Şerefli Kur’ân Meali
Arapça · Latin · Meal · Kavramlarla
Henüz sûre seçilmedi.
📝 Metin Ayarları
🔧 Araçlar
📑 Kişisel
📄 PDF
💾 Veri Yönetimi
Ayet alanları:
Kapsam:
Eşleştirme:
📖 Arama Operatörleri

Arama Operatörleri:

  • VE / AND: Her iki terim de bulunmalı
    Örnek: rahman VE rahim
  • VEYA / OR: Terimlerden biri yeterli
    Örnek: cehennem VEYA nar
  • DEĞİL / NOT: Terimi çıkar
    Örnek: kitap DEĞİL ehli
  • " ": Tam ifade (tırnak içinde)
    Örnek: "la ilahe illallah"
  • ( ): Grup/öncelik belirleme
    Örnek: (cennet VEYA firdevs) VE mümin
📚

Kavram 874: Tilâvet

Bu kavram 7 ayette geçmektedir

📖 Kısa Açıklama

874Takip edip okumak, ardından gelmek, sesli okumak, bir metni takip ederek okumak, ardışık gelen/mütevali kelimeleri/harfleri okumak.

10. Yunus Suresi

Ayet 15

Arapça Metin (Harekeli)

1377|10|15|وَإِذَا تُتْلَىٰ عَلَيْهِمْ ءَايَاتُنَا بَيِّنَٰتٍ قَالَ ٱلَّذِينَ لَا يَرْجُونَ لِقَآءَنَا ٱئْتِ بِقُرْءَانٍ غَيْرِ هَٰذَآ أَوْ بَدِّلْهُ قُلْ مَا يَكُونُ لِىٓ أَنْ أُبَدِّلَهُۥ مِن تِلْقَآئِ نَفْسِىٓ إِنْ أَتَّبِعُ إِلَّا مَا يُوحَىٰٓ إِلَىَّ إِنِّىٓ أَخَافُ إِنْ عَصَيْتُ رَبِّى عَذَابَ يَوْمٍ عَظِيمٍ

Arapça Metin (Harekesiz)

1377|10|15|واذا تتلي عليهم اياتنا بينت قال الذين لا يرجون لقانا ايت بقران غير هذا او بدله قل ما يكون لي ان ابدله من تلقاي نفسي ان اتبع الا ما يوحي الي اني اخاف ان عصيت ربي عذاب يوم عظيم

Latin Literal

15. Ve izâ tutlâ aleyhim âyâtunâ beyyinâtin kâlellezîne lâ yercûne likâena’ti bi kur’ânin gayri hâzâ ev beddilh(beddilhu), kul mâ yekûnu lî en ubeddilehû min tilkâi nefsî, in ettebiu illâ mâ yûhâ ileyy(ileyye), innî ehâfu in asaytu rabbî azâbe yevmin azîm(azîmin).

Türkçe Çeviri

Ve tilâvet874 edildiği zaman üzerlerine ayetlerimiz389 beyanatlar620 (-la); dediler kimseler (ki) ummazlar kavuşmayı bizlere: "Gel bunun başkası bir Kur’ân’la850 ya da değiştir onu*"; de ki: "Olur değildir bana ki değiştiririm onu* nefsim201 tarafından**; tabi olmam*** üzerime vahyedilen603 dışında; doğrusu ben korkarım eğer asilik ettiysem Rabbime4; (korku duyarım) büyük bir günün azabına.

Ahmed Samira Çevirisi

15 And if Our signs/verses evidences are read/recited on them, those who do not hope/expect meeting Us said: "Come/bring with a Koran other than that or exchange/replace it ." Say: "(It) is not to me that I exchange/replace it from my self/spontaneously/willingly that I follow except what is inspired/revealed to me, that I fear if I disobeyed my Lord (from) a great day’s torture."

Kelime Kelime Analiz Tablosu

No Kelime Anlam Arapça Kök
1 ve iza ve zaman وَإِذَا -
2 tutla tilâvet edilir تُتْلَىٰ تلو
3 aleyhim üzerlerine عَلَيْهِمْ -
4 ayatuna ayetlerimiz ايَاتُنَا ايي
5 beyyinatin beyanatlar (-la) بَيِّنَاتٍ بين
6 kale dediler قَالَ قول
7 ellezine kimseler الَّذِينَ -
8 la لَا -
9 yercune ummazlar يَرْجُونَ رجو
10 lika'ena kavuşmayı bizlere لِقَاءَنَا لقي
11 ti gel ائْتِ اتي
12 bikur'anin bir Kur’an’la بِقُرْانٍ قرا
13 gayri başkası غَيْرِ غير
14 haza bunun هَٰذَا -
15 ev ya da أَوْ -
16 beddilhu değiştir onu بَدِّلْهُ بدل
17 kul de ki قُلْ قول
18 ma değildir مَا -
19 yekunu olur يَكُونُ كون
20 li bana لِي -
21 en ki أَنْ -
22 ubeddilehu değiştiririm onu أُبَدِّلَهُ بدل
23 min مِنْ -
24 tilka'i tarafından تِلْقَاءِ لقي
25 nefsi nefsim نَفْسِي نفس
26 in إِنْ -
27 ettebiu tabi olmam أَتَّبِعُ تبع
28 illa dışında إِلَّا -
29 ma مَا -
30 yuha vahyedilene يُوحَىٰ وحي
31 ileyye bana إِلَيَّ -
32 inni doğrusu ben إِنِّي -
33 ehafu korkarım أَخَافُ خوف
34 in eğer إِنْ -
35 asaytu asilik ettiysem عَصَيْتُ عصي
36 rabbi Rabbime رَبِّي ربب
37 azabe azabına عَذَابَ عذب
38 yevmin bir günün يَوْمٍ يوم
39 azimin büyük عَظِيمٍ عظم

Notlar

Not 1

*Kur'an'ı. Kur'an'ın ayetlerini kabul edip uygulamak yerine işlerine gelen hükümlerin Kur'an'ın yerine geçmesini isteyen kimseler resûlden Kur'an'ı değiştirmesini istemektedir.**Kendi isteğimle, dileğimle, rızamla.***Mutlak ki resûl sadece Kur'an der. Kur'an bize yeter der. Aksi düşünülemez. Mutlak ki sadece Kur'an'a tabi olur.

📚 Bu Ayette Geçen Kavramlar:

Vahiy, vahy etmek. Kavram 603

603 Yüce Allah'ın bir resûl/elçi göndererek ya da ilham ettirerek ya da bir perde arkasından kullarından dilediğine ilettiği her türlü mesajdır. Bu mesaj illa ki tüm insanları ilgilendiren ayetler olmaz. Örneğin resûl Musa'nın annesine Yüce Allah oğlunun durumu hakkında vahy etmiştir; mesaj iletmiştir. Kutsal kitapların ayetleri de aynı şekilde vahy edilir. Ancak bunlar Yüce Allah'ın tüm insanlara rahmetinden gönderdiği kurtuluş reçetesi olduğu için kitaplaşması sağlanmıştır. Bizleri ilgilendiren, ahiret evreninde sınava tabi tutulacağımız vahiy işte bu kutsal kitaplardır. Sadece kutsal kitaplar. Şu an elimizde şerefli Kur'an var. Bu şerefli Kur'an'a tabi olduğumuzda mutlak ki Yüce Allah'ın vahyine tabi olmuş oluruz.

Kur'an, kuran. Kavram 850

850 İkra kelimesiyle aynı kökten gelir. İkra oku, okumayı başkaları duyacak şekilde oku, okuyarak ilet, okuduğunu naklet, okuduğunu çalış, okuduğunu incele, okuduğunu araştır, okuduğunu öğret anlamındadır. Kur'an da ikra edilen şeydir. Şerefli Kur'an'da 6234 tane numaralı ayet ve 112 numarasız besmele vardır. İki kapak arasına alınmasıyla kitap haline getirilmiştir. Şerefli Kur'an'ın ikra edilmesi MS 610 yılında başlamış ve MS 633 yılında tamamlanmıştır. Ayetleri nebi ve resûl Muhammed tilavet etmiş, ikra etmiştir. İnen ayetler parşömenlere satır satır yazılmış ve rulo haline getirilerek bir odada saklanmıştır. Elbette insanlar ezberlemiştir de. Nebi vefat etmeden önce şerefli elçi Cibrîl'in eşliğinde rulo olan parşömenler açılmış/yayılmış ve Cibrîl'in talimatıyla iki kapak arasına alınmıştır. Şerefli Kur'an'ın her bir ayeti ikra edilen bir Kur'an'dır.

10. Yunus Suresi

Ayet 16

Arapça Metin (Harekeli)

1378|10|16|قُل لَّوْ شَآءَ ٱللَّهُ مَا تَلَوْتُهُۥ عَلَيْكُمْ وَلَآ أَدْرَىٰكُم بِهِۦ فَقَدْ لَبِثْتُ فِيكُمْ عُمُرًا مِّن قَبْلِهِۦٓ أَفَلَا تَعْقِلُونَ

Arapça Metin (Harekesiz)

1378|10|16|قل لو شا الله ما تلوته عليكم ولا ادريكم به فقد لبثت فيكم عمرا من قبله افلا تعقلون

Latin Literal

16. Kul lev sâallâhu mâ televtuhû aleykum ve lâ edrâkum bihî, fe kad lebistu fîkum umuren min kablih(kablihî), e fe lâ ta’kilûn(ta’kilûne).

Türkçe Çeviri

De ki: "Şayet dileseydi Allah tilâvet874 etmiş değildim onu* üzerinize; ve dirayetlendirmezdi788 (Allah) sizleri onunla**; öyle ki muhakkak kaldım içinizde bir ömür öncesinde onun***; öyle ki akletmez562 misiniz?"

Ahmed Samira Çevirisi

16 Say: " If God wanted/willed I would not (have) read/recited it on you, and He would not (have) informed you with (of) it, so I had stayed/remained in (between) you a life time from before it, so do you not reason/understand ?

Notlar

Not 1

*Kur'an'ı.**Kur'an'la.***Kur'an'ın.

10. Yunus Suresi

Ayet 61

Arapça Metin (Harekeli)

1423|10|61|وَمَا تَكُونُ فِى شَأْنٍ وَمَا تَتْلُوا۟ مِنْهُ مِن قُرْءَانٍ وَلَا تَعْمَلُونَ مِنْ عَمَلٍ إِلَّا كُنَّا عَلَيْكُمْ شُهُودًا إِذْ تُفِيضُونَ فِيهِ وَمَا يَعْزُبُ عَن رَّبِّكَ مِن مِّثْقَالِ ذَرَّةٍ فِى ٱلْأَرْضِ وَلَا فِى ٱلسَّمَآءِ وَلَآ أَصْغَرَ مِن ذَٰلِكَ وَلَآ أَكْبَرَ إِلَّا فِى كِتَٰبٍ مُّبِينٍ

Arapça Metin (Harekesiz)

1423|10|61|وما تكون في شان وما تتلوا منه من قران ولا تعملون من عمل الا كنا عليكم شهودا اذ تفيضون فيه وما يعزب عن ربك من مثقال ذره في الارض ولا في السما ولا اصغر من ذلك ولا اكبر الا في كتب مبين

Latin Literal

61. Ve mâ tekûnu fî şe’nin ve mâ tetlû minhu min kur’ânin ve lâ ta’melûne min amelin illâ kunnâ aleykum şuhûden iz tufîdûne, fîh(fîhi) ve mâ ya’zubu an rabbike min miskâli zerretin fîl ardı ve lâ fîs semâi ve lâ asgare min zâlike ve lâ ekbere illâ fî kitâbin mubîn(mubînin).

Türkçe Çeviri

Ve olur değilsiniz bir durumda; ve tilâvet874 eder değilsiniz ondan; Kur’ân’dan850; ve yapmazsınız bir amelden* dışında (ki) olduk üzerinize şahitler/tanıklar; taşıp aktığınız zaman onda**; uzaklaşır değildir (senin) Rabbinden4 ağırlığından bir zerre503 yerde ve ne de gökte180; ve ne de daha küçüğü875 bundan***; ve ne de daha büyüğü (ki) ancak apaçık bir kitaptadır134.

Ahmed Samira Çevirisi

61 And you (do) not be in a matter/affair , and what you read/recite from it from Koran , and you do not make/do from deed(s) except (that) We were on you witnessing when you rush/hurry in it, and none from a weight (of) a smallest particle (smaller than an atom) in the earth/Planet Earth and nor in the sky/ space, and nor smaller/littler than that, and nor greater/magnified is far, hidden and distant from your Lord, except (it is) in an evident/clear Book .

Kelime Kelime Analiz Tablosu

No Kelime Anlam Arapça Kök
1 ve ma ve değildir وَمَا -
2 tekunu olursunuz تَكُونُ كون
3 fi فِي -
4 şe'nin bir durumda شَأْنٍ شان
5 ve ma ve değilsiniz وَمَا -
6 tetlu tilavet ederler تَتْلُو تلو
7 minhu ondan مِنْهُ -
8 min مِنْ -
9 kur'anin Kur’an’dan قُرْانٍ قرا
10 ve la ve وَلَا -
11 tea'melune yapmazsınız تَعْمَلُونَ عمل
12 min مِنْ -
13 amelin bir amelden عَمَلٍ عمل
14 illa dışında إِلَّا -
15 kunna olduk كُنَّا كون
16 aleykum üzerinize عَلَيْكُمْ -
17 şuhuden şahitler/tanıklar شُهُودًا شهد
18 iz zaman إِذْ -
19 tufidune taşıp aktığınız تُفِيضُونَ فيض
20 fihi onda فِيهِ -
21 ve ma değildir وَمَا -
22 yea'zubu uzaklaşmaz يَعْزُبُ عزب
23 an عَنْ -
24 rabbike (senin) Rabbinden رَبِّكَ ربب
25 min مِنْ -
26 miskali ağırlığından مِثْقَالِ ثقل
27 zerratin bir zerre ذَرَّةٍ ذرر
28 fi فِي -
29 l-erdi yerde الْأَرْضِ ارض
30 ve la ve ne de وَلَا -
31 fi فِي -
32 s-semai gökte السَّمَاءِ سمو
33 ve la ve ne de وَلَا -
34 esgara daha küçüğü أَصْغَرَ صغر
35 min مِنْ -
36 zalike bundan ذَٰلِكَ -
37 ve la ve ne de وَلَا -
38 ekbera daha büyüğü أَكْبَرَ كبر
39 illa ancak إِلَّا -
40 fi فِي -
41 kitabin bir kitaptadır كِتَابٍ كتب
42 mubinin apaçık مُبِينٍ بين

Notlar

Not 1

*Yapıp etmeden.**Amelde, yapıp etmede.***Zerreden.

📚 Bu Ayette Geçen Kavramlar:

Rab Kavram 4

4 Efendi, komuta eden.

gök; göğü Kavram 180

180 Kur’an’a göre gök kavramı başımızı göğe çevirip baktığımızda gördüğümüz veya göremediğimiz her şeyi kapsar. Tekil olarak; Dünya atmosferi, diğer gezegenlerin atmosferi, galaksimiz içindeki bir nebula/bulutsu ya da evrenin kendisi işaret edilmiş olabilir. Gök kavramı ayetin işareti üzerinden okunmalıdır.

Zerre ve ağırlığı. Kavram 503

503 Kur'an'ın büyük bir mucizesidir. Zerre atomu işaret eder. Atomların ağırlıkları mevcuttur. Yüce Allah Kur'an'da evrenin en küçük yapıtaşı olan sicimleri (Sicim Teorisi) de fitil/fatil olarak işaret etmektedir. Bir fitil ve onun titreşimi işaret edilmiştir. Fitil işaretinin geçtiği ayetlerde ağırlık vurgulanmazken zerre geçen ayetlerde ağırlığa vurgu yapılmıştır. Sicimlerin herhangi bir ağırlığa sahip olmadıkları bilinmektedir. Bir atomdan daha küçük olanlar: Sicimler. Atomun ağırlığı varken sicimlerin ağırlığı yoktur.

Kur'an, kuran. Kavram 850

850 İkra kelimesiyle aynı kökten gelir. İkra oku, okumayı başkaları duyacak şekilde oku, okuyarak ilet, okuduğunu naklet, okuduğunu çalış, okuduğunu incele, okuduğunu araştır, okuduğunu öğret anlamındadır. Kur'an da ikra edilen şeydir. Şerefli Kur'an'da 6234 tane numaralı ayet ve 112 numarasız besmele vardır. İki kapak arasına alınmasıyla kitap haline getirilmiştir. Şerefli Kur'an'ın ikra edilmesi MS 610 yılında başlamış ve MS 633 yılında tamamlanmıştır. Ayetleri nebi ve resûl Muhammed tilavet etmiş, ikra etmiştir. İnen ayetler parşömenlere satır satır yazılmış ve rulo haline getirilerek bir odada saklanmıştır. Elbette insanlar ezberlemiştir de. Nebi vefat etmeden önce şerefli elçi Cibrîl'in eşliğinde rulo olan parşömenler açılmış/yayılmış ve Cibrîl'in talimatıyla iki kapak arasına alınmıştır. Şerefli Kur'an'ın her bir ayeti ikra edilen bir Kur'an'dır.

Tilâvet Kavram 874

874 Takip edip okumak, ardından gelmek, sesli okumak, bir metni takip ederek okumak, ardışık gelen/mütevali kelimeleri/harfleri okumak.

10. Yunus Suresi

Ayet 71

Arapça Metin (Harekeli)

1433|10|71|وَٱتْلُ عَلَيْهِمْ نَبَأَ نُوحٍ إِذْ قَالَ لِقَوْمِهِۦ يَٰقَوْمِ إِن كَانَ كَبُرَ عَلَيْكُم مَّقَامِى وَتَذْكِيرِى بِـَٔايَٰتِ ٱللَّهِ فَعَلَى ٱللَّهِ تَوَكَّلْتُ فَأَجْمِعُوٓا۟ أَمْرَكُمْ وَشُرَكَآءَكُمْ ثُمَّ لَا يَكُنْ أَمْرُكُمْ عَلَيْكُمْ غُمَّةً ثُمَّ ٱقْضُوٓا۟ إِلَىَّ وَلَا تُنظِرُونِ

Arapça Metin (Harekesiz)

1433|10|71|واتل عليهم نبا نوح اذ قال لقومه يقوم ان كان كبر عليكم مقامي وتذكيري بايت الله فعلي الله توكلت فاجمعوا امركم وشركاكم ثم لا يكن امركم عليكم غمه ثم اقضوا الي ولا تنظرون

Latin Literal

71. Vetlu aleyhim nebe’e nûh(nûhın), iz kâle li kavmihî yâ kavmi in kâne kebure aleykum makâmî ve tezkîrî bi âyâtillâhi fe alâllâhi tevekkeltu fe ecmiû emrekum ve şurekâekum summe lâ yekun emrukum aleykum gummeten summakdû ileyye ve lâ tunzirûn(tunzirûne).

Türkçe Çeviri

Tilâvet874 et onlara Nûh'un haberini; dediği zaman kavmine/toplumuna: "Ey kavmim/toplumum! Eğer ağır/külfetli gelmiş olduysa üzerinize kıyamım/dikilmem143; ve zikretmem78 Allah'ın ayetlerini454; öyle ki Allah’ın üzerine tevekkül79 ettim (ben); öyle ki cem edin/toplayın kendi emrinizi ve şirk koştuklarınızı; sonra olmasın emriniz sizlere bir gam/keder; sonra tamamlayın (emrinizi) bana karşı; ve göz açtırmayın bana."

Ahmed Samira Çevirisi

71 And read/recite on them Noah’s information/news, when he said to his nation: "You (my) nation, if my place/position and my reminding/mentioning with Gods’ evidences/verses had become a burden on you, so on God I relied/depended , so gather/collect/unify your matter/affair and your partners (with God), then your matter/affair be not on you ambiguous/vague (covert) , then pass judgment/order to me, and do not give me time/delay me ."

Kelime Kelime Analiz Tablosu

No Kelime Anlam Arapça Kök
1 vetlu oku وَاتْلُ تلو
2 aleyhim onlara عَلَيْهِمْ -
3 nebee haberini نَبَأَ نبا
4 nuhin Nûh'un نُوحٍ -
5 iz zaman إِذْ -
6 kale dediği zaman قَالَ قول
7 likavmihi kavmine لِقَوْمِهِ قوم
8 ya kavmi ey kavmim يَا قَوْمِ قوم
9 in eğer إِنْ -
10 kane olduysa كَانَ كون
11 kebura ağır/külfetli geldi كَبُرَ كبر
12 aleykum üzerinize عَلَيْكُمْ -
13 mekami kıyamım/dikilmem مَقَامِي قوم
14 ve tezkiri ve zikretmem وَتَذْكِيرِي ذكر
15 biayati ayetlerini بِايَاتِ ايي
16 llahi Allah'ın اللَّهِ -
17 feala öyle ki üzerine فَعَلَى -
18 llahi Allah’ın اللَّهِ -
19 tevekkeltu tevekkül ettim تَوَكَّلْتُ وكل
20 feecmiu öyle ki cemaat olun/toplanın فَأَجْمِعُوا جمع
21 emrakum kendi emrinizi أَمْرَكُمْ امر
22 ve şuraka'ekum ve şirk koştuklarınızı وَشُرَكَاءَكُمْ شرك
23 summe sonra ثُمَّ -
24 la لَا -
25 yekun olmaz يَكُنْ كون
26 emrukum emriniz أَمْرُكُمْ امر
27 aleykum üzerinize عَلَيْكُمْ -
28 gummeten bir gam/keder غُمَّةً غمم
29 summe sonra ثُمَّ -
30 kdu kadere bağlayın اقْضُوا قضي
31 ileyye bana karşı إِلَيَّ -
32 ve la ve وَلَا -
33 tunziruni göz açtırmayın bana تُنْظِرُونِ نظر

📚 Bu Ayette Geçen Kavramlar:

Zikir/zikr Kavram 78

78 Hatırlatma, öğüt. Kur'an bir zikirdir. Yüce Allah'ı ile bilinçlerimizin arşta yapmış olduğu antlaşmayı bizlere hatırlatır.

Tevekkül Kavram 79

79 Vekil olarak yetkilendirmek, atamak, vazifelendirmek.

Kıyam; genel tanım. Kavram 143

143 Yaratılış özelliğinin dikilmesi/ayağa kalkması; bir amaç için ayaklanması/hareketlenmesi.

Ayetler Kavram 454

454 Sadece kutsal kitaplarda bulunan Yüce Allah'ın hükümleri, kelamı.

Tilâvet Kavram 874

874 Takip edip okumak, ardından gelmek, sesli okumak, bir metni takip ederek okumak, ardışık gelen/mütevali kelimeleri/harfleri okumak.

11. Hûd Suresi

Ayet 17

Arapça Metin (Harekeli)

1488|11|17|أَفَمَن كَانَ عَلَىٰ بَيِّنَةٍ مِّن رَّبِّهِۦ وَيَتْلُوهُ شَاهِدٌ مِّنْهُ وَمِن قَبْلِهِۦ كِتَٰبُ مُوسَىٰٓ إِمَامًا وَرَحْمَةً أُو۟لَٰٓئِكَ يُؤْمِنُونَ بِهِۦ وَمَن يَكْفُرْ بِهِۦ مِنَ ٱلْأَحْزَابِ فَٱلنَّارُ مَوْعِدُهُۥ فَلَا تَكُ فِى مِرْيَةٍ مِّنْهُ إِنَّهُ ٱلْحَقُّ مِن رَّبِّكَ وَلَٰكِنَّ أَكْثَرَ ٱلنَّاسِ لَا يُؤْمِنُونَ

Arapça Metin (Harekesiz)

1488|11|17|افمن كان علي بينه من ربه ويتلوه شاهد منه ومن قبله كتب موسي اماما ورحمه اوليك يومنون به ومن يكفر به من الاحزاب فالنار موعده فلا تك في مريه منه انه الحق من ربك ولكن اكثر الناس لا يومنون

Latin Literal

17. E fe men kâne alâ beyyinetin min rabbihî ve yetlûhu şâhidun minhu ve min kablihî kitâbu mûsâ imâmen ve rahmeh(rahmeten), ulâike yu’minûne bih(bihî), ve men yekfur bihî minel ahzâbi fen nâru mev’ıduh(mev’ıduhu), fe lâ teku fî miryetin minhu innehul hakku min rabbike ve lâkinne ekseren nâsi lâ yu’minûn(yu’minûne).

Türkçe Çeviri

Öyle ki kimse mi* (ki) oldu bir beyanat620 üzere Rabbinden4; ve tilâvet874 eder onu** ondan*** bir şahit/tanık (olarak) ; ve onun**** öncesinde Mûsâ'nın kitabı***** bir imamdı884 ve bir rahmetti271; işte bunlardır; iman47 ederler ona******; ve kim kâfirlik25 eder ona****** gruplardan/partilerden; öyle ki ateştir834 vaat edilen yeri onun; öyle ki olma şüphede ondan*******; doğrusu o******** haktır/gerçektir (senin) Rabbinden4; velakin/fakat çoğu insan iman47 etmez.

Ahmed Samira Çevirisi

17 Is who was on an evidence from his Lord, and he reads/recites/follows it a witness/testifier from Him, and from before him/it Moses’ Book a leader/clear road/an example and a mercy? Those believe with it, and who disbelieves from the groups/parties with Him/it, so the fire (is) his appointment/promise, so do not be in doubt from it, that it is the truth from your Lord, and but most of the people do not believe.

Kelime Kelime Analiz Tablosu

No Kelime Anlam Arapça Kök
1 efemen öyle ki kimse mi (ki) أَفَمَنْ -
2 kane oldu كَانَ كون
3 ala üzere عَلَىٰ -
4 beyyinetin bir beyanat بَيِّنَةٍ بين
5 min مِنْ -
6 rabbihi Rabbinden رَبِّهِ ربب
7 ve yetluhu ve tilavet eder onu وَيَتْلُوهُ تلو
8 şahidun bir şahit/tanık (olarak) شَاهِدٌ شهد
9 minhu ondan مِنْهُ -
10 ve min ve وَمِنْ -
11 kablihi öncesinden onun قَبْلِهِ قبل
12 kitabu kitabı كِتَابُ كتب
13 musa Mûsâ'nın مُوسَىٰ -
14 imamen bir imamdı إِمَامًا امم
15 ve rahmeten ve bir rahmetti وَرَحْمَةً رحم
16 ulaike işte bunlar أُولَٰئِكَ -
17 yu'minune iman ederler يُؤْمِنُونَ امن
18 bihi ona بِهِ -
19 vemen ve kim وَمَنْ -
20 yekfur kâfirlik eder يَكْفُرْ كفر
21 bihi ona بِهِ -
22 mine مِنَ -
23 l-ehzabi gruplardan/partilerden الْأَحْزَابِ حزب
24 fennaru öyle ki ateştir فَالنَّارُ نور
25 mev'iduhu vaat edilen yeri onun مَوْعِدُهُ وعد
26 fela öyle ki فَلَا -
27 teku olma تَكُ كون
28 fi فِي -
29 miryetin şüphede مِرْيَةٍ مري
30 minhu ondan مِنْهُ -
31 innehu doğrusu o إِنَّهُ -
32 l-hakku haktır/gerçektir الْحَقُّ حقق
33 min مِنْ -
34 rabbike (senin) Rabbinden رَبِّكَ ربب
35 velakinne velakin/fakat وَلَٰكِنَّ -
36 eksera çoğu أَكْثَرَ كثر
37 n-nasi insan النَّاسِ نوس
38 la لَا -
39 yu'minune iman etmezler يُؤْمِنُونَ امن

Notlar

Not 1

*Ateşe girer?**Kur'an'ı.***Kur'an'dan. Kur'an'ın Yüce Allah katından olduğuna bizzat yine Kur'an'dan tanık/şahit olarak.****Kur'an'ın.*****Tevrât.******Kur'an'a.*******Kur'an'dan.********Kur'an.

📚 Bu Ayette Geçen Kavramlar:

Rab Kavram 4

4 Efendi, komuta eden.

Kâfir Kavram 25

25 Örten, gizleyen, kapatan. Bir çiftçi tohumu toprağa gömüp üzerini kapatırsa tohuma kafirlik etmiş olur. Ayette kullanım yerine göre anlam alır. Kur'an'da genel olarak gerçeği/hakkı örtüp gizlemek olarak kullanılır. Kur'an'ın ayetlerinin gerçek anlamını örten/kapatan/etkisizleştirenler de kâfirdirler.

iman Kavram 47

47 Akılcı delillerle/kanıtlarla emin olma.

Rahmet Kavram 271

271 Merhamet. Rahmetin, merhametin tecelli etmiş haline en iyi örnek anne rahmidir. Kadın rahminin bebeğini sararak onun her türlü ihtiyacını gidermesi, her türlü korumayı sağlaması rahmetin en üst seviye tecelli etmesidir. Yüce Allah'ın rahmeti evreni bir anne rahmi gibi sarmıştır, kuşatmıştır. Rabbimizin rahmeti ahiret evreninde müminler için olacaktır.

Beyanat Kavram 620

620 Gizli saklı olmadan açıkça deklere edilmiş, apaçık bildirilmiş, belli edilmiş, apaçık ifade edilmiş.

Ateş, nar Kavram 834

834 Cehennem evreninde bulunan cahîmlerin (yakanların) yani karadelik sistemlerinin yaydığı radyasyon. Hâviye=Karadeliğin kendisi; Hawking radyasyonu yayar.Hutame=Karadeliğin akresyon diski; çok şiddetli radyasyon yayar.Lezâ=Ateşin bir özelliği; dokunmasa bile uzaktan yakar.Hâmiye=Çılgın ateş.

Tilâvet Kavram 874

874 Takip edip okumak, ardından gelmek, sesli okumak, bir metni takip ederek okumak, ardışık gelen/mütevali kelimeleri/harfleri okumak.

13. Ra'd Suresi

Ayet 30

Arapça Metin (Harekeli)

1735|13|30|كَذَٰلِكَ أَرْسَلْنَٰكَ فِىٓ أُمَّةٍ قَدْ خَلَتْ مِن قَبْلِهَآ أُمَمٌ لِّتَتْلُوَا۟ عَلَيْهِمُ ٱلَّذِىٓ أَوْحَيْنَآ إِلَيْكَ وَهُمْ يَكْفُرُونَ بِٱلرَّحْمَٰنِ قُلْ هُوَ رَبِّى لَآ إِلَٰهَ إِلَّا هُوَ عَلَيْهِ تَوَكَّلْتُ وَإِلَيْهِ مَتَابِ

Arapça Metin (Harekesiz)

1735|13|30|كذلك ارسلنك في امه قد خلت من قبلها امم لتتلوا عليهم الذي اوحينا اليك وهم يكفرون بالرحمن قل هو ربي لا اله الا هو عليه توكلت واليه متاب

Latin Literal

30. Kezâlike erselnâke fî ummetin kad halet min kablihâ umemun li tetluve aleyhimullezî evhaynâ ileyke ve hum yekfurûne bir rahmân(rahmâni), kul huve rabbî lâ ilâhe illâ hû(hûve), aleyhi tevekkeltu ve ileyhi metâb(metâbi).

Türkçe Çeviri

İşte böyledir; gönderdik seni* bir ümmete305; muhakkak gelip geçti ondan** önce ümmetler305; tilâvet874 etmen için onlara vahyettiğimizi603 (senin) üzerine; ve onlar kâfirlik25 ederler Rahmân'a1; de ki: "O*** (ki) Rabbimdir4; yoktur ilâh74 O’nun**** dışında; O'na****** tevekkül79 ettim; ve O'nadır***** tevbem33."

Ahmed Samira Çevirisi

30 As/like that We sent you in (a) nation, nations had passed/expired in it, to read/recite on them what We inspired/transmitted to you, and they disbelieve with (in) the merciful, say: "He is my Lord, no God except He, on Him I relied/depended , and to Him (is) my repentance."

Kelime Kelime Analiz Tablosu

No Kelime Anlam Arapça Kök
1 kezalike işte böyledir كَذَٰلِكَ -
2 erselnake gönderdik seni أَرْسَلْنَاكَ رسل
3 fi فِي -
4 ummetin bir ümmete أُمَّةٍ امم
5 kad muhakkak قَدْ -
6 halet gelip geçti خَلَتْ خلو
7 min مِنْ -
8 kabliha ondan önce قَبْلِهَا قبل
9 umemun ümmetler أُمَمٌ امم
10 litetluve tilavet etmen için لِتَتْلُوَ تلو
11 aleyhimu onlara عَلَيْهِمُ -
12 llezi şeyleri الَّذِي -
13 evhayna vahyettiğimiz أَوْحَيْنَا وحي
14 ileyke üzerine إِلَيْكَ -
15 vehum ve onlar وَهُمْ -
16 yekfurune kâfirlik ederler يَكْفُرُونَ كفر
17 bir-rahmani Rahmân'a بِالرَّحْمَٰنِ رحم
18 kul de ki قُلْ قول
19 huve O هُوَ -
20 rabbi Rabbimdir رَبِّي ربب
21 la yoktur لَا -
22 ilahe ilah إِلَٰهَ اله
23 illa dışında إِلَّا -
24 huve O’nun هُوَ -
25 aleyhi O'na عَلَيْهِ -
26 tevekkeltu tevekkül ettim تَوَكَّلْتُ وكل
27 ve ileyhi ve O'nadır وَإِلَيْهِ -
28 metabi tevbem مَتَابِ توب

Notlar

Not 1

*Nebi ve resûl Muhammed.**Ümmetten.***Allah.****Allah'ın.*****Allah'a.

📚 Bu Ayette Geçen Kavramlar:

Rahmân Kavram 1

1 En yüce merhametli.

Rab Kavram 4

4 Efendi, komuta eden.

Kâfir Kavram 25

25 Örten, gizleyen, kapatan. Bir çiftçi tohumu toprağa gömüp üzerini kapatırsa tohuma kafirlik etmiş olur. Ayette kullanım yerine göre anlam alır. Kur'an'da genel olarak gerçeği/hakkı örtüp gizlemek olarak kullanılır. Kur'an'ın ayetlerinin gerçek anlamını örten/kapatan/etkisizleştirenler de kâfirdirler.

Tevbe Kavram 33

33 Dönmek, vazgeçmek.

ilâh Kavram 74

74 Tanrı. Tektir; dengi/eşiti ve benzeri yoktur. Ne doğmuştur ne de doğurulmuştur. Gücünü, varlığını bizzat kendisinden alır ve sonsuz bir şekilde devam ettirir. Ebedi ve ezeli olandır; hiçbir yıkıma uğramadan, değişmeden, zayıflamadan, eksilmeden, sonsuz şekilde gücünü kuvvetini koruyandır. Kendisinden başka her şeyin O’na muhtaç olduğudur, hiçbir şeye bağlı olmadan hükmedendir. En yüce sıfatların sahibi olup dilediğinde tecelli ettirendir.

Tevekkül Kavram 79

79 Vekil olarak yetkilendirmek, atamak, vazifelendirmek.

Ümmet, ümmet Kavram 305

305 Ulus, halk, ortak bazı değerlere sahip olan bir kesim/kısım insan topluluğu.

Vahiy, vahy etmek. Kavram 603

603 Yüce Allah'ın bir resûl/elçi göndererek ya da ilham ettirerek ya da bir perde arkasından kullarından dilediğine ilettiği her türlü mesajdır. Bu mesaj illa ki tüm insanları ilgilendiren ayetler olmaz. Örneğin resûl Musa'nın annesine Yüce Allah oğlunun durumu hakkında vahy etmiştir; mesaj iletmiştir. Kutsal kitapların ayetleri de aynı şekilde vahy edilir. Ancak bunlar Yüce Allah'ın tüm insanlara rahmetinden gönderdiği kurtuluş reçetesi olduğu için kitaplaşması sağlanmıştır. Bizleri ilgilendiren, ahiret evreninde sınava tabi tutulacağımız vahiy işte bu kutsal kitaplardır. Sadece kutsal kitaplar. Şu an elimizde şerefli Kur'an var. Bu şerefli Kur'an'a tabi olduğumuzda mutlak ki Yüce Allah'ın vahyine tabi olmuş oluruz.

Tilâvet Kavram 874

874 Takip edip okumak, ardından gelmek, sesli okumak, bir metni takip ederek okumak, ardışık gelen/mütevali kelimeleri/harfleri okumak.

22. Hac Suresi

Ayet 30

Arapça Metin (Harekeli)

2623|22|30|ذَٰلِكَ وَمَن يُعَظِّمْ حُرُمَٰتِ ٱللَّهِ فَهُوَ خَيْرٌ لَّهُۥ عِندَ رَبِّهِۦ وَأُحِلَّتْ لَكُمُ ٱلْأَنْعَٰمُ إِلَّا مَا يُتْلَىٰ عَلَيْكُمْ فَٱجْتَنِبُوا۟ ٱلرِّجْسَ مِنَ ٱلْأَوْثَٰنِ وَٱجْتَنِبُوا۟ قَوْلَ ٱلزُّورِ

Arapça Metin (Harekesiz)

2623|22|30|ذلك ومن يعظم حرمت الله فهو خير له عند ربه واحلت لكم الانعم الا ما يتلي عليكم فاجتنبوا الرجس من الاوثن واجتنبوا قول الزور

Latin Literal

30. Zâlike ve men yuazzım hurumâtillâhi fe huve hayrun lehu inde rabbih(rabbihî), ve uhıllet lekumul en’âmu illâ mâ yutlâ aleykum fectenibûr ricse minel evsâni vectenibû kavlez zûr(zûri).

Türkçe Çeviri

İşte budur; ve kim büyütür/büyük yapar haramlarını Allah'ın; öyle ki o bir hayırdır ona Rabbinin4 indinde/katında; ve helal kılındı sizlere en’âm645; dışındadır tilâvet874 edilen üzerinize; artık kaçının rics773 (-den); evsândan786; ve kaçının sahte/yanıltan söylem (-den)

Ahmed Samira Çevirisi

30 That and who magnifies/makes great God’s ordered prohibitions, so it is better for him at his Lord, and the camels/livestock is permitted/allowed for you, except what is being read/recited on (to) you, so avoid the obscenity/filth from the idols/idolized statues, and avoid the lie’s/falsehood’s word/opinion and belief .

Kelime Kelime Analiz Tablosu

No Kelime Anlam Arapça Kök
1 zalike işte budur ذَٰلِكَ -
2 ve men ve kim وَمَنْ -
3 yuazzim büyütür/büyük yapar يُعَظِّمْ عظم
4 hurumati haramlarını حُرُمَاتِ حرم
5 llahi Allah'ın اللَّهِ -
6 fehuve öyle ki o فَهُوَ -
7 hayrun bir hayırdır خَيْرٌ خير
8 lehu ona لَهُ -
9 inde indinde/katında عِنْدَ عند
10 rabbihi Rabbinin رَبِّهِ ربب
11 ve uhillet ve helal kılındı وَأُحِلَّتْ حلل
12 lekumu sizlere لَكُمُ -
13 l-en'aamu enam الْأَنْعَامُ نعم
14 illa dışındadır إِلَّا -
15 ma مَا -
16 yutla tilavet edilen يُتْلَىٰ تلو
17 aleykum üzerinize عَلَيْكُمْ -
18 fectenibu artık kaçının فَاجْتَنِبُوا جنب
19 r-ricse rics (-den) الرِّجْسَ رجس
20 mine مِنَ -
21 l-evsani evsândan الْأَوْثَانِ وثن
22 vectenibu ve kaçının وَاجْتَنِبُوا جنب
23 kavle söz (-den) قَوْلَ قول
24 z-zuri sahte/yanıltıcı الزُّورِ زور

📚 Bu Ayette Geçen Kavramlar:

Rab Kavram 4

4 Efendi, komuta eden.

En’âm, enâm; koyun, keçi, deve ve sığır türleri. Kavram 645

645 Koyun, keçi, deve ve sığır türleri. Eşli olarak sekiz çiftlerdir. Bak. 6:143-144.

Rics Kavram 773

773 Kirli, pis, iğrenç, utanılacak işler yapan.

Tilâvet Kavram 874

874 Takip edip okumak, ardından gelmek, sesli okumak, bir metni takip ederek okumak, ardışık gelen/mütevali kelimeleri/harfleri okumak.

Bu sûredeki kavramlar

📄 PDF Hazırlanıyor

Ayetler hazırlanıyor...

Kur'an-ı Kerim - Kavram 874: Tilâvet

Kavram Bilgisi

Kavram Adı: Tilâvet

Kavram No: 874

Kısa Açıklama: 874 Takip edip okumak, ardından gelmek, sesli okumak, bir metni takip ederek okumak, ardışık gelen/mütevali kelimeleri/harfleri okumak.

Bu Kavramın Geçtiği Ayet Sayısı: 7

Bu Kavramın Geçtiği Ayetler

Yunus Suresi - Ayet 15

Türkçe Meal: Ve tilâvet 874 edildiği zaman üzerlerine ayetlerimiz 389 beyanatlar 620 (-la); dediler kimseler (ki) ummazlar kavuşmayı bizlere: "Gel bunun başkası bir Kur’ân’la 850 ya da değiştir onu * "; de ki: "Olur değildir bana ki değiştiririm onu * nefsim 201 tarafından ** ; tabi olmam *** üzerime vahyedilen 603 dışında; doğrusu ben korkarım eğer asilik ettiysem Rabbime 4 ; (korku duyarım) büyük bir günün azabına.

Arapça: 1377|10|15|واذا تتلي عليهم اياتنا بينت قال الذين لا يرجون لقانا ايت بقران غير هذا او بدله قل ما يكون لي ان ابدله من تلقاي نفسي ان اتبع الا ما يوحي الي اني اخاف ان عصيت ربي عذاب يوم عظيم

Yunus Suresi - Ayet 16

Türkçe Meal: De ki: "Şayet dileseydi Allah tilâvet 874 etmiş değildim onu * üzerinize; ve dirayetlendirmezdi 788 (Allah) sizleri onunla ** ; öyle ki muhakkak kaldım içinizde bir ömür öncesinde onun *** ; öyle ki akletmez 562 misiniz?"

Arapça: 1378|10|16|قل لو شا الله ما تلوته عليكم ولا ادريكم به فقد لبثت فيكم عمرا من قبله افلا تعقلون

Yunus Suresi - Ayet 61

Türkçe Meal: Ve olur değilsiniz bir durumda; ve tilâvet 874 eder değilsiniz ondan; Kur’ân’dan 850 ; ve yapmazsınız bir amelden * dışında (ki) olduk üzerinize şahitler/tanıklar; taşıp aktığınız zaman onda ** ; uzaklaşır değildir (senin) Rabbinden 4 ağırlığından bir zerre 503 yerde ve ne de gökte 180 ; ve ne de daha küçüğü 875 bundan *** ; ve ne de daha büyüğü (ki) ancak apaçık bir kitaptadır 134 .

Arapça: 1423|10|61|وما تكون في شان وما تتلوا منه من قران ولا تعملون من عمل الا كنا عليكم شهودا اذ تفيضون فيه وما يعزب عن ربك من مثقال ذره في الارض ولا في السما ولا اصغر من ذلك ولا اكبر الا في كتب مبين

Yunus Suresi - Ayet 71

Türkçe Meal: Tilâvet 874 et onlara Nûh'un haberini; dediği zaman kavmine/toplumuna: "Ey kavmim/toplumum! Eğer ağır/külfetli gelmiş olduysa üzerinize kıyamım/dikilmem 143 ; ve zikretmem 78 Allah'ın ayetlerini 454 ; öyle ki Allah’ın üzerine tevekkül 79 ettim (ben); öyle ki cem edin/toplayın kendi emrinizi ve şirk koştuklarınızı; sonra olmasın emriniz sizlere bir gam/keder; sonra tamamlayın (emrinizi) bana karşı; ve göz açtırmayın bana."

Arapça: 1433|10|71|واتل عليهم نبا نوح اذ قال لقومه يقوم ان كان كبر عليكم مقامي وتذكيري بايت الله فعلي الله توكلت فاجمعوا امركم وشركاكم ثم لا يكن امركم عليكم غمه ثم اقضوا الي ولا تنظرون

Hûd Suresi - Ayet 17

Türkçe Meal: Öyle ki kimse mi * (ki) oldu bir beyanat 620 üzere Rabbinden 4 ; ve tilâvet 874 eder onu ** ondan *** bir şahit/tanık (olarak) ; ve onun **** öncesinde Mûsâ'nın kitabı ***** bir imamdı 884 ve bir rahmetti 271 ; işte bunlardır; iman 47 ederler ona ****** ; ve kim kâfirlik 25 eder ona ****** gruplardan/partilerden; öyle ki ateştir 834 vaat edilen yeri onun; öyle ki olma şüphede ondan ******* ; doğrusu o ******** haktır/gerçektir (senin) Rabbinden 4 ; velakin/fakat çoğu insan iman 47 etmez.

Arapça: 1488|11|17|افمن كان علي بينه من ربه ويتلوه شاهد منه ومن قبله كتب موسي اماما ورحمه اوليك يومنون به ومن يكفر به من الاحزاب فالنار موعده فلا تك في مريه منه انه الحق من ربك ولكن اكثر الناس لا يومنون

Ra'd Suresi - Ayet 30

Türkçe Meal: İşte böyledir; gönderdik seni * bir ümmete 305 ; muhakkak gelip geçti ondan ** önce ümmetler 305 ; tilâvet 874 etmen için onlara vahyettiğimizi 603 (senin) üzerine; ve onlar kâfirlik 25 ederler Rahmân'a 1 ; de ki: "O *** (ki) Rabbimdir 4 ; yoktur ilâh 74 O’nun **** dışında; O'na ****** tevekkül 79 ettim; ve O'nadır ***** tevbem 33 ."

Arapça: 1735|13|30|كذلك ارسلنك في امه قد خلت من قبلها امم لتتلوا عليهم الذي اوحينا اليك وهم يكفرون بالرحمن قل هو ربي لا اله الا هو عليه توكلت واليه متاب

Hac Suresi - Ayet 30

Türkçe Meal: İşte budur; ve kim büyütür/büyük yapar haramlarını Allah'ın; öyle ki o bir hayırdır ona Rabbinin 4 indinde/katında; ve helal kılındı sizlere en’âm 645 ; dışındadır tilâvet 874 edilen üzerinize; artık kaçının rics 773 (-den); evsândan 786 ; ve kaçının sahte/yanıltan söylem (-den)

Arapça: 2623|22|30|ذلك ومن يعظم حرمت الله فهو خير له عند ربه واحلت لكم الانعم الا ما يتلي عليكم فاجتنبوا الرجس من الاوثن واجتنبوا قول الزور