Şerefli Kur’ân Meali
Arapça · Latin · Meal · Kavramlarla
Henüz sûre seçilmedi.
📝 Metin Ayarları
🔧 Araçlar
📑 Kişisel
📄 PDF
💾 Veri Yönetimi
Ayet alanları:
Kapsam:
Eşleştirme:
📖 Arama Operatörleri

Arama Operatörleri:

  • VE / AND: Her iki terim de bulunmalı
    Örnek: rahman VE rahim
  • VEYA / OR: Terimlerden biri yeterli
    Örnek: cehennem VEYA nar
  • DEĞİL / NOT: Terimi çıkar
    Örnek: kitap DEĞİL ehli
  • " ": Tam ifade (tırnak içinde)
    Örnek: "la ilahe illallah"
  • ( ): Grup/öncelik belirleme
    Örnek: (cennet VEYA firdevs) VE mümin
📚

Kavram 303: Kitap ve hikmet.

Bu kavram 11 ayette geçmektedir

📖 Kısa Açıklama

303Hikmet içeren kitap, hikmetli kitap, hikmetli hükümler içeren kitap. Arapça 'vav' 've' bağlacı vurgulama amaçlı da kullanılır. Daha detaylı inceleme aşağıdaki makaleden okunabilir.Hikmetli kitap, hikmet içeren kitap: Kur'an.

2. Bakara Suresi

Ayet 129

Arapça Metin (Harekeli)

136|2|129|رَبَّنَا وَٱبْعَثْ فِيهِمْ رَسُولًا مِّنْهُمْ يَتْلُوا۟ عَلَيْهِمْ ءَايَٰتِكَ وَيُعَلِّمُهُمُ ٱلْكِتَٰبَ وَٱلْحِكْمَةَ وَيُزَكِّيهِمْ إِنَّكَ أَنتَ ٱلْعَزِيزُ ٱلْحَكِيمُ

Arapça Metin (Harekesiz)

136|2|129|ربنا وابعث فيهم رسولا منهم يتلوا عليهم ايتك ويعلمهم الكتب والحكمه ويزكيهم انك انت العزيز الحكيم

Latin Literal

129. Rabbenâ veb’as fîhim resûlen minhum yetlû aleyhim âyâtike ve yuallimuhumul kitâbe vel hikmete ve yuzekkîhim inneke entel azîzul hakîm(hakîmu).

Türkçe Çeviri

Rabbimiz4! Ve gönder/yolla onlara bir resûl418 onlardan; okur onlara ayetlerini senin; ve bildirir onlara kitabı* ve hikmeti303; ve saflaştırır onları; doğrusu sen; sensin Azîz37; Hakîm9.

Ahmed Samira Çevirisi

129 Our Lord, and send in them a messenger from them (who) reads/recites on (to) them Your verses/evidences and He teaches/instructs them The Book , and the wisdom , and purifies them , that You are the glorious/mighty the wise/ judicious.

Kelime Kelime Analiz Tablosu

No Kelime Anlam Arapça Kök
1 rabbena Rabbimiz! رَبَّنَا ربب
2 veb'as ve gönder/yolla وَابْعَثْ بعث
3 fihim onlara فِيهِمْ -
4 rasulen bir resul رَسُولًا رسل
5 minhum onlardan مِنْهُمْ -
6 yetlu okur يَتْلُو تلو
7 aleyhim onlara عَلَيْهِمْ -
8 ayatike ayetlerini senin ايَاتِكَ ايي
9 ve yuallimuhumu ve bildirir onlara وَيُعَلِّمُهُمُ علم
10 l-kitabe kitabı الْكِتَابَ كتب
11 velhikmete ve hikmeti وَالْحِكْمَةَ حكم
12 ve yuzekkihim ve saflaştırır onları وَيُزَكِّيهِمْ زكو
13 inneke doğrusu sen إِنَّكَ -
14 ente sensin أَنْتَ -
15 l-azizu Azîz الْعَزِيزُ عزز
16 l-hakimu Hakîm الْحَكِيمُ حكم

Notlar

Not 1

*Kutsal kitaplar.

2. Bakara Suresi

Ayet 151

Arapça Metin (Harekeli)

158|2|151|كَمَآ أَرْسَلْنَا فِيكُمْ رَسُولًا مِّنكُمْ يَتْلُوا۟ عَلَيْكُمْ ءَايَٰتِنَا وَيُزَكِّيكُمْ وَيُعَلِّمُكُمُ ٱلْكِتَٰبَ وَٱلْحِكْمَةَ وَيُعَلِّمُكُم مَّا لَمْ تَكُونُوا۟ تَعْلَمُونَ

Arapça Metin (Harekesiz)

158|2|151|كما ارسلنا فيكم رسولا منكم يتلوا عليكم ايتنا ويزكيكم ويعلمكم الكتب والحكمه ويعلمكم ما لم تكونوا تعلمون

Latin Literal

151. Kemâ erselnâ fîkum resûlen minkum yetlû aleykum âyâtinâ ve yuzekkîkum ve yuallimukumul kitâbe vel hikmete ve yuallimukum mâ lem tekûnû ta’lemûn(ta’lemûne).

Türkçe Çeviri

Gönderdiğimiz gibi* içinizden bir resûl418; sizlerden; okur sizlere ayetlerimizi; ve saflaştırır sizleri; ve bilir yapar sizleri; kitabı ve hikmeti303; ve bilir yapar sizleri asla bilir olmadığınızı.

Ahmed Samira Çevirisi

151 As We sent in you a messenger from you, he reads/recites on you Our verses/evidences and he purifies you and he teaches you The Book and the wisdom, and he teaches you what you were not knowing.

Kelime Kelime Analiz Tablosu

No Kelime Anlam Arapça Kök
1 kema gibi كَمَا -
2 erselna gönderdiğimiz أَرْسَلْنَا رسل
3 fikum içinizden فِيكُمْ -
4 rasulen bir resul رَسُولًا رسل
5 minkum sizlerden مِنْكُمْ -
6 yetlu okur يَتْلُو تلو
7 aleykum size عَلَيْكُمْ -
8 ayatina ayetlerimizi ايَاتِنَا ايي
9 ve yuzekkikum ve saflaştırır sizleri وَيُزَكِّيكُمْ زكو
10 ve yuallimukumu ve bilir yapar sizleri وَيُعَلِّمُكُمُ علم
11 l-kitabe kitabı الْكِتَابَ كتب
12 velhikmete ve hikmeti وَالْحِكْمَةَ حكم
13 ve yuallimukum ve bilir yapar sizleri وَيُعَلِّمُكُمْ علم
14 ma مَا -
15 lem asla لَمْ -
16 tekunu olmazsınız تَكُونُوا كون
17 tea'lemune bilirsiniz تَعْلَمُونَ علم

Notlar

Not 1

*Doğru yola kılavuzlamayı Yüce Allah hikmet içeren kutsal kitaplarla yapar. Bu kitapları da resûller aracılığıyla deklere eder.

2. Bakara Suresi

Ayet 231

Arapça Metin (Harekeli)

238|2|231|وَإِذَا طَلَّقْتُمُ ٱلنِّسَآءَ فَبَلَغْنَ أَجَلَهُنَّ فَأَمْسِكُوهُنَّ بِمَعْرُوفٍ أَوْ سَرِّحُوهُنَّ بِمَعْرُوفٍ وَلَا تُمْسِكُوهُنَّ ضِرَارًا لِّتَعْتَدُوا۟ وَمَن يَفْعَلْ ذَٰلِكَ فَقَدْ ظَلَمَ نَفْسَهُۥ وَلَا تَتَّخِذُوٓا۟ ءَايَٰتِ ٱللَّهِ هُزُوًا وَٱذْكُرُوا۟ نِعْمَتَ ٱللَّهِ عَلَيْكُمْ وَمَآ أَنزَلَ عَلَيْكُم مِّنَ ٱلْكِتَٰبِ وَٱلْحِكْمَةِ يَعِظُكُم بِهِۦ وَٱتَّقُوا۟ ٱللَّهَ وَٱعْلَمُوٓا۟ أَنَّ ٱللَّهَ بِكُلِّ شَىْءٍ عَلِيمٌ

Arapça Metin (Harekesiz)

238|2|231|واذا طلقتم النسا فبلغن اجلهن فامسكوهن بمعروف او سرحوهن بمعروف ولا تمسكوهن ضرارا لتعتدوا ومن يفعل ذلك فقد ظلم نفسه ولا تتخذوا ايت الله هزوا واذكروا نعمت الله عليكم وما انزل عليكم من الكتب والحكمه يعظكم به واتقوا الله واعلموا ان الله بكل شي عليم

Latin Literal

231. Ve izâ tallaktumun nisâe fe belagne ecelehunne fe emsikûhunne bi ma’rûfin ev serrihûhunne bi ma’rûf(ma’rûfin), ve lâ tumsikûhunne dırâran li ta’tedû, ve men yef’al zâlike fe kad zaleme nefseh(nefsehu), ve lâ tettehızû âyâtillâhi huzuvâ(huzuven), vezkurû ni’metallâhi aleykum ve mâ enzele aleykum minel kitâbi vel hikmeti yeızukum bih(bihî), vettekûllâhe va’lemû ennallâhe bi kulli şey’in alîm(alîmun).

Türkçe Çeviri

Ve boşadığınız zaman kadınları öyle ki ulaştılar (kadınlar) ecellerine*; öyle ki tutun onları marufla291 ya da salın onları marufla291; ve tutmayın onları bir zarar (vererek) sınırı aşmak için; ve kim yapar bunu muhakkak ki zulmetti nefsine201; ve edinmeyin Allah'ın ayetlerini istihza361; ve zikredin/hatırlayın Allah'ın nimetini sizlere; ve indirdiğini sizlere hikmet303 (içeren) kitaptan**; vaaz653 eder onunla** (kitapla); ve takvalı21 olun Allah'a; ve bilin ki Allah her bir şeyi bilendir.

Ahmed Samira Çevirisi

231 And if you divorced the women, so they reached their term/time, so hold/grasp them (F) with kindness/generosity or divorce/release them (F) with kindness/generosity , and do not hold/grasp them (F) harming to transgress/violate, and who makes/does that, so he had caused injustice/oppression (to) himself. And do not take God’s verses/evidences mockingly , and mention/remember God’s blessing on you, and what He descended on you from The Book and the wisdom , He advises/warns you with it, and fear and obey God, and know that God (is) with every thing knowledgeable.

Kelime Kelime Analiz Tablosu

No Kelime Anlam Arapça Kök
1 ve iza ve zaman وَإِذَا -
2 tallektumu boşadığınız طَلَّقْتُمُ طلق
3 n-nisa'e kadınları النِّسَاءَ نسو
4 fe belegne öyle ki ulaştılar (kadınlar) فَبَلَغْنَ بلغ
5 ecelehunne ecellerine () أَجَلَهُنَّ اجل
6 feemsikuhunne öyle ki tutun onları فَأَمْسِكُوهُنَّ مسك
7 bimea'rufin marufla بِمَعْرُوفٍ عرف
8 ev ya da أَوْ -
9 serrihuhunne salın onları سَرِّحُوهُنَّ سرح
10 bimea'rufin marufla بِمَعْرُوفٍ عرف
11 ve la ve وَلَا -
12 tumsikuhunne tutmayın onları تُمْسِكُوهُنَّ مسك
13 diraran bir zarar ضِرَارًا ضرر
14 litea'tedu sınırı aşmak için لِتَعْتَدُوا عدو
15 ve men ve kim وَمَنْ -
16 yef'al yapar يَفْعَلْ فعل
17 zalike bunu ذَٰلِكَ -
18 fekad muhakkak ki فَقَدْ -
19 zeleme zulmetti ظَلَمَ ظلم
20 nefsehu nefsine نَفْسَهُ نفس
21 ve la ve وَلَا -
22 tettehizu edinmeyin تَتَّخِذُوا اخذ
23 ayati ayetlerini ايَاتِ ايي
24 llahi Allah'ın اللَّهِ -
25 huzuven istihza هُزُوًا هزا
26 vezkuru ve zikredin/hatırlayın وَاذْكُرُوا ذكر
27 nia'mete nimetini نِعْمَتَ نعم
28 llahi Allah'ın اللَّهِ -
29 aleykum sizlere عَلَيْكُمْ -
30 ve ma ve وَمَا -
31 enzele indirdiğini أَنْزَلَ نزل
32 aleykum sizlere عَلَيْكُمْ -
33 mine -tan مِنَ -
34 l-kitabi kitaptan الْكِتَابِ كتب
35 velhikmeti ve hikmetli وَالْحِكْمَةِ حكم
36 yeizukum vaaz eder يَعِظُكُمْ وعظ
37 bihi onunla (kitapla) بِهِ -
38 vetteku ve takvalı olun وَاتَّقُوا وقي
39 llahe Allah'a اللَّهَ -
40 vea'lemu ve bilin وَاعْلَمُوا علم
41 enne ki أَنَّ -
42 llahe Allah اللَّهَ -
43 bikulli her بِكُلِّ كلل
44 şey'in bir şeyi شَيْءٍ شيا
45 alimun bilendir عَلِيمٌ علم

Notlar

Not 1

*İddet süresinin sonu.**Kur'an.

📚 Bu Ayette Geçen Kavramlar:

Takva Kavram 21

21 Sakınmak, çekinmek. Kur'an'da en çok Yüce Allah'ın hoşnut olmayacağı şeylerden, Kur'an'ın emir ve yasaklarını çiğnemekten sakınmayı, uzak durmayı işaret eder.

Nefis Kavram 201

201 Benlik, kişilik, öz varlık.

maruf Kavram 291

291 Evrensel kabuller, evrenin işleyişine uygun davranışlar, normlar.

Kitap ve hikmet. Kavram 303

303 Hikmet içeren kitap, hikmetli kitap, hikmetli hükümler içeren kitap. Arapça 'vav' 've' bağlacı vurgulama amaçlı da kullanılır. Daha detaylı inceleme aşağıdaki makaleden okunabilir.Hikmetli kitap, hikmet içeren kitap: Kur'an.

İstihza/istihza Kavram 361

361 Tiye almak, alay etmek.

vaaz Kavram 653

653 Öğüt vermek, uyarmak, nasihat etmek, bir fikri aşılamak.

3. Âl-i İmrân Suresi

Ayet 48

Arapça Metin (Harekeli)

341|3|48|وَيُعَلِّمُهُ ٱلْكِتَٰبَ وَٱلْحِكْمَةَ وَٱلتَّوْرَىٰةَ وَٱلْإِنجِيلَ

Arapça Metin (Harekesiz)

341|3|48|ويعلمه الكتب والحكمه والتوريه والانجيل

Latin Literal

48. Ve yuallimuhul kitâbe vel hikmete vet tevrâte vel incîl(incîle).

Türkçe Çeviri

Ve bildirir* ona (Îsâ'ya) kitabı ve hikmeti303; ve Tevrât'ı** ve İncîl'i**

Ahmed Samira Çevirisi

48 And He teaches/instructs him The Book and the wisdom and the Torah and the Bible/Holy book descended on Jesus .

Kelime Kelime Analiz Tablosu

No Kelime Anlam Arapça Kök
1 ve yuallimuhu ve bildirir ona وَيُعَلِّمُهُ علم
2 l-kitabe kitabı الْكِتَابَ كتب
3 velhikmete ve hikmeti وَالْحِكْمَةَ حكم
4 ve ttevrate ve Tevrât'ı وَالتَّوْرَاةَ -
5 vel'incile ve İncîl'i وَالْإِنْجِيلَ -

Notlar

Not 1

*Bilir yapar onu.**Tevrât, İncîl ve Kur'an'ın özü Yüce Allah'ın biricik dini olan İslam'dır. Resûllerin dini olmaz.

📚 Bu Ayette Geçen Kavramlar:

Kitap ve hikmet. Kavram 303

303 Hikmet içeren kitap, hikmetli kitap, hikmetli hükümler içeren kitap. Arapça 'vav' 've' bağlacı vurgulama amaçlı da kullanılır. Daha detaylı inceleme aşağıdaki makaleden okunabilir.Hikmetli kitap, hikmet içeren kitap: Kur'an.

3. Âl-i İmrân Suresi

Ayet 79

Arapça Metin (Harekeli)

372|3|79|مَا كَانَ لِبَشَرٍ أَن يُؤْتِيَهُ ٱللَّهُ ٱلْكِتَٰبَ وَٱلْحُكْمَ وَٱلنُّبُوَّةَ ثُمَّ يَقُولَ لِلنَّاسِ كُونُوا۟ عِبَادًا لِّى مِن دُونِ ٱللَّهِ وَلَٰكِن كُونُوا۟ رَبَّٰنِيِّۦنَ بِمَا كُنتُمْ تُعَلِّمُونَ ٱلْكِتَٰبَ وَبِمَا كُنتُمْ تَدْرُسُونَ

Arapça Metin (Harekesiz)

372|3|79|ما كان لبشر ان يوتيه الله الكتب والحكم والنبوه ثم يقول للناس كونوا عبادا لي من دون الله ولكن كونوا ربنين بما كنتم تعلمون الكتب وبما كنتم تدرسون

Latin Literal

79. Mâ kâne li beşerin en yu’tiyehullâhul kitâbe vel hukme ven nubuvvete summe yekûle lin nâsi kûnû ıbâden lî min dûnillâhi ve lâkin kûnû rabbâniyyîne bi mâ kuntum tuallimûnel kitâbe ve bimâ kuntum tedrusûn(tedrusûne).

Türkçe Çeviri

Olmuş değildir bir beşer432 için ki verir ona Allah kitap ve hikmet303; ve nebilik132; sonra der (o beşer) insanlara: "Olun kullar46 bana Allah’ın astından"; velakin/ancak (der o beşer) "Olun Rabbe4 kullar; kitaba* talim433 eder/öğretim yapar olduğunuzla; ve ders434 yapar olduğunuzla"

Ahmed Samira Çevirisi

79 It was not to a human that God gives him The Book and the judgment/rule and the prophethood then he says to the people: "Be/become worshippers/slaves to me, from other than God". And but: "Be knowledgeable Lord worshippers with what you were teaching The Book and with what you were studying ".

Kelime Kelime Analiz Tablosu

No Kelime Anlam Arapça Kök
1 ma değildir مَا -
2 kane olmuş كَانَ كون
3 libeşerin bir beşer için لِبَشَرٍ بشر
4 en ki أَنْ -
5 yu'tiyehu verir ona يُؤْتِيَهُ اتي
6 llahu Allah اللَّهُ -
7 l-kitabe kitap الْكِتَابَ كتب
8 velhukme ve hikmet وَالْحُكْمَ حكم
9 ve nnubuvve te ve nebilik وَالنُّبُوَّةَ نبا
10 summe sonra ثُمَّ -
11 yekule der o يَقُولَ قول
12 linnasi insanlara لِلنَّاسِ نوس
13 kunu olun كُونُوا كون
14 ibaden kullar عِبَادًا عبد
15 li bana لِي -
16 min مِنْ -
17 duni astından دُونِ دون
18 llahi Allah’ın اللَّهِ -
19 velakin velakin/fakat وَلَٰكِنْ -
20 kunu olun كُونُوا كون
21 rabbaniyyine Rabbe kullar رَبَّانِيِّينَ ربب
22 bima بِمَا -
23 kuntum olduğunuzla كُنْتُمْ كون
24 tuallimune talim edersiniz/öğretim yaparsınız تُعَلِّمُونَ علم
25 l-kitabe kitaba الْكِتَابَ كتب
26 ve bima ve وَبِمَا -
27 kuntum olduğunuzla كُنْتُمْ كون
28 tedrusune ders yaparsınız تَدْرُسُونَ درس

Notlar

Not 1

*Kur'an'a.

📚 Bu Ayette Geçen Kavramlar:

Rab Kavram 4

4 Efendi, komuta eden.

Kulluk etmek Kavram 46

46 Köle olmak/dini hüküm koyucu olarak sadece Yüce Allah'ı bilmek. Sadece O'na tapınmak. O'nun astından ilahlar edinmemek. Yüce Allah'ın kelamı olan sadece Kur'an'ın hükümlerine tabi olmak.

Nebi Kavram 132

132 Kendisine kitap verilen resul/elçi. Her resul/elçi nebi değildir. Her nebi bir resuldür/elçidir.

Kitap ve hikmet. Kavram 303

303 Hikmet içeren kitap, hikmetli kitap, hikmetli hükümler içeren kitap. Arapça 'vav' 've' bağlacı vurgulama amaçlı da kullanılır. Daha detaylı inceleme aşağıdaki makaleden okunabilir.Hikmetli kitap, hikmet içeren kitap: Kur'an.

Beşer Kavram 432

432 İnsanoğlu.

Kur'an'a/kitaba talim etmek. Kavram 433

433 Kur'an öğretmek, Kur'an öğrenmek. Yüce Allah bizlere Kur'an'ı öğrenip öğretmemizi emretmiştir. Bak. 3:79. Kur'an'a talim etmek onun ayetlerini anlamakla olur. Arapçasını yüzünden anlamadan okumak ve sevap beklemek şeytanın büyük bir tuzağıdır. Kur'an'ı öğretip öğrenmek Yüce Allah'a nasıl kulluk edileceğini öğretir. Bak. 3:79

Kur'an'ı ders yaparak çalışmak. Kavram 434

434 Yüce Allah'ın bir emridir. Bak. 3:79. Kur'an ayetlerini analitik olarak incelemek. Ayetler üzerinde derinlemesine düşünmek. Kur'an'ı bir bütün olarak çalışmak. Bir okulda matematik dersi yapar gibi Kur'an dersleri yapmak. Bu derslerde Kur'an öğrenmek, öğretmek. Kur'an çalışmak ayetlerin anlamlarını idrak etmekle olur. Anlamadan Arapçasından yüzünden okumak şeytanın büyük bir tuzağıdır. Kur'an'ı ders olarak çalışmak Yüce Allah'a nasıl kulluk edileceğini öğretir. Bak. 3:796:105 ayetinde ayetler üzerinde ders çalışmamız gerektiği resûl Muhammed üzerinden işaretle verilmiştir. Resûl Muhammed'in kalp ve beyin sinir hücrelerine Kur'an indirildi. Bizler ise Kur'an'ı ders çalışarak kalbimize ve beynimize yazmalıyız.

3. Âl-i İmrân Suresi

Ayet 81

Arapça Metin (Harekeli)

374|3|81|وَإِذْ أَخَذَ ٱللَّهُ مِيثَٰقَ ٱلنَّبِيِّۦنَ لَمَآ ءَاتَيْتُكُم مِّن كِتَٰبٍ وَحِكْمَةٍ ثُمَّ جَآءَكُمْ رَسُولٌ مُّصَدِّقٌ لِّمَا مَعَكُمْ لَتُؤْمِنُنَّ بِهِۦ وَلَتَنصُرُنَّهُۥ قَالَ ءَأَقْرَرْتُمْ وَأَخَذْتُمْ عَلَىٰ ذَٰلِكُمْ إِصْرِى قَالُوٓا۟ أَقْرَرْنَا قَالَ فَٱشْهَدُوا۟ وَأَنَا۠ مَعَكُم مِّنَ ٱلشَّٰهِدِينَ

Arapça Metin (Harekesiz)

374|3|81|واذ اخذ الله ميثق النبين لما اتيتكم من كتب وحكمه ثم جاكم رسول مصدق لما معكم لتومنن به ولتنصرنه قال اقررتم واخذتم علي ذلكم اصري قالوا اقررنا قال فاشهدوا وانا معكم من الشهدين

Latin Literal

81. Ve iz ehazallâhu mîsâkan nebiyyîne lemâ âteytukum min kitâbin ve hikmetin summe câekum resûlun musaddikun limâ meakum le tu’minunne bihî ve le tensurunneh(tensurunnehu), kâle e akrartum ve ehaztum alâ zâlikum ısrî, kâlû akrarnâ, kâle feşhedû ve ene meakum mineş şâhidîn(şâhidîne).

Türkçe Çeviri

Ve aldığı zaman Allah nebilerin132 mîsâkını281; (dedi Allah): "Mutlak verdiğime sizlere kitaptan ve hikmetten303; sonra geldi sizlere musaddık140 bir resûl418 yanınızdakine*; mutlak iman47 edersiniz ona (resûle); ve mutlak yardım edersiniz ona (resûle)"; dedi (Allah): "İkrar/kabul ettiniz mi ve aldınız mı üzerinize bunu, antlaşmamı?"; dediler: "İkrar/kabul ettik"; dedi (Allah): "Öyleyse tanık/şahit olun; ve ben (de) yanınızdayım şahit/tanık olanlardan."

Ahmed Samira Çevirisi

81 And when/if God took the prophets’ promise/covenant what/that what (E) I gave/brought you from a Book and wisdom , then a messenger came to you confirming to/for what (is) with you, to believe with him/it (E) and you will give him/it victory/aid (E). He said: "Did you confess/acknowledge and you took/received on that My promise ?" They said: "We confessed/acknowledged ." He said: "So witness/testify and I am with you from the witnessing/testifying/present."

Kelime Kelime Analiz Tablosu

No Kelime Anlam Arapça Kök
1 ve iz ve zaman وَإِذْ -
2 ehaze aldığı أَخَذَ اخذ
3 llahu Allah اللَّهُ -
4 misaka mîsâkını/antlaşmasını مِيثَاقَ وثق
5 n-nebiyyine nebilerin النَّبِيِّينَ نبا
6 lema mutlak لَمَا -
7 ateytukum verdiğime sizlere اتَيْتُكُمْ اتي
8 min مِنْ -
9 kitabin kitaptan كِتَابٍ كتب
10 ve hikmetin ve hikmetten وَحِكْمَةٍ حكم
11 summe sonra ثُمَّ -
12 ca'ekum geldi sizlere جَاءَكُمْ جيا
13 rasulun bir resûl رَسُولٌ رسل
14 musaddikun musaddık مُصَدِّقٌ صدق
15 lima لِمَا -
16 meakum yanınızdakine مَعَكُمْ -
17 letu'minunne mutlak iman edersiniz لَتُؤْمِنُنَّ امن
18 bihi ona (resûle) بِهِ -
19 veletensurunnehu ve mutlak yardım edersiniz ona وَلَتَنْصُرُنَّهُ نصر
20 kale dedi (Allah) قَالَ قول
21 eekrartum ikrar/kabul ettiniz mi? أَأَقْرَرْتُمْ قرر
22 ve ehaztum ve aldınız mı وَأَخَذْتُمْ اخذ
23 ala üzerinize عَلَىٰ -
24 zalikum bunu ذَٰلِكُمْ -
25 isri antlaşmamı إِصْرِي اصر
26 kalu dediler قَالُوا قول
27 ekrarna ikrar/kabul ettik أَقْرَرْنَا قرر
28 kale dedi قَالَ قول
29 feşhedu öyleyse tanık/şahit olun فَاشْهَدُوا شهد
30 ve ena ve ben (de) وَأَنَا -
31 meakum yanınızdayım مَعَكُمْ -
32 mine مِنَ -
33 ş-şahidine tanık olanlardan الشَّاهِدِينَ شهد

Notlar

Not 1

*Verilen hikmetli kutsal kitaba.

📚 Bu Ayette Geçen Kavramlar:

iman Kavram 47

47 Akılcı delillerle/kanıtlarla emin olma.

Nebi Kavram 132

132 Kendisine kitap verilen resul/elçi. Her resul/elçi nebi değildir. Her nebi bir resuldür/elçidir.

Musaddık Kavram 140

140 Doğrulayıp tasdik edici. Sadece tasdik edici/doğrulayıcı değil; aynı zamanda yanlış olanın doğrusunu da tasdik edici.

Mîsâk Kavram 281

281 Antlaşma, sözleşme, ahit, söz.

Kitap ve hikmet. Kavram 303

303 Hikmet içeren kitap, hikmetli kitap, hikmetli hükümler içeren kitap. Arapça 'vav' 've' bağlacı vurgulama amaçlı da kullanılır. Daha detaylı inceleme aşağıdaki makaleden okunabilir.Hikmetli kitap, hikmet içeren kitap: Kur'an.

Resûl Kavram 418

418 Elçi. Bir görev ya da amaç için gönderilen. Aracı edilen. Yüce Allah insanlardan ve meleklerden elçiler seçer.

3. Âl-i İmrân Suresi

Ayet 164

Arapça Metin (Harekeli)

457|3|164|لَقَدْ مَنَّ ٱللَّهُ عَلَى ٱلْمُؤْمِنِينَ إِذْ بَعَثَ فِيهِمْ رَسُولًا مِّنْ أَنفُسِهِمْ يَتْلُوا۟ عَلَيْهِمْ ءَايَٰتِهِۦ وَيُزَكِّيهِمْ وَيُعَلِّمُهُمُ ٱلْكِتَٰبَ وَٱلْحِكْمَةَ وَإِن كَانُوا۟ مِن قَبْلُ لَفِى ضَلَٰلٍ مُّبِينٍ

Arapça Metin (Harekesiz)

457|3|164|لقد من الله علي المومنين اذ بعث فيهم رسولا من انفسهم يتلوا عليهم ايته ويزكيهم ويعلمهم الكتب والحكمه وان كانوا من قبل لفي ضلل مبين

Latin Literal

164. Le kad mennallâhu alel mu’minîne iz bease fîhim resûlen min enfusihim yetlû aleyhim âyâtihî ve yuzekkîhim ve yuallimuhumul kitâbe vel hikmeh(hikmete), ve in kânû min kablu le fî dalâlin mubîn(mubînin).

Türkçe Çeviri

Ant olsun minnet* etti Allah müminlere27 karşı; gönderdiği zaman içlerine bir resûl kendi nefislerinden201; okur onlara O’nun (Allah'ın) ayetlerini; ve arındırır/saflaştırır onları; ve bilindik471 yapar onlara kitabı** ve hikmeti303; ve eğer olmuş olsalar (da) önceden mutlak apaçık bir dalalet128 içinde.

Ahmed Samira Çevirisi

164 God had blessed on the believers, when He sent in them a messenger from themselves, he reads/recites on them His verses/evidences and he purifies/corrects them, and he teaches/instructs them The Book ,and the wisdom , and if they were from before in (E) a clear/evident misguidance.

Kelime Kelime Analiz Tablosu

No Kelime Anlam Arapça Kök
1 lekad ant olsun لَقَدْ -
2 menne minnet etti مَنَّ منن
3 llahu Allah اللَّهُ -
4 ala karşı عَلَى -
5 l-mu'minine müminlere الْمُؤْمِنِينَ امن
6 iz zaman إِذْ -
7 bease gönderdiği بَعَثَ بعث
8 fihim içlerine فِيهِمْ -
9 rasulen bir resûl رَسُولًا رسل
10 min مِنْ -
11 enfusihim kendi nefislerinden أَنْفُسِهِمْ نفس
12 yetlu okur يَتْلُو تلو
13 aleyhim onlara عَلَيْهِمْ -
14 ayatihi ayetlerini O’nun ايَاتِهِ ايي
15 ve yuzekkihim ve arındırır/saflaştırır onları وَيُزَكِّيهِمْ زكو
16 ve yuallimuhumu ve bilindik yapar onlara وَيُعَلِّمُهُمُ علم
17 l-kitabe kitap الْكِتَابَ كتب
18 velhikmete ve hikmeti وَالْحِكْمَةَ حكم
19 vein ve eğer وَإِنْ -
20 kanu olmuş olsalar (da) كَانُوا كون
21 min مِنْ -
22 kablu önceden قَبْلُ قبل
23 lefi mutlak içinde لَفِي -
24 delalin bir dalalet ضَلَالٍ ضلل
25 mubinin apaçık مُبِينٍ بين

Notlar

Not 1

*Yapılana karşı kendini borçlu sayma. Bu borca karşılık gereğini yapma. **Kutsal kitap.

📚 Bu Ayette Geçen Kavramlar:

Mümin Kavram 27

27 İtimat eden/emin olan. Yüce Allah'ın varlığına O'nun evren kitabını okuyarak delillerle tanık/şahit olan. Kur'an'ın ilâhi olduğuna kanıtlarla kanaat getirmek ve Kur'an'a itimat etmek/güvenmek.

Sapkınlar/dalalet içinde olanlar Kavram 128

128 Dosdoğru yoldan (Kur'an'dan) sapmış kimseler. Sadece Kur'an demeyen herkes.

Nefis Kavram 201

201 Benlik, kişilik, öz varlık.

Kitap ve hikmet. Kavram 303

303 Hikmet içeren kitap, hikmetli kitap, hikmetli hükümler içeren kitap. Arapça 'vav' 've' bağlacı vurgulama amaçlı da kullanılır. Daha detaylı inceleme aşağıdaki makaleden okunabilir.Hikmetli kitap, hikmet içeren kitap: Kur'an.

Resûllerin kitabı okuması ve bilindik yapması. Kavram 471

471 Resûller kutsal kitapları bilir yapar; okuyup deklere ederek ayetleri bildirir, ortaya koyar. Bu geçişleri 'öğretir' olarak Türkçeye çevirmek yanlış anlaşılmaya neden olur. Sanki Kur'an ayetleri bilinemez, öğrenilemez, anlaşılamaz olup da ancak resûller onu açıklar gibi bir yanlış anlam ortaya çıkabilir. Bu nedenle kelimenin gerçek anlamı olan 'bilindik yapar' olarak çevrilmesi daha isabetlidir.

4. Nisâ Suresi

Ayet 54

Arapça Metin (Harekeli)

547|4|54|أَمْ يَحْسُدُونَ ٱلنَّاسَ عَلَىٰ مَآ ءَاتَىٰهُمُ ٱللَّهُ مِن فَضْلِهِۦ فَقَدْ ءَاتَيْنَآ ءَالَ إِبْرَٰهِيمَ ٱلْكِتَٰبَ وَٱلْحِكْمَةَ وَءَاتَيْنَٰهُم مُّلْكًا عَظِيمًا

Arapça Metin (Harekesiz)

547|4|54|ام يحسدون الناس علي ما اتيهم الله من فضله فقد اتينا ال ابرهيم الكتب والحكمه واتينهم ملكا عظيما

Latin Literal

54. Em yahsudûnen nâse alâ mâ âtâhumullâhu min fadlıhî, fe kad âteynâ âle ibrâhîmel kitâbe vel hikmete ve âteynâhum mulken azîmâ(azîmen).

Türkçe Çeviri

Ya da haset mi ederler insanlara, Allah'ın onlara verdiğine karşı kendi fazlından202; öyle ki muhakkak verdik İbrahim ailesine/taraftarlarına kitap ve hikmet303* ; ve verdik onlara büyük bir mülk**.

Ahmed Samira Çevirisi

54 Or do they envy the people with jealousy on what God gave them, from His grace/favour/blessing, so We had given Abraham’s family The Book , and the wisdom, and We gave them a great ownership/kingdom.

Kelime Kelime Analiz Tablosu

No Kelime Anlam Arapça Kök
1 em ya da أَمْ -
2 yehsudune hased mi ederler يَحْسُدُونَ حسد
3 n-nase insanlara النَّاسَ نوس
4 ala karşı عَلَىٰ -
5 ma مَا -
6 atahumu verdiğini onlara اتَاهُمُ اتي
7 llahu Allah'ın اللَّهُ -
8 min مِنْ -
9 fedlihi kendi fazlından فَضْلِهِ فضل
10 fekad öyle ki muhakkak فَقَدْ -
11 ateyna verdik اتَيْنَا اتي
12 ale ailesine/taraftarlarına الَ اول
13 ibrahime İbrahim إِبْرَاهِيمَ -
14 l-kitabe kitap الْكِتَابَ كتب
15 velhikmete ve hikmeti وَالْحِكْمَةَ حكم
16 ve ateynahum ve verdik وَاتَيْنَاهُمْ اتي
17 mulken bir mülk مُلْكًا ملك
18 azimen büyük عَظِيمًا عظم

Notlar

Not 1

*İbrahim peygambere ve ailesine hikmet/hüküm içeren kitabın verildi açıktır.**İbrahim peygambere ve/veya ailesine hükümdarlık verildiği açıktır.

📚 Bu Ayette Geçen Kavramlar:

faziletli kılmak, fazilet, fazl, Kavram 202

202 İyi olan şeylerde fazlalıklı olmak, fazlalaştırmak, daha fazlaya sahip olmak, daha fazla yapmak.

Kitap ve hikmet. Kavram 303

303 Hikmet içeren kitap, hikmetli kitap, hikmetli hükümler içeren kitap. Arapça 'vav' 've' bağlacı vurgulama amaçlı da kullanılır. Daha detaylı inceleme aşağıdaki makaleden okunabilir.Hikmetli kitap, hikmet içeren kitap: Kur'an.

4. Nisâ Suresi

Ayet 113

Arapça Metin (Harekeli)

606|4|113|وَلَوْلَا فَضْلُ ٱللَّهِ عَلَيْكَ وَرَحْمَتُهُۥ لَهَمَّت طَّآئِفَةٌ مِّنْهُمْ أَن يُضِلُّوكَ وَمَا يُضِلُّونَ إِلَّآ أَنفُسَهُمْ وَمَا يَضُرُّونَكَ مِن شَىْءٍ وَأَنزَلَ ٱللَّهُ عَلَيْكَ ٱلْكِتَٰبَ وَٱلْحِكْمَةَ وَعَلَّمَكَ مَا لَمْ تَكُن تَعْلَمُ وَكَانَ فَضْلُ ٱللَّهِ عَلَيْكَ عَظِيمًا

Arapça Metin (Harekesiz)

606|4|113|ولولا فضل الله عليك ورحمته لهمت طايفه منهم ان يضلوك وما يضلون الا انفسهم وما يضرونك من شي وانزل الله عليك الكتب والحكمه وعلمك ما لم تكن تعلم وكان فضل الله عليك عظيما

Latin Literal

113. Ve lev lâ fadlullâhi aleyke ve rahmetuhu le hemmet tâifetun minhum en yudıllûke. Ve mâ yudıllûne illâ enfusehum ve mâ yadurrûneke min şey’(şey’in). Ve enzelallâhu aleykel kitâbe vel hikmete ve allemeke mâ lem tekun ta’lem(ta’lemu). Ve kâne fadlullâhi aleyke azîmâ(azîmen).

Türkçe Çeviri

Şayet olmasa (-ydı) fazlı202 Allah'ın senin üzerine; ve (de) rahmeti271; mutlak niyetlenmişti bir tayfa onlardan ki dalalete128 düşürürler seni; ve dalalete128 düşürür değillerdir kendi nefisleri201 dışında; ve zarar verir değillerdir sana hiçbir şeyde; ve indirdi Allah sana kitabı* ve hikmeti303; ve öğretti sana asla olmazsın bilir; ve oldu fazlı202 Allah'ın senin üzerine bir büyük** (şey).

Ahmed Samira Çevirisi

113 And where it not for God’s grace/favour/blessing on you and His mercy, a group from them resolved/started (E) that (to) misguide you, and they do not misguide except themselves, and they do not harm you from a thing, and God descended on you The Book and the wisdom, and He taught you, what you did (and) were not to know, and God’s grace/favour on you was/is great.60

Kelime Kelime Analiz Tablosu

No Kelime Anlam Arapça Kök
1 velevla şayet olmasa وَلَوْلَا -
2 fedlu fazlı/lütfu فَضْلُ فضل
3 llahi Allah'ın اللَّهِ -
4 aleyke senin üzerine عَلَيْكَ -
5 ve rahmetuhu ve rahmeti وَرَحْمَتُهُ رحم
6 lehemmet mutlak niyetlendi لَهَمَّتْ همم
7 taifetun bir tayfa طَائِفَةٌ طوف
8 minhum onlardan مِنْهُمْ -
9 en ki أَنْ -
10 yudilluke dalalete düşürürler seni يُضِلُّوكَ ضلل
11 vema ve değildir وَمَا -
12 yudillune dalalete düşürürler يُضِلُّونَ ضلل
13 illa dışında إِلَّا -
14 enfusehum kendi nefisleri أَنْفُسَهُمْ نفس
15 ve ma ve değildir وَمَا -
16 yedurruneke zarar verirler sana يَضُرُّونَكَ ضرر
17 min hiçbir مِنْ -
18 şey'in şey شَيْءٍ شيا
19 ve enzele ve indirdi وَأَنْزَلَ نزل
20 llahu Allah اللَّهُ -
21 aleyke sana عَلَيْكَ -
22 l-kitabe kitabı الْكِتَابَ كتب
23 velhikmete ve hikmeti وَالْحِكْمَةَ حكم
24 ve allemeke ve öğretti sana وَعَلَّمَكَ علم
25 ma مَا -
26 lem asla لَمْ -
27 tekun olamazsın تَكُنْ كون
28 tea'lemu bilir تَعْلَمُ علم
29 ve kane ve oldu وَكَانَ كون
30 fedlu fazlı/lutfu فَضْلُ فضل
31 llahi Allah'ın اللَّهِ -
32 aleyke üzerine senin عَلَيْكَ -
33 azimen bir büyük عَظِيمًا عظم

Notlar

Not 1

*Hüküm içeren kitabı indirerek sana öğretti ki asla dalalete düşmezsin. **Kur'an'ın hükümlerine tabi olabilmek bir insan için Yüce Allah'ın büyük bir faziletidir. Her şeyin üzerinde büyük bir fazilettir.

📚 Bu Ayette Geçen Kavramlar:

Sapkınlar/dalalet içinde olanlar Kavram 128

128 Dosdoğru yoldan (Kur'an'dan) sapmış kimseler. Sadece Kur'an demeyen herkes.

Nefis Kavram 201

201 Benlik, kişilik, öz varlık.

faziletli kılmak, fazilet, fazl, Kavram 202

202 İyi olan şeylerde fazlalıklı olmak, fazlalaştırmak, daha fazlaya sahip olmak, daha fazla yapmak.

Rahmet Kavram 271

271 Merhamet. Rahmetin, merhametin tecelli etmiş haline en iyi örnek anne rahmidir. Kadın rahminin bebeğini sararak onun her türlü ihtiyacını gidermesi, her türlü korumayı sağlaması rahmetin en üst seviye tecelli etmesidir. Yüce Allah'ın rahmeti evreni bir anne rahmi gibi sarmıştır, kuşatmıştır. Rabbimizin rahmeti ahiret evreninde müminler için olacaktır.

Kitap ve hikmet. Kavram 303

303 Hikmet içeren kitap, hikmetli kitap, hikmetli hükümler içeren kitap. Arapça 'vav' 've' bağlacı vurgulama amaçlı da kullanılır. Daha detaylı inceleme aşağıdaki makaleden okunabilir.Hikmetli kitap, hikmet içeren kitap: Kur'an.

6. En'âm Suresi

Ayet 89

Arapça Metin (Harekeli)

878|6|89|أُو۟لَٰٓئِكَ ٱلَّذِينَ ءَاتَيْنَٰهُمُ ٱلْكِتَٰبَ وَٱلْحُكْمَ وَٱلنُّبُوَّةَ فَإِن يَكْفُرْ بِهَا هَٰٓؤُلَآءِ فَقَدْ وَكَّلْنَا بِهَا قَوْمًا لَّيْسُوا۟ بِهَا بِكَٰفِرِينَ

Arapça Metin (Harekesiz)

878|6|89|اوليك الذين اتينهم الكتب والحكم والنبوه فان يكفر بها هولا فقد وكلنا بها قوما ليسوا بها بكفرين

Latin Literal

89. Ulâikellezîne âteynâhumul kitâbe vel hukme ven nubuvveh(nubuvvete), fe in yekfur bihâ hâulâi fe kad vekkelnâ bihâ kavmen leysû bihâ bi kâfirîn(kâfirîne).

Türkçe Çeviri

Bunlar kimselerdir (ki) verdik onlara kitap ve hikmet303 ve nübüvvet626; öyle ki eğer kâfirlik25 ederse* ona**; işte şunlardır; öyle ki muhakkak vekil*** olduk ona**; bir kavme/topluma**** (ki) olmaz ona** kâfirlik25 edenler.

Ahmed Samira Çevirisi

89 Those are, those whom We brought to (gave) them The Book and the judgment/rule and the prophethood, so86if those disbelieve with it, so We had entrusted/empowered/appointed a keeper with it, a nation they are not with it disbelieving.

Kelime Kelime Analiz Tablosu

No Kelime Anlam Arapça Kök
1 ulaike bunlar أُولَٰئِكَ -
2 ellezine kimselerdir الَّذِينَ -
3 ateynahumu verdik onlara اتَيْنَاهُمُ اتي
4 l-kitabe kitap الْكِتَابَ كتب
5 velhukme ve hüküm وَالْحُكْمَ حكم
6 ve nnubuvve te ve nübüvvet وَالنُّبُوَّةَ نبا
7 fein öyle ki eğer فَإِنْ -
8 yekfur kâfirlik ederse يَكْفُرْ كفر
9 biha ona بِهَا -
10 ha'ula'i işte şunlar هَٰؤُلَاءِ -
11 fekad öyle ki muhakkak فَقَدْ -
12 vekkelna vekil ettik وَكَّلْنَا وكل
13 biha ona بِهَا -
14 kavmen bir kavme/topluma قَوْمًا قوم
15 leysu olmaz لَيْسُوا ليس
16 biha ona بِهَا -
17 bikafirine kâfirlere بِكَافِرِينَ كفر

Notlar

Not 1

*Kendisine nübüvvet verdiğimiz kimse. Tekil geniş zaman eril gelmiştir. **Dişil zamir nübüvvete gider. İşaret edilen nübüvvettir.***Nübüvvet aracılığıyla Yüce Allah'ın risâletinin tamamlanması mutlaka gerçekleşir. Çünkü onun vekaleti Yüce Allah'ın bizzat kendisindedir. ****Nübüvvette kâfirlik etmeyen bir kavimden/toplumdan nübüvvete kâfirlik etmeyecek bir kimse çıkarırız.

📚 Bu Ayette Geçen Kavramlar:

Kâfir Kavram 25

25 Örten, gizleyen, kapatan. Bir çiftçi tohumu toprağa gömüp üzerini kapatırsa tohuma kafirlik etmiş olur. Ayette kullanım yerine göre anlam alır. Kur'an'da genel olarak gerçeği/hakkı örtüp gizlemek olarak kullanılır. Kur'an'ın ayetlerinin gerçek anlamını örten/kapatan/etkisizleştirenler de kâfirdirler.

Kitap ve hikmet. Kavram 303

303 Hikmet içeren kitap, hikmetli kitap, hikmetli hükümler içeren kitap. Arapça 'vav' 've' bağlacı vurgulama amaçlı da kullanılır. Daha detaylı inceleme aşağıdaki makaleden okunabilir.Hikmetli kitap, hikmet içeren kitap: Kur'an.

Nübüvvet Kavram 626

626 Nebilik. Nebilik görevi. Nebi kendisine kitap verilen resûl/elçi demektir. Her resûl/elçi nebi değildir. Her nebi bir resuldür/elçidir.

33. Ahzâb Suresi

Ayet 34

Arapça Metin (Harekeli)

3565|33|34|وَٱذْكُرْنَ مَا يُتْلَىٰ فِى بُيُوتِكُنَّ مِنْ ءَايَٰتِ ٱللَّهِ وَٱلْحِكْمَةِ إِنَّ ٱللَّهَ كَانَ لَطِيفًا خَبِيرًا

Arapça Metin (Harekesiz)

3565|33|34|واذكرن ما يتلي في بيوتكن من ايت الله والحكمه ان الله كان لطيفا خبيرا

Latin Literal

34. Vezkurne mâ yutlâ fî buyûtikunne min âyâtillâhi vel hikmeh(hikmeti), innallâhe kâne latîfen habîrâ(habîren).

Türkçe Çeviri

Ve zikredin78* evlerinizde** okunanı*** Allah'ın ayetlerinden389 ve hikmeti303; şüphesiz Allah oldu bir Latîf40; bir Habîr466.

Ahmed Samira Çevirisi

34 And mention/remember (F) what is read/recited in your (F) houses/homes from God’s verses/evidences and the wisdom, that truly God was/is kind/soothing , expert/experienced .

Kelime Kelime Analiz Tablosu

No Kelime Anlam Arapça Kök
1 vezkurne ve zikredin وَاذْكُرْنَ ذكر
2 ma مَا -
3 yutla okunanı يُتْلَىٰ تلو
4 fi فِي -
5 buyutikunne evlerinizde بُيُوتِكُنَّ بيت
6 min مِنْ -
7 ayati ayetlerinden ايَاتِ ايي
8 llahi Allah'ın اللَّهِ -
9 velhikmeti ve hikmeti وَالْحِكْمَةِ حكم
10 inne şüphesiz إِنَّ -
11 llahe Allah اللَّهَ -
12 kane oldu كَانَ كون
13 letifen bir Latîf لَطِيفًا لطف
14 habiran bir Habîr خَبِيرًا خبر

Notlar

Not 1

*Nebinin kadınları.**Anlarız ki Kur'an'a olan salât evlerde de yapılmaktadır.***Kur'an'ı.

📚 Bu Ayette Geçen Kavramlar:

Latîf Kavram 40

40 Kibar, ince, yumuşak.

Zikir/zikr Kavram 78

78 Hatırlatma, öğüt. Kur'an bir zikirdir. Yüce Allah'ı ile bilinçlerimizin arşta yapmış olduğu antlaşmayı bizlere hatırlatır.

Kitap ve hikmet. Kavram 303

303 Hikmet içeren kitap, hikmetli kitap, hikmetli hükümler içeren kitap. Arapça 'vav' 've' bağlacı vurgulama amaçlı da kullanılır. Daha detaylı inceleme aşağıdaki makaleden okunabilir.Hikmetli kitap, hikmet içeren kitap: Kur'an.

Kur'an ayetleri. Kavram 389

389 Şerefli Kur'an'da 112 numarasız besmele (0. ayet olarak) ve 6234 numaralı ayet olarak toplam 6346 ayet vardır.

Habîr. Kavram 466

466 Haberdar.

Bu sûredeki kavramlar

📄 PDF Hazırlanıyor

Ayetler hazırlanıyor...

Kur'an-ı Kerim - Kavram 303: Kitap ve hikmet.

Kavram Bilgisi

Kavram Adı: Kitap ve hikmet.

Kavram No: 303

Kısa Açıklama: 303 Hikmet içeren kitap, hikmetli kitap, hikmetli hükümler içeren kitap. Arapça 'vav' 've' bağlacı vurgulama amaçlı da kullanılır. Daha detaylı inceleme aşağıdaki makaleden okunabilir.Hikmetli kitap, hikmet içeren kitap: Kur'an.

Bu Kavramın Geçtiği Ayet Sayısı: 11

Bu Kavramın Geçtiği Ayetler

Bakara Suresi - Ayet 129

Türkçe Meal: Rabbimiz 4 ! Ve gönder/yolla onlara bir resûl 418 onlardan; okur onlara ayetlerini senin; ve bildirir onlara kitabı * ve hikmeti 303 ; ve saflaştırır onları; doğrusu sen; sensin Azîz 37 ; Hakîm 9 .

Arapça: 136|2|129|ربنا وابعث فيهم رسولا منهم يتلوا عليهم ايتك ويعلمهم الكتب والحكمه ويزكيهم انك انت العزيز الحكيم

Bakara Suresi - Ayet 151

Türkçe Meal: Gönderdiğimiz gibi * içinizden bir resûl 418 ; sizlerden; okur sizlere ayetlerimizi; ve saflaştırır sizleri; ve bilir yapar sizleri; kitabı ve hikmeti 303 ; ve bilir yapar sizleri asla bilir olmadığınızı.

Arapça: 158|2|151|كما ارسلنا فيكم رسولا منكم يتلوا عليكم ايتنا ويزكيكم ويعلمكم الكتب والحكمه ويعلمكم ما لم تكونوا تعلمون

Bakara Suresi - Ayet 231

Türkçe Meal: Ve boşadığınız zaman kadınları öyle ki ulaştılar (kadınlar) ecellerine * ; öyle ki tutun onları marufla 291 ya da salın onları marufla 291 ; ve tutmayın onları bir zarar (vererek) sınırı aşmak için; ve kim yapar bunu muhakkak ki zulmetti nefsine 201 ; ve edinmeyin Allah'ın ayetlerini istihza 361 ; ve zikredin/hatırlayın Allah'ın nimetini sizlere; ve indirdiğini sizlere hikmet 303 (içeren) kitaptan ** ; vaaz 653 eder onunla ** (kitapla); ve takvalı 21 olun Allah'a; ve bilin ki Allah her bir şeyi bilendir.

Arapça: 238|2|231|واذا طلقتم النسا فبلغن اجلهن فامسكوهن بمعروف او سرحوهن بمعروف ولا تمسكوهن ضرارا لتعتدوا ومن يفعل ذلك فقد ظلم نفسه ولا تتخذوا ايت الله هزوا واذكروا نعمت الله عليكم وما انزل عليكم من الكتب والحكمه يعظكم به واتقوا الله واعلموا ان الله بكل شي عليم

Âl-i İmrân Suresi - Ayet 48

Türkçe Meal: Ve bildirir * ona (Îsâ'ya) kitabı ve hikmeti 303 ; ve Tevrât'ı ** ve İncîl'i **

Arapça: 341|3|48|ويعلمه الكتب والحكمه والتوريه والانجيل

Âl-i İmrân Suresi - Ayet 79

Türkçe Meal: Olmuş değildir bir beşer 432 için ki verir ona Allah kitap ve hikmet 303 ; ve nebilik 132 ; sonra der (o beşer) insanlara: "Olun kullar 46 bana Allah’ın astından"; velakin/ancak (der o beşer) "Olun Rabbe 4 kullar; kitaba * talim 433 eder/öğretim yapar olduğunuzla; ve ders 434 yapar olduğunuzla"

Arapça: 372|3|79|ما كان لبشر ان يوتيه الله الكتب والحكم والنبوه ثم يقول للناس كونوا عبادا لي من دون الله ولكن كونوا ربنين بما كنتم تعلمون الكتب وبما كنتم تدرسون

Âl-i İmrân Suresi - Ayet 81

Türkçe Meal: Ve aldığı zaman Allah nebilerin 132 mîsâkını 281 ; (dedi Allah): "Mutlak verdiğime sizlere kitaptan ve hikmetten 303 ; sonra geldi sizlere musaddık 140 bir resûl 418 yanınızdakine * ; mutlak iman 47 edersiniz ona (resûle); ve mutlak yardım edersiniz ona (resûle)"; dedi (Allah): "İkrar/kabul ettiniz mi ve aldınız mı üzerinize bunu, antlaşmamı?"; dediler: "İkrar/kabul ettik"; dedi (Allah): "Öyleyse tanık/şahit olun; ve ben (de) yanınızdayım şahit/tanık olanlardan."

Arapça: 374|3|81|واذ اخذ الله ميثق النبين لما اتيتكم من كتب وحكمه ثم جاكم رسول مصدق لما معكم لتومنن به ولتنصرنه قال اقررتم واخذتم علي ذلكم اصري قالوا اقررنا قال فاشهدوا وانا معكم من الشهدين

Âl-i İmrân Suresi - Ayet 164

Türkçe Meal: Ant olsun minnet * etti Allah müminlere 27 karşı; gönderdiği zaman içlerine bir resûl kendi nefislerinden 201 ; okur onlara O’nun (Allah'ın) ayetlerini; ve arındırır/saflaştırır onları; ve bilindik 471 yapar onlara kitabı ** ve hikmeti 303 ; ve eğer olmuş olsalar (da) önceden mutlak apaçık bir dalalet 128 içinde.

Arapça: 457|3|164|لقد من الله علي المومنين اذ بعث فيهم رسولا من انفسهم يتلوا عليهم ايته ويزكيهم ويعلمهم الكتب والحكمه وان كانوا من قبل لفي ضلل مبين

Nisâ Suresi - Ayet 54

Türkçe Meal: Ya da haset mi ederler insanlara, Allah'ın onlara verdiğine karşı kendi fazlından 202 ; öyle ki muhakkak verdik İbrahim ailesine/taraftarlarına kitap ve hikmet 303 * ; ve verdik onlara büyük bir mülk ** .

Arapça: 547|4|54|ام يحسدون الناس علي ما اتيهم الله من فضله فقد اتينا ال ابرهيم الكتب والحكمه واتينهم ملكا عظيما

Nisâ Suresi - Ayet 113

Türkçe Meal: Şayet olmasa (-ydı) fazlı 202 Allah'ın senin üzerine; ve (de) rahmeti 271 ; mutlak niyetlenmişti bir tayfa onlardan ki dalalete 128 düşürürler seni; ve dalalete 128 düşürür değillerdir kendi nefisleri 201 dışında; ve zarar verir değillerdir sana hiçbir şeyde; ve indirdi Allah sana kitabı * ve hikmeti 303 ; ve öğretti sana asla olmazsın bilir; ve oldu fazlı 202 Allah'ın senin üzerine bir büyük ** (şey).

Arapça: 606|4|113|ولولا فضل الله عليك ورحمته لهمت طايفه منهم ان يضلوك وما يضلون الا انفسهم وما يضرونك من شي وانزل الله عليك الكتب والحكمه وعلمك ما لم تكن تعلم وكان فضل الله عليك عظيما

En'âm Suresi - Ayet 89

Türkçe Meal: Bunlar kimselerdir (ki) verdik onlara kitap ve hikmet 303 ve nübüvvet 626 ; öyle ki eğer kâfirlik 25 ederse * ona ** ; işte şunlardır; öyle ki muhakkak vekil *** olduk ona ** ; bir kavme/topluma **** (ki) olmaz ona ** kâfirlik 25 edenler.

Arapça: 878|6|89|اوليك الذين اتينهم الكتب والحكم والنبوه فان يكفر بها هولا فقد وكلنا بها قوما ليسوا بها بكفرين

Ahzâb Suresi - Ayet 34

Türkçe Meal: Ve zikredin 78 * evlerinizde ** okunanı *** Allah'ın ayetlerinden 389 ve hikmeti 303 ; şüphesiz Allah oldu bir Latîf 40 ; bir Habîr 466 .

Arapça: 3565|33|34|واذكرن ما يتلي في بيوتكن من ايت الله والحكمه ان الله كان لطيفا خبيرا