Şerefli Kur’ân Meali
Arapça · Latin · Meal · Kavramlarla
Henüz sûre seçilmedi.
📝 Metin Ayarları
🔧 Araçlar
📑 Kişisel
📄 PDF
💾 Veri Yönetimi
Ayet alanları:
Kapsam:
Eşleştirme:
📖 Arama Operatörleri

Arama Operatörleri:

  • VE / AND: Her iki terim de bulunmalı
    Örnek: rahman VE rahim
  • VEYA / OR: Terimlerden biri yeterli
    Örnek: cehennem VEYA nar
  • DEĞİL / NOT: Terimi çıkar
    Örnek: kitap DEĞİL ehli
  • " ": Tam ifade (tırnak içinde)
    Örnek: "la ilahe illallah"
  • ( ): Grup/öncelik belirleme
    Örnek: (cennet VEYA firdevs) VE mümin
📚

Kavram 327: Hac

Bu kavram 5 ayette geçmektedir

📖 Kısa Açıklama

327Kur'an ayetlerinin delillerle tartışıldığı, öğrenildiği; belirlenmiş bir mekanda ve zamanda gerçekleştirilen, önceden duyurusu yapılan toplanma, bir araya gelme; kongre.

2. Bakara Suresi

Ayet 189

Arapça Metin (Harekeli)

196|2|189|يَسْـَٔلُونَكَ عَنِ ٱلْأَهِلَّةِ قُلْ هِىَ مَوَٰقِيتُ لِلنَّاسِ وَٱلْحَجِّ وَلَيْسَ ٱلْبِرُّ بِأَن تَأْتُوا۟ ٱلْبُيُوتَ مِن ظُهُورِهَا وَلَٰكِنَّ ٱلْبِرَّ مَنِ ٱتَّقَىٰ وَأْتُوا۟ ٱلْبُيُوتَ مِنْ أَبْوَٰبِهَا وَٱتَّقُوا۟ ٱللَّهَ لَعَلَّكُمْ تُفْلِحُونَ

Arapça Metin (Harekesiz)

196|2|189|يسلونك عن الاهله قل هي موقيت للناس والحج وليس البر بان تاتوا البيوت من ظهورها ولكن البر من اتقي واتوا البيوت من ابوبها واتقوا الله لعلكم تفلحون

Latin Literal

189. Yes’elûneke anil ehilleh(ehilleti), kul hiye mevâkîtu lin nâsi vel hacc(haccı), ve leysel birru bi en te’tûl buyûte min zuhûrihâ ve lâkinnel birre menittekâ, ve’tûl buyûte min ebvâbihâ, vettekûllâhe leallekum tuflihûn(tuflihûne).

Türkçe Çeviri

Sual ederler/sorarlar sana hilallerden; de ki: "O belirlenmiş vakitlerdir insanlar için ve hac327 için; ve yoktur erdemlilik gelmenizde/varmanızda evlere arkalarından onun328*; velakin erdemlilik takvalı olmuş kimsedir; ve gelin/varın evlere kapılarından onun328*; ve takvalı21 olun Allah'a; belki sizler felaha326 kavuşursunuz.

Ahmed Samira Çevirisi

189 They ask/question you about the crescents . Say: "It is appointed times to the people, and the pilgrimage , and the righteousness is not that you come to the houses/homes from its backs, and but the righteousness (is) who feared and obeyed (God), and came (to) the houses/homes from its doors/entrances. And fear and obey God, maybe you succeed/win."

Kelime Kelime Analiz Tablosu

No Kelime Anlam Arapça Kök
1 yeseluneke sual ederler sana يَسْأَلُونَكَ سال
2 ani عَنِ -
3 l-ehilleti hilallerden الْأَهِلَّةِ هلل
4 kul de ki قُلْ قول
5 hiye o هِيَ -
6 mevakitu belirlenmiş vakitlerdir مَوَاقِيتُ وقت
7 linnasi insanlar için لِلنَّاسِ نوس
8 velhacci ve hac için وَالْحَجِّ حجج
9 veleyse ve yoktur وَلَيْسَ ليس
10 l-birru erdemlilik الْبِرُّ برر
11 bien بِأَنْ -
12 te'tu gelmenizde/varmanızda تَأْتُوا اتي
13 l-buyute evlere الْبُيُوتَ بيت
14 min مِنْ -
15 zuhuriha arkalarından onun ظُهُورِهَا ظهر
16 velakinne ve lakin/fakat وَلَٰكِنَّ -
17 l-birra erdemlilik الْبِرَّ برر
18 meni kimsedir مَنِ -
19 tteka takvalı oldu اتَّقَىٰ وقي
20 ve'tu ve gelin/varın وَأْتُوا اتي
21 l-buyute evlere الْبُيُوتَ بيت
22 min مِنْ -
23 ebvabiha kapılarından onun أَبْوَابِهَا بوب
24 vetteku ve takvalı olun وَاتَّقُوا وقي
25 llahe Allah'a اللَّهَ -
26 leallekum belki sizler لَعَلَّكُمْ -
27 tuflihune felaha kavuşursunuz تُفْلِحُونَ فلح

Notlar

Not 1

*Evin.

2. Bakara Suresi

Ayet 196

Arapça Metin (Harekeli)

203|2|196|وَأَتِمُّوا۟ ٱلْحَجَّ وَٱلْعُمْرَةَ لِلَّهِ فَإِنْ أُحْصِرْتُمْ فَمَا ٱسْتَيْسَرَ مِنَ ٱلْهَدْىِ وَلَا تَحْلِقُوا۟ رُءُوسَكُمْ حَتَّىٰ يَبْلُغَ ٱلْهَدْىُ مَحِلَّهُۥ فَمَن كَانَ مِنكُم مَّرِيضًا أَوْ بِهِۦٓ أَذًى مِّن رَّأْسِهِۦ فَفِدْيَةٌ مِّن صِيَامٍ أَوْ صَدَقَةٍ أَوْ نُسُكٍ فَإِذَآ أَمِنتُمْ فَمَن تَمَتَّعَ بِٱلْعُمْرَةِ إِلَى ٱلْحَجِّ فَمَا ٱسْتَيْسَرَ مِنَ ٱلْهَدْىِ فَمَن لَّمْ يَجِدْ فَصِيَامُ ثَلَٰثَةِ أَيَّامٍ فِى ٱلْحَجِّ وَسَبْعَةٍ إِذَا رَجَعْتُمْ تِلْكَ عَشَرَةٌ كَامِلَةٌ ذَٰلِكَ لِمَن لَّمْ يَكُنْ أَهْلُهُۥ حَاضِرِى ٱلْمَسْجِدِ ٱلْحَرَامِ وَٱتَّقُوا۟ ٱللَّهَ وَٱعْلَمُوٓا۟ أَنَّ ٱللَّهَ شَدِيدُ ٱلْعِقَابِ

Arapça Metin (Harekesiz)

203|2|196|واتموا الحج والعمره لله فان احصرتم فما استيسر من الهدي ولا تحلقوا روسكم حتي يبلغ الهدي محله فمن كان منكم مريضا او به اذي من راسه ففديه من صيام او صدقه او نسك فاذا امنتم فمن تمتع بالعمره الي الحج فما استيسر من الهدي فمن لم يجد فصيام ثلثه ايام في الحج وسبعه اذا رجعتم تلك عشره كامله ذلك لمن لم يكن اهله حاضري المسجد الحرام واتقوا الله واعلموا ان الله شديد العقاب

Latin Literal

196. Ve etimmûl hacce vel umrete lillâh(lillâhi), fe in uhsirtum fe mesteysera minel hedyi ve lâ tahlikû ruûsekum hattâ yeblugal hedyu mahilleh(mahillehu), fe men kâne minkum marîdan ev bihî ezen min ra’sihî fe fidyetun min sıyâmin ev sadakatin ev nusuk(nusukin) fe izâ emintum, fe men temettea bil umreti ilel haccı fe mesteysera minel hedyi, fe men lem yecid fe sıyâmu selâseti eyyâmin fîl haccı ve seb’atin izâ reca’tum tilke aşaratun kâmileh(kâmiletun), zâlike li men lem yekun ehluhu hâdırıl mescidil harâm(harâmi), vettekûllâhe va’lemû ennellâhe şedîdul ikâb(ikâbi).

Türkçe Çeviri

Ve tamamlayın haccı327 ve umreyi337 Allah için; öyle ki eğer kısıtlanırsanız o durumda kolayınıza gelenidir* hediyeden338; tıraş etmeyin başlarınızı339; ta ki ulaşır hediye338 kendi mahalline/yerine; öyle ki kim oldu sizlerden bir hasta ya da (oldu) onda (kimsede) başından bir rahatsızlık341; öyle ki (vardır) bir fidye siyamdan/oruçtan322 ya da sadakadan342** ya da nusuktan169; öyle ki emin olduğunuz zaman öyle ki kim metalandı/faydalandı umreyle doğru/kadar hacca; öyle ki (vardır) kolayına geldiği* hediyeden338; öyle ki kim asla bulamaz (hediye)340 öyle ki (vardır) bir siyam/oruç üç gün hacta; ve (vardır) yedi döndüğünüz zaman; işte şu (ki) ondur tamamı340; işte bu***; kimseleredir (ki) asla olmaz ahalisi onun hazır (da) haram mescitte; ve takvalı21 olun Allah'a; ve bilin; doğrusu Allah şiddetlidir akabinde.

Ahmed Samira Çevirisi

196 And complete the pilgrimage and the visiting of God’s House in other than the four forbidden sacred months to God, so if you were restricted/surrounded , so what became easy/possible , from the offerings , and do not shave your heads until the offering reaches its place/destination, so who was from you sick/diseased, or with him mild harm from his head so a ransom/redemption from fasting , or charity, or rituals or methods of worship/offerings , so if you became safe/secure, so who enjoyed with the visiting of God’s House in other than the four forbidden/sacred months, to the pilgrimage, so what became easy/possible from the offering, so who does not find, so fasting three days in the pilgrimage, and seven(days) if you returned, that is ten complete (days), that (is) to whom his family was not present/attending, (at) the Mosque the Forbidden/Sacred, and fear and obey God, and know that God (is) strong (severe in) the punishment.

Kelime Kelime Analiz Tablosu

No Kelime Anlam Arapça Kök
1 ve etimmu ve tamamlayın وَأَتِمُّوا تمم
2 l-hacce haccı الْحَجَّ حجج
3 vel'umrate ve umreyi وَالْعُمْرَةَ عمر
4 lillahi Allah için لِلَّهِ -
5 fe in öyle ki eğer فَإِنْ -
6 uhsirtum kısıtlanırsanız أُحْصِرْتُمْ حصر
7 fema öyle ki فَمَا -
8 steysera kolayınıza gelenidir اسْتَيْسَرَ يسر
9 mine مِنَ -
10 l-hedyi hediyeden الْهَدْيِ هدي
11 ve la وَلَا -
12 tehliku tıraş etmeyin تَحْلِقُوا حلق
13 ru'usekum başlarınızı رُءُوسَكُمْ راس
14 hatta ta ki حَتَّىٰ -
15 yebluga ulaşırsınız يَبْلُغَ بلغ
16 l-hedyu hediye الْهَدْيُ هدي
17 mehillehu mahalline/yerine onun (hediyenin) مَحِلَّهُ حلل
18 femen öyle ki kim فَمَنْ -
19 kane oldu كَانَ كون
20 minkum sizlerden مِنْكُمْ -
21 meridan bir hasta مَرِيضًا مرض
22 ev ya da أَوْ -
23 bihi onda بِهِ -
24 ezen bir eziyet/rahatsızlık/hasar/ağrı أَذًى اذي
25 min مِنْ -
26 ra'sihi başından onun رَأْسِهِ راس
27 fefidyetun öyle ki bir fidye فَفِدْيَةٌ فدي
28 min مِنْ -
29 siyamin siyamdan/oruçtan صِيَامٍ صوم
30 ev veya أَوْ -
31 sadekatin sadakadadan صَدَقَةٍ صدق
32 ev ya da أَوْ -
33 nusukin nusuktan نُسُكٍ نسك
34 feiza öyle ki zaman فَإِذَا -
35 emintum emin oldunuz أَمِنْتُمْ امن
36 femen öyle ki kim فَمَنْ -
37 temettea metalanır/faydalanır تَمَتَّعَ متع
38 bil-umrati umreyle بِالْعُمْرَةِ عمر
39 ila doğru إِلَى -
40 l-hacci hacca الْحَجِّ حجج
41 fema öyle ki فَمَا -
42 steysera kolayına gelenidir اسْتَيْسَرَ يسر
43 mine مِنَ -
44 l-hedyi hediyeden الْهَدْيِ هدي
45 femen öyle ki kim فَمَنْ -
46 lem asla لَمْ -
47 yecid bulamaz يَجِدْ وجد
48 fesiyamu öyle ki siyam/oruç tutar فَصِيَامُ صوم
49 selaseti üç ثَلَاثَةِ ثلث
50 eyyamin gün أَيَّامٍ يوم
51 fi فِي -
52 l-hacci hacta الْحَجِّ حجج
53 ve seb'atin ve yedidir وَسَبْعَةٍ سبع
54 iza zaman إِذَا -
55 racea'tum döndüğünüz رَجَعْتُمْ رجع
56 tilke işte şu تِلْكَ -
57 aşeratun ondur عَشَرَةٌ عشر
58 kamiletun tamamı كَامِلَةٌ كمل
59 zalike işte bu ذَٰلِكَ -
60 limen kimseleredir لِمَنْ -
61 lem asla لَمْ -
62 yekun olmaz يَكُنْ كون
63 ehluhu ahalisi onun أَهْلُهُ اهل
64 hadiri hazır حَاضِرِي حضر
65 l-mescidi mescitte الْمَسْجِدِ سجد
66 l-harami haram الْحَرَامِ حرم
67 vetteku ve takvalı olun وَاتَّقُوا وقي
68 llahe Allah'tan اللَّهَ -
69 vea'lemu ve bilin وَاعْلَمُوا علم
70 enne doğrusu أَنَّ -
71 llahe Allah اللَّهَ -
72 şedidu şiddetlidir شَدِيدُ شدد
73 l-ikabi akabinde/arkasında الْعِقَابِ عقب

Notlar

Not 1

*Gücünüzün yettiğidir.**Tip 3 sadaka.***Ayette işaret edilenler haram mescitte oturmayan, kendisinin bakımını sağlayacak olan hazırda akrabaları veya tanıdıkları olmayan kimseler içindir.

📚 Bu Ayette Geçen Kavramlar:

Başların tıraş edilmesi. Kavram 339

339 Hac ve umre için gelenlerin haram mescide girmeden önce baş tıraşı oldukları anlaşılmaktadır. Saçların çok kısa kalacak şekilde kesilmesi bit ve pire gibi parazitlerin yayılmasını büyük ölçüde azaltır. Benzer uygulamalar antik uygarlıklarda da mevcuttu. Şehre gelen yabancılar hamamda yıkanmadan şehre giremezlerdi. Baş tıraşının aynı zamanda damga gibi bir işaret olduğunu da anlıyoruz. Hediye olarak getirilen şey hediyelerin kabul edilerek kayıt altına alındığı alana gelinceye kadar baş tıraşı olunmazdı. Hediye kendi mahalline ulaşıp o kimse adına kayıt yapıldığında artık o kimse baş tıraşı olabilir ve haram mescide girebilirdi. Anlarız ki baş tıraşı sağlık açısından önemli olduğu kadar işaretleme amaçlı da kullanılmıştır. Başları tıraşlı olan kimseler toplum için hediye sunmuş kimselerdir.

Hac ve umre için gelmiş olmasına rağmen haram mescide giremeyenler ve fidyeler. Kavram 341

341 Bir kimse hastaysa ya da başı tıraş edildiğinde başında bir deri hastalığı görülürse o kimseler hac ve umre yapamaz. Haram mescide giremez. Fidye olarak siyamdan/oruçtan ya da sadakadan ya da nusuktan bir karşılık/ödeme verir. Kişinin iyileştiğinden ve başındaki deri hastalığının geçtiğinden emin olunursa o durumda hediyesi kabul edilir ve haram mescide girebilir. Hediyede zorlanırsa kendisine kolay geleni verir.Rabbimiz bu fidyenin miktarını rahmetinin gereği bildirmemiştir. Bu nedenle bizlere en kolay geleni tercih edebiliriz. Tek günlük bir siyam/oruç tutmak da ayetin tecelli etmesine yeterlidir. Ya da 3. tip bir sadaka verilebilir. Ya da adanılmış hayat tarzında devam edilebilir. Hastalığı nedeniyle mağdur olmuş bir kimseye Yüce Allah asla zorluk yüklemez. Adanmış hayatına devam etmesi bile bir fidye olur.

Sadaka nedir? Kavram 342

342 Kur’an’da 3 tip sadaka vardır. Bunlar;1-Sadaka-1: Kamu yönetiminin topladığı bir gelir vergisi türü.Kamu yönetimini 9:60 ayetinde Rabbimiz tarafından zikredilen gruplar için topladığı özel bir kamu vergisi (9:103, 9:58 ve 9:60). 2-Sadaka-2: Kamudan talepleri olan kişi ve kurumların kamu yönetimi ile görüşmeden önce vermesi gereken sadaka vergisi (Kamu harcı).58:12 ayeti; bu fonda toplanan harç vergileri Sadaka-1 fonuna aktarılır.3-Sadaka-3: Kişinin kendisinin sadaka vergisi vermesi.Kamu yönetiminin Sadaka-1’deki gibi bir vergi almadığı kazançlardan kişinin kendisinin topluma kazandırarak verdiği sadaka. Bu tip sadaka vergisi fakirlere verilir. Açıkça verilebilir. Ama gizli verilmesi daha hayırlıdır. Fakirlere verilen sadaka vergisi kesinlikle incitici ve başa kakıcı olmamalıdır. (2:271 ve 2:263)Detaylı bilgi için;Sadaka nedir?

2. Bakara Suresi

Ayet 197

Arapça Metin (Harekeli)

204|2|197|ٱلْحَجُّ أَشْهُرٌ مَّعْلُومَٰتٌ فَمَن فَرَضَ فِيهِنَّ ٱلْحَجَّ فَلَا رَفَثَ وَلَا فُسُوقَ وَلَا جِدَالَ فِى ٱلْحَجِّ وَمَا تَفْعَلُوا۟ مِنْ خَيْرٍ يَعْلَمْهُ ٱللَّهُ وَتَزَوَّدُوا۟ فَإِنَّ خَيْرَ ٱلزَّادِ ٱلتَّقْوَىٰ وَٱتَّقُونِ يَٰٓأُو۟لِى ٱلْأَلْبَٰبِ

Arapça Metin (Harekesiz)

204|2|197|الحج اشهر معلومت فمن فرض فيهن الحج فلا رفث ولا فسوق ولا جدال في الحج وما تفعلوا من خير يعلمه الله وتزودوا فان خير الزاد التقوي واتقون ياولي الالبب

Latin Literal

197. El haccu eşhurun ma’lûmât(ma’lûmâtun), fe men farada fîhinnel hacca fe lâ refese ve lâ fusûka ve lâ cidâle fîl hacc(haccı), ve mâ tef’alû min hayrın ya’lemhullâh(ya’lemhullâhu), ve tezevvedû fe inne hayraz zâdit takvâ, vettekûni yâ ulîl elbâb(elbâbi).

Türkçe Çeviri

Hac327 malum343 aylardır*; öyle ki kim farz497 kıldı onlarda (aylarda) haccı327; öyle ki yoktur cinsellik içeren davranışlar; ve yoktur fasıklık38; ve yoktur dalaşma hacta; ve yaptığınızı hayırdan/iyilikten bilir onu Allah; ve ikbal/tedarik/erzak edinin**; öyle ki doğrusu hayırlısı ikbalin/tedarikin/erzakın takvadır21; ve takvalı21 olun bana ey elbab/mantık sahipleri!

Ahmed Samira Çevirisi

197 The pilgrimage (are in) known months, so who made the pilgrimage a the duty/specified on himself in them (the four known months), so no obscenity/indecency (intercourse) , and no debauchery , and no arguing/disputing in the pilgrimage, and what you make/do from goodness/generosity , God knows (of) it, and be provided (prepared), so that (the) provision’s best (is) the fear and obedience, and fear and obey Me, you (owners) of the pure minds/hearts .

Kelime Kelime Analiz Tablosu

No Kelime Anlam Arapça Kök
1 el-haccu Hac الْحَجُّ حجج
2 eşhurun aylardır أَشْهُرٌ شهر
3 mea'lumatun malum مَعْلُومَاتٌ علم
4 femen öyle ki kim فَمَنْ -
5 ferade farz kıldı فَرَضَ فرض
6 fihinne onlarda فِيهِنَّ -
7 l-hacce haccı الْحَجَّ حجج
8 fela öyle ki yoktur فَلَا -
9 rafese cinsellik içeren davranışlar رَفَثَ رفث
10 ve la ve yoktur وَلَا -
11 fusuka fasıklık فُسُوقَ فسق
12 ve la ve yoktur وَلَا -
13 cidale dalaşma جِدَالَ جدل
14 fi فِي -
15 l-hacci hacda الْحَجِّ حجج
16 ve ma ve وَمَا -
17 tef'alu yaptığınızı تَفْعَلُوا فعل
18 min مِنْ -
19 hayrin hayırdan/iyilikten خَيْرٍ خير
20 yea'lemhu bilir onu يَعْلَمْهُ علم
21 llahu Allah اللَّهُ -
22 ve tezevve du ve ikbal/tedarik/erzak edinin وَتَزَوَّدُوا زود
23 feinne öyle ki doğrusu فَإِنَّ -
24 hayra hayırlısı خَيْرَ خير
25 z-zadi ikbalin/tedariğin/erzağın الزَّادِ زود
26 t-tekva takvadır التَّقْوَىٰ وقي
27 vettekuni ve takvalı olun bana وَاتَّقُونِ وقي
28 ya uli ey sahipleri يَا أُولِي اول
29 l-elbabi elbab/mantık الْأَلْبَابِ لبب

Notlar

Not 1

*Arapça gramer gereği çoğul 3 ve üzerinde başlar. **Aylar boyunca sürecek olan hac için gerekli erzak hazır edilmelidir.

📚 Bu Ayette Geçen Kavramlar:

Takva Kavram 21

21 Sakınmak, çekinmek. Kur'an'da en çok Yüce Allah'ın hoşnut olmayacağı şeylerden, Kur'an'ın emir ve yasaklarını çiğnemekten sakınmayı, uzak durmayı işaret eder.

Fâsık Kavram 38

38 Sapkın, doğru yoldan çıkan.

Hac Kavram 327

327 Kur'an ayetlerinin delillerle tartışıldığı, öğrenildiği; belirlenmiş bir mekanda ve zamanda gerçekleştirilen, önceden duyurusu yapılan toplanma, bir araya gelme; kongre.

Malum Kavram 343

343 Herkesin bildiği, gizli olmayan, herkesin öğrendiği.

Farz kılmak/etmek. Kavram 497

497 Uygulamaya koymak, belirlemek, önceden fikslemek/sabitlemek, zorunlu olarak uygulamaya koymak.

3. Âl-i İmrân Suresi

Ayet 97

Arapça Metin (Harekeli)

390|3|97|فِيهِ ءَايَٰتٌۢ بَيِّنَٰتٌ مَّقَامُ إِبْرَٰهِيمَ وَمَن دَخَلَهُۥ كَانَ ءَامِنًا وَلِلَّهِ عَلَى ٱلنَّاسِ حِجُّ ٱلْبَيْتِ مَنِ ٱسْتَطَاعَ إِلَيْهِ سَبِيلًا وَمَن كَفَرَ فَإِنَّ ٱللَّهَ غَنِىٌّ عَنِ ٱلْعَٰلَمِينَ

Arapça Metin (Harekesiz)

390|3|97|فيه ايت بينت مقام ابرهيم ومن دخله كان امنا ولله علي الناس حج البيت من استطاع اليه سبيلا ومن كفر فان الله غني عن العلمين

Latin Literal

97. Fîhi âyâtun beyyinâtun makâmu ibrâhîm(ibrâhîme), ve men dahalehu kâne âminâ(âminen), ve lillâhi alen nâsi hiccul beyti menistetâa ileyhi sebîlâ(sebîlen), ve men kefere fe innallâhe ganiyyun anil âlemîn(âlemîne).

Türkçe Çeviri

Ondadır beyanlı352 ayetler237; İbrahim'in makamı448 (-nda); ve kim girdi ona (makama), olmuştur o (kimse) emin447; ve Allah’adır (Allah içindir) insanlar üzerine beyt/ev446 haccı327* kimseye (ki) güç yetirebildi onun üzerine bir yol**; ve kim kâfirlik25 etti; öyle ki doğrusu Allah alemlerden Ganiyy’dir106.

Ahmed Samira Çevirisi

97 In it (are) signs/verses/evidences evidences (in) Abraham’s place/position , and who entered it, was/is/became safe/secure, and to God on the people performing pilgrimage (to) the House/Home who was/is able (to find) a way/method to it, and who disbelieved, so that God (is) rich from (not in need to) the creations altogether/(universes).

Kelime Kelime Analiz Tablosu

No Kelime Anlam Arapça Kök
1 fihi ondadır فِيهِ -
2 ayatun ayetler ايَاتٌ ايي
3 beyyinatun beyanatlı بَيِّنَاتٌ بين
4 mekamu makamın مَقَامُ قوم
5 ibrahime İbrahim'in إِبْرَاهِيمَ -
6 ve men ve kim وَمَنْ -
7 dehalehu girdi ona دَخَلَهُ دخل
8 kane oldu كَانَ كون
9 aminen emin امِنًا امن
10 velillahi ve Allah’adır (içindir) وَلِلَّهِ -
11 ala üzerinde عَلَى -
12 n-nasi insanlar النَّاسِ نوس
13 hiccu hacc حِجُّ حجج
14 l-beyti beyte/eve الْبَيْتِ بيت
15 meni kim مَنِ -
16 stetaa güç yetirebildi اسْتَطَاعَ طوع
17 ileyhi üzerine onun إِلَيْهِ -
18 sebilen bir yol سَبِيلًا سبل
19 ve men ve kim وَمَنْ -
20 kefera kâfirlik etti كَفَرَ كفر
21 feinne öyle ki doğrusu فَإِنَّ -
22 llahe Allah اللَّهَ -
23 ganiyyun Ganiyy’dir غَنِيٌّ غني
24 ani عَنِ -
25 l-aalemine alemlerden الْعَالَمِينَ علم

Notlar

Not 1

*İbrahim'e indirilen kutsal kitapla. Kur'an'ın özünü içeren.**Yöntem, ilerleyiş şekli.

📚 Bu Ayette Geçen Kavramlar:

Kâfir Kavram 25

25 Örten, gizleyen, kapatan. Bir çiftçi tohumu toprağa gömüp üzerini kapatırsa tohuma kafirlik etmiş olur. Ayette kullanım yerine göre anlam alır. Kur'an'da genel olarak gerçeği/hakkı örtüp gizlemek olarak kullanılır. Kur'an'ın ayetlerinin gerçek anlamını örten/kapatan/etkisizleştirenler de kâfirdirler.

Ganiyy Kavram 106

106 Zengin.

Ayetler Kavram 237

237 Ayet kelimesi gösterge, işaret, kanıt, mucize anlamındadır. Çoğul olarak kullanıldığında Yüce Allah'ın varlığına kanıt olacak muhteşem mucizeleri işaret eder. Evrenin kendisi içindeki her şeyle Yüce Allah'ın ayetlerindendir. Evren kitabını bilimsel olarak okuyanlar Yüce Allah'ın bu ayetlerine tanıklık ederler.

Hac Kavram 327

327 Kur'an ayetlerinin delillerle tartışıldığı, öğrenildiği; belirlenmiş bir mekanda ve zamanda gerçekleştirilen, önceden duyurusu yapılan toplanma, bir araya gelme; kongre.

Beyanlı Kavram 352

352 Apaçık deklere edilmiş, bildirilmiş, kanıtlı/delilli olarak ortaya çıkmış.

İnsanları doğru yola kılavuzlayan, Bekke'deki mübarek ilk ev/beyt. Kavram 446

446 Kur'an'a göre kendisine kitap indirilen ilk nebi İbrahim'dir. İbrahim'e indirilen bu kutsal kitabın öğrenilmesi ve öğretilmesi için inşa edilen ilk ev. Bu evde insanlar salât ettiler. Vakitli bir şekilde (sabah-akşam) İbrahim'e indirilen kitabı çalıştılar. Ders yaptılar. Tek tanrıcı oldular.

İbrahim'in makamı bulunan evde/beytte emin olmak. Kavram 447

447 Emin kelimesi şüphenin ortadan kalktığı durumları işaret eder. Türkçede 'Bunun doğru olduğuna emin misin?' deriz. Sadece kutsal kitap öğretilerinin yapıldığı bu evde olanlar delillerle yapılan hac/tartışma sonrası ikna olarak tek tanrıcı olurlar. Yüce Allah'ın varlığı ve birliği konusunda emin olurlar. Şüpheleri kaybolur. Kutsal kitapların Yüce Allah katından geldiğine kesin emin olurlar.

İbrahim'in makamı. Kavram 448

448 İbrahim'in dini öğretisi olan tek tanrıcı din için yaratılış özelliği olan beynin ayağa kalkma/dikelme yeri. Bilincin ayağa kalktığı, dik durduğu yer.

9. Tevbe Suresi

Ayet 3

Arapça Metin (Harekeli)

1238|9|3|وَأَذَٰنٌ مِّنَ ٱللَّهِ وَرَسُولِهِۦٓ إِلَى ٱلنَّاسِ يَوْمَ ٱلْحَجِّ ٱلْأَكْبَرِ أَنَّ ٱللَّهَ بَرِىٓءٌ مِّنَ ٱلْمُشْرِكِينَ وَرَسُولُهُۥ فَإِن تُبْتُمْ فَهُوَ خَيْرٌ لَّكُمْ وَإِن تَوَلَّيْتُمْ فَٱعْلَمُوٓا۟ أَنَّكُمْ غَيْرُ مُعْجِزِى ٱللَّهِ وَبَشِّرِ ٱلَّذِينَ كَفَرُوا۟ بِعَذَابٍ أَلِيمٍ

Arapça Metin (Harekesiz)

1238|9|3|واذن من الله ورسوله الي الناس يوم الحج الاكبر ان الله بري من المشركين ورسوله فان تبتم فهو خير لكم وان توليتم فاعلموا انكم غير معجزي الله وبشر الذين كفروا بعذاب اليم

Latin Literal

3. Ve ezanun minallâhi ve resûlihî ilen nâsi yevmel haccıl ekberi ennallâhe berîun minel muşrikîne ve resûluh (resûluhu), fe in tubtum fe huve hayrun lekum, ve in tevelleytum fa’lemû ennekum gayru mu’cizîllâh (mu’cizîllâhi), ve beşşirillezîne keferû bi azâbin elîm(elîmin).

Türkçe Çeviri

Ve bir ezandır752 Allah’tan ve resûlünden700 insanlara en büyük hac327 günü ki Allah uzaktır müşriklerden36; ve resûlü (de); öyle ki eğer tevbe33 ettinizse; öyle ki o hayırlıdır sizlere; ve eğer döndünüzse öyle ki bilin ki sizler olamazsınız aciz bırakanlar Allah'ı; ve müjdele kâfirlik25 etmiş kimseleri elim/acıklı bir azapla.

Ahmed Samira Çevirisi

3 And announcement/information from God and His messenger to the people, (on) day (of) the pilgrimage the greatest/biggest , that God (is) innocent/renouncing , from the sharers/takers of partners (with Him) , and His messenger, so if you repented, so it is best for you, and if you turned away, so know that you are not disabling/frustrating God, and announce good news (to) those who disbelieved with a painful torture.

Kelime Kelime Analiz Tablosu

No Kelime Anlam Arapça Kök
1 ve ezanun ve ezandır وَأَذَانٌ اذن
2 mine مِنَ -
3 llahi Allah’tan اللَّهِ -
4 ve rasulihi ve resûlünden وَرَسُولِهِ رسل
5 ila إِلَى -
6 n-nasi insanlara النَّاسِ نوس
7 yevme günü يَوْمَ يوم
8 l-hacci hac الْحَجِّ حجج
9 l-ekberi en büyük الْأَكْبَرِ كبر
10 enne ki أَنَّ -
11 llahe Allah اللَّهَ -
12 beri'un uzaktır بَرِيءٌ برا
13 mine مِنَ -
14 l-muşrikine müşriklerden الْمُشْرِكِينَ شرك
15 ve rasuluhu ve resûlü O’nun وَرَسُولُهُ رسل
16 fein öyle ki eğer فَإِنْ -
17 tubtum tevbe ettinizse تُبْتُمْ توب
18 fehuve öyle ki o فَهُوَ -
19 hayrun daha hayırlıdır خَيْرٌ خير
20 lekum sizlere لَكُمْ -
21 vein ve eğer وَإِنْ -
22 tevelleytum döndünüzse تَوَلَّيْتُمْ ولي
23 fea'lemu öyle ki bilin فَاعْلَمُوا علم
24 ennekum ki sizler أَنَّكُمْ -
25 gayru olmazsınız غَيْرُ غير
26 mua'cizi aciz bırakanlar مُعْجِزِي عجز
27 llahi Allah'ı اللَّهِ -
28 ve beşşiri ve müjdele وَبَشِّرِ بشر
29 ellezine kimseleri الَّذِينَ -
30 keferu kâfirlik etmiş كَفَرُوا كفر
31 biazabin bir azapla بِعَذَابٍ عذب
32 elimin elim/acıklı أَلِيمٍ الم

📚 Bu Ayette Geçen Kavramlar:

Kâfir Kavram 25

25 Örten, gizleyen, kapatan. Bir çiftçi tohumu toprağa gömüp üzerini kapatırsa tohuma kafirlik etmiş olur. Ayette kullanım yerine göre anlam alır. Kur'an'da genel olarak gerçeği/hakkı örtüp gizlemek olarak kullanılır. Kur'an'ın ayetlerinin gerçek anlamını örten/kapatan/etkisizleştirenler de kâfirdirler.

Tevbe Kavram 33

33 Dönmek, vazgeçmek.

Müşrik Kavram 36

36 Şirk koşan. Şirk; ortaklaştırmak, ortak etmek. Yüce Allah hükmü (Kur'an) ile birlikte O'nun astından dinde hüküm koyucular edinmek. Kutsal kitapların astından dinde hüküm koyucular edinmek. Kur'an'ın dışında dinde kitaplar edinmek.

Hac Kavram 327

327 Kur'an ayetlerinin delillerle tartışıldığı, öğrenildiği; belirlenmiş bir mekanda ve zamanda gerçekleştirilen, önceden duyurusu yapılan toplanma, bir araya gelme; kongre.

Allah ve resûlü=Kur'an. Kavram 700

700 Yüce Allah'ın mesajı olan sadece Kur'an. Yüce Allah'la resûllerinin arası asla ayrılamaz. Muhammed resûl kendisine şerefli elçi aracılığıyla indirilen Yüce Allah'ın mesajını direkt olarak okumuştur. Resûl olarak okuduğu ayetler Yüce Allah'ı temsil ettiği için Allah ve resûlü denildiğinde sadece Kur'an anlarız. Kur'an'ın hükümleri anlarız.

Ezan Kavram 752

752 Anons, duyuru.

Bu sûredeki kavramlar

📄 PDF Hazırlanıyor

Ayetler hazırlanıyor...

Kur'an-ı Kerim - Kavram 327: Hac

Kavram Bilgisi

Kavram Adı: Hac

Kavram No: 327

Kısa Açıklama: 327 Kur'an ayetlerinin delillerle tartışıldığı, öğrenildiği; belirlenmiş bir mekanda ve zamanda gerçekleştirilen, önceden duyurusu yapılan toplanma, bir araya gelme; kongre.

Bu Kavramın Geçtiği Ayet Sayısı: 5

Bu Kavramın Geçtiği Ayetler

Bakara Suresi - Ayet 189

Türkçe Meal: Sual ederler/sorarlar sana hilallerden; de ki: "O belirlenmiş vakitlerdir insanlar için ve hac 327 için; ve yoktur erdemlilik gelmenizde/varmanızda evlere arkalarından onun 328 *; velakin erdemlilik takvalı olmuş kimsedir; ve gelin/varın evlere kapılarından onun 328 *; ve takvalı 21 olun Allah'a; belki sizler felaha 326 kavuşursunuz.

Arapça: 196|2|189|يسلونك عن الاهله قل هي موقيت للناس والحج وليس البر بان تاتوا البيوت من ظهورها ولكن البر من اتقي واتوا البيوت من ابوبها واتقوا الله لعلكم تفلحون

Bakara Suresi - Ayet 196

Türkçe Meal: Ve tamamlayın haccı 327 ve umreyi 337 Allah için; öyle ki eğer kısıtlanırsanız o durumda kolayınıza gelenidir * hediyeden 338 ; tıraş etmeyin başlarınızı 339 ; ta ki ulaşır hediye 338 kendi mahalline/yerine; öyle ki kim oldu sizlerden bir hasta ya da (oldu) onda (kimsede) başından bir rahatsızlık 341 ; öyle ki (vardır) bir fidye siyamdan/oruçtan 322 ya da sadakadan 342 ** ya da nusuktan 169 ; öyle ki emin olduğunuz zaman öyle ki kim metalandı/faydalandı umreyle doğru/kadar hacca; öyle ki (vardır) kolayına geldiği * hediyeden 338 ; öyle ki kim asla bulamaz (hediye) 340 öyle ki (vardır) bir siyam/oruç üç gün hacta; ve (vardır) yedi döndüğünüz zaman; işte şu (ki) ondur tamamı 340 ; işte bu *** ; kimseleredir (ki) asla olmaz ahalisi onun hazır (da) haram mescitte; ve takvalı 21 olun Allah'a; ve bilin; doğrusu Allah şiddetlidir akabinde.

Arapça: 203|2|196|واتموا الحج والعمره لله فان احصرتم فما استيسر من الهدي ولا تحلقوا روسكم حتي يبلغ الهدي محله فمن كان منكم مريضا او به اذي من راسه ففديه من صيام او صدقه او نسك فاذا امنتم فمن تمتع بالعمره الي الحج فما استيسر من الهدي فمن لم يجد فصيام ثلثه ايام في الحج وسبعه اذا رجعتم تلك عشره كامله ذلك لمن لم يكن اهله حاضري المسجد الحرام واتقوا الله واعلموا ان الله شديد العقاب

Bakara Suresi - Ayet 197

Türkçe Meal: Hac 327 malum 343 aylardır * ; öyle ki kim farz 497 kıldı onlarda (aylarda) haccı 327 ; öyle ki yoktur cinsellik içeren davranışlar; ve yoktur fasıklık 38 ; ve yoktur dalaşma hacta; ve yaptığınızı hayırdan/iyilikten bilir onu Allah; ve ikbal/tedarik/erzak edinin ** ; öyle ki doğrusu hayırlısı ikbalin/tedarikin/erzakın takvadır 21 ; ve takvalı 21 olun bana ey elbab/mantık sahipleri!

Arapça: 204|2|197|الحج اشهر معلومت فمن فرض فيهن الحج فلا رفث ولا فسوق ولا جدال في الحج وما تفعلوا من خير يعلمه الله وتزودوا فان خير الزاد التقوي واتقون ياولي الالبب

Âl-i İmrân Suresi - Ayet 97

Türkçe Meal: Ondadır beyanlı 352 ayetler 237 ; İbrahim'in makamı 448 (-nda); ve kim girdi ona (makama), olmuştur o (kimse) emin 447 ; ve Allah’adır (Allah içindir) insanlar üzerine beyt/ev 446 haccı 327 * kimseye (ki) güç yetirebildi onun üzerine bir yol ** ; ve kim kâfirlik 25 etti; öyle ki doğrusu Allah alemlerden Ganiyy’dir 106 .

Arapça: 390|3|97|فيه ايت بينت مقام ابرهيم ومن دخله كان امنا ولله علي الناس حج البيت من استطاع اليه سبيلا ومن كفر فان الله غني عن العلمين

Tevbe Suresi - Ayet 3

Türkçe Meal: Ve bir ezandır 752 Allah’tan ve resûlünden 700 insanlara en büyük hac 327 günü ki Allah uzaktır müşriklerden 36 ; ve resûlü (de); öyle ki eğer tevbe 33 ettinizse; öyle ki o hayırlıdır sizlere; ve eğer döndünüzse öyle ki bilin ki sizler olamazsınız aciz bırakanlar Allah'ı; ve müjdele kâfirlik 25 etmiş kimseleri elim/acıklı bir azapla.

Arapça: 1238|9|3|واذن من الله ورسوله الي الناس يوم الحج الاكبر ان الله بري من المشركين ورسوله فان تبتم فهو خير لكم وان توليتم فاعلموا انكم غير معجزي الله وبشر الذين كفروا بعذاب اليم