Şerefli Kur’ân Meali
Arapça · Latin · Meal · Kavramlarla
Henüz sûre seçilmedi.
📝 Metin Ayarları
🔧 Araçlar
📑 Kişisel
📄 PDF
💾 Veri Yönetimi
Ayet alanları:
Kapsam:
Eşleştirme:
📖 Arama Operatörleri

Arama Operatörleri:

  • VE / AND: Her iki terim de bulunmalı
    Örnek: rahman VE rahim
  • VEYA / OR: Terimlerden biri yeterli
    Örnek: cehennem VEYA nar
  • DEĞİL / NOT: Terimi çıkar
    Örnek: kitap DEĞİL ehli
  • " ": Tam ifade (tırnak içinde)
    Örnek: "la ilahe illallah"
  • ( ): Grup/öncelik belirleme
    Örnek: (cennet VEYA firdevs) VE mümin
📚

Kavram 322: Siyam/oruç

Bu kavram 7 ayette geçmektedir

📖 Kısa Açıklama

322İmtina etmek, çekinmek, sakınmak, uzak durmak anlamındadır. Ramazan ayında (30 gün) siyam/oruç tutulur. Şafağın beyaz ipliği siyah ipliğinden ayırt olunca -gün ışığı karanlıkta ilk belirginleştiğinde- başlar ve Güneş batınca biter. Siyam yemekten, içmekten ve cinsel yakınlaşmadan uzak durmaktır. Hasta veya seferde olanlar tutamadıkları günleri Ramazan ayı dışında tutarlar. Tâkatını kullanarak tutabilenlerse bir miskini/açlık sınırında yaşayanı doyurarak bir fidye verirler. Siyam/oruç tutmak da hayırlıdır; fidye vermek de hayırlıdır. Birbirlerine üstünlükleri yoktur. Siyam/oruç gecesi cinsel yakınlaşma serbesttir.

2. Bakara Suresi

Ayet 183

Arapça Metin (Harekeli)

190|2|183|يَٰٓأَيُّهَا ٱلَّذِينَ ءَامَنُوا۟ كُتِبَ عَلَيْكُمُ ٱلصِّيَامُ كَمَا كُتِبَ عَلَى ٱلَّذِينَ مِن قَبْلِكُمْ لَعَلَّكُمْ تَتَّقُونَ

Arapça Metin (Harekesiz)

190|2|183|يايها الذين امنوا كتب عليكم الصيام كما كتب علي الذين من قبلكم لعلكم تتقون

Latin Literal

183. Yâ eyyuhellezîne âmenû kutibe aleykumus sıyâmu kemâ kutibe alellezîne min kablikum leallekum tettekûn(tettekûne).

Türkçe Çeviri

Ey iman etmiş kimseler!* Yazıldı üzerinize siyam/oruç322; yazıldığı gibi sizden önceki kimseler üzerine**; belki sizler takvalı21 olursunuz***.

Ahmed Samira Çevirisi

183 You, you those who believed, it is dictated/ordered on you the fasting , as it is dictated/ordered on those from before you, maybe you fear and obey (God).

Kelime Kelime Analiz Tablosu

No Kelime Anlam Arapça Kök
1 ya eyyuha ey يَا أَيُّهَا -
2 ellezine kimseler الَّذِينَ -
3 amenu iman etmiş امَنُوا امن
4 kutibe yazıldı كُتِبَ كتب
5 aleykumu üzerinize عَلَيْكُمُ -
6 s-siyamu siyam/oruç الصِّيَامُ صوم
7 kema gibi كَمَا -
8 kutibe yazıldığı كُتِبَ كتب
9 ala üzerine عَلَى -
10 ellezine kimseler الَّذِينَ -
11 min مِنْ -
12 kablikum sizden önceki قَبْلِكُمْ قبل
13 leallekum belki sizler لَعَلَّكُمْ -
14 tettekune takvalı olursunuz تَتَّقُونَ وقي

Notlar

Not 1

*Siyam/oruç sadece iman etmiş kimselere yazılmıştır. Kur'an'a iman etmemiş kimselere siyam/oruç asla zorlanamaz. **Geçmiş ümmetlere de siyam/oruç yazılmıştır.***Siyam/oruç Yüce Allah'ın razı olmayacağı davranışlardan sakınmak olan takvayı artırır.

2. Bakara Suresi

Ayet 184

Arapça Metin (Harekeli)

191|2|184|أَيَّامًا مَّعْدُودَٰتٍ فَمَن كَانَ مِنكُم مَّرِيضًا أَوْ عَلَىٰ سَفَرٍ فَعِدَّةٌ مِّنْ أَيَّامٍ أُخَرَ وَعَلَى ٱلَّذِينَ يُطِيقُونَهُۥ فِدْيَةٌ طَعَامُ مِسْكِينٍ فَمَن تَطَوَّعَ خَيْرًا فَهُوَ خَيْرٌ لَّهُۥ وَأَن تَصُومُوا۟ خَيْرٌ لَّكُمْ إِن كُنتُمْ تَعْلَمُونَ

Arapça Metin (Harekesiz)

191|2|184|اياما معدودت فمن كان منكم مريضا او علي سفر فعده من ايام اخر وعلي الذين يطيقونه فديه طعام مسكين فمن تطوع خيرا فهو خير له وان تصوموا خير لكم ان كنتم تعلمون

Latin Literal

184. Eyyâmen ma’dûdât(ma’dûdâtin), fe men kâne minkum marîdan ev alâ seferin fe iddetun min eyyâmin uhar(uhara) ve alellezîne yutîkûnehu fidyetun taâmu miskîn(miskînin), fe men tatavvaa hayran fe huve hayrun leh(lehu), ve en tesûmû hayrun lekum in kuntum ta’lemûn(ta’lemûne).

Türkçe Çeviri

Günlerdir sayılı/adetli; öyle ki kim oldu sizlerden bir hasta ya da sefer üzerinde; öyle ki adetincedir başka günlerden; ve üzerinedir kimselerin -tâkatını kullanırlar- bir fidye; doyurur bir miskini; öyle ki kim gönüllü oldu bir hayra/iyiliğe öyle ki o hayırdır/iyiliktir ona; ve ki siyam/oruç322 tutarsınız; hayırdır/iyiliktir sizlere eğer olduysanız bilirler.

Ahmed Samira Çevirisi

184 Days/times counted/numbered, so who was from you sick/diseased or on (a) journey/trip/voyage, so numbered/counted from other days/times, and on those who (can) endure/tolerate/bear it a ransom/redemption (of) feeding a poorest of poor/poor oppressed, so who volunteered goodness/generosity , so it is best for him, and that you fast (it is) best for you, if you are knowing.

Kelime Kelime Analiz Tablosu

No Kelime Anlam Arapça Kök
1 eyyamen günlerdir أَيَّامًا يوم
2 mea'dudatin sayılı/adetli مَعْدُودَاتٍ عدد
3 femen öyle ki kim فَمَنْ -
4 kane oldu كَانَ كون
5 minkum sizlerden مِنْكُمْ -
6 meridan bir hasta مَرِيضًا مرض
7 ev ya da أَوْ -
8 ala عَلَىٰ -
9 seferin sefer üzerinde سَفَرٍ سفر
10 feiddetun öyle ki adetince فَعِدَّةٌ عدد
11 min مِنْ -
12 eyyamin günlerden أَيَّامٍ يوم
13 uhara başka أُخَرَ اخر
14 ve ala ve üzerinedir وَعَلَى -
15 ellezine kimselerin الَّذِينَ -
16 yutikunehu tâkatını kullanırlar يُطِيقُونَهُ طوق
17 fidyetun bir fidye فِدْيَةٌ فدي
18 taaamu doyurur طَعَامُ طعم
19 miskinin bir miskini مِسْكِينٍ سكن
20 fe men öyle ki kim فَمَنْ -
21 tetavvea gönüllü oldu تَطَوَّعَ طوع
22 hayran bir hayra خَيْرًا خير
23 fehuve öyle ki o فَهُوَ -
24 hayrun hayırlıdır خَيْرٌ خير
25 lehu ona لَهُ -
26 ve en ve ki وَأَنْ -
27 tesumu savm/oruç tutarsınız تَصُومُوا صوم
28 hayrun hayırlıdır خَيْرٌ خير
29 lekum sizlere لَكُمْ -
30 in eğer إِنْ -
31 kuntum olduysanız كُنْتُمْ كون
32 tea'lemune bilirler تَعْلَمُونَ علم

2. Bakara Suresi

Ayet 185

Arapça Metin (Harekeli)

192|2|185|شَهْرُ رَمَضَانَ ٱلَّذِىٓ أُنزِلَ فِيهِ ٱلْقُرْءَانُ هُدًى لِّلنَّاسِ وَبَيِّنَٰتٍ مِّنَ ٱلْهُدَىٰ وَٱلْفُرْقَانِ فَمَن شَهِدَ مِنكُمُ ٱلشَّهْرَ فَلْيَصُمْهُ وَمَن كَانَ مَرِيضًا أَوْ عَلَىٰ سَفَرٍ فَعِدَّةٌ مِّنْ أَيَّامٍ أُخَرَ يُرِيدُ ٱللَّهُ بِكُمُ ٱلْيُسْرَ وَلَا يُرِيدُ بِكُمُ ٱلْعُسْرَ وَلِتُكْمِلُوا۟ ٱلْعِدَّةَ وَلِتُكَبِّرُوا۟ ٱللَّهَ عَلَىٰ مَا هَدَىٰكُمْ وَلَعَلَّكُمْ تَشْكُرُونَ

Arapça Metin (Harekesiz)

192|2|185|شهر رمضان الذي انزل فيه القران هدي للناس وبينت من الهدي والفرقان فمن شهد منكم الشهر فليصمه ومن كان مريضا او علي سفر فعده من ايام اخر يريد الله بكم اليسر ولا يريد بكم العسر ولتكملوا العده ولتكبروا الله علي ما هديكم ولعلكم تشكرون

Latin Literal

185. Şehru ramadânellezî unzile fîhil kur’ânu huden lin nâsi ve beyyinâtin minel hudâ vel furkân(furkâni), fe men şehide minkumuş şehra fel yesumh(yesumhu), ve men kâne marîdan ev alâ seferin fe iddetun min eyyâmin uhar(uhara) yurîdullâhu bikumul yusra ve lâ yurîdu bikumul usra, ve li tukmilûl iddete ve li tukebbirûllâhe alâ mâ hedâkum ve leallekum teşkurûn(teşkurûne).

Türkçe Çeviri

Ramazan946 ayı ki indirildi onda Kur'ân850; bir doğru yola kılavuz insanlara; ve bir beyanat226 doğru yola kılavuzdan; ve furkan259; öyle ki kim tanık/şahit oldu sizlerden o aya; öyle ki siyam/oruç322 tutsun onda; ve kim oldu bir hasta ya da bir sefer üzerinde; öyle ki adetincedir başka günlerden; ister/diler Allah sizlere kolaylık; ve istemez/dilemez sizlere güçlük/zorluk*; ve bütünlemeniz/tamamlamanız içindir adeti/sayıyı; ve yüceltmeniz içindir Allah'ı; sizleri doğru yola kılavuzlamasına karşı; ve belki sizler şükredersiniz43.

Ahmed Samira Çevirisi

185 (The) month (of) Ramadan , which the Koran was descended in it, (is) guidance to the people, and evidences from the guidance and the Separator of Right and Wrong/Koran , so who witnessed from you the month, so he should fast it (E) , and who was sick/diseased or on (a) journey/trip/voyage, so numbered/counted from other days. God wills/wants with you the ease/flexibility and does not want with you the difficulty/hardship , and to complete the term , and to greaten/magnify God on what He guided you, and maybe you thank/be grateful .

Kelime Kelime Analiz Tablosu

No Kelime Anlam Arapça Kök
1 şehru ayı شَهْرُ شهر
2 ramedane ramazan رَمَضَانَ -
3 llezi ki الَّذِي -
4 unzile indirildi أُنْزِلَ نزل
5 fihi onda فِيهِ -
6 l-kuranu Kur'an الْقُرْانُ قرا
7 huden bir doğru yol kılavuz هُدًى هدي
8 linnasi insanlara لِلنَّاسِ نوس
9 ve beyyinatin ve bir beyanat وَبَيِّنَاتٍ بين
10 mine مِنَ -
11 l-huda doğru yola kılavuzdan الْهُدَىٰ هدي
12 velfurkani ve furkan وَالْفُرْقَانِ فرق
13 femen öyle ki kim فَمَنْ -
14 şehide tanık/şahit oldu شَهِدَ شهد
15 minkumu sizlerden مِنْكُمُ -
16 ş-şehra o aya الشَّهْرَ شهر
17 felyesumhu öyle ki savm/oruç tutsun onda فَلْيَصُمْهُ صوم
18 ve men ve kim وَمَنْ -
19 kane oldu كَانَ كون
20 meridan bir hasta مَرِيضًا مرض
21 ev ya da أَوْ -
22 ala üzerinde عَلَىٰ -
23 seferin bir sefer سَفَرٍ سفر
24 feiddetun öyle ki adetincedir فَعِدَّةٌ عدد
25 min مِنْ -
26 eyyamin günlerden أَيَّامٍ يوم
27 uhara başka أُخَرَ اخر
28 yuridu ister/diler يُرِيدُ رود
29 llahu Allah اللَّهُ -
30 bikumu sizlere بِكُمُ -
31 l-yusra kolaylık الْيُسْرَ يسر
32 ve la ve وَلَا -
33 yuridu istemez/dilemez يُرِيدُ رود
34 bikumu sizlere بِكُمُ -
35 l-usra güçlük/zorluk الْعُسْرَ عسر
36 velitukmilu ve bütünlemeniz/tamamlamanız için وَلِتُكْمِلُوا كمل
37 l-iddete adeti/sayıyı الْعِدَّةَ عدد
38 velitukebbiru ve yüceltmeniz için وَلِتُكَبِّرُوا كبر
39 llahe Allah'ı اللَّهَ -
40 ala karşı عَلَىٰ -
41 ma مَا -
42 hedakum doğru yola kılavuzlamasına sizleri هَدَاكُمْ هدي
43 veleallekum ve belki sizler وَلَعَلَّكُمْ -
44 teşkurune şükredersiniz تَشْكُرُونَ شكر

Notlar

Not 1

*Yüce Allah insanlara nerede bir kolaylık sağlamışsa şeytan o şeyi zorlaştırmaya çalışmıştır. Savm/oruç da böyledir. İnsanlar Yüce Allah'ın kolay kıldığını sorularla, detaylarla zorlaştırmaktadır. Zorlaştırma şeytanın vesvesesidir.

📚 Bu Ayette Geçen Kavramlar:

şükür/şükr Kavram 43

43 Teşekkür etmek. Minnettar olmak. Şükran (iyilik bilmek; gönül borcu) sahibi olmak.

Beyan Kavram 226

226 Deklere etmek, bildirmek, belli etmek, ifade etmek.

Furkan Kavram 259

259 Ayıran, bölen, yaran. Doğruyu yanlıştan ışın kılıcı gibi ayıran. Kutsal kitapların her biri bir furkandır. Elbette şerefli Kur'an'ımızdır. Kur'an'ı anlayarak okuyanlar ellerine bu ışın kılıcını almış olur.

Siyam/oruç Kavram 322

322 İmtina etmek, çekinmek, sakınmak, uzak durmak anlamındadır. Ramazan ayında (30 gün) siyam/oruç tutulur. Şafağın beyaz ipliği siyah ipliğinden ayırt olunca -gün ışığı karanlıkta ilk belirginleştiğinde- başlar ve Güneş batınca biter. Siyam yemekten, içmekten ve cinsel yakınlaşmadan uzak durmaktır. Hasta veya seferde olanlar tutamadıkları günleri Ramazan ayı dışında tutarlar. Tâkatını kullanarak tutabilenlerse bir miskini/açlık sınırında yaşayanı doyurarak bir fidye verirler. Siyam/oruç tutmak da hayırlıdır; fidye vermek de hayırlıdır. Birbirlerine üstünlükleri yoktur. Siyam/oruç gecesi cinsel yakınlaşma serbesttir.

Kur'an, kuran. Kavram 850

850 İkra kelimesiyle aynı kökten gelir. İkra oku, okumayı başkaları duyacak şekilde oku, okuyarak ilet, okuduğunu naklet, okuduğunu çalış, okuduğunu incele, okuduğunu araştır, okuduğunu öğret anlamındadır. Kur'an da ikra edilen şeydir. Şerefli Kur'an'da 6234 tane numaralı ayet ve 112 numarasız besmele vardır. İki kapak arasına alınmasıyla kitap haline getirilmiştir. Şerefli Kur'an'ın ikra edilmesi MS 610 yılında başlamış ve MS 633 yılında tamamlanmıştır. Ayetleri nebi ve resûl Muhammed tilavet etmiş, ikra etmiştir. İnen ayetler parşömenlere satır satır yazılmış ve rulo haline getirilerek bir odada saklanmıştır. Elbette insanlar ezberlemiştir de. Nebi vefat etmeden önce şerefli elçi Cibrîl'in eşliğinde rulo olan parşömenler açılmış/yayılmış ve Cibrîl'in talimatıyla iki kapak arasına alınmıştır. Şerefli Kur'an'ın her bir ayeti ikra edilen bir Kur'an'dır.

Gerçek Ramazan ayı ne zamandı? Kavram 946

946 Rabbimiz 2:185 ayetinde şerefli Kur'an'ı Ramazan ayında indirdiğini bildirmiştir. Şerefli Kur'an'ın MS 610 yılında indirildiğini Rabbimiz bizlere matematiksel olarak bildirmiştir. Yine bilime ve şerefli Kur'an'ın nuruyla gördük ki 2:185 ayetindeki Ramazan ayı MS 610 yılının 2 Mart günü görülen ilk hilalle başlamıştır. Kadir gecesi ise Ramazan ayını 22. gecesi olan 23 Mart 610 yılıdır.Şu an milyarlarca insan yanlış ayda oruç tutmaktadır. Gerçek Ramazan ayı 2025 tarihiyle Rebîulâhir ayıdır. Sadece Kur'asn diyen müminler bu ayı gerçek Ramazan ayı olarak takip etmelidirler.Şerefli Kur’an’ın indiği Ramazan ayı Jülyus/Julian 2 Mart 610 günü Ay’ın ilk hilalinin görülmesiyle başladı. İşte deliller…En doğrusunu Rabbimiz bilir.

2. Bakara Suresi

Ayet 187

Arapça Metin (Harekeli)

194|2|187|أُحِلَّ لَكُمْ لَيْلَةَ ٱلصِّيَامِ ٱلرَّفَثُ إِلَىٰ نِسَآئِكُمْ هُنَّ لِبَاسٌ لَّكُمْ وَأَنتُمْ لِبَاسٌ لَّهُنَّ عَلِمَ ٱللَّهُ أَنَّكُمْ كُنتُمْ تَخْتَانُونَ أَنفُسَكُمْ فَتَابَ عَلَيْكُمْ وَعَفَا عَنكُمْ فَٱلْـَٰٔنَ بَٰشِرُوهُنَّ وَٱبْتَغُوا۟ مَا كَتَبَ ٱللَّهُ لَكُمْ وَكُلُوا۟ وَٱشْرَبُوا۟ حَتَّىٰ يَتَبَيَّنَ لَكُمُ ٱلْخَيْطُ ٱلْأَبْيَضُ مِنَ ٱلْخَيْطِ ٱلْأَسْوَدِ مِنَ ٱلْفَجْرِ ثُمَّ أَتِمُّوا۟ ٱلصِّيَامَ إِلَى ٱلَّيْلِ وَلَا تُبَٰشِرُوهُنَّ وَأَنتُمْ عَٰكِفُونَ فِى ٱلْمَسَٰجِدِ تِلْكَ حُدُودُ ٱللَّهِ فَلَا تَقْرَبُوهَا كَذَٰلِكَ يُبَيِّنُ ٱللَّهُ ءَايَٰتِهِۦ لِلنَّاسِ لَعَلَّهُمْ يَتَّقُونَ

Arapça Metin (Harekesiz)

194|2|187|احل لكم ليله الصيام الرفث الي نسايكم هن لباس لكم وانتم لباس لهن علم الله انكم كنتم تختانون انفسكم فتاب عليكم وعفا عنكم فالن بشروهن وابتغوا ما كتب الله لكم وكلوا واشربوا حتي يتبين لكم الخيط الابيض من الخيط الاسود من الفجر ثم اتموا الصيام الي اليل ولا تبشروهن وانتم عكفون في المسجد تلك حدود الله فلا تقربوها كذلك يبين الله ايته للناس لعلهم يتقون

Latin Literal

187. Uhılle lekum leyletes sıyâmir refesu ilâ nisâikum hunne libâsun lekum ve entum libâsun lehun(lehunne) alîmallâhu ennekum kuntum tahtânûne enfusekum fe tâbe aleykum ve afâ ankum, fel âne bâşirûhunne vebtegû mâ keteballâhu lekum, ve kulû veşrabû hattâ yetebeyyene lekumul haytul ebyadu minel haytıl esvedi minel fecri, summe etimmus sıyâme ilel leyli, ve lâ tubâşirûhunne ve entum âkifûne fîl mesâcid(mesâcidi), tilke hudûdullâhi fe lâ takrabûhâ kezâlike yubeyyinullâhu âyâtihî lin nâsi leallehum yettekûn(yettekûne).

Türkçe Çeviri

Helal kılındı sizlere siyam/oruç322 gecesi cinsellik içeren davranışlar kadınlarınıza karşı; onlardır bir elbise sizlere; ve sizlersiniz bir elbise onlara; bildi Allah ki sizler kandırır/aldatır/hainlik eder oldunuz kendi nefislerinize201; öyle ki tevbe etti33 (Allah) üzerinize; ve affetti (Allah) sizleri; öyle ki şimdi cinsellik içeren ten tene temas kurun onlara; ve arayın/bakının Allah'ın sizlere yazdığına; ve yiyin; ve için; ta ki beyan olur sizlere beyaz iplik siyah iplikten; fecirde*; sonra tamamlayın siyamı/orucu322 geceye doğru; cinsellik içeren ten tene temas kurmayın onlara ve sizler itikâf325 içindeler (-ken) mescitlerde16* işte şu; hudutlarıdır Allah'ın; öyle ki yaklaşmayın ona; işte budur; beyan226 eder Allah ayetlerini insanlara; belki onlar takvalı21 olurlar.

Ahmed Samira Çevirisi

187 (It) became/is permitted/allowed to you (the) night of the fasting the obscenity/ indecency (intercourse), to your women (wives), they are (F) a cover/wives to you and you are a cover/husbands tothem (F), God knew that you were betraying/being unfaithful (to) yourselves, so He forgave on you, and He forgave/pardoned on you, so now touch their (F) outer skin , and desire (seek) what God has written/dictated for you, and eat and drink until the thread the white appears from the thread the black from the dawn , then complete the fasting to the night and do not touch their outer skin (while) you are devoting in the mosques/places of worshipping God. Those are God’s limits/orders , so do not approach/near it, like that God clarifies His verses/evidences to the people, maybe they fear and obey (God).

Kelime Kelime Analiz Tablosu

No Kelime Anlam Arapça Kök
1 uhille helal kılındı أُحِلَّ حلل
2 lekum sizlere لَكُمْ -
3 leylete gecesi لَيْلَةَ ليل
4 s-siyami siyam/oruç الصِّيَامِ صوم
5 r-rafesu cinsellik içeren davranışlar الرَّفَثُ رفث
6 ila karşı إِلَىٰ -
7 nisaikum kadınlarınıza نِسَائِكُمْ نسو
8 hunne onlardır هُنَّ -
9 libasun bir elbise لِبَاسٌ لبس
10 lekum sizlere لَكُمْ -
11 ve entum ve sizlersiniz وَأَنْتُمْ -
12 libasun bir elbise لِبَاسٌ لبس
13 lehunne onlara لَهُنَّ -
14 alime bildi عَلِمَ علم
15 llahu Allah اللَّهُ -
16 ennekum ki sizler أَنَّكُمْ -
17 kuntum oldunuz كُنْتُمْ كون
18 tehtanune kandırır/aldatır/hainlik eder تَخْتَانُونَ خون
19 enfusekum kendi nefislerinize أَنْفُسَكُمْ نفس
20 fetabe öyle ki tevbe etti فَتَابَ توب
21 aleykum üzerinize عَلَيْكُمْ -
22 ve afa ve affetti وَعَفَا عفو
23 ankum sizlerden عَنْكُمْ -
24 felane öyle ki şimdi فَالْانَ -
25 başiruhunne cinsellik içeren ten tene temas kurun onlara بَاشِرُوهُنَّ بشر
26 vebtegu ve arayın/bakının وَابْتَغُوا بغي
27 ma مَا -
28 ketebe yazdığını كَتَبَ كتب
29 llahu Allah'ın اللَّهُ -
30 lekum sizlere لَكُمْ -
31 ve kulu ve yiyin وَكُلُوا اكل
32 veşrabu ve için وَاشْرَبُوا شرب
33 hatta ta ki حَتَّىٰ -
34 yetebeyyene beyan olur يَتَبَيَّنَ بين
35 lekumu sizlere لَكُمُ -
36 l-haytu iplik الْخَيْطُ خيط
37 l-ebyedu beyaz الْأَبْيَضُ بيض
38 mine مِنَ -
39 l-hayti iplikten الْخَيْطِ خيط
40 l-esvedi siyah الْأَسْوَدِ سود
41 mine مِنَ -
42 l-fecri fecrin/şafağın الْفَجْرِ فجر
43 summe sonra ثُمَّ -
44 etimmu tamamlayın أَتِمُّوا تمم
45 s-siyame siyamı/orucu الصِّيَامَ صوم
46 ila doğru إِلَى -
47 l-leyli geceye اللَّيْلِ ليل
48 ve la وَلَا -
49 tubaşiruhunne cinsellik içeren ten tene temas kurmayın onlara تُبَاشِرُوهُنَّ بشر
50 veentum ve sizler وَأَنْتُمْ -
51 aakifune itikâf içindeler عَاكِفُونَ عكف
52 fi فِي -
53 l-mesacidi mescitlerde الْمَسَاجِدِ سجد
54 tilke işte şu تِلْكَ -
55 hududu hudutlarıdır حُدُودُ حدد
56 llahi Allah'ın اللَّهِ -
57 fela öyle ki فَلَا -
58 tekrabuha yaklaşmayın ona تَقْرَبُوهَا قرب
59 kezalike işte budur كَذَٰلِكَ -
60 yubeyyinu beyan eder يُبَيِّنُ بين
61 llahu Allah اللَّهُ -
62 ayatihi ayetlerini ايَاتِهِ ايي
63 linnasi insanlara لِلنَّاسِ نوس
64 leallehum belki onlar لَعَلَّهُمْ -
65 yettekune takvalı olurlar يَتَّقُونَ وقي

Notlar

Not 1

*Tan yeri ağarmaya başladığında.**Evin bir bölümünde yoğunlaşmış şekilde Kur'an çalışmak, Kur'an öğrenmek, Yüce Allah'ı çağırmak.

📚 Bu Ayette Geçen Kavramlar:

Mescit Kavram 16

16 Beynin (bedenle veya bedensiz) diz çöküp boyun eğdiği her yer.

Takva Kavram 21

21 Sakınmak, çekinmek. Kur'an'da en çok Yüce Allah'ın hoşnut olmayacağı şeylerden, Kur'an'ın emir ve yasaklarını çiğnemekten sakınmayı, uzak durmayı işaret eder.

Tevbe Kavram 33

33 Dönmek, vazgeçmek.

Nefis Kavram 201

201 Benlik, kişilik, öz varlık.

Beyan Kavram 226

226 Deklere etmek, bildirmek, belli etmek, ifade etmek.

Siyam/oruç Kavram 322

322 İmtina etmek, çekinmek, sakınmak, uzak durmak anlamındadır. Ramazan ayında (30 gün) siyam/oruç tutulur. Şafağın beyaz ipliği siyah ipliğinden ayırt olunca -gün ışığı karanlıkta ilk belirginleştiğinde- başlar ve Güneş batınca biter. Siyam yemekten, içmekten ve cinsel yakınlaşmadan uzak durmaktır. Hasta veya seferde olanlar tutamadıkları günleri Ramazan ayı dışında tutarlar. Tâkatını kullanarak tutabilenlerse bir miskini/açlık sınırında yaşayanı doyurarak bir fidye verirler. Siyam/oruç tutmak da hayırlıdır; fidye vermek de hayırlıdır. Birbirlerine üstünlükleri yoktur. Siyam/oruç gecesi cinsel yakınlaşma serbesttir.

itikâf Kavram 325

325 Odaklanmak ve yoğunlaşmak için bir kenara çekilme.

2. Bakara Suresi

Ayet 196

Arapça Metin (Harekeli)

203|2|196|وَأَتِمُّوا۟ ٱلْحَجَّ وَٱلْعُمْرَةَ لِلَّهِ فَإِنْ أُحْصِرْتُمْ فَمَا ٱسْتَيْسَرَ مِنَ ٱلْهَدْىِ وَلَا تَحْلِقُوا۟ رُءُوسَكُمْ حَتَّىٰ يَبْلُغَ ٱلْهَدْىُ مَحِلَّهُۥ فَمَن كَانَ مِنكُم مَّرِيضًا أَوْ بِهِۦٓ أَذًى مِّن رَّأْسِهِۦ فَفِدْيَةٌ مِّن صِيَامٍ أَوْ صَدَقَةٍ أَوْ نُسُكٍ فَإِذَآ أَمِنتُمْ فَمَن تَمَتَّعَ بِٱلْعُمْرَةِ إِلَى ٱلْحَجِّ فَمَا ٱسْتَيْسَرَ مِنَ ٱلْهَدْىِ فَمَن لَّمْ يَجِدْ فَصِيَامُ ثَلَٰثَةِ أَيَّامٍ فِى ٱلْحَجِّ وَسَبْعَةٍ إِذَا رَجَعْتُمْ تِلْكَ عَشَرَةٌ كَامِلَةٌ ذَٰلِكَ لِمَن لَّمْ يَكُنْ أَهْلُهُۥ حَاضِرِى ٱلْمَسْجِدِ ٱلْحَرَامِ وَٱتَّقُوا۟ ٱللَّهَ وَٱعْلَمُوٓا۟ أَنَّ ٱللَّهَ شَدِيدُ ٱلْعِقَابِ

Arapça Metin (Harekesiz)

203|2|196|واتموا الحج والعمره لله فان احصرتم فما استيسر من الهدي ولا تحلقوا روسكم حتي يبلغ الهدي محله فمن كان منكم مريضا او به اذي من راسه ففديه من صيام او صدقه او نسك فاذا امنتم فمن تمتع بالعمره الي الحج فما استيسر من الهدي فمن لم يجد فصيام ثلثه ايام في الحج وسبعه اذا رجعتم تلك عشره كامله ذلك لمن لم يكن اهله حاضري المسجد الحرام واتقوا الله واعلموا ان الله شديد العقاب

Latin Literal

196. Ve etimmûl hacce vel umrete lillâh(lillâhi), fe in uhsirtum fe mesteysera minel hedyi ve lâ tahlikû ruûsekum hattâ yeblugal hedyu mahilleh(mahillehu), fe men kâne minkum marîdan ev bihî ezen min ra’sihî fe fidyetun min sıyâmin ev sadakatin ev nusuk(nusukin) fe izâ emintum, fe men temettea bil umreti ilel haccı fe mesteysera minel hedyi, fe men lem yecid fe sıyâmu selâseti eyyâmin fîl haccı ve seb’atin izâ reca’tum tilke aşaratun kâmileh(kâmiletun), zâlike li men lem yekun ehluhu hâdırıl mescidil harâm(harâmi), vettekûllâhe va’lemû ennellâhe şedîdul ikâb(ikâbi).

Türkçe Çeviri

Ve tamamlayın haccı327 ve umreyi337 Allah için; öyle ki eğer kısıtlanırsanız o durumda kolayınıza gelenidir* hediyeden338; tıraş etmeyin başlarınızı339; ta ki ulaşır hediye338 kendi mahalline/yerine; öyle ki kim oldu sizlerden bir hasta ya da (oldu) onda (kimsede) başından bir rahatsızlık341; öyle ki (vardır) bir fidye siyamdan/oruçtan322 ya da sadakadan342** ya da nusuktan169; öyle ki emin olduğunuz zaman öyle ki kim metalandı/faydalandı umreyle doğru/kadar hacca; öyle ki (vardır) kolayına geldiği* hediyeden338; öyle ki kim asla bulamaz (hediye)340 öyle ki (vardır) bir siyam/oruç üç gün hacta; ve (vardır) yedi döndüğünüz zaman; işte şu (ki) ondur tamamı340; işte bu***; kimseleredir (ki) asla olmaz ahalisi onun hazır (da) haram mescitte; ve takvalı21 olun Allah'a; ve bilin; doğrusu Allah şiddetlidir akabinde.

Ahmed Samira Çevirisi

196 And complete the pilgrimage and the visiting of God’s House in other than the four forbidden sacred months to God, so if you were restricted/surrounded , so what became easy/possible , from the offerings , and do not shave your heads until the offering reaches its place/destination, so who was from you sick/diseased, or with him mild harm from his head so a ransom/redemption from fasting , or charity, or rituals or methods of worship/offerings , so if you became safe/secure, so who enjoyed with the visiting of God’s House in other than the four forbidden/sacred months, to the pilgrimage, so what became easy/possible from the offering, so who does not find, so fasting three days in the pilgrimage, and seven(days) if you returned, that is ten complete (days), that (is) to whom his family was not present/attending, (at) the Mosque the Forbidden/Sacred, and fear and obey God, and know that God (is) strong (severe in) the punishment.

Kelime Kelime Analiz Tablosu

No Kelime Anlam Arapça Kök
1 ve etimmu ve tamamlayın وَأَتِمُّوا تمم
2 l-hacce haccı الْحَجَّ حجج
3 vel'umrate ve umreyi وَالْعُمْرَةَ عمر
4 lillahi Allah için لِلَّهِ -
5 fe in öyle ki eğer فَإِنْ -
6 uhsirtum kısıtlanırsanız أُحْصِرْتُمْ حصر
7 fema öyle ki فَمَا -
8 steysera kolayınıza gelenidir اسْتَيْسَرَ يسر
9 mine مِنَ -
10 l-hedyi hediyeden الْهَدْيِ هدي
11 ve la وَلَا -
12 tehliku tıraş etmeyin تَحْلِقُوا حلق
13 ru'usekum başlarınızı رُءُوسَكُمْ راس
14 hatta ta ki حَتَّىٰ -
15 yebluga ulaşırsınız يَبْلُغَ بلغ
16 l-hedyu hediye الْهَدْيُ هدي
17 mehillehu mahalline/yerine onun (hediyenin) مَحِلَّهُ حلل
18 femen öyle ki kim فَمَنْ -
19 kane oldu كَانَ كون
20 minkum sizlerden مِنْكُمْ -
21 meridan bir hasta مَرِيضًا مرض
22 ev ya da أَوْ -
23 bihi onda بِهِ -
24 ezen bir eziyet/rahatsızlık/hasar/ağrı أَذًى اذي
25 min مِنْ -
26 ra'sihi başından onun رَأْسِهِ راس
27 fefidyetun öyle ki bir fidye فَفِدْيَةٌ فدي
28 min مِنْ -
29 siyamin siyamdan/oruçtan صِيَامٍ صوم
30 ev veya أَوْ -
31 sadekatin sadakadadan صَدَقَةٍ صدق
32 ev ya da أَوْ -
33 nusukin nusuktan نُسُكٍ نسك
34 feiza öyle ki zaman فَإِذَا -
35 emintum emin oldunuz أَمِنْتُمْ امن
36 femen öyle ki kim فَمَنْ -
37 temettea metalanır/faydalanır تَمَتَّعَ متع
38 bil-umrati umreyle بِالْعُمْرَةِ عمر
39 ila doğru إِلَى -
40 l-hacci hacca الْحَجِّ حجج
41 fema öyle ki فَمَا -
42 steysera kolayına gelenidir اسْتَيْسَرَ يسر
43 mine مِنَ -
44 l-hedyi hediyeden الْهَدْيِ هدي
45 femen öyle ki kim فَمَنْ -
46 lem asla لَمْ -
47 yecid bulamaz يَجِدْ وجد
48 fesiyamu öyle ki siyam/oruç tutar فَصِيَامُ صوم
49 selaseti üç ثَلَاثَةِ ثلث
50 eyyamin gün أَيَّامٍ يوم
51 fi فِي -
52 l-hacci hacta الْحَجِّ حجج
53 ve seb'atin ve yedidir وَسَبْعَةٍ سبع
54 iza zaman إِذَا -
55 racea'tum döndüğünüz رَجَعْتُمْ رجع
56 tilke işte şu تِلْكَ -
57 aşeratun ondur عَشَرَةٌ عشر
58 kamiletun tamamı كَامِلَةٌ كمل
59 zalike işte bu ذَٰلِكَ -
60 limen kimseleredir لِمَنْ -
61 lem asla لَمْ -
62 yekun olmaz يَكُنْ كون
63 ehluhu ahalisi onun أَهْلُهُ اهل
64 hadiri hazır حَاضِرِي حضر
65 l-mescidi mescitte الْمَسْجِدِ سجد
66 l-harami haram الْحَرَامِ حرم
67 vetteku ve takvalı olun وَاتَّقُوا وقي
68 llahe Allah'tan اللَّهَ -
69 vea'lemu ve bilin وَاعْلَمُوا علم
70 enne doğrusu أَنَّ -
71 llahe Allah اللَّهَ -
72 şedidu şiddetlidir شَدِيدُ شدد
73 l-ikabi akabinde/arkasında الْعِقَابِ عقب

Notlar

Not 1

*Gücünüzün yettiğidir.**Tip 3 sadaka.***Ayette işaret edilenler haram mescitte oturmayan, kendisinin bakımını sağlayacak olan hazırda akrabaları veya tanıdıkları olmayan kimseler içindir.

📚 Bu Ayette Geçen Kavramlar:

Takva Kavram 21

21 Sakınmak, çekinmek. Kur'an'da en çok Yüce Allah'ın hoşnut olmayacağı şeylerden, Kur'an'ın emir ve yasaklarını çiğnemekten sakınmayı, uzak durmayı işaret eder.

Nusuk Kavram 169

169 Dine, İslam'a, sadece Kur'an'a adanmış hayat tarzı. Sadece Kur'an'ın emir ve yasaklarına dayanarak yapılan tüm eylemler.

Siyam/oruç Kavram 322

322 İmtina etmek, çekinmek, sakınmak, uzak durmak anlamındadır. Ramazan ayında (30 gün) siyam/oruç tutulur. Şafağın beyaz ipliği siyah ipliğinden ayırt olunca -gün ışığı karanlıkta ilk belirginleştiğinde- başlar ve Güneş batınca biter. Siyam yemekten, içmekten ve cinsel yakınlaşmadan uzak durmaktır. Hasta veya seferde olanlar tutamadıkları günleri Ramazan ayı dışında tutarlar. Tâkatını kullanarak tutabilenlerse bir miskini/açlık sınırında yaşayanı doyurarak bir fidye verirler. Siyam/oruç tutmak da hayırlıdır; fidye vermek de hayırlıdır. Birbirlerine üstünlükleri yoktur. Siyam/oruç gecesi cinsel yakınlaşma serbesttir.

Hac Kavram 327

327 Kur'an ayetlerinin delillerle tartışıldığı, öğrenildiği; belirlenmiş bir mekanda ve zamanda gerçekleştirilen, önceden duyurusu yapılan toplanma, bir araya gelme; kongre.

Umre Kavram 337

337 Vizit, ziyaret, amaç edinme, onarmak.

Hediye Kavram 338

338 Hac veya umre için haram mescide gelen kimselerin kendileri ve başkaları için yanlarında getirdikleri ihtiyaç giderici şeyler. Canlı hayvan mantıken en iyi hediyedir. İyi bir besin kaynağı olan et çölde çok hızlı bozulacağı için et verecek olan hayvanın canlı olarak haram mescide getirilmesi en güzelidir. Bu hayvanlar oraya gelen insanların doyurulması içindir. İhtiyaç oluştukça Yüce Allah adına kesilirler.

Başların tıraş edilmesi. Kavram 339

339 Hac ve umre için gelenlerin haram mescide girmeden önce baş tıraşı oldukları anlaşılmaktadır. Saçların çok kısa kalacak şekilde kesilmesi bit ve pire gibi parazitlerin yayılmasını büyük ölçüde azaltır. Benzer uygulamalar antik uygarlıklarda da mevcuttu. Şehre gelen yabancılar hamamda yıkanmadan şehre giremezlerdi. Baş tıraşının aynı zamanda damga gibi bir işaret olduğunu da anlıyoruz. Hediye olarak getirilen şey hediyelerin kabul edilerek kayıt altına alındığı alana gelinceye kadar baş tıraşı olunmazdı. Hediye kendi mahalline ulaşıp o kimse adına kayıt yapıldığında artık o kimse baş tıraşı olabilir ve haram mescide girebilirdi. Anlarız ki baş tıraşı sağlık açısından önemli olduğu kadar işaretleme amaçlı da kullanılmıştır. Başları tıraşlı olan kimseler toplum için hediye sunmuş kimselerdir.

Hac ve umrede asla hediye getiremeyen kimseler. Kavram 340

340 Hac ve umrede asla hediye getirme imkanı olmayan kimseler de baş tıraşı olur. Haram mescide girer. Ancak hediye fideye olarak 3 gün hac zamanında, 7 gün de evine döndüğünde olacak şekilde toplam 10 gün siyam/oruç tutar.

Hac ve umre için gelmiş olmasına rağmen haram mescide giremeyenler ve fidyeler. Kavram 341

341 Bir kimse hastaysa ya da başı tıraş edildiğinde başında bir deri hastalığı görülürse o kimseler hac ve umre yapamaz. Haram mescide giremez. Fidye olarak siyamdan/oruçtan ya da sadakadan ya da nusuktan bir karşılık/ödeme verir. Kişinin iyileştiğinden ve başındaki deri hastalığının geçtiğinden emin olunursa o durumda hediyesi kabul edilir ve haram mescide girebilir. Hediyede zorlanırsa kendisine kolay geleni verir.Rabbimiz bu fidyenin miktarını rahmetinin gereği bildirmemiştir. Bu nedenle bizlere en kolay geleni tercih edebiliriz. Tek günlük bir siyam/oruç tutmak da ayetin tecelli etmesine yeterlidir. Ya da 3. tip bir sadaka verilebilir. Ya da adanılmış hayat tarzında devam edilebilir. Hastalığı nedeniyle mağdur olmuş bir kimseye Yüce Allah asla zorluk yüklemez. Adanmış hayatına devam etmesi bile bir fidye olur.

Sadaka nedir? Kavram 342

342 Kur’an’da 3 tip sadaka vardır. Bunlar;1-Sadaka-1: Kamu yönetiminin topladığı bir gelir vergisi türü.Kamu yönetimini 9:60 ayetinde Rabbimiz tarafından zikredilen gruplar için topladığı özel bir kamu vergisi (9:103, 9:58 ve 9:60). 2-Sadaka-2: Kamudan talepleri olan kişi ve kurumların kamu yönetimi ile görüşmeden önce vermesi gereken sadaka vergisi (Kamu harcı).58:12 ayeti; bu fonda toplanan harç vergileri Sadaka-1 fonuna aktarılır.3-Sadaka-3: Kişinin kendisinin sadaka vergisi vermesi.Kamu yönetiminin Sadaka-1’deki gibi bir vergi almadığı kazançlardan kişinin kendisinin topluma kazandırarak verdiği sadaka. Bu tip sadaka vergisi fakirlere verilir. Açıkça verilebilir. Ama gizli verilmesi daha hayırlıdır. Fakirlere verilen sadaka vergisi kesinlikle incitici ve başa kakıcı olmamalıdır. (2:271 ve 2:263)Detaylı bilgi için;Sadaka nedir?

4. Nisâ Suresi

Ayet 92

Arapça Metin (Harekeli)

585|4|92|وَمَا كَانَ لِمُؤْمِنٍ أَن يَقْتُلَ مُؤْمِنًا إِلَّا خَطَـًٔا وَمَن قَتَلَ مُؤْمِنًا خَطَـًٔا فَتَحْرِيرُ رَقَبَةٍ مُّؤْمِنَةٍ وَدِيَةٌ مُّسَلَّمَةٌ إِلَىٰٓ أَهْلِهِۦٓ إِلَّآ أَن يَصَّدَّقُوا۟ فَإِن كَانَ مِن قَوْمٍ عَدُوٍّ لَّكُمْ وَهُوَ مُؤْمِنٌ فَتَحْرِيرُ رَقَبَةٍ مُّؤْمِنَةٍ وَإِن كَانَ مِن قَوْمٍۭ بَيْنَكُمْ وَبَيْنَهُم مِّيثَٰقٌ فَدِيَةٌ مُّسَلَّمَةٌ إِلَىٰٓ أَهْلِهِۦ وَتَحْرِيرُ رَقَبَةٍ مُّؤْمِنَةٍ فَمَن لَّمْ يَجِدْ فَصِيَامُ شَهْرَيْنِ مُتَتَابِعَيْنِ تَوْبَةً مِّنَ ٱللَّهِ وَكَانَ ٱللَّهُ عَلِيمًا حَكِيمًا

Arapça Metin (Harekesiz)

585|4|92|وما كان لمومن ان يقتل مومنا الا خطا ومن قتل مومنا خطا فتحرير رقبه مومنه وديه مسلمه الي اهله الا ان يصدقوا فان كان من قوم عدو لكم وهو مومن فتحرير رقبه مومنه وان كان من قوم بينكم وبينهم ميثق فديه مسلمه الي اهله وتحرير رقبه مومنه فمن لم يجد فصيام شهرين متتابعين توبه من الله وكان الله عليما حكيما

Latin Literal

92. Ve mâ kâne li mu’minin en yaktule mu’minen illâ hataâ(hataen), ve men katele mu’minen hataen fe tahrîru rakabetin mu’minetin ve diyetun musellemetun ilâ ehlihî illâ en yessaddakû. Fe in kâne min kavmin aduvvin lekum ve huve mu’minun fe tahrîru rakabetin mu’mineh(mu’minetin). Ve in kâne min kavmin beynekum ve beynehum mîsâkun fe diyetun musellemetun ilâ ehlihî ve tahrîru rakabetin mu’mineh(mu’minetin), fe men lem yecid fe sıyâmu şehreyni mutetâbiayni tevbeten minallâh(minallâhi). Ve kânallâhu alîmen hakîmâ(hakîmen).

Türkçe Çeviri

Ve olmuş değildir bir mümin27 için ki katleder35 bir mümini27; dışındadır bir hata (-yla olması); ve kim katletti35 bir mümini27 bir hata (-yla); öyle ki serbestleştirmektir mümin bir rakabe520; ve bir diyettir teslim edilen onun (katledilenin) ehline*; dışındadır ki sadaka378 ederler (katledilenin ehli); öyle ki eğer olduysa sizlere bir düşman kavimden**; ve o (katledilen) bir müminse27; öyle ki serbestleştirmektir mümin bir rakabe520; ve eğer olduysa bir kavimden (ki) sizlerin arasında ve onların arasında (vardır) bir misak/antlaşma***; öyle ki bir diyettir teslim edilen onun (katledilenin) ehline; ve serbestleştirmektir mümin bir rakabe520; öyle ki kim asla bulamaz; öyle ki siyamdır322 mütemadiyen**** iki ay; bir tevbedir33 Allah’tan; ve oldu Allah bir Alîm8; bir Hakîm9.

Ahmed Samira Çevirisi

92 And (it) was/is not to a believer that he kills a believer except mistakenly, and who killed a believer mistakenly, so freeing/liberating a believing neck (slave), and compensation handed over/delivered to his (the victim’s) family, except that they give charity (forgive), so if he was from a nation, an enemy for you, and he (the victim was) a believer, so freeing/liberating a believing neck (slave), and if he was/is from a nation between you and between them (is) a covenant (treaty), so a compensation handed over/delivered to his (the victim’s) family and freeing/liberating a believing neck (slave), so who does not find, so fasting two months following each other (E), a repentance from at God, and God was/is knowledgeable, wise/judicious.

Kelime Kelime Analiz Tablosu

No Kelime Anlam Arapça Kök
1 ve ma ve değildir وَمَا -
2 kane olmuş كَانَ كون
3 limu'minin bir mümin için لِمُؤْمِنٍ امن
4 en ki أَنْ -
5 yektule katleder يَقْتُلَ قتل
6 mu'minen bir mümini مُؤْمِنًا امن
7 illa dışındadır إِلَّا -
8 hataen bir hata خَطَأً خطا
9 ve men ve kim وَمَنْ -
10 katele katletti قَتَلَ قتل
11 mu'minen bir mümini مُؤْمِنًا امن
12 hataen bir hata (-yla) خَطَأً خطا
13 fetehriru öyle ki serbestleştirmedir فَتَحْرِيرُ حرر
14 rakabetin bir rakabe رَقَبَةٍ رقب
15 mu'minetin mümin مُؤْمِنَةٍ امن
16 ve diyetun ve bir diyet وَدِيَةٌ ودي
17 musellemetun teslim edilen مُسَلَّمَةٌ سلم
18 ila إِلَىٰ -
19 ehlihi ehline onun أَهْلِهِ اهل
20 illa dışındadır إِلَّا -
21 en ki أَنْ -
22 yessaddeku sadaka ederler يَصَّدَّقُوا صدق
23 fein öyle ki eğer فَإِنْ -
24 kane oldu كَانَ كون
25 min مِنْ -
26 kavmin bir kavimden قَوْمٍ قوم
27 aduvvin düşman عَدُوٍّ عدو
28 lekum sizlere لَكُمْ -
29 ve huve ve o (katledilen) وَهُوَ -
30 mu'minun bir mümin مُؤْمِنٌ امن
31 fetehriru öyle ki serbestleştirmedir فَتَحْرِيرُ حرر
32 rakabetin bir rakabe رَقَبَةٍ رقب
33 mu'minetin mümin مُؤْمِنَةٍ امن
34 ve in ve eğer وَإِنْ -
35 kane oldu كَانَ كون
36 min مِنْ -
37 kavmin bir kavimden قَوْمٍ قوم
38 beynekum arasında sizinle بَيْنَكُمْ بين
39 ve beynehum ve arasında onların وَبَيْنَهُمْ بين
40 misakun bir misak/anlaşma مِيثَاقٌ وثق
41 fediyetun öyle ki bir diyet فَدِيَةٌ ودي
42 musellemetun teslim edilen مُسَلَّمَةٌ سلم
43 ila إِلَىٰ -
44 ehlihi ehline onun أَهْلِهِ اهل
45 ve tehriru ve serbestleştirmedir وَتَحْرِيرُ حرر
46 rakabetin bir rakabe رَقَبَةٍ رقب
47 mu'minetin mümin مُؤْمِنَةٍ امن
48 fe men öyle ki kim فَمَنْ -
49 lem asla لَمْ -
50 yecid bulamaz يَجِدْ وجد
51 fesiyamu öyle ki siyamdır فَصِيَامُ صوم
52 şehrayni iki ay شَهْرَيْنِ شهر
53 mutetabiayni mütemadiyen مُتَتَابِعَيْنِ تبع
54 tevbeten bir tevbe تَوْبَةً توب
55 mine مِنَ -
56 llahi Allah’tan اللَّهِ -
57 ve kane ve oldu وَكَانَ كون
58 llahu Allah اللَّهُ -
59 alimen bir Alîm عَلِيمًا علم
60 hakimen bir Hakîm حَكِيمًا حكم

Notlar

Not 1

*Ailesine.**Düşman bir kavimdense diyet verilmez.***Antlaşma olan bir kavimdense diyet verilir.****Ardışık. Aralıksız.

📚 Bu Ayette Geçen Kavramlar:

Alîm Kavram 8

8 Bilen.

Hakîm Kavram 9

9 Bilge/bilgelikle hükmeden.

Mümin Kavram 27

27 İtimat eden/emin olan. Yüce Allah'ın varlığına O'nun evren kitabını okuyarak delillerle tanık/şahit olan. Kur'an'ın ilâhi olduğuna kanıtlarla kanaat getirmek ve Kur'an'a itimat etmek/güvenmek.

Tevbe Kavram 33

33 Dönmek, vazgeçmek.

Katletmek Kavram 35

35 Savaşmak, zor duruma sokmak, aşırı derecede rahatsız etmek, zarar vermek. Katletmek öldürmek asla değildir. 33:16 ayetinde Yüce Allah bizlere işaretini vermiştir. 33:16 ayetinde "De ki: "Asla menfaat sağlamaz sizlere firar eğer firar etseydiniz ölümden ya da katillikten; ve o zaman metalandırılmazsınız biraz dışında."" buyrulmuştur. Bu ayetten net olarak anlarız ki ölüm ile katillik aynı şey asla değildir. Farklı kavramlar olduğunu Rabbimiz bu iki kelimeyi "ya da", "veya" anlamında olan "evi" ayracıyla ayırarak göstermiştir. Her katletme illa ki ölümle sonuçlanmak zorunda değildir. Ancak ölümle de sonuçlanabilir.

Siyam/oruç Kavram 322

322 İmtina etmek, çekinmek, sakınmak, uzak durmak anlamındadır. Ramazan ayında (30 gün) siyam/oruç tutulur. Şafağın beyaz ipliği siyah ipliğinden ayırt olunca -gün ışığı karanlıkta ilk belirginleştiğinde- başlar ve Güneş batınca biter. Siyam yemekten, içmekten ve cinsel yakınlaşmadan uzak durmaktır. Hasta veya seferde olanlar tutamadıkları günleri Ramazan ayı dışında tutarlar. Tâkatını kullanarak tutabilenlerse bir miskini/açlık sınırında yaşayanı doyurarak bir fidye verirler. Siyam/oruç tutmak da hayırlıdır; fidye vermek de hayırlıdır. Birbirlerine üstünlükleri yoktur. Siyam/oruç gecesi cinsel yakınlaşma serbesttir.

Sadaka-3 Kavram 378

378 Kişinin kendisinin sadaka vergisi vermesi. Kamu yönetiminin Sadaka-1’deki gibi bir vergi almadığı kazançlardan kişinin kendisinin topluma kazandırarak verdiği sadaka. Bu tip sadaka vergisi fakirlere verilir. Açıkça verilebilir. Ama gizli verilmesi daha hayırlıdır. Fakirlere verilen sadaka vergisi kesinlikle incitici ve başa kakıcı olmamalıdır. (2:271 ve 2:263)Detaylı bilgi için;Sadaka nedir?

Rakabe Kavram 520

520 Bağlı boyunlar. Boyunduruk altına girmiş kimseler.

33. Ahzâb Suresi

Ayet 35

Arapça Metin (Harekeli)

3566|33|35|إِنَّ ٱلْمُسْلِمِينَ وَٱلْمُسْلِمَٰتِ وَٱلْمُؤْمِنِينَ وَٱلْمُؤْمِنَٰتِ وَٱلْقَٰنِتِينَ وَٱلْقَٰنِتَٰتِ وَٱلصَّٰدِقِينَ وَٱلصَّٰدِقَٰتِ وَٱلصَّٰبِرِينَ وَٱلصَّٰبِرَٰتِ وَٱلْخَٰشِعِينَ وَٱلْخَٰشِعَٰتِ وَٱلْمُتَصَدِّقِينَ وَٱلْمُتَصَدِّقَٰتِ وَٱلصَّٰٓئِمِينَ وَٱلصَّٰٓئِمَٰتِ وَٱلْحَٰفِظِينَ فُرُوجَهُمْ وَٱلْحَٰفِظَٰتِ وَٱلذَّٰكِرِينَ ٱللَّهَ كَثِيرًا وَٱلذَّٰكِرَٰتِ أَعَدَّ ٱللَّهُ لَهُم مَّغْفِرَةً وَأَجْرًا عَظِيمًا

Arapça Metin (Harekesiz)

3566|33|35|ان المسلمين والمسلمت والمومنين والمومنت والقنتين والقنتت والصدقين والصدقت والصبرين والصبرت والخشعين والخشعت والمتصدقين والمتصدقت والصيمين والصيمت والحفظين فروجهم والحفظت والذكرين الله كثيرا والذكرت اعد الله لهم مغفره واجرا عظيما

Latin Literal

35. İnnel muslimîne vel muslimâti vel mu’minîne vel mu’minâti vel kânitîne vel kânitâti ves sâdikîne ves sâdikâti ves sâbirîne ves sâbirâti vel hâşiîne vel hâşiâti vel mutesaddikîne vel mutesaddikâti ves sâimîne ves sâimâti vel hâfızîne furûcehum vel hâfızâti vez zâkirînallâhe kesîren vez zâkirâti eaddallâhu lehum magfireten ve ecren azîmâ(azîmen).

Türkçe Çeviri

Doğrusu müslim45 (erkekler) ve müslim45 (kadınlar); ve mümin27 (erkekler) ve mümin27 (kadınlar); ve kanaat eden (erkekler) ve kanaat eden (kadınlar); ve sâdık182 (erkekler) ve sâdık182 (kadınlar); ve sabreden51 (erkekler) ve sabreden51 (kadınlar); haşyet53 duyan (erkekler) ve haşyet53 duyan (kadınlar); sadaka342 veren (erkekler) ve sadaka342 veren (kadınlar); ve siyam322 eden (erkekler) ve siyam322 eden (kadınlar); ve koruyan (erkekler) fürûclarını110 ve koruyan (kadınlar); ve Allah'ı çokça zikreden78 (erkekler) ve zikreden78 (kadınlar); hazırlardı Allah onlara* bir mağfiret319 ve büyük bir ecir820 .

Ahmed Samira Çevirisi

35 That truly the Moslems/submitters (M) , and the Moslems/submitters (F), and the believers (M), and the believers (F), and the obeying humbly (M) , and the obeying humbly (F) , and the truthful (M), and the truthful (F), and the patient (M), and the patient (F), and the humble/submissive (M) , and the humble/submissive (F) , and the charity givers (M), and the charity givers (F), and the fasters (M) ,and the fasters (F) , and the protecting/observing (M) their genital parts between their (M) legs, and the protecting/observing (F) , and the mentioning/remembering God much, and the mentioning/remembering (F) , God prepared for them a forgiveness and a great reward .

Kelime Kelime Analiz Tablosu

No Kelime Anlam Arapça Kök
1 inne doğrusu إِنَّ -
2 l-muslimine müslim (erkekler) الْمُسْلِمِينَ سلم
3 velmuslimati ve müslim (kadınlar) وَالْمُسْلِمَاتِ سلم
4 velmu'minine ve mümin (erkekler) وَالْمُؤْمِنِينَ امن
5 velmu'minati ve mümin (kadınlar) وَالْمُؤْمِنَاتِ امن
6 velkanitine ve kanaat eden (erkekler) وَالْقَانِتِينَ قنت
7 velkanitati ve kanaat eden (kadınlar) وَالْقَانِتَاتِ قنت
8 ve ssadikine ve sadık (erkekler) وَالصَّادِقِينَ صدق
9 ve ssadikati ve sadık (kadınlar) وَالصَّادِقَاتِ صدق
10 ve ssabirine ve sabreden (erkekler) وَالصَّابِرِينَ صبر
11 ve ssabirati ve sabreden (kadınlar) وَالصَّابِرَاتِ صبر
12 velhaşiiyne haşyet duyan (erkekler) وَالْخَاشِعِينَ خشع
13 velhaşiaati ve haşyet duyan (kadınlar) وَالْخَاشِعَاتِ خشع
14 velmutesaddikine sadaka veren (erkekler) وَالْمُتَصَدِّقِينَ صدق
15 velmutesaddikati ve sadaka veren (kadınlar) وَالْمُتَصَدِّقَاتِ صدق
16 ve ssaimine ve siyam eden (erkekler) وَالصَّائِمِينَ صوم
17 ve ssaimati ve siyam eden (kadınlar) وَالصَّائِمَاتِ صوم
18 velhafizine ve koruyan (erkekler) وَالْحَافِظِينَ حفظ
19 furucehum fürûçlarını فُرُوجَهُمْ فرج
20 velhafizati ve koruyan (kadınlar) وَالْحَافِظَاتِ حفظ
21 vezzakirine ve zikreden (erkekler) وَالذَّاكِرِينَ ذكر
22 llahe Allah'ı اللَّهَ -
23 kesiran çokça كَثِيرًا كثر
24 vezzakirati ve zikreden (kadınlar) وَالذَّاكِرَاتِ ذكر
25 eadde hazırlardı أَعَدَّ عدد
26 llahu Allah اللَّهُ -
27 lehum onlara لَهُمْ -
28 megfiraten bir mağfiret مَغْفِرَةً غفر
29 ve ecran ve bir ecir/karşılık وَأَجْرًا اجر
30 azimen büyük عَظِيمًا عظم

Notlar

Not 1

*Eril çoğul gelen zamir. İşaret edilen erkek ve kadınların tümümü kapsar. Bu da bizlere Arapça gramer olarak eril çoğulla gelen zamirlerin sadece erkekleri değil hem erkekleri hem de kadınları işaret ettiğine güzel bir delil olur.

📚 Bu Ayette Geçen Kavramlar:

Mümin Kavram 27

27 İtimat eden/emin olan. Yüce Allah'ın varlığına O'nun evren kitabını okuyarak delillerle tanık/şahit olan. Kur'an'ın ilâhi olduğuna kanıtlarla kanaat getirmek ve Kur'an'a itimat etmek/güvenmek.

Müslim Kavram 45

45 Müslümanlar. Yüce Allah'ın gerçek dini olan biricik İslam dinine (sadece/saf Kur'an'a) teslim olmuş olanlar. İslam: İnsan bilincinin Yüce Allah'la arşta/hiperuzayda yapmış olduğu antlaşmaya/sözleşmeye/misaka/bağlaşmaya teslimiyeti/uyumu. Kur'an bu antlaşmayı insanlara hatırlatır. Kur'an alemler için bir zikirdir/hatırlatmadır. Sadece Kur'an gerçek İslam dinidir.

Sabır/sabr. Kavram 51

51 Metanetli direnme. Dengeyi bozmadan/kontrolü kaybetmeden direnme/karşı durma.

Haşyet/huşu Kavram 53

53 Huşu. Derin saygıdan yüreğin ürpermesi. Bir şeyin heybet ve cazibesine karşı alçalma. Alçak gönüllülük.

Zikir/zikr Kavram 78

78 Hatırlatma, öğüt. Kur'an bir zikirdir. Yüce Allah'ı ile bilinçlerimizin arşta yapmış olduğu antlaşmayı bizlere hatırlatır.

sâdık Kavram 182

182 Doğrular, dürüstler.

Mağfiret Kavram 319

319 Bağışlama, affetme.

Siyam/oruç Kavram 322

322 İmtina etmek, çekinmek, sakınmak, uzak durmak anlamındadır. Ramazan ayında (30 gün) siyam/oruç tutulur. Şafağın beyaz ipliği siyah ipliğinden ayırt olunca -gün ışığı karanlıkta ilk belirginleştiğinde- başlar ve Güneş batınca biter. Siyam yemekten, içmekten ve cinsel yakınlaşmadan uzak durmaktır. Hasta veya seferde olanlar tutamadıkları günleri Ramazan ayı dışında tutarlar. Tâkatını kullanarak tutabilenlerse bir miskini/açlık sınırında yaşayanı doyurarak bir fidye verirler. Siyam/oruç tutmak da hayırlıdır; fidye vermek de hayırlıdır. Birbirlerine üstünlükleri yoktur. Siyam/oruç gecesi cinsel yakınlaşma serbesttir.

Sadaka nedir? Kavram 342

342 Kur’an’da 3 tip sadaka vardır. Bunlar;1-Sadaka-1: Kamu yönetiminin topladığı bir gelir vergisi türü.Kamu yönetimini 9:60 ayetinde Rabbimiz tarafından zikredilen gruplar için topladığı özel bir kamu vergisi (9:103, 9:58 ve 9:60). 2-Sadaka-2: Kamudan talepleri olan kişi ve kurumların kamu yönetimi ile görüşmeden önce vermesi gereken sadaka vergisi (Kamu harcı).58:12 ayeti; bu fonda toplanan harç vergileri Sadaka-1 fonuna aktarılır.3-Sadaka-3: Kişinin kendisinin sadaka vergisi vermesi.Kamu yönetiminin Sadaka-1’deki gibi bir vergi almadığı kazançlardan kişinin kendisinin topluma kazandırarak verdiği sadaka. Bu tip sadaka vergisi fakirlere verilir. Açıkça verilebilir. Ama gizli verilmesi daha hayırlıdır. Fakirlere verilen sadaka vergisi kesinlikle incitici ve başa kakıcı olmamalıdır. (2:271 ve 2:263)Detaylı bilgi için;Sadaka nedir?

Ecir Kavram 820

820 Ödül, mükafat.

Bu sûredeki kavramlar

📄 PDF Hazırlanıyor

Ayetler hazırlanıyor...

Kur'an-ı Kerim - Kavram 322: Siyam/oruç

Kavram Bilgisi

Kavram Adı: Siyam/oruç

Kavram No: 322

Kısa Açıklama: 322 İmtina etmek, çekinmek, sakınmak, uzak durmak anlamındadır. Ramazan ayında (30 gün) siyam/oruç tutulur. Şafağın beyaz ipliği siyah ipliğinden ayırt olunca -gün ışığı karanlıkta ilk belirginleştiğinde- başlar ve Güneş batınca biter. Siyam yemekten, içmekten ve cinsel yakınlaşmadan uzak durmaktır. Hasta veya seferde olanlar tutamadıkları günleri Ramazan ayı dışında tutarlar. Tâkatını kullanarak tutabilenlerse bir miskini/açlık sınırında yaşayanı doyurarak bir fidye verirler. Siyam/oruç tutmak da hayırlıdır; fidye vermek de hayırlıdır. Birbirlerine üstünlükleri yoktur. Siyam/oruç gecesi cinsel yakınlaşma serbesttir.

Bu Kavramın Geçtiği Ayet Sayısı: 7

Bu Kavramın Geçtiği Ayetler

Bakara Suresi - Ayet 183

Türkçe Meal: Ey iman etmiş kimseler! * Yazıldı üzerinize siyam/oruç 322 ; yazıldığı gibi sizden önceki kimseler üzerine ** ; belki sizler takvalı 21 olursunuz *** .

Arapça: 190|2|183|يايها الذين امنوا كتب عليكم الصيام كما كتب علي الذين من قبلكم لعلكم تتقون

Bakara Suresi - Ayet 184

Türkçe Meal: Günlerdir sayılı/adetli; öyle ki kim oldu sizlerden bir hasta ya da sefer üzerinde; öyle ki adetincedir başka günlerden; ve üzerinedir kimselerin -tâkatını kullanırlar- bir fidye; doyurur bir miskini; öyle ki kim gönüllü oldu bir hayra/iyiliğe öyle ki o hayırdır/iyiliktir ona; ve ki siyam/oruç 322 tutarsınız; hayırdır/iyiliktir sizlere eğer olduysanız bilirler.

Arapça: 191|2|184|اياما معدودت فمن كان منكم مريضا او علي سفر فعده من ايام اخر وعلي الذين يطيقونه فديه طعام مسكين فمن تطوع خيرا فهو خير له وان تصوموا خير لكم ان كنتم تعلمون

Bakara Suresi - Ayet 185

Türkçe Meal: Ramazan 946 ayı ki indirildi onda Kur'ân 850 ; bir doğru yola kılavuz insanlara; ve bir beyanat 226 doğru yola kılavuzdan; ve furkan 259 ; öyle ki kim tanık/şahit oldu sizlerden o aya; öyle ki siyam/oruç 322 tutsun onda; ve kim oldu bir hasta ya da bir sefer üzerinde; öyle ki adetincedir başka günlerden; ister/diler Allah sizlere kolaylık; ve istemez/dilemez sizlere güçlük/zorluk * ; ve bütünlemeniz/tamamlamanız içindir adeti/sayıyı; ve yüceltmeniz içindir Allah'ı; sizleri doğru yola kılavuzlamasına karşı; ve belki sizler şükredersiniz 43 .

Arapça: 192|2|185|شهر رمضان الذي انزل فيه القران هدي للناس وبينت من الهدي والفرقان فمن شهد منكم الشهر فليصمه ومن كان مريضا او علي سفر فعده من ايام اخر يريد الله بكم اليسر ولا يريد بكم العسر ولتكملوا العده ولتكبروا الله علي ما هديكم ولعلكم تشكرون

Bakara Suresi - Ayet 187

Türkçe Meal: Helal kılındı sizlere siyam/oruç 322 gecesi cinsellik içeren davranışlar kadınlarınıza karşı; onlardır bir elbise sizlere; ve sizlersiniz bir elbise onlara; bildi Allah ki sizler kandırır/aldatır/hainlik eder oldunuz kendi nefislerinize 201 ; öyle ki tevbe etti 33 (Allah) üzerinize; ve affetti (Allah) sizleri; öyle ki şimdi cinsellik içeren ten tene temas kurun onlara; ve arayın/bakının Allah'ın sizlere yazdığına; ve yiyin; ve için; ta ki beyan olur sizlere beyaz iplik siyah iplikten; fecirde * ; sonra tamamlayın siyamı/orucu 322 geceye doğru; cinsellik içeren ten tene temas kurmayın onlara ve sizler itikâf 325 içindeler (-ken) mescitlerde 16 * işte şu; hudutlarıdır Allah'ın; öyle ki yaklaşmayın ona; işte budur; beyan 226 eder Allah ayetlerini insanlara; belki onlar takvalı 21 olurlar.

Arapça: 194|2|187|احل لكم ليله الصيام الرفث الي نسايكم هن لباس لكم وانتم لباس لهن علم الله انكم كنتم تختانون انفسكم فتاب عليكم وعفا عنكم فالن بشروهن وابتغوا ما كتب الله لكم وكلوا واشربوا حتي يتبين لكم الخيط الابيض من الخيط الاسود من الفجر ثم اتموا الصيام الي اليل ولا تبشروهن وانتم عكفون في المسجد تلك حدود الله فلا تقربوها كذلك يبين الله ايته للناس لعلهم يتقون

Bakara Suresi - Ayet 196

Türkçe Meal: Ve tamamlayın haccı 327 ve umreyi 337 Allah için; öyle ki eğer kısıtlanırsanız o durumda kolayınıza gelenidir * hediyeden 338 ; tıraş etmeyin başlarınızı 339 ; ta ki ulaşır hediye 338 kendi mahalline/yerine; öyle ki kim oldu sizlerden bir hasta ya da (oldu) onda (kimsede) başından bir rahatsızlık 341 ; öyle ki (vardır) bir fidye siyamdan/oruçtan 322 ya da sadakadan 342 ** ya da nusuktan 169 ; öyle ki emin olduğunuz zaman öyle ki kim metalandı/faydalandı umreyle doğru/kadar hacca; öyle ki (vardır) kolayına geldiği * hediyeden 338 ; öyle ki kim asla bulamaz (hediye) 340 öyle ki (vardır) bir siyam/oruç üç gün hacta; ve (vardır) yedi döndüğünüz zaman; işte şu (ki) ondur tamamı 340 ; işte bu *** ; kimseleredir (ki) asla olmaz ahalisi onun hazır (da) haram mescitte; ve takvalı 21 olun Allah'a; ve bilin; doğrusu Allah şiddetlidir akabinde.

Arapça: 203|2|196|واتموا الحج والعمره لله فان احصرتم فما استيسر من الهدي ولا تحلقوا روسكم حتي يبلغ الهدي محله فمن كان منكم مريضا او به اذي من راسه ففديه من صيام او صدقه او نسك فاذا امنتم فمن تمتع بالعمره الي الحج فما استيسر من الهدي فمن لم يجد فصيام ثلثه ايام في الحج وسبعه اذا رجعتم تلك عشره كامله ذلك لمن لم يكن اهله حاضري المسجد الحرام واتقوا الله واعلموا ان الله شديد العقاب

Nisâ Suresi - Ayet 92

Türkçe Meal: Ve olmuş değildir bir mümin 27 için ki katleder 35 bir mümini 27 ; dışındadır bir hata (-yla olması); ve kim katletti 35 bir mümini 27 bir hata (-yla); öyle ki serbestleştirmektir mümin bir rakabe 520 ; ve bir diyettir teslim edilen onun (katledilenin) ehline * ; dışındadır ki sadaka 378 ederler (katledilenin ehli); öyle ki eğer olduysa sizlere bir düşman kavimden ** ; ve o (katledilen) bir müminse 27 ; öyle ki serbestleştirmektir mümin bir rakabe 520 ; ve eğer olduysa bir kavimden (ki) sizlerin arasında ve onların arasında (vardır) bir misak/antlaşma *** ; öyle ki bir diyettir teslim edilen onun (katledilenin) ehline; ve serbestleştirmektir mümin bir rakabe 520 ; öyle ki kim asla bulamaz; öyle ki siyamdır 322 mütemadiyen **** iki ay; bir tevbedir 33 Allah’tan; ve oldu Allah bir Alîm 8 ; bir Hakîm 9 .

Arapça: 585|4|92|وما كان لمومن ان يقتل مومنا الا خطا ومن قتل مومنا خطا فتحرير رقبه مومنه وديه مسلمه الي اهله الا ان يصدقوا فان كان من قوم عدو لكم وهو مومن فتحرير رقبه مومنه وان كان من قوم بينكم وبينهم ميثق فديه مسلمه الي اهله وتحرير رقبه مومنه فمن لم يجد فصيام شهرين متتابعين توبه من الله وكان الله عليما حكيما

Ahzâb Suresi - Ayet 35

Türkçe Meal: Doğrusu müslim 45 (erkekler) ve müslim 45 (kadınlar); ve mümin 27 (erkekler) ve mümin 27 (kadınlar); ve kanaat eden (erkekler) ve kanaat eden (kadınlar); ve sâdık 182 (erkekler) ve sâdık 182 (kadınlar); ve sabreden 51 (erkekler) ve sabreden 51 (kadınlar); haşyet 53 duyan (erkekler) ve haşyet 53 duyan (kadınlar); sadaka 342 veren (erkekler) ve sadaka 342 veren (kadınlar); ve siyam 322 eden (erkekler) ve siyam 322 eden (kadınlar); ve koruyan (erkekler) fürûclarını 110 ve koruyan (kadınlar); ve Allah'ı çokça zikreden 78 (erkekler) ve zikreden 78 (kadınlar); hazırlardı Allah onlara * bir mağfiret 319 ve büyük bir ecir 820 .

Arapça: 3566|33|35|ان المسلمين والمسلمت والمومنين والمومنت والقنتين والقنتت والصدقين والصدقت والصبرين والصبرت والخشعين والخشعت والمتصدقين والمتصدقت والصيمين والصيمت والحفظين فروجهم والحفظت والذكرين الله كثيرا والذكرت اعد الله لهم مغفره واجرا عظيما