Şerefli Kur’ân Meali
Arapça · Latin · Meal · Kavramlarla
Henüz sûre seçilmedi.
📝 Metin Ayarları
🔧 Araçlar
📑 Kişisel
📄 PDF
💾 Veri Yönetimi
Ayet alanları:
Kapsam:
Eşleştirme:
📖 Arama Operatörleri

Arama Operatörleri:

  • VE / AND: Her iki terim de bulunmalı
    Örnek: rahman VE rahim
  • VEYA / OR: Terimlerden biri yeterli
    Örnek: cehennem VEYA nar
  • DEĞİL / NOT: Terimi çıkar
    Örnek: kitap DEĞİL ehli
  • " ": Tam ifade (tırnak içinde)
    Örnek: "la ilahe illallah"
  • ( ): Grup/öncelik belirleme
    Örnek: (cennet VEYA firdevs) VE mümin
📚

Kavram 79: Tevekkül

Bu kavram 26 ayette geçmektedir

📖 Kısa Açıklama

79Vekil olarak yetkilendirmek, atamak, vazifelendirmek.

3. Âl-i İmrân Suresi

Ayet 122

Arapça Metin (Harekeli)

415|3|122|إِذْ هَمَّت طَّآئِفَتَانِ مِنكُمْ أَن تَفْشَلَا وَٱللَّهُ وَلِيُّهُمَا وَعَلَى ٱللَّهِ فَلْيَتَوَكَّلِ ٱلْمُؤْمِنُونَ

Arapça Metin (Harekesiz)

415|3|122|اذ همت طايفتان منكم ان تفشلا والله وليهما وعلي الله فليتوكل المومنون

Latin Literal

122. İz hemmet tâifetâni minkum en tefşelâ vallâhu veliyyuhumâ ve alâllâhi fel yetevekkelil mu’minûn(mu’minûne).

Türkçe Çeviri

Sizlerden iki tayfanın* cesaretlerini kaybetmeye yüz tuttuğu zaman; ve Allah velisidir28 (velisiydi) ikisinin; Allah’a; öyle ki tevekkül79 etsin müminler27.

Ahmed Samira Çevirisi

122 When two groups from you started/began that they weaken and become cowardly (B) , and God (is) their (B)’s guardian and on God so should rely/depend the believers.

Kelime Kelime Analiz Tablosu

No Kelime Anlam Arapça Kök
1 iz zaman إِذْ -
2 hemmet yüz tuttuğu هَمَّتْ همم
3 taifetani iki tayfa طَائِفَتَانِ طوف
4 minkum sizlerden مِنْكُمْ -
5 en ki أَنْ -
6 tefşela cesaretlerini kaybederler ikisi تَفْشَلَا فشل
7 vallahu ve Allah وَاللَّهُ -
8 veliyyuhuma velisidir onların وَلِيُّهُمَا ولي
9 ve ala وَعَلَى -
10 llahi Allah’a اللَّهِ -
11 felyetevekkeli öyle ki tevekkül etsinler فَلْيَتَوَكَّلِ وكل
12 l-mu'minune müminler الْمُؤْمِنُونَ امن

Notlar

Not 1

*Aynı işi yapmak için bir araya gelen insan topluluğu.

3. Âl-i İmrân Suresi

Ayet 159

Arapça Metin (Harekeli)

452|3|159|فَبِمَا رَحْمَةٍ مِّنَ ٱللَّهِ لِنتَ لَهُمْ وَلَوْ كُنتَ فَظًّا غَلِيظَ ٱلْقَلْبِ لَٱنفَضُّوا۟ مِنْ حَوْلِكَ فَٱعْفُ عَنْهُمْ وَٱسْتَغْفِرْ لَهُمْ وَشَاوِرْهُمْ فِى ٱلْأَمْرِ فَإِذَا عَزَمْتَ فَتَوَكَّلْ عَلَى ٱللَّهِ إِنَّ ٱللَّهَ يُحِبُّ ٱلْمُتَوَكِّلِينَ

Arapça Metin (Harekesiz)

452|3|159|فبما رحمه من الله لنت لهم ولو كنت فظا غليظ القلب لانفضوا من حولك فاعف عنهم واستغفر لهم وشاورهم في الامر فاذا عزمت فتوكل علي الله ان الله يحب المتوكلين

Latin Literal

159. Fe bimâ rahmetin minallâhi linte lehum, ve lev kunte fazzan galîzal kalbi lenfaddû min havlik(havlike), fa’fu anhum vestagfir lehum ve şâvirhum fîl emr(emri), fe izâ azamte fe tevekkel alâllâh(alâllâhi), innallâhe yuhibbul mutevekkilîn(mutevekkilîne).

Türkçe Çeviri

Öyle ki Allah’tan bir rahmetle271 yumuşak davrandın onlara; velev/fakat olsaydın kaba, haşin kalpli; mutlak saçılır/dağılırlardı çevrenden; öyle ki affet onlardan; ve mağfiret319 dile onlara; ve danış467 onlara emirde/işte; öyle ki azmettiğin zaman; öyle ki tevekkül79 et Allah'a doğru; doğrusu Allah sever tevekkül79 edenleri.

Ahmed Samira Çevirisi

159 So with what mercy from God you became lenient/softened to them, and if you were rough/rude/crude, hard/strong the heart/mind, they would have scattered/separated from around you, so forgive/pardon on them, and ask for forgiveness for them, and discuss/consult with them in the matter/affair, so if you decided/determined, so rely/depend on God, that God loves/likes the reliant/dependent .

3. Âl-i İmrân Suresi

Ayet 160

Arapça Metin (Harekeli)

453|3|160|إِن يَنصُرْكُمُ ٱللَّهُ فَلَا غَالِبَ لَكُمْ وَإِن يَخْذُلْكُمْ فَمَن ذَا ٱلَّذِى يَنصُرُكُم مِّنۢ بَعْدِهِۦ وَعَلَى ٱللَّهِ فَلْيَتَوَكَّلِ ٱلْمُؤْمِنُونَ

Arapça Metin (Harekesiz)

453|3|160|ان ينصركم الله فلا غالب لكم وان يخذلكم فمن ذا الذي ينصركم من بعده وعلي الله فليتوكل المومنون

Latin Literal

160. İn yansurkumullâhu fe lâ gâlibe lekum, ve in yahzulkum fe menzellezî yansurukum min ba’dih(ba’dihi), ve alâllâhi fel yetevekkelil mu’minûn(mu’minûne).

Türkçe Çeviri

Eğer yardım ederse sizlere Allah; öyle ki olmaz galipler* sizlere; ve eğer terk ederse sizleri; öyle ki kimdir kimse ki yardım eder sizlere O’nun sonrasında; ve Allah'ın üzerine öyleyse tevekkül79 etsinler müminler27.

Ahmed Samira Çevirisi

160 If God gives you victory/aid, so (there is) no defeater for you, and if He abandons/deserts you, so who (is) of that to give you victory/aid from after Him? And on God so should rely/depend the believers.

Kelime Kelime Analiz Tablosu

No Kelime Anlam Arapça Kök
1 in eğer إِنْ -
2 yensurkumu yardım ederse sizlere يَنْصُرْكُمُ نصر
3 llahu Allah اللَّهُ -
4 fela öyle ki olmaz فَلَا -
5 galibe galipler غَالِبَ غلب
6 lekum sizlere لَكُمْ -
7 ve in ve eğer وَإِنْ -
8 yehzulkum terk ederse sizleri يَخْذُلْكُمْ خذل
9 femen öyle ki kimdir فَمَنْ -
10 za ذَا -
11 llezi kimse ki الَّذِي -
12 yensurukum yardım eder sizlere يَنْصُرُكُمْ نصر
13 min مِنْ -
14 bea'dihi O’nun sonrasında بَعْدِهِ بعد
15 ve ala ve üzerine وَعَلَى -
16 llahi Allah اللَّهِ -
17 felyetevekkeli öyle ki tevekkül etsinler فَلْيَتَوَكَّلِ وكل
18 l-mu'minune müminler الْمُؤْمِنُونَ امن

Notlar

Not 1

*Yenen, üstün gelen, başarı kazanan.

📚 Bu Ayette Geçen Kavramlar:

Mümin Kavram 27

27 İtimat eden/emin olan. Yüce Allah'ın varlığına O'nun evren kitabını okuyarak delillerle tanık/şahit olan. Kur'an'ın ilâhi olduğuna kanıtlarla kanaat getirmek ve Kur'an'a itimat etmek/güvenmek.

Tevekkül Kavram 79

79 Vekil olarak yetkilendirmek, atamak, vazifelendirmek.

4. Nisâ Suresi

Ayet 81

Arapça Metin (Harekeli)

574|4|81|وَيَقُولُونَ طَاعَةٌ فَإِذَا بَرَزُوا۟ مِنْ عِندِكَ بَيَّتَ طَآئِفَةٌ مِّنْهُمْ غَيْرَ ٱلَّذِى تَقُولُ وَٱللَّهُ يَكْتُبُ مَا يُبَيِّتُونَ فَأَعْرِضْ عَنْهُمْ وَتَوَكَّلْ عَلَى ٱللَّهِ وَكَفَىٰ بِٱللَّهِ وَكِيلًا

Arapça Metin (Harekesiz)

574|4|81|ويقولون طاعه فاذا برزوا من عندك بيت طايفه منهم غير الذي تقول والله يكتب ما يبيتون فاعرض عنهم وتوكل علي الله وكفي بالله وكيلا

Latin Literal

81. Ve yekûlûne tâatun, fe izâ berazû min indike beyyete tâifetun minhum gayrallezî tekûl(tekûlu). Vallâhu yektubu mâ yubeyyitûn(yubeyyitûne), fe a’rıd anhum ve tevekkel alâllâh(alâllâhi). Ve kefâ billâhi vekîlâ(vekîlen).

Türkçe Çeviri

Ve derler: "İtaattır"; öyle ki dışarıya adımladıkları zaman senin yanından; geceleyin kurdu/kuluçkaya yatırdı fikirlerini868 onlardan bir tayfa/grup; ki senin dediğin olmaksızın; ve Allah yazar geceleyin kurduklarını/kuluçkaya yatırdıklarını onların; öyle ki ilgini çek onlardan; ve tevekkül79 et Allah üzerine; ve kâfi geldi/yetti Allah bir Vekîl517 (olarak).

Ahmed Samira Çevirisi

81 And they say: "Obedience." So if they emerged from at you, a group from them schemed at night other than what you say, and God writes what they scheme at night, so oppose/turn away from them and rely/depend on God, and enough with God (as) a guardian/protector.

Kelime Kelime Analiz Tablosu

No Kelime Anlam Arapça Kök
1 ve yekulune ve derler وَيَقُولُونَ قول
2 taatun itaattır طَاعَةٌ طوع
3 feiza öyle ki zaman فَإِذَا -
4 berazu dışarıya adımlardıklarında بَرَزُوا برز
5 min مِنْ -
6 indike senin yanından عِنْدِكَ عند
7 beyyete geceleyin kurdu/kuluçkaya yatırdı بَيَّتَ بيت
8 taifetun bir tayfa طَائِفَةٌ طوف
9 minhum onlardan مِنْهُمْ -
10 gayra olmaksızın غَيْرَ غير
11 llezi ki الَّذِي -
12 tekulu senin dediğinin تَقُولُ قول
13 vallahu ve Allah وَاللَّهُ -
14 yektubu yazar يَكْتُبُ كتب
15 ma مَا -
16 yubeyyitune geceleyin kurduklarını/kuluçkaya yatırdıklarını يُبَيِّتُونَ بيت
17 feea'rid öyle ki sen ilgini çek فَأَعْرِضْ عرض
18 anhum onlardan عَنْهُمْ -
19 ve teve kkel ve tevekkül et وَتَوَكَّلْ وكل
20 ala üzerine عَلَى -
21 llahi Allah اللَّهِ -
22 ve kefa ve yettti وَكَفَىٰ كفي
23 billahi Allah بِاللَّهِ -
24 vekilen bir Vekil وَكِيلًا وكل

📚 Bu Ayette Geçen Kavramlar:

Tevekkül Kavram 79

79 Vekil olarak yetkilendirmek, atamak, vazifelendirmek.

Vekîl Kavram 517

517 Vekalet verilen, birinin işini görmesi için kendi yerine bıraktığı veya yetki verdiği.

Fikretmek Kavram 868

868 Düşünmek, analitik düşünmek, derinlemesine düşünmek, zihninde tasarlamak, değerlendirmek.

5. Mâide Suresi

Ayet 11

Arapça Metin (Harekeli)

680|5|11|يَٰٓأَيُّهَا ٱلَّذِينَ ءَامَنُوا۟ ٱذْكُرُوا۟ نِعْمَتَ ٱللَّهِ عَلَيْكُمْ إِذْ هَمَّ قَوْمٌ أَن يَبْسُطُوٓا۟ إِلَيْكُمْ أَيْدِيَهُمْ فَكَفَّ أَيْدِيَهُمْ عَنكُمْ وَٱتَّقُوا۟ ٱللَّهَ وَعَلَى ٱللَّهِ فَلْيَتَوَكَّلِ ٱلْمُؤْمِنُونَ

Arapça Metin (Harekesiz)

680|5|11|يايها الذين امنوا اذكروا نعمت الله عليكم اذ هم قوم ان يبسطوا اليكم ايديهم فكف ايديهم عنكم واتقوا الله وعلي الله فليتوكل المومنون

Latin Literal

11. Yâ eyyuhellezîne âmenûzkurû ni’metallâhi aleykum iz hemme kavmun en yebsutû ileykum eydiyehum fe keffe eydiyehum ankum, vettekûllâh(vettekûllâhe) ve alâllâhi fel yetevekkelil mu’minûn(mu’minûne).

Türkçe Çeviri

Ey iman47 etmiş kimseler! Anın/zikredin78 Allah'ın üzerinize (olan) nimetini; yeltendiği zaman bir kavim/topluluk (ki) uzatmaya sizlere ellerini; öyle ki geri bıraktırdı (Allah) sizden ellerini onların ; ve takvalı21 olun Allah’a; ve Allah'a karşı öyle ki tevekkül79 etsinler müminler27.

Ahmed Samira Çevirisi

11 You, you those who believed, remember/mention God’s blessing/goodness on you, when a nation started that they spread/extend their hands to you, so He prevented/stopped their hands from you, and fear and obey God, and on God so should the believers rely on/trust in.

Kelime Kelime Analiz Tablosu

No Kelime Anlam Arapça Kök
1 ya eyyuha ey يَا أَيُّهَا -
2 ellezine kimseler الَّذِينَ -
3 amenu iman etmiş امَنُوا امن
4 zkuru anın/zikredin اذْكُرُوا ذكر
5 nia'mete nimetini نِعْمَتَ نعم
6 llahi Allah'ın اللَّهِ -
7 aleykum üzerinize عَلَيْكُمْ -
8 iz zaman إِذْ -
9 hemme yeltenmişti هَمَّ همم
10 kavmun bir kavim/topluluk قَوْمٌ قوم
11 en أَنْ -
12 yebsutu uzatırlar يَبْسُطُوا بسط
13 ileykum sizlere إِلَيْكُمْ -
14 eydiyehum ellerini أَيْدِيَهُمْ يدي
15 fekeffe öyle ki geri bıraktırdı (Allah) فَكَفَّ كفف
16 eydiyehum ellerini onların أَيْدِيَهُمْ يدي
17 ankum sizden عَنْكُمْ -
18 vetteku ve takvalı olun وَاتَّقُوا وقي
19 llahe Allah’a اللَّهَ -
20 ve ala ve karşı وَعَلَى -
21 llahi Allah'a اللَّهِ -
22 felyetevekkeli öyle ki tevekkül etsinler فَلْيَتَوَكَّلِ وكل
23 l-mu'minune müminler الْمُؤْمِنُونَ امن

📚 Bu Ayette Geçen Kavramlar:

Takva Kavram 21

21 Sakınmak, çekinmek. Kur'an'da en çok Yüce Allah'ın hoşnut olmayacağı şeylerden, Kur'an'ın emir ve yasaklarını çiğnemekten sakınmayı, uzak durmayı işaret eder.

Mümin Kavram 27

27 İtimat eden/emin olan. Yüce Allah'ın varlığına O'nun evren kitabını okuyarak delillerle tanık/şahit olan. Kur'an'ın ilâhi olduğuna kanıtlarla kanaat getirmek ve Kur'an'a itimat etmek/güvenmek.

iman Kavram 47

47 Akılcı delillerle/kanıtlarla emin olma.

Zikir/zikr Kavram 78

78 Hatırlatma, öğüt. Kur'an bir zikirdir. Yüce Allah'ı ile bilinçlerimizin arşta yapmış olduğu antlaşmayı bizlere hatırlatır.

Tevekkül Kavram 79

79 Vekil olarak yetkilendirmek, atamak, vazifelendirmek.

7. A'râf Suresi

Ayet 89

Arapça Metin (Harekeli)

1043|7|89|قَدِ ٱفْتَرَيْنَا عَلَى ٱللَّهِ كَذِبًا إِنْ عُدْنَا فِى مِلَّتِكُم بَعْدَ إِذْ نَجَّىٰنَا ٱللَّهُ مِنْهَا وَمَا يَكُونُ لَنَآ أَن نَّعُودَ فِيهَآ إِلَّآ أَن يَشَآءَ ٱللَّهُ رَبُّنَا وَسِعَ رَبُّنَا كُلَّ شَىْءٍ عِلْمًا عَلَى ٱللَّهِ تَوَكَّلْنَا رَبَّنَا ٱفْتَحْ بَيْنَنَا وَبَيْنَ قَوْمِنَا بِٱلْحَقِّ وَأَنتَ خَيْرُ ٱلْفَٰتِحِينَ

Arapça Metin (Harekesiz)

1043|7|89|قد افترينا علي الله كذبا ان عدنا في ملتكم بعد اذ نجينا الله منها وما يكون لنا ان نعود فيها الا ان يشا الله ربنا وسع ربنا كل شي علما علي الله توكلنا ربنا افتح بيننا وبين قومنا بالحق وانت خير الفتحين

Latin Literal

89. Kadiftereynâ alallâhi keziben in udnâ fî milletikum ba’de iz necceynallâhu minhâ, ve mâ yekûnu lenâ en neûde fîhâ illâ en yeşâallahu rabbunâ, vesia rabbunâ kulle şey’in ilmen, alallâhi tevekkelnâ, rabbeneftah beynenâ ve beyne kavminâ bil hakkı ve ente hayrul fâtihîn(fâtihîne).

Türkçe Çeviri

"Muhakkak iftira402 atmış (oluruz) Allah’a karşı bir yalan244 eğer dönersek sizin milletinize301; zaman sonrası (ki) Allah kurtardı bizleri ondan*; olur değildir bizlere ki döneriz ona*; dışında ki diler Allah; Rabbimiz4!; kuşattı Rabbimiz4 her bir şeyi bir ilim (-le); Allah'a karşı tevekkül79 ederiz; Rabbimiz4! Aç aramızı ve arasını kavmimizin hakla/gerçekle; ve sen hayırlısısın açanların."

Ahmed Samira Çevirisi

89 We had fabricated on God lies/falsification , if we returned in your religion/faith after when God saved/rescued us from it, and (it) is not to be for us that we return in it except if that God, our Lord, wills/wants, our Lord extended/spread (over) every thing (in) knowledge, on God We relied/surrendered to ; our Lord judge between us and between our nation with the truth , and you are the victoriors’/defeators’/judges’ best .

Kelime Kelime Analiz Tablosu

No Kelime Anlam Arapça Kök
1 kadi muhakkak قَدِ -
2 fterayna iftira atmış (oluruz) افْتَرَيْنَا فري
3 ala karşı عَلَى -
4 llahi Allah’a اللَّهِ -
5 keziben bir yalan كَذِبًا كذب
6 in eğer إِنْ -
7 udna dönersek عُدْنَا عود
8 fi فِي -
9 milletikum sizin milletinize مِلَّتِكُمْ ملل
10 bea'de sonrasında بَعْدَ بعد
11 iz zaman إِذْ -
12 neccana kurtardı bizleri نَجَّانَا نجو
13 llahu Allah اللَّهُ -
14 minha ondan مِنْهَا -
15 ve ma değildir وَمَا -
16 yekunu olur يَكُونُ كون
17 lena bizlere لَنَا -
18 en ki أَنْ -
19 neude döneriz نَعُودَ عود
20 fiha ona فِيهَا -
21 illa dışında إِلَّا -
22 en ki أَنْ -
23 yeşa'e diler يَشَاءَ شيا
24 llahu Allah اللَّهُ -
25 rabbuna Rabbimiz رَبُّنَا ربب
26 vesia kuşattı وَسِعَ وسع
27 rabbuna Rabbimiz رَبُّنَا ربب
28 kulle herbir كُلَّ كلل
29 şey'in şeyi شَيْءٍ شيا
30 ilmen bir ilim (-le) عِلْمًا علم
31 ala karşı عَلَى -
32 llahi Allah'a اللَّهِ -
33 tevekkelna tevekkül ederiz تَوَكَّلْنَا وكل
34 rabbena Rabbimiz! رَبَّنَا ربب
35 fteh افْتَحْ فتح
36 beynena aramızı بَيْنَنَا بين
37 ve beyne ve arasını وَبَيْنَ بين
38 kavmina kavmimizin قَوْمِنَا قوم
39 bil-hakki hakla/gerçekle بِالْحَقِّ حقق
40 ve ente ve sen وَأَنْتَ -
41 hayru hayırlısın خَيْرُ خير
42 l-fatihine açanları الْفَاتِحِينَ فتح

Notlar

Not 1

*Milletten.

📚 Bu Ayette Geçen Kavramlar:

Rab Kavram 4

4 Efendi, komuta eden.

Tevekkül Kavram 79

79 Vekil olarak yetkilendirmek, atamak, vazifelendirmek.

Yalanlama Kavram 244

244 Yanıltmak, aldatmak, kandırmak, hakkında yalan söylemek, yanlış yönlendirmek, onaylamamak, inkâr etmek. İşaret edilen şeyi inkâr etmemekle birlikte onun hakkında yanıltıcı, gerçek dışı uyduruk şeylere tabi olmak da tam olarak aynı kelimeyle işaret edilir.

Millet Kavram 301

301 Dinî öğreti, dinî inanç, dinî camia, dinî cemiyet, dinî topluluk, dinî cemaat.

Din konusunda Allah'a iftira atmak, yalan uydurmak. Kavram 402

402 Kutsal kitapların astından olan söylenti/hadis kitaplarıyla (Talmud, Kütüb-i Sitte, Riyâzus Sâlihîn vb. ) Yüce Allah'ın bizzat kendisine ve onun resûllerine iftira atmak. Allah'ın adına kutsi hadisler uydurmak. Tamamı zan olan 'Resûl buyurdu ki' sözleriyle resûl adına uydurulmuş bir din oluşturmak. Sünnet adı altında resûle iftira olan sözlere/hadislere tabi olmak. Mezheplere tabi olmak. Tarikatlara tabi olmak. Sadece Kur'an, sadece kutsal kitap dememek.

8. Enfâl Suresi

Ayet 2

Arapça Metin (Harekeli)

1162|8|2|إِنَّمَا ٱلْمُؤْمِنُونَ ٱلَّذِينَ إِذَا ذُكِرَ ٱللَّهُ وَجِلَتْ قُلُوبُهُمْ وَإِذَا تُلِيَتْ عَلَيْهِمْ ءَايَٰتُهُۥ زَادَتْهُمْ إِيمَٰنًا وَعَلَىٰ رَبِّهِمْ يَتَوَكَّلُونَ

Arapça Metin (Harekesiz)

1162|8|2|انما المومنون الذين اذا ذكر الله وجلت قلوبهم واذا تليت عليهم ايته زادتهم ايمنا وعلي ربهم يتوكلون

Latin Literal

2. İnnemel mu’minûnellezîne izâ zukirallâhu vecilet kulûbuhum ve izâ tuliyet aleyhim âyâtuhu zâdethum îmânen ve alâ rabbihim yetevekkelûn(yetevekkelûne).

Türkçe Çeviri

Ancak müminler27; kimselerdir (ki) zikredildiği78 zaman Allah; korkuyla/ürpertiyle dolar kalpleri onların*; ve okunduğu zaman üzerlerine O’nun** ayetleri454; ziyade eder*** onlara**** bir imanı47; ve Rablerine4 karşı tevekkül79 ederler***** (onlar).

Ahmed Samira Çevirisi

2 But the believers (are) those who if God was mentioned/remembered/praised their hearts/minds become afraid/apprehensive, and if His verses/evidences were read/recited on them, it increased them faith/belief, and on their Lord they depend/trust in .

Notlar

Not 1

*Müminlerin.**Allah'ın.***Ayet.****Müminlere.*****Müminler.

📚 Bu Ayette Geçen Kavramlar:

Rab Kavram 4

4 Efendi, komuta eden.

Mümin Kavram 27

27 İtimat eden/emin olan. Yüce Allah'ın varlığına O'nun evren kitabını okuyarak delillerle tanık/şahit olan. Kur'an'ın ilâhi olduğuna kanıtlarla kanaat getirmek ve Kur'an'a itimat etmek/güvenmek.

iman Kavram 47

47 Akılcı delillerle/kanıtlarla emin olma.

Zikir/zikr Kavram 78

78 Hatırlatma, öğüt. Kur'an bir zikirdir. Yüce Allah'ı ile bilinçlerimizin arşta yapmış olduğu antlaşmayı bizlere hatırlatır.

Tevekkül Kavram 79

79 Vekil olarak yetkilendirmek, atamak, vazifelendirmek.

Ayetler Kavram 454

454 Sadece kutsal kitaplarda bulunan Yüce Allah'ın hükümleri, kelamı.

8. Enfâl Suresi

Ayet 61

Arapça Metin (Harekeli)

1221|8|61|وَإِن جَنَحُوا۟ لِلسَّلْمِ فَٱجْنَحْ لَهَا وَتَوَكَّلْ عَلَى ٱللَّهِ إِنَّهُۥ هُوَ ٱلسَّمِيعُ ٱلْعَلِيمُ

Arapça Metin (Harekesiz)

1221|8|61|وان جنحوا للسلم فاجنح لها وتوكل علي الله انه هو السميع العليم

Latin Literal

61. Ve in cenehû lis selmi fecnah lehâ ve tevekkel alallâh(alallâhi), innehu huves semîul alîm(alîmu).

Türkçe Çeviri

Ve eğer yöneldilerse selâma748; öyle ki yönel sen (de) ona*; ve tevekkül79 et Allah'a karşı; doğrusu O; O'dur Semî41; Alîm8.

Ahmed Samira Çevirisi

61 And if they sided/inclined towards to the peace/surrender , so side/incline towards to it, and rely/depend on God, that He truly is, He is the hearing/listening, the knowledgeable.

Kelime Kelime Analiz Tablosu

No Kelime Anlam Arapça Kök
1 ve in ve eğer وَإِنْ -
2 cenehu yöneldilerse جَنَحُوا جنح
3 lisselmi selama لِلسَّلْمِ سلم
4 fecneh öyle ki yönel sen (de) فَاجْنَحْ جنح
5 leha ona لَهَا -
6 ve teve kkel ve tevekülle et وَتَوَكَّلْ وكل
7 ala karşı عَلَى -
8 llahi Allah'a اللَّهِ -
9 innehu doğrusu O إِنَّهُ -
10 huve O هُوَ -
11 s-semiu Semî السَّمِيعُ سمع
12 l-alimu Alîm الْعَلِيمُ علم

Notlar

Not 1

*Selâma.

📚 Bu Ayette Geçen Kavramlar:

Alîm Kavram 8

8 Bilen.

Semî Kavram 41

41 İşiten.

Tevekkül Kavram 79

79 Vekil olarak yetkilendirmek, atamak, vazifelendirmek.

Selâm Kavram 748

748 Esenlik ve güven durumu. Selâmet. Korku, tasa ve tehlikeden uzak, güvende olma durumu.

9. Tevbe Suresi

Ayet 51

Arapça Metin (Harekeli)

1286|9|51|قُل لَّن يُصِيبَنَآ إِلَّا مَا كَتَبَ ٱللَّهُ لَنَا هُوَ مَوْلَىٰنَا وَعَلَى ٱللَّهِ فَلْيَتَوَكَّلِ ٱلْمُؤْمِنُونَ

Arapça Metin (Harekesiz)

1286|9|51|قل لن يصيبنا الا ما كتب الله لنا هو مولينا وعلي الله فليتوكل المومنون

Latin Literal

51. Kul len yusîbenâ illâ mâ keteballâhu lenâ, huve mevlânâ, ve alâllâhi fel yetevekkelil mu’minûn(mu’minûne).

Türkçe Çeviri

De ki: "Asla isabet etmez bizlere Allah'ın bizlere yazdığı dışında; O'dur mevlâmız*"; ve Allah'a karşı; öyle ki tevekkül79 etsinler müminler27.

Ahmed Samira Çevirisi

51 Say: "(Nothing) will never/not strike/hit us except what God ordered/decreed for us, He is our owner/master/ally , and on God so should rely/depend the believers."

Kelime Kelime Analiz Tablosu

No Kelime Anlam Arapça Kök
1 kul de ki قُلْ قول
2 len asla لَنْ -
3 yusibena isabet etmez bizlere يُصِيبَنَا صوب
4 illa dışında إِلَّا -
5 ma مَا -
6 ketebe yazdığı كَتَبَ كتب
7 llahu Allah'ın اللَّهُ -
8 lena bizlere لَنَا -
9 huve O'dur هُوَ -
10 mevlana mevlamız مَوْلَانَا ولي
11 ve ala ve karşı وَعَلَى -
12 llahi Allah'a اللَّهِ -
13 felyetevekkeli öyle ki tevekkül ederler فَلْيَتَوَكَّلِ وكل
14 l-mu'minune müminler الْمُؤْمِنُونَ امن

Notlar

Not 1

*Sahibimiz. Mevlâna kelimesi "sahibimiz" demektir. Bazı kimselerin bu şekilde çağrılması katıksız şirktir.

📚 Bu Ayette Geçen Kavramlar:

Mümin Kavram 27

27 İtimat eden/emin olan. Yüce Allah'ın varlığına O'nun evren kitabını okuyarak delillerle tanık/şahit olan. Kur'an'ın ilâhi olduğuna kanıtlarla kanaat getirmek ve Kur'an'a itimat etmek/güvenmek.

Tevekkül Kavram 79

79 Vekil olarak yetkilendirmek, atamak, vazifelendirmek.

10. Yunus Suresi

Ayet 71

Arapça Metin (Harekeli)

1433|10|71|وَٱتْلُ عَلَيْهِمْ نَبَأَ نُوحٍ إِذْ قَالَ لِقَوْمِهِۦ يَٰقَوْمِ إِن كَانَ كَبُرَ عَلَيْكُم مَّقَامِى وَتَذْكِيرِى بِـَٔايَٰتِ ٱللَّهِ فَعَلَى ٱللَّهِ تَوَكَّلْتُ فَأَجْمِعُوٓا۟ أَمْرَكُمْ وَشُرَكَآءَكُمْ ثُمَّ لَا يَكُنْ أَمْرُكُمْ عَلَيْكُمْ غُمَّةً ثُمَّ ٱقْضُوٓا۟ إِلَىَّ وَلَا تُنظِرُونِ

Arapça Metin (Harekesiz)

1433|10|71|واتل عليهم نبا نوح اذ قال لقومه يقوم ان كان كبر عليكم مقامي وتذكيري بايت الله فعلي الله توكلت فاجمعوا امركم وشركاكم ثم لا يكن امركم عليكم غمه ثم اقضوا الي ولا تنظرون

Latin Literal

71. Vetlu aleyhim nebe’e nûh(nûhın), iz kâle li kavmihî yâ kavmi in kâne kebure aleykum makâmî ve tezkîrî bi âyâtillâhi fe alâllâhi tevekkeltu fe ecmiû emrekum ve şurekâekum summe lâ yekun emrukum aleykum gummeten summakdû ileyye ve lâ tunzirûn(tunzirûne).

Türkçe Çeviri

Tilâvet874 et onlara Nûh'un haberini; dediği zaman kavmine/toplumuna: "Ey kavmim/toplumum! Eğer ağır/külfetli gelmiş olduysa üzerinize kıyamım/dikilmem143; ve zikretmem78 Allah'ın ayetlerini454; öyle ki Allah’ın üzerine tevekkül79 ettim (ben); öyle ki cem edin/toplayın kendi emrinizi ve şirk koştuklarınızı; sonra olmasın emriniz sizlere bir gam/keder; sonra tamamlayın (emrinizi) bana karşı; ve göz açtırmayın bana."

Ahmed Samira Çevirisi

71 And read/recite on them Noah’s information/news, when he said to his nation: "You (my) nation, if my place/position and my reminding/mentioning with Gods’ evidences/verses had become a burden on you, so on God I relied/depended , so gather/collect/unify your matter/affair and your partners (with God), then your matter/affair be not on you ambiguous/vague (covert) , then pass judgment/order to me, and do not give me time/delay me ."

Kelime Kelime Analiz Tablosu

No Kelime Anlam Arapça Kök
1 vetlu oku وَاتْلُ تلو
2 aleyhim onlara عَلَيْهِمْ -
3 nebee haberini نَبَأَ نبا
4 nuhin Nûh'un نُوحٍ -
5 iz zaman إِذْ -
6 kale dediği zaman قَالَ قول
7 likavmihi kavmine لِقَوْمِهِ قوم
8 ya kavmi ey kavmim يَا قَوْمِ قوم
9 in eğer إِنْ -
10 kane olduysa كَانَ كون
11 kebura ağır/külfetli geldi كَبُرَ كبر
12 aleykum üzerinize عَلَيْكُمْ -
13 mekami kıyamım/dikilmem مَقَامِي قوم
14 ve tezkiri ve zikretmem وَتَذْكِيرِي ذكر
15 biayati ayetlerini بِايَاتِ ايي
16 llahi Allah'ın اللَّهِ -
17 feala öyle ki üzerine فَعَلَى -
18 llahi Allah’ın اللَّهِ -
19 tevekkeltu tevekkül ettim تَوَكَّلْتُ وكل
20 feecmiu öyle ki cemaat olun/toplanın فَأَجْمِعُوا جمع
21 emrakum kendi emrinizi أَمْرَكُمْ امر
22 ve şuraka'ekum ve şirk koştuklarınızı وَشُرَكَاءَكُمْ شرك
23 summe sonra ثُمَّ -
24 la لَا -
25 yekun olmaz يَكُنْ كون
26 emrukum emriniz أَمْرُكُمْ امر
27 aleykum üzerinize عَلَيْكُمْ -
28 gummeten bir gam/keder غُمَّةً غمم
29 summe sonra ثُمَّ -
30 kdu kadere bağlayın اقْضُوا قضي
31 ileyye bana karşı إِلَيَّ -
32 ve la ve وَلَا -
33 tunziruni göz açtırmayın bana تُنْظِرُونِ نظر

📚 Bu Ayette Geçen Kavramlar:

Zikir/zikr Kavram 78

78 Hatırlatma, öğüt. Kur'an bir zikirdir. Yüce Allah'ı ile bilinçlerimizin arşta yapmış olduğu antlaşmayı bizlere hatırlatır.

Tevekkül Kavram 79

79 Vekil olarak yetkilendirmek, atamak, vazifelendirmek.

Kıyam; genel tanım. Kavram 143

143 Yaratılış özelliğinin dikilmesi/ayağa kalkması; bir amaç için ayaklanması/hareketlenmesi.

Ayetler Kavram 454

454 Sadece kutsal kitaplarda bulunan Yüce Allah'ın hükümleri, kelamı.

Tilâvet Kavram 874

874 Takip edip okumak, ardından gelmek, sesli okumak, bir metni takip ederek okumak, ardışık gelen/mütevali kelimeleri/harfleri okumak.

10. Yunus Suresi

Ayet 84

Arapça Metin (Harekeli)

1446|10|84|وَقَالَ مُوسَىٰ يَٰقَوْمِ إِن كُنتُمْ ءَامَنتُم بِٱللَّهِ فَعَلَيْهِ تَوَكَّلُوٓا۟ إِن كُنتُم مُّسْلِمِينَ

Arapça Metin (Harekesiz)

1446|10|84|وقال موسي يقوم ان كنتم امنتم بالله فعليه توكلوا ان كنتم مسلمين

Latin Literal

84. Ve kâle mûsâ yâ kavmi in kuntum âmentum billâhi fe aleyhi tevekkelû in kuntum muslimîn(muslimîne).

Türkçe Çeviri

Ve dedi Mûsâ: "Ey kavmim/toplumum! Eğer olduysanız iman47 etmişler Allah'a; öyle ki O’na* karşı tevekkül79 edin; eğer olduysanız müslim45."

Ahmed Samira Çevirisi

84 And Moses said: "You (my) nation if you had believed by God, so on Him rely/depend if you were Moslems/submitters ."141

Kelime Kelime Analiz Tablosu

No Kelime Anlam Arapça Kök
1 ve kale ve dedi وَقَالَ قول
2 musa Mûsâ مُوسَىٰ -
3 ya kavmi ey kavmim/toplumum يَا قَوْمِ قوم
4 in eğer إِنْ -
5 kuntum olduysanız كُنْتُمْ كون
6 amentum iman edenler امَنْتُمْ امن
7 billahi Allah'a بِاللَّهِ -
8 fealeyhi öyle ki O’nun üzerine فَعَلَيْهِ -
9 tevekkelu tevekkül edin تَوَكَّلُوا وكل
10 in eğer إِنْ -
11 kuntum olduysanız كُنْتُمْ كون
12 muslimine müslimler مُسْلِمِينَ سلم

Notlar

Not 1

*Allah'a.

📚 Bu Ayette Geçen Kavramlar:

Müslim Kavram 45

45 Müslümanlar. Yüce Allah'ın gerçek dini olan biricik İslam dinine (sadece/saf Kur'an'a) teslim olmuş olanlar. İslam: İnsan bilincinin Yüce Allah'la arşta/hiperuzayda yapmış olduğu antlaşmaya/sözleşmeye/misaka/bağlaşmaya teslimiyeti/uyumu. Kur'an bu antlaşmayı insanlara hatırlatır. Kur'an alemler için bir zikirdir/hatırlatmadır. Sadece Kur'an gerçek İslam dinidir.

iman Kavram 47

47 Akılcı delillerle/kanıtlarla emin olma.

Tevekkül Kavram 79

79 Vekil olarak yetkilendirmek, atamak, vazifelendirmek.

10. Yunus Suresi

Ayet 85

Arapça Metin (Harekeli)

1447|10|85|فَقَالُوا۟ عَلَى ٱللَّهِ تَوَكَّلْنَا رَبَّنَا لَا تَجْعَلْنَا فِتْنَةً لِّلْقَوْمِ ٱلظَّٰلِمِينَ

Arapça Metin (Harekesiz)

1447|10|85|فقالوا علي الله توكلنا ربنا لا تجعلنا فتنه للقوم الظلمين

Latin Literal

85. Fe kâlû alallâhi tevekkelnâ, rabbenâ lâ tec’alnâ fitneten lil kavmiz zâlimîn(zâlimîne).

Türkçe Çeviri

Öyle ki dediler*: "Allah'a karşı tevekkül79 ettik; Rabbimiz4! Yapma bizleri bir fitne332** zalimler257 kavmine/toplumuna.

Ahmed Samira Çevirisi

85 So they said: "On God we relied/depended . Our Lord do not make/put us (as a) test to the nation the unjust/oppressors."

Kelime Kelime Analiz Tablosu

No Kelime Anlam Arapça Kök
1 fekalu öyle ki dediler فَقَالُوا قول
2 ala karşı عَلَى -
3 llahi Allah'a اللَّهِ -
4 tevekkelna tevekkül ettik تَوَكَّلْنَا وكل
5 rabbena Rabbimiz رَبَّنَا ربب
6 la لَا -
7 tec'alna yapma bizleri تَجْعَلْنَا جعل
8 fitneten bir fitne فِتْنَةً فتن
9 lilkavmi kavmine/toplumuna لِلْقَوْمِ قوم
10 z-zalimine zalimler الظَّالِمِينَ ظلم

Notlar

Not 1

*Bir zürriyet, gençler. **İşkenceye uğrama.

📚 Bu Ayette Geçen Kavramlar:

Rab Kavram 4

4 Efendi, komuta eden.

Tevekkül Kavram 79

79 Vekil olarak yetkilendirmek, atamak, vazifelendirmek.

Zalim, zulmetmek. Kavram 257

257 Zulmeden, acımasız ve haksız davranan. En büyük zulüm Yüce Allah'a ortak koşmaktır; şirk günahını işlemektir. Yüce Allah'ın asla yetki vermediği şeyleri dinde hüküm koyucu edinmektir. En büyük zulüm resullerin deklere ettiği, beyan ettiği, okuduğu kutsal kitapları terk etmektir. Kutsal kitaplar haricinde tamamı zan olan talmud gibi, söylenti/hadis kitapları gibi kitaplara tabi olmaktır.

Fitne Kavram 332

332 Ayartarak doğru yoldan saptırmak.

11. Hûd Suresi

Ayet 56

Arapça Metin (Harekeli)

1527|11|56|إِنِّى تَوَكَّلْتُ عَلَى ٱللَّهِ رَبِّى وَرَبِّكُم مَّا مِن دَآبَّةٍ إِلَّا هُوَ ءَاخِذٌۢ بِنَاصِيَتِهَآ إِنَّ رَبِّى عَلَىٰ صِرَٰطٍ مُّسْتَقِيمٍ

Arapça Metin (Harekesiz)

1527|11|56|اني توكلت علي الله ربي وربكم ما من دابه الا هو اخذ بناصيتها ان ربي علي صرط مستقيم

Latin Literal

56. İnnî tevekkeltu alâllâhi rabbî ve rabbikum, mâ min dâbbetin illâ huve âhızun bi nâsıyetihâ, inne rabbî alâ sırâtın mustekîm(mustekîmin).

Türkçe Çeviri

Doğrusu ben* tevekkül79 ettim Allah'a karşı; Rabbime4; ve Rabbinize4; Yoktur hiçbir dâbbe599 dışında O’na**; (ki) tutandır*** perçemini919 onun****; doğrusu Rabbim4 üzerindedir dosdoğru bir yol.

Ahmed Samira Çevirisi

56 That I relied/depended on God, my Lord and your Lord, (there is) not from a walker/creeper except He is taking with its forehead/foreheads’ hair, that my Lord (is) on (a) straight/direct/balanced road/way .

Kelime Kelime Analiz Tablosu

No Kelime Anlam Arapça Kök
1 inni doğrusu ben إِنِّي -
2 tevekkeltu tevekkül ettim تَوَكَّلْتُ وكل
3 ala karşı عَلَى -
4 llahi Allah'a اللَّهِ -
5 rabbi Rabbime رَبِّي ربب
6 ve rabbikum ve Rabbinize وَرَبِّكُمْ ربب
7 ma yoktur مَا -
8 min hiçbir مِنْ -
9 dabbetin dabbe دَابَّةٍ دبب
10 illa dışında إِلَّا -
11 huve O’na (ki) هُوَ -
12 ahizun tutandır اخِذٌ اخذ
13 binasiyetiha perçemini onun بِنَاصِيَتِهَا نصي
14 inne doğrusu إِنَّ -
15 rabbi Rabbim رَبِّي ربب
16 ala üzeredir عَلَىٰ -
17 siratin bir yol صِرَاطٍ صرط
18 mustekimin dosdoğru مُسْتَقِيمٍ قوم

Notlar

Not 1

*Hûd.**Allah'a.***Allah.****Dâbbenin.

📚 Bu Ayette Geçen Kavramlar:

Rab Kavram 4

4 Efendi, komuta eden.

Tevekkül Kavram 79

79 Vekil olarak yetkilendirmek, atamak, vazifelendirmek.

Dâbbe Kavram 599

599 Hareket eden, debelenen, canlı her şey.

11. Hûd Suresi

Ayet 88

Arapça Metin (Harekeli)

1559|11|88|قَالَ يَٰقَوْمِ أَرَءَيْتُمْ إِن كُنتُ عَلَىٰ بَيِّنَةٍ مِّن رَّبِّى وَرَزَقَنِى مِنْهُ رِزْقًا حَسَنًا وَمَآ أُرِيدُ أَنْ أُخَالِفَكُمْ إِلَىٰ مَآ أَنْهَىٰكُمْ عَنْهُ إِنْ أُرِيدُ إِلَّا ٱلْإِصْلَٰحَ مَا ٱسْتَطَعْتُ وَمَا تَوْفِيقِىٓ إِلَّا بِٱللَّهِ عَلَيْهِ تَوَكَّلْتُ وَإِلَيْهِ أُنِيبُ

Arapça Metin (Harekesiz)

1559|11|88|قال يقوم اريتم ان كنت علي بينه من ربي ورزقني منه رزقا حسنا وما اريد ان اخالفكم الي ما انهيكم عنه ان اريد الا الاصلح ما استطعت وما توفيقي الا بالله عليه توكلت واليه انيب

Latin Literal

88. Kâle yâ kavmi e reeytum in kuntu alâ beyyinetin min rabbî ve rezekanî minhu rızkan hasenâ(hasenen), ve mâ urîdu en uhâlifekum ilâ mâ enhâkum anh(anhu), in urîdu illel ıslâha mesteta’tu, ve mâ tevfîkî illâ billâh(billâhi), aleyhi tevekkeltu ve ileyhi unîb(unîbu).

Türkçe Çeviri

Dedi*: "Ey kavmim/toplumum! Gördünüz mü? Eğer olduysam Rabbimden4 bir beyanat620 üzerine; ve rızıklandırdıysa beni kendinden güzel bir rızık (-la); ve razı olur değilim ki ihtilaf içinde olurum sizlere karşı sizleri kendisinden men ettiğimde; razı olmam ıslah360 dışında (ki) tabi** olduğumadır; ve yoktur bir başarım Allah’la (olması) dışında; O'na*** tevekkül79 ettim; ve O'na*** sürekli/tekrarla dönerim.

Ahmed Samira Çevirisi

88 He said: "You (my) nation, did you see/understand if I were on an evidence from my Lord, and He provided for me from Him a good/beautiful provision , and I do not want that I differ/disagree with you to what I forbid/prevented you from it, that truly I want (nothing) except the correction/repair/reconciliation what I was able (to do), and my success/inspiration is except by God, on Him I relied/depended , and to Him I151repent/obey ."

Kelime Kelime Analiz Tablosu

No Kelime Anlam Arapça Kök
1 kale dedi قَالَ قول
2 ya kavmi ey kavmim/toplumum يَا قَوْمِ قوم
3 eraeytum gördünüz mü أَرَأَيْتُمْ راي
4 in eğer إِنْ -
5 kuntu olduysam كُنْتُ كون
6 ala üzerine عَلَىٰ -
7 beyyinetin bir beyanat بَيِّنَةٍ بين
8 min مِنْ -
9 rabbi Rabbimden رَبِّي ربب
10 ve razekani ve rızıklandırdıysa beni وَرَزَقَنِي رزق
11 minhu kendinden مِنْهُ -
12 rizkan bir rızık (-la) رِزْقًا رزق
13 hasenen bir güzel حَسَنًا حسن
14 ve ma ve değilim وَمَا -
15 uridu razı olur أُرِيدُ رود
16 en ki أَنْ -
17 uhalifekum ihtilaf içinde olurum sizlere أُخَالِفَكُمْ خلف
18 ila karşı إِلَىٰ -
19 ma مَا -
20 enhakum men ettiğime sizleri أَنْهَاكُمْ نهي
21 anhu kendisinden عَنْهُ -
22 in değilim إِنْ -
23 uridu razı olur أُرِيدُ رود
24 illa dışında إِلَّا -
25 l-islaha ıslah الْإِصْلَاحَ صلح
26 ma مَا -
27 stetaa'tu tabi olduğuma اسْتَطَعْتُ طوع
28 ve ma ve yoktur وَمَا -
29 tevfiki bir başarım تَوْفِيقِي وفق
30 illa dışında إِلَّا -
31 billahi Allah’la بِاللَّهِ -
32 aleyhi O'na عَلَيْهِ -
33 tevekkeltu tevekkül ettim تَوَكَّلْتُ وكل
34 ve ileyhi ve O'na وَإِلَيْهِ -
35 unibu sürekli/tekrarla dönerim أُنِيبُ نوب

Notlar

Not 1

*Şuayb.**Gücümün yettiği kadardır.***Allah'a.

📚 Bu Ayette Geçen Kavramlar:

Rab Kavram 4

4 Efendi, komuta eden.

Tevekkül Kavram 79

79 Vekil olarak yetkilendirmek, atamak, vazifelendirmek.

Islah/ıslah Kavram 360

360 İyileştirme, düzeltme.

Beyanat Kavram 620

620 Gizli saklı olmadan açıkça deklere edilmiş, apaçık bildirilmiş, belli edilmiş, apaçık ifade edilmiş.

11. Hûd Suresi

Ayet 123

Arapça Metin (Harekeli)

1594|11|123|وَلِلَّهِ غَيْبُ ٱلسَّمَٰوَٰتِ وَٱلْأَرْضِ وَإِلَيْهِ يُرْجَعُ ٱلْأَمْرُ كُلُّهُۥ فَٱعْبُدْهُ وَتَوَكَّلْ عَلَيْهِ وَمَا رَبُّكَ بِغَٰفِلٍ عَمَّا تَعْمَلُونَ

Arapça Metin (Harekesiz)

1594|11|123|ولله غيب السموت والارض واليه يرجع الامر كله فاعبده وتوكل عليه وما ربك بغفل عما تعملون

Latin Literal

123. Ve lillâhi gaybus semâvâti vel ardı ve ileyhi yurceul emru kulluhu fa’budhu ve tevekkel aleyh(aleyhi), ve mâ rabbuke bi gâfilin ammâ ta’melûn(ta’melûne).

Türkçe Çeviri

Ve Allah’adır gaybı62 göklerin162 ve yerin; ve O'na* döndürülür emir351; her biri onun**; öyle ki kulluk46 et O’na*; ve tevekkül79 et O’na* karşı; ve değildir (senin) Rabbin4 yaptıklarınıza bir gâfil310.

Ahmed Samira Çevirisi

123 And to God (is) the skies’/space’s and the earth’s/Planet Earth’s unseen/surpernatural , and to Him the matter/affair all of it is returned, so worship Him, and rely/depend on Him, and your Lord is not with ignoring/neglecting/disregarding from what you make/do

Kelime Kelime Analiz Tablosu

No Kelime Anlam Arapça Kök
1 velillahi ve Allah’adır وَلِلَّهِ -
2 gaybu gaybı غَيْبُ غيب
3 s-semavati göklerin السَّمَاوَاتِ سمو
4 vel'erdi ve yerin وَالْأَرْضِ ارض
5 ve ileyhi ve O'na وَإِلَيْهِ -
6 yurceu döndürülür يُرْجَعُ رجع
7 l-emru emir الْأَمْرُ امر
8 kulluhu her biri onun كُلُّهُ كلل
9 fea'budhu öyle ki kulluk et O’na فَاعْبُدْهُ عبد
10 ve teve kkel ve tevekkül et وَتَوَكَّلْ وكل
11 aleyhi O’na karşı عَلَيْهِ -
12 ve ma ve değildir وَمَا -
13 rabbuke Rabbin رَبُّكَ ربب
14 bigafilin bir gafil بِغَافِلٍ غفل
15 amma عَمَّا -
16 tea'melune yaptıklarınızdan تَعْمَلُونَ عمل

Notlar

Not 1

*Allah'a.**Emrin.

📚 Bu Ayette Geçen Kavramlar:

Rab Kavram 4

4 Efendi, komuta eden.

Kulluk etmek Kavram 46

46 Köle olmak/dini hüküm koyucu olarak sadece Yüce Allah'ı bilmek. Sadece O'na tapınmak. O'nun astından ilahlar edinmemek. Yüce Allah'ın kelamı olan sadece Kur'an'ın hükümlerine tabi olmak.

Gayb Kavram 62

62 Bilinmeyen, görünmeyen, gizli, saklı.

Tevekkül Kavram 79

79 Vekil olarak yetkilendirmek, atamak, vazifelendirmek.

Gökler Kavram 162

162 Kur’an’a göre gök kavramı başımızı göğe çevirip baktığımızda gördüğümüz veya göremediğimiz her şeyi kapsar. Çoğul olarak gökler de çok sayıda gök içeren yapıları işaret etmek için kullanılır. Güneş sistemimiz gezegenlerin göklerini içerdiği için göklerdir. Galaksimiz çok sayıda yıldız sistemleri (gökler) içerdiği için göklerdir. Evrenin kendisi çok sayıda galaksiler içerdiği için göklerdir.

Gâfil, gâfil. Kavram 310

310 Aymaz, bilmez, farkında olmayan.

Emir Kavram 351

351 İş ve oluş. Levh-i Mahfuzdaki (Holografik evren prensibi kapsamında evrenimizi bir üst boyuttan saran 2D zar) rakamlanmış bilginin sicimlere (bak. sicim teorisi) ruh aracılığıyla iletilmesi. Sicimle aldıkları bilgilerle titreşirler ve atom altı parçacıklar oluşur. Evrenimiz ışık hızında çalışan bir 3D yazıcı gibi bilgiden yaratılır, canlanır.

12. Yusuf Suresi

Ayet 67

Arapça Metin (Harekeli)

1661|12|67|وَقَالَ يَٰبَنِىَّ لَا تَدْخُلُوا۟ مِنۢ بَابٍ وَٰحِدٍ وَٱدْخُلُوا۟ مِنْ أَبْوَٰبٍ مُّتَفَرِّقَةٍ وَمَآ أُغْنِى عَنكُم مِّنَ ٱللَّهِ مِن شَىْءٍ إِنِ ٱلْحُكْمُ إِلَّا لِلَّهِ عَلَيْهِ تَوَكَّلْتُ وَعَلَيْهِ فَلْيَتَوَكَّلِ ٱلْمُتَوَكِّلُونَ

Arapça Metin (Harekesiz)

1661|12|67|وقال يبني لا تدخلوا من باب وحد وادخلوا من ابوب متفرقه وما اغني عنكم من الله من شي ان الحكم الا لله عليه توكلت وعليه فليتوكل المتوكلون

Latin Literal

67. Ve kâle yâ beniyye lâ tedhulû min bâbin vâhidin vedhulû min ebvâbin muteferrikah(muteferrikatin), ve mâ ugnî ankum minallâhi min şey(şey’in) inil hukmu illâ lillâh(lillâhi), aleyhi tevekkeltu ve aleyhi fel yetevekkelil mutevekkilûn(mutevekkilûne).

Türkçe Çeviri

Ve dedi*: "Ey oğullarım! Girmeyin tek bir kapıdan; ve girin kapılardan bir fırka fırka**; ve zenginleştirir değilim sizlere Allah'tan hiçbir şey; ki olmaz hüküm Allah'ın dışında; O'na*** tevekkül79 ettim; ve O'na*** öyle ki tevekkül79 etsin tevekkül79 edenler.

Ahmed Samira Çevirisi

67 And he said: "You my sons, do not enter from one door/entrance, and enter from separate doors/entrances, and I do not suffice/enrich from you from God from a thing, that the judgment/rule (is) except to God, on Him (E) I relied/depended , and on Him so should rely/depend the reliant/dependent .

Kelime Kelime Analiz Tablosu

No Kelime Anlam Arapça Kök
1 ve kale ve dedi وَقَالَ قول
2 ya beniyye ey oğullarım يَا بَنِيَّ بني
3 la لَا -
4 tedhulu girmeyin تَدْخُلُوا دخل
5 min مِنْ -
6 babin bir kapıdan بَابٍ بوب
7 vahidin tek وَاحِدٍ وحد
8 vedhulu ve girin وَادْخُلُوا دخل
9 min مِنْ -
10 ebvabin kapılardan أَبْوَابٍ بوب
11 muteferrikatin bir fırka fırka مُتَفَرِّقَةٍ فرق
12 ve ma ve değilim وَمَا -
13 ugni zenginleştiri أُغْنِي غني
14 ankum sizden عَنْكُمْ -
15 mine مِنَ -
16 llahi Allah'tan اللَّهِ -
17 min hiçbir مِنْ -
18 şey'in şey شَيْءٍ شيا
19 ini ki olmaz إِنِ -
20 l-hukmu hüküm الْحُكْمُ حكم
21 illa dışında إِلَّا -
22 lillahi Allah'ın لِلَّهِ -
23 aleyhi O'na عَلَيْهِ -
24 tevekkeltu tevekkül ettim تَوَكَّلْتُ وكل
25 ve aleyhi ve O'na وَعَلَيْهِ -
26 felyetevekkeli öyle ki tevekkül etsin فَلْيَتَوَكَّلِ وكل
27 l-mutevekkilune tevekkül edenler الْمُتَوَكِّلُونَ وكل

Notlar

Not 1

*Yakûb.**Ayrılmış gruplar olarak.***Allah'a.

📚 Bu Ayette Geçen Kavramlar:

Tevekkül Kavram 79

79 Vekil olarak yetkilendirmek, atamak, vazifelendirmek.

13. Ra'd Suresi

Ayet 30

Arapça Metin (Harekeli)

1735|13|30|كَذَٰلِكَ أَرْسَلْنَٰكَ فِىٓ أُمَّةٍ قَدْ خَلَتْ مِن قَبْلِهَآ أُمَمٌ لِّتَتْلُوَا۟ عَلَيْهِمُ ٱلَّذِىٓ أَوْحَيْنَآ إِلَيْكَ وَهُمْ يَكْفُرُونَ بِٱلرَّحْمَٰنِ قُلْ هُوَ رَبِّى لَآ إِلَٰهَ إِلَّا هُوَ عَلَيْهِ تَوَكَّلْتُ وَإِلَيْهِ مَتَابِ

Arapça Metin (Harekesiz)

1735|13|30|كذلك ارسلنك في امه قد خلت من قبلها امم لتتلوا عليهم الذي اوحينا اليك وهم يكفرون بالرحمن قل هو ربي لا اله الا هو عليه توكلت واليه متاب

Latin Literal

30. Kezâlike erselnâke fî ummetin kad halet min kablihâ umemun li tetluve aleyhimullezî evhaynâ ileyke ve hum yekfurûne bir rahmân(rahmâni), kul huve rabbî lâ ilâhe illâ hû(hûve), aleyhi tevekkeltu ve ileyhi metâb(metâbi).

Türkçe Çeviri

İşte böyledir; gönderdik seni* bir ümmete305; muhakkak gelip geçti ondan** önce ümmetler305; tilâvet874 etmen için onlara vahyettiğimizi603 (senin) üzerine; ve onlar kâfirlik25 ederler Rahmân'a1; de ki: "O*** (ki) Rabbimdir4; yoktur ilâh74 O’nun**** dışında; O'na****** tevekkül79 ettim; ve O'nadır***** tevbem33."

Ahmed Samira Çevirisi

30 As/like that We sent you in (a) nation, nations had passed/expired in it, to read/recite on them what We inspired/transmitted to you, and they disbelieve with (in) the merciful, say: "He is my Lord, no God except He, on Him I relied/depended , and to Him (is) my repentance."

Kelime Kelime Analiz Tablosu

No Kelime Anlam Arapça Kök
1 kezalike işte böyledir كَذَٰلِكَ -
2 erselnake gönderdik seni أَرْسَلْنَاكَ رسل
3 fi فِي -
4 ummetin bir ümmete أُمَّةٍ امم
5 kad muhakkak قَدْ -
6 halet gelip geçti خَلَتْ خلو
7 min مِنْ -
8 kabliha ondan önce قَبْلِهَا قبل
9 umemun ümmetler أُمَمٌ امم
10 litetluve tilavet etmen için لِتَتْلُوَ تلو
11 aleyhimu onlara عَلَيْهِمُ -
12 llezi şeyleri الَّذِي -
13 evhayna vahyettiğimiz أَوْحَيْنَا وحي
14 ileyke üzerine إِلَيْكَ -
15 vehum ve onlar وَهُمْ -
16 yekfurune kâfirlik ederler يَكْفُرُونَ كفر
17 bir-rahmani Rahmân'a بِالرَّحْمَٰنِ رحم
18 kul de ki قُلْ قول
19 huve O هُوَ -
20 rabbi Rabbimdir رَبِّي ربب
21 la yoktur لَا -
22 ilahe ilah إِلَٰهَ اله
23 illa dışında إِلَّا -
24 huve O’nun هُوَ -
25 aleyhi O'na عَلَيْهِ -
26 tevekkeltu tevekkül ettim تَوَكَّلْتُ وكل
27 ve ileyhi ve O'nadır وَإِلَيْهِ -
28 metabi tevbem مَتَابِ توب

Notlar

Not 1

*Nebi ve resûl Muhammed.**Ümmetten.***Allah.****Allah'ın.*****Allah'a.

📚 Bu Ayette Geçen Kavramlar:

Rahmân Kavram 1

1 En yüce merhametli.

Rab Kavram 4

4 Efendi, komuta eden.

Kâfir Kavram 25

25 Örten, gizleyen, kapatan. Bir çiftçi tohumu toprağa gömüp üzerini kapatırsa tohuma kafirlik etmiş olur. Ayette kullanım yerine göre anlam alır. Kur'an'da genel olarak gerçeği/hakkı örtüp gizlemek olarak kullanılır. Kur'an'ın ayetlerinin gerçek anlamını örten/kapatan/etkisizleştirenler de kâfirdirler.

Tevbe Kavram 33

33 Dönmek, vazgeçmek.

ilâh Kavram 74

74 Tanrı. Tektir; dengi/eşiti ve benzeri yoktur. Ne doğmuştur ne de doğurulmuştur. Gücünü, varlığını bizzat kendisinden alır ve sonsuz bir şekilde devam ettirir. Ebedi ve ezeli olandır; hiçbir yıkıma uğramadan, değişmeden, zayıflamadan, eksilmeden, sonsuz şekilde gücünü kuvvetini koruyandır. Kendisinden başka her şeyin O’na muhtaç olduğudur, hiçbir şeye bağlı olmadan hükmedendir. En yüce sıfatların sahibi olup dilediğinde tecelli ettirendir.

Tevekkül Kavram 79

79 Vekil olarak yetkilendirmek, atamak, vazifelendirmek.

Ümmet, ümmet Kavram 305

305 Ulus, halk, ortak bazı değerlere sahip olan bir kesim/kısım insan topluluğu.

Vahiy, vahy etmek. Kavram 603

603 Yüce Allah'ın bir resûl/elçi göndererek ya da ilham ettirerek ya da bir perde arkasından kullarından dilediğine ilettiği her türlü mesajdır. Bu mesaj illa ki tüm insanları ilgilendiren ayetler olmaz. Örneğin resûl Musa'nın annesine Yüce Allah oğlunun durumu hakkında vahy etmiştir; mesaj iletmiştir. Kutsal kitapların ayetleri de aynı şekilde vahy edilir. Ancak bunlar Yüce Allah'ın tüm insanlara rahmetinden gönderdiği kurtuluş reçetesi olduğu için kitaplaşması sağlanmıştır. Bizleri ilgilendiren, ahiret evreninde sınava tabi tutulacağımız vahiy işte bu kutsal kitaplardır. Sadece kutsal kitaplar. Şu an elimizde şerefli Kur'an var. Bu şerefli Kur'an'a tabi olduğumuzda mutlak ki Yüce Allah'ın vahyine tabi olmuş oluruz.

Tilâvet Kavram 874

874 Takip edip okumak, ardından gelmek, sesli okumak, bir metni takip ederek okumak, ardışık gelen/mütevali kelimeleri/harfleri okumak.

14. İbrahim Suresi

Ayet 11

Arapça Metin (Harekeli)

1759|14|11|قَالَتْ لَهُمْ رُسُلُهُمْ إِن نَّحْنُ إِلَّا بَشَرٌ مِّثْلُكُمْ وَلَٰكِنَّ ٱللَّهَ يَمُنُّ عَلَىٰ مَن يَشَآءُ مِنْ عِبَادِهِۦ وَمَا كَانَ لَنَآ أَن نَّأْتِيَكُم بِسُلْطَٰنٍ إِلَّا بِإِذْنِ ٱللَّهِ وَعَلَى ٱللَّهِ فَلْيَتَوَكَّلِ ٱلْمُؤْمِنُونَ

Arapça Metin (Harekesiz)

1759|14|11|قالت لهم رسلهم ان نحن الا بشر مثلكم ولكن الله يمن علي من يشا من عباده وما كان لنا ان ناتيكم بسلطن الا باذن الله وعلي الله فليتوكل المومنون

Latin Literal

11. Kâlet lehum rusuluhum in nahnu illâ beşerun mislukum ve lâkinnallâhe yemunnu alâ men yeşâu min ibâdih(ibâdihî), ve mâ kâne lenâ en ne’tiyekum bi sultânin illâ bi iznillâh(iznillâhi), ve alâllâhi fel yetevekkelil mu’minûn(mu’minûne).

Türkçe Çeviri

Dedi onlara resûlleri418: "Değiliz bizler bir beşer432 dışında sizin misaliniz870; velakin/fakat Allah minnet982 eder kullarından dilediği kimseye karşı; ve olmuş değildir bizlere983 ki geliriz sizlere bir sultânla660 (ki) Allah'ın izniyle (olması) dışındadır; ve Allah'a karşı öyle ki tevekkül79 etsinler müminler27."

Ahmed Samira Çevirisi

11 Their messengers said to them: "That we are except humans similar/equal to you, and but God blesses on whom He wills/wants from His worshippers/slaves, and (it) was not for us that we come to you with a proof/evidence , except with God’s permission , and on God so should the believers rely/depend ."

Kelime Kelime Analiz Tablosu

No Kelime Anlam Arapça Kök
1 kalet dedi قَالَتْ قول
2 lehum onlara لَهُمْ -
3 rusuluhum resûlleri رُسُلُهُمْ رسل
4 in değiliz إِنْ -
5 nehnu bizler نَحْنُ -
6 illa dışında إِلَّا -
7 beşerun bir beşer بَشَرٌ بشر
8 mislukum sizin misliniz مِثْلُكُمْ مثل
9 velakinne velakin/fakat وَلَٰكِنَّ -
10 llahe Allah اللَّهَ -
11 yemunnu minnet eder يَمُنُّ منن
12 ala karşı عَلَىٰ -
13 men kimseye مَنْ -
14 yeşa'u dilediği يَشَاءُ شيا
15 min مِنْ -
16 ibadihi kullarından عِبَادِهِ عبد
17 ve ma ve değildir وَمَا -
18 kane olmuş كَانَ كون
19 lena bizlere لَنَا -
20 en ki أَنْ -
21 ne'tiyekum geliriz sizlere نَأْتِيَكُمْ اتي
22 bisultanin bir sultânla بِسُلْطَانٍ سلط
23 illa dışında إِلَّا -
24 biizni izni بِإِذْنِ اذن
25 llahi Allah'ın اللَّهِ -
26 ve ala ve karşı وَعَلَى -
27 llahi Allah'a اللَّهِ -
28 felyetevekkeli öyle ki tevekkül etsinler فَلْيَتَوَكَّلِ وكل
29 l-mu'minune müminler الْمُؤْمِنُونَ امن

📚 Bu Ayette Geçen Kavramlar:

Mümin Kavram 27

27 İtimat eden/emin olan. Yüce Allah'ın varlığına O'nun evren kitabını okuyarak delillerle tanık/şahit olan. Kur'an'ın ilâhi olduğuna kanıtlarla kanaat getirmek ve Kur'an'a itimat etmek/güvenmek.

Tevekkül Kavram 79

79 Vekil olarak yetkilendirmek, atamak, vazifelendirmek.

Resûl Kavram 418

418 Elçi. Bir görev ya da amaç için gönderilen. Aracı edilen. Yüce Allah insanlardan ve meleklerden elçiler seçer.

Beşer Kavram 432

432 İnsanoğlu.

Sultân, sultân. Kavram 660

660 Yetki, salahiyet, otorite.

Misal, misil, çoğulu emsal. Kavram 870

870 Benzer, aynı, kopya, eşdeğer, denk, emsâlin tekili, misilleme.

14. İbrahim Suresi

Ayet 12

Arapça Metin (Harekeli)

1760|14|12|وَمَا لَنَآ أَلَّا نَتَوَكَّلَ عَلَى ٱللَّهِ وَقَدْ هَدَىٰنَا سُبُلَنَا وَلَنَصْبِرَنَّ عَلَىٰ مَآ ءَاذَيْتُمُونَا وَعَلَى ٱللَّهِ فَلْيَتَوَكَّلِ ٱلْمُتَوَكِّلُونَ

Arapça Metin (Harekesiz)

1760|14|12|وما لنا الا نتوكل علي الله وقد هدينا سبلنا ولنصبرن علي ما اذيتمونا وعلي الله فليتوكل المتوكلون

Latin Literal

12. Ve mâ lenâ ellâ netevekkele alâllâhi ve kad hedânâ subulenâ, ve le nasbirenne alâ mâ âzeytumûnâ, ve alâllâhi fel yetevekkelil mutevekkilûn (mutevekkilûne).

Türkçe Çeviri

"Ve nedir bizlere* (olan) ki tevekkül79 etmeyiz Allah'a karşı; ve muhakkak doğru yola kılavuzladı** yollarımızı; ve mutlak sabrederiz51 eziyet ettiğinize karşı bizlere; ve Allah'a karşı öyle ki tevekkül79 etsinler tevekkül79 edenler."

Ahmed Samira Çevirisi

12 And why not for us that we not, rely/depend on God, and He had guided us (to) our ways/paths , and we will be patient (E) on what you harmed us mildly (with it), and on God so should rely/depend the reliant/dependent .

Kelime Kelime Analiz Tablosu

No Kelime Anlam Arapça Kök
1 ve ma ve nedir وَمَا -
2 lena bizlere لَنَا -
3 ella ki أَلَّا -
4 netevekkele tevekkül etmeyiz نَتَوَكَّلَ وكل
5 ala karşı عَلَى -
6 llahi Allah'a اللَّهِ -
7 vekad ve muhakkak وَقَدْ -
8 hedana doğru yola kılavuzladı هَدَانَا هدي
9 subulena yollarımızı سُبُلَنَا سبل
10 velenesbiranne ve mutlak sabrederiz وَلَنَصْبِرَنَّ صبر
11 ala karşı عَلَىٰ -
12 ma مَا -
13 azeytumuna eziyet ettiğinize bizlere اذَيْتُمُونَا اذي
14 ve ala ve karşı وَعَلَى -
15 llahi Allah'a اللَّهِ -
16 felyetevekkeli öyle ki tevekkül etsinler فَلْيَتَوَكَّلِ وكل
17 l-mutevekkilune tevekkül edenler الْمُتَوَكِّلُونَ وكل

Notlar

Not 1

*Resûller.**Allah.

📚 Bu Ayette Geçen Kavramlar:

Sabır/sabr. Kavram 51

51 Metanetli direnme. Dengeyi bozmadan/kontrolü kaybetmeden direnme/karşı durma.

Tevekkül Kavram 79

79 Vekil olarak yetkilendirmek, atamak, vazifelendirmek.

16. Nahl Suresi

Ayet 42

Arapça Metin (Harekeli)

1941|16|42|ٱلَّذِينَ صَبَرُوا۟ وَعَلَىٰ رَبِّهِمْ يَتَوَكَّلُونَ

Arapça Metin (Harekesiz)

1941|16|42|الذين صبروا وعلي ربهم يتوكلون

Latin Literal

42. Ellezîne saberû ve alâ rabbihim yetevekkelûn(yetevekkelûne).

Türkçe Çeviri

Kimselerdir (ki) sabrettiler51; ve Rablerine4 karşı tevekkül79 ederler.

Ahmed Samira Çevirisi

42 Those who were patient, and on their Lord they rely/depend/surrender to .

Kelime Kelime Analiz Tablosu

No Kelime Anlam Arapça Kök
1 ellezine kimselerdir (ki) الَّذِينَ -
2 saberu sabrettiler صَبَرُوا صبر
3 ve ala ve karşı وَعَلَىٰ -
4 rabbihim Rablerine رَبِّهِمْ ربب
5 yetevekkelune tevekkül ederler يَتَوَكَّلُونَ وكل

📚 Bu Ayette Geçen Kavramlar:

Rab Kavram 4

4 Efendi, komuta eden.

Sabır/sabr. Kavram 51

51 Metanetli direnme. Dengeyi bozmadan/kontrolü kaybetmeden direnme/karşı durma.

Tevekkül Kavram 79

79 Vekil olarak yetkilendirmek, atamak, vazifelendirmek.

16. Nahl Suresi

Ayet 99

Arapça Metin (Harekeli)

1998|16|99|إِنَّهُۥ لَيْسَ لَهُۥ سُلْطَٰنٌ عَلَى ٱلَّذِينَ ءَامَنُوا۟ وَعَلَىٰ رَبِّهِمْ يَتَوَكَّلُونَ

Arapça Metin (Harekesiz)

1998|16|99|انه ليس له سلطن علي الذين امنوا وعلي ربهم يتوكلون

Latin Literal

99. İnnehu leyse lehu sultânun alellezîne âmenû ve alâ rabbihim yetevekkelûn(yetevekkelûne).

Türkçe Çeviri

Doğrusu o*; olmadı ona** bir sultân660 kimseler üzerine (ki) iman47 ettiler; ve Rablerinin4 üzerine tevekkül79 ederler (onlar).

Ahmed Samira Çevirisi

99 That He, (there) is not for him power/control on those who believed and on their Lord they rely/trust/surrender to.

Kelime Kelime Analiz Tablosu

No Kelime Anlam Arapça Kök
1 innehu doğrusu o إِنَّهُ -
2 leyse olmadı لَيْسَ ليس
3 lehu ona لَهُ -
4 sultanun bir sultan سُلْطَانٌ سلط
5 ala üzerine عَلَى -
6 ellezine kimseler الَّذِينَ -
7 amenu iman ettiler امَنُوا امن
8 ve ala ve üzerine وَعَلَىٰ -
9 rabbihim Rablerine رَبِّهِمْ ربب
10 yetevekkelune tevekküle ederler يَتَوَكَّلُونَ وكل

Notlar

Not 1

*Şeytân.**Şeytâna.

📚 Bu Ayette Geçen Kavramlar:

Rab Kavram 4

4 Efendi, komuta eden.

iman Kavram 47

47 Akılcı delillerle/kanıtlarla emin olma.

Tevekkül Kavram 79

79 Vekil olarak yetkilendirmek, atamak, vazifelendirmek.

Sultân, sultân. Kavram 660

660 Yetki, salahiyet, otorite.

25. Furkan Suresi

Ayet 58

Arapça Metin (Harekeli)

2911|25|58|وَتَوَكَّلْ عَلَى ٱلْحَىِّ ٱلَّذِى لَا يَمُوتُ وَسَبِّحْ بِحَمْدِهِۦ وَكَفَىٰ بِهِۦ بِذُنُوبِ عِبَادِهِۦ خَبِيرًا

Arapça Metin (Harekesiz)

2911|25|58|وتوكل علي الحي الذي لا يموت وسبح بحمده وكفي به بذنوب عباده خبيرا

Latin Literal

58. Ve tevekkel alel hayyillezî lâ yemûtu ve sebbih bi hamdih(hamdihî), ve kefâ bihî bi zunûbi ibâdihî habîrâ(habîren).

Türkçe Çeviri

Ve tevekkül79 et diri olana; ki ölmez; ve tesbih31 et hamd3 ile O’nu; ve kâfidir/yeterlidir (Allah) ona (elçisine); kullarının günahların(-dan) haberdar (olmasıyla).

Ahmed Samira Çevirisi

58 And rely/depend on the alive/live who does not die, and praise/glorify with His praise/gratitude , and enough/sufficient with Him, with His worshippers’/slaves’ crimes (as) an expert/experienced.

Kelime Kelime Analiz Tablosu

No Kelime Anlam Arapça Kök
1 ve tevekkel ve tevekkül et وَتَوَكَّلْ وكل
2 ala عَلَى -
3 l-hayyi diri olana الْحَيِّ حيي
4 llezi ki الَّذِي -
5 la لَا -
6 yemutu ölmez يَمُوتُ موت
7 ve sebbih ve tesbih et وَسَبِّحْ سبح
8 bihamdihi hamd ile O’nu بِحَمْدِهِ حمد
9 ve kefa ve kafidir/yeterlidir (Allah) وَكَفَىٰ كفي
10 bihi ona (elçisine) بِهِ -
11 bizunubi günahların (-dan) بِذُنُوبِ ذنب
12 ibadihi kullarının عِبَادِهِ عبد
13 habiran haberdar (olmasıyla) خَبِيرًا خبر

📚 Bu Ayette Geçen Kavramlar:

Hamd Kavram 3

3 En yüce övgü/methetme.

insanın tesbihi Kavram 31

31 Yüce Allah’ın tüm sıfatlarının tecelli edişine Yüce Allah’ın bahşettiği akıl/fikir aracılığıyla tanık/şahit olarak Rabbini aramak.

Tevekkül Kavram 79

79 Vekil olarak yetkilendirmek, atamak, vazifelendirmek.

33. Ahzâb Suresi

Ayet 3

Arapça Metin (Harekeli)

3534|33|3|وَتَوَكَّلْ عَلَى ٱللَّهِ وَكَفَىٰ بِٱللَّهِ وَكِيلًا

Arapça Metin (Harekesiz)

3534|33|3|وتوكل علي الله وكفي بالله وكيلا

Latin Literal

3. Ve tevekkel alâllâh(alâllâhi) ve kefâ billâhi vekîlâ(vekîlen).

Türkçe Çeviri

Ve tevekkül79 et Allah'a karşı; ve kâfi geldi/yetti Allah bir vekîl517 (olarak).

Ahmed Samira Çevirisi

3 And rely/depend on God, and enough/sufficient with God (as) a guardian/ally .

Kelime Kelime Analiz Tablosu

No Kelime Anlam Arapça Kök
1 ve teve kkel ve tevekkül et وَتَوَكَّلْ وكل
2 ala karşı عَلَى -
3 llahi Allah'a اللَّهِ -
4 ve kefa ve kâfi geldi/yetti وَكَفَىٰ كفي
5 billahi Allah بِاللَّهِ -
6 vekilen bir vekil (olarak) وَكِيلًا وكل

📚 Bu Ayette Geçen Kavramlar:

Tevekkül Kavram 79

79 Vekil olarak yetkilendirmek, atamak, vazifelendirmek.

Vekîl Kavram 517

517 Vekalet verilen, birinin işini görmesi için kendi yerine bıraktığı veya yetki verdiği.

33. Ahzâb Suresi

Ayet 48

Arapça Metin (Harekeli)

3579|33|48|وَلَا تُطِعِ ٱلْكَٰفِرِينَ وَٱلْمُنَٰفِقِينَ وَدَعْ أَذَىٰهُمْ وَتَوَكَّلْ عَلَى ٱللَّهِ وَكَفَىٰ بِٱللَّهِ وَكِيلًا

Arapça Metin (Harekesiz)

3579|33|48|ولا تطع الكفرين والمنفقين ودع اذيهم وتوكل علي الله وكفي بالله وكيلا

Latin Literal

48. Ve lâ tutııl kâfirîne vel munâfikîne veda’ezâhum ve tevekkel alâllâh(alâllâhi), ve kefâ billâhi vekîlâ(vekîlen).

Türkçe Çeviri

Ve itaat etme kâfirlere25 ve münâfıklara26; ve veda et* eziyetlerine onların; ve tevekkül79 et Allah'a karşı; ve kâfi geldi/yetti Allah bir vekîl517 (olarak).

Ahmed Samira Çevirisi

48 And do not obey the disbelievers and the hypocrites, and leave/desert (forget) their mild harm, and rely/depend on God, and enough/sufficient with God (as) a guardian/ally .

Kelime Kelime Analiz Tablosu

No Kelime Anlam Arapça Kök
1 ve la ve وَلَا -
2 tutii itaat etme تُطِعِ طوع
3 l-kafirine kâfirlere الْكَافِرِينَ كفر
4 velmunafikine ve münâfıklara وَالْمُنَافِقِينَ نفق
5 ve dea' ve veda et وَدَعْ ودع
6 ezahum eziyetlerine onların أَذَاهُمْ اذي
7 ve teve kkel ve tevekkül et وَتَوَكَّلْ وكل
8 ala karşı عَلَى -
9 llahi Allah'a اللَّهِ -
10 ve kefa ve kâfi geldi/yetti وَكَفَىٰ كفي
11 billahi Allah بِاللَّهِ -
12 vekilen bir vekil (olarak) وَكِيلًا وكل

Notlar

Not 1

*Terk et/yere bırak eziyetlerini onların.

📚 Bu Ayette Geçen Kavramlar:

Kâfir Kavram 25

25 Örten, gizleyen, kapatan. Bir çiftçi tohumu toprağa gömüp üzerini kapatırsa tohuma kafirlik etmiş olur. Ayette kullanım yerine göre anlam alır. Kur'an'da genel olarak gerçeği/hakkı örtüp gizlemek olarak kullanılır. Kur'an'ın ayetlerinin gerçek anlamını örten/kapatan/etkisizleştirenler de kâfirdirler.

Münâfık Kavram 26

26 İç yüzünü gizleyen. İki yüzlü.

Tevekkül Kavram 79

79 Vekil olarak yetkilendirmek, atamak, vazifelendirmek.

Vekîl Kavram 517

517 Vekalet verilen, birinin işini görmesi için kendi yerine bıraktığı veya yetki verdiği.

42. Şûrâ Suresi

Ayet 10

Arapça Metin (Harekeli)

4280|42|10|وَمَا ٱخْتَلَفْتُمْ فِيهِ مِن شَىْءٍ فَحُكْمُهُۥٓ إِلَى ٱللَّهِ ذَٰلِكُمُ ٱللَّهُ رَبِّى عَلَيْهِ تَوَكَّلْتُ وَإِلَيْهِ أُنِيبُ

Arapça Metin (Harekesiz)

4280|42|10|وما اختلفتم فيه من شي فحكمه الي الله ذلكم الله ربي عليه توكلت واليه انيب

Latin Literal

10. Ve mahteleftum fîhi min şey’in fe hukmuhû ilallâh(ilallâhi), zâlikumullâhu rabbî aleyhi tevekkeltu ve ileyhi unîb(unîbu).

Türkçe Çeviri

Ve kendisinde ihtilafa/anlaşmazlığa düştüğünüz bir şeyden; öyle ki hükmü onun Allah’adır; işte sizlere Allah; Rabbim4!; O'na tevekkül79 ettim ve O'na sürekli dönerim.

Ahmed Samira Çevirisi

10 And what you differed/disagreed/disputed in it from a thing, so its judgment/rule (is) to God, that one (is) God, my Lord, on Him I relied/depended , and to Him I return/repent/obey .

Kelime Kelime Analiz Tablosu

No Kelime Anlam Arapça Kök
1 ve ma ve وَمَا -
2 hteleftum ihtilafa/anlaşmazlığa düştüğünüz اخْتَلَفْتُمْ خلف
3 fihi kendisinde فِيهِ -
4 min مِنْ -
5 şey'in bir şeyden شَيْءٍ شيا
6 fehukmuhu öyle ki hükmü onun فَحُكْمُهُ حكم
7 ila إِلَى -
8 llahi Allah'adır اللَّهِ -
9 zalikumu işte sizlere ذَٰلِكُمُ -
10 llahu Allah اللَّهُ -
11 rabbi Rabbim رَبِّي ربب
12 aleyhi O'na عَلَيْهِ -
13 tevekkeltu tevekkül ettim تَوَكَّلْتُ وكل
14 ve ileyhi ve O'na وَإِلَيْهِ -
15 unibu sürekli dönerim أُنِيبُ نوب

📚 Bu Ayette Geçen Kavramlar:

Rab Kavram 4

4 Efendi, komuta eden.

Tevekkül Kavram 79

79 Vekil olarak yetkilendirmek, atamak, vazifelendirmek.

65. Talâk Suresi

Ayet 3

Arapça Metin (Harekeli)

5218|65|3|وَيَرْزُقْهُ مِنْ حَيْثُ لَا يَحْتَسِبُ وَمَن يَتَوَكَّلْ عَلَى ٱللَّهِ فَهُوَ حَسْبُهُۥٓ إِنَّ ٱللَّهَ بَٰلِغُ أَمْرِهِۦ قَدْ جَعَلَ ٱللَّهُ لِكُلِّ شَىْءٍ قَدْرًا

Arapça Metin (Harekesiz)

5218|65|3|ويرزقه من حيث لا يحتسب ومن يتوكل علي الله فهو حسبه ان الله بلغ امره قد جعل الله لكل شي قدرا

Latin Literal

3. Ve yerzukhu min haysu lâ yahtesib(yahtesibu), ve men yetevekkel alâllâhi fe huve hasbuh(hasbuhu), innallâhe bâligu emrih(emrihî), kad cealallâhu li kulli şey’in kadrâ(kadren).

Türkçe Çeviri

Ve rızıklandırır (Allah) onu* (erkeği) hesaplamadığı/düşünmediği yerden; ve kim tevekkül79 etti Allah'a karşı; öyle ki O (Allah) hesap eder** ona*; doğrusu Allah ulaştırır kendi emrini; muhakkak (ki) yaptı Allah her bir şeye bir kadrân654.

Ahmed Samira Çevirisi

3 And He provides for him from where/when he does not think/suppose, and who relies/depends on God, so He is enough for him, that truly God (is) delivering/accomplishing His order/command , God had made/put to every thing a predestiny/quantity/value.

Notlar

Not 1

*Erkeğin rızıklandırılmasının işaret edilmesi anlamlıdır. Boşanmalarda erkek boşadığı kadına karşı cimrilik etmemelidir. Kadının ihtiyacı varsa mutlak karşılamalıdır. Yüce Allah onu (erkeği) hiç de hesaplamadığı bir yerden rızıklandırır.**İnsanın hesaplayamayacağı şeyleri Rabbimiz hesaplar. Ona gereken rızkı verecek olan mekanizmaları hesaplar ve gerçekleştirir.

📚 Bu Ayette Geçen Kavramlar:

Tevekkül Kavram 79

79 Vekil olarak yetkilendirmek, atamak, vazifelendirmek.

Bu sûredeki kavramlar

📄 PDF Hazırlanıyor

Ayetler hazırlanıyor...

Kur'an-ı Kerim - Kavram 79: Tevekkül

Kavram Bilgisi

Kavram Adı: Tevekkül

Kavram No: 79

Kısa Açıklama: 79 Vekil olarak yetkilendirmek, atamak, vazifelendirmek.

Bu Kavramın Geçtiği Ayet Sayısı: 26

Bu Kavramın Geçtiği Ayetler

Âl-i İmrân Suresi - Ayet 122

Türkçe Meal: Sizlerden iki tayfanın * cesaretlerini kaybetmeye yüz tuttuğu zaman; ve Allah velisidir 28 (velisiydi) ikisinin; Allah’a; öyle ki tevekkül 79 etsin müminler 27 .

Arapça: 415|3|122|اذ همت طايفتان منكم ان تفشلا والله وليهما وعلي الله فليتوكل المومنون

Âl-i İmrân Suresi - Ayet 159

Türkçe Meal: Öyle ki Allah’tan bir rahmetle 271 yumuşak davrandın onlara; velev/fakat olsaydın kaba, haşin kalpli; mutlak saçılır/dağılırlardı çevrenden; öyle ki affet onlardan; ve mağfiret 319 dile onlara; ve danış 467 onlara emirde/işte; öyle ki azmettiğin zaman; öyle ki tevekkül 79 et Allah'a doğru; doğrusu Allah sever tevekkül 79 edenleri.

Arapça: 452|3|159|فبما رحمه من الله لنت لهم ولو كنت فظا غليظ القلب لانفضوا من حولك فاعف عنهم واستغفر لهم وشاورهم في الامر فاذا عزمت فتوكل علي الله ان الله يحب المتوكلين

Âl-i İmrân Suresi - Ayet 160

Türkçe Meal: Eğer yardım ederse sizlere Allah; öyle ki olmaz galipler * sizlere; ve eğer terk ederse sizleri; öyle ki kimdir kimse ki yardım eder sizlere O’nun sonrasında; ve Allah'ın üzerine öyleyse tevekkül 79 etsinler müminler 27 .

Arapça: 453|3|160|ان ينصركم الله فلا غالب لكم وان يخذلكم فمن ذا الذي ينصركم من بعده وعلي الله فليتوكل المومنون

Nisâ Suresi - Ayet 81

Türkçe Meal: Ve derler: "İtaattır"; öyle ki dışarıya adımladıkları zaman senin yanından; geceleyin kurdu/kuluçkaya yatırdı fikirlerini 868 onlardan bir tayfa/grup; ki senin dediğin olmaksızın; ve Allah yazar geceleyin kurduklarını/kuluçkaya yatırdıklarını onların; öyle ki ilgini çek onlardan; ve tevekkül 79 et Allah üzerine; ve kâfi geldi/yetti Allah bir Vekîl 517 (olarak).

Arapça: 574|4|81|ويقولون طاعه فاذا برزوا من عندك بيت طايفه منهم غير الذي تقول والله يكتب ما يبيتون فاعرض عنهم وتوكل علي الله وكفي بالله وكيلا

Mâide Suresi - Ayet 11

Türkçe Meal: Ey iman 47 etmiş kimseler! Anın/zikredin 78 Allah'ın üzerinize (olan) nimetini; yeltendiği zaman bir kavim/topluluk (ki) uzatmaya sizlere ellerini; öyle ki geri bıraktırdı (Allah) sizden ellerini onların ; ve takvalı 21 olun Allah’a; ve Allah'a karşı öyle ki tevekkül 79 etsinler müminler 27 .

Arapça: 680|5|11|يايها الذين امنوا اذكروا نعمت الله عليكم اذ هم قوم ان يبسطوا اليكم ايديهم فكف ايديهم عنكم واتقوا الله وعلي الله فليتوكل المومنون

A'râf Suresi - Ayet 89

Türkçe Meal: "Muhakkak iftira 402 atmış (oluruz) Allah’a karşı bir yalan 244 eğer dönersek sizin milletinize 301 ; zaman sonrası (ki) Allah kurtardı bizleri ondan * ; olur değildir bizlere ki döneriz ona * ; dışında ki diler Allah; Rabbimiz 4 !; kuşattı Rabbimiz 4 her bir şeyi bir ilim (-le); Allah'a karşı tevekkül 79 ederiz; Rabbimiz 4 ! Aç aramızı ve arasını kavmimizin hakla/gerçekle; ve sen hayırlısısın açanların."

Arapça: 1043|7|89|قد افترينا علي الله كذبا ان عدنا في ملتكم بعد اذ نجينا الله منها وما يكون لنا ان نعود فيها الا ان يشا الله ربنا وسع ربنا كل شي علما علي الله توكلنا ربنا افتح بيننا وبين قومنا بالحق وانت خير الفتحين

Enfâl Suresi - Ayet 2

Türkçe Meal: Ancak müminler 27 ; kimselerdir (ki) zikredildiği 78 zaman Allah; korkuyla/ürpertiyle dolar kalpleri onların * ; ve okunduğu zaman üzerlerine O’nun ** ayetleri 454 ; ziyade eder *** onlara **** bir imanı 47 ; ve Rablerine 4 karşı tevekkül 79 ederler ***** (onlar).

Arapça: 1162|8|2|انما المومنون الذين اذا ذكر الله وجلت قلوبهم واذا تليت عليهم ايته زادتهم ايمنا وعلي ربهم يتوكلون

Enfâl Suresi - Ayet 61

Türkçe Meal: Ve eğer yöneldilerse selâma 748 ; öyle ki yönel sen (de) ona * ; ve tevekkül 79 et Allah'a karşı; doğrusu O; O'dur Semî 41 ; Alîm 8 .

Arapça: 1221|8|61|وان جنحوا للسلم فاجنح لها وتوكل علي الله انه هو السميع العليم

Tevbe Suresi - Ayet 51

Türkçe Meal: De ki: "Asla isabet etmez bizlere Allah'ın bizlere yazdığı dışında; O'dur mevlâmız*"; ve Allah'a karşı; öyle ki tevekkül 79 etsinler müminler 27 .

Arapça: 1286|9|51|قل لن يصيبنا الا ما كتب الله لنا هو مولينا وعلي الله فليتوكل المومنون

Yunus Suresi - Ayet 71

Türkçe Meal: Tilâvet 874 et onlara Nûh'un haberini; dediği zaman kavmine/toplumuna: "Ey kavmim/toplumum! Eğer ağır/külfetli gelmiş olduysa üzerinize kıyamım/dikilmem 143 ; ve zikretmem 78 Allah'ın ayetlerini 454 ; öyle ki Allah’ın üzerine tevekkül 79 ettim (ben); öyle ki cem edin/toplayın kendi emrinizi ve şirk koştuklarınızı; sonra olmasın emriniz sizlere bir gam/keder; sonra tamamlayın (emrinizi) bana karşı; ve göz açtırmayın bana."

Arapça: 1433|10|71|واتل عليهم نبا نوح اذ قال لقومه يقوم ان كان كبر عليكم مقامي وتذكيري بايت الله فعلي الله توكلت فاجمعوا امركم وشركاكم ثم لا يكن امركم عليكم غمه ثم اقضوا الي ولا تنظرون

Yunus Suresi - Ayet 84

Türkçe Meal: Ve dedi Mûsâ: "Ey kavmim/toplumum! Eğer olduysanız iman 47 etmişler Allah'a; öyle ki O’na * karşı tevekkül 79 edin; eğer olduysanız müslim 45 ."

Arapça: 1446|10|84|وقال موسي يقوم ان كنتم امنتم بالله فعليه توكلوا ان كنتم مسلمين

Yunus Suresi - Ayet 85

Türkçe Meal: Öyle ki dediler * : "Allah'a karşı tevekkül 79 ettik; Rabbimiz 4 ! Yapma bizleri bir fitne 332 ** zalimler 257 kavmine/toplumuna.

Arapça: 1447|10|85|فقالوا علي الله توكلنا ربنا لا تجعلنا فتنه للقوم الظلمين

Hûd Suresi - Ayet 56

Türkçe Meal: Doğrusu ben * tevekkül 79 ettim Allah'a karşı; Rabbime 4 ; ve Rabbinize 4 ; Yoktur hiçbir dâbbe 599 dışında O’na ** ; (ki) tutandır *** perçemini 919 onun **** ; doğrusu Rabbim 4 üzerindedir dosdoğru bir yol.

Arapça: 1527|11|56|اني توكلت علي الله ربي وربكم ما من دابه الا هو اخذ بناصيتها ان ربي علي صرط مستقيم

Hûd Suresi - Ayet 88

Türkçe Meal: Dedi * : "Ey kavmim/toplumum! Gördünüz mü? Eğer olduysam Rabbimden 4 bir beyanat 620 üzerine; ve rızıklandırdıysa beni kendinden güzel bir rızık (-la); ve razı olur değilim ki ihtilaf içinde olurum sizlere karşı sizleri kendisinden men ettiğimde; razı olmam ıslah 360 dışında (ki) tabi ** olduğumadır; ve yoktur bir başarım Allah’la (olması) dışında; O'na *** tevekkül 79 ettim; ve O'na *** sürekli/tekrarla dönerim.

Arapça: 1559|11|88|قال يقوم اريتم ان كنت علي بينه من ربي ورزقني منه رزقا حسنا وما اريد ان اخالفكم الي ما انهيكم عنه ان اريد الا الاصلح ما استطعت وما توفيقي الا بالله عليه توكلت واليه انيب

Hûd Suresi - Ayet 123

Türkçe Meal: Ve Allah’adır gaybı 62 göklerin 162 ve yerin; ve O'na * döndürülür emir 351 ; her biri onun ** ; öyle ki kulluk 46 et O’na * ; ve tevekkül 79 et O’na * karşı; ve değildir (senin) Rabbin 4 yaptıklarınıza bir gâfil 310 .

Arapça: 1594|11|123|ولله غيب السموت والارض واليه يرجع الامر كله فاعبده وتوكل عليه وما ربك بغفل عما تعملون

Yusuf Suresi - Ayet 67

Türkçe Meal: Ve dedi * : "Ey oğullarım! Girmeyin tek bir kapıdan; ve girin kapılardan bir fırka fırka ** ; ve zenginleştirir değilim sizlere Allah'tan hiçbir şey; ki olmaz hüküm Allah'ın dışında; O'na *** tevekkül 79 ettim; ve O'na *** öyle ki tevekkül 79 etsin tevekkül 79 edenler.

Arapça: 1661|12|67|وقال يبني لا تدخلوا من باب وحد وادخلوا من ابوب متفرقه وما اغني عنكم من الله من شي ان الحكم الا لله عليه توكلت وعليه فليتوكل المتوكلون

Ra'd Suresi - Ayet 30

Türkçe Meal: İşte böyledir; gönderdik seni * bir ümmete 305 ; muhakkak gelip geçti ondan ** önce ümmetler 305 ; tilâvet 874 etmen için onlara vahyettiğimizi 603 (senin) üzerine; ve onlar kâfirlik 25 ederler Rahmân'a 1 ; de ki: "O *** (ki) Rabbimdir 4 ; yoktur ilâh 74 O’nun **** dışında; O'na ****** tevekkül 79 ettim; ve O'nadır ***** tevbem 33 ."

Arapça: 1735|13|30|كذلك ارسلنك في امه قد خلت من قبلها امم لتتلوا عليهم الذي اوحينا اليك وهم يكفرون بالرحمن قل هو ربي لا اله الا هو عليه توكلت واليه متاب

İbrahim Suresi - Ayet 11

Türkçe Meal: Dedi onlara resûlleri 418 : "Değiliz bizler bir beşer 432 dışında sizin misaliniz 870 ; velakin/fakat Allah minnet 982 eder kullarından dilediği kimseye karşı; ve olmuş değildir bizlere 983 ki geliriz sizlere bir sultânla 660 (ki) Allah'ın izniyle (olması) dışındadır; ve Allah'a karşı öyle ki tevekkül 79 etsinler müminler 27 ."

Arapça: 1759|14|11|قالت لهم رسلهم ان نحن الا بشر مثلكم ولكن الله يمن علي من يشا من عباده وما كان لنا ان ناتيكم بسلطن الا باذن الله وعلي الله فليتوكل المومنون

İbrahim Suresi - Ayet 12

Türkçe Meal: "Ve nedir bizlere * (olan) ki tevekkül 79 etmeyiz Allah'a karşı; ve muhakkak doğru yola kılavuzladı ** yollarımızı; ve mutlak sabrederiz 51 eziyet ettiğinize karşı bizlere; ve Allah'a karşı öyle ki tevekkül 79 etsinler tevekkül 79 edenler."

Arapça: 1760|14|12|وما لنا الا نتوكل علي الله وقد هدينا سبلنا ولنصبرن علي ما اذيتمونا وعلي الله فليتوكل المتوكلون

Nahl Suresi - Ayet 42

Türkçe Meal: Kimselerdir (ki) sabrettiler 51 ; ve Rablerine 4 karşı tevekkül 79 ederler.

Arapça: 1941|16|42|الذين صبروا وعلي ربهم يتوكلون

Nahl Suresi - Ayet 99

Türkçe Meal: Doğrusu o * ; olmadı ona ** bir sultân 660 kimseler üzerine (ki) iman 47 ettiler; ve Rablerinin 4 üzerine tevekkül 79 ederler (onlar).

Arapça: 1998|16|99|انه ليس له سلطن علي الذين امنوا وعلي ربهم يتوكلون

Furkan Suresi - Ayet 58

Türkçe Meal: Ve tevekkül 79 et diri olana; ki ölmez; ve tesbih 31 et hamd 3 ile O’nu; ve kâfidir/yeterlidir (Allah) ona (elçisine); kullarının günahların(-dan) haberdar (olmasıyla).

Arapça: 2911|25|58|وتوكل علي الحي الذي لا يموت وسبح بحمده وكفي به بذنوب عباده خبيرا

Ahzâb Suresi - Ayet 3

Türkçe Meal: Ve tevekkül 79 et Allah'a karşı; ve kâfi geldi/yetti Allah bir vekîl 517 (olarak).

Arapça: 3534|33|3|وتوكل علي الله وكفي بالله وكيلا

Ahzâb Suresi - Ayet 48

Türkçe Meal: Ve itaat etme kâfirlere 25 ve münâfıklara 26 ; ve veda et * eziyetlerine onların; ve tevekkül 79 et Allah'a karşı; ve kâfi geldi/yetti Allah bir vekîl 517 (olarak).

Arapça: 3579|33|48|ولا تطع الكفرين والمنفقين ودع اذيهم وتوكل علي الله وكفي بالله وكيلا

Şûrâ Suresi - Ayet 10

Türkçe Meal: Ve kendisinde ihtilafa/anlaşmazlığa düştüğünüz bir şeyden; öyle ki hükmü onun Allah’adır; işte sizlere Allah; Rabbim 4 !; O'na tevekkül 79 ettim ve O'na sürekli dönerim.

Arapça: 4280|42|10|وما اختلفتم فيه من شي فحكمه الي الله ذلكم الله ربي عليه توكلت واليه انيب

Talâk Suresi - Ayet 3

Türkçe Meal: Ve rızıklandırır (Allah) onu * (erkeği) hesaplamadığı/düşünmediği yerden; ve kim tevekkül 79 etti Allah'a karşı; öyle ki O (Allah) hesap eder ** ona * ; doğrusu Allah ulaştırır kendi emrini; muhakkak (ki) yaptı Allah her bir şeye bir kadrân 654 .

Arapça: 5218|65|3|ويرزقه من حيث لا يحتسب ومن يتوكل علي الله فهو حسبه ان الله بلغ امره قد جعل الله لكل شي قدرا