lâ tuvâıdûhunne sirran illâ en tekûlû kavlen ma’rûfâ(ma’rûfen), ve lâ ta’zimû ukdeten nikâhı hattâ yeblugal kitâbu eceleh(ecelehu), va’lemû ennallâhe ya’lemu mâ fî enfusikum fahzerûh(fahzerûhu), va’lemû ennallâhe gafûrun halîm(halîmun).

Türkçe Çeviri

Ve yoktur bir günah sizlere; açık etmenizde/belirginleştirmenizde kadınlara teklifinizden* (olanı); ya da gizlemenizde nefislerinizdekini201; bildi Allah ki sizler zikredeceksiniz onları (kadınları); ve lakin vaat etmeyin bir sırla/gizlice; dışındadır ki söylersiniz bir söz marufla291; ve azmetmeyin nikah744 akdine; ta ki ulaşır kitap/yazıt eceline*; ve bilin ki Allah bilir nefislerinizdekini201; öyle ki hazır olun O’na (Allah’a); ve bilin ki Allah Gafûr’dur20; Halîm’dir58.

Ahmed Samira Çevirisi

235 And no offense/guilt/sin (is) on you, in what you displayed/exhibited with it, from the women (in) request for marriage/engagement or you concealed/hid in yourselves, God knew that you will mention/remember them (F), and but do not make appointments with them (F) secretly, except that to say a good opinion and belief , and do not decide/determine the marriage knot/contract (consummate the marriage) until The Book reaches its known time/term (takes effect), and know that God knows what is in yourselves, so be warned/cautious of Him , and know that God (is) forgiving clement .

Kelime Kelime Analiz Tablosu

No Kelime Anlam Arapça Kök
1 ve la ve yoktur وَلَا -
2 cunaha bir günah جُنَاحَ جنح
3 aleykum sizlere عَلَيْكُمْ -
4 fima فِيمَا -
5 arradtum açık etmenizde/belirginleştirmenizde عَرَّضْتُمْ عرض
6 bihi بِهِ -
7 min مِنْ -
8 hitbeti teklifinizden (olanın) خِطْبَةِ خطب
9 n-nisa'i kadınlara النِّسَاءِ نسو
10 ev ya da أَوْ -
11 eknentum gizlemenizden أَكْنَنْتُمْ كنن
12 fi فِي -
13 enfusikum nefislerinizde أَنْفُسِكُمْ نفس
14 alime bildi عَلِمَ علم
15 llahu Allah اللَّهُ -
16 ennekum ki sizler أَنَّكُمْ -
17 setezkurunehunne zikredeceksiniz onları (kadınları) سَتَذْكُرُونَهُنَّ ذكر
18 velakin ve lakin وَلَٰكِنْ -
19 la لَا -
20 tuvaiduhunne vaad etmeyin تُوَاعِدُوهُنَّ وعد
21 sirran bir sırla/gizlice سِرًّا سرر
22 illa dışında إِلَّا -
23 en ki أَنْ -
24 tekulu söylersiniz تَقُولُوا قول
25 kavlen bir söz قَوْلًا قول
26 mea'rufen bir marufla مَعْرُوفًا عرف
27 ve la ve وَلَا -
28 tea'zimu ve azmetmeyin تَعْزِمُوا عزم
29 ukdete akdine عُقْدَةَ عقد
30 n-nikahi nikah النِّكَاحِ نكح
31 hatta ta ki حَتَّىٰ -
32 yebluga ulaşır يَبْلُغَ بلغ
33 l-kitabu kitap/yazılan الْكِتَابُ كتب
34 ecelehu eceline أَجَلَهُ اجل
35 vea'lemu ve bilin وَاعْلَمُوا علم
36 enne ki أَنَّ -
37 llahe Allah اللَّهَ -
38 yea'lemu bilir يَعْلَمُ علم
39 ma مَا -
40 fi فِي -
41 enfusikum nesiflerinizdekini أَنْفُسِكُمْ نفس
42 fehzeruhu öyle ki hazır olun O’na (Allah’a) فَاحْذَرُوهُ حذر
43 vea'lemu ve bilin وَاعْلَمُوا علم
44 enne ki أَنَّ -
45 llahe Allah اللَّهَ -
46 gafurun Gafûr’dur غَفُورٌ غفر
47 halimun Halîm’dir حَلِيمٌ حلم

Notlar

Not 1

*Nikâh teklifi.**Sürenin sonuna.

📚 Bu Ayette Geçen Kavramlar:

Gafûr Kavram 20

20 Bağışlayan.

Halîm Kavram 58

58 Yumuşak huylu.

Nefis Kavram 201

201 Benlik, kişilik, öz varlık.

maruf Kavram 291

291 Evrensel kabuller, evrenin işleyişine uygun davranışlar, normlar.

Nikah Kavram 744

744 Yetişkin bir erkek ve bir kadın arasında gerçekleşen evlilik/izdivaç bağı/sözleşmesi/misâkıdır. Cinselliği de içeren bu bağa, bu bağdan doğacak olan çocukların sorumluluğunu almaya söz vermekdir. Karşılıklı yapılan bu sözleşmeye aykırı olarak başka kimselerle zina etmemektir. Bu sözleşmeden doğacak olan çocukların babasının kesin olarak kadınla nikahlanmış olan erkeğin olacağını insanlara duyurmaktır, deklere etmektir. Kur'an'da nikahlanmak bir ritüele bağlanmamıştır. Nikahlanmak kolaylaştırılmıştır. Bir yere kadar (2 kez) boşanma da kolaylaştırılmıştır. Biricik dinimiz İslam yani sadece Kur'an insanlara asla eziyet etmez. Nikahlanmak isteyenler karşılıklı olarak bu taleplerini birbirlerine iletirler ve aralarında bir bağ/akit yapmaya kadar verirler. Yaptıkları bu bağı/akti topluma duyururlar ki kadının ve erkeğin nikahlı olduğu bilinsin. İmam nikahı diye bir şey Kur'an'da yoktur. İki kişi arasında gerçekleşen bu bağın topluma duyurulması zorunluluğu vardır. Amaç toplumun bu nikahtan haberdar olmasıdır. Boşanma durumunda da topluma bu durumun bildirilme zorunluluğu vardır.

3. Âl-i İmrân Suresi

Ayet 31

Arapça Metin (Harekeli)

324|3|31|قُلْ إِن كُنتُمْ تُحِبُّونَ ٱللَّهَ فَٱتَّبِعُونِى يُحْبِبْكُمُ ٱللَّهُ وَيَغْفِرْ لَكُمْ ذُنُوبَكُمْ وَٱللَّهُ غَفُورٌ رَّحِيمٌ

Arapça Metin (Harekesiz)

324|3|31|قل ان كنتم تحبون الله فاتبعوني يحببكم الله ويغفر لكم ذنوبكم والله غفور رحيم

Latin Literal

31. Kul in kuntum tuhibbûnallâhe fettebiûnî yuhbibkumullâhu ve yagfir lekum zunûbekum, vallâhu gafûrun rahîm(rahîmun).

Türkçe Çeviri

De ki: "Eğer olduysanız (ki) seversiniz Allah'ı; öyle ki tabi olun bana408; sever sizleri Allah; ve bağışlar sizlere günahlarınızı"; ve Allah Gafûr’dur20; Rahîm’dir2.

Ahmed Samira Çevirisi

31 Say: "If you were/are loving/liking God, so follow me, God (then) loves/likes you, and forgives for you your crimes, and God (is) forgiving, most merciful ."

Kelime Kelime Analiz Tablosu

No Kelime Anlam Arapça Kök
1 kul de ki قُلْ قول
2 in eğer إِنْ -
3 kuntum olduysanız كُنْتُمْ كون
4 tuhibbune severler تُحِبُّونَ حبب
5 llahe Allah'ı اللَّهَ -
6 fettebiuni öyle ki tabi olun bana فَاتَّبِعُونِي تبع
7 yuhbibkumu sever sizleri يُحْبِبْكُمُ حبب
8 llahu Allah اللَّهُ -
9 ve yegfir ve bağışlar وَيَغْفِرْ غفر
10 lekum sizlere لَكُمْ -
11 zunubekum günahlarınızı ذُنُوبَكُمْ ذنب
12 vallahu ve Allah وَاللَّهُ -
13 gafurun Gafur’dur غَفُورٌ غفر
14 rahimun Rahim’dir رَحِيمٌ رحم

📚 Bu Ayette Geçen Kavramlar:

Rahîm Kavram 2

2 Yüce merhameti tecelli ettiren/ortaya koyan/vücut bulduran. Bebeği için rahmetin tecelli etmiş hali olan anne rahmi gibi rahmetini tecelli ettiren/ortaya koyan/vücut bulduran.

Gafûr Kavram 20

20 Bağışlayan.

Resûle tabi olmak. Kavram 408

408 Resûle itaat etmek kavramıyla aynı paralellikte bir kavramdır. Resûl=Kur'an'dır. Kur'an=Resûl'dür. Bu ikisinin arası asla ayrılamaz. Resûl sadece Kur'an'a tabi olmuştur. Bir Kur'an vardır bir de peygamberin sünneti vardır demek Yüce Allah'ın birleştirilmesini emrettiğini ayırmaktır.

3. Âl-i İmrân Suresi

Ayet 89

Arapça Metin (Harekeli)

382|3|89|إِلَّا ٱلَّذِينَ تَابُوا۟ مِنۢ بَعْدِ ذَٰلِكَ وَأَصْلَحُوا۟ فَإِنَّ ٱللَّهَ غَفُورٌ رَّحِيمٌ

Arapça Metin (Harekesiz)

382|3|89|الا الذين تابوا من بعد ذلك واصلحوا فان الله غفور رحيم

Latin Literal

89. İllellezîne tâbû min ba’di zâlike ve aslehû fe innallâhe gafûrun rahîm(rahîmun).

Türkçe Çeviri

Dışındadır kimseler (ki) tevbe33 ettiler bunun sonrasında; ve ıslah316 oldular; öyle ki doğrusu Allah Gafûr’dur20; Rahîm’dir2.

Ahmed Samira Çevirisi

89 Except those who repented, from after that, and corrected/repaired , so then God (is) forgiving, merciful.

Kelime Kelime Analiz Tablosu

No Kelime Anlam Arapça Kök
1 illa dışında إِلَّا -
2 ellezine kimseler الَّذِينَ -
3 tabu tevbe ettiler تَابُوا توب
4 min مِنْ -
5 bea'di sonrasında بَعْدِ بعد
6 zalike bunun ذَٰلِكَ -
7 ve eslehu ve ıslah oldular وَأَصْلَحُوا صلح
8 feinne öyle ki doğrusu فَإِنَّ -
9 llahe Allah اللَّهَ -
10 gafurun Gâfur’dur غَفُورٌ غفر
11 rahimun Rahîm’dir. رَحِيمٌ رحم

📚 Bu Ayette Geçen Kavramlar:

Rahîm Kavram 2

2 Yüce merhameti tecelli ettiren/ortaya koyan/vücut bulduran. Bebeği için rahmetin tecelli etmiş hali olan anne rahmi gibi rahmetini tecelli ettiren/ortaya koyan/vücut bulduran.

Gafûr Kavram 20

20 Bağışlayan.

Tevbe Kavram 33

33 Dönmek, vazgeçmek.

Islah/ıslah olmak. Kavram 316

316 Düzelmek, iyileşmek.

3. Âl-i İmrân Suresi

Ayet 129

Arapça Metin (Harekeli)

422|3|129|وَلِلَّهِ مَا فِى ٱلسَّمَٰوَٰتِ وَمَا فِى ٱلْأَرْضِ يَغْفِرُ لِمَن يَشَآءُ وَيُعَذِّبُ مَن يَشَآءُ وَٱللَّهُ غَفُورٌ رَّحِيمٌ

Arapça Metin (Harekesiz)

422|3|129|ولله ما في السموت وما في الارض يغفر لمن يشا ويعذب من يشا والله غفور رحيم

Latin Literal

129. Ve lillâhi mâ fîs semâvâti ve mâ fîl ard(ardı), yagfiru li men yeşâu ve yuazzibu men yeşâ’(yeşâu), vallâhu gafûrun rahîm(rahîmun).

Türkçe Çeviri

Ve Allah’adır göklerdeki161 ve yerdeki; mağfiret319 eder dilediği kimseye; ve azap eder dilediği kimseye; ve Allah Gafûr’dur20; Rahîm’dir2.

Ahmed Samira Çevirisi

129 And to God what is in the skies/space and what is in the earth/Planet Earth, He forgives, for whom He wills/wants and He tortures whom He wills/wants, and God (is) forgiving , merciful .

Kelime Kelime Analiz Tablosu

No Kelime Anlam Arapça Kök
1 velillahi ve Allah’adır وَلِلَّهِ -
2 ma مَا -
3 fi فِي -
4 s-semavati göklerdeki السَّمَاوَاتِ سمو
5 ve ma ve وَمَا -
6 fi فِي -
7 l-erdi yerdeki الْأَرْضِ ارض
8 yegfiru mağfiret eder يَغْفِرُ غفر
9 limen kimseye لِمَنْ -
10 yeşa'u dilediği يَشَاءُ شيا
11 ve yuazzibu ve azap eder وَيُعَذِّبُ عذب
12 men kimseye مَنْ -
13 yeşa'u dilediği يَشَاءُ شيا
14 vallahu ve Allah وَاللَّهُ -
15 gafurun Gafur’dur غَفُورٌ غفر
16 rahimun Rahîm’dir رَحِيمٌ رحم

📚 Bu Ayette Geçen Kavramlar:

Rahîm Kavram 2

2 Yüce merhameti tecelli ettiren/ortaya koyan/vücut bulduran. Bebeği için rahmetin tecelli etmiş hali olan anne rahmi gibi rahmetini tecelli ettiren/ortaya koyan/vücut bulduran.

Gafûr Kavram 20

20 Bağışlayan.

Yedi gökler Kavram 161

161 Çoklu gökler. Güneş sistemimiz ve onun benzerleri olan sistemler (çok sayıda gezegen atmosferi/gök içerdikleri için). Paralel evrenler (çok sayıda evren/gök içerdikleri için).

Mağfiret Kavram 319

319 Bağışlama, affetme.

3. Âl-i İmrân Suresi

Ayet 155

Arapça Metin (Harekeli)

448|3|155|إِنَّ ٱلَّذِينَ تَوَلَّوْا۟ مِنكُمْ يَوْمَ ٱلْتَقَى ٱلْجَمْعَانِ إِنَّمَا ٱسْتَزَلَّهُمُ ٱلشَّيْطَٰنُ بِبَعْضِ مَا كَسَبُوا۟ وَلَقَدْ عَفَا ٱللَّهُ عَنْهُمْ إِنَّ ٱللَّهَ غَفُورٌ حَلِيمٌ

Arapça Metin (Harekesiz)

448|3|155|ان الذين تولوا منكم يوم التقي الجمعان انما استزلهم الشيطن ببعض ما كسبوا ولقد عفا الله عنهم ان الله غفور حليم

Latin Literal

155. İnnellezîne tevellev minkum yevmel tekal cem’âni, inne mestezellehumuş şeytânu bi ba’di mâ kesebû, ve lekad afâllâhu anhum innallâhe gafûrun halîm(halîmun).

Türkçe Çeviri

Doğrusu kimseler (ki) yüz çevirdiler* sizlerden; toplanmış iki grubun karşılaştığı gün; ancak zillete452 düşürdüğüdür şeytânın29 (onların) kazandıklarının bir kısmıyla; ant olsun affetti Allah onlardan; doğrusu Allah Gafûr’dur20; Halîm’dir58.

Ahmed Samira Çevirisi

155 That those who turned away from you, a day/time the two groups/gatherings met, but the devil made them slip/fall/sin , with some/part (of) what they earned/gathered , and God had forgiven/pardoned on them, that God (is) forgiving, clement.

Kelime Kelime Analiz Tablosu

No Kelime Anlam Arapça Kök
1 inne doğrusu إِنَّ -
2 ellezine kimseler الَّذِينَ -
3 tevellev yüz çevirdiler تَوَلَّوْا ولي
4 minkum sizlerden مِنْكُمْ -
5 yevme gün يَوْمَ يوم
6 t-teka karşılaştığı الْتَقَى لقي
7 l-cem'aani toplanmış iki grubun الْجَمْعَانِ جمع
8 innema ancak إِنَّمَا -
9 stezellehumu zillete düşürdüğüdür اسْتَزَلَّهُمُ زلل
10 ş-şeytanu şeytanın الشَّيْطَانُ شطن
11 bibea'di bir kısmıyla بِبَعْضِ بعض
12 ma مَا -
13 kesebu kazandıklarının كَسَبُوا كسب
14 velekad ant olsun وَلَقَدْ -
15 afa affetti عَفَا عفو
16 llahu Allah اللَّهُ -
17 anhum onlardan عَنْهُمْ -
18 inne doğrusu إِنَّ -
19 llahe Allah اللَّهَ -
20 gafurun Gafûr’dur غَفُورٌ غفر
21 halimun Halim’dir حَلِيمٌ حلم

Notlar

Not 1

*Sizlere katılmadılar. Sırt çevirdiler.

📚 Bu Ayette Geçen Kavramlar:

Gafûr Kavram 20

20 Bağışlayan.

Şeytân Kavram 29

29 Saptıran, bozan, uzaklaştıran her şey için kullanılan bir kavramdır. En büyük şeytân İblîs'tir. Onun soyları olan, paralel evrenden kalp ve beyin hücrelerimize kuantum seviyesinde fısıldayarak insanları saptıran cinler de bir şeytândır. İnsanlardan bir kimse de şeytân olabilir. Haktan/gerçekten saptırmışsa; doğru olanı bozmuşsa, doğrudan uzaklaştırmışsa o şey Kur'an'a göre şeytândır. Kur'an'dan saptıran, Kur'an'ı anlamını bozan söylenti/hadis kitapları da birer şeytândır. Güneş'ten çıkan kozmik parçacıklar da DNA gibi organik molekülleri bozduğu için Rabbimiz tarafından şeytanlar olarak tanımlanmıştır. Bu nedenle geçtiği ayete göre anlam verilmelidir.

Halîm Kavram 58

58 Yumuşak huylu.

Zillet Kavram 452

452 Alçaklık, aşağılık, hor görülmek.

4. Nisâ Suresi

Ayet 23

Arapça Metin (Harekeli)

516|4|23|حُرِّمَتْ عَلَيْكُمْ أُمَّهَٰتُكُمْ وَبَنَاتُكُمْ وَأَخَوَٰتُكُمْ وَعَمَّٰتُكُمْ وَخَٰلَٰتُكُمْ وَبَنَاتُ ٱلْأَخِ وَبَنَاتُ ٱلْأُخْتِ وَأُمَّهَٰتُكُمُ ٱلَّٰتِىٓ أَرْضَعْنَكُمْ وَأَخَوَٰتُكُم مِّنَ ٱلرَّضَٰعَةِ وَأُمَّهَٰتُ نِسَآئِكُمْ وَرَبَٰٓئِبُكُمُ ٱلَّٰتِى فِى حُجُورِكُم مِّن نِّسَآئِكُمُ ٱلَّٰتِى دَخَلْتُم بِهِنَّ فَإِن لَّمْ تَكُونُوا۟ دَخَلْتُم بِهِنَّ فَلَا جُنَاحَ عَلَيْكُمْ وَحَلَٰٓئِلُ أَبْنَآئِكُمُ ٱلَّذِينَ مِنْ أَصْلَٰبِكُمْ وَأَن تَجْمَعُوا۟ بَيْنَ ٱلْأُخْتَيْنِ إِلَّا مَا قَدْ سَلَفَ إِنَّ ٱللَّهَ كَانَ غَفُورًا رَّحِيمًا

Arapça Metin (Harekesiz)

516|4|23|حرمت عليكم امهتكم وبناتكم واخوتكم وعمتكم وخلتكم وبنات الاخ وبنات الاخت وامهتكم التي ارضعنكم واخوتكم من الرضعه وامهت نسايكم وربيبكم التي في حجوركم من نسايكم التي دخلتم بهن فان لم تكونوا دخلتم بهن فلا جناح عليكم وحليل ابنايكم الذين من اصلبكم وان تجمعوا بين الاختين الا ما قد سلف ان الله كان غفورا رحيما

Latin Literal

23. Hurrimet aleykum ummehâtukum ve benâtukum ve ehavâtukum ve ammâtukum ve halâtukum ve benâtul ahi ve benâtul uhti ve ummehâtukumullâtî erdâ’nekum ve ehavâtukum miner radâati ve ummehâtu nisâikum ve rabâibukumullâtî fî hucûrikum min nisâikumullâtî dehaltum bihinn(bihinne), fe in lem tekûnû dehaltum bihinne fe lâ cunâha aleykum, ve halâilu ebnâikumullezîne min aslâbikum, ve en tecmeû beynel uhteyni illâ mâ kad selef(selefe). İnnallâhe kâne gafûran rahîmâ(rahîmen).

Türkçe Çeviri

Haram kılındı491 sizlere analarınız; ve kızlarınız; ve kız kardeşleriniz; ve halalarınız; ve teyzeleriniz; ve erkek kardeş kızları; ve kız kardeş kızları; ve sizleri emzirmiş (olan) analarınız; ve sütten (olan) kız kardeşleriniz; ve karılarınızın anaları; ve kendileriyle duhul/cinsel birleşme gerçekleştirdiğiniz karılarınızdan (gelen) himayenizdeki üvey kızlarınız; öyle ki eğer asla olmazsanız duhul/cinsel birleşme yaşamış onlarla*; öyle ki olmaz bir günah üzerinize; ve helalleri oğullarınızın kimselerdir (ki) sulblerinizdendir**; ve ki bir araya getirmeniz iki kız kardeş arasını; dışındadır mutlak geçen; doğrusu Allah oldu bir Gafûr20; bir Rahîm2.

Ahmed Samira Çevirisi

23 Your mothers, and your daughters, and your sisters, and your paternal aunts, and your maternal aunts, and the brothers’ daughters (nieces), and the sisters’ daughters (nieces), and your mothers who breast fed you, and your sisters from the lactation/breast feeding, and your women’s (wives’) mothers (mothers in-law), and your step- daughters who (are) in your custody from your women (wives) whom you entered with them (F), are forbidden on you, so if you were not entered with them (F), so no offense/sin on you, and (also forbidden on you are) your sons’ allowed/permitted women (wives) whom (are) from your backbones/genealogical relations ,and that you combine between the two sisters, except what had preceded, that God was/is forgiving, merciful.

Notlar

Not 1

*Nikâh olmuş ancak cinsel birleşme olmadan boşanma olmuşsa.**Soy bağı olan oğullar. Zürriyet.

📚 Bu Ayette Geçen Kavramlar:

Rahîm Kavram 2

2 Yüce merhameti tecelli ettiren/ortaya koyan/vücut bulduran. Bebeği için rahmetin tecelli etmiş hali olan anne rahmi gibi rahmetini tecelli ettiren/ortaya koyan/vücut bulduran.

Gafûr Kavram 20

20 Bağışlayan.

Nikâhlanması haram olan kimseler. Kavram 491

491 4:22, 4:23 ve 220 ayetlerinde Yüce Rabbimiz bizlere açık ve net olarak nikâhlanmanın haram olduğu durumları açık ve net olarak bildirmiştir. 4:22'de; bir erkek için nikâh şunlara haramdır;Kadınlara ki (erkeğin) öz olarak babasının, baba tarafından dedesinin (ve bu şekilde eski nesillere ilerletilebilir) daha önceden karıları olmuşlar; kadınlara ki (erkeğin) öz olarak ana tarafından dedesinin (ve bu şekilde eski nesillere ilerletilebilir) karıları olmuşlar.4:23'de; nikâh şunlara haramdır;Öz anaya, öz ana tarafından anneanneye (ve bu şekilde eski nesillere ilerletilebilir), öz baba tarafından babaanneye (ve bu şekilde eski nesillere ilerletilebilir).Öz kızlara; öz kız torunlara (ve bu şekilde yeni nesillere ilerletilebilir).Kız kardeşlere.Halalara ve teyzelere.Öz kız yeğenlere.Süt analara.Süt ananın kızlarına, süt kardeşlere.Kadının önceki evliliğinden olan ve yeni kocanın himayesine giren üvey kızlara. Kadınla cinsel birleşme olmadan bir boşanma gerçekleşmişse bu kızlarla evlenmek haram değildir.Öz oğulların, öz torunların (ve bu şekilde yeni nesillere ilerletilebilir) daha önceden karıları olmuş kadınlara.Kız kardeşlerle aynı anda evli olmak.2:220'de nikâh şunlara haramdır;Ailenin bir üyesi olarak aileye karışan yani evlat edinilen kızlara. Rabbimiz evlatlık edinilen kız ve erkeklerin artık kardeş olduklarını açıkça bildirmiştir. 4:23'de bildirildiği üzere kardeşlerle evlenmek haramdır.

4. Nisâ Suresi

Ayet 25

Arapça Metin (Harekeli)

518|4|25|وَمَن لَّمْ يَسْتَطِعْ مِنكُمْ طَوْلًا أَن يَنكِحَ ٱلْمُحْصَنَٰتِ ٱلْمُؤْمِنَٰتِ فَمِن مَّا مَلَكَتْ أَيْمَٰنُكُم مِّن فَتَيَٰتِكُمُ ٱلْمُؤْمِنَٰتِ وَٱللَّهُ أَعْلَمُ بِإِيمَٰنِكُم بَعْضُكُم مِّنۢ بَعْضٍ فَٱنكِحُوهُنَّ بِإِذْنِ أَهْلِهِنَّ وَءَاتُوهُنَّ أُجُورَهُنَّ بِٱلْمَعْرُوفِ مُحْصَنَٰتٍ غَيْرَ مُسَٰفِحَٰتٍ وَلَا مُتَّخِذَٰتِ أَخْدَانٍ فَإِذَآ أُحْصِنَّ فَإِنْ أَتَيْنَ بِفَٰحِشَةٍ فَعَلَيْهِنَّ نِصْفُ مَا عَلَى ٱلْمُحْصَنَٰتِ مِنَ ٱلْعَذَابِ ذَٰلِكَ لِمَنْ خَشِىَ ٱلْعَنَتَ مِنكُمْ وَأَن تَصْبِرُوا۟ خَيْرٌ لَّكُمْ وَٱللَّهُ غَفُورٌ رَّحِيمٌ

Arapça Metin (Harekesiz)

518|4|25|ومن لم يستطع منكم طولا ان ينكح المحصنت المومنت فمن ما ملكت ايمنكم من فتيتكم المومنت والله اعلم بايمنكم بعضكم من بعض فانكحوهن باذن اهلهن واتوهن اجورهن بالمعروف محصنت غير مسفحت ولا متخذت اخدان فاذا احصن فان اتين بفحشه فعليهن نصف ما علي المحصنت من العذاب ذلك لمن خشي العنت منكم وان تصبروا خير لكم والله غفور رحيم

Latin Literal

25. Ve men lem yestetı’ minkum tavlen en yenkıhal muhsanâtil mu’minâti fe min mâ meleket eymânukum min feteyâtikumul mu’minât(mu’minâti). Vallâhu a’lemu bi îmânikum. Ba’dukum min ba’d(ba’dın), fenkihûhunne bi izni ehlihinne ve âtûhunne ucûrehunne bil ma’rûfi muhsanâtin gayra musâfihâtin ve lâ muttehızâti ahdân(ahdânin), fe izâ uhsinne fe in eteyne bi fâhışetin fe aleyhinne nısfu mâ alâl muhsanâti minel azâb(azâbi). Zâlike li men haşiyel anete minkum. Ve en tasbirû hayrun lekum. Vallâhu gafûrun rahîm(rahîmun).

Türkçe Çeviri

Ve kim asla güç yetiremez sizlerden bir uzanıp ulaşmaya ki nikâhlar müminât493 muhsanât492; öyle ki müminât493 fettanlarınızdan*, sağ ellerinizin malik/sahip77 olduğundandır; ve Allah daha iyi bilir imanlarınızı; bir kısmınız bir kısımdandır; öyle ki nikâhlayın onları (sağ ellerinizin malik/sahip olduklarını) ehlinin/ahalisinin** izniyle; ve verin ecirlerini*** marufla291; muhsanât492 (olsunlar) olmaksızın musâfihât494; ve edinmeyenler (olsunlar) gizli/saklı arkadaş; öyle ki muhsanât492 oldukları zaman; öyle ki (sonrası) eğer işlerlerse bir fahişelik490 öyle ki onlar üzerinedir yarısı muhsanât492 üzerine (olan) azaptan; işte bu kimse içindir (ki) haşyet duyar zorluğa/strese sizlerden; ve ki sabretmeniz**** bir hayırdır sizlere; ve Allah Gafûr’dur20; Rahîm’dir2.

Ahmed Samira Çevirisi

25 And who is not able, from you wealth/capability (means) that he marries the chaste, the believing (F) (free women), so from what your rights owned from your youths (girls) the believers (F), and God (is) more knowing with your (P) faith/belief, some of you (are) from some, so marry them (F), with their families’/relations’/(masters’) permission, and give them (F) their rewards/fees (dowries) with the kindness marrying, not fornicating/adulterating, and not taking (P/F) lovers/secret friends, so if they (F) married, so if they committed with an enormous deed/atrocious deed/adultery, so on them (F) half what (is) on the chaste/married (woman) from the torture, that (is) to who feared the exertion/corruption from you, and (to) be patient (is) better for you, and God (is) forgiving, merciful.

Kelime Kelime Analiz Tablosu

No Kelime Anlam Arapça Kök
1 ve men ve kim وَمَنْ -
2 lem asla لَمْ -
3 yestetia' gücü yetiremez يَسْتَطِعْ طوع
4 minkum sizlerden مِنْكُمْ -
5 tavlen bir uzanıp ulaşmaya طَوْلًا طول
6 en ki أَنْ -
7 yenkiha nikâhlar يَنْكِحَ نكح
8 l-muhsanati muhsanât الْمُحْصَنَاتِ حصن
9 l-mu'minati müminât الْمُؤْمِنَاتِ امن
10 femin öyle ki فَمِنْ -
11 ma مَا -
12 meleket malik/sahip olduğunuzdan مَلَكَتْ ملك
13 eymanukum sağ ellerinizin أَيْمَانُكُمْ يمن
14 min مِنْ -
15 feteyatikumu fettanlarınızdan فَتَيَاتِكُمُ فتي
16 l-mu'minati müminât الْمُؤْمِنَاتِ امن
17 vallahu ve Allah وَاللَّهُ -
18 ea'lemu daha iyi bilir أَعْلَمُ علم
19 biimanikum imanlarınızı بِإِيمَانِكُمْ امن
20 bea'dukum bir kısmınız بَعْضُكُمْ بعض
21 min مِنْ -
22 bea'din bir kısımdandır بَعْضٍ بعض
23 fenkihuhunne öyle ki nikâhların onları فَانْكِحُوهُنَّ نكح
24 biizni izniyle بِإِذْنِ اذن
25 ehlihinne ehlinin/ahalisinin أَهْلِهِنَّ اهل
26 ve atuhunne ve verin وَاتُوهُنَّ اتي
27 ucurahunne ecirlerini أُجُورَهُنَّ اجر
28 bil-mea'rufi marufla بِالْمَعْرُوفِ عرف
29 muhsanatin muhsanât مُحْصَنَاتٍ حصن
30 gayra olmaksızın غَيْرَ غير
31 musafihatin musâfihât مُسَافِحَاتٍ سفح
32 ve la وَلَا -
33 muttehizati ve edinmeyenler مُتَّخِذَاتِ اخذ
34 ehdanin gizli/saklı arkadaş أَخْدَانٍ خدن
35 feiza öyle ki zaman فَإِذَا -
36 uhsinne muhsenât أُحْصِنَّ حصن
37 fe in öyle ki eğer فَإِنْ -
38 eteyne işlerlerse أَتَيْنَ اتي
39 bifahişetin bir fahişelik بِفَاحِشَةٍ فحش
40 fealeyhinne öyle ki onlar üzerinedir فَعَلَيْهِنَّ -
41 nisfu yarısı نِصْفُ نصف
42 ma مَا -
43 ala üzerine عَلَى -
44 l-muhsanati muhsanât الْمُحْصَنَاتِ حصن
45 mine مِنَ -
46 l-azabi azaptan الْعَذَابِ عذب
47 zalike işte bu ذَٰلِكَ -
48 limen kimse içindir لِمَنْ -
49 haşiye haşyet duyar خَشِيَ خشي
50 l-anete zorluğa/strese الْعَنَتَ عنت
51 minkum sizlerden مِنْكُمْ -
52 ve en ve ki وَأَنْ -
53 tesbiru sabretmeniz تَصْبِرُوا صبر
54 hayrun bir hayırdır خَيْرٌ خير
55 lekum sizlere لَكُمْ -
56 vallahu ve Allah وَاللَّهُ -
57 gafurun Gafûr’dur غَفُورٌ غفر
58 rahimun Rahîm’dir رَحِيمٌ رحم

Notlar

Not 1

*Gençler.**Onlardan sorumlu olan ilgili kimselerin. ***Muhsanât kadınlarla evlenmek için sadaka/mehir verilir. Sağ ellerin malik/sahip olduğu kadınlar için de nikâha bir karşılık/ecir bir farz/zorunluluk olarak verilmelidir.****Müminât muhsanât kadınlarla evlenmek için gereken mücadeleyi sabırla devam etmek.

📚 Bu Ayette Geçen Kavramlar:

Rahîm Kavram 2

2 Yüce merhameti tecelli ettiren/ortaya koyan/vücut bulduran. Bebeği için rahmetin tecelli etmiş hali olan anne rahmi gibi rahmetini tecelli ettiren/ortaya koyan/vücut bulduran.

Gafûr Kavram 20

20 Bağışlayan.

Sağ elin sahip olduğu Kavram 77

77 Sözle/antlaşmayla bir başkasının kısmî kontrolüne giren kadın ve erkek. Örnek; bir savaş nedeniyle mülteci konumuna düşmüş evsiz kadın ve erkeklerin bir kamu yönetimi aracılığıyla belirli kişilerin kısmî kontrolüne bir sözleşmeyle/antlaşmayla verilmesi. Örnek; evde ya da iş yerinde çalışmak için iş ahdi yapmış olan çalışanlar.

maruf Kavram 291

291 Evrensel kabuller, evrenin işleyişine uygun davranışlar, normlar.

Fahişelik. Kavram 490

490 Sınırı aşmak. Evrensel kabuller olan marufun dışına çıkmak.

Muhsanât Kavram 492

492 İffeti sağlam, güçlendirilmiş kadınlar. İffetini korumuş, korunmuş kadınlar. Sağlam ve güçlü iffeti nedeniyle ulaşılmaz/erişilmez olmuş kadınlar.

Müminât Kavram 493

493 Mümin kadınlar. İman etmiş kadınlar.

Musâfihât Kavram 494

494 Nikâh olmadan bekâr erkeklerle cinsel ilişkiye giren bekâr kadınlar.

4. Nisâ Suresi

Ayet 43

Arapça Metin (Harekeli)

536|4|43|يَٰٓأَيُّهَا ٱلَّذِينَ ءَامَنُوا۟ لَا تَقْرَبُوا۟ ٱلصَّلَوٰةَ وَأَنتُمْ سُكَٰرَىٰ حَتَّىٰ تَعْلَمُوا۟ مَا تَقُولُونَ وَلَا جُنُبًا إِلَّا عَابِرِى سَبِيلٍ حَتَّىٰ تَغْتَسِلُوا۟ وَإِن كُنتُم مَّرْضَىٰٓ أَوْ عَلَىٰ سَفَرٍ أَوْ جَآءَ أَحَدٌ مِّنكُم مِّنَ ٱلْغَآئِطِ أَوْ لَٰمَسْتُمُ ٱلنِّسَآءَ فَلَمْ تَجِدُوا۟ مَآءً فَتَيَمَّمُوا۟ صَعِيدًا طَيِّبًا فَٱمْسَحُوا۟ بِوُجُوهِكُمْ وَأَيْدِيكُمْ إِنَّ ٱللَّهَ كَانَ عَفُوًّا غَفُورًا

Arapça Metin (Harekesiz)

536|4|43|يايها الذين امنوا لا تقربوا الصلوه وانتم سكري حتي تعلموا ما تقولون ولا جنبا الا عابري سبيل حتي تغتسلوا وان كنتم مرضي او علي سفر او جا احد منكم من الغايط او لمستم النسا فلم تجدوا ما فتيمموا صعيدا طيبا فامسحوا بوجوهكم وايديكم ان الله كان عفوا غفورا

Latin Literal

43. Yâ eyyuhâllezîne âmenû lâ takrabûs salâte ve entum sukârâ hattâ ta’lemû mâ tekûlûne ve lâ cunuben illâ âbirî sebîlin hattâ tagtesilû. Ve in kuntum mardâ ev alâ seferin ev câe ehadun minkum minel gâiti ev lâmestumun nisâe fe lem tecidû mâen fe teyemmemû saîden tayyiben femsehû bi vucûhikum ve eydîkum. İnnallâhe kâne afuvven gafûrâ(gafûran).

Türkçe Çeviri

Ey iman47 etmiş kimseler! Yaklaşmayın salâta5; ve sizler sarhoşlar/aklı örtmüşler (olarak); ta ki bilersiniz dediğinizi; ve de bir cünüp136 (-ken) -dışındadır bir yol gelip geçenler- ta ki guslederler/yıkanırlar/banyo yaparlar533; ve eğer oldunuz hastalar ya da bir sefer üzerine; ya da geldi biriniz sizden gaitadan/dışkılamaktan533 ya da dokundunuz/cinsel ilişkiye girdiniz kadınlara533; öyle ki asla bulamadınız bir su; öyle ki teyemmüm edin/sürün iyi/hoş/yumuşak toprağa/kuma; öyle ki sıvazlayın yüzlerinize ve ellerinize; doğrusu Allah oldu bir Afuv710; bir Gafûr20.

Ahmed Samira Çevirisi

43 You, you those who believed, do not approach the prayers and you are intoxicated , until you know what you are saying, and nor distant from God/impure , except crossing a road/way, until you wash yourselves with water , and if you were sick/diseased or on a long distance travel, or any of you came from the safe and hidden depression in ground used for human discharge (toilet) or you touched repeatedly/touched and felt repeatedly (could mean: had intercourse with) the women, so you did not find water, so wipe your hands and face with dust , pure/good dust, so wipe with your faces and your hands, that God was/is often forgiving/pardoning, forgiving.

Kelime Kelime Analiz Tablosu

No Kelime Anlam Arapça Kök
1 ya eyyuha ey يَاأَيُّهَا -
2 ellezine kimseler الَّذِينَ -
3 amenu iman etmiş امَنُوا امن
4 la لَا -
5 tekrabu yaklaşmayın تَقْرَبُوا قرب
6 s-salate salata الصَّلَاةَ صلو
7 veentum ve sizler وَأَنْتُمْ -
8 sukara sarhoşlar/aklı örtmüşler سُكَارَىٰ سكر
9 hatta ta ki حَتَّىٰ -
10 tea'lemu bilersiniz تَعْلَمُوا علم
11 ma مَا -
12 tekulune dediğinizi تَقُولُونَ قول
13 ve la ve de وَلَا -
14 cunuben bir cünüp (-ken)/bir uzak (-ken) (temizlikten) جُنُبًا جنب
15 illa dışındadır إِلَّا -
16 aabiri gelip geçenler عَابِرِي عبر
17 sebilin bir yol سَبِيلٍ سبل
18 hatta ta ki حَتَّىٰ -
19 tegtesilu guslederler/yıkanırlar/banyo yaparlar تَغْتَسِلُوا غسل
20 ve in ve eğer وَإِنْ -
21 kuntum oldunuz كُنْتُمْ كون
22 merda hastalar مَرْضَىٰ مرض
23 ev ya da أَوْ -
24 ala üzerine عَلَىٰ -
25 seferin bir sefer سَفَرٍ سفر
26 ev ya da أَوْ -
27 ca'e geldi جَاءَ جيا
28 ehadun biriniz أَحَدٌ احد
29 minkum sizden مِنْكُمْ -
30 mine مِنَ -
31 l-gaiti gaitadan/dışkılamaktan الْغَائِطِ غوط
32 ev ya da أَوْ -
33 lamestumu dokundunuz/cinsel ilişkiye girdiniz لَامَسْتُمُ لمس
34 n-nisa'e kadınlara النِّسَاءَ نسو
35 fe lem öyle ki asla فَلَمْ -
36 tecidu bulamadınız تَجِدُوا وجد
37 maen bir su مَاءً موه
38 feteyemmemu öyle ki teyemmüm edin/sürün فَتَيَمَّمُوا يمم
39 saiyden toprağa/kuma صَعِيدًا صعد
40 tayyiben iyi/hoş/yumuşak طَيِّبًا طيب
41 femsehu öyle ki sıvazlayın فَامْسَحُوا مسح
42 bivucuhikum yüzlerinize بِوُجُوهِكُمْ وجه
43 ve eydikum ve ellerinize وَأَيْدِيكُمْ يدي
44 inne doğrusu إِنَّ -
45 llahe Allah اللَّهَ -
46 kane oldu كَانَ كون
47 afuvven afuv عَفُوًّا عفو
48 gafuran gafûr غَفُورًا غفر

Notlar

Not

Salât’a hangi kimseler yaklaşamaz;Sarhoş olmuşlar (alkol, hap, toz, uyuşturucu vb. nedeniyle), aklı örtülmüş olanlar yani sağlıklı karar veremeyenler ne dediklerini bilinceye kadar salâta katılamazlar. Katılmama nedenleri abuk sabuk konuşarak başka insanları rahatsız etmeleri, salâta engel olabilmeleridir. Bu kimseler salâttan da bir şey anlamayacaklardır. Ancak akılları başlarına gelince salâta katılabilirler. Cünüp ne demek?‘cunuben’ (جنب) kelimesi kökü bir yana dönmek (turn aside), uzaklaşmak (ward off), uzak durmak (keep away, keep far), sakınmak (stun), uzak olmak (be distant), kenarda kalmak (be or remain by the side) anlamındadır. Ayette tekil, eril isim kelimesi gelmiş olup ‘uzak, kenar’ anlamındadır.Uzun zaman yıkanmamış, banyo yapamamış kimseler temizlikten uzaklaştıkları için cünüp olarak isimlendirilir. Yüce Allah bu kimselerin yıkanmasını emretmektedir. Cünüplüğün cinsel ilişkiyle ilgisi yoktur. Cünüp hale gelmiş yani temizlikten uzak kalmış olanlar yayabilecekleri pis koku nedeniyle salâta katılamazlar. Bu kimseler banyo yaparak temizleneceklerdir. Daha sonra abdest alma sürecine gireceklerdir. Eğer orada yaşamayan, gelip geçen bir kimseyse ve banyo yapma imkânı yoksa direkt olarak abdest alma sürecine girecektir. Abdest süreci;Abdesti Kur’an’a göre iki şey bozar. 1. Cinsel ilişki olmuşsa2. Dışkılama olmuşsa yani gaita çıkışı olmuşsa.Abdest gerekirse;Su varsa; eller dirseklere kadar yıkanır. Yüz yıkanır. Baş mesh edilir. Ayaklar mesh edilir.Su yoksa ya da hastalık varsa ya da sefer hali varsa temiz ve yumuşak bir toprakla/kumla eller ovuşturulur ve yüze sürülür.Şema olarak gösterilmesi;Abdest alma süreci;

📚 Bu Ayette Geçen Kavramlar:

Müminlerin günlük vakitli salâtı. Kavram 5

5 Müminlerin belirli vakitlerde (sabah ve akşam) akılla/fikirle Kur’an okuması, Kur’an dersi yaparak Kur’an’ın peşinden koşması. Akşam salâtı (Güneş’in batmasıyla başlar ve havanın tam kararmasıyla biter) ve sabah salâtı (havanın halen tam karanlık olduğu son anlarda başlar ve Güneş’in doğuşuyla biter).

Gafûr Kavram 20

20 Bağışlayan.

iman Kavram 47

47 Akılcı delillerle/kanıtlarla emin olma.

Cünüp Kavram 136

136 Temizlikten uzak kalmak, kopmak.

Kur'an'ın abdesti nedir? Cünüplük nedir? Kavram 533

533 Salâta başlamadan önce bedenin ve ruhun temizlenmesi amacıyla su veya toprakla yapılan temizlik.Abdesti Kur’an’a göre iki şey bozar.  Cinsel ilişki.  Dışkılama yani gaita çıkışı.Aklınıza gelen başka hiçbir şey abdesti bozmaz. Nokta. Bunun dışında şeyler uydurmak Kur'an'a ortak koşmaktır. Abdest gerekirse. Su varsa; eller dirseklere kadar yıkanır. Yüz yıkanır. Baş mesh edilir. Ayaklar mesh edilir. Su yoksa ya da hastalık varsa ya da sefer hali varsa temiz ve yumuşak bir toprakla/kumla eller ovuşturulur ve yüze sürülür. Şema olarak gösterilmesi; Abdest gerektiren şartlar. Abdest Süreci;

Afuv Kavram 710

710 Affeden.

4. Nisâ Suresi

Ayet 96

Arapça Metin (Harekeli)

589|4|96|دَرَجَٰتٍ مِّنْهُ وَمَغْفِرَةً وَرَحْمَةً وَكَانَ ٱللَّهُ غَفُورًا رَّحِيمًا

Arapça Metin (Harekesiz)

589|4|96|درجت منه ومغفره ورحمه وكان الله غفورا رحيما

Latin Literal

96. Deracâtin minhu ve magfiraten ve rahmet(rahmeten). Ve kânallâhu gafûran rahîmâ(rahîmen).

Türkçe Çeviri

Bir derece O’ndan (Allah'tan); ve bir mağfiret319 ve bir rahmet271; ve oldu Allah bir Gafûr20; bir Rahîm2.

Ahmed Samira Çevirisi

96 Stages/degrees from Him and a forgiveness and a mercy, and God was/is a forgiver, merciful.

Kelime Kelime Analiz Tablosu

No Kelime Anlam Arapça Kök
1 deracatin bir derece دَرَجَاتٍ درج
2 minhu O’ndan مِنْهُ -
3 ve megfiraten ve bir mağfiret وَمَغْفِرَةً غفر
4 ve rahmeten ve bir rahmet وَرَحْمَةً رحم
5 ve kane ve oldu وَكَانَ كون
6 llahu Allah اللَّهُ -
7 gafuran Gafûr غَفُورًا غفر
8 rahimen Rahîm رَحِيمًا رحم

📚 Bu Ayette Geçen Kavramlar:

Rahîm Kavram 2

2 Yüce merhameti tecelli ettiren/ortaya koyan/vücut bulduran. Bebeği için rahmetin tecelli etmiş hali olan anne rahmi gibi rahmetini tecelli ettiren/ortaya koyan/vücut bulduran.

Gafûr Kavram 20

20 Bağışlayan.

Rahmet Kavram 271

271 Merhamet. Rahmetin, merhametin tecelli etmiş haline en iyi örnek anne rahmidir. Kadın rahminin bebeğini sararak onun her türlü ihtiyacını gidermesi, her türlü korumayı sağlaması rahmetin en üst seviye tecelli etmesidir. Yüce Allah'ın rahmeti evreni bir anne rahmi gibi sarmıştır, kuşatmıştır. Rabbimizin rahmeti ahiret evreninde müminler için olacaktır.

Mağfiret Kavram 319

319 Bağışlama, affetme.

4. Nisâ Suresi

Ayet 99

Arapça Metin (Harekeli)

592|4|99|فَأُو۟لَٰٓئِكَ عَسَى ٱللَّهُ أَن يَعْفُوَ عَنْهُمْ وَكَانَ ٱللَّهُ عَفُوًّا غَفُورًا

Arapça Metin (Harekesiz)

592|4|99|فاوليك عسي الله ان يعفو عنهم وكان الله عفوا غفورا

Latin Literal

99. Fe ulâike asâllâhu en ya’fuve anhum. Ve kânallâhu afuvven gafûrâ(gafûran).

Türkçe Çeviri

Öyle ki işte bunlardır; Allah belki mağfiret319 eder onlardan; ve oldu Allah bir Afuv19; bir Gafûr20.

Ahmed Samira Çevirisi

99 So those, maybe God that He forgives/pardons on them, and God was/is often forgiving, (a) forgiver.

Kelime Kelime Analiz Tablosu

No Kelime Anlam Arapça Kök
1 feulaike öyle ki işte bunlar فَأُولَٰئِكَ -
2 asa belki عَسَى عسي
3 llahu Allah'ın اللَّهُ -
4 en ki أَنْ -
5 yea'fuve mağfiret eder يَعْفُوَ عفو
6 anhum onlardan عَنْهُمْ -
7 ve kane ve oldu وَكَانَ كون
8 llahu Allah اللَّهُ -
9 afuvven Afuv عَفُوًّا عفو
10 gafuran Gafûr غَفُورًا غفر

📚 Bu Ayette Geçen Kavramlar:

Allah Kavram 19

19 Allah kelimesi Yüce Allah'ın biricik dini olan İslam'da ilâh'ın/tanrı'nın özel adıdır. "Allah" kelimesi Arapça'da "al-" (belirli çekim eki) ve "ilâh" (tanrı) kelimelerinin birleşmesinden ("al-" + "ilâh" (tanrı) → "al-ilâh" → "Allah" türemiştir. Allah kelimesi Türkçede "O ilâh/tanrı", "İlâh denilince bilinen, akla gelen ilâh olarak anlaşılabilir. İslam'ın Allah'ı gerçek ilâhtır. Tektir; dengi/eşiti ve benzeri yoktur. Ne doğmuştur ne de doğurulmuştur. Gücünü, varlığını bizzat kendisinden alır ve sonsuz bir şekilde devam ettirir. Ebedi ve ezeli olandır; hiçbir yıkıma uğramadan, değişmeden, zayıflamadan, eksilmeden, sonsuz şekilde gücünü kuvvetini koruyandır. Kendisinden başka her şeyin O’na muhtaç olduğudur, hiçbir şeye bağlı olmadan hükmedendir. En yüce sıfatların sahibi olup dilediğinde tecelli ettirendir.

Gafûr Kavram 20

20 Bağışlayan.

Mağfiret Kavram 319

319 Bağışlama, affetme.

4. Nisâ Suresi

Ayet 100

Arapça Metin (Harekeli)

593|4|100|وَمَن يُهَاجِرْ فِى سَبِيلِ ٱللَّهِ يَجِدْ فِى ٱلْأَرْضِ مُرَٰغَمًا كَثِيرًا وَسَعَةً وَمَن يَخْرُجْ مِنۢ بَيْتِهِۦ مُهَاجِرًا إِلَى ٱللَّهِ وَرَسُولِهِۦ ثُمَّ يُدْرِكْهُ ٱلْمَوْتُ فَقَدْ وَقَعَ أَجْرُهُۥ عَلَى ٱللَّهِ وَكَانَ ٱللَّهُ غَفُورًا رَّحِيمًا

Arapça Metin (Harekesiz)

593|4|100|ومن يهاجر في سبيل الله يجد في الارض مرغما كثيرا وسعه ومن يخرج من بيته مهاجرا الي الله ورسوله ثم يدركه الموت فقد وقع اجره علي الله وكان الله غفورا رحيما

Latin Literal

100. Ve men yuhâcir fî sebîlillâhi yecid fîl ardı murâgamen kesîran veseah(veseaten). Ve men yahruc min beytihî muhâciran ilâllâhi ve resûlihî summe yudrikhul mevtu fe kad vakaa ecruhu alâllâh(alâllâhi). Ve kânallâhu gafûran rahîmâ(rahîmen).

Türkçe Çeviri

Ve kim hicret355 eder Allah yolunda; bulur yeryüzünde zorlanarak/baskı yapılarak gidilen çokça (yer); ve genişlik/bolluk (da); ve kim hicret355 eder evinden bir muhacir/göçmen (olarak) Allah'a doğru ve O’nun resûlüne (doğru), sonra ulaşıp yakalar onu ölüm; öyle ki muhakkak vuku bulur onun ecri/karşılığı Allah'a doğru; ve oldu Allah bir Gafûr20; bir Rahîm2.

Ahmed Samira Çevirisi

100 And who emigrates in God’s sake, he finds in the earth an escape , and a wealth/an abundance, and who gets out from his house emigrating to God and His messenger, then the death overtakes him, so his reward had fallen/been placed on God, and God was/is a forgiver, merciful.

Kelime Kelime Analiz Tablosu

No Kelime Anlam Arapça Kök
1 ve men ve kim وَمَنْ -
2 yuhacir hicret eder يُهَاجِرْ هجر
3 fi فِي -
4 sebili yolunda سَبِيلِ سبل
5 llahi Allah اللَّهِ -
6 yecid bulur يَجِدْ وجد
7 fi فِي -
8 l-erdi yeryüzünde الْأَرْضِ ارض
9 muragamen zorlanacak/baskı yapılacak/ مُرَاغَمًا رغم
10 kesiran çokça كَثِيرًا كثر
11 ve seaten ve genişlik وَسَعَةً وسع
12 ve men ve kim وَمَنْ -
13 yehruc hicret eder يَخْرُجْ خرج
14 min مِنْ -
15 beytihi evinden بَيْتِهِ بيت
16 muhaciran bir muhacir/göçmen (olarak) مُهَاجِرًا هجر
17 ila doğru إِلَى -
18 llahi Allah'a اللَّهِ -
19 ve rasulihi ve resûlüne O’nun وَرَسُولِهِ رسل
20 summe sonra ثُمَّ -
21 yudrikhu ulaşıp yakalar onu يُدْرِكْهُ درك
22 l-mevtu ölüm الْمَوْتُ موت
23 fekad öyle ki muhakkak فَقَدْ -
24 vekaa vuku bulur وَقَعَ وقع
25 ecruhu onun ecri أَجْرُهُ اجر
26 ala doğru عَلَى -
27 llahi Allah'a اللَّهِ -
28 ve kane ve oldu وَكَانَ كون
29 llahu Allah اللَّهُ -
30 gafuran Gafûr غَفُورًا غفر
31 rahimen Rahîm رَحِيمًا رحم

📚 Bu Ayette Geçen Kavramlar:

Rahîm Kavram 2

2 Yüce merhameti tecelli ettiren/ortaya koyan/vücut bulduran. Bebeği için rahmetin tecelli etmiş hali olan anne rahmi gibi rahmetini tecelli ettiren/ortaya koyan/vücut bulduran.

Gafûr Kavram 20

20 Bağışlayan.

Hicret etmek. Kavram 355

355 Göç etmek, bırakıp terk etmek, göçmen olmak.

4. Nisâ Suresi

Ayet 106

Arapça Metin (Harekeli)

599|4|106|وَٱسْتَغْفِرِ ٱللَّهَ إِنَّ ٱللَّهَ كَانَ غَفُورًا رَّحِيمًا

Arapça Metin (Harekesiz)

599|4|106|واستغفر الله ان الله كان غفورا رحيما

Latin Literal

106. Vestagfirillâh(vestagfirillâhe). İnnallâhe kâne gafûran rahîmâ(rahîmen).

Türkçe Çeviri

Ve mağfiret319 sun Allah’a; doğrusu Allah oldu bir Gafûr20; bir Rahîm2.

Ahmed Samira Çevirisi

106 And ask for God’s forgiveness, that God was/is a forgiver, merciful.

Kelime Kelime Analiz Tablosu

No Kelime Anlam Arapça Kök
1 vestegfiri ve mağfiret sun وَاسْتَغْفِرِ غفر
2 llahe Allah’a اللَّهَ -
3 inne doğrusu إِنَّ -
4 llahe Allah اللَّهَ -
5 kane oldu كَانَ كون
6 gafuran Gafûr غَفُورًا غفر
7 rahimen Rahîm رَحِيمًا رحم

📚 Bu Ayette Geçen Kavramlar:

Rahîm Kavram 2

2 Yüce merhameti tecelli ettiren/ortaya koyan/vücut bulduran. Bebeği için rahmetin tecelli etmiş hali olan anne rahmi gibi rahmetini tecelli ettiren/ortaya koyan/vücut bulduran.

Gafûr Kavram 20

20 Bağışlayan.

Mağfiret Kavram 319

319 Bağışlama, affetme.

4. Nisâ Suresi

Ayet 110

Arapça Metin (Harekeli)

603|4|110|وَمَن يَعْمَلْ سُوٓءًا أَوْ يَظْلِمْ نَفْسَهُۥ ثُمَّ يَسْتَغْفِرِ ٱللَّهَ يَجِدِ ٱللَّهَ غَفُورًا رَّحِيمًا

Arapça Metin (Harekesiz)

603|4|110|ومن يعمل سوا او يظلم نفسه ثم يستغفر الله يجد الله غفورا رحيما

Latin Literal

110. Ve men ya’mel sûen ev yazlim nefsehu summe yestagfirillâhe yecidillâhe gafûran rahîmâ(rahîmen).

Türkçe Çeviri

Ve kim yapar bir kötülük ya da zulmeder257 kendi nefsine201; sonra mağfiret319 sunar Allah’a; bulur (o) Allah'ı bir Gafûr20 ve bir Rahîm2.

Ahmed Samira Çevirisi

110 And who does bad/evil/harm or causes injustice (to) himself then he asks for forgiveness (from) God, he finds God a forgiver, merciful.

Kelime Kelime Analiz Tablosu

No Kelime Anlam Arapça Kök
1 ve men ve kim وَمَنْ -
2 yea'mel yapar يَعْمَلْ عمل
3 su'en bir kötülük سُوءًا سوا
4 ev ya da أَوْ -
5 yezlim zulmeder يَظْلِمْ ظلم
6 nefsehu kendi nefsine نَفْسَهُ نفس
7 summe sonra ثُمَّ -
8 yestegfiri mağfiret sunar يَسْتَغْفِرِ غفر
9 llahe Allah’a اللَّهَ -
10 yecidi bulur يَجِدِ وجد
11 llahe Allah'ı اللَّهَ -
12 gafuran bir Gafûr غَفُورًا غفر
13 rahimen ve bir Rahîm رَحِيمًا رحم

📚 Bu Ayette Geçen Kavramlar:

Rahîm Kavram 2

2 Yüce merhameti tecelli ettiren/ortaya koyan/vücut bulduran. Bebeği için rahmetin tecelli etmiş hali olan anne rahmi gibi rahmetini tecelli ettiren/ortaya koyan/vücut bulduran.

Gafûr Kavram 20

20 Bağışlayan.

Nefis Kavram 201

201 Benlik, kişilik, öz varlık.

Zalim, zulmetmek. Kavram 257

257 Zulmeden, acımasız ve haksız davranan. En büyük zulüm Yüce Allah'a ortak koşmaktır; şirk günahını işlemektir. Yüce Allah'ın asla yetki vermediği şeyleri dinde hüküm koyucu edinmektir. En büyük zulüm resullerin deklere ettiği, beyan ettiği, okuduğu kutsal kitapları terk etmektir. Kutsal kitaplar haricinde tamamı zan olan talmud gibi, söylenti/hadis kitapları gibi kitaplara tabi olmaktır.

Mağfiret Kavram 319

319 Bağışlama, affetme.

4. Nisâ Suresi

Ayet 129

Arapça Metin (Harekeli)

622|4|129|وَلَن تَسْتَطِيعُوٓا۟ أَن تَعْدِلُوا۟ بَيْنَ ٱلنِّسَآءِ وَلَوْ حَرَصْتُمْ فَلَا تَمِيلُوا۟ كُلَّ ٱلْمَيْلِ فَتَذَرُوهَا كَٱلْمُعَلَّقَةِ وَإِن تُصْلِحُوا۟ وَتَتَّقُوا۟ فَإِنَّ ٱللَّهَ كَانَ غَفُورًا رَّحِيمًا

Arapça Metin (Harekesiz)

622|4|129|ولن تستطيعوا ان تعدلوا بين النسا ولو حرصتم فلا تميلوا كل الميل فتذروها كالمعلقه وان تصلحوا وتتقوا فان الله كان غفورا رحيما

Latin Literal

129. Ve len testatîû en ta’dilû beynen nisâi ve lev harastum fe lâ temîlû kullel meyli fe tezerûhâ kel muallakah(muallakati). Ve in tuslihû ve tettekû fe innallâhe kâne gafûran rahîmâ(rahîmen).

Türkçe Çeviri

Ve asla tabi olamazsınız ki adaleti680 sağlamaya kadınlar arasında; velev/fakat arzulasanız da (bir eşi) öyleyse meyletmeyin hepten (o eşe) meyil (-le); öyle ki bırakırsınız yalnız onu (diğer eşi) asılmış gibi; ve eğer düzeltirseniz ve takvalı21* olursanız öyle ki doğrusu Allah oldu bir Gafûr20; bir Rahîm2.

Ahmed Samira Çevirisi

129 And you will never be able that you be just/equitable between the women, and (even) if you held onto stingily and desired strongly (were very careful), so do not bend/sway all the bend/inclination, so you leave her as/like the suspended neither properly married nor divorced and free to remarry (abused, abandoned and neglected), and if you reconciliate, and you fear and obey (God), so then God was/is a forgiving, merciful.

Kelime Kelime Analiz Tablosu

No Kelime Anlam Arapça Kök
1 velen ve asla وَلَنْ -
2 testetiu tabi olamazsınız/takip demezsiniz تَسْتَطِيعُوا طوع
3 en ki أَنْ -
4 tea'dilu adaletli sağlamaya تَعْدِلُوا عدل
5 beyne arasında بَيْنَ بين
6 n-nisa'i kadınlar النِّسَاءِ نسو
7 velev velev/fakat وَلَوْ -
8 harastum arzulasanız da حَرَصْتُمْ حرص
9 fela öyleyse فَلَا -
10 temilu meyletmeyin تَمِيلُوا ميل
11 kulle hepten كُلَّ كلل
12 l-meyli meyil (-le) الْمَيْلِ ميل
13 fe tezeruha öyle ki bırakırsınız yalnız onu فَتَذَرُوهَا وذر
14 kalmuallekati asılmış gibi كَالْمُعَلَّقَةِ علق
15 ve in ve eğer وَإِنْ -
16 tuslihu düzeltirseniz تُصْلِحُوا صلح
17 ve tetteku ve takvalı olursanız وَتَتَّقُوا وقي
18 feinne öyle ki doğrusu فَإِنَّ -
19 llahe Allah اللَّهَ -
20 kane oldu كَانَ كون
21 gafuran Gafûr. غَفُورًا غفر
22 rahimen Rahîm. رَحِيمًا رحم

Notlar

Not 1

*4:1 ayetinde Yüce Allah toplumun kadınlara takvalı olması gerektiğini bildirmiştir. Kadınları incitmekten, zora sokmaktan sakınmak gereklidir.

📚 Bu Ayette Geçen Kavramlar:

Rahîm Kavram 2

2 Yüce merhameti tecelli ettiren/ortaya koyan/vücut bulduran. Bebeği için rahmetin tecelli etmiş hali olan anne rahmi gibi rahmetini tecelli ettiren/ortaya koyan/vücut bulduran.

Gafûr Kavram 20

20 Bağışlayan.

Takva Kavram 21

21 Sakınmak, çekinmek. Kur'an'da en çok Yüce Allah'ın hoşnut olmayacağı şeylerden, Kur'an'ın emir ve yasaklarını çiğnemekten sakınmayı, uzak durmayı işaret eder.

Adalet Kavram 680

680 Hakka/gerçeğe uygunluk, hakkı/gerçeği gözetme. Hakka/gerçeğe uygunluk temelinde herkese eşit ve tarafsız bir şekilde davranma. Hakların herkes tarafından eşit/tarafsız şekilde kullanılmasının sağlanması. Hakları eşit olarak dengelemek, eşit olarak balanslamak. Adalet, doğruluk ve eşitlik prensiplerine dayanan evrensel bir değerdir.

4. Nisâ Suresi

Ayet 152

Arapça Metin (Harekeli)

645|4|152|وَٱلَّذِينَ ءَامَنُوا۟ بِٱللَّهِ وَرُسُلِهِۦ وَلَمْ يُفَرِّقُوا۟ بَيْنَ أَحَدٍ مِّنْهُمْ أُو۟لَٰٓئِكَ سَوْفَ يُؤْتِيهِمْ أُجُورَهُمْ وَكَانَ ٱللَّهُ غَفُورًا رَّحِيمًا

Arapça Metin (Harekesiz)

645|4|152|والذين امنوا بالله ورسله ولم يفرقوا بين احد منهم اوليك سوف يوتيهم اجورهم وكان الله غفورا رحيما

Latin Literal

152. Vellezîne âmenû billâhi ve rusulihî ve lem yuferrikû beyne ehadin minhum ulâike sevfe yu’tîhim ucûrahum. Ve kânallâhu gafûran rahîmâ(rahîmen).

Türkçe Çeviri

Ve kimseler (ki) iman47 ettiler Allah'a ve resûllerine418; ve asla ayırmazlar* onlardan birinin arasını; işte bunlardır; yakında verecek (Allah) ecirlerini820 onların; ve oldu Allah bir Gafûr20; bir Rahîm2.

Ahmed Samira Çevirisi

152 And those who believed with God and His messengers, and they did not separate/distinguish/differentiate between anyone from them, those (God) will give them their rewards , and God was/is a forgiving, merciful.63

Kelime Kelime Analiz Tablosu

No Kelime Anlam Arapça Kök
1 vellezine ve kimseler وَالَّذِينَ -
2 amenu iman ettiler امَنُوا امن
3 billahi Allah'a بِاللَّهِ -
4 ve rusulihi ve resûllerine وَرُسُلِهِ رسل
5 velem ve asla وَلَمْ -
6 yuferriku ayırmazlar يُفَرِّقُوا فرق
7 beyne arasını بَيْنَ بين
8 ehadin birini أَحَدٍ احد
9 minhum onlardan مِنْهُمْ -
10 ulaike işte bunlardır أُولَٰئِكَ -
11 sevfe yakında سَوْفَ -
12 yu'tihim verecek يُؤْتِيهِمْ اتي
13 ucurahum ecirlerini/karşılıklarını onların أُجُورَهُمْ اجر
14 ve kane ve oldu وَكَانَ كون
15 llahu Allah اللَّهُ -
16 gafuran bir Gafûr غَفُورًا غفر
17 rahimen bir Rahîm رَحِيمًا رحم

Notlar

Not 1

*Hem resûllerin arasını hem de Yüce Allah ile resûllerin arasını ayırmazlar.

📚 Bu Ayette Geçen Kavramlar:

Rahîm Kavram 2

2 Yüce merhameti tecelli ettiren/ortaya koyan/vücut bulduran. Bebeği için rahmetin tecelli etmiş hali olan anne rahmi gibi rahmetini tecelli ettiren/ortaya koyan/vücut bulduran.

Gafûr Kavram 20

20 Bağışlayan.

iman Kavram 47

47 Akılcı delillerle/kanıtlarla emin olma.

Resûl Kavram 418

418 Elçi. Bir görev ya da amaç için gönderilen. Aracı edilen. Yüce Allah insanlardan ve meleklerden elçiler seçer.

Ecir Kavram 820

820 Ödül, mükafat.

5. Mâide Suresi

Ayet 3

Arapça Metin (Harekeli)

672|5|3|حُرِّمَتْ عَلَيْكُمُ ٱلْمَيْتَةُ وَٱلدَّمُ وَلَحْمُ ٱلْخِنزِيرِ وَمَآ أُهِلَّ لِغَيْرِ ٱللَّهِ بِهِۦ وَٱلْمُنْخَنِقَةُ وَٱلْمَوْقُوذَةُ وَٱلْمُتَرَدِّيَةُ وَٱلنَّطِيحَةُ وَمَآ أَكَلَ ٱلسَّبُعُ إِلَّا مَا ذَكَّيْتُمْ وَمَا ذُبِحَ عَلَى ٱلنُّصُبِ وَأَن تَسْتَقْسِمُوا۟ بِٱلْأَزْلَٰمِ ذَٰلِكُمْ فِسْقٌ ٱلْيَوْمَ يَئِسَ ٱلَّذِينَ كَفَرُوا۟ مِن دِينِكُمْ فَلَا تَخْشَوْهُمْ وَٱخْشَوْنِ ٱلْيَوْمَ أَكْمَلْتُ لَكُمْ دِينَكُمْ وَأَتْمَمْتُ عَلَيْكُمْ نِعْمَتِى وَرَضِيتُ لَكُمُ ٱلْإِسْلَٰمَ دِينًا فَمَنِ ٱضْطُرَّ فِى مَخْمَصَةٍ غَيْرَ مُتَجَانِفٍ لِّإِثْمٍ فَإِنَّ ٱللَّهَ غَفُورٌ رَّحِيمٌ

Arapça Metin (Harekesiz)

672|5|3|حرمت عليكم الميته والدم ولحم الخنزير وما اهل لغير الله به والمنخنقه والموقوذه والمترديه والنطيحه وما اكل السبع الا ما ذكيتم وما ذبح علي النصب وان تستقسموا بالازلم ذلكم فسق اليوم ييس الذين كفروا من دينكم فلا تخشوهم واخشون اليوم اكملت لكم دينكم واتممت عليكم نعمتي ورضيت لكم الاسلم دينا فمن اضطر في مخمصه غير متجانف لاثم فان الله غفور رحيم

Latin Literal

3. Hurrimet aleykumul meytetu veddemu ve lahmul hınzîri ve mâ uhılle li gayrillâhi bihî vel munhanikatu vel mevkûzetu vel mutereddiyetu ven natîhatu ve mâ ekeles sebuu illâ mâ zekkeytum ve mâ zubiha alen nusubi ve en testaksimû bil ezlâm(ezlâmi), zâlikum fisk(fiskun), elyevme yeisellezîne keferû min dînikum fe lâ tahşevhum vahşevn(vahşevni) el yevme ekmeltu lekum dînekum ve etmemtu aleykum ni’metî ve radîtu lekumul islâme dînâ(dînen) fe menidturra fî mahmasatin gayra mutecânifin li ismin fe innallâhe gafûrun rahîm(rahîmun).

Türkçe Çeviri

Haram kılındı üzerinize ölmüş; ve kan; ve hınzır/domuz eti; ve kendisine Allah’ın dışında başkasının (ismi) adanan/sunulan; ve boğulan (ölen); ve ağır darbeyle/hastalıkla (ölen); ve düşen (ölen); ve boynuzlanmış (ölen); ve yırtıcıların yediği; dışındadır boğazladığınız; ve (haram kılındı) boğazlanan dikilmişler* üzerine -ve ki kısmet ararsınız fal oklarıyla**-; işte bunlar; bir fısktır38; gündür (ki) umudu kesti kâfirlik25 etmiş kimseler dininizden122; öyle ki haşyet53 duymayın onlara; ve haşyet53 duyun bana; bugün (ki) kemale erdirdim/tamamladım sizlere dininizi122; ve kemale erdirdim/tamamladım üzerinize nimetimi; ve razı oldum sizlere İslam’ı218 bir din122 (olarak); öyle ki kim daraldı açlıkta meyletmeksizindir günaha; öyle ki doğrusu Allah Gafûr’dur20; Rahîm’dir2.

Ahmed Samira Çevirisi

3 Forbidden on you is the animal whose death was caused by suffocation or strangulation, and the blood, and the pig’s/swine’s flesh/meat, and what was declared/praised the name of whom the sacrifice was made for to other than God with it, and the strangled/choked to death, and the beaten to death/dead due to sickness, and the fallen/destroyed/perished (to death), and the animal whose death was caused by another’s horns , and what the beast or bird of prey ate (from), except what you slaughtered, and what was slaughtered on the slaughter places, and that you seek oath with the featherless arrows , that (is) debauchery ; today those who disbelieved despair from your religion, so do not fear them, and fear Me, today I completed for you your religion, and I completed on you My blessing , and I accepted/approved for you the Islam (as) a religion, so who was forced in hunger, not deviating from righteousness/justice to a sin/crime, so that God was/is forgiving, merciful.

Kelime Kelime Analiz Tablosu

No Kelime Anlam Arapça Kök
1 hurrimet haram kılındı حُرِّمَتْ حرم
2 aleykumu üzerinize عَلَيْكُمُ -
3 l-meytetu ölmüş الْمَيْتَةُ موت
4 ve ddemu ve kan وَالدَّمُ دمو
5 velehmu ve eti وَلَحْمُ لحم
6 l-hinziri hınzır/domuz الْخِنْزِيرِ خنزر
7 ve ma ve وَمَا -
8 uhille sunulan/adanan أُهِلَّ هلل
9 ligayri başkası için لِغَيْرِ غير
10 llahi Allah’ın اللَّهِ -
11 bihi kendisi üzerine بِهِ -
12 velmunhanikatu ve boğulan (ölen) وَالْمُنْخَنِقَةُ خنق
13 velmevkuzetu ve ağır darbeyle/hastalıktan (ölen) وَالْمَوْقُوذَةُ وقذ
14 velmuteraddiyetu ve düşen (ölen) وَالْمُتَرَدِّيَةُ ردي
15 ve nnetihatu ve boynuzlanmış (ölen) وَالنَّطِيحَةُ نطح
16 ve ma ve وَمَا -
17 ekele yediği أَكَلَ اكل
18 s-sebuu yırtıcıların السَّبُعُ سبع
19 illa dışındadır إِلَّا -
20 ma مَا -
21 zekkeytum boğazladığınız/kestiğini sizlerin ذَكَّيْتُمْ ذكو
22 ve ma ve وَمَا -
23 zubiha boğazlanan/kesilen ذُبِحَ ذبح
24 ala üzerine عَلَى -
25 n-nusubi dikilmişler النُّصُبِ نصب
26 ve en ve ki وَأَنْ -
27 testeksimu kısmet ararsınız تَسْتَقْسِمُوا قسم
28 bil-ezlami fal oklarıyla بِالْأَزْلَامِ زلم
29 zalikum işte bunlar ذَٰلِكُمْ -
30 fiskun bir fısktır فِسْقٌ فسق
31 l-yevme gündür الْيَوْمَ يوم
32 yeise umudu kesti يَئِسَ ياس
33 ellezine kimseler الَّذِينَ -
34 keferu kâfirlik etmiş كَفَرُوا كفر
35 min مِنْ -
36 dinikum dininizden دِينِكُمْ دين
37 fela öyle ki فَلَا -
38 tehşevhum haşyet duymayın onlara تَخْشَوْهُمْ خشي
39 vehşevni ve haşyet duyun bana وَاخْشَوْنِ خشي
40 l-yevme bugün الْيَوْمَ يوم
41 ekmeltu kemale erdirdim أَكْمَلْتُ كمل
42 lekum sizlere لَكُمْ -
43 dinekum dininizi دِينَكُمْ دين
44 ve etmemtu ve kemale erdirdim وَأَتْمَمْتُ تمم
45 aleykum üzerinize عَلَيْكُمْ -
46 nia'meti nimetimi نِعْمَتِي نعم
47 ve raditu ve razı oldum وَرَضِيتُ رضو
48 lekumu sizlere لَكُمُ -
49 l-islame İslam’ı الْإِسْلَامَ سلم
50 dinen bir din (olarak) دِينًا دين
51 femeni öyle ki kim فَمَنِ -
52 dturra daralırsa اضْطُرَّ ضرر
53 fi فِي -
54 mehmesatin açlıkta مَخْمَصَةٍ خمص
55 gayra غَيْرَ غير
56 mutecanifin meyletmeksizindir مُتَجَانِفٍ جنف
57 liismin günaha لِإِثْمٍ اثم
58 feinne öyle ki doğrusu فَإِنَّ -
59 llahe Allah اللَّهَ -
60 gafurun Gafûr’dur غَفُورٌ غفر
61 rahimun Rahîm’dir. رَحِيمٌ رحم

Notlar

Not 1

*Kutsallık için dikilmiş, inşa edilmiş her şey. Tekkeler, türbeler, idoller, tapınaklar, sözde evliyaların mezar taşları vb. **Anlaşılır ki bu yerlerde fal okları atılarak bir kısmet aranmaktadır. Büyük bir hurafe ve aldatmacadır. Günümüzde tekke ve türbelerde bazı ritüeller yaparak kısmet arayan kimseler vardır. Ağaçlara bezler bağlayanlar, mezarlarda mum yakanlar buna örnek verilebilir.

📚 Bu Ayette Geçen Kavramlar:

Rahîm Kavram 2

2 Yüce merhameti tecelli ettiren/ortaya koyan/vücut bulduran. Bebeği için rahmetin tecelli etmiş hali olan anne rahmi gibi rahmetini tecelli ettiren/ortaya koyan/vücut bulduran.

Gafûr Kavram 20

20 Bağışlayan.

Kâfir Kavram 25

25 Örten, gizleyen, kapatan. Bir çiftçi tohumu toprağa gömüp üzerini kapatırsa tohuma kafirlik etmiş olur. Ayette kullanım yerine göre anlam alır. Kur'an'da genel olarak gerçeği/hakkı örtüp gizlemek olarak kullanılır. Kur'an'ın ayetlerinin gerçek anlamını örten/kapatan/etkisizleştirenler de kâfirdirler.

Fâsık Kavram 38

38 Sapkın, doğru yoldan çıkan.

Haşyet/huşu Kavram 53

53 Huşu. Derin saygıdan yüreğin ürpermesi. Bir şeyin heybet ve cazibesine karşı alçalma. Alçak gönüllülük.

Din Kavram 122

122 Bir grup insanın bir ilâhtan veya ilâhlardan (doğa üstü güç veya güçler) gelmiş olduğuna inandığı emir ve yasakların bütünü. Dine tabi olan insanlar inandıkları dinin kuralları ile yaşarlar.

İslam, islam Kavram 218

218 Yüce Allah'ın biricik ve tek dini. Ahirette kabul edilecek tek din. İslam teslimiyet demektir; Yüce Allah ile insanın arasında yapılmış olan mîsâka/antlaşmaya/sözleşmeye teslim olmak, uymaktır demektir. Antlaşmayı bozmamaktır. Kutsal kitaplar bizlere işte bu antlaşmayı hatırlatır. Kısacası İslam sadece Kur'an demektir. Günümüzde milyarlarca insan kendisini müslüman sanmakta ve İslam dininde olduklarını, islam olduklarını iddia etmektedirler. Oysa büyük bir yanılgı içindedirler. Kur'an'la yakından uzaktan ilgisi olmayan, tamamı zan olan söyletilerle/hadislerle uydurulmuş bir din asla ama asla Yüce Allah'ın İslam dini değildir. İslam girmek için ilk şart söylentileri/hadisleri terk etmek ve sadece Kur'an'a tabi olmaktır.

5. Mâide Suresi

Ayet 34

Arapça Metin (Harekeli)

703|5|34|إِلَّا ٱلَّذِينَ تَابُوا۟ مِن قَبْلِ أَن تَقْدِرُوا۟ عَلَيْهِمْ فَٱعْلَمُوٓا۟ أَنَّ ٱللَّهَ غَفُورٌ رَّحِيمٌ

Arapça Metin (Harekesiz)

703|5|34|الا الذين تابوا من قبل ان تقدروا عليهم فاعلموا ان الله غفور رحيم

Latin Literal

34. İllellezîne tâbû min kabli en takdirû aleyhim, fa’lemû ennallâhe gafûrun rahîm(rahîmun).

Türkçe Çeviri

Dışındadır* kimseler (ki) tevbe33 ettiler önceden ki güç yetirirsiniz üzerlerine; öyle ki bilin ki Allah Gafûr’dur20; Rahîm’dir2.

Ahmed Samira Çevirisi

34 Except those who repented from before that you become overpowering on them, so know that God (is) a forgiver, merciful.

Kelime Kelime Analiz Tablosu

No Kelime Anlam Arapça Kök
1 illa dışındadır إِلَّا -
2 ellezine kimseler الَّذِينَ -
3 tabu tevbe ettiler تَابُوا توب
4 min مِنْ -
5 kabli önceden قَبْلِ قبل
6 en ki أَنْ -
7 tekdiru güç yetirirsiniz تَقْدِرُوا قدر
8 aleyhim üzerlerine عَلَيْهِمْ -
9 fea'lemu öyle ki bilin فَاعْلَمُوا علم
10 enne ki أَنَّ -
11 llahe Allah اللَّهَ -
12 gafurun Gafûr’dur غَفُورٌ غفر
13 rahimun Rahîm’dir رَحِيمٌ رحم

Notlar

Not 1

*İsrâîloğullarından 5:33 ayetinin işaret ettiği firavun döneminde uygulanan cezaya müstahak olmayan kimseler de vardır. Bu kimseler tevbe etmiş kimselerdir. Kendiliğinden tevbe eden kimseler firavun döneminde yaşamış olsalardı uygulanan bu cezaya o dönemde muhatap olmazlardı.

📚 Bu Ayette Geçen Kavramlar:

Rahîm Kavram 2

2 Yüce merhameti tecelli ettiren/ortaya koyan/vücut bulduran. Bebeği için rahmetin tecelli etmiş hali olan anne rahmi gibi rahmetini tecelli ettiren/ortaya koyan/vücut bulduran.

Gafûr Kavram 20

20 Bağışlayan.

Tevbe Kavram 33

33 Dönmek, vazgeçmek.

5. Mâide Suresi

Ayet 39

Arapça Metin (Harekeli)

708|5|39|فَمَن تَابَ مِنۢ بَعْدِ ظُلْمِهِۦ وَأَصْلَحَ فَإِنَّ ٱللَّهَ يَتُوبُ عَلَيْهِ إِنَّ ٱللَّهَ غَفُورٌ رَّحِيمٌ

Arapça Metin (Harekesiz)

708|5|39|فمن تاب من بعد ظلمه واصلح فان الله يتوب عليه ان الله غفور رحيم

Latin Literal

39. Fe men tâbe min ba’di zulmihî ve aslaha fe innallâhe yetûbu aleyh(aleyhi) innallâhe gafûrun rahîm(rahîmun).

Türkçe Çeviri

Öyle ki kim tevbe33 etti zulmü257* sonrasında; ve ıslah316 oldu; öyle ki doğrusu Allah tevbe33 eder onun üzerine; doğrusu Allah Gafûr’dur20; Rahîm’dir2.

Ahmed Samira Çevirisi

39 So who repented from after his injustice/oppression, and he corrected , so that God forgives on him, that God (is) a forgiving, merciful.

Kelime Kelime Analiz Tablosu

No Kelime Anlam Arapça Kök
1 femen öyle ki kim فَمَنْ -
2 tabe tevbe etti تَابَ توب
3 min مِنْ -
4 bea'di sonrasında بَعْدِ بعد
5 zulmihi zulmünden ظُلْمِهِ ظلم
6 ve esleha ve ıslah oldu وَأَصْلَحَ صلح
7 feinne öyle ki doğrusu فَإِنَّ -
8 llahe Allah اللَّهَ -
9 yetubu tevbe eder يَتُوبُ توب
10 aleyhi üzerine onun عَلَيْهِ -
11 inne doğrusu إِنَّ -
12 llahe Allah اللَّهَ -
13 gafurun Gafûr’dur غَفُورٌ غفر
14 rahimun Rahîm’dir رَحِيمٌ رحم

Notlar

Not 1

*Hırsızlığın büyük günahlardan olduğunu anlarız. Şirk koşmak da bir zulümdür. Demek ki tevbe edilmez ve ıslah olunmazsa cehenneme götürme durumu olasılığı vardır.

📚 Bu Ayette Geçen Kavramlar:

Rahîm Kavram 2

2 Yüce merhameti tecelli ettiren/ortaya koyan/vücut bulduran. Bebeği için rahmetin tecelli etmiş hali olan anne rahmi gibi rahmetini tecelli ettiren/ortaya koyan/vücut bulduran.

Gafûr Kavram 20

20 Bağışlayan.

Tevbe Kavram 33

33 Dönmek, vazgeçmek.

Zalim, zulmetmek. Kavram 257

257 Zulmeden, acımasız ve haksız davranan. En büyük zulüm Yüce Allah'a ortak koşmaktır; şirk günahını işlemektir. Yüce Allah'ın asla yetki vermediği şeyleri dinde hüküm koyucu edinmektir. En büyük zulüm resullerin deklere ettiği, beyan ettiği, okuduğu kutsal kitapları terk etmektir. Kutsal kitaplar haricinde tamamı zan olan talmud gibi, söylenti/hadis kitapları gibi kitaplara tabi olmaktır.

Islah/ıslah olmak. Kavram 316

316 Düzelmek, iyileşmek.

5. Mâide Suresi

Ayet 74

Arapça Metin (Harekeli)

743|5|74|أَفَلَا يَتُوبُونَ إِلَى ٱللَّهِ وَيَسْتَغْفِرُونَهُۥ وَٱللَّهُ غَفُورٌ رَّحِيمٌ

Arapça Metin (Harekesiz)

743|5|74|افلا يتوبون الي الله ويستغفرونه والله غفور رحيم

Latin Literal

74. E fe lâ yetûbûne ilâllâhi ve yestagfirûneh(yestagfirûnehu) vallâhu gafûrun rahîm(rahîmun).

Türkçe Çeviri

Öyle ki tevbe33 etmezler mi Allah'a karşı ve mağfiret319 dilemezler mi O’na?; ve Allah Gafûr’dur20; Rahîm’dir2.

Ahmed Samira Çevirisi

74 So do they not repent to God, and they ask Him for forgiveness, and God (is) forgiving, merciful.

Kelime Kelime Analiz Tablosu

No Kelime Anlam Arapça Kök
1 efela öyle ki أَفَلَا -
2 yetubune tevbe etmezler mi يَتُوبُونَ توب
3 ila karşı إِلَى -
4 llahi Allah'a اللَّهِ -
5 ve yestegfirunehu ve mağfiret dilemezler mi O’na وَيَسْتَغْفِرُونَهُ غفر
6 vallahu ve Allah وَاللَّهُ -
7 gafurun Gafûr’dur غَفُورٌ غفر
8 rahimun Rahîm’dir رَحِيمٌ رحم

📚 Bu Ayette Geçen Kavramlar:

Rahîm Kavram 2

2 Yüce merhameti tecelli ettiren/ortaya koyan/vücut bulduran. Bebeği için rahmetin tecelli etmiş hali olan anne rahmi gibi rahmetini tecelli ettiren/ortaya koyan/vücut bulduran.

Gafûr Kavram 20

20 Bağışlayan.

Tevbe Kavram 33

33 Dönmek, vazgeçmek.

Mağfiret Kavram 319

319 Bağışlama, affetme.

5. Mâide Suresi

Ayet 98

Arapça Metin (Harekeli)

767|5|98|ٱعْلَمُوٓا۟ أَنَّ ٱللَّهَ شَدِيدُ ٱلْعِقَابِ وَأَنَّ ٱللَّهَ غَفُورٌ رَّحِيمٌ

Arapça Metin (Harekesiz)

767|5|98|اعلموا ان الله شديد العقاب وان الله غفور رحيم

Latin Literal

98. I’lemû ennellâhe şedîdul ikâbi ve ennellâhe gafûrun rahîm(rahîmun).

Türkçe Çeviri

Bilin ki Allah şiddetlidir akabinde*; ve ki Allah Gafûr’dur20; Rahîm’dir2.

Ahmed Samira Çevirisi

98 Know that God (is) strong (severe in) the punishment and that God (is) forgiving, merciful.

Kelime Kelime Analiz Tablosu

No Kelime Anlam Arapça Kök
1 aa'lemu bilin اعْلَمُوا علم
2 enne ki أَنَّ -
3 llahe Allah اللَّهَ -
4 şedidu şiddetlidir شَدِيدُ شدد
5 l-ikabi akabinde الْعِقَابِ عقب
6 ve enne ve ki وَأَنَّ -
7 llahe Allah اللَّهَ -
8 gafurun Gafûr’dur غَفُورٌ غفر
9 rahimun Rahîm’dir رَحِيمٌ رحم

Notlar

Not 1

*Ardında.

📚 Bu Ayette Geçen Kavramlar:

Rahîm Kavram 2

2 Yüce merhameti tecelli ettiren/ortaya koyan/vücut bulduran. Bebeği için rahmetin tecelli etmiş hali olan anne rahmi gibi rahmetini tecelli ettiren/ortaya koyan/vücut bulduran.

Gafûr Kavram 20

20 Bağışlayan.

5. Mâide Suresi

Ayet 101

Arapça Metin (Harekeli)

770|5|101|يَٰٓأَيُّهَا ٱلَّذِينَ ءَامَنُوا۟ لَا تَسْـَٔلُوا۟ عَنْ أَشْيَآءَ إِن تُبْدَ لَكُمْ تَسُؤْكُمْ وَإِن تَسْـَٔلُوا۟ عَنْهَا حِينَ يُنَزَّلُ ٱلْقُرْءَانُ تُبْدَ لَكُمْ عَفَا ٱللَّهُ عَنْهَا وَٱللَّهُ غَفُورٌ حَلِيمٌ

Arapça Metin (Harekesiz)

770|5|101|يايها الذين امنوا لا تسلوا عن اشيا ان تبد لكم تسوكم وان تسلوا عنها حين ينزل القران تبد لكم عفا الله عنها والله غفور حليم

Latin Literal

101. Yâ eyyuhellezîne âmenû lâ tes’elû an eşyâe in tubde lekum tesu’kum, ve in tes’elû anhâ hîne yunezzelul kur’ânu tubde lekum afâllâhu anhâ vallâhu gafûrun hâlîm(hâlîmun).

Türkçe Çeviri

Ey iman47 etmiş kimseler! Sormayın şeylerden (ki) eğer ortaya çıkarılırsa sizlere kötü eder/huzursuz eder sizleri; ve eğer sorarsanız ondan indirilirken Kur'ân; ortaya çıkarılır sizlere; affetti Allah ondan; ve Allah Gafûr’dur20; Halîm’dir58.

Ahmed Samira Çevirisi

101 You, you those who believed, do not question/ask about things, if (it) appears to you, it harms you , and if you ask/question about it a time (when) the Koran descends (it) appears to you, God forgave/pardoned about it, and God (is) forgiving/clement.

Kelime Kelime Analiz Tablosu

No Kelime Anlam Arapça Kök
1 ya eyyuha ey يَا أَيُّهَا -
2 ellezine kimseler الَّذِينَ -
3 amenu iman etmiş امَنُوا امن
4 la لَا -
5 teselu sormayın تَسْأَلُوا سال
6 an عَنْ -
7 eşya'e şeylerden أَشْيَاءَ شيا
8 in eğer إِنْ -
9 tubde ortaya çıkarılırsa تُبْدَ بدو
10 lekum sizlere لَكُمْ -
11 tesu'kum kötü eder/huzursuz eder sizleri تَسُؤْكُمْ سوا
12 ve in ve eğer وَإِنْ -
13 teselu sorarsanız تَسْأَلُوا سال
14 anha ondan عَنْهَا -
15 hine حِينَ حين
16 yunezzelu indirilirken يُنَزَّلُ نزل
17 l-kuranu Kur'an الْقُرْانُ قرا
18 tubde ortaya çıkarılır تُبْدَ بدو
19 lekum sizlere لَكُمْ -
20 afa affetti عَفَا عفو
21 llahu Allah اللَّهُ -
22 anha ondan عَنْهَا -
23 vallahu ve Allah وَاللَّهُ -
24 gafurun Gafûr’dur غَفُورٌ غفر
25 halimun Halim’dir حَلِيمٌ حلم

📚 Bu Ayette Geçen Kavramlar:

Gafûr Kavram 20

20 Bağışlayan.

iman Kavram 47

47 Akılcı delillerle/kanıtlarla emin olma.

Halîm Kavram 58

58 Yumuşak huylu.

6. En'âm Suresi

Ayet 54

Arapça Metin (Harekeli)

843|6|54|وَإِذَا جَآءَكَ ٱلَّذِينَ يُؤْمِنُونَ بِـَٔايَٰتِنَا فَقُلْ سَلَٰمٌ عَلَيْكُمْ كَتَبَ رَبُّكُمْ عَلَىٰ نَفْسِهِ ٱلرَّحْمَةَ أَنَّهُۥ مَنْ عَمِلَ مِنكُمْ سُوٓءًۢا بِجَهَٰلَةٍ ثُمَّ تَابَ مِنۢ بَعْدِهِۦ وَأَصْلَحَ فَأَنَّهُۥ غَفُورٌ رَّحِيمٌ

Arapça Metin (Harekesiz)

843|6|54|واذا جاك الذين يومنون بايتنا فقل سلم عليكم كتب ربكم علي نفسه الرحمه انه من عمل منكم سوا بجهله ثم تاب من بعده واصلح فانه غفور رحيم

Latin Literal

54. Ve izâ câekellezîne yu’minûne bi âyâtinâ fe kul selâmun aleykum ketebe rabbukum alâ nefsihir rahmete ennehu men amile minkum sûen bi cehâletin summe tâbe min ba’dihî ve asleha fe ennehu gafûrun rahîm(rahîmun).

Türkçe Çeviri

Ve geldikleri zaman sana ayetlerimize454 iman47 etmiş kimseler; öyle ki de ki: "Bir selâm98 sizlere; yazdı Rabbiniz4 kendi nefsi406 üzerine rahmeti271; o kimse ki yaptı sizden bir kötülük cahillikle489; sonra tevbe33 etti sonrasında onun*; ve ıslah316 etti; öyle ki doğrusu O (Allah) bir Gafûr’dur20; bir Rahîm’dir2.

Ahmed Samira Çevirisi

54 And if those who believe came to you with Our verses/evidences, so say: "A greeting/peace on you, your Lord decreed on Himself the mercy, that who from you made/did bad/evil/harm with ignorance/foolishness, then he repented from after it, and corrected/repaired, so that He truly is a forgiver, merciful."

Kelime Kelime Analiz Tablosu

No Kelime Anlam Arapça Kök
1 ve iza ve وَإِذَا -
2 ca'eke geldikleri zaman sana جَاءَكَ جيا
3 ellezine kimseler الَّذِينَ -
4 yu'minune iman etmiş يُؤْمِنُونَ امن
5 biayatina ayetlerimize بِايَاتِنَا ايي
6 fekul öyle ki de ki فَقُلْ قول
7 selamun bir selam سَلَامٌ سلم
8 aleykum sizlere عَلَيْكُمْ -
9 ketebe yazdı كَتَبَ كتب
10 rabbukum Rabbiniz رَبُّكُمْ ربب
11 ala üzerine عَلَىٰ -
12 nefsihi kendi nefsine نَفْسِهِ نفس
13 r-rahmete rahmeti الرَّحْمَةَ رحم
14 ennehu ki o أَنَّهُ -
15 men kim مَنْ -
16 amile yaptı عَمِلَ عمل
17 minkum sizden مِنْكُمْ -
18 su'en bir kötülük سُوءًا سوا
19 bicehaletin cahillikle بِجَهَالَةٍ جهل
20 summe sonra ثُمَّ -
21 tabe tevbe etti تَابَ توب
22 min مِنْ -
23 bea'dihi sonrasında onun بَعْدِهِ بعد
24 ve esleha ve ıslah etti وَأَصْلَحَ صلح
25 feennehu öyle ki doğrusu O فَأَنَّهُ -
26 gafurun bir Gafûr’dur غَفُورٌ غفر
27 rahimun bir Rahîm’dir رَحِيمٌ رحم

Notlar

Not 1

*Kötülüğün.

📚 Bu Ayette Geçen Kavramlar:

Rahîm Kavram 2

2 Yüce merhameti tecelli ettiren/ortaya koyan/vücut bulduran. Bebeği için rahmetin tecelli etmiş hali olan anne rahmi gibi rahmetini tecelli ettiren/ortaya koyan/vücut bulduran.

Rab Kavram 4

4 Efendi, komuta eden.

Gafûr Kavram 20

20 Bağışlayan.

Tevbe Kavram 33

33 Dönmek, vazgeçmek.

iman Kavram 47

47 Akılcı delillerle/kanıtlarla emin olma.

Selâm Kavram 98

98 Esenlik-güven bahşeden.

Rahmet Kavram 271

271 Merhamet. Rahmetin, merhametin tecelli etmiş haline en iyi örnek anne rahmidir. Kadın rahminin bebeğini sararak onun her türlü ihtiyacını gidermesi, her türlü korumayı sağlaması rahmetin en üst seviye tecelli etmesidir. Yüce Allah'ın rahmeti evreni bir anne rahmi gibi sarmıştır, kuşatmıştır. Rabbimizin rahmeti ahiret evreninde müminler için olacaktır.

Islah/ıslah olmak. Kavram 316

316 Düzelmek, iyileşmek.

Yüce Allah'ın nefsi. Kavram 406

406 Yüce Allah'ın bizzat kendisi, varlığı. Bir uyku veya uyuklama yaşamayan, yorulmayan, sonu ve başı olmayan, daima diri/canlı olan bilinç, varlık.

Ayetler Kavram 454

454 Sadece kutsal kitaplarda bulunan Yüce Allah'ın hükümleri, kelamı.

Cahil Kavram 489

489 Bilgisiz, bihaber, bilinçsizlik, farkındalığı olmayan.

6. En'âm Suresi

Ayet 145

Arapça Metin (Harekeli)

934|6|145|قُل لَّآ أَجِدُ فِى مَآ أُوحِىَ إِلَىَّ مُحَرَّمًا عَلَىٰ طَاعِمٍ يَطْعَمُهُۥٓ إِلَّآ أَن يَكُونَ مَيْتَةً أَوْ دَمًا مَّسْفُوحًا أَوْ لَحْمَ خِنزِيرٍ فَإِنَّهُۥ رِجْسٌ أَوْ فِسْقًا أُهِلَّ لِغَيْرِ ٱللَّهِ بِهِۦ فَمَنِ ٱضْطُرَّ غَيْرَ بَاغٍ وَلَا عَادٍ فَإِنَّ رَبَّكَ غَفُورٌ رَّحِيمٌ

Arapça Metin (Harekesiz)

934|6|145|قل لا اجد في ما اوحي الي محرما علي طاعم يطعمه الا ان يكون ميته او دما مسفوحا او لحم خنزير فانه رجس او فسقا اهل لغير الله به فمن اضطر غير باغ ولا عاد فان ربك غفور رحيم

Latin Literal

145. Kul lâ ecidu fî mâ ûhiye ileyye muharremen alâ tâimin yat’amuhu illâ en yekûne meyteten ev demen mesfûhan ev lâhme hinzîrin fe innehu ricsun ev fıskan uhille li gayrillâhi bih(bihî), fe menidturra gayre bâgın ve lâ âdin fe inne rabbeke gafûrun rahîm(rahîmun).

Türkçe Çeviri

De ki: "Bulamıyorum üzerime vahyedilmiş* (olan) içinde bir haram318 edilen; bir yiyen üzerine (ki) yer onu; dışındadır ki olur (o) bir ölü; ya da akan bir kan**; ya da bir domuz eti öyle ki doğrusu o bir ricstir***; ya da bir fısk38 (olarak) kendisiyle Allah'tan başkasına adanma yapılmış; öyle ki kim zaruri kalırsa aranır/bakınır olmaksızındır ve ne de taşkınlık yapmaksızındır; öyle ki doğrusu (senin) Rabbin Gafûr’dur20; Rahîm’dir2.

Ahmed Samira Çevirisi

145 Say: "I do not find in what (was) inspired/transmitted to me forbidden on an eater/taster (that) he eats/tastes it, except that (it) be dead (animal) or poured/shed blood, or a pig’s/swine’s flesh/meat, so it truly is filth (an) atrocious act or debauchery was declared/praised the name of whom the sacrifice was made for to other than God with it, so who was forced, not transgressing/corrupting and nor transgressing/violating , so then your Lord (is) forgiving, merciful."

Kelime Kelime Analiz Tablosu

No Kelime Anlam Arapça Kök
1 kul de ki قُلْ قول
2 la لَا -
3 ecidu bulamıyorum أَجِدُ وجد
4 fi فِي -
5 ma مَا -
6 uhiye vahyolunmuş olandakinde أُوحِيَ وحي
7 ileyye üzerime إِلَيَّ -
8 muharramen bir haram edilmiş مُحَرَّمًا حرم
9 ala üzerine عَلَىٰ -
10 taimin bir yiyen طَاعِمٍ طعم
11 yet'amuhu (ki) yer onu يَطْعَمُهُ طعم
12 illa dışındadır إِلَّا -
13 en ki أَنْ -
14 yekune olur يَكُونَ كون
15 meyteten ölü مَيْتَةً موت
16 ev ya da أَوْ -
17 demen kan دَمًا دمو
18 mesfuhen akan مَسْفُوحًا سفح
19 ev ya da أَوْ -
20 lehme eti لَحْمَ لحم
21 hinzirin domuz خِنْزِيرٍ خنزر
22 feinnehu öyleki doğrusu o فَإِنَّهُ -
23 ricsun bir ricstir رِجْسٌ رجس
24 ev ya da أَوْ -
25 fiskan bir fısk (olarak) فِسْقًا فسق
26 uhille adanmış أُهِلَّ هلل
27 ligayri başkasına لِغَيْرِ غير
28 llahi Allah'tan اللَّهِ -
29 bihi onunla بِهِ -
30 femeni öyle ki kim فَمَنِ -
31 dturra zaruri kalırsa اضْطُرَّ ضرر
32 gayra olmaksızın غَيْرَ غير
33 bagin aranır بَاغٍ بغي
34 ve la ve ne de وَلَا -
35 aadin taşkınlık عَادٍ عدو
36 feinne öyle ki doğrusu فَإِنَّ -
37 rabbeke (senin) Rabbin رَبَّكَ ربب
38 gafurun Gafûr’dur غَفُورٌ غفر
39 rahimun Rahîm’dir. رَحِيمٌ رحم

Notlar

Not 1

*Kur'an.**Kan bulaşmış ya da etin içindeki kan değildir. Direkt olarak sıvı halde akan kan işaret edilmiştir.***Pislik. Rabbimiz domuz etini bir pislik olarak nitelendirmişse mutlak ki insan sağlığı için sakıncalı olduğu içindir.

📚 Bu Ayette Geçen Kavramlar:

Rahîm Kavram 2

2 Yüce merhameti tecelli ettiren/ortaya koyan/vücut bulduran. Bebeği için rahmetin tecelli etmiş hali olan anne rahmi gibi rahmetini tecelli ettiren/ortaya koyan/vücut bulduran.

Gafûr Kavram 20

20 Bağışlayan.

Fâsık Kavram 38

38 Sapkın, doğru yoldan çıkan.

Haram yiyecekler Kavram 318

318 Yiyecek kapsamında insanoğlu için sadece 4 şey haramdır. Yüce Allah'ın şerefli Kur'an'ında bizlere bildirdiği bu 4 şey haricinde asla bir haram koyulamaz. Bir şeyi sevmemek veya tiksindirici bulmak o şeyin haram olmasını gerektirmez. Bir toplum başka bir toplumun tiksindirici bulduğu bir şeyi çok severek yiyebilir. Helal ve haram koyma yetkisi bütünüyle sadece Kur'an'a aittir. Resullerin haram ve helal koyma yetkisi yoktur. Haram yiyecekler;Ne zaman öldüğü bilinmeyen, leş.Kan.Domuz eti.Yüce Allah'tan başkası adına adanan kurbanlar.

6. En'âm Suresi

Ayet 165

Arapça Metin (Harekeli)

954|6|165|وَهُوَ ٱلَّذِى جَعَلَكُمْ خَلَٰٓئِفَ ٱلْأَرْضِ وَرَفَعَ بَعْضَكُمْ فَوْقَ بَعْضٍ دَرَجَٰتٍ لِّيَبْلُوَكُمْ فِى مَآ ءَاتَىٰكُمْ إِنَّ رَبَّكَ سَرِيعُ ٱلْعِقَابِ وَإِنَّهُۥ لَغَفُورٌ رَّحِيمٌۢ

Arapça Metin (Harekesiz)

954|6|165|وهو الذي جعلكم خليف الارض ورفع بعضكم فوق بعض درجت ليبلوكم في ما اتيكم ان ربك سريع العقاب وانه لغفور رحيم

Latin Literal

165. Ve huvellezî cealekum halâifelardı ve refea ba’dakum fevka ba’dın derecâtin li yebluvekum fî mâ âtâkum, inne rabbeke serîul ikâbi ve innehu le gafûrun rahîm(rahîmun).

Türkçe Çeviri

Ve O'dur yapan sizleri yere halifeler65*;ve yükseltti bir kısmınızı bir kısım üzerine dereceler (-le); belalandırmak256 için sizleri sizlere verdiğinde; doğrusu (senin) Rabbin4 seridir akabinde**; ve doğrusu O (Allah) mutlak bir Gafûr’dur20; bir Rahîm’dir2.

Ahmed Samira Çevirisi

165 And He is who made/created you the earth’s/Planet Earth’s successors and replacers/leaders , and He rose some of you above/over some (by) steps/stages/degrees, to test you in what He gave you, that your Lord (is) quick (in) the punishment, and that He (is) forgiving (E), merciful.93

Kelime Kelime Analiz Tablosu

No Kelime Anlam Arapça Kök
1 ve huve ve O'dur وَهُوَ -
2 llezi الَّذِي -
3 cealekum yapandır sizleri جَعَلَكُمْ جعل
4 halaife halifeler خَلَائِفَ خلف
5 l-erdi yere الْأَرْضِ ارض
6 ve rafea ve yükseltti وَرَفَعَ رفع
7 bea'dekum bir kısmınızı بَعْضَكُمْ بعض
8 fevka üzerine فَوْقَ فوق
9 bea'din bir kısım بَعْضٍ بعض
10 deracatin dereceler (-le) دَرَجَاتٍ درج
11 liyebluvekum belalandırmak için sizleri لِيَبْلُوَكُمْ بلو
12 fi فِي -
13 ma مَا -
14 atakum verdiğinde sizlere اتَاكُمْ اتي
15 inne doğrusu إِنَّ -
16 rabbeke (senin) Rabbin رَبَّكَ ربب
17 seriu seridir سَرِيعُ سرع
18 l-ikabi akabinde الْعِقَابِ عقب
19 ve innehu ve doğrusu O وَإِنَّهُ -
20 legafurun mutlak bir Gafûr’dur لَغَفُورٌ غفر
21 rahimun bir Rahîm’dir رَحِيمٌ رحم

Notlar

Not 1

*Homo Sapiensin (bilge insan) kendisinden önceki Homo türlerinin yerini alması.**Ardında.

📚 Bu Ayette Geçen Kavramlar:

Rahîm Kavram 2

2 Yüce merhameti tecelli ettiren/ortaya koyan/vücut bulduran. Bebeği için rahmetin tecelli etmiş hali olan anne rahmi gibi rahmetini tecelli ettiren/ortaya koyan/vücut bulduran.

Rab Kavram 4

4 Efendi, komuta eden.

Gafûr Kavram 20

20 Bağışlayan.

Halife Kavram 65

65 Sonrası gelen, halef.

Bela Kavram 256

256 Test, deneme amaçlı Yüce Allah katından gelen sıkıntı, felaket, bela, zor bir durum.

7. A'râf Suresi

Ayet 153

Arapça Metin (Harekeli)

1107|7|153|وَٱلَّذِينَ عَمِلُوا۟ ٱلسَّيِّـَٔاتِ ثُمَّ تَابُوا۟ مِنۢ بَعْدِهَا وَءَامَنُوٓا۟ إِنَّ رَبَّكَ مِنۢ بَعْدِهَا لَغَفُورٌ رَّحِيمٌ

Arapça Metin (Harekesiz)

1107|7|153|والذين عملوا السيات ثم تابوا من بعدها وامنوا ان ربك من بعدها لغفور رحيم

Latin Literal

153. Vellezîne amilûs seyyiâti summe tâbû min ba’dihâ ve âmenû inne rabbeke min ba’dihâ le gafûrun rahîm(rahîmun).

Türkçe Çeviri

Ve kimseler (ki) yaptılar kötülükler; sonra tevbe33 ettiler onun* ardından; ve iman47 ettiler; doğrusu (senin) Rabbin4 onun** ardından mutlak Gafûr20’dur; Rahîm2’dir.

Ahmed Samira Çevirisi

153 And those who made/did the sins/crimes, then they repented from after it, and they believed, that your Lord (is) from after it forgiving (E), merciful.

Kelime Kelime Analiz Tablosu

No Kelime Anlam Arapça Kök
1 vellezine ve kimseler وَالَّذِينَ -
2 amilu yaptılar عَمِلُوا عمل
3 s-seyyiati kötülükler السَّيِّئَاتِ سوا
4 summe sonra ثُمَّ -
5 tabu tevbe ettiler تَابُوا توب
6 min مِنْ -
7 bea'diha sonrasında onun بَعْدِهَا بعد
8 ve amenu ve iman ettiler وَامَنُوا امن
9 inne doğrusu إِنَّ -
10 rabbeke (senin) Rabbin رَبَّكَ ربب
11 min مِنْ -
12 bea'diha sonrasında onun بَعْدِهَا بعد
13 legafurun mutlak Gafûr’dur لَغَفُورٌ غفر
14 rahimun Rahîm’dir. رَحِيمٌ رحم

Notlar

Not 1

*Kötülüğün.**Tevbenin.

📚 Bu Ayette Geçen Kavramlar:

Rahîm Kavram 2

2 Yüce merhameti tecelli ettiren/ortaya koyan/vücut bulduran. Bebeği için rahmetin tecelli etmiş hali olan anne rahmi gibi rahmetini tecelli ettiren/ortaya koyan/vücut bulduran.

Rab Kavram 4

4 Efendi, komuta eden.

Gafûr Kavram 20

20 Bağışlayan.

Tevbe Kavram 33

33 Dönmek, vazgeçmek.

iman Kavram 47

47 Akılcı delillerle/kanıtlarla emin olma.

7. A'râf Suresi

Ayet 167

Arapça Metin (Harekeli)

1121|7|167|وَإِذْ تَأَذَّنَ رَبُّكَ لَيَبْعَثَنَّ عَلَيْهِمْ إِلَىٰ يَوْمِ ٱلْقِيَٰمَةِ مَن يَسُومُهُمْ سُوٓءَ ٱلْعَذَابِ إِنَّ رَبَّكَ لَسَرِيعُ ٱلْعِقَابِ وَإِنَّهُۥ لَغَفُورٌ رَّحِيمٌ

Arapça Metin (Harekesiz)

1121|7|167|واذ تاذن ربك ليبعثن عليهم الي يوم القيمه من يسومهم سو العذاب ان ربك لسريع العقاب وانه لغفور رحيم

Latin Literal

167. Ve iz teezzene rabbuke le yeb’asenne aleyhim ilâ yevmil kıyâmeti men yesûmuhum sûel azâb(azâbi), inne rabbeke le serîul ıkâbi ve innehu le gafûrun rahîm(rahîmun).

Türkçe Çeviri

Ve ilan ettiği zaman (senin) Rabbin4 (ki) mutlak gönderir onlara kıyamet148 gününe kadar kimseyi681 (ki) dayatır onlara azabın681 kötüsünü; doğrusu (senin) Rabbin4 mutlak seridir akabinde*; ve doğrusu O mutlak Gafûr20’dur; Rahîm2’dir.

Ahmed Samira Çevirisi

167 And when your Lord announced/informed he will send (E) on them to the Resurrection Day who burdens/imposes upon them the torture’s evil/harm , that your Lord (is) quick/fast (E) (in) the punishment, and that He (is) forgiving (E), merciful.

Kelime Kelime Analiz Tablosu

No Kelime Anlam Arapça Kök
1 ve iz ve وَإِذْ -
2 teezzene ilan ettiği zaman تَأَذَّنَ اذن
3 rabbuke (senin) Rabbin رَبُّكَ ربب
4 leyeb'asenne mutlak gönderir لَيَبْعَثَنَّ بعث
5 aleyhim üzerlerine عَلَيْهِمْ -
6 ila kadar إِلَىٰ -
7 yevmi gününe يَوْمِ يوم
8 l-kiyameti kıyamet الْقِيَامَةِ قوم
9 men kimseyi مَنْ -
10 yesumuhum dayatır onlara يَسُومُهُمْ سوم
11 su'e kötüsünü سُوءَ سوا
12 l-azabi azabın الْعَذَابِ عذب
13 inne doğrusu إِنَّ -
14 rabbeke Rabbin رَبَّكَ ربب
15 leseriu mutlak seridir لَسَرِيعُ سرع
16 l-ikabi akabinde الْعِقَابِ عقب
17 veinnehu ve doğrusu O وَإِنَّهُ -
18 legafurun mutlak Gafûr’dur لَغَفُورٌ غفر
19 rahimun Rahîm’dir. رَحِيمٌ رحم

Notlar

Not 1

*Ardında.

📚 Bu Ayette Geçen Kavramlar:

Rahîm Kavram 2

2 Yüce merhameti tecelli ettiren/ortaya koyan/vücut bulduran. Bebeği için rahmetin tecelli etmiş hali olan anne rahmi gibi rahmetini tecelli ettiren/ortaya koyan/vücut bulduran.

Rab Kavram 4

4 Efendi, komuta eden.

Gafûr Kavram 20

20 Bağışlayan.

Kıyamet günü Kavram 148

148 Kıyam günü/dönemi/evresi. Yaratılış özelliğinin dikilmesi/ayağa kalkması; insanın yaratılış özelliği olan beynin (bedenle veya bedensiz) dikilmesi/ayağa kalkması. Ahiret evreninde bilincin avatar bedene yüklenmesiyle aktive olduğu, dirildiği gün/dönem/evre.

Yahudilere azabın kötüsünü dayatan kimse; Adolf Hitler. Kavram 681

681 Yüce Allah 7:167 ayetinde açık ve net olarak Yahudileşen kimselere kötü bir azap dayatacak bir kimseyi göndereceğini bildirmiştir. Bir süre belirtilmese de bunun kıyamet öncesi mutlak gerçekleşmesi gerektiğini anlarız. Bu kimsenin Hitler olduğu ve kötü azabın da Holokost olduğunu görülmektedir. Alemlere rahmet olan Kuran’ın inişinin tamamlandığı 633 yılından tam 1295 ay yılı (1256 güneş yılı) sonra Hitler doğmuştur. 1889 yılında; bu bir tesadüf olabilir mi?Holokost

8. Enfâl Suresi

Ayet 69

Arapça Metin (Harekeli)

1229|8|69|فَكُلُوا۟ مِمَّا غَنِمْتُمْ حَلَٰلًا طَيِّبًا وَٱتَّقُوا۟ ٱللَّهَ إِنَّ ٱللَّهَ غَفُورٌ رَّحِيمٌ

Arapça Metin (Harekesiz)

1229|8|69|فكلوا مما غنمتم حللا طيبا واتقوا الله ان الله غفور رحيم

Latin Literal

69. Fe kulû mimmâ ganimtum halâlen tayyiben vettekullâh(vettekullâhe), innallâhe gafûrun rahîm(rahîmun).

Türkçe Çeviri

Öyle ki yiyin ganimet aldığınızdan* bir helal (olarak); bir iyi (olarak); ve takvalı21 olun Allah'a; doğrusu Allah bir Gafûr’dur20; bir Rahîm’dir2.

Ahmed Samira Çevirisi

69 So eat from what you won/gained by spoils of war (it is) permitted/allowed enjoyable/allowed/permitted, and fear and obey God, that God (is) forgiving merciful.

Kelime Kelime Analiz Tablosu

No Kelime Anlam Arapça Kök
1 fekulu öyle ki yiyin فَكُلُوا اكل
2 mimma مِمَّا -
3 ganimtum ganimet aldığınızdan غَنِمْتُمْ غنم
4 halalen bir helal (olarak) حَلَالًا حلل
5 tayyiben bir iyi (olarak) طَيِّبًا طيب
6 vetteku ve takvalı olun وَاتَّقُوا وقي
7 llahe Allah'tan اللَّهَ -
8 inne doğrusu إِنَّ -
9 llahe Allah اللَّهَ -
10 gafurun bir Gafûr’dur غَفُورٌ غفر
11 rahimun bir Rahîm’dir رَحِيمٌ رحم

Notlar

Not 1

*Elde edilen ganimetlerin 4/5'ini. 1/5 oranı Allah ve resûlü olan Kur'an'a aittir. O'nun emrettiği yerlere harcanır.

📚 Bu Ayette Geçen Kavramlar:

Rahîm Kavram 2

2 Yüce merhameti tecelli ettiren/ortaya koyan/vücut bulduran. Bebeği için rahmetin tecelli etmiş hali olan anne rahmi gibi rahmetini tecelli ettiren/ortaya koyan/vücut bulduran.

Gafûr Kavram 20

20 Bağışlayan.

Takva Kavram 21

21 Sakınmak, çekinmek. Kur'an'da en çok Yüce Allah'ın hoşnut olmayacağı şeylerden, Kur'an'ın emir ve yasaklarını çiğnemekten sakınmayı, uzak durmayı işaret eder.

8. Enfâl Suresi

Ayet 70

Arapça Metin (Harekeli)

1230|8|70|يَٰٓأَيُّهَا ٱلنَّبِىُّ قُل لِّمَن فِىٓ أَيْدِيكُم مِّنَ ٱلْأَسْرَىٰٓ إِن يَعْلَمِ ٱللَّهُ فِى قُلُوبِكُمْ خَيْرًا يُؤْتِكُمْ خَيْرًا مِّمَّآ أُخِذَ مِنكُمْ وَيَغْفِرْ لَكُمْ وَٱللَّهُ غَفُورٌ رَّحِيمٌ

Arapça Metin (Harekesiz)

1230|8|70|يايها النبي قل لمن في ايديكم من الاسري ان يعلم الله في قلوبكم خيرا يوتكم خيرا مما اخذ منكم ويغفر لكم والله غفور رحيم

Latin Literal

70. Yâ eyyuhen nebiyyu kul li men fî eydîkum minel esrâ in ya’lemillâhu fî kulûbikum hayren yu’tikum hayren mimmâ uhıze minkum ve yagfirlekum, vallâhu gafûrun rahîm(rahîmun).

Türkçe Çeviri

Ey nebi132*! Ellerinizdeki esirlerden kimseye de ki: "Eğer bilirse Allah kalbinizdeki bir hayırdır; verir (Allah) sizlere bir hayır sizlerden edinilenden**; ve mağfiret319 eder sizlere; ve Allah bir Gafûr’dur20; bir Rahîm’dir2.

Ahmed Samira Çevirisi

70 You, you the Prophet, say to whom (is) in your hands from the captives/prisoners: "If God knows (there) is in your hearts/minds (from) goodness , He gives/brings to you better than what was taken from you, and He forgives for you, and God (is) forgiving, merciful."

Kelime Kelime Analiz Tablosu

No Kelime Anlam Arapça Kök
1 ya eyyuha ey يَا أَيُّهَا -
2 n-nebiyyu nebi النَّبِيُّ نبا
3 kul de قُلْ قول
4 limen kimselere لِمَنْ -
5 fi فِي -
6 eydikum ellerinizdeki أَيْدِيكُمْ يدي
7 mine مِنَ -
8 l-esra esirlerden الْأَسْرَىٰ اسر
9 in eğer إِنْ -
10 yea'lemi bilirse يَعْلَمِ علم
11 llahu Allah اللَّهُ -
12 fi فِي -
13 kulubikum kalbinizdekini قُلُوبِكُمْ قلب
14 hayran bir hayır خَيْرًا خير
15 yu'tikum verir sizlere يُؤْتِكُمْ اتي
16 hayran bir hayır خَيْرًا خير
17 mimma مِمَّا -
18 uhize edinilenden أُخِذَ اخذ
19 minkum sizden مِنْكُمْ -
20 ve yegfir ve mağfiret eder وَيَغْفِرْ غفر
21 lekum sizlere لَكُمْ -
22 vallahu ve Allah وَاللَّهُ -
23 gafurun bir Gafûr’dur غَفُورٌ غفر
24 rahimun bir Rahîm’dir رَحِيمٌ رحم

Notlar

Not 1

*Nebi Muhammed.**Fiil pasif olarak gelmiştir. Sizlerden elde edilen ganimetlerden sizlere de bir pay verir. Yüce Allah ve resûlü olan Kur'an'ın hakkı olan 1/5'ten sizlere de Allah bir pay verebilir. Ancak bu kalplerinizde bulunan hayra bağlıdır.

📚 Bu Ayette Geçen Kavramlar:

Rahîm Kavram 2

2 Yüce merhameti tecelli ettiren/ortaya koyan/vücut bulduran. Bebeği için rahmetin tecelli etmiş hali olan anne rahmi gibi rahmetini tecelli ettiren/ortaya koyan/vücut bulduran.

Gafûr Kavram 20

20 Bağışlayan.

Nebi Kavram 132

132 Kendisine kitap verilen resul/elçi. Her resul/elçi nebi değildir. Her nebi bir resuldür/elçidir.

Mağfiret Kavram 319

319 Bağışlama, affetme.

9. Tevbe Suresi

Ayet 5

Arapça Metin (Harekeli)

1240|9|5|فَإِذَا ٱنسَلَخَ ٱلْأَشْهُرُ ٱلْحُرُمُ فَٱقْتُلُوا۟ ٱلْمُشْرِكِينَ حَيْثُ وَجَدتُّمُوهُمْ وَخُذُوهُمْ وَٱحْصُرُوهُمْ وَٱقْعُدُوا۟ لَهُمْ كُلَّ مَرْصَدٍ فَإِن تَابُوا۟ وَأَقَامُوا۟ ٱلصَّلَوٰةَ وَءَاتَوُا۟ ٱلزَّكَوٰةَ فَخَلُّوا۟ سَبِيلَهُمْ إِنَّ ٱللَّهَ غَفُورٌ رَّحِيمٌ

Arapça Metin (Harekesiz)

1240|9|5|فاذا انسلخ الاشهر الحرم فاقتلوا المشركين حيث وجدتموهم وخذوهم واحصروهم واقعدوا لهم كل مرصد فان تابوا واقاموا الصلوه واتوا الزكوه فخلوا سبيلهم ان الله غفور رحيم

Latin Literal

5. Fe izenselehal eşhurul hurumu faktulûl muşrikîne haysu vecedtumûhum ve huzûhum vahsurûhum vak’udû lehum kulle marsad (marsadin), fe in tâbû ve ekâmûs salâte ve âtûz zekâte fe hallû sebîlehum, innallâhe gafûrun rahîm(rahîmun).

Türkçe Çeviri

Öyle ki sonlandığı zaman haram aylar34; öyleyse katledin35 müşrikleri36 her nerede buldunuz onları; ve tutun/alın onları; ve kuşatın/sınırlayın onları; ve oturup bekleyin onları her bir rasat yerinde/gözlem yerinde; öyle ki eğer tevbe33 ettilerse; ve ikame572 ettilerse salâtı5; ve verdilerse zekâtı10; öyle ki serbest bırakın yollarını onların; doğrusu Allah Gafûr'dur20; Rahîm'dir2.

Ahmed Samira Çevirisi

5 So if the months the forbidden/sacred ended/passed , so fight/kill the sharers/takers of partners (with God) where/when you found them, and take/punish them and restrict/confine them and remain/be concerned and prepared/beset for them (in) every lookout/observatory , so if they repented, and kept up the prayers and gave/brought the charity/ purification , so free their way/path , that God (is) forgiving, merciful.

Kelime Kelime Analiz Tablosu

No Kelime Anlam Arapça Kök
1 feiza öyle ki o zaman فَإِذَا -
2 nseleha sonlandığında انْسَلَخَ سلخ
3 l-eşhuru aylar الْأَشْهُرُ شهر
4 l-hurumu haram الْحُرُمُ حرم
5 fektulu öyle ki katledin فَاقْتُلُوا قتل
6 l-muşrikine müşrikleri الْمُشْرِكِينَ شرك
7 haysu her nerede حَيْثُ حيث
8 vecedtumuhum buldunuz onları وَجَدْتُمُوهُمْ وجد
9 ve huzuhum ve tutun/alın وَخُذُوهُمْ اخذ
10 vehsuruhum ve kuşatın/sınırlayın onları وَاحْصُرُوهُمْ حصر
11 vek'udu ve oturup bekleyin وَاقْعُدُوا قعد
12 lehum onları لَهُمْ -
13 kulle her bir كُلَّ كلل
14 mersadin rasat yerinde/gözlem yerinde مَرْصَدٍ رصد
15 fein öyle ki eğer فَإِنْ -
16 tabu tevbe ettilerse تَابُوا توب
17 ve ekamu ve diktilerse/ayağa kaldırdılarsa وَأَقَامُوا قوم
18 s-salate salatı الصَّلَاةَ صلو
19 ve atevu ve verdilerse وَاتَوُا اتي
20 z-zekate zekâtı الزَّكَاةَ زكو
21 fehallu öyle ki serbest bırakın فَخَلُّوا خلو
22 sebilehum yollarını onların سَبِيلَهُمْ سبل
23 inne doğrusu إِنَّ -
24 llahe Allah اللَّهَ -
25 gafurun gafûrdur غَفُورٌ غفر
26 rahimun rahîmdir. رَحِيمٌ رحم

📚 Bu Ayette Geçen Kavramlar:

Rahîm Kavram 2

2 Yüce merhameti tecelli ettiren/ortaya koyan/vücut bulduran. Bebeği için rahmetin tecelli etmiş hali olan anne rahmi gibi rahmetini tecelli ettiren/ortaya koyan/vücut bulduran.

Müminlerin günlük vakitli salâtı. Kavram 5

5 Müminlerin belirli vakitlerde (sabah ve akşam) akılla/fikirle Kur’an okuması, Kur’an dersi yaparak Kur’an’ın peşinden koşması. Akşam salâtı (Güneş’in batmasıyla başlar ve havanın tam kararmasıyla biter) ve sabah salâtı (havanın halen tam karanlık olduğu son anlarda başlar ve Güneş’in doğuşuyla biter).

Zekât Kavram 10

10 Arınma; her türlü kazançtan toplumun hakkını verme. Kazancın arınması-vergi; kazanç/kâr elde edildiğinde toplumun hakkı olan payın beklemeden topluma geri verilmesi. Oranı kamu otoritesi ihtiyaca göre belirler. Kamunun vergi almadığı kalemlerde kazancın 1/5'i topluma geri döndürülür.

Gafûr Kavram 20

20 Bağışlayan.

Tevbe Kavram 33

33 Dönmek, vazgeçmek.

Haram aylar Kavram 34

34 Kur'an'ın indiği dönemde o bölgede yaşayan insanların belirlemiş olduğu bir kural/antlaşma. Savaşmanın haram olduğu 4 ay.

Katletmek Kavram 35

35 Savaşmak, zor duruma sokmak, aşırı derecede rahatsız etmek, zarar vermek. Katletmek öldürmek asla değildir. 33:16 ayetinde Yüce Allah bizlere işaretini vermiştir. 33:16 ayetinde "De ki: "Asla menfaat sağlamaz sizlere firar eğer firar etseydiniz ölümden ya da katillikten; ve o zaman metalandırılmazsınız biraz dışında."" buyrulmuştur. Bu ayetten net olarak anlarız ki ölüm ile katillik aynı şey asla değildir. Farklı kavramlar olduğunu Rabbimiz bu iki kelimeyi "ya da", "veya" anlamında olan "evi" ayracıyla ayırarak göstermiştir. Her katletme illa ki ölümle sonuçlanmak zorunda değildir. Ancak ölümle de sonuçlanabilir.

Müşrik Kavram 36

36 Şirk koşan. Şirk; ortaklaştırmak, ortak etmek. Yüce Allah hükmü (Kur'an) ile birlikte O'nun astından dinde hüküm koyucular edinmek. Kutsal kitapların astından dinde hüküm koyucular edinmek. Kur'an'ın dışında dinde kitaplar edinmek.

İkame etmek. Kavram 572

572 Ayağa kaldırmak, dikmek, kaldırıp devam ettirmek, ortaya koymak, meydana çıkarmak, ayakta tutmak.

9. Tevbe Suresi

Ayet 27

Arapça Metin (Harekeli)

1262|9|27|ثُمَّ يَتُوبُ ٱللَّهُ مِنۢ بَعْدِ ذَٰلِكَ عَلَىٰ مَن يَشَآءُ وَٱللَّهُ غَفُورٌ رَّحِيمٌ

Arapça Metin (Harekesiz)

1262|9|27|ثم يتوب الله من بعد ذلك علي من يشا والله غفور رحيم

Latin Literal

27. Summe yetûbullâhu min ba’di zâlike alâ men yeşâ’u, vallâhu gafûrun rahîm(rahîmun).

Türkçe Çeviri

Sonra tevbe33 eder Allah sonrasında bunun dilediği kimseye karşı; ve Allah bir Gafûr’dur20; bir Rahîm’dir2.

Ahmed Samira Çevirisi

27 Then God forgives from after that on whom He wills/wants, and God (is) forgiving, merciful.

Kelime Kelime Analiz Tablosu

No Kelime Anlam Arapça Kök
1 summe sonra ثُمَّ -
2 yetubu tevbe eder يَتُوبُ توب
3 llahu Allah اللَّهُ -
4 min مِنْ -
5 bea'di sonrasında بَعْدِ بعد
6 zalike bunun ذَٰلِكَ -
7 ala karşı عَلَىٰ -
8 men kimseye مَنْ -
9 yeşa'u dilediği يَشَاءُ شيا
10 vallahu ve Allah وَاللَّهُ -
11 gafurun bir Gafûr’dur غَفُورٌ غفر
12 rahimun bir Rahîm’dir رَحِيمٌ رحم

📚 Bu Ayette Geçen Kavramlar:

Rahîm Kavram 2

2 Yüce merhameti tecelli ettiren/ortaya koyan/vücut bulduran. Bebeği için rahmetin tecelli etmiş hali olan anne rahmi gibi rahmetini tecelli ettiren/ortaya koyan/vücut bulduran.

Gafûr Kavram 20

20 Bağışlayan.

Tevbe Kavram 33

33 Dönmek, vazgeçmek.

9. Tevbe Suresi

Ayet 91

Arapça Metin (Harekeli)

1326|9|91|لَّيْسَ عَلَى ٱلضُّعَفَآءِ وَلَا عَلَى ٱلْمَرْضَىٰ وَلَا عَلَى ٱلَّذِينَ لَا يَجِدُونَ مَا يُنفِقُونَ حَرَجٌ إِذَا نَصَحُوا۟ لِلَّهِ وَرَسُولِهِۦ مَا عَلَى ٱلْمُحْسِنِينَ مِن سَبِيلٍ وَٱللَّهُ غَفُورٌ رَّحِيمٌ

Arapça Metin (Harekesiz)

1326|9|91|ليس علي الضعفا ولا علي المرضي ولا علي الذين لا يجدون ما ينفقون حرج اذا نصحوا لله ورسوله ما علي المحسنين من سبيل والله غفور رحيم

Latin Literal

91. Leyse alâd duafâi ve lâ alel merdâ ve lâ alellezîne lâ yecidûne mâ yunfikûne haracun izâ nasahû lillâhi ve resûlih(resûlihî), mâ alel muhsinîne min sebîl(sebîlin), vallâhu gafûrun rahîm(rahîmun).

Türkçe Çeviri

Olmaz bir sıkıntı zaaflılar üzerine; ve ne de marazlılar* üzerine; ve ne de kimseler üzerine (ki) bulamazlar infak6 edecek (bir şey); nasihat** ettikleri zaman Allah'a ve resûlüne700; yoktur muhsinlerin294 üzerine hiçbir yol***; ve Allah bir Gafûr’dur20; bir Rahîm’dir2.

Ahmed Samira Çevirisi

91 Strain/sin/hardship is not on the weak ones, and nor on the sick/diseased, and nor on those who do not find what they (should) spend, if they were faithful/sincere to God and His messenger, (there) is not from a way/path on the good doers, and God (is) a forgiving, merciful.

Kelime Kelime Analiz Tablosu

No Kelime Anlam Arapça Kök
1 leyse olmaz لَيْسَ ليس
2 ala üzerine عَلَى -
3 d-duafa'i zaaflılar الضُّعَفَاءِ ضعف
4 ve la ve ne de وَلَا -
5 ala üzerine عَلَى -
6 l-merda marazlılar الْمَرْضَىٰ مرض
7 ve la ve ne de وَلَا -
8 ala üzerine عَلَى -
9 ellezine kimseler الَّذِينَ -
10 la لَا -
11 yecidune bulamazlar يَجِدُونَ وجد
12 ma مَا -
13 yunfikune infak edecek (bir şey) يُنْفِقُونَ نفق
14 haracun bir sıkıntı حَرَجٌ حرج
15 iza zaman إِذَا -
16 nesahu nasihat ettiler نَصَحُوا نصح
17 lillahi Allah için لِلَّهِ -
18 ve rasulihi ve resûlü وَرَسُولِهِ رسل
19 ma yoktur مَا -
20 ala üzerine عَلَى -
21 l-muhsinine muhsinlerin الْمُحْسِنِينَ حسن
22 min hiçbir مِنْ -
23 sebilin yol سَبِيلٍ سبل
24 vallahu ve Allah وَاللَّهُ -
25 gafurun bir Gafûr’dur غَفُورٌ غفر
26 rahimun bir Rahîm’dir رَحِيمٌ رحم

Notlar

Not 1

*Hastalar.**İçtenlikle, samimi olarak beyan ettikleri zaman.***Kur'an emri vermiştir. Başka hiçbir yol yoktur. Bu şartlara uyanlar dışında savaşa katılım ve/veya infak ile katkı sağlamak zorunludur.

📚 Bu Ayette Geçen Kavramlar:

Rahîm Kavram 2

2 Yüce merhameti tecelli ettiren/ortaya koyan/vücut bulduran. Bebeği için rahmetin tecelli etmiş hali olan anne rahmi gibi rahmetini tecelli ettiren/ortaya koyan/vücut bulduran.

infak Kavram 6

6 Affedilen, gönülden kopan, temiz ve güzel şeylerden ihtiyaç sahipleri için harcama.

Gafûr Kavram 20

20 Bağışlayan.

Muhsin Kavram 294

294 Güzel işler yapan, güzelleştiren.

Allah ve resûlü=Kur'an. Kavram 700

700 Yüce Allah'ın mesajı olan sadece Kur'an. Yüce Allah'la resûllerinin arası asla ayrılamaz. Muhammed resûl kendisine şerefli elçi aracılığıyla indirilen Yüce Allah'ın mesajını direkt olarak okumuştur. Resûl olarak okuduğu ayetler Yüce Allah'ı temsil ettiği için Allah ve resûlü denildiğinde sadece Kur'an anlarız. Kur'an'ın hükümleri anlarız.

9. Tevbe Suresi

Ayet 99

Arapça Metin (Harekeli)

1334|9|99|وَمِنَ ٱلْأَعْرَابِ مَن يُؤْمِنُ بِٱللَّهِ وَٱلْيَوْمِ ٱلْءَاخِرِ وَيَتَّخِذُ مَا يُنفِقُ قُرُبَٰتٍ عِندَ ٱللَّهِ وَصَلَوَٰتِ ٱلرَّسُولِ أَلَآ إِنَّهَا قُرْبَةٌ لَّهُمْ سَيُدْخِلُهُمُ ٱللَّهُ فِى رَحْمَتِهِۦٓ إِنَّ ٱللَّهَ غَفُورٌ رَّحِيمٌ

Arapça Metin (Harekesiz)

1334|9|99|ومن الاعراب من يومن بالله واليوم الاخر ويتخذ ما ينفق قربت عند الله وصلوت الرسول الا انها قربه لهم سيدخلهم الله في رحمته ان الله غفور رحيم

Latin Literal

99. Ve minel a’râbî men yu’minu billâhi vel yevmil âhıri ve yettehızu mâ yunfiku kurubâtin indallâhi ve salavâtir resûl(resûli), e lâ innehâ kurbetunlehum, se yudhıluhumullâhu fî rahmetih(rahmetihî), innallâhe gafûrun rahîm(rahîmun).

Türkçe Çeviri

Ve Araplardan772 kimi iman47 eder Allah'a ve âhiret774 gününe; ve edinir/tutar infak6 ettiğini Allah’ın indinde/katında yakınlıklar; ve resûlün418* salâtlarını142 (da); doğrusu o** bir yakınlıktır onlara değil mi?; sokacak/girdirecek onları Allah rahmetinin271 içine; doğrusu Allah bir Gafûr'dur20; bir Rahîm'dir2.

Ahmed Samira Çevirisi

99 And from the Arabs who believes by God and the Day the Last/Resurrection Day, and takes what he spends (as) approachment to God (offerings) at God, and the messenger’s prayers, is it not an approachment to God (offering) for them? God will make them enter in His mercy, that God (is) forgiving, merciful.

Kelime Kelime Analiz Tablosu

No Kelime Anlam Arapça Kök
1 vemine ve وَمِنَ -
2 l-ea'rabi araplardan الْأَعْرَابِ عرب
3 men kim مَنْ -
4 yu'minu iman eder يُؤْمِنُ امن
5 billahi Allah'a بِاللَّهِ -
6 velyevmi ve gününe وَالْيَوْمِ يوم
7 l-ahiri ahiret الْاخِرِ اخر
8 ve yettehizu ve tutar/edinir وَيَتَّخِذُ اخذ
9 ma مَا -
10 yunfiku infak ettiğini يُنْفِقُ نفق
11 kurubatin yakınlıklar قُرُبَاتٍ قرب
12 inde indinde/katında عِنْدَ عند
13 llahi Allah’ın اللَّهِ -
14 ve salevati ve salatlarını (da) وَصَلَوَاتِ صلو
15 r-rasuli resulün الرَّسُولِ رسل
16 ela değil mi أَلَا -
17 inneha doğrusu o إِنَّهَا -
18 kurbetun bir yakınlıktır قُرْبَةٌ قرب
19 lehum onlara لَهُمْ -
20 seyudhiluhumu sokacak/girdirecek onları سَيُدْخِلُهُمُ دخل
21 llahu Allah اللَّهُ -
22 fi içine فِي -
23 rahmetihi rahmetinin رَحْمَتِهِ رحم
24 inne doğrusu إِنَّ -
25 llahe Allah اللَّهَ -
26 gafurun bir Gafûrdur غَفُورٌ غفر
27 rahimun bir Rahîm'dir رَحِيمٌ رحم

Notlar

Not 1

*Resûl Muhammed.**Dişil zamir salâtı işaret eder.

📚 Bu Ayette Geçen Kavramlar:

Rahîm Kavram 2

2 Yüce merhameti tecelli ettiren/ortaya koyan/vücut bulduran. Bebeği için rahmetin tecelli etmiş hali olan anne rahmi gibi rahmetini tecelli ettiren/ortaya koyan/vücut bulduran.

infak Kavram 6

6 Affedilen, gönülden kopan, temiz ve güzel şeylerden ihtiyaç sahipleri için harcama.

Gafûr Kavram 20

20 Bağışlayan.

iman Kavram 47

47 Akılcı delillerle/kanıtlarla emin olma.

insanın insana salâtı Kavram 142

142 O insana/insanlara ilgi-alaka gösterme, kale alma, dikkate alma, ilgiyle takip etme, üzerlerine titreme.

Rahmet Kavram 271

271 Merhamet. Rahmetin, merhametin tecelli etmiş haline en iyi örnek anne rahmidir. Kadın rahminin bebeğini sararak onun her türlü ihtiyacını gidermesi, her türlü korumayı sağlaması rahmetin en üst seviye tecelli etmesidir. Yüce Allah'ın rahmeti evreni bir anne rahmi gibi sarmıştır, kuşatmıştır. Rabbimizin rahmeti ahiret evreninde müminler için olacaktır.

Resûl Kavram 418

418 Elçi. Bir görev ya da amaç için gönderilen. Aracı edilen. Yüce Allah insanlardan ve meleklerden elçiler seçer.

Arap Kavram 772

772 Kelime anlamı olarak açıkça/hatasız şekilde sesle ifade etmek, açık ve berrak şekilde söylemek/deklere etmek, ortaya koymak, bilinir etmek demektir. Araplar olarak bilinen insanları işaret eder. Çöl bedevileri olarak da bilinirler. Arap kavmi/toplumu da İsrailoğulları gibi Nûh'un soyundan gelmiştir.

Âhiret, âhiret. Kavram 774

774 Ertelenmiş, geriye bırakılmış, ötelenmiş, final, son, en uç. Diriliş ve din günüyle (yargılamanın dinden yani sadece Kur'an'dan yapılacağı gün) birlikte cennetleri ve cehennemi kapsayan evre/dönem.

10. Yunus Suresi

Ayet 107

Arapça Metin (Harekeli)

1469|10|107|وَإِن يَمْسَسْكَ ٱللَّهُ بِضُرٍّ فَلَا كَاشِفَ لَهُۥٓ إِلَّا هُوَ وَإِن يُرِدْكَ بِخَيْرٍ فَلَا رَآدَّ لِفَضْلِهِۦ يُصِيبُ بِهِۦ مَن يَشَآءُ مِنْ عِبَادِهِۦ وَهُوَ ٱلْغَفُورُ ٱلرَّحِيمُ

Arapça Metin (Harekesiz)

1469|10|107|وان يمسسك الله بضر فلا كاشف له الا هو وان يردك بخير فلا راد لفضله يصيب به من يشا من عباده وهو الغفور الرحيم

Latin Literal

107. Ve in yemseskallâhu bidurrin fe lâ kâşife lehu illâ hû(hûve), ve in yuridke bi hayrin fe lâ râdde li fadlih(fadlihi), yusîbu bihî men yeşâu min ibâdih(ibâdihi), ve huvel gafûrur râhîm(râhîmu).

Türkçe Çeviri

Ve eğer temas ettirse sana Allah bir zararı; öyle ki olmaz kâşif* ona** O’nun*** dışında; ve eğer dilerse**** sana bir hayrı; öyle ki olmaz reddeden***** fazlını202 O’nun***; isabet ettirir**** onu****** kullarından46 dilediği kimseye; ve O**** Gafûr’dur20; Rahîm’dir2.

Ahmed Samira Çevirisi

107 And if God touches you with harm, so (there is) no remover/uncoverer (reliever) to it except Him, and if He wants/wills/intends you with goodness/generosity , so (there is) no returner for His grace/favour/blessing, He strikes/hits with it whom He wills/wants from His worshippers/slaves, and He is the forgiving, the merciful.

Kelime Kelime Analiz Tablosu

No Kelime Anlam Arapça Kök
1 ve in ve eğer وَإِنْ -
2 yemseske temas ettirse sana يَمْسَسْكَ مسس
3 llahu Allah اللَّهُ -
4 bidurrin bir zararı بِضُرٍّ ضرر
5 fela öyle ki olmaz فَلَا -
6 kaşife kaşif كَاشِفَ كشف
7 lehu ona لَهُ -
8 illa dışında إِلَّا -
9 huve O’nun هُوَ -
10 ve in ve eğer وَإِنْ -
11 yuridke dilerse sana يُرِدْكَ رود
12 bihayrin bir hayrı بِخَيْرٍ خير
13 fela öyle ki olmaz فَلَا -
14 radde reddeden رَادَّ ردد
15 lifedlihi fazlını O’nun لِفَضْلِهِ فضل
16 yusibu isabet ettirir يُصِيبُ صوب
17 bihi onu بِهِ -
18 men kimseye مَنْ -
19 yeşa'u dilediği يَشَاءُ شيا
20 min مِنْ -
21 ibadihi kullarından عِبَادِهِ عبد
22 ve huve ve O وَهُوَ -
23 l-gafuru Gafûr’dur الْغَفُورُ غفر
24 r-rahimu Rahîm’dir الرَّحِيمُ رحم

Notlar

Not 1

*Kurtulmanın yollarını keşfeden.**Zarara.***Allah'ın.****Allah.*****Geri döndüren.******Fazlı.

📚 Bu Ayette Geçen Kavramlar:

Rahîm Kavram 2

2 Yüce merhameti tecelli ettiren/ortaya koyan/vücut bulduran. Bebeği için rahmetin tecelli etmiş hali olan anne rahmi gibi rahmetini tecelli ettiren/ortaya koyan/vücut bulduran.

Gafûr Kavram 20

20 Bağışlayan.

Kulluk etmek Kavram 46

46 Köle olmak/dini hüküm koyucu olarak sadece Yüce Allah'ı bilmek. Sadece O'na tapınmak. O'nun astından ilahlar edinmemek. Yüce Allah'ın kelamı olan sadece Kur'an'ın hükümlerine tabi olmak.

faziletli kılmak, fazilet, fazl, Kavram 202

202 İyi olan şeylerde fazlalıklı olmak, fazlalaştırmak, daha fazlaya sahip olmak, daha fazla yapmak.

11. Hûd Suresi

Ayet 41

Arapça Metin (Harekeli)

1512|11|41|وَقَالَ ٱرْكَبُوا۟ فِيهَا بِسْمِ ٱللَّهِ مَجْر۪ىٰهَا وَمُرْسَىٰهَآ إِنَّ رَبِّى لَغَفُورٌ رَّحِيمٌ

Arapça Metin (Harekesiz)

1512|11|41|وقال اركبوا فيها بسم الله مجريها ومرسيها ان ربي لغفور رحيم

Latin Literal

41. Ve kâlerkebû fîhâ bismillâhi mecrâhâ ve mursâhâ, inne rabbî le gafûrun rahîm(rahîmun).

Türkçe Çeviri

Ve dedi*: "Binin ona**; Allah'ın ismiyledir akması onun** ve sabitlendirilmesi onun**; doğrusu Rabbim4 mutlak ki bir Gafûr’dur20; bir Rahîm’dir2."

Ahmed Samira Çevirisi

41 And he said: "Ride/embark/board in it, by God’s name its channel/passage/course , and its anchor/landing , that my Lord (is) forgiving, merciful."

Kelime Kelime Analiz Tablosu

No Kelime Anlam Arapça Kök
1 ve kale ve dedi وَقَالَ قول
2 rkebu binin ارْكَبُوا ركب
3 fiha ona (gemiye) فِيهَا -
4 bismi ismiyledir بِسْمِ سمو
5 llahi Allah'ın اللَّهِ -
6 mecraha akması onun مَجْرَاهَا جري
7 ve mursaha ve sabitlendirilmesi onun وَمُرْسَاهَا رسو
8 inne doğrusu إِنَّ -
9 rabbi Rabbim رَبِّي ربب
10 legafurun mutlak ki bir Gafûr’dur لَغَفُورٌ غفر
11 rahimun bir Rahîm’dir رَحِيمٌ رحم

Notlar

Not 1

*Nûh.**Gemiye.**Geminin.

📚 Bu Ayette Geçen Kavramlar:

Rahîm Kavram 2

2 Yüce merhameti tecelli ettiren/ortaya koyan/vücut bulduran. Bebeği için rahmetin tecelli etmiş hali olan anne rahmi gibi rahmetini tecelli ettiren/ortaya koyan/vücut bulduran.

Rab Kavram 4

4 Efendi, komuta eden.

Gafûr Kavram 20

20 Bağışlayan.

12. Yusuf Suresi

Ayet 53

Arapça Metin (Harekeli)

1647|12|53|وَمَآ أُبَرِّئُ نَفْسِىٓ إِنَّ ٱلنَّفْسَ لَأَمَّارَةٌۢ بِٱلسُّوٓءِ إِلَّا مَا رَحِمَ رَبِّىٓ إِنَّ رَبِّى غَفُورٌ رَّحِيمٌ

Arapça Metin (Harekesiz)

1647|12|53|وما ابري نفسي ان النفس لاماره بالسو الا ما رحم ربي ان ربي غفور رحيم

Latin Literal

53. Ve mâ uberriu nefsî, innen nefse le emmâretun bis sûı illâ mâ rahime rabbî, inne rabbî gafûrun rahîm(rahîmun).

Türkçe Çeviri

"Ve beraat ettirir değilim nefsimi201; doğrusu nefis201 mutlak bir emredicidir kötülükle; dışındadır rahmet271 ettiği Rabbimin4; doğrusu Rabbim4 bir Gafûr’dur20; bir Rahîm’dir2."

Ahmed Samira Çevirisi

53 And I do not acquit myself, that the self (is) incessantly commanding/urging (E) with the bad/evil/harm, except what my Lord had mercy upon, that my Lord (is) forgiving, merciful.

Kelime Kelime Analiz Tablosu

No Kelime Anlam Arapça Kök
1 ve ma ve değilim وَمَا -
2 uberriu beraat ettirir أُبَرِّئُ برا
3 nefsi nefsimi نَفْسِي نفس
4 inne doğrusu إِنَّ -
5 n-nefse nefis النَّفْسَ نفس
6 leemmaratun mutlak bir emredicidir لَأَمَّارَةٌ امر
7 bis-su'i kötülükle بِالسُّوءِ سوا
8 illa dışındadır إِلَّا -
9 ma مَا -
10 rahime rahmet ettiği رَحِمَ رحم
11 rabbi Rabbimin رَبِّي ربب
12 inne doğrusu إِنَّ -
13 rabbi Rabbim رَبِّي ربب
14 gafurun bir Gafûr’dur غَفُورٌ غفر
15 rahimun bir Rahîm’dir رَحِيمٌ رحم

📚 Bu Ayette Geçen Kavramlar:

Rahîm Kavram 2

2 Yüce merhameti tecelli ettiren/ortaya koyan/vücut bulduran. Bebeği için rahmetin tecelli etmiş hali olan anne rahmi gibi rahmetini tecelli ettiren/ortaya koyan/vücut bulduran.

Rab Kavram 4

4 Efendi, komuta eden.

Gafûr Kavram 20

20 Bağışlayan.

Nefis Kavram 201

201 Benlik, kişilik, öz varlık.

Rahmet Kavram 271

271 Merhamet. Rahmetin, merhametin tecelli etmiş haline en iyi örnek anne rahmidir. Kadın rahminin bebeğini sararak onun her türlü ihtiyacını gidermesi, her türlü korumayı sağlaması rahmetin en üst seviye tecelli etmesidir. Yüce Allah'ın rahmeti evreni bir anne rahmi gibi sarmıştır, kuşatmıştır. Rabbimizin rahmeti ahiret evreninde müminler için olacaktır.

12. Yusuf Suresi

Ayet 98

Arapça Metin (Harekeli)

1692|12|98|قَالَ سَوْفَ أَسْتَغْفِرُ لَكُمْ رَبِّىٓ إِنَّهُۥ هُوَ ٱلْغَفُورُ ٱلرَّحِيمُ

Arapça Metin (Harekesiz)

1692|12|98|قال سوف استغفر لكم ربي انه هو الغفور الرحيم

Latin Literal

98. Kâle sevfe estagfiru lekum rabbî, innehu huvel gafûrur rahîm(rahîmu).

Türkçe Çeviri

Dedi*: "Yakında mağfiret319 dileyeceğim sizlere Rabbimden4; doğrusu O**; O** (ki) Gafûr’dur20; Rahîm’dir2."

Ahmed Samira Çevirisi

98 He said: "I will/shall ask for forgiveness for you from my Lord, that he is the forgiving, the merciful."

Kelime Kelime Analiz Tablosu

No Kelime Anlam Arapça Kök
1 kale dedi قَالَ قول
2 sevfe yakında سَوْفَ -
3 estegfiru mağfiret dileyeceğim أَسْتَغْفِرُ غفر
4 lekum sizlere لَكُمْ -
5 rabbi Rabbimden رَبِّي ربب
6 innehu doğrusu O إِنَّهُ -
7 huve O (ki) هُوَ -
8 l-gafuru Gafûr’dur الْغَفُورُ غفر
9 r-rahimu Rahîm’dir الرَّحِيمُ رحم

Notlar

Not 1

*Yakûb.**Allah.

📚 Bu Ayette Geçen Kavramlar:

Rahîm Kavram 2

2 Yüce merhameti tecelli ettiren/ortaya koyan/vücut bulduran. Bebeği için rahmetin tecelli etmiş hali olan anne rahmi gibi rahmetini tecelli ettiren/ortaya koyan/vücut bulduran.

Rab Kavram 4

4 Efendi, komuta eden.

Gafûr Kavram 20

20 Bağışlayan.

Mağfiret Kavram 319

319 Bağışlama, affetme.

14. İbrahim Suresi

Ayet 36

Arapça Metin (Harekeli)

1784|14|36|رَبِّ إِنَّهُنَّ أَضْلَلْنَ كَثِيرًا مِّنَ ٱلنَّاسِ فَمَن تَبِعَنِى فَإِنَّهُۥ مِنِّى وَمَنْ عَصَانِى فَإِنَّكَ غَفُورٌ رَّحِيمٌ

Arapça Metin (Harekesiz)

1784|14|36|رب انهن اضللن كثيرا من الناس فمن تبعني فانه مني ومن عصاني فانك غفور رحيم

Latin Literal

36. Rabbi innehunne adlelne kesîren minen nâs(nâsi), fe men tebianî fe innehu minnî, ve men asânî fe inneke gafûrun rahîm(rahîmun).

Türkçe Çeviri

"Rabbim4! Doğrusu onlar* dalalete düşürdüler* insanlardan ekserisini/çoğunu; öyle ki kim tabi oldu bana** öyle ki o bendendir; ve kim asilik etti bana** öyle ki doğrusu sensin bir Gafûr20; bir Rahîm2.

Ahmed Samira Çevirisi

36 My Lord that they (F) truly misguided (F) many from the people, so who followed me, so that he truly is from me, and who disobeyed me, so that You are forgiving, merciful.

Kelime Kelime Analiz Tablosu

No Kelime Anlam Arapça Kök
1 rabbi Rabbim رَبِّ ربب
2 innehunne doğrusu onlar إِنَّهُنَّ -
3 edlelne dalalete düşürdüler أَضْلَلْنَ ضلل
4 kesiran ekserisi/çoğu كَثِيرًا كثر
5 mine مِنَ -
6 n-nasi insanlardan النَّاسِ نوس
7 femen öyle ki kim فَمَنْ -
8 tebiani tabi oldu bana تَبِعَنِي تبع
9 feinnehu öyle ki o فَإِنَّهُ -
10 minni bendendir مِنِّي -
11 ve men ve kim وَمَنْ -
12 asani asilik etti bana عَصَانِي عصي
13 feinneke öyle ki doğrusu sen فَإِنَّكَ -
14 gafurun bir Gafur غَفُورٌ غفر
15 rahimun bir Rahîm رَحِيمٌ رحم

Notlar

Not 1

*İdoller, 3. şahıs çoğul dişil zamir. **İbrahim.

📚 Bu Ayette Geçen Kavramlar:

Rahîm Kavram 2

2 Yüce merhameti tecelli ettiren/ortaya koyan/vücut bulduran. Bebeği için rahmetin tecelli etmiş hali olan anne rahmi gibi rahmetini tecelli ettiren/ortaya koyan/vücut bulduran.

Rab Kavram 4

4 Efendi, komuta eden.

Gafûr Kavram 20

20 Bağışlayan.

15. Hicr Suresi

Ayet 49

Arapça Metin (Harekeli)

1849|15|49|نَبِّئْ عِبَادِىٓ أَنِّىٓ أَنَا ٱلْغَفُورُ ٱلرَّحِيمُ

Arapça Metin (Harekesiz)

1849|15|49|نبي عبادي اني انا الغفور الرحيم

Latin Literal

49. Nebbî’ ibâdî ennî enel gafûrur rahîm(rahîmu).

Türkçe Çeviri

Haber ver kullarıma46 ki ben; benim Gafûr20; Rahîm2.

Ahmed Samira Çevirisi

49 Inform My worshippers/slaves, that I, I am the forgiving , the merciful .

📚 Bu Ayette Geçen Kavramlar:

Rahîm Kavram 2

2 Yüce merhameti tecelli ettiren/ortaya koyan/vücut bulduran. Bebeği için rahmetin tecelli etmiş hali olan anne rahmi gibi rahmetini tecelli ettiren/ortaya koyan/vücut bulduran.

Gafûr Kavram 20

20 Bağışlayan.

Kulluk etmek Kavram 46

46 Köle olmak/dini hüküm koyucu olarak sadece Yüce Allah'ı bilmek. Sadece O'na tapınmak. O'nun astından ilahlar edinmemek. Yüce Allah'ın kelamı olan sadece Kur'an'ın hükümlerine tabi olmak.

16. Nahl Suresi

Ayet 18

Arapça Metin (Harekeli)

1917|16|18|وَإِن تَعُدُّوا۟ نِعْمَةَ ٱللَّهِ لَا تُحْصُوهَآ إِنَّ ٱللَّهَ لَغَفُورٌ رَّحِيمٌ

Arapça Metin (Harekesiz)

1917|16|18|وان تعدوا نعمه الله لا تحصوها ان الله لغفور رحيم

Latin Literal

18. Ve in teuddû ni’metallâhi lâ tuhsûhâ, innallâhe le gafûrun rahîm(rahîmun).

Türkçe Çeviri

Ve eğer saysanız nimetini Allah'ın hesaplayamazsınız* onu**; doğrusu Allah mutlak bir Gafûr’dur20; bir Rahîm’dir2.

Ahmed Samira Çevirisi

18 And if you count God’s blessing/goodness you do not compute it , that God (is) forgiving (E), merciful.

Kelime Kelime Analiz Tablosu

No Kelime Anlam Arapça Kök
1 ve in ve eğer وَإِنْ -
2 teuddu saysanız/adetleseniz تَعُدُّوا عدد
3 nia'mete nimetini نِعْمَةَ نعم
4 llahi Allah'ın اللَّهِ -
5 la لَا -
6 tuhsuha hesaplayamazsınız onu تُحْصُوهَا حصي
7 inne doğrusu إِنَّ -
8 llahe Allah اللَّهَ -
9 legafurun mutlak bir Gafûr’dur لَغَفُورٌ غفر
10 rahimun bir Rahîm’dir رَحِيمٌ رحم

Notlar

Not 1

*Hesaplayıp işlemek, kompüt etmek. Evrendeki hiçbir işlemci (kuantum bilgisayarları dahil) Yüce Allah'ın nimetini hesaplaya gücüne erişemez.**Nimeti.

📚 Bu Ayette Geçen Kavramlar:

Rahîm Kavram 2

2 Yüce merhameti tecelli ettiren/ortaya koyan/vücut bulduran. Bebeği için rahmetin tecelli etmiş hali olan anne rahmi gibi rahmetini tecelli ettiren/ortaya koyan/vücut bulduran.

Gafûr Kavram 20

20 Bağışlayan.

17. İsrâ Suresi

Ayet 44

Arapça Metin (Harekeli)

2071|17|44|تُسَبِّحُ لَهُ ٱلسَّمَٰوَٰتُ ٱلسَّبْعُ وَٱلْأَرْضُ وَمَن فِيهِنَّ وَإِن مِّن شَىْءٍ إِلَّا يُسَبِّحُ بِحَمْدِهِۦ وَلَٰكِن لَّا تَفْقَهُونَ تَسْبِيحَهُمْ إِنَّهُۥ كَانَ حَلِيمًا غَفُورًا

Arapça Metin (Harekesiz)

2071|17|44|تسبح له السموت السبع والارض ومن فيهن وان من شي الا يسبح بحمده ولكن لا تفقهون تسبيحهم انه كان حليما غفورا

Latin Literal

44. Tusebbihu lehus semâvâtus seb’u vel ardu ve men fîhinn(fîhinne), ve in min şey’in illâ yusebbihu bi hamdihî ve lâkin lâ tefkahûne tesbîhahum, innehu kâne halîmen gafûrâ(gafûren).

Türkçe Çeviri

Tesbih57 eder O'nu (Allah’ı) yedi gökler ve yer; ve onlardaki kimse*; ve yoktur bir şeyden, ancak tesbih57 eder hamd4 ile O’nu (Allah’ı); fakat anlamazsınız tesbihlerini57 onların; doğrusu O (Allah) oldu Halîm58; Gafûr20.

Ahmed Samira Çevirisi

44 The skies/space the seven, and the earth/Planet Earth, they praise/glorify to Him, and who (is) in them, and that (E) (there is not) from a thing except (it) praises/glorifies with His praise/gratitude/thanks, and but you do not understand their praise/glorification, that He was/is clement/patient powerful and capable, a forgiving.

Kelime Kelime Analiz Tablosu

No Kelime Anlam Arapça Kök
1 tusebbihu tesbih eder تُسَبِّحُ سبح
2 lehu O'nu (Allah’ı) لَهُ -
3 s-semavatu gökler السَّمَاوَاتُ سمو
4 s-seb'u yedi السَّبْعُ سبع
5 vel'erdu ve yer وَالْأَرْضُ ارض
6 ve men ve kimse وَمَنْ -
7 fihinne onlardaki فِيهِنَّ -
8 ve in ve yoktur وَإِنْ -
9 min مِنْ -
10 şey'in bir şeyden شَيْءٍ شيا
11 illa ancak إِلَّا -
12 yusebbihu tesbih eder يُسَبِّحُ سبح
13 bihamdihi hamd ile O’nu (Allah’ı) بِحَمْدِهِ حمد
14 velakin fakat وَلَٰكِنْ -
15 la لَا -
16 tefkahune anlamazsınız تَفْقَهُونَ فقه
17 tesbihahum tesbihlerini onların تَسْبِيحَهُمْ سبح
18 innehu doğrusu O (Allah) إِنَّهُ -
19 kane oldu كَانَ كون
20 halimen halîm/yumuşak huylu حَلِيمًا حلم
21 gafuran gafûr/bağışlayan غَفُورًا غفر

Notlar

Not 1

*Evrenimizde bizlerden başka akıl sahibi kimselerin olduğuna büyük bir işarettir.

📚 Bu Ayette Geçen Kavramlar:

Rab Kavram 4

4 Efendi, komuta eden.

Gafûr Kavram 20

20 Bağışlayan.

Tesbih Kavram 57

57 Yaratılış amacına uygun olarak bir rotada/yörüngede yüzüp ilerlemek.

Halîm Kavram 58

58 Yumuşak huylu.

33. Ahzâb Suresi

Ayet 5

Arapça Metin (Harekeli)

3536|33|5|ٱدْعُوهُمْ لِءَابَآئِهِمْ هُوَ أَقْسَطُ عِندَ ٱللَّهِ فَإِن لَّمْ تَعْلَمُوٓا۟ ءَابَآءَهُمْ فَإِخْوَٰنُكُمْ فِى ٱلدِّينِ وَمَوَٰلِيكُمْ وَلَيْسَ عَلَيْكُمْ جُنَاحٌ فِيمَآ أَخْطَأْتُم بِهِۦ وَلَٰكِن مَّا تَعَمَّدَتْ قُلُوبُكُمْ وَكَانَ ٱللَّهُ غَفُورًا رَّحِيمًا

Arapça Metin (Harekesiz)

3536|33|5|ادعوهم لابايهم هو اقسط عند الله فان لم تعلموا اباهم فاخونكم في الدين وموليكم وليس عليكم جناح فيما اخطاتم به ولكن ما تعمدت قلوبكم وكان الله غفورا رحيما

Latin Literal

5. Ud’ûhum li âbâihim huve aksatu indallâh(indallâhi), fe in lem ta’lemû âbâehum fe ıhvânukum fîd dîni ve mevâlîkum, ve leyse aleykum cunâhun fîmâ ahta’tum bihî ve lâkin mâ taammedet kulûbukum, ve kânallâhu gafûren rahîmâ(rahîmen).

Türkçe Çeviri

Çağırın* onları babaları (adına); o (ki) daha eşittir/denktir** Allah'ın indinde/katında; öyle ki eğer asla bilmiyorsanız babalarını; öyle ki onlar kardeşlerinizdir dinde; ve velilerdir*** sizlere; ve olmadı sizlere bir günah kendisiyle hata ettiğinizde****; velakin/fakat kalplerinizin niyetlendiğidir/amaçladığıdır***** (bir günah); ve oldu Allah bir Gafûr20; bir Rahîm20.

Ahmed Samira Çevirisi

5 Call them to their fathers, it is more just/equitable at God, so if you did not/do not know their fathers so (they are) your brothers in the religion, and your allies/friends , and an offense/guilt/sin is not on you in what you mistook/erred with it, and but what your hearts/minds made intentionally/purposely, and God was/is a forgiver , merciful.

Kelime Kelime Analiz Tablosu

No Kelime Anlam Arapça Kök
1 ad'uhum çağırın onları ادْعُوهُمْ دعو
2 liabaihim babalarına لِابَائِهِمْ ابو
3 huve o هُوَ -
4 eksetu daha eşitliktir أَقْسَطُ قسط
5 inde katında/yanında عِنْدَ عند
6 llahi Allah اللَّهِ -
7 fein öyle ki eğer فَإِنْ -
8 lem asla لَمْ -
9 tea'lemu bilmiyorsanız تَعْلَمُوا علم
10 aba'ehum babalarını ابَاءَهُمْ ابو
11 feihvanukum öyle ki onlar sizlerin kardeşlerinizdir فَإِخْوَانُكُمْ اخو
12 fi فِي -
13 d-dini dinde الدِّينِ دين
14 ve mevalikum ve velilerdir sizlere وَمَوَالِيكُمْ ولي
15 veleyse ve olması وَلَيْسَ ليس
16 aleykum sizlere عَلَيْكُمْ -
17 cunahun bir günah جُنَاحٌ جنح
18 fima فِيمَا -
19 ehta'tum hata ettiğinizde أَخْطَأْتُمْ خطا
20 bihi kendisiyle بِهِ -
21 velakin velakin/fakat وَلَٰكِنْ -
22 ma مَا -
23 teammedet niyetlendiğidir تَعَمَّدَتْ عمد
24 kulubukum kalblerinizin قُلُوبُكُمْ قلب
25 ve kane ve oldu وَكَانَ كون
26 llahu Allah اللَّهُ -
27 gafuran bir Gafûr’dur غَفُورًا غفر
28 rahimen bir Rahîm’dir رَحِيمًا رحم

Notlar

Not 1

*Bir önceki ayette geçen "ed’ıyâ" kelimesinin fiil hali. Bu da bize Rabbimizden güzel bir işarettir.**Siz onlara destek olup babalık etseniz de sizler onların gerçek babaları değilsiniz. Gerçek biyolojik babanın vurgulanması/bilindik kılınması her zaman daha hakkaniyetlidir. ***Yakın koruyucu.****Hatayla yapılanlar günah olmaz.*****Kalpten amaçladığınızdır; kalpten niyeti bozduğunuzdur.

📚 Bu Ayette Geçen Kavramlar:

Gafûr Kavram 20

20 Bağışlayan.

33. Ahzâb Suresi

Ayet 24

Arapça Metin (Harekeli)

3555|33|24|لِّيَجْزِىَ ٱللَّهُ ٱلصَّٰدِقِينَ بِصِدْقِهِمْ وَيُعَذِّبَ ٱلْمُنَٰفِقِينَ إِن شَآءَ أَوْ يَتُوبَ عَلَيْهِمْ إِنَّ ٱللَّهَ كَانَ غَفُورًا رَّحِيمًا

Arapça Metin (Harekesiz)

3555|33|24|ليجزي الله الصدقين بصدقهم ويعذب المنفقين ان شا او يتوب عليهم ان الله كان غفورا رحيما

Latin Literal

24. Li yecziyallâhus sâdıkîne bi sıdkıhım ve yuazzibel munâfıkîne in şâe ev yetûbe aleyhim, innallâhe kâne gafûren rahîmâ(rahîmen).

Türkçe Çeviri

Cezalandırması* içindir Allah’ın sâdıkları182 sıddıklıklarıyla551; ve azap etmesi içindir münâfıklara26 eğer dilerse (Allah) ya da tevbe33 etmesi içindir (Allah'ın) onlar üzerine**; doğrusu Allah oldu bir Gafûr20; bir Rahîm2.

Ahmed Samira Çevirisi

24 (It is to) God to reward/reimburse the truthful with their truthfulness, and He tortures the hypocrites, if He wants or He forgives on them, that truly God was/is a forgiver, merciful.

Kelime Kelime Analiz Tablosu

No Kelime Anlam Arapça Kök
1 liyecziye cezalandırması/karşılığını vermesi için لِيَجْزِيَ جزي
2 llahu Allah’ın اللَّهُ -
3 s-sadikine sadıkları الصَّادِقِينَ صدق
4 bisidkihim sıddıklıklarıyla بِصِدْقِهِمْ صدق
5 ve yuazzibe ve azap etmesi için وَيُعَذِّبَ عذب
6 l-munafikine münafıkları الْمُنَافِقِينَ نفق
7 in eğer إِنْ -
8 şa'e dilerse شَاءَ شيا
9 ev ya da أَوْ -
10 yetube tevbe etmesi için يَتُوبَ توب
11 aleyhim üzerlerine عَلَيْهِمْ -
12 inne doğrusu إِنَّ -
13 llahe Allah اللَّهَ -
14 kane oldu كَانَ كون
15 gafuran bir Gafûr غَفُورًا غفر
16 rahimen bir Rahîm رَحِيمًا رحم

Notlar

Not 1

*Karşılığını vermesi, mükafatlandırması.**Bağışlamak istediği kimselere.

📚 Bu Ayette Geçen Kavramlar:

Rahîm Kavram 2

2 Yüce merhameti tecelli ettiren/ortaya koyan/vücut bulduran. Bebeği için rahmetin tecelli etmiş hali olan anne rahmi gibi rahmetini tecelli ettiren/ortaya koyan/vücut bulduran.

Gafûr Kavram 20

20 Bağışlayan.

Münâfık Kavram 26

26 İç yüzünü gizleyen. İki yüzlü.

Tevbe Kavram 33

33 Dönmek, vazgeçmek.

sâdık Kavram 182

182 Doğrular, dürüstler.

Sıddık Kavram 551

551 Her zaman doğruyu onaylayan, söyleyen, yapan.

33. Ahzâb Suresi

Ayet 50

Arapça Metin (Harekeli)

3581|33|50|يَٰٓأَيُّهَا ٱلنَّبِىُّ إِنَّآ أَحْلَلْنَا لَكَ أَزْوَٰجَكَ ٱلَّٰتِىٓ ءَاتَيْتَ أُجُورَهُنَّ وَمَا مَلَكَتْ يَمِينُكَ مِمَّآ أَفَآءَ ٱللَّهُ عَلَيْكَ وَبَنَاتِ عَمِّكَ وَبَنَاتِ عَمَّٰتِكَ وَبَنَاتِ خَالِكَ وَبَنَاتِ خَٰلَٰتِكَ ٱلَّٰتِى هَاجَرْنَ مَعَكَ وَٱمْرَأَةً مُّؤْمِنَةً إِن وَهَبَتْ نَفْسَهَا لِلنَّبِىِّ إِنْ أَرَادَ ٱلنَّبِىُّ أَن يَسْتَنكِحَهَا خَالِصَةً لَّكَ مِن دُونِ ٱلْمُؤْمِنِينَ قَدْ عَلِمْنَا مَا فَرَضْنَا عَلَيْهِمْ فِىٓ أَزْوَٰجِهِمْ وَمَا مَلَكَتْ أَيْمَٰنُهُمْ لِكَيْلَا يَكُونَ عَلَيْكَ حَرَجٌ وَكَانَ ٱللَّهُ غَفُورًا رَّحِيمًا

Arapça Metin (Harekesiz)

3581|33|50|يايها النبي انا احللنا لك ازوجك التي اتيت اجورهن وما ملكت يمينك مما افا الله عليك وبنات عمك وبنات عمتك وبنات خالك وبنات خلتك التي هاجرن معك وامراه مومنه ان وهبت نفسها للنبي ان اراد النبي ان يستنكحها خالصه لك من دون المومنين قد علمنا ما فرضنا عليهم في ازوجهم وما ملكت ايمنهم لكيلا يكون عليك حرج وكان الله غفورا رحيما

Latin Literal

50. Yâ eyyuhen nebiyyu innâ ahlelnâ leke ezvâcekelletî âteyte ucûrehunne ve mâ meleket yemînuke mimmâ efâallâhu aleyke ve benâti ammike ve benâti ammâtike ve benâti hâlike ve benâti halâtikellâtî hâcerne meâk(meâke), vemreeten mu’mineten in vehebet nefsehâ lin nebiyyi in erâden nebiyyu en yestenkihahâ hâlisaten leke min dûnil mu’minîn(mu’minîne), kad alimnâ mâ faradnâ aleyhim fî ezvâcihim ve mâ meleket eymânuhum li keylâ yekûne aleyke harac(haracun), ve kânallâhu gafûran rahîmâ(rahîmen).

Türkçe Çeviri

Ey nebi*! Doğrusu helal kıldık734 sana (senin) eşlerini ki ecirlerini** verdiğin kimselerdir; yemininle malik olduğunu (ki) Allah'ın feyz verdiğindendir sana; ve amcanın kızlarını; ve halanın kızlarını; ve dayının kızlarını; ve teyzenin kızlarını (ki) seninle beraber hicret etmiş kimselerdir; ve müminât493 bir kadını ki eğer hibe ettiyse*** kendi nefsini nebiye; eğer arzuladıysa nebi ki nikahlamayı744 onu***; bir halistir/özgüdür sana müminlerin astından****; muhakkak bildik farz497 kıldığımızı üzerlerine onların eşlerinde onların; ve sağ ellerini malik oldukları; olmaması içindir sana bir engel/yasak; ve oldu Allah bir Gafûr20; bir Rahîm2.

Ahmed Samira Çevirisi

50 You, you the prophet, that We, We permitted/allowed for you your wives/spouses those who you gave their rewards (dowries), and what your right (hand) owned/possessed from what God bestowed upon you, and your paternal uncles’ daughters, and your paternal aunts’ daughters, and your maternal uncles’ daughters, and your maternal aunts’ daughters, who (F) emigrated with you, and a believing woman if she presented herself to the prophet, if the prophet wanted that He marries her, clearly/purely for you from other than the believers, We had known what We had commanded/imposed/stipulated on them in their wives and what their right (hands) owned/possessed, so that strain/blame/sin not be on you, and God was/is forgiving, merciful.

Kelime Kelime Analiz Tablosu

No Kelime Anlam Arapça Kök
1 ya eyyuha ey يَا أَيُّهَا -
2 n-nebiyyu nebi النَّبِيُّ نبا
3 inna doğrusu إِنَّا -
4 ehlelna helal kıldık أَحْلَلْنَا حلل
5 leke sana لَكَ -
6 ezvaceke (senin) eşlerini أَزْوَاجَكَ زوج
7 l-lati kimseler ki اللَّاتِي -
8 ateyte verdin اتَيْتَ اتي
9 ucurahunne ecirlerini onların أُجُورَهُنَّ اجر
10 ve ma وَمَا -
11 meleket malik olduğunu مَلَكَتْ ملك
12 yeminuke yemininle يَمِينُكَ يمن
13 mimma مِمَّا -
14 efa'e feyz verdiğinden أَفَاءَ فيا
15 llahu Allah'ın اللَّهُ -
16 aleyke sana عَلَيْكَ -
17 ve benati ve kızlarını وَبَنَاتِ بني
18 ammike amcanın عَمِّكَ عمم
19 ve benati ve kızlarını وَبَنَاتِ بني
20 ammatike halanın عَمَّاتِكَ عمم
21 ve benati ve kızlarını وَبَنَاتِ بني
22 halike dayının خَالِكَ خول
23 ve benati ve kızlarını وَبَنَاتِ بني
24 halatike teyzenin خَالَاتِكَ خول
25 l-lati kimseler ki اللَّاتِي -
26 hacerne hicret ettiler هَاجَرْنَ هجر
27 meake seninle beraber مَعَكَ -
28 vemraeten ve bir kadın وَامْرَأَةً مرا
29 mu'mineten müminât مُؤْمِنَةً امن
30 in eğer إِنْ -
31 vehebet hibe ettiyse وَهَبَتْ وهب
32 nefseha kendi nefsini نَفْسَهَا نفس
33 linnebiyyi nebiye لِلنَّبِيِّ نبا
34 in eğer إِنْ -
35 erade arzuladıysa أَرَادَ رود
36 n-nebiyyu nebi النَّبِيُّ نبا
37 en ki أَنْ -
38 yestenkihaha nikahlamayı onu يَسْتَنْكِحَهَا نكح
39 halisaten bir halistir خَالِصَةً خلص
40 leke sana لَكَ -
41 min مِنْ -
42 duni astından دُونِ دون
43 l-mu'minine müminlerin الْمُؤْمِنِينَ امن
44 kad muhakkak قَدْ -
45 alimna bildik عَلِمْنَا علم
46 ma مَا -
47 feradna farz kıldığımızı فَرَضْنَا فرض
48 aleyhim üzerlerine onların عَلَيْهِمْ -
49 fi فِي -
50 ezvacihim eşlerinde onların أَزْوَاجِهِمْ زوج
51 ve ma ve وَمَا -
52 meleket malik oldukları مَلَكَتْ ملك
53 eymanuhum sağ ellerini أَيْمَانُهُمْ يمن
54 likeyla içindir لِكَيْلَا -
55 yekune olmaması يَكُونَ كون
56 aleyke sana عَلَيْكَ -
57 haracun bir engel/yasak حَرَجٌ حرج
58 ve kane ve oldu وَكَانَ كون
59 llahu Allah اللَّهُ -
60 gafuran bir Gafûr غَفُورًا غفر
61 rahimen bir Rahîm رَحِيمًا رحم

Notlar

Not 1

*Resûl Muhammed. **Karşılıklarını, mehirlerini.***Kadın.****Mümin erkeklere verilen hakların daha astından/aşağısından.

📚 Bu Ayette Geçen Kavramlar:

Rahîm Kavram 2

2 Yüce merhameti tecelli ettiren/ortaya koyan/vücut bulduran. Bebeği için rahmetin tecelli etmiş hali olan anne rahmi gibi rahmetini tecelli ettiren/ortaya koyan/vücut bulduran.

Gafûr Kavram 20

20 Bağışlayan.

Müminât Kavram 493

493 Mümin kadınlar. İman etmiş kadınlar.

Farz kılmak/etmek. Kavram 497

497 Uygulamaya koymak, belirlemek, önceden fikslemek/sabitlemek, zorunlu olarak uygulamaya koymak.

Nikah Kavram 744

744 Yetişkin bir erkek ve bir kadın arasında gerçekleşen evlilik/izdivaç bağı/sözleşmesi/misâkıdır. Cinselliği de içeren bu bağa, bu bağdan doğacak olan çocukların sorumluluğunu almaya söz vermekdir. Karşılıklı yapılan bu sözleşmeye aykırı olarak başka kimselerle zina etmemektir. Bu sözleşmeden doğacak olan çocukların babasının kesin olarak kadınla nikahlanmış olan erkeğin olacağını insanlara duyurmaktır, deklere etmektir. Kur'an'da nikahlanmak bir ritüele bağlanmamıştır. Nikahlanmak kolaylaştırılmıştır. Bir yere kadar (2 kez) boşanma da kolaylaştırılmıştır. Biricik dinimiz İslam yani sadece Kur'an insanlara asla eziyet etmez. Nikahlanmak isteyenler karşılıklı olarak bu taleplerini birbirlerine iletirler ve aralarında bir bağ/akit yapmaya kadar verirler. Yaptıkları bu bağı/akti topluma duyururlar ki kadının ve erkeğin nikahlı olduğu bilinsin. İmam nikahı diye bir şey Kur'an'da yoktur. İki kişi arasında gerçekleşen bu bağın topluma duyurulması zorunluluğu vardır. Amaç toplumun bu nikahtan haberdar olmasıdır. Boşanma durumunda da topluma bu durumun bildirilme zorunluluğu vardır.

33. Ahzâb Suresi

Ayet 59

Arapça Metin (Harekeli)

3590|33|59|يَٰٓأَيُّهَا ٱلنَّبِىُّ قُل لِّأَزْوَٰجِكَ وَبَنَاتِكَ وَنِسَآءِ ٱلْمُؤْمِنِينَ يُدْنِينَ عَلَيْهِنَّ مِن جَلَٰبِيبِهِنَّ ذَٰلِكَ أَدْنَىٰٓ أَن يُعْرَفْنَ فَلَا يُؤْذَيْنَ وَكَانَ ٱللَّهُ غَفُورًا رَّحِيمًا

Arapça Metin (Harekesiz)

3590|33|59|يايها النبي قل لازوجك وبناتك ونسا المومنين يدنين عليهن من جلبيبهن ذلك ادني ان يعرفن فلا يوذين وكان الله غفورا رحيما

Latin Literal

59. Yâ eyyuhen nebîyyu kul li ezvâcike ve benâtike ve nisâil mu’minîne yudnîne aleyhinne min celâbîbihinn(celâbîbihinne), zâlike ednâ en yu’refne fe lâ yu’zeyn(yu’zeyne) ve kânallâhu gafûren rahîmâ(rahîmen).

Türkçe Çeviri

Ey nebi*! Eşlerine; ve kızlarına; ve müminlerin kadınlarına de ki yakınlaştırsınlar üstlerine cilbablarından730; işte bu daha yakındır ki arif** olunurlar; öyle ki eziyet*** edilmezler; ve oldu Allah bir Gafûr20; bir Rahîm2.

Ahmed Samira Çevirisi

59 You, you the prophet, say to your wives and your daughters and the believers’ women they (F) near (lengthen) on them from their shirts/gowns/wide dresses, that (is) nearer that (E) they (F) be known (better than being identified), so they (F) do not be harmed mildly/harmed, and God was/is forgiving, merciful.

Kelime Kelime Analiz Tablosu

No Kelime Anlam Arapça Kök
1 ya eyyuha ey يَا أَيُّهَا -
2 n-nebiyyu nebi النَّبِيُّ نبا
3 kul de ki قُلْ قول
4 liezvacike eşlerine لِأَزْوَاجِكَ زوج
5 ve benatike ve kızlarına وَبَنَاتِكَ بني
6 ve nisa'i ve kadınlarına وَنِسَاءِ نسو
7 l-mu'minine müminlerin الْمُؤْمِنِينَ امن
8 yudnine yakınlaştırsınlar يُدْنِينَ دنو
9 aleyhinne üstlerine عَلَيْهِنَّ -
10 min مِنْ -
11 celabibihinne cilbablarından جَلَابِيبِهِنَّ جلب
12 zalike işte budur ذَٰلِكَ -
13 edna daha yakındır أَدْنَىٰ دنو
14 en ki أَنْ -
15 yua'rafne arif olunurlar يُعْرَفْنَ عرف
16 fe la öyle ki فَلَا -
17 yu'zeyne eziyet edilmezler يُؤْذَيْنَ اذي
18 ve kane ve oldu وَكَانَ كون
19 llahu Allah اللَّهُ -
20 gafuran bir Gafûr غَفُورًا غفر
21 rahimen bir Rahîm رَحِيمًا رحم

Notlar

Not 1

*Nebi Muhammed.**Bilinirler. Cilbabları görenler onların mümin kadınlardan olduğunu anlarlar. Cilbabın görevi kadını örtme değil onların tanınır olmaları içindir.***Tacize maruz kalmazlar.

📚 Bu Ayette Geçen Kavramlar:

Rahîm Kavram 2

2 Yüce merhameti tecelli ettiren/ortaya koyan/vücut bulduran. Bebeği için rahmetin tecelli etmiş hali olan anne rahmi gibi rahmetini tecelli ettiren/ortaya koyan/vücut bulduran.

Gafûr Kavram 20

20 Bağışlayan.

33. Ahzâb Suresi

Ayet 73

Arapça Metin (Harekeli)

3604|33|73|لِّيُعَذِّبَ ٱللَّهُ ٱلْمُنَٰفِقِينَ وَٱلْمُنَٰفِقَٰتِ وَٱلْمُشْرِكِينَ وَٱلْمُشْرِكَٰتِ وَيَتُوبَ ٱللَّهُ عَلَى ٱلْمُؤْمِنِينَ وَٱلْمُؤْمِنَٰتِ وَكَانَ ٱللَّهُ غَفُورًا رَّحِيمًۢا

Arapça Metin (Harekesiz)

3604|33|73|ليعذب الله المنفقين والمنفقت والمشركين والمشركت ويتوب الله علي المومنين والمومنت وكان الله غفورا رحيما

Latin Literal

73. Li yuazziballâhul munâfikîne vel munâfikâti vel muşrikîne vel muşrikâti ve yetûballâhu alel mu’minîne vel mu’minât(mu’minâti), ve kânallâhu gafûren rahîmâ(rahîmen).

Türkçe Çeviri

Azap426 etmesi içindir Allah’ın münâfık26 (erkeklere) ve münâfık26 (kadınlara); ve müşrik36 (erkeklere) ve müşrik36 (kadınlara); ve tevbe33 etmesi (içindir) Allah'ın mümin27 (erkeklere) ve mümin27 (kadınlara) karşı; ve oldu Allah bir Gafûr20; bir Rahîm2.

Ahmed Samira Çevirisi

73 (It is for) God to punish the hypocrites (M), and the hypocrites (F), and the sharers/takers of partners (with God) (M), and the sharers/takers of partners (with God) (F), and God forgives on the believers (M), and the believers (F), and God was/is forgiving, merciful.304

📚 Bu Ayette Geçen Kavramlar:

Rahîm Kavram 2

2 Yüce merhameti tecelli ettiren/ortaya koyan/vücut bulduran. Bebeği için rahmetin tecelli etmiş hali olan anne rahmi gibi rahmetini tecelli ettiren/ortaya koyan/vücut bulduran.

Gafûr Kavram 20

20 Bağışlayan.

Münâfık Kavram 26

26 İç yüzünü gizleyen. İki yüzlü.

Mümin Kavram 27

27 İtimat eden/emin olan. Yüce Allah'ın varlığına O'nun evren kitabını okuyarak delillerle tanık/şahit olan. Kur'an'ın ilâhi olduğuna kanıtlarla kanaat getirmek ve Kur'an'a itimat etmek/güvenmek.

Tevbe Kavram 33

33 Dönmek, vazgeçmek.

Müşrik Kavram 36

36 Şirk koşan. Şirk; ortaklaştırmak, ortak etmek. Yüce Allah hükmü (Kur'an) ile birlikte O'nun astından dinde hüküm koyucular edinmek. Kutsal kitapların astından dinde hüküm koyucular edinmek. Kur'an'ın dışında dinde kitaplar edinmek.

Yüce Allah'ın azap etmesi. Kavram 426

426 Yüce Allah azabı hak etmiş nefsi azaptan kurtarmayarak azap eder. Nefis kendine zulmetmiş ve kendine azap etmiştir. Yüce Allah durup dururken bir nefse azap edici asla değildir.

60. Mümtehine Suresi

Ayet 7

Arapça Metin (Harekeli)

5155|60|7|عَسَى ٱللَّهُ أَن يَجْعَلَ بَيْنَكُمْ وَبَيْنَ ٱلَّذِينَ عَادَيْتُم مِّنْهُم مَّوَدَّةً وَٱللَّهُ قَدِيرٌ وَٱللَّهُ غَفُورٌ رَّحِيمٌ

Arapça Metin (Harekesiz)

5155|60|7|عسي الله ان يجعل بينكم وبين الذين عاديتم منهم موده والله قدير والله غفور رحيم

Latin Literal

7. Asâllâhu en yec’ale beynekum ve beynellezîne âdeytum minhum meveddeh(meveddeten), vallâhu kadîr(kadîrun), vallâhu gafûrun rahîm(rahîmun).

Türkçe Çeviri

Belki de Allah ki yapar sizlerin arasında ve onlardan düşmanlık ettiğiniz kimseler arasında bir sevgi/duygusal yakınlık; ve Allah bir Kadîr’dir177; ve Allah bir Gafûr’dur20; bir Rahîm’dir2.

Ahmed Samira Çevirisi

7 Maybe/perhaps that (E) God makes/puts between you, and between those whom you made animosity with, from them, love/affection/friendship, and God (is) capable/able , and God (is) forgiving, merciful.

Kelime Kelime Analiz Tablosu

No Kelime Anlam Arapça Kök
1 asa belki de عَسَى عسي
2 llahu Allah اللَّهُ -
3 en ki أَنْ -
4 yec'ale yapar يَجْعَلَ جعل
5 beynekum aranızla بَيْنَكُمْ بين
6 ve beyne ve arasında وَبَيْنَ بين
7 ellezine kimseler الَّذِينَ -
8 aadeytum düşmanlık ettiğiniz عَادَيْتُمْ عدو
9 minhum onlardan مِنْهُمْ -
10 meveddeten bir sevgi/duygusal yakınlık مَوَدَّةً ودد
11 vallahu ve Allah وَاللَّهُ -
12 kadirun bir Kadîr’dir قَدِيرٌ قدر
13 vallahu ve Allah وَاللَّهُ -
14 gafurun bir Gafûr’dur غَفُورٌ غفر
15 rahimun bir Rahîm’dir رَحِيمٌ رحم

📚 Bu Ayette Geçen Kavramlar:

Rahîm Kavram 2

2 Yüce merhameti tecelli ettiren/ortaya koyan/vücut bulduran. Bebeği için rahmetin tecelli etmiş hali olan anne rahmi gibi rahmetini tecelli ettiren/ortaya koyan/vücut bulduran.

Gafûr Kavram 20

20 Bağışlayan.

Kadîr Kavram 177

177 Ölçeklendiren, derecelendiren, değerini belirleyen.

60. Mümtehine Suresi

Ayet 12

Arapça Metin (Harekeli)

5160|60|12|يَٰٓأَيُّهَا ٱلنَّبِىُّ إِذَا جَآءَكَ ٱلْمُؤْمِنَٰتُ يُبَايِعْنَكَ عَلَىٰٓ أَن لَّا يُشْرِكْنَ بِٱللَّهِ شَيْـًٔا وَلَا يَسْرِقْنَ وَلَا يَزْنِينَ وَلَا يَقْتُلْنَ أَوْلَٰدَهُنَّ وَلَا يَأْتِينَ بِبُهْتَٰنٍ يَفْتَرِينَهُۥ بَيْنَ أَيْدِيهِنَّ وَأَرْجُلِهِنَّ وَلَا يَعْصِينَكَ فِى مَعْرُوفٍ فَبَايِعْهُنَّ وَٱسْتَغْفِرْ لَهُنَّ ٱللَّهَ إِنَّ ٱللَّهَ غَفُورٌ رَّحِيمٌ

Arapça Metin (Harekesiz)

5160|60|12|يايها النبي اذا جاك المومنت يبايعنك علي ان لا يشركن بالله شيا ولا يسرقن ولا يزنين ولا يقتلن اولدهن ولا ياتين ببهتن يفترينه بين ايديهن وارجلهن ولا يعصينك في معروف فبايعهن واستغفر لهن الله ان الله غفور رحيم

Latin Literal

12. Yâ eyyuhen nebiyyu izâ câekel mu’minâtu yubâyi’neke alâ en lâ yuşrikne billâhi şey’en ve lâ yesrikne ve lâ yeznîne ve lâ yaktulne evlâdehunne ve lâ ye’tîne bi buhtânin yefterînehu beyne eydîhinne ve erculihinne ve lâ ya’sîneke fî ma’rûfin fe bâyı’hunne vestagfirlehunnallâh(vestagfirlehunnallâhe) innallâhe gafûrun rahîm(rahîmun).

Türkçe Çeviri

Ey nebi132*! Geldiği zaman sana mümin27 kadınlar biat745 etsinler sana karşı ki şirk71 koşmazlar Allah'a bir şeyi; ve çalmazlar; ve zina etmezler; ve katletmezler35 evlatlarını; ve gelmezler yalan suçlamayla (ki) iftira883 atarak elleri arasında ve bacakları arasında; ve isyan etmezler sana bir maruftakine291; öyle ki biat745 et onlara**; ve mağfiret319 sun onlar** için Allah’a; doğrusu Allah bir Gafûr’dur20; bir Rahîm’dir2.

Ahmed Samira Çevirisi

12 You, you the prophet, if the believers (F) came to you, they (F) pledge/swear to you loyalty on that (E) they (F) not share/make partners with God a thing, and nor they (F) steal/rob, and nor they (F) commit adultery/fornication , and nor they (F) kill their (F) children, and nor they (F) do/commit with falsehood/slander (that) they (F) fabricate it between their (F) hands and their (F) feet, and nor they (F) disobey you in known/generosity , so pledge/swear to them (F) loyalty, and ask for forgiveness (P) for them (F) (from) God, that truly God (is) forgiving, merciful.

Kelime Kelime Analiz Tablosu

No Kelime Anlam Arapça Kök
1 ya eyyuha ey يَا أَيُّهَا -
2 n-nebiyyu nebi النَّبِيُّ نبا
3 iza zaman إِذَا -
4 ca'eke geldiği zaman sana جَاءَكَ جيا
5 l-mu'minatu mümin kadınlar الْمُؤْمِنَاتُ امن
6 yubayia'neke biat etsinler sana يُبَايِعْنَكَ بيع
7 ala karşı عَلَىٰ -
8 en ki أَنْ -
9 la لَا -
10 yuşrikne şirk koşmazlar يُشْرِكْنَ شرك
11 billahi Allah'a بِاللَّهِ -
12 şey'en bir şeyi شَيْئًا شيا
13 ve la ve وَلَا -
14 yesrikne çalmazlar يَسْرِقْنَ سرق
15 ve la ve وَلَا -
16 yeznine zina etmezler يَزْنِينَ زني
17 ve la ve وَلَا -
18 yektulne katletmezler يَقْتُلْنَ قتل
19 evladehunne evlatlarını أَوْلَادَهُنَّ ولد
20 ve la ve وَلَا -
21 ye'tine gelmezler يَأْتِينَ اتي
22 bibuhtanin yalan suçlamayla بِبُهْتَانٍ بهت
23 yefterinehu iftira atarak يَفْتَرِينَهُ فري
24 beyne arasında بَيْنَ بين
25 eydihinne elleri أَيْدِيهِنَّ يدي
26 ve erculihinne ve bacakları arasında وَأَرْجُلِهِنَّ رجل
27 ve la ve وَلَا -
28 yea'sineke isyan etmezler يَعْصِينَكَ عصي
29 fi فِي -
30 mea'rufin bir maruftakine مَعْرُوفٍ عرف
31 febayia'hunne öyle ki biat et onlara فَبَايِعْهُنَّ بيع
32 vestegfir ve mağfiret dile وَاسْتَغْفِرْ غفر
33 lehunne onlara لَهُنَّ -
34 llahe Allah’a اللَّهَ -
35 inne şüphesiz إِنَّ -
36 llahe Allah اللَّهَ -
37 gafurun bir Gafûr’dur غَفُورٌ غفر
38 rahimun bir Rahîm’dir رَحِيمٌ رحم

Notlar

Not 1

**Nebi Muhammed.**Kadınlara. Sen de biat et onlara. Bu noktada biat kelimesinin karşılıklı olduğunu net bir şekilde anlarız.

📚 Bu Ayette Geçen Kavramlar:

Rahîm Kavram 2

2 Yüce merhameti tecelli ettiren/ortaya koyan/vücut bulduran. Bebeği için rahmetin tecelli etmiş hali olan anne rahmi gibi rahmetini tecelli ettiren/ortaya koyan/vücut bulduran.

Gafûr Kavram 20

20 Bağışlayan.

Mümin Kavram 27

27 İtimat eden/emin olan. Yüce Allah'ın varlığına O'nun evren kitabını okuyarak delillerle tanık/şahit olan. Kur'an'ın ilâhi olduğuna kanıtlarla kanaat getirmek ve Kur'an'a itimat etmek/güvenmek.

Katletmek Kavram 35

35 Savaşmak, zor duruma sokmak, aşırı derecede rahatsız etmek, zarar vermek. Katletmek öldürmek asla değildir. 33:16 ayetinde Yüce Allah bizlere işaretini vermiştir. 33:16 ayetinde "De ki: "Asla menfaat sağlamaz sizlere firar eğer firar etseydiniz ölümden ya da katillikten; ve o zaman metalandırılmazsınız biraz dışında."" buyrulmuştur. Bu ayetten net olarak anlarız ki ölüm ile katillik aynı şey asla değildir. Farklı kavramlar olduğunu Rabbimiz bu iki kelimeyi "ya da", "veya" anlamında olan "evi" ayracıyla ayırarak göstermiştir. Her katletme illa ki ölümle sonuçlanmak zorunda değildir. Ancak ölümle de sonuçlanabilir.

Şirk koşmak/ortak koşmak Kavram 71

71 Ortaklaştırmak, ortak etmek. Yüce Allah hükmü (Kur'an) ile birlikte O'nun astından dinde hüküm koyucular edinmek. Kutsal kitapların astından dinde hüküm koyucular edinmek. Kur'an'ın dışında dinde kitaplar edinmek.

Nebi Kavram 132

132 Kendisine kitap verilen resul/elçi. Her resul/elçi nebi değildir. Her nebi bir resuldür/elçidir.

maruf Kavram 291

291 Evrensel kabuller, evrenin işleyişine uygun davranışlar, normlar.

Mağfiret Kavram 319

319 Bağışlama, affetme.

iftira Kavram 883

883 Yalan uydurmak, düzmece bir şey üretmek, karalamak, çamur atmak. Din konusunda ise Yüce Allah indinden/katından olmadığı halde bir metne/kelama bu Yüce Allah katındandır demek.

66. Tahrim Suresi

Ayet 1

Arapça Metin (Harekeli)

5228|66|1|يَٰٓأَيُّهَا ٱلنَّبِىُّ لِمَ تُحَرِّمُ مَآ أَحَلَّ ٱللَّهُ لَكَ تَبْتَغِى مَرْضَاتَ أَزْوَٰجِكَ وَٱللَّهُ غَفُورٌ رَّحِيمٌ

Arapça Metin (Harekesiz)

5228|66|1|يايها النبي لم تحرم ما احل الله لك تبتغي مرضات ازوجك والله غفور رحيم

Latin Literal

1. Yâ eyyuhen nebiyyu lime tuharrimu mâ ehallallâhu lek(leke), tebtegî merdâte ezvâcik(ezvâcike), vallâhu gafûrun rahîm(rahîmun).

Türkçe Çeviri

Ey nebi*! Niçin haram739 kılarsın Allah'ın sana helal kıldığını (ki) aranırsın/bakınırsın eşlerinin rızasına?; ve Allah bir Gafûr’dur20; bir Rahîm’dir2.

Ahmed Samira Çevirisi

1 You, you the prophet, why/for what (do) you forbid/prohibit what God permitted/allowed for you, you wish/desire your wives’ approvals/satisfactions , and God (is) forgiving, merciful.

Kelime Kelime Analiz Tablosu

No Kelime Anlam Arapça Kök
1 ya eyyuha ey يَا أَيُّهَا -
2 n-nebiyyu nebi النَّبِيُّ نبا
3 lime niçin لِمَ -
4 tuharrimu haram kılarsın تُحَرِّمُ حرم
5 ma مَا -
6 ehalle helal kıldığını أَحَلَّ حلل
7 llahu Allah'ın اللَّهُ -
8 leke sana لَكَ -
9 tebtegi aranırsın/bakınırsın تَبْتَغِي بغي
10 merdate rızasına مَرْضَاتَ رضو
11 ezvacike eşlerinin أَزْوَاجِكَ زوج
12 vallahu ve Allah وَاللَّهُ -
13 gafurun bir Gafûr’dur غَفُورٌ غفر
14 rahimun bir Rahîm’dir رَحِيمٌ رحم

Notlar

Not 1

*Nebi Muhammed.

📚 Bu Ayette Geçen Kavramlar:

Rahîm Kavram 2

2 Yüce merhameti tecelli ettiren/ortaya koyan/vücut bulduran. Bebeği için rahmetin tecelli etmiş hali olan anne rahmi gibi rahmetini tecelli ettiren/ortaya koyan/vücut bulduran.

Gafûr Kavram 20

20 Bağışlayan.

73. Müzzemmil Suresi

Ayet 20

Arapça Metin (Harekeli)

5493|73|20|إِنَّ رَبَّكَ يَعْلَمُ أَنَّكَ تَقُومُ أَدْنَىٰ مِن ثُلُثَىِ ٱلَّيْلِ وَنِصْفَهُۥ وَثُلُثَهُۥ وَطَآئِفَةٌ مِّنَ ٱلَّذِينَ مَعَكَ وَٱللَّهُ يُقَدِّرُ ٱلَّيْلَ وَٱلنَّهَارَ عَلِمَ أَن لَّن تُحْصُوهُ فَتَابَ عَلَيْكُمْ فَٱقْرَءُوا۟ مَا تَيَسَّرَ مِنَ ٱلْقُرْءَانِ عَلِمَ أَن سَيَكُونُ مِنكُم مَّرْضَىٰ وَءَاخَرُونَ يَضْرِبُونَ فِى ٱلْأَرْضِ يَبْتَغُونَ مِن فَضْلِ ٱللَّهِ وَءَاخَرُونَ يُقَٰتِلُونَ فِى سَبِيلِ ٱللَّهِ فَٱقْرَءُوا۟ مَا تَيَسَّرَ مِنْهُ وَأَقِيمُوا۟ ٱلصَّلَوٰةَ وَءَاتُوا۟ ٱلزَّكَوٰةَ وَأَقْرِضُوا۟ ٱللَّهَ قَرْضًا حَسَنًا وَمَا تُقَدِّمُوا۟ لِأَنفُسِكُم مِّنْ خَيْرٍ تَجِدُوهُ عِندَ ٱللَّهِ هُوَ خَيْرًا وَأَعْظَمَ أَجْرًا وَٱسْتَغْفِرُوا۟ ٱللَّهَ إِنَّ ٱللَّهَ غَفُورٌ رَّحِيمٌۢ

Arapça Metin (Harekesiz)

5493|73|20|ان ربك يعلم انك تقوم ادني من ثلثي اليل ونصفه وثلثه وطايفه من الذين معك والله يقدر اليل والنهار علم ان لن تحصوه فتاب عليكم فاقروا ما تيسر من القران علم ان سيكون منكم مرضي واخرون يضربون في الارض يبتغون من فضل الله واخرون يقتلون في سبيل الله فاقروا ما تيسر منه واقيموا الصلوه واتوا الزكوه واقرضوا الله قرضا حسنا وما تقدموا لانفسكم من خير تجدوه عند الله هو خيرا واعظم اجرا واستغفروا الله ان الله غفور رحيم

Latin Literal

20. İnne rabbeke ya’lemu enneke tekûmu ednâ min suluseyil leyli ve nısfehu ve sulusehu ve tâifetun minellezîne meak(meake), vallâhu yukaddirul leyle ven nehâr(nehâre), alime en len tuhsûhu fe tâbe aleykum, fakreû mâ teyessere minel kur’ân(kur’ânî), alime en seyekûnu minkum merdâ ve âharûne yadribûne fîl’ardı yebtegûne min fadlillâhi ve âharûne yukâtilûne fî sebîlillâhi fakreû mâ teyessere minhu ve ekîmus salâte ve âtûz zekâte ve akridullâhe kardan hasenâ(hasenen), ve mâ tukaddimû li enfusikum min hayrin tecidûhu indallâhi huve hayren ve a’zame ecrâ(ecren), vestagfirûllâh(vestağfirûllâhe), innellâhe gafûrun rahîm(rahîmun).

Türkçe Çeviri

Doğrusu Rabbin4 bilir ki sen dikelirsin/ayağa kalkarsın gecenin171 üçte ikisinden yakınına; ve yarısında onun (gecenin); ve üçte birinde onun (gecenin); ve bir grup/tayfa (da) seninle birlikte (olan) kimselerden; ve Allah takdir eder/ölçeklendirir geceyi171 ve gündüzü170; bildi ki asla sayamazsınız/kapsayamazsınız onu; öyle ki tevbe33 etti sizlere; öyleyse okuyun/çalışın kolay geleni Kur'ân’dan; bildi ki olacak içinizden hastalar; ve başkaları, darbederler/vururlar (ayakları) yerde/yeryüzünde; aranırlar/bakınırlar fazlından/lütfundan Allah'ın; ve başkaları, katlederler35 Allah yolunda; öyleyse okuyun/çalışın kolay geleni ondan*; ve ikame572 edin salâtı5; ve verin zekâtı10; ve borç verin123 Allah'a; güzel bir borç123; ve taktim ettikleriniz/verdikleriniz hayırdan kendi nefsiniz içindir; bulursunuz onu Allah’ın indinde/katında; o (borç) hayırlıdır; ve en büyük bir ecirdir820; ve mağfiret/bağışlanma dileyin Allah'tan; doğrusu Allah Gafûr'dur20; Rahîm'dir2.

Ahmed Samira Çevirisi

20 That truly your Lord knows that you, you stand/call (for) prayer nearer (than) from two-thirds (of) the night and its half/middle, and its third, and a group of people from those with you, and God predestines/evaluates the night and the daytime, He knew that you (will) not count/compute it so He forgave on you, so read what eased/became flexible (what you can) from the Koran, He knew that (E) sick/diseased will be from you, and others moving (traveling) in the land/Earth wishing/desiring from God’s grace/favour/blessing, and others fighting in God’s way/path , so read what eased/became flexible from it (what you can), and keep up the prayers, and give/bring the charity/purification, and lend/advance God a good/ beautifulloan/advance, and what you advance/produce for yourselves from goodness/ generosity you find it at God, it is better and greater (in) a reward , and ask God for forgiveness, that truly God (is) forgiving, merciful.443

Kelime Kelime Analiz Tablosu

No Kelime Anlam Arapça Kök
1 inne doğrusu إِنَّ -
2 rabbeke Rabbin رَبَّكَ ربب
3 yea'lemu bilir يَعْلَمُ علم
4 enneke ki sen أَنَّكَ -
5 tekumu dikelirsin/ayağa kalkarsın تَقُومُ قوم
6 edna yakınına أَدْنَىٰ دنو
7 min مِنْ -
8 suluseyi 2/3’ünden ثُلُثَيِ ثلث
9 l-leyli gecenin اللَّيْلِ ليل
10 ve nisfehu ve yarısında onun (gecenin) وَنِصْفَهُ نصف
11 ve sulusehu ve 1/3’ünde onun (gecenin) وَثُلُثَهُ ثلث
12 ve taifetun ve bir grup/tayfa وَطَائِفَةٌ طوف
13 mine مِنَ -
14 ellezine kimselerden الَّذِينَ -
15 meake seninle birlikte مَعَكَ -
16 vallahu ve Allah وَاللَّهُ -
17 yukaddiru takdir eder/ölçeklendirir يُقَدِّرُ قدر
18 l-leyle geceyi اللَّيْلَ ليل
19 ve nnehara ve gündüzü وَالنَّهَارَ نهر
20 alime bildi عَلِمَ علم
21 en ki أَنْ -
22 len asla لَنْ -
23 tuhsuhu sayamazsınız/kapsayamazsınızonu تُحْصُوهُ حصي
24 fetabe öyle ki tevbe etti/döndü فَتَابَ توب
25 aleykum sizlere عَلَيْكُمْ -
26 fekra'u öyle ki okuyun/çalışın فَاقْرَءُوا قرا
27 ma مَا -
28 teyessera kolay geleni تَيَسَّرَ يسر
29 mine -dan مِنَ -
30 l-kurani Kur'an- الْقُرْانِ قرا
31 alime bildi عَلِمَ علم
32 en ki أَنْ -
33 seyekunu olacak سَيَكُونُ كون
34 minkum içinizden مِنْكُمْ -
35 merda hastalar مَرْضَىٰ مرض
36 ve aharune ve başkaları وَاخَرُونَ اخر
37 yedribune darp ederler/vururlar (ayakları) يَضْرِبُونَ ضرب
38 fi فِي -
39 l-erdi yerde/yeryüzünde الْأَرْضِ ارض
40 yebtegune aranırlar/bakınırlar يَبْتَغُونَ بغي
41 min مِنْ -
42 fedli fazlından/lütfundan فَضْلِ فضل
43 llahi Allah'ın اللَّهِ -
44 ve aharune ve başkaları وَاخَرُونَ اخر
45 yukatilune katlederler/savaşırlar يُقَاتِلُونَ قتل
46 fi فِي -
47 sebili yolunda سَبِيلِ سبل
48 llahi Allah اللَّهِ -
49 fekra'u öyle ki okuyun/çalışın فَاقْرَءُوا قرا
50 ma مَا -
51 teyessera kolay geleni تَيَسَّرَ يسر
52 minhu ondan (Kur’an’dan) مِنْهُ -
53 ve ekimu ve dikin/ayağa kaldırın وَأَقِيمُوا قوم
54 s-salate salatı الصَّلَاةَ صلو
55 ve atu ve verin وَاتُوا اتي
56 z-zekate zekâtı الزَّكَاةَ زكو
57 ve ekridu ve borç verin وَأَقْرِضُوا قرض
58 llahe Allah'a اللَّهَ -
59 kardan bir borç قَرْضًا قرض
60 hasenen güzel حَسَنًا حسن
61 ve ma ve وَمَا -
62 tukaddimu taktim ettikleriniz/verdikleriniz تُقَدِّمُوا قدم
63 lienfusikum kendi nefsiniz içindir لِأَنْفُسِكُمْ نفس
64 min -dan مِنْ -
65 hayrin hayır- خَيْرٍ خير
66 teciduhu bulursunuz onu تَجِدُوهُ وجد
67 inde indinde/katında عِنْدَ عند
68 llahi Allah اللَّهِ -
69 huve o (borç) هُوَ -
70 hayran hayırlıdır خَيْرًا خير
71 ve ea'zeme ve en büyük وَأَعْظَمَ عظم
72 ecran bir ecirdir/karşılıktır أَجْرًا اجر
73 vestegfiru ve mağfiret/bağışlanma dileyin وَاسْتَغْفِرُوا غفر
74 llahe Allah'tan اللَّهَ -
75 inne doğrusu إِنَّ -
76 llahe Allah اللَّهَ -
77 gafurun gafûrdur/bağışlayandır غَفُورٌ غفر
78 rahimun rahîmdir رَحِيمٌ رحم

Notlar

Not 1

*Kur’ân’dan.

📚 Bu Ayette Geçen Kavramlar:

Rahîm Kavram 2

2 Yüce merhameti tecelli ettiren/ortaya koyan/vücut bulduran. Bebeği için rahmetin tecelli etmiş hali olan anne rahmi gibi rahmetini tecelli ettiren/ortaya koyan/vücut bulduran.

Rab Kavram 4

4 Efendi, komuta eden.

Müminlerin günlük vakitli salâtı. Kavram 5

5 Müminlerin belirli vakitlerde (sabah ve akşam) akılla/fikirle Kur’an okuması, Kur’an dersi yaparak Kur’an’ın peşinden koşması. Akşam salâtı (Güneş’in batmasıyla başlar ve havanın tam kararmasıyla biter) ve sabah salâtı (havanın halen tam karanlık olduğu son anlarda başlar ve Güneş’in doğuşuyla biter).

Zekât Kavram 10

10 Arınma; her türlü kazançtan toplumun hakkını verme. Kazancın arınması-vergi; kazanç/kâr elde edildiğinde toplumun hakkı olan payın beklemeden topluma geri verilmesi. Oranı kamu otoritesi ihtiyaca göre belirler. Kamunun vergi almadığı kalemlerde kazancın 1/5'i topluma geri döndürülür.

Gafûr Kavram 20

20 Bağışlayan.

Tevbe Kavram 33

33 Dönmek, vazgeçmek.

Katletmek Kavram 35

35 Savaşmak, zor duruma sokmak, aşırı derecede rahatsız etmek, zarar vermek. Katletmek öldürmek asla değildir. 33:16 ayetinde Yüce Allah bizlere işaretini vermiştir. 33:16 ayetinde "De ki: "Asla menfaat sağlamaz sizlere firar eğer firar etseydiniz ölümden ya da katillikten; ve o zaman metalandırılmazsınız biraz dışında."" buyrulmuştur. Bu ayetten net olarak anlarız ki ölüm ile katillik aynı şey asla değildir. Farklı kavramlar olduğunu Rabbimiz bu iki kelimeyi "ya da", "veya" anlamında olan "evi" ayracıyla ayırarak göstermiştir. Her katletme illa ki ölümle sonuçlanmak zorunda değildir. Ancak ölümle de sonuçlanabilir.

Borç vermek (Yüce Allah'a) Kavram 123

123 Yüce Allah'ın kendisine yazmış olduğu şeyleri O'nun adına yapmak. Örnek; açlık çeken bir kimseyi Yüce Allah adına doyurmak.

İkame etmek. Kavram 572

572 Ayağa kaldırmak, dikmek, kaldırıp devam ettirmek, ortaya koymak, meydana çıkarmak, ayakta tutmak.

Ecir Kavram 820

820 Ödül, mükafat.

85. Bürûc Suresi

Ayet 14

Arapça Metin (Harekeli)

5921|85|14|وَهُوَ ٱلْغَفُورُ ٱلْوَدُودُ

Arapça Metin (Harekesiz)

5921|85|14|وهو الغفور الودود

Latin Literal

14. Ve huvel gafûrul vedûd(vedûdu).

Türkçe Çeviri

Ve O*; Gafûr’dur20; Vedûd’tur848.

Ahmed Samira Çevirisi

14 And He is the forgiving, the loving/affectionate.

Kelime Kelime Analiz Tablosu

No Kelime Anlam Arapça Kök
1 ve huve ve O وَهُوَ -
2 l-gafuru Gafûr’dur الْغَفُورُ غفر
3 l-vedudu Vedûd’tur الْوَدُودُ ودد

Notlar

Not 1

*Allah.

📚 Bu Ayette Geçen Kavramlar:

Gafûr Kavram 20

20 Bağışlayan.

Bu sûredeki kavramlar

📄 PDF Hazırlanıyor

Ayetler hazırlanıyor...

Kur'an-ı Kerim - Kavram 20: Gafûr

Kavram Bilgisi

Kavram Adı: Gafûr

Kavram No: 20

Kısa Açıklama: 20 Bağışlayan.

Bu Kavramın Geçtiği Ayet Sayısı: 57

Bu Kavramın Geçtiği Ayetler

Bakara Suresi - Ayet 173

Türkçe Meal: Ancak haram kıldı 318 sizlere ölüyü/leşi; ve kanı; ve domuz etini; ve kendisi Allah'tan başkası için adak edilmişi; öyle ki kim zorlandı -aranmaksızın ve sınırı aşmaksızın- öyle ki yoktur günah onun üzerine; doğrusu Allah Gafûr’dur 20 ; Rahîm’dir 2 .

Arapça: 180|2|173|انما حرم عليكم الميته والدم ولحم الخنزير وما اهل به لغير الله فمن اضطر غير باغ ولا عاد فلا اثم عليه ان الله غفور رحيم

Bakara Suresi - Ayet 182

Türkçe Meal: Öyle ki kim korktu vasiyet 321 edenden; bir yanlış/sapma/haksızlık veya bir günah (işlemesinden); öyle ki düzeltti aralarını onların * ; öyle ki yoktur günah onun ** üzerine; doğrusu Allah Gafûr’dur 20 ; Rahîm’dir 2 .

Arapça: 189|2|182|فمن خاف من موص جنفا او اثما فاصلح بينهم فلا اثم عليه ان الله غفور رحيم

Bakara Suresi - Ayet 192

Türkçe Meal: Ve eğer geri dururlarsa/sonlandırırlarsa; öyle ki doğrusu Allah Gafûr’dur 20 ; Rahîm’dir 2 .

Arapça: 199|2|192|فان انتهوا فان الله غفور رحيم

Bakara Suresi - Ayet 199

Türkçe Meal: Sonra taşıp akın taşıp aktığı yerden insanların; ve istiğfar 346 edin Allah'a; doğrusu Allah Gafûr’dur 20 ; Rahîm’dir 2 .

Arapça: 206|2|199|ثم افيضوا من حيث افاض الناس واستغفروا الله ان الله غفور رحيم

Bakara Suresi - Ayet 218

Türkçe Meal: Doğrusu kimseler (ki) iman 47 ettiler; ve kimseler (ki) hicret ettiler 355 ; ve cihat 356 ettiler Allah yolunda 336 ; işte bunlardır; umarlar rahmetini Allah'ın; ve Allah Gafûr’dur 20 ; Rahîm’dir 20 .

Arapça: 225|2|218|ان الذين امنوا والذين هاجروا وجهدوا في سبيل الله اوليك يرجون رحمت الله والله غفور رحيم

Bakara Suresi - Ayet 225

Türkçe Meal: Tutmaz (sorumlu) sizleri Allah yeminlerinizdeki diyalektle/jargonla/ağızla; ve lakin tutar (sorumlu) sizleri kalplerinizin kazandığıyla; ve Allah Gafûr’dur 20 ; Halîm’dir 58 .

Arapça: 232|2|225|لا يواخذكم الله باللغو في ايمنكم ولكن يواخذكم بما كسبت قلوبكم والله غفور حليم

Bakara Suresi - Ayet 226

Türkçe Meal: Kadınlarından çekilen * kimseler içindir dört ay bekleme dönemi; öyle ki eğer dönerse ** (o kimse); öyle ki doğrusu Allah Gafûr’dur 20 ; Rahîm’dir 2 .

Arapça: 233|2|226|للذين يولون من نسايهم تربص اربعه اشهر فان فاو فان الله غفور رحيم

Bakara Suresi - Ayet 235

Türkçe Meal: Ve yoktur bir günah sizlere; açık etmenizde/belirginleştirmenizde kadınlara teklifinizden * (olanı); ya da gizlemenizde nefislerinizdekini 201 ; bildi Allah ki sizler zikredeceksiniz onları (kadınları); ve lakin vaat etmeyin bir sırla/gizlice; dışındadır ki söylersiniz bir söz marufla 291 ; ve azmetmeyin nikah 744 akdine; ta ki ulaşır kitap/yazıt eceline * ; ve bilin ki Allah bilir nefislerinizdekini 201 ; öyle ki hazır olun O’na (Allah’a); ve bilin ki Allah Gafûr’dur 20 ; Halîm’dir 58 .

Arapça: 242|2|235|ولا جناح عليكم فيما عرضتم به من خطبه النسا او اكننتم في انفسكم علم الله انكم ستذكرونهن ولكن لا تواعدوهن سرا الا ان تقولوا قولا معروفا ولا تعزموا عقده النكاح حتي يبلغ الكتب اجله واعلموا ان الله يعلم ما في انفسكم فاحذروه واعلموا ان الله غفور حليم

Âl-i İmrân Suresi - Ayet 31

Türkçe Meal: De ki: "Eğer olduysanız (ki) seversiniz Allah'ı; öyle ki tabi olun bana 408 ; sever sizleri Allah; ve bağışlar sizlere günahlarınızı"; ve Allah Gafûr’dur 20 ; Rahîm’dir 2 .

Arapça: 324|3|31|قل ان كنتم تحبون الله فاتبعوني يحببكم الله ويغفر لكم ذنوبكم والله غفور رحيم

Âl-i İmrân Suresi - Ayet 89

Türkçe Meal: Dışındadır kimseler (ki) tevbe 33 ettiler bunun sonrasında; ve ıslah 316 oldular; öyle ki doğrusu Allah Gafûr’dur 20 ; Rahîm’dir 2 .

Arapça: 382|3|89|الا الذين تابوا من بعد ذلك واصلحوا فان الله غفور رحيم

Âl-i İmrân Suresi - Ayet 129

Türkçe Meal: Ve Allah’adır göklerdeki 161 ve yerdeki; mağfiret 319 eder dilediği kimseye; ve azap eder dilediği kimseye; ve Allah Gafûr’dur 20 ; Rahîm’dir 2 .

Arapça: 422|3|129|ولله ما في السموت وما في الارض يغفر لمن يشا ويعذب من يشا والله غفور رحيم

Âl-i İmrân Suresi - Ayet 155

Türkçe Meal: Doğrusu kimseler (ki) yüz çevirdiler * sizlerden; toplanmış iki grubun karşılaştığı gün; ancak zillete 452 düşürdüğüdür şeytânın 29 (onların) kazandıklarının bir kısmıyla; ant olsun affetti Allah onlardan; doğrusu Allah Gafûr’dur 20 ; Halîm’dir 58 .

Arapça: 448|3|155|ان الذين تولوا منكم يوم التقي الجمعان انما استزلهم الشيطن ببعض ما كسبوا ولقد عفا الله عنهم ان الله غفور حليم

Nisâ Suresi - Ayet 23

Türkçe Meal: Haram kılındı 491 sizlere analarınız; ve kızlarınız; ve kız kardeşleriniz; ve halalarınız; ve teyzeleriniz; ve erkek kardeş kızları; ve kız kardeş kızları; ve sizleri emzirmiş (olan) analarınız; ve sütten (olan) kız kardeşleriniz; ve karılarınızın anaları; ve kendileriyle duhul/cinsel birleşme gerçekleştirdiğiniz karılarınızdan (gelen) himayenizdeki üvey kızlarınız; öyle ki eğer asla olmazsanız duhul/cinsel birleşme yaşamış onlarla * ; öyle ki olmaz bir günah üzerinize; ve helalleri oğullarınızın kimselerdir (ki) sulblerinizdendir ** ; ve ki bir araya getirmeniz iki kız kardeş arasını; dışındadır mutlak geçen; doğrusu Allah oldu bir Gafûr 20 ; bir Rahîm 2 .

Arapça: 516|4|23|حرمت عليكم امهتكم وبناتكم واخوتكم وعمتكم وخلتكم وبنات الاخ وبنات الاخت وامهتكم التي ارضعنكم واخوتكم من الرضعه وامهت نسايكم وربيبكم التي في حجوركم من نسايكم التي دخلتم بهن فان لم تكونوا دخلتم بهن فلا جناح عليكم وحليل ابنايكم الذين من اصلبكم وان تجمعوا بين الاختين الا ما قد سلف ان الله كان غفورا رحيما

Nisâ Suresi - Ayet 25

Türkçe Meal: Ve kim asla güç yetiremez sizlerden bir uzanıp ulaşmaya ki nikâhlar müminât 493 muhsanât 492 ; öyle ki müminât 493 fettanlarınızdan * , sağ ellerinizin malik/sahip 77 olduğundandır; ve Allah daha iyi bilir imanlarınızı; bir kısmınız bir kısımdandır; öyle ki nikâhlayın onları (sağ ellerinizin malik/sahip olduklarını) ehlinin/ahalisinin ** izniyle; ve verin ecirlerini *** marufla 291 ; muhsanât 492 (olsunlar) olmaksızın musâfihât 494 ; ve edinmeyenler (olsunlar) gizli/saklı arkadaş; öyle ki muhsanât 492 oldukları zaman; öyle ki (sonrası) eğer işlerlerse bir fahişelik 490 öyle ki onlar üzerinedir yarısı muhsanât 492 üzerine (olan) azaptan; işte bu kimse içindir (ki) haşyet duyar zorluğa/strese sizlerden; ve ki sabretmeniz **** bir hayırdır sizlere; ve Allah Gafûr’dur 20 ; Rahîm’dir 2 .

Arapça: 518|4|25|ومن لم يستطع منكم طولا ان ينكح المحصنت المومنت فمن ما ملكت ايمنكم من فتيتكم المومنت والله اعلم بايمنكم بعضكم من بعض فانكحوهن باذن اهلهن واتوهن اجورهن بالمعروف محصنت غير مسفحت ولا متخذت اخدان فاذا احصن فان اتين بفحشه فعليهن نصف ما علي المحصنت من العذاب ذلك لمن خشي العنت منكم وان تصبروا خير لكم والله غفور رحيم

Nisâ Suresi - Ayet 43

Türkçe Meal: Ey iman 47 etmiş kimseler! Yaklaşmayın salâta 5 ; ve sizler sarhoşlar/aklı örtmüşler (olarak); ta ki bilersiniz dediğinizi; ve de bir cünüp 136 (-ken) -dışındadır bir yol gelip geçenler- ta ki guslederler/yıkanırlar/banyo yaparlar 533 ; ve eğer oldunuz hastalar ya da bir sefer üzerine; ya da geldi biriniz sizden gaitadan/dışkılamaktan 533 ya da dokundunuz/cinsel ilişkiye girdiniz kadınlara 533 ; öyle ki asla bulamadınız bir su; öyle ki teyemmüm edin/sürün iyi/hoş/yumuşak toprağa/kuma; öyle ki sıvazlayın yüzlerinize ve ellerinize; doğrusu Allah oldu bir Afuv 710 ; bir Gafûr 20 .

Arapça: 536|4|43|يايها الذين امنوا لا تقربوا الصلوه وانتم سكري حتي تعلموا ما تقولون ولا جنبا الا عابري سبيل حتي تغتسلوا وان كنتم مرضي او علي سفر او جا احد منكم من الغايط او لمستم النسا فلم تجدوا ما فتيمموا صعيدا طيبا فامسحوا بوجوهكم وايديكم ان الله كان عفوا غفورا

Nisâ Suresi - Ayet 96

Türkçe Meal: Bir derece O’ndan (Allah'tan); ve bir mağfiret 319 ve bir rahmet 271 ; ve oldu Allah bir Gafûr 20 ; bir Rahîm 2 .

Arapça: 589|4|96|درجت منه ومغفره ورحمه وكان الله غفورا رحيما

Nisâ Suresi - Ayet 99

Türkçe Meal: Öyle ki işte bunlardır; Allah belki mağfiret 319 eder onlardan; ve oldu Allah bir Afuv 19 ; bir Gafûr 20 .

Arapça: 592|4|99|فاوليك عسي الله ان يعفو عنهم وكان الله عفوا غفورا

Nisâ Suresi - Ayet 100

Türkçe Meal: Ve kim hicret 355 eder Allah yolunda; bulur yeryüzünde zorlanarak/baskı yapılarak gidilen çokça (yer); ve genişlik/bolluk (da); ve kim hicret 355 eder evinden bir muhacir/göçmen (olarak) Allah'a doğru ve O’nun resûlüne (doğru), sonra ulaşıp yakalar onu ölüm; öyle ki muhakkak vuku bulur onun ecri/karşılığı Allah'a doğru; ve oldu Allah bir Gafûr 20 ; bir Rahîm 2 .

Arapça: 593|4|100|ومن يهاجر في سبيل الله يجد في الارض مرغما كثيرا وسعه ومن يخرج من بيته مهاجرا الي الله ورسوله ثم يدركه الموت فقد وقع اجره علي الله وكان الله غفورا رحيما

Nisâ Suresi - Ayet 106

Türkçe Meal: Ve mağfiret 319 sun Allah’a; doğrusu Allah oldu bir Gafûr 20 ; bir Rahîm 2 .

Arapça: 599|4|106|واستغفر الله ان الله كان غفورا رحيما

Nisâ Suresi - Ayet 110

Türkçe Meal: Ve kim yapar bir kötülük ya da zulmeder 257 kendi nefsine 201 ; sonra mağfiret 319 sunar Allah’a; bulur (o) Allah'ı bir Gafûr 20 ve bir Rahîm 2 .

Arapça: 603|4|110|ومن يعمل سوا او يظلم نفسه ثم يستغفر الله يجد الله غفورا رحيما

Nisâ Suresi - Ayet 129

Türkçe Meal: Ve asla tabi olamazsınız ki adaleti 680 sağlamaya kadınlar arasında; velev/fakat arzulasanız da (bir eşi) öyleyse meyletmeyin hepten (o eşe) meyil (-le); öyle ki bırakırsınız yalnız onu (diğer eşi) asılmış gibi; ve eğer düzeltirseniz ve takvalı 21 * olursanız öyle ki doğrusu Allah oldu bir Gafûr 20 ; bir Rahîm 2 .

Arapça: 622|4|129|ولن تستطيعوا ان تعدلوا بين النسا ولو حرصتم فلا تميلوا كل الميل فتذروها كالمعلقه وان تصلحوا وتتقوا فان الله كان غفورا رحيما

Nisâ Suresi - Ayet 152

Türkçe Meal: Ve kimseler (ki) iman 47 ettiler Allah'a ve resûllerine 418 ; ve asla ayırmazlar * onlardan birinin arasını; işte bunlardır; yakında verecek (Allah) ecirlerini 820 onların; ve oldu Allah bir Gafûr 20 ; bir Rahîm 2 .

Arapça: 645|4|152|والذين امنوا بالله ورسله ولم يفرقوا بين احد منهم اوليك سوف يوتيهم اجورهم وكان الله غفورا رحيما

Mâide Suresi - Ayet 3

Türkçe Meal: Haram kılındı üzerinize ölmüş; ve kan; ve hınzır/domuz eti; ve kendisine Allah’ın dışında başkasının (ismi) adanan/sunulan; ve boğulan (ölen); ve ağır darbeyle/hastalıkla (ölen); ve düşen (ölen); ve boynuzlanmış (ölen); ve yırtıcıların yediği; dışındadır boğazladığınız; ve (haram kılındı) boğazlanan dikilmişler * üzerine -ve ki kısmet ararsınız fal oklarıyla ** -; işte bunlar; bir fısktır 38 ; gündür (ki) umudu kesti kâfirlik 25 etmiş kimseler dininizden 122 ; öyle ki haşyet 53 duymayın onlara; ve haşyet 53 duyun bana; bugün (ki) kemale erdirdim/tamamladım sizlere dininizi 122 ; ve kemale erdirdim/tamamladım üzerinize nimetimi; ve razı oldum sizlere İslam’ı 218 bir din 122 (olarak); öyle ki kim daraldı açlıkta meyletmeksizindir günaha; öyle ki doğrusu Allah Gafûr’dur 20 ; Rahîm’dir 2 .

Arapça: 672|5|3|حرمت عليكم الميته والدم ولحم الخنزير وما اهل لغير الله به والمنخنقه والموقوذه والمترديه والنطيحه وما اكل السبع الا ما ذكيتم وما ذبح علي النصب وان تستقسموا بالازلم ذلكم فسق اليوم ييس الذين كفروا من دينكم فلا تخشوهم واخشون اليوم اكملت لكم دينكم واتممت عليكم نعمتي ورضيت لكم الاسلم دينا فمن اضطر في مخمصه غير متجانف لاثم فان الله غفور رحيم

Mâide Suresi - Ayet 34

Türkçe Meal: Dışındadır * kimseler (ki) tevbe 33 ettiler önceden ki güç yetirirsiniz üzerlerine; öyle ki bilin ki Allah Gafûr’dur 20 ; Rahîm’dir 2 .

Arapça: 703|5|34|الا الذين تابوا من قبل ان تقدروا عليهم فاعلموا ان الله غفور رحيم

Mâide Suresi - Ayet 39

Türkçe Meal: Öyle ki kim tevbe 33 etti zulmü 257 * sonrasında; ve ıslah 316 oldu; öyle ki doğrusu Allah tevbe 33 eder onun üzerine; doğrusu Allah Gafûr’dur 20 ; Rahîm’dir 2 .

Arapça: 708|5|39|فمن تاب من بعد ظلمه واصلح فان الله يتوب عليه ان الله غفور رحيم

Mâide Suresi - Ayet 74

Türkçe Meal: Öyle ki tevbe 33 etmezler mi Allah'a karşı ve mağfiret 319 dilemezler mi O’na?; ve Allah Gafûr’dur 20 ; Rahîm’dir 2 .

Arapça: 743|5|74|افلا يتوبون الي الله ويستغفرونه والله غفور رحيم

Mâide Suresi - Ayet 98

Türkçe Meal: Bilin ki Allah şiddetlidir akabinde * ; ve ki Allah Gafûr’dur 20 ; Rahîm’dir 2 .

Arapça: 767|5|98|اعلموا ان الله شديد العقاب وان الله غفور رحيم

Mâide Suresi - Ayet 101

Türkçe Meal: Ey iman 47 etmiş kimseler! Sormayın şeylerden (ki) eğer ortaya çıkarılırsa sizlere kötü eder/huzursuz eder sizleri; ve eğer sorarsanız ondan indirilirken Kur'ân; ortaya çıkarılır sizlere; affetti Allah ondan; ve Allah Gafûr’dur 20 ; Halîm’dir 58 .

Arapça: 770|5|101|يايها الذين امنوا لا تسلوا عن اشيا ان تبد لكم تسوكم وان تسلوا عنها حين ينزل القران تبد لكم عفا الله عنها والله غفور حليم

En'âm Suresi - Ayet 54

Türkçe Meal: Ve geldikleri zaman sana ayetlerimize 454 iman 47 etmiş kimseler; öyle ki de ki: "Bir selâm 98 sizlere; yazdı Rabbiniz 4 kendi nefsi 406 üzerine rahmeti 271 ; o kimse ki yaptı sizden bir kötülük cahillikle 489 ; sonra tevbe 33 etti sonrasında onun * ; ve ıslah 316 etti; öyle ki doğrusu O (Allah) bir Gafûr’dur 20 ; bir Rahîm’dir 2 .

Arapça: 843|6|54|واذا جاك الذين يومنون بايتنا فقل سلم عليكم كتب ربكم علي نفسه الرحمه انه من عمل منكم سوا بجهله ثم تاب من بعده واصلح فانه غفور رحيم

En'âm Suresi - Ayet 145

Türkçe Meal: De ki: "Bulamıyorum üzerime vahyedilmiş * (olan) içinde bir haram 318 edilen; bir yiyen üzerine (ki) yer onu; dışındadır ki olur (o) bir ölü; ya da akan bir kan ** ; ya da bir domuz eti öyle ki doğrusu o bir ricstir *** ; ya da bir fısk 38 (olarak) kendisiyle Allah'tan başkasına adanma yapılmış; öyle ki kim zaruri kalırsa aranır/bakınır olmaksızındır ve ne de taşkınlık yapmaksızındır; öyle ki doğrusu (senin) Rabbin Gafûr’dur 20 ; Rahîm’dir 2 .

Arapça: 934|6|145|قل لا اجد في ما اوحي الي محرما علي طاعم يطعمه الا ان يكون ميته او دما مسفوحا او لحم خنزير فانه رجس او فسقا اهل لغير الله به فمن اضطر غير باغ ولا عاد فان ربك غفور رحيم

En'âm Suresi - Ayet 165

Türkçe Meal: Ve O'dur yapan sizleri yere halifeler 65 *;ve yükseltti bir kısmınızı bir kısım üzerine dereceler (-le); belalandırmak 256 için sizleri sizlere verdiğinde; doğrusu (senin) Rabbin 4 seridir akabinde ** ; ve doğrusu O (Allah) mutlak bir Gafûr’dur 20 ; bir Rahîm’dir 2 .

Arapça: 954|6|165|وهو الذي جعلكم خليف الارض ورفع بعضكم فوق بعض درجت ليبلوكم في ما اتيكم ان ربك سريع العقاب وانه لغفور رحيم

A'râf Suresi - Ayet 153

Türkçe Meal: Ve kimseler (ki) yaptılar kötülükler; sonra tevbe 33 ettiler onun * ardından; ve iman 47 ettiler; doğrusu (senin) Rabbin 4 onun ** ardından mutlak Gafûr 20 ’dur; Rahîm 2 ’dir.

Arapça: 1107|7|153|والذين عملوا السيات ثم تابوا من بعدها وامنوا ان ربك من بعدها لغفور رحيم

A'râf Suresi - Ayet 167

Türkçe Meal: Ve ilan ettiği zaman (senin) Rabbin 4 (ki) mutlak gönderir onlara kıyamet 148 gününe kadar kimseyi 681 (ki) dayatır onlara azabın 681 kötüsünü; doğrusu (senin) Rabbin 4 mutlak seridir akabinde * ; ve doğrusu O mutlak Gafûr 20 ’dur; Rahîm 2 ’dir.

Arapça: 1121|7|167|واذ تاذن ربك ليبعثن عليهم الي يوم القيمه من يسومهم سو العذاب ان ربك لسريع العقاب وانه لغفور رحيم

Enfâl Suresi - Ayet 69

Türkçe Meal: Öyle ki yiyin ganimet aldığınızdan * bir helal (olarak); bir iyi (olarak); ve takvalı 21 olun Allah'a; doğrusu Allah bir Gafûr’dur 20 ; bir Rahîm’dir 2 .

Arapça: 1229|8|69|فكلوا مما غنمتم حللا طيبا واتقوا الله ان الله غفور رحيم

Enfâl Suresi - Ayet 70

Türkçe Meal: Ey nebi 132 *! Ellerinizdeki esirlerden kimseye de ki: "Eğer bilirse Allah kalbinizdeki bir hayırdır; verir (Allah) sizlere bir hayır sizlerden edinilenden ** ; ve mağfiret 319 eder sizlere; ve Allah bir Gafûr’dur 20 ; bir Rahîm’dir 2 .

Arapça: 1230|8|70|يايها النبي قل لمن في ايديكم من الاسري ان يعلم الله في قلوبكم خيرا يوتكم خيرا مما اخذ منكم ويغفر لكم والله غفور رحيم

Tevbe Suresi - Ayet 5

Türkçe Meal: Öyle ki sonlandığı zaman haram aylar 34 ; öyleyse katledin 35 müşrikleri 36 her nerede buldunuz onları; ve tutun/alın onları; ve kuşatın/sınırlayın onları; ve oturup bekleyin onları her bir rasat yerinde/gözlem yerinde; öyle ki eğer tevbe 33 ettilerse; ve ikame 572 ettilerse salâtı 5 ; ve verdilerse zekâtı 10 ; öyle ki serbest bırakın yollarını onların; doğrusu Allah Gafûr'dur 20 ; Rahîm'dir 2 .

Arapça: 1240|9|5|فاذا انسلخ الاشهر الحرم فاقتلوا المشركين حيث وجدتموهم وخذوهم واحصروهم واقعدوا لهم كل مرصد فان تابوا واقاموا الصلوه واتوا الزكوه فخلوا سبيلهم ان الله غفور رحيم

Tevbe Suresi - Ayet 27

Türkçe Meal: Sonra tevbe 33 eder Allah sonrasında bunun dilediği kimseye karşı; ve Allah bir Gafûr’dur 20 ; bir Rahîm’dir 2 .

Arapça: 1262|9|27|ثم يتوب الله من بعد ذلك علي من يشا والله غفور رحيم

Tevbe Suresi - Ayet 91

Türkçe Meal: Olmaz bir sıkıntı zaaflılar üzerine; ve ne de marazlılar * üzerine; ve ne de kimseler üzerine (ki) bulamazlar infak 6 edecek (bir şey); nasihat ** ettikleri zaman Allah'a ve resûlüne 700 ; yoktur muhsinlerin 294 üzerine hiçbir yol *** ; ve Allah bir Gafûr’dur 20 ; bir Rahîm’dir 2 .

Arapça: 1326|9|91|ليس علي الضعفا ولا علي المرضي ولا علي الذين لا يجدون ما ينفقون حرج اذا نصحوا لله ورسوله ما علي المحسنين من سبيل والله غفور رحيم

Tevbe Suresi - Ayet 99

Türkçe Meal: Ve Araplardan 772 kimi iman 47 eder Allah'a ve âhiret 774 gününe; ve edinir/tutar infak 6 ettiğini Allah’ın indinde/katında yakınlıklar; ve resûlün 418 * salâtlarını 142 (da); doğrusu o ** bir yakınlıktır onlara değil mi?; sokacak/girdirecek onları Allah rahmetinin 271 içine; doğrusu Allah bir Gafûr'dur 20 ; bir Rahîm'dir 2 .

Arapça: 1334|9|99|ومن الاعراب من يومن بالله واليوم الاخر ويتخذ ما ينفق قربت عند الله وصلوت الرسول الا انها قربه لهم سيدخلهم الله في رحمته ان الله غفور رحيم

Yunus Suresi - Ayet 107

Türkçe Meal: Ve eğer temas ettirse sana Allah bir zararı; öyle ki olmaz kâşif * ona ** O’nun *** dışında; ve eğer dilerse **** sana bir hayrı; öyle ki olmaz reddeden ***** fazlını 202 O’nun *** ; isabet ettirir **** onu ****** kullarından 46 dilediği kimseye; ve O **** Gafûr’dur 20 ; Rahîm’dir 2 .

Arapça: 1469|10|107|وان يمسسك الله بضر فلا كاشف له الا هو وان يردك بخير فلا راد لفضله يصيب به من يشا من عباده وهو الغفور الرحيم

Hûd Suresi - Ayet 41

Türkçe Meal: Ve dedi * : "Binin ona ** ; Allah'ın ismiyledir akması onun ** ve sabitlendirilmesi onun ** ; doğrusu Rabbim 4 mutlak ki bir Gafûr’dur 20 ; bir Rahîm’dir 2 ."

Arapça: 1512|11|41|وقال اركبوا فيها بسم الله مجريها ومرسيها ان ربي لغفور رحيم

Yusuf Suresi - Ayet 53

Türkçe Meal: "Ve beraat ettirir değilim nefsimi 201 ; doğrusu nefis 201 mutlak bir emredicidir kötülükle; dışındadır rahmet 271 ettiği Rabbimin 4 ; doğrusu Rabbim 4 bir Gafûr’dur 20 ; bir Rahîm’dir 2 ."

Arapça: 1647|12|53|وما ابري نفسي ان النفس لاماره بالسو الا ما رحم ربي ان ربي غفور رحيم

Yusuf Suresi - Ayet 98

Türkçe Meal: Dedi * : "Yakında mağfiret 319 dileyeceğim sizlere Rabbimden 4 ; doğrusu O ** ; O ** (ki) Gafûr’dur 20 ; Rahîm’dir 2 ."

Arapça: 1692|12|98|قال سوف استغفر لكم ربي انه هو الغفور الرحيم

İbrahim Suresi - Ayet 36

Türkçe Meal: "Rabbim 4 ! Doğrusu onlar * dalalete düşürdüler * insanlardan ekserisini/çoğunu; öyle ki kim tabi oldu bana ** öyle ki o bendendir; ve kim asilik etti bana ** öyle ki doğrusu sensin bir Gafûr 20 ; bir Rahîm 2 .

Arapça: 1784|14|36|رب انهن اضللن كثيرا من الناس فمن تبعني فانه مني ومن عصاني فانك غفور رحيم

Hicr Suresi - Ayet 49

Türkçe Meal: Haber ver kullarıma 46 ki ben; benim Gafûr 20 ; Rahîm 2 .

Arapça: 1849|15|49|نبي عبادي اني انا الغفور الرحيم

Nahl Suresi - Ayet 18

Türkçe Meal: Ve eğer saysanız nimetini Allah'ın hesaplayamazsınız * onu ** ; doğrusu Allah mutlak bir Gafûr’dur 20 ; bir Rahîm’dir 2 .

Arapça: 1917|16|18|وان تعدوا نعمه الله لا تحصوها ان الله لغفور رحيم

İsrâ Suresi - Ayet 44

Türkçe Meal: Tesbih 57 eder O'nu (Allah’ı) yedi gökler ve yer; ve onlardaki kimse * ; ve yoktur bir şeyden, ancak tesbih 57 eder hamd 4 ile O’nu (Allah’ı); fakat anlamazsınız tesbihlerini 57 onların; doğrusu O (Allah) oldu Halîm 58 ; Gafûr 20 .

Arapça: 2071|17|44|تسبح له السموت السبع والارض ومن فيهن وان من شي الا يسبح بحمده ولكن لا تفقهون تسبيحهم انه كان حليما غفورا

Ahzâb Suresi - Ayet 5

Türkçe Meal: Çağırın * onları babaları (adına); o (ki) daha eşittir/denktir ** Allah'ın indinde/katında; öyle ki eğer asla bilmiyorsanız babalarını; öyle ki onlar kardeşlerinizdir dinde; ve velilerdir *** sizlere; ve olmadı sizlere bir günah kendisiyle hata ettiğinizde **** ; velakin/fakat kalplerinizin niyetlendiğidir/amaçladığıdır***** (bir günah); ve oldu Allah bir Gafûr 20 ; bir Rahîm 20 .

Arapça: 3536|33|5|ادعوهم لابايهم هو اقسط عند الله فان لم تعلموا اباهم فاخونكم في الدين وموليكم وليس عليكم جناح فيما اخطاتم به ولكن ما تعمدت قلوبكم وكان الله غفورا رحيما

Ahzâb Suresi - Ayet 24

Türkçe Meal: Cezalandırması * içindir Allah’ın sâdıkları 182 sıddıklıklarıyla 551 ; ve azap etmesi içindir münâfıklara 26 eğer dilerse (Allah) ya da tevbe 33 etmesi içindir (Allah'ın) onlar üzerine ** ; doğrusu Allah oldu bir Gafûr 20 ; bir Rahîm 2 .

Arapça: 3555|33|24|ليجزي الله الصدقين بصدقهم ويعذب المنفقين ان شا او يتوب عليهم ان الله كان غفورا رحيما

Ahzâb Suresi - Ayet 50

Türkçe Meal: Ey nebi * ! Doğrusu helal kıldık 734 sana (senin) eşlerini ki ecirlerini ** verdiğin kimselerdir; yemininle malik olduğunu (ki) Allah'ın feyz verdiğindendir sana; ve amcanın kızlarını; ve halanın kızlarını; ve dayının kızlarını; ve teyzenin kızlarını (ki) seninle beraber hicret etmiş kimselerdir; ve müminât 493 bir kadını ki eğer hibe ettiyse *** kendi nefsini nebiye; eğer arzuladıysa nebi ki nikahlamayı 744 onu *** ; bir halistir/özgüdür sana müminlerin astından **** ; muhakkak bildik farz 497 kıldığımızı üzerlerine onların eşlerinde onların; ve sağ ellerini malik oldukları; olmaması içindir sana bir engel/yasak; ve oldu Allah bir Gafûr 20 ; bir Rahîm 2 .

Arapça: 3581|33|50|يايها النبي انا احللنا لك ازوجك التي اتيت اجورهن وما ملكت يمينك مما افا الله عليك وبنات عمك وبنات عمتك وبنات خالك وبنات خلتك التي هاجرن معك وامراه مومنه ان وهبت نفسها للنبي ان اراد النبي ان يستنكحها خالصه لك من دون المومنين قد علمنا ما فرضنا عليهم في ازوجهم وما ملكت ايمنهم لكيلا يكون عليك حرج وكان الله غفورا رحيما

Ahzâb Suresi - Ayet 59

Türkçe Meal: Ey nebi * ! Eşlerine; ve kızlarına; ve müminlerin kadınlarına de ki yakınlaştırsınlar üstlerine cilbablarından 730 ; işte bu daha yakındır ki arif ** olunurlar; öyle ki eziyet *** edilmezler; ve oldu Allah bir Gafûr 20 ; bir Rahîm 2 .

Arapça: 3590|33|59|يايها النبي قل لازوجك وبناتك ونسا المومنين يدنين عليهن من جلبيبهن ذلك ادني ان يعرفن فلا يوذين وكان الله غفورا رحيما

Ahzâb Suresi - Ayet 73

Türkçe Meal: Azap 426 etmesi içindir Allah’ın münâfık 26 (erkeklere) ve münâfık 26 (kadınlara); ve müşrik 36 (erkeklere) ve müşrik 36 (kadınlara); ve tevbe 33 etmesi (içindir) Allah'ın mümin 27 (erkeklere) ve mümin 27 (kadınlara) karşı; ve oldu Allah bir Gafûr 20 ; bir Rahîm 2 .

Arapça: 3604|33|73|ليعذب الله المنفقين والمنفقت والمشركين والمشركت ويتوب الله علي المومنين والمومنت وكان الله غفورا رحيما

Mümtehine Suresi - Ayet 7

Türkçe Meal: Belki de Allah ki yapar sizlerin arasında ve onlardan düşmanlık ettiğiniz kimseler arasında bir sevgi/duygusal yakınlık; ve Allah bir Kadîr’dir 177 ; ve Allah bir Gafûr’dur 20 ; bir Rahîm’dir 2 .

Arapça: 5155|60|7|عسي الله ان يجعل بينكم وبين الذين عاديتم منهم موده والله قدير والله غفور رحيم

Mümtehine Suresi - Ayet 12

Türkçe Meal: Ey nebi 132 *! Geldiği zaman sana mümin 27 kadınlar biat 745 etsinler sana karşı ki şirk 71 koşmazlar Allah'a bir şeyi; ve çalmazlar; ve zina etmezler; ve katletmezler 35 evlatlarını; ve gelmezler yalan suçlamayla (ki) iftira 883 atarak elleri arasında ve bacakları arasında; ve isyan etmezler sana bir maruftakine 291 ; öyle ki biat 745 et onlara ** ; ve mağfiret 319 sun onlar ** için Allah’a; doğrusu Allah bir Gafûr’dur 20 ; bir Rahîm’dir 2 .

Arapça: 5160|60|12|يايها النبي اذا جاك المومنت يبايعنك علي ان لا يشركن بالله شيا ولا يسرقن ولا يزنين ولا يقتلن اولدهن ولا ياتين ببهتن يفترينه بين ايديهن وارجلهن ولا يعصينك في معروف فبايعهن واستغفر لهن الله ان الله غفور رحيم

Tahrim Suresi - Ayet 1

Türkçe Meal: Ey nebi * ! Niçin haram 739 kılarsın Allah'ın sana helal kıldığını (ki) aranırsın/bakınırsın eşlerinin rızasına?; ve Allah bir Gafûr’dur 20 ; bir Rahîm’dir 2 .

Arapça: 5228|66|1|يايها النبي لم تحرم ما احل الله لك تبتغي مرضات ازوجك والله غفور رحيم

Müzzemmil Suresi - Ayet 20

Türkçe Meal: Doğrusu Rabbin 4 bilir ki sen dikelirsin/ayağa kalkarsın gecenin 171 üçte ikisinden yakınına; ve yarısında onun (gecenin); ve üçte birinde onun (gecenin); ve bir grup/tayfa (da) seninle birlikte (olan) kimselerden; ve Allah takdir eder/ölçeklendirir geceyi 171 ve gündüzü 170 ; bildi ki asla sayamazsınız/kapsayamazsınız onu; öyle ki tevbe 33 etti sizlere; öyleyse okuyun/çalışın kolay geleni Kur'ân’dan; bildi ki olacak içinizden hastalar; ve başkaları, darbederler/vururlar (ayakları) yerde/yeryüzünde; aranırlar/bakınırlar fazlından/lütfundan Allah'ın; ve başkaları, katlederler 35 Allah yolunda; öyleyse okuyun/çalışın kolay geleni ondan * ; ve ikame 572 edin salâtı 5 ; ve verin zekâtı 10 ; ve borç verin 123 Allah'a; güzel bir borç 123 ; ve taktim ettikleriniz/verdikleriniz hayırdan kendi nefsiniz içindir; bulursunuz onu Allah’ın indinde/katında; o (borç) hayırlıdır; ve en büyük bir ecirdir 820 ; ve mağfiret/bağışlanma dileyin Allah'tan; doğrusu Allah Gafûr'dur 20 ; Rahîm'dir 2 .

Arapça: 5493|73|20|ان ربك يعلم انك تقوم ادني من ثلثي اليل ونصفه وثلثه وطايفه من الذين معك والله يقدر اليل والنهار علم ان لن تحصوه فتاب عليكم فاقروا ما تيسر من القران علم ان سيكون منكم مرضي واخرون يضربون في الارض يبتغون من فضل الله واخرون يقتلون في سبيل الله فاقروا ما تيسر منه واقيموا الصلوه واتوا الزكوه واقرضوا الله قرضا حسنا وما تقدموا لانفسكم من خير تجدوه عند الله هو خيرا واعظم اجرا واستغفروا الله ان الله غفور رحيم

Bürûc Suresi - Ayet 14

Türkçe Meal: Ve O * ; Gafûr’dur 20 ; Vedûd’tur 848 .

Arapça: 5921|85|14|وهو الغفور الودود