Şerefli Kur’ân Meali
Arapça · Latin · Meal · Kavramlarla
Henüz sûre seçilmedi.
📝 Metin Ayarları
🔧 Araçlar
📑 Kişisel
📄 PDF
💾 Veri Yönetimi
Ayet alanları:
Kapsam:
Eşleştirme:
📖 Arama Operatörleri

Arama Operatörleri:

  • VE / AND: Her iki terim de bulunmalı
    Örnek: rahman VE rahim
  • VEYA / OR: Terimlerden biri yeterli
    Örnek: cehennem VEYA nar
  • DEĞİL / NOT: Terimi çıkar
    Örnek: kitap DEĞİL ehli
  • " ": Tam ifade (tırnak içinde)
    Örnek: "la ilahe illallah"
  • ( ): Grup/öncelik belirleme
    Örnek: (cennet VEYA firdevs) VE mümin
📚

Kavram 43: şükür/şükr

Bu kavram 36 ayette geçmektedir

📖 Kısa Açıklama

43Teşekkür etmek. Minnettar olmak. Şükran (iyilik bilmek; gönül borcu) sahibi olmak.

2. Bakara Suresi

Ayet 52

Arapça Metin (Harekeli)

59|2|52|ثُمَّ عَفَوْنَا عَنكُم مِّنۢ بَعْدِ ذَٰلِكَ لَعَلَّكُمْ تَشْكُرُونَ

Arapça Metin (Harekesiz)

59|2|52|ثم عفونا عنكم من بعد ذلك لعلكم تشكرون

Latin Literal

52. Summe afevnâ ankum min ba’di zâlike leallekum teşkurûn(teşkurûne).

Türkçe Çeviri

Sonra affettik sizleri bunun ardından; belki sizler şükredersiniz43.

Ahmed Samira Çevirisi

52 Then We forgave on you from after that, maybe you thank/be grateful.

Kelime Kelime Analiz Tablosu

No Kelime Anlam Arapça Kök
1 summe sonra ثُمَّ -
2 afevna affettik عَفَوْنَا عفو
3 ankum sizi عَنْكُمْ -
4 min مِنْ -
5 bea'di ardından بَعْدِ بعد
6 zalike bunun ذَٰلِكَ -
7 leallekum belki sizler لَعَلَّكُمْ -
8 teşkurune şükredersiniz تَشْكُرُونَ شكر

2. Bakara Suresi

Ayet 56

Arapça Metin (Harekeli)

63|2|56|ثُمَّ بَعَثْنَٰكُم مِّنۢ بَعْدِ مَوْتِكُمْ لَعَلَّكُمْ تَشْكُرُونَ

Arapça Metin (Harekesiz)

63|2|56|ثم بعثنكم من بعد موتكم لعلكم تشكرون

Latin Literal

56. Summe beasnâkum min ba’di mevtikum leallekum teşkurûn(teşkurûne).

Türkçe Çeviri

Sonra ayılttık* sizleri ölümünüzün/bilinçsizliğinizin** ardından; belki sizler şükredersiniz43.

Ahmed Samira Çevirisi

56 Then We revived/resurrected you from after your death/lifelessness , maybe you thank/be grateful.

Kelime Kelime Analiz Tablosu

No Kelime Anlam Arapça Kök
1 summe sonra ثُمَّ -
2 beasnakum ayılttık sizleri بَعَثْنَاكُمْ بعث
3 min مِنْ -
4 bea'di ardından بَعْدِ بعد
5 mevtikum ölümünüzün مَوْتِكُمْ موت
6 leallekum belki sizler لَعَلَّكُمْ -
7 teşkurune şükredersiniz تَشْكُرُونَ شكر

Notlar

Not 1

*Bayılan kimselerin ayılması, bilinçlerinin kendine gelmesi. **Yakınlarına yıldırım düşmesi nedeniyle baygınlık geçiren, bilinçlerini kaybeden kimseler.

2. Bakara Suresi

Ayet 152

Arapça Metin (Harekeli)

159|2|152|فَٱذْكُرُونِىٓ أَذْكُرْكُمْ وَٱشْكُرُوا۟ لِى وَلَا تَكْفُرُونِ

Arapça Metin (Harekesiz)

159|2|152|فاذكروني اذكركم واشكروا لي ولا تكفرون

Latin Literal

152. Fezkurûnî ezkurkum veşkurû lî ve lâ tekfurûn(tekfurûni).

Türkçe Çeviri

Öyle ki zikredin/hatırlayın beni; (ki) zikrederim/hatırlarım sizleri; ve şükredin43 bana; ve kâfirlik25 etmeyin bana.

Ahmed Samira Çevirisi

152 So mention/remember Me , I remember you , and thank/be grateful to Me and do not disbelieve .

Kelime Kelime Analiz Tablosu

No Kelime Anlam Arapça Kök
1 fezkuruni öyle ki zikredin/hatırlayın beni فَاذْكُرُونِي ذكر
2 ezkurkum zikrederim/hatırlarım sizleri أَذْكُرْكُمْ ذكر
3 veşkuru ve şükredin وَاشْكُرُوا شكر
4 li bana لِي -
5 ve la ve وَلَا -
6 tekfuruni kâfirlik etmeyin bana تَكْفُرُونِ كفر

📚 Bu Ayette Geçen Kavramlar:

Kâfir Kavram 25

25 Örten, gizleyen, kapatan. Bir çiftçi tohumu toprağa gömüp üzerini kapatırsa tohuma kafirlik etmiş olur. Ayette kullanım yerine göre anlam alır. Kur'an'da genel olarak gerçeği/hakkı örtüp gizlemek olarak kullanılır. Kur'an'ın ayetlerinin gerçek anlamını örten/kapatan/etkisizleştirenler de kâfirdirler.

şükür/şükr Kavram 43

43 Teşekkür etmek. Minnettar olmak. Şükran (iyilik bilmek; gönül borcu) sahibi olmak.

2. Bakara Suresi

Ayet 172

Arapça Metin (Harekeli)

179|2|172|يَٰٓأَيُّهَا ٱلَّذِينَ ءَامَنُوا۟ كُلُوا۟ مِن طَيِّبَٰتِ مَا رَزَقْنَٰكُمْ وَٱشْكُرُوا۟ لِلَّهِ إِن كُنتُمْ إِيَّاهُ تَعْبُدُونَ

Arapça Metin (Harekesiz)

179|2|172|يايها الذين امنوا كلوا من طيبت ما رزقنكم واشكروا لله ان كنتم اياه تعبدون

Latin Literal

172. Yâ eyyuhellezîne âmenû kulû min tayyibâti mâ razaknâkum veşkurû lillâhi in kuntum iyyâhu ta’budûn(ta’budûne).

Türkçe Çeviri

Ey iman47 etmiş kimseler! Yiyin sizleri rızıklandırdığımızın iyilerinden/güzellerinden; ve şükredin43 Allah'a eğer olduysanız sadece O'na kulluk46 ederler.

Ahmed Samira Çevirisi

172 You, you those who believed, eat from (the) goodnesses what We provided for you and thank/be grateful to God, if you were (only) Him worshipping.

Kelime Kelime Analiz Tablosu

No Kelime Anlam Arapça Kök
1 ya eyyuha ey يَا أَيُّهَا -
2 ellezine kimseler الَّذِينَ -
3 amenu iman etmiş امَنُوا امن
4 kulu yiyin كُلُوا اكل
5 min مِنْ -
6 tayyibati iyisinden/güzelinden طَيِّبَاتِ طيب
7 ma مَا -
8 razeknakum rızıklandırdığımızın sizleri رَزَقْنَاكُمْ رزق
9 veşkuru ve şükredin وَاشْكُرُوا شكر
10 lillahi Allah'a لِلَّهِ -
11 in eğer إِنْ -
12 kuntum olduysanız كُنْتُمْ كون
13 iyyahu sadece ona إِيَّاهُ -
14 tea'budune kulluk edersiniz تَعْبُدُونَ عبد

📚 Bu Ayette Geçen Kavramlar:

şükür/şükr Kavram 43

43 Teşekkür etmek. Minnettar olmak. Şükran (iyilik bilmek; gönül borcu) sahibi olmak.

Kulluk etmek Kavram 46

46 Köle olmak/dini hüküm koyucu olarak sadece Yüce Allah'ı bilmek. Sadece O'na tapınmak. O'nun astından ilahlar edinmemek. Yüce Allah'ın kelamı olan sadece Kur'an'ın hükümlerine tabi olmak.

iman Kavram 47

47 Akılcı delillerle/kanıtlarla emin olma.

2. Bakara Suresi

Ayet 185

Arapça Metin (Harekeli)

192|2|185|شَهْرُ رَمَضَانَ ٱلَّذِىٓ أُنزِلَ فِيهِ ٱلْقُرْءَانُ هُدًى لِّلنَّاسِ وَبَيِّنَٰتٍ مِّنَ ٱلْهُدَىٰ وَٱلْفُرْقَانِ فَمَن شَهِدَ مِنكُمُ ٱلشَّهْرَ فَلْيَصُمْهُ وَمَن كَانَ مَرِيضًا أَوْ عَلَىٰ سَفَرٍ فَعِدَّةٌ مِّنْ أَيَّامٍ أُخَرَ يُرِيدُ ٱللَّهُ بِكُمُ ٱلْيُسْرَ وَلَا يُرِيدُ بِكُمُ ٱلْعُسْرَ وَلِتُكْمِلُوا۟ ٱلْعِدَّةَ وَلِتُكَبِّرُوا۟ ٱللَّهَ عَلَىٰ مَا هَدَىٰكُمْ وَلَعَلَّكُمْ تَشْكُرُونَ

Arapça Metin (Harekesiz)

192|2|185|شهر رمضان الذي انزل فيه القران هدي للناس وبينت من الهدي والفرقان فمن شهد منكم الشهر فليصمه ومن كان مريضا او علي سفر فعده من ايام اخر يريد الله بكم اليسر ولا يريد بكم العسر ولتكملوا العده ولتكبروا الله علي ما هديكم ولعلكم تشكرون

Latin Literal

185. Şehru ramadânellezî unzile fîhil kur’ânu huden lin nâsi ve beyyinâtin minel hudâ vel furkân(furkâni), fe men şehide minkumuş şehra fel yesumh(yesumhu), ve men kâne marîdan ev alâ seferin fe iddetun min eyyâmin uhar(uhara) yurîdullâhu bikumul yusra ve lâ yurîdu bikumul usra, ve li tukmilûl iddete ve li tukebbirûllâhe alâ mâ hedâkum ve leallekum teşkurûn(teşkurûne).

Türkçe Çeviri

Ramazan946 ayı ki indirildi onda Kur'ân850; bir doğru yola kılavuz insanlara; ve bir beyanat226 doğru yola kılavuzdan; ve furkan259; öyle ki kim tanık/şahit oldu sizlerden o aya; öyle ki siyam/oruç322 tutsun onda; ve kim oldu bir hasta ya da bir sefer üzerinde; öyle ki adetincedir başka günlerden; ister/diler Allah sizlere kolaylık; ve istemez/dilemez sizlere güçlük/zorluk*; ve bütünlemeniz/tamamlamanız içindir adeti/sayıyı; ve yüceltmeniz içindir Allah'ı; sizleri doğru yola kılavuzlamasına karşı; ve belki sizler şükredersiniz43.

Ahmed Samira Çevirisi

185 (The) month (of) Ramadan , which the Koran was descended in it, (is) guidance to the people, and evidences from the guidance and the Separator of Right and Wrong/Koran , so who witnessed from you the month, so he should fast it (E) , and who was sick/diseased or on (a) journey/trip/voyage, so numbered/counted from other days. God wills/wants with you the ease/flexibility and does not want with you the difficulty/hardship , and to complete the term , and to greaten/magnify God on what He guided you, and maybe you thank/be grateful .

Kelime Kelime Analiz Tablosu

No Kelime Anlam Arapça Kök
1 şehru ayı شَهْرُ شهر
2 ramedane ramazan رَمَضَانَ -
3 llezi ki الَّذِي -
4 unzile indirildi أُنْزِلَ نزل
5 fihi onda فِيهِ -
6 l-kuranu Kur'an الْقُرْانُ قرا
7 huden bir doğru yol kılavuz هُدًى هدي
8 linnasi insanlara لِلنَّاسِ نوس
9 ve beyyinatin ve bir beyanat وَبَيِّنَاتٍ بين
10 mine مِنَ -
11 l-huda doğru yola kılavuzdan الْهُدَىٰ هدي
12 velfurkani ve furkan وَالْفُرْقَانِ فرق
13 femen öyle ki kim فَمَنْ -
14 şehide tanık/şahit oldu شَهِدَ شهد
15 minkumu sizlerden مِنْكُمُ -
16 ş-şehra o aya الشَّهْرَ شهر
17 felyesumhu öyle ki savm/oruç tutsun onda فَلْيَصُمْهُ صوم
18 ve men ve kim وَمَنْ -
19 kane oldu كَانَ كون
20 meridan bir hasta مَرِيضًا مرض
21 ev ya da أَوْ -
22 ala üzerinde عَلَىٰ -
23 seferin bir sefer سَفَرٍ سفر
24 feiddetun öyle ki adetincedir فَعِدَّةٌ عدد
25 min مِنْ -
26 eyyamin günlerden أَيَّامٍ يوم
27 uhara başka أُخَرَ اخر
28 yuridu ister/diler يُرِيدُ رود
29 llahu Allah اللَّهُ -
30 bikumu sizlere بِكُمُ -
31 l-yusra kolaylık الْيُسْرَ يسر
32 ve la ve وَلَا -
33 yuridu istemez/dilemez يُرِيدُ رود
34 bikumu sizlere بِكُمُ -
35 l-usra güçlük/zorluk الْعُسْرَ عسر
36 velitukmilu ve bütünlemeniz/tamamlamanız için وَلِتُكْمِلُوا كمل
37 l-iddete adeti/sayıyı الْعِدَّةَ عدد
38 velitukebbiru ve yüceltmeniz için وَلِتُكَبِّرُوا كبر
39 llahe Allah'ı اللَّهَ -
40 ala karşı عَلَىٰ -
41 ma مَا -
42 hedakum doğru yola kılavuzlamasına sizleri هَدَاكُمْ هدي
43 veleallekum ve belki sizler وَلَعَلَّكُمْ -
44 teşkurune şükredersiniz تَشْكُرُونَ شكر

Notlar

Not 1

*Yüce Allah insanlara nerede bir kolaylık sağlamışsa şeytan o şeyi zorlaştırmaya çalışmıştır. Savm/oruç da böyledir. İnsanlar Yüce Allah'ın kolay kıldığını sorularla, detaylarla zorlaştırmaktadır. Zorlaştırma şeytanın vesvesesidir.

📚 Bu Ayette Geçen Kavramlar:

şükür/şükr Kavram 43

43 Teşekkür etmek. Minnettar olmak. Şükran (iyilik bilmek; gönül borcu) sahibi olmak.

Beyan Kavram 226

226 Deklere etmek, bildirmek, belli etmek, ifade etmek.

Furkan Kavram 259

259 Ayıran, bölen, yaran. Doğruyu yanlıştan ışın kılıcı gibi ayıran. Kutsal kitapların her biri bir furkandır. Elbette şerefli Kur'an'ımızdır. Kur'an'ı anlayarak okuyanlar ellerine bu ışın kılıcını almış olur.

Siyam/oruç Kavram 322

322 İmtina etmek, çekinmek, sakınmak, uzak durmak anlamındadır. Ramazan ayında (30 gün) siyam/oruç tutulur. Şafağın beyaz ipliği siyah ipliğinden ayırt olunca -gün ışığı karanlıkta ilk belirginleştiğinde- başlar ve Güneş batınca biter. Siyam yemekten, içmekten ve cinsel yakınlaşmadan uzak durmaktır. Hasta veya seferde olanlar tutamadıkları günleri Ramazan ayı dışında tutarlar. Tâkatını kullanarak tutabilenlerse bir miskini/açlık sınırında yaşayanı doyurarak bir fidye verirler. Siyam/oruç tutmak da hayırlıdır; fidye vermek de hayırlıdır. Birbirlerine üstünlükleri yoktur. Siyam/oruç gecesi cinsel yakınlaşma serbesttir.

Kur'an, kuran. Kavram 850

850 İkra kelimesiyle aynı kökten gelir. İkra oku, okumayı başkaları duyacak şekilde oku, okuyarak ilet, okuduğunu naklet, okuduğunu çalış, okuduğunu incele, okuduğunu araştır, okuduğunu öğret anlamındadır. Kur'an da ikra edilen şeydir. Şerefli Kur'an'da 6234 tane numaralı ayet ve 112 numarasız besmele vardır. İki kapak arasına alınmasıyla kitap haline getirilmiştir. Şerefli Kur'an'ın ikra edilmesi MS 610 yılında başlamış ve MS 633 yılında tamamlanmıştır. Ayetleri nebi ve resûl Muhammed tilavet etmiş, ikra etmiştir. İnen ayetler parşömenlere satır satır yazılmış ve rulo haline getirilerek bir odada saklanmıştır. Elbette insanlar ezberlemiştir de. Nebi vefat etmeden önce şerefli elçi Cibrîl'in eşliğinde rulo olan parşömenler açılmış/yayılmış ve Cibrîl'in talimatıyla iki kapak arasına alınmıştır. Şerefli Kur'an'ın her bir ayeti ikra edilen bir Kur'an'dır.

Gerçek Ramazan ayı ne zamandı? Kavram 946

946 Rabbimiz 2:185 ayetinde şerefli Kur'an'ı Ramazan ayında indirdiğini bildirmiştir. Şerefli Kur'an'ın MS 610 yılında indirildiğini Rabbimiz bizlere matematiksel olarak bildirmiştir. Yine bilime ve şerefli Kur'an'ın nuruyla gördük ki 2:185 ayetindeki Ramazan ayı MS 610 yılının 2 Mart günü görülen ilk hilalle başlamıştır. Kadir gecesi ise Ramazan ayını 22. gecesi olan 23 Mart 610 yılıdır.Şu an milyarlarca insan yanlış ayda oruç tutmaktadır. Gerçek Ramazan ayı 2025 tarihiyle Rebîulâhir ayıdır. Sadece Kur'asn diyen müminler bu ayı gerçek Ramazan ayı olarak takip etmelidirler.Şerefli Kur’an’ın indiği Ramazan ayı Jülyus/Julian 2 Mart 610 günü Ay’ın ilk hilalinin görülmesiyle başladı. İşte deliller…En doğrusunu Rabbimiz bilir.

2. Bakara Suresi

Ayet 243

Arapça Metin (Harekeli)

250|2|243|أَلَمْ تَرَ إِلَى ٱلَّذِينَ خَرَجُوا۟ مِن دِيَٰرِهِمْ وَهُمْ أُلُوفٌ حَذَرَ ٱلْمَوْتِ فَقَالَ لَهُمُ ٱللَّهُ مُوتُوا۟ ثُمَّ أَحْيَٰهُمْ إِنَّ ٱللَّهَ لَذُو فَضْلٍ عَلَى ٱلنَّاسِ وَلَٰكِنَّ أَكْثَرَ ٱلنَّاسِ لَا يَشْكُرُونَ

Arapça Metin (Harekesiz)

250|2|243|الم تر الي الذين خرجوا من ديرهم وهم الوف حذر الموت فقال لهم الله موتوا ثم احيهم ان الله لذو فضل علي الناس ولكن اكثر الناس لا يشكرون

Latin Literal

243. E lem tera ilellezîne haracû min diyârihim ve hum ulûfun hazaral mevti, fe kâle lehumullâhu mûtû summe ahyâhum innallâhe le zû fadlin alen nâsi ve lâkinne ekseren nâsi lâ yeşkurûn(yeşkurûne).

Türkçe Çeviri

Hiç görmez misin kimseleri (ki) çıktılar diyarlarından?; ve onlar binlercedir; ölüme* hazır; öyle ki dedi onlara Allah: "Ölün*!"; sonra hayat verdi* (Allah) onlara; doğrusu Allah mutlak sahibidir bir fazl/fazilet insanlara karşı; velakin/fakat insanların ekserisi/çoğu/geneli şükretmezler43.

Ahmed Samira Çevirisi

243 Do you not see/understand to those who got out from their homes/countries/tribes/places , and they are thousands , fearing/cautioning the death, so God said to them: "Die." Then He revived them. That God (is owner) of grace/favour/blessing on the people, and but most of the people do not thank/be grateful.

Kelime Kelime Analiz Tablosu

No Kelime Anlam Arapça Kök
1 elem أَلَمْ -
2 tera görmez misin? تَرَ راي
3 ila إِلَى -
4 ellezine kimseleri الَّذِينَ -
5 haracu çıktılar خَرَجُوا خرج
6 min مِنْ -
7 diyarihim diyarlarından دِيَارِهِمْ دور
8 ve hum ve onlar وَهُمْ -
9 ulufun binlercesi أُلُوفٌ الف
10 hazera hazır حَذَرَ حذر
11 l-mevti ölümle الْمَوْتِ موت
12 fekale öyle ki dedi فَقَالَ قول
13 lehumu onlara لَهُمُ -
14 llahu Allah اللَّهُ -
15 mutu Ölün! مُوتُوا موت
16 summe sonra ثُمَّ -
17 ehyahum hayat verdi (Allah) onlara أَحْيَاهُمْ حيي
18 inne doğrusu إِنَّ -
19 llahe Allah اللَّهَ -
20 lezu mutlak sahibidir لَذُو -
21 fedlin fazl/fazilet فَضْلٍ فضل
22 ala karşı عَلَى -
23 n-nasi insanlara النَّاسِ نوس
24 velakinne velakin وَلَٰكِنَّ -
25 eksera ekserisi/çoğu/geneli أَكْثَرَ كثر
26 n-nasi insanların النَّاسِ نوس
27 la لَا -
28 yeşkurune şükretmezler يَشْكُرُونَ شكر

Notlar

Not 1

*Anlarız ki Yüce Allah ölümün eşiğinden bu insanları geri döndürmüştür. Hayatlarını bağışlamıştır.

📚 Bu Ayette Geçen Kavramlar:

şükür/şükr Kavram 43

43 Teşekkür etmek. Minnettar olmak. Şükran (iyilik bilmek; gönül borcu) sahibi olmak.

3. Âl-i İmrân Suresi

Ayet 123

Arapça Metin (Harekeli)

416|3|123|وَلَقَدْ نَصَرَكُمُ ٱللَّهُ بِبَدْرٍ وَأَنتُمْ أَذِلَّةٌ فَٱتَّقُوا۟ ٱللَّهَ لَعَلَّكُمْ تَشْكُرُونَ

Arapça Metin (Harekesiz)

416|3|123|ولقد نصركم الله ببدر وانتم اذله فاتقوا الله لعلكم تشكرون

Latin Literal

123. Ve lekad nasarakumullâhu bi bedrin ve entum ezilleh(ezilletun), fettekûllâhe leallekum teşkurûn(teşkurûne).

Türkçe Çeviri

Ant olsun yardım etti sizlere Allah Bedir'de457; ve sizler zillet452 içindeydiniz*; öyle ki takvalı21 olun Allah’a; belki sizler şükredersiniz43.

Ahmed Samira Çevirisi

123 And God had (E) given you victory/aid with (at) Badr , and you are humiliated/disgraced , so fear and obey God, maybe/perhaps you thank/be grateful.

Kelime Kelime Analiz Tablosu

No Kelime Anlam Arapça Kök
1 velekad ant olsun وَلَقَدْ -
2 nesarakumu yardım etti sizlere نَصَرَكُمُ نصر
3 llahu Allah اللَّهُ -
4 bibedrin Bedir'de بِبَدْرٍ -
5 veentum ve sizler وَأَنْتُمْ -
6 ezilletun zillet içinde أَذِلَّةٌ ذلل
7 fetteku öyle ki takvalı olun فَاتَّقُوا وقي
8 llahe Allah’a اللَّهَ -
9 leallekum belki sizler لَعَلَّكُمْ -
10 teşkurune şükredersiniz تَشْكُرُونَ شكر

Notlar

Not 1

*Zayıf, perişan.

📚 Bu Ayette Geçen Kavramlar:

Takva Kavram 21

21 Sakınmak, çekinmek. Kur'an'da en çok Yüce Allah'ın hoşnut olmayacağı şeylerden, Kur'an'ın emir ve yasaklarını çiğnemekten sakınmayı, uzak durmayı işaret eder.

şükür/şükr Kavram 43

43 Teşekkür etmek. Minnettar olmak. Şükran (iyilik bilmek; gönül borcu) sahibi olmak.

Zillet Kavram 452

452 Alçaklık, aşağılık, hor görülmek.

Bedir Kavram 457

457 Müslümanları katletmek için gelen düşmana karşı yapılan savaşın yapıldığı yerin ismi. Yüce Allah perişan haldeki müslümanlara yardım etmiştir.

3. Âl-i İmrân Suresi

Ayet 144

Arapça Metin (Harekeli)

437|3|144|وَمَا مُحَمَّدٌ إِلَّا رَسُولٌ قَدْ خَلَتْ مِن قَبْلِهِ ٱلرُّسُلُ أَفَإِي۟ن مَّاتَ أَوْ قُتِلَ ٱنقَلَبْتُمْ عَلَىٰٓ أَعْقَٰبِكُمْ وَمَن يَنقَلِبْ عَلَىٰ عَقِبَيْهِ فَلَن يَضُرَّ ٱللَّهَ شَيْـًٔا وَسَيَجْزِى ٱللَّهُ ٱلشَّٰكِرِينَ

Arapça Metin (Harekesiz)

437|3|144|وما محمد الا رسول قد خلت من قبله الرسل افاين مات او قتل انقلبتم علي اعقبكم ومن ينقلب علي عقبيه فلن يضر الله شيا وسيجزي الله الشكرين

Latin Literal

144. Ve mâ muhammedun illâ resûl(resûlun), kad halet min kablihir rusûl(rusûlu), e fein mâte ev kutilenkalebtum alâ a’kâbikum, ve men yenkalib alâ akıbeyhi fe len yadurrallâhe şey’â(şey’en), ve se yeczîllâhuş şâkirîn(şâkirîne).”

Türkçe Çeviri

Ve Muhammed değildir bir resûl418 dışında; muhakkak geçti onun öncesinden* resûller418; öyle ki eğer ölür ya da katledilirse geri mi dönersiniz topuklarınız üzerinde?; ve kim geri döner iki topuğu üzerinde; öyle ki asla zarar vermez Allah'a bir şey; ve karşılığını verecek Allah şükredenlerin43.

Ahmed Samira Çevirisi

144 And Mohammad is not except a messenger, had passed/expired from before him the messengers, so if he died, or (he was) killed, you turned/returned on your heels , and whom turns/returns, on his two heels, so he will never/not harm God, a thing, and God will reward the thankful/grateful.

Kelime Kelime Analiz Tablosu

No Kelime Anlam Arapça Kök
1 ve ma ve değildir وَمَا -
2 muhammedun Muhammed مُحَمَّدٌ -
3 illa dışında إِلَّا -
4 rasulun bir resûl رَسُولٌ رسل
5 kad muhakkak قَدْ -
6 halet geçti خَلَتْ خلو
7 min مِنْ -
8 kablihi onun öncesinden قَبْلِهِ قبل
9 r-rusulu resûller الرُّسُلُ رسل
10 efein mi öyle ki eğer أَفَإِنْ -
11 mate ölür مَاتَ موت
12 ev ya da أَوْ -
13 kutile katledilirse قُتِلَ قتل
14 nkalebtum geri dönersiniz انْقَلَبْتُمْ قلب
15 ala üzerinde عَلَىٰ -
16 ea'kabikum topuklarınız أَعْقَابِكُمْ عقب
17 ve men ve kim وَمَنْ -
18 yenkalib geri döner يَنْقَلِبْ قلب
19 ala üzerinde عَلَىٰ -
20 akibeyhi iki topuğu عَقِبَيْهِ عقب
21 felen öyle ki asla فَلَنْ -
22 yedurra zarar vermez يَضُرَّ ضرر
23 llahe Allah'a اللَّهَ -
24 şey'en bir şey شَيْئًا شيا
25 ve seyeczi ve cezalandıracak وَسَيَجْزِي جزي
26 llahu Allah اللَّهُ -
27 ş-şakirine şükredenleri الشَّاكِرِينَ شكر

Notlar

Not 1

*Kur'an'da Muhammed nebi öncesinde yaşamış olan 26 nebinin ismi zikredilir. Bu resûller de bir insandı. Yaşadılar ve öldüler. Dünyada bâki olan kutsal kitaplardır.

📚 Bu Ayette Geçen Kavramlar:

şükür/şükr Kavram 43

43 Teşekkür etmek. Minnettar olmak. Şükran (iyilik bilmek; gönül borcu) sahibi olmak.

Resûl Kavram 418

418 Elçi. Bir görev ya da amaç için gönderilen. Aracı edilen. Yüce Allah insanlardan ve meleklerden elçiler seçer.

3. Âl-i İmrân Suresi

Ayet 145

Arapça Metin (Harekeli)

438|3|145|وَمَا كَانَ لِنَفْسٍ أَن تَمُوتَ إِلَّا بِإِذْنِ ٱللَّهِ كِتَٰبًا مُّؤَجَّلًا وَمَن يُرِدْ ثَوَابَ ٱلدُّنْيَا نُؤْتِهِۦ مِنْهَا وَمَن يُرِدْ ثَوَابَ ٱلْءَاخِرَةِ نُؤْتِهِۦ مِنْهَا وَسَنَجْزِى ٱلشَّٰكِرِينَ

Arapça Metin (Harekesiz)

438|3|145|وما كان لنفس ان تموت الا باذن الله كتبا موجلا ومن يرد ثواب الدنيا نوته منها ومن يرد ثواب الاخره نوته منها وسنجزي الشكرين

Latin Literal

145. Ve mâ kâne li nefsin en temûte illâ bi iznillâhi kitâben mueccelâ(mueccelen), ve men yurid sevâbed dunyâ nu’tihî minhâ, ve men yurid sevâbel âhirati nu’tihî minhâ, ve se neczîş şâkirîn(şâkirîne).

Türkçe Çeviri

Ve olmuş değildir bir nefse201 ki ölür (o nefis) Allah'ın izni dışında; ecellenmiş* bir kitaptır/yazıttır; ve kim ister dünya sevabını464 veririz ona ondan; ve kim ister ahiret sevabını464 veririz ona ondan; ve karşılığını veririz şükredenlerin43.

Ahmed Samira Çevirisi

145 And it was not to a self that to die except with God’s permission, a decree/destiny/fate delayed , and who wants/wills the present world’s reward, We give him from it, and who wants/wills the end’s (other life’s) reward, We give him from it, and We will reward the thankful/grateful.

Kelime Kelime Analiz Tablosu

No Kelime Anlam Arapça Kök
1 ve ma ve değildir وَمَا -
2 kane olmuş كَانَ كون
3 linefsin bir nefse لِنَفْسٍ نفس
4 en ki أَنْ -
5 temute ölür (o nefis) تَمُوتَ موت
6 illa dışında إِلَّا -
7 biizni izni بِإِذْنِ اذن
8 llahi Allah'ın اللَّهِ -
9 kitaben bir kitaptır كِتَابًا كتب
10 mu'eccelen ecellenmiş مُؤَجَّلًا اجل
11 ve men ve kim وَمَنْ -
12 yurid ister يُرِدْ رود
13 sevabe sevabını (menfaatini) ثَوَابَ ثوب
14 d-dunya dünya الدُّنْيَا دنو
15 nu'tihi veririz ona نُؤْتِهِ اتي
16 minha ondan مِنْهَا -
17 ve men ve kim وَمَنْ -
18 yurid ister يُرِدْ رود
19 sevabe sevabını ثَوَابَ ثوب
20 l-ahirati ahiret الْاخِرَةِ اخر
21 nu'tihi veririz ona نُؤْتِهِ اتي
22 minha ondan مِنْهَا -
23 ve seneczi ve cezalandırırız وَسَنَجْزِي جزي
24 ş-şakirine şükredenleri الشَّاكِرِينَ شكر

Notlar

Not 1

*Belirlenmiş bir süre.

📚 Bu Ayette Geçen Kavramlar:

şükür/şükr Kavram 43

43 Teşekkür etmek. Minnettar olmak. Şükran (iyilik bilmek; gönül borcu) sahibi olmak.

Nefis Kavram 201

201 Benlik, kişilik, öz varlık.

Sevap Kavram 464

464 Ödül, mükâfat, karşılık.

4. Nisâ Suresi

Ayet 147

Arapça Metin (Harekeli)

640|4|147|مَّا يَفْعَلُ ٱللَّهُ بِعَذَابِكُمْ إِن شَكَرْتُمْ وَءَامَنتُمْ وَكَانَ ٱللَّهُ شَاكِرًا عَلِيمًا

Arapça Metin (Harekesiz)

640|4|147|ما يفعل الله بعذابكم ان شكرتم وامنتم وكان الله شاكرا عليما

Latin Literal

147. Mâ yef’alullâhu bi azâbikum in şekertum ve âmentum. Ve kânallâhu şâkiran alîmâ(alîmen).

Türkçe Çeviri

Niye faaliyete geçirsin Allah azap etmeyi sizlere eğer şükrederseniz43 ve iman47 ederseniz; ve oldu Allah bir Şâkir313; bir Alîm8.

Ahmed Samira Çevirisi

147 What God makes/does with your torture if you thanked/became grateful and you believed, and God was/is thankful/grateful, knowledgeable.

Kelime Kelime Analiz Tablosu

No Kelime Anlam Arapça Kök
1 ma ne مَا -
2 yef'alu yapsın يَفْعَلُ فعل
3 llahu Allah اللَّهُ -
4 biazabikum azap etmeyi sizlere بِعَذَابِكُمْ عذب
5 in eğer إِنْ -
6 şekertum şükrederseniz شَكَرْتُمْ شكر
7 ve amentum ve iman ederseniz وَامَنْتُمْ امن
8 ve kane ve oldu وَكَانَ كون
9 llahu Allah اللَّهُ -
10 şakiran Şâkir شَاكِرًا شكر
11 alimen Alîm عَلِيمًا علم

📚 Bu Ayette Geçen Kavramlar:

Alîm Kavram 8

8 Bilen.

şükür/şükr Kavram 43

43 Teşekkür etmek. Minnettar olmak. Şükran (iyilik bilmek; gönül borcu) sahibi olmak.

iman Kavram 47

47 Akılcı delillerle/kanıtlarla emin olma.

Şâkir Kavram 313

313 Hayrın/iyiliğin değerini bilen/anlayan, karşılığını hazırlayıp veren, müteşekkir olan.

5. Mâide Suresi

Ayet 6

Arapça Metin (Harekeli)

675|5|6|يَٰٓأَيُّهَا ٱلَّذِينَ ءَامَنُوٓا۟ إِذَا قُمْتُمْ إِلَى ٱلصَّلَوٰةِ فَٱغْسِلُوا۟ وُجُوهَكُمْ وَأَيْدِيَكُمْ إِلَى ٱلْمَرَافِقِ وَٱمْسَحُوا۟ بِرُءُوسِكُمْ وَأَرْجُلَكُمْ إِلَى ٱلْكَعْبَيْنِ وَإِن كُنتُمْ جُنُبًا فَٱطَّهَّرُوا۟ وَإِن كُنتُم مَّرْضَىٰٓ أَوْ عَلَىٰ سَفَرٍ أَوْ جَآءَ أَحَدٌ مِّنكُم مِّنَ ٱلْغَآئِطِ أَوْ لَٰمَسْتُمُ ٱلنِّسَآءَ فَلَمْ تَجِدُوا۟ مَآءً فَتَيَمَّمُوا۟ صَعِيدًا طَيِّبًا فَٱمْسَحُوا۟ بِوُجُوهِكُمْ وَأَيْدِيكُم مِّنْهُ مَا يُرِيدُ ٱللَّهُ لِيَجْعَلَ عَلَيْكُم مِّنْ حَرَجٍ وَلَٰكِن يُرِيدُ لِيُطَهِّرَكُمْ وَلِيُتِمَّ نِعْمَتَهُۥ عَلَيْكُمْ لَعَلَّكُمْ تَشْكُرُونَ

Arapça Metin (Harekesiz)

675|5|6|يايها الذين امنوا اذا قمتم الي الصلوه فاغسلوا وجوهكم وايديكم الي المرافق وامسحوا بروسكم وارجلكم الي الكعبين وان كنتم جنبا فاطهروا وان كنتم مرضي او علي سفر او جا احد منكم من الغايط او لمستم النسا فلم تجدوا ما فتيمموا صعيدا طيبا فامسحوا بوجوهكم وايديكم منه ما يريد الله ليجعل عليكم من حرج ولكن يريد ليطهركم وليتم نعمته عليكم لعلكم تشكرون

Latin Literal

6. Yâ eyyuhellezîne âmenû izâ kumtum iles salâti fagsilû vucûhekum ve eydiyekum ilel merâfikı vemsehû bi ruusikum ve erculekum ilâl ka’beyn(ka’beyni) ve in kuntum cunuben fattahherû ve in kuntum mardâ ev alâ seferin ev câe ehadun minkum minel gâitı ev lâmestumun nisâe fe lem tecidû mâen fe teyemmemû saîden tayyiben femsehû bi vucûhikum ve eydîkum minh(minhu) mâ yurîdullâhu li yec’ale aleykum min haracin ve lâkin yurîdu li yutahhirekum ve li yutimme ni’metehu aleykum leallekum teşkurûn(teşkurûne).

Türkçe Çeviri

Ey iman47 etmiş kimseler! Dikeldiğiniz/ayağa kalktığınız zaman salâta5; öyle ki533 gusledin/yıkayın yüzlerinizi ve ellerinizi dirseğe doğru; ve mesh edin/sıvazlayın başlarınızı ve ayaklarınızı iki topuğa doğru; ve eğer olduysanız bir cünüp136; öyle ki temizlenin/yıkanın; ve eğer olduysanız hastalar; ya da bir sefer üzerinde; ya da geldi biriniz sizden gaitadan/dışkılamaktan; ya da dokundunuz/cinsel ilişkiye girdiniz kadınlara; ve asla bulamadınız bir su; öyle ki teyemmüm edin/sürün iyi/hoş/yumuşak toprağa/kuma; öyle ki sıvazlayın yüzlerinize ve ellerinize ondan (topraktan/kumdan); razı olur değildir Allah yapmaya sizlere zorluktan/darlıktan; fakat razı olur/arzular temizlemeye sizleri ve tamamlamaya kendi nimetini sizlere; belki sizler şükredersiniz43.

Ahmed Samira Çevirisi

6 You, you those who believed, if you started/got up to the prayers, so wash with water your faces, and your hands to the elbows, and rub/wipe with your heads and your feet to the two joints/ankle bones, and if you wereimpure/unclean , so be purified/cleaned , and if you were sick/diseased or on (a) journey/trip/voyage or one of you came from the safe hidden depression in the ground (toilet), or you touched and felt repeatedly the women, so you did not find water, so wipe your hands and face with dust good/pure dust, so rub/wipe with your faces and your hands from it, God does not want to make/put on you strain/hardship, and but He wants to purify you mentally and physically and to complete (E) His blessing on you, maybe/perhaps you thank/be grateful.

Kelime Kelime Analiz Tablosu

No Kelime Anlam Arapça Kök
1 ya eyyuha ey يَاأَيُّهَا -
2 ellezine kimseler الَّذِينَ -
3 amenu iman etmiş امَنُوا امن
4 iza zaman إِذَا -
5 kumtum dikeldiğiniz/ayağa kalktığınız قُمْتُمْ قوم
6 ila إِلَى -
7 s-salati salata الصَّلَاةِ صلو
8 fegsilu öyle ki yıkayın/gusledin فَاغْسِلُوا غسل
9 vucuhekum yüzlerinizi وُجُوهَكُمْ وجه
10 ve eydiyekum ve ellerinizi وَأَيْدِيَكُمْ يدي
11 ila doğru إِلَى -
12 l-merafiki dirseğe الْمَرَافِقِ رفق
13 vemsehu ve mesh edin/sıvazlayın وَامْسَحُوا مسح
14 biru'usikum başlarınızı بِرُءُوسِكُمْ راس
15 ve erculekum ve ayaklarınızı وَأَرْجُلَكُمْ رجل
16 ila doğru إِلَى -
17 l-kea'beyni iki topuğa الْكَعْبَيْنِ كعب
18 vein ve eğer وَإِنْ -
19 kuntum oldunuz كُنْتُمْ كون
20 cunuben bir cünüp/bir uzak (temizlikten) جُنُبًا جنب
21 fettahheru öyle ki temizlenin/yıkanın فَاطَّهَّرُوا طهر
22 vein ve eğer وَإِنْ -
23 kuntum oldunuz كُنْتُمْ كون
24 merda hastalar مَرْضَىٰ مرض
25 ev ya da أَوْ -
26 ala üzerinde عَلَىٰ -
27 seferin bir sefer سَفَرٍ سفر
28 ev ya da أَوْ -
29 ca'e geldi جَاءَ جيا
30 ehadun biriniz أَحَدٌ احد
31 minkum sizden مِنْكُمْ -
32 mine مِنَ -
33 l-gaiti gaitadan/dışkılamaktan الْغَائِطِ غوط
34 ev ya da أَوْ -
35 lamestumu dokundunuz/cinsel ilişkiye girdiniz لَامَسْتُمُ لمس
36 n-nisa'e kadınlara النِّسَاءَ نسو
37 fe lem ve asla فَلَمْ -
38 tecidu bulamadınız تَجِدُوا وجد
39 maen bir su مَاءً موه
40 feteyemmemu öyle ki teyemmüm edin/sürün فَتَيَمَّمُوا يمم
41 saiyden toprağa/kuma صَعِيدًا صعد
42 tayyiben iyi/hoş/yumuşak طَيِّبًا طيب
43 femsehu öyle ki sıvazlayın فَامْسَحُوا مسح
44 bivucuhikum yüzlerinize بِوُجُوهِكُمْ وجه
45 ve eydikum ve ellerinize وَأَيْدِيكُمْ يدي
46 minhu ondan (topraktan/kumdan) مِنْهُ -
47 ma değildir مَا -
48 yuridu razı olur يُرِيدُ رود
49 llahu Allah اللَّهُ -
50 liyec'ale yapmaya لِيَجْعَلَ جعل
51 aleykum sizlere عَلَيْكُمْ -
52 min مِنْ -
53 haracin zorluktan/darlıktan حَرَجٍ حرج
54 velakin fakat وَلَٰكِنْ -
55 yuridu razı olur/arzular يُرِيدُ رود
56 liyutahhirakum temizlemeye sizleri لِيُطَهِّرَكُمْ طهر
57 veliyutimme ve tamamlamaya وَلِيُتِمَّ تمم
58 nia'metehu kendi nimetini نِعْمَتَهُ نعم
59 aleykum sizlere عَلَيْكُمْ -
60 leallekum belki sizler لَعَلَّكُمْ -
61 teşkurune şükredersiniz تَشْكُرُونَ شكر

📚 Bu Ayette Geçen Kavramlar:

Müminlerin günlük vakitli salâtı. Kavram 5

5 Müminlerin belirli vakitlerde (sabah ve akşam) akılla/fikirle Kur’an okuması, Kur’an dersi yaparak Kur’an’ın peşinden koşması. Akşam salâtı (Güneş’in batmasıyla başlar ve havanın tam kararmasıyla biter) ve sabah salâtı (havanın halen tam karanlık olduğu son anlarda başlar ve Güneş’in doğuşuyla biter).

şükür/şükr Kavram 43

43 Teşekkür etmek. Minnettar olmak. Şükran (iyilik bilmek; gönül borcu) sahibi olmak.

iman Kavram 47

47 Akılcı delillerle/kanıtlarla emin olma.

Cünüp Kavram 136

136 Temizlikten uzak kalmak, kopmak.

Kur'an'ın abdesti nedir? Cünüplük nedir? Kavram 533

533 Salâta başlamadan önce bedenin ve ruhun temizlenmesi amacıyla su veya toprakla yapılan temizlik.Abdesti Kur’an’a göre iki şey bozar.  Cinsel ilişki.  Dışkılama yani gaita çıkışı.Aklınıza gelen başka hiçbir şey abdesti bozmaz. Nokta. Bunun dışında şeyler uydurmak Kur'an'a ortak koşmaktır. Abdest gerekirse. Su varsa; eller dirseklere kadar yıkanır. Yüz yıkanır. Baş mesh edilir. Ayaklar mesh edilir. Su yoksa ya da hastalık varsa ya da sefer hali varsa temiz ve yumuşak bir toprakla/kumla eller ovuşturulur ve yüze sürülür. Şema olarak gösterilmesi; Abdest gerektiren şartlar. Abdest Süreci;

5. Mâide Suresi

Ayet 89

Arapça Metin (Harekeli)

758|5|89|لَا يُؤَاخِذُكُمُ ٱللَّهُ بِٱللَّغْوِ فِىٓ أَيْمَٰنِكُمْ وَلَٰكِن يُؤَاخِذُكُم بِمَا عَقَّدتُّمُ ٱلْأَيْمَٰنَ فَكَفَّٰرَتُهُۥٓ إِطْعَامُ عَشَرَةِ مَسَٰكِينَ مِنْ أَوْسَطِ مَا تُطْعِمُونَ أَهْلِيكُمْ أَوْ كِسْوَتُهُمْ أَوْ تَحْرِيرُ رَقَبَةٍ فَمَن لَّمْ يَجِدْ فَصِيَامُ ثَلَٰثَةِ أَيَّامٍ ذَٰلِكَ كَفَّٰرَةُ أَيْمَٰنِكُمْ إِذَا حَلَفْتُمْ وَٱحْفَظُوٓا۟ أَيْمَٰنَكُمْ كَذَٰلِكَ يُبَيِّنُ ٱللَّهُ لَكُمْ ءَايَٰتِهِۦ لَعَلَّكُمْ تَشْكُرُونَ

Arapça Metin (Harekesiz)

758|5|89|لا يواخذكم الله باللغو في ايمنكم ولكن يواخذكم بما عقدتم الايمن فكفرته اطعام عشره مسكين من اوسط ما تطعمون اهليكم او كسوتهم او تحرير رقبه فمن لم يجد فصيام ثلثه ايام ذلك كفره ايمنكم اذا حلفتم واحفظوا ايمنكم كذلك يبين الله لكم ايته لعلكم تشكرون

Latin Literal

89. Lâ yuâhizukumullâhu bil lagvi fî eymânikum ve lâkin yuâhizukum bimâ akkadtumul eymân(eymâne), fe keffâretuhu it’âmu aşereti mesâkîne min evsatı mâ tut’ımûne ehlîkum ev kisvetuhum ev tahrîru rakabeh(rakabetin) fe men lem yecid fe sıyâmu selâseti eyyâm(eyyâmin) zâlike keffâretu eymânikum izâ haleftum vahfezû eymânekum kezâlike yubeyyinullâhu lekum âyâtihi leallekum teşkurûn(teşkurûne).

Türkçe Çeviri

Tutmaz (sorumlu) sizleri Allah yeminlerinizdeki diyalektle/jargonla/ağızla; velakin/fakat tutar (sorumlu) sizleri akitlediğiniz207 yeminler nedeniyle; öyle ki kefareti onun yedirmedir on miskinki113 vasattan/ortadan/en iyisinden (ki) yedirirsiniz ehlinize/ailenize ya da giydirmedir onları ya da hürriyetine kavuşturmadır rakabeyi520; öyle ki kim asla bulamaz öyle ki oruç tutar üç gün; işte budur; kefaretidir yeminlerinizin yemin ettiğiniz zaman; ve koruyun yeminlerinizi; işte böyledir; beyan226 eder Allah sizlere ayetlerini454; belki sizler şükredersiniz43.

Ahmed Samira Çevirisi

89 God does not punish you with the nonsense/useless talk in your oaths, and but He punishes you with75what you intended (in) the oaths, so its cover/substitution (is) feeding ten poorest of poor/poor oppressed from middle (average of) what you feed your families , or their dressing/clothing, or feeding/liberating a neck/person/slave, so who does not find, so fasting three days, that (is) cover/substitution (for) your oaths, if you swore/took oath, and guard your oaths, like that God clarifies to you His verses/evidences, maybe you thank/be grateful.

Kelime Kelime Analiz Tablosu

No Kelime Anlam Arapça Kök
1 la لَا -
2 yu'ahizukumu tutmaz sizleri يُؤَاخِذُكُمُ اخذ
3 llahu Allah اللَّهُ -
4 bil-legvi diyalektle/jargonla/ağızla بِاللَّغْوِ لغو
5 fi فِي -
6 eymanikum yeminlerinizdeki أَيْمَانِكُمْ يمن
7 velakin velakin/fakat وَلَٰكِنْ -
8 yu'ahizukum tutar sizleri يُؤَاخِذُكُمْ اخذ
9 bima nedeniyle بِمَا -
10 akkadtumu akitlediğiniz عَقَّدْتُمُ عقد
11 l-eymane yeminler الْأَيْمَانَ يمن
12 fekeffaratuhu öyle ki kefareti onun فَكَفَّارَتُهُ كفر
13 it'aamu yedirmektir إِطْعَامُ طعم
14 aşerati on عَشَرَةِ عشر
15 mesakine miskinki مَسَاكِينَ سكن
16 min مِنْ -
17 evseti vasattan/ortadan أَوْسَطِ وسط
18 ma مَا -
19 tut'imune yedirirsiniz تُطْعِمُونَ طعم
20 ehlikum ehlinize أَهْلِيكُمْ اهل
21 ev ya da أَوْ -
22 kisvetuhum giydirme onları كِسْوَتُهُمْ كسو
23 ev ya da أَوْ -
24 tehriru hürriyetine kavuşturma تَحْرِيرُ حرر
25 rakabetin rakibeyi رَقَبَةٍ رقب
26 femen öyle ki kim فَمَنْ -
27 lem asla لَمْ -
28 yecid bulamaz يَجِدْ وجد
29 fesiyamu öyle ki oruç tutar فَصِيَامُ صوم
30 selaseti üç ثَلَاثَةِ ثلث
31 eyyamin gün أَيَّامٍ يوم
32 zalike işte budur ذَٰلِكَ -
33 keffaratu keffaretidir كَفَّارَةُ كفر
34 eymanikum yeminlerinizin أَيْمَانِكُمْ يمن
35 iza إِذَا -
36 haleftum yemin ettiğiniz zaman حَلَفْتُمْ حلف
37 vehfezu ve koruyun وَاحْفَظُوا حفظ
38 eymanekum yeminlerinizi أَيْمَانَكُمْ يمن
39 kezalike işte böyledir كَذَٰلِكَ -
40 yubeyyinu beyan eder يُبَيِّنُ بين
41 llahu Allah اللَّهُ -
42 lekum sizlere لَكُمْ -
43 ayatihi ayetlerini ايَاتِهِ ايي
44 leallekum belki sizler لَعَلَّكُمْ -
45 teşkurune şükredersiniz تَشْكُرُونَ شكر

📚 Bu Ayette Geçen Kavramlar:

şükür/şükr Kavram 43

43 Teşekkür etmek. Minnettar olmak. Şükran (iyilik bilmek; gönül borcu) sahibi olmak.

Miskin Kavram 113

113 Açlık sınırında yaşayan. Açlıktan hareketleri kısıtlanmış.

akit, ukad Kavram 207

207 Bağıtlar, bağıtlaşmalar, bağlar, antlaşmalar, sözleşmeler, birliktelikler, söz vererek birleşmeler.

Beyan Kavram 226

226 Deklere etmek, bildirmek, belli etmek, ifade etmek.

Ayetler Kavram 454

454 Sadece kutsal kitaplarda bulunan Yüce Allah'ın hükümleri, kelamı.

Rakabe Kavram 520

520 Bağlı boyunlar. Boyunduruk altına girmiş kimseler.

6. En'âm Suresi

Ayet 53

Arapça Metin (Harekeli)

842|6|53|وَكَذَٰلِكَ فَتَنَّا بَعْضَهُم بِبَعْضٍ لِّيَقُولُوٓا۟ أَهَٰٓؤُلَآءِ مَنَّ ٱللَّهُ عَلَيْهِم مِّنۢ بَيْنِنَآ أَلَيْسَ ٱللَّهُ بِأَعْلَمَ بِٱلشَّٰكِرِينَ

Arapça Metin (Harekesiz)

842|6|53|وكذلك فتنا بعضهم ببعض ليقولوا اهولا من الله عليهم من بيننا اليس الله باعلم بالشكرين

Latin Literal

53. Ve kezâlike fetennâ ba’dahum bi ba’din li yekûlû e hâulâi mennallâhu aleyhim min beyninâ, e leysallâhu bi a’leme biş şâkirîn(şâkirîne).

Türkçe Çeviri

Ve işte böyledir; fitnelendirdik610 bir kısmını onların bir kısımla; demeleri için "Şunlara mı minnet etti Allah aramızdan onların üzerine? Olmaz mı Allah daha iyi bilen şükredenleri43.

Ahmed Samira Çevirisi

53 And like that We tested/allured some of them with some, to say (P): "Are those (who) God blessed on them from between us?" Is God not more knowing with the thankful/grateful?

Kelime Kelime Analiz Tablosu

No Kelime Anlam Arapça Kök
1 ve kezalike ve işte böyledir وَكَذَٰلِكَ -
2 fetenna fitnelendirdik onları فَتَنَّا فتن
3 bea'dehum bir kısmını onların بَعْضَهُمْ بعض
4 bibea'din bir kısmıyla بِبَعْضٍ بعض
5 liyekulu demeleri için لِيَقُولُوا قول
6 eha'ula'i şunlar mı أَهَٰؤُلَاءِ -
7 menne minnet etti مَنَّ منن
8 llahu Allah اللَّهُ -
9 aleyhim üzerlerine onların عَلَيْهِمْ -
10 min مِنْ -
11 beynina aramızdan بَيْنِنَا بين
12 eleyse olmaz mı أَلَيْسَ ليس
13 llahu Allah اللَّهُ -
14 biea'leme daha iyi bilen بِأَعْلَمَ علم
15 biş-şakirine şükredenleri بِالشَّاكِرِينَ شكر

📚 Bu Ayette Geçen Kavramlar:

şükür/şükr Kavram 43

43 Teşekkür etmek. Minnettar olmak. Şükran (iyilik bilmek; gönül borcu) sahibi olmak.

Fitne. Kavram 610

610 Test, deneme, sınav, yanlışla doğruyu ayırt edebilme yetisinin ölçülmesi.

6. En'âm Suresi

Ayet 63

Arapça Metin (Harekeli)

852|6|63|قُلْ مَن يُنَجِّيكُم مِّن ظُلُمَٰتِ ٱلْبَرِّ وَٱلْبَحْرِ تَدْعُونَهُۥ تَضَرُّعًا وَخُفْيَةً لَّئِنْ أَنجَىٰنَا مِنْ هَٰذِهِۦ لَنَكُونَنَّ مِنَ ٱلشَّٰكِرِينَ

Arapça Metin (Harekesiz)

852|6|63|قل من ينجيكم من ظلمت البر والبحر تدعونه تضرعا وخفيه لين انجينا من هذه لنكونن من الشكرين

Latin Literal

63. Kul men yuneccîkum min zulumâtil berri vel bahri ted’ûnehu tedarruan ve hufyeh(hufyeten), le in encânâ min hâzihî le nekûnenne mineş şâkirîn(şâkirîne).

Türkçe Çeviri

De ki: "Kim kurtarır sizleri karanlıklarından karanın ve denizin*; çağırırsınız O’nu alçak gönüllü (olarak) ve gizli (olarak); "Mutlak ki eğer kurtarırsa (Allah) bizleri bundan; mutlak oluruz şükredenlerden43." (diye).

Ahmed Samira Çevirisi

63 Say: "Who saves/rescues you from (the) darknesses (of) the land/shore and the sea/ocean, you call Him humbly and humiliated and secretly: "If (E) He saved/rescued us from this we will become (E) from the thankful/grateful."

Kelime Kelime Analiz Tablosu

No Kelime Anlam Arapça Kök
1 kul de ki قُلْ قول
2 men kim مَنْ -
3 yuneccikum kurtarır sizleri يُنَجِّيكُمْ نجو
4 min مِنْ -
5 zulumati karanlıklarından ظُلُمَاتِ ظلم
6 l-berri karanın الْبَرِّ برر
7 velbehri ve denizin وَالْبَحْرِ بحر
8 ted'unehu çağırırsınız O’nu تَدْعُونَهُ دعو
9 tederruan alçak gönüllü (olarak) تَضَرُّعًا ضرع
10 ve hufyeten ve gizli (olarak) وَخُفْيَةً خفي
11 lein mutlak ki eğer لَئِنْ -
12 encana kurtarırsa bizleri أَنْجَانَا نجو
13 min مِنْ -
14 hazihi bundan هَٰذِهِ -
15 lenekunenne mutlak oluruz لَنَكُونَنَّ كون
16 mine مِنَ -
17 ş-şakirine şükredenlerden الشَّاكِرِينَ شكر

Notlar

Not 1

*Bahr. Bol su. Tuzlu ve tatlı bol suları içerir.

📚 Bu Ayette Geçen Kavramlar:

şükür/şükr Kavram 43

43 Teşekkür etmek. Minnettar olmak. Şükran (iyilik bilmek; gönül borcu) sahibi olmak.

7. A'râf Suresi

Ayet 10

Arapça Metin (Harekeli)

964|7|10|وَلَقَدْ مَكَّنَّٰكُمْ فِى ٱلْأَرْضِ وَجَعَلْنَا لَكُمْ فِيهَا مَعَٰيِشَ قَلِيلًا مَّا تَشْكُرُونَ

Arapça Metin (Harekesiz)

964|7|10|ولقد مكنكم في الارض وجعلنا لكم فيها معيش قليلا ما تشكرون

Latin Literal

10. Ve lekad mekkennâkum fîl ardı ve cealnâ lekum fîhâ maâyiş’(maâyişe), kalîlen mâ teşkurûn(teşkurûne).

Türkçe Çeviri

Ve ant olsun mesken* edindirdik sizleri yerde; ve yaptık sizlere orada yaşamlar; ne azdır şükrettiğiniz43.

Ahmed Samira Çevirisi

10 And We had strengthened/empowered you in the earth/Planet Earth, and We made for you in it livelihood/sustenance, little (is) what you thank/be grateful .

Kelime Kelime Analiz Tablosu

No Kelime Anlam Arapça Kök
1 velekad ve ant olsun وَلَقَدْ -
2 mekkennakum mesken edindirdik sizler مَكَّنَّاكُمْ مكن
3 fi فِي -
4 l-erdi yerde الْأَرْضِ ارض
5 ve cealna ve yaptık وَجَعَلْنَا جعل
6 lekum sizlere لَكُمْ -
7 fiha orada فِيهَا -
8 meaayişe yaşamlar مَعَايِشَ عيش
9 kalilen birazdır قَلِيلًا قلل
10 ma مَا -
11 teşkurune şükrettiğiniz تَشْكُرُونَ شكر

Notlar

Not 1

*Sakini haline getirmek.

📚 Bu Ayette Geçen Kavramlar:

şükür/şükr Kavram 43

43 Teşekkür etmek. Minnettar olmak. Şükran (iyilik bilmek; gönül borcu) sahibi olmak.

7. A'râf Suresi

Ayet 17

Arapça Metin (Harekeli)

971|7|17|ثُمَّ لَءَاتِيَنَّهُم مِّنۢ بَيْنِ أَيْدِيهِمْ وَمِنْ خَلْفِهِمْ وَعَنْ أَيْمَٰنِهِمْ وَعَن شَمَآئِلِهِمْ وَلَا تَجِدُ أَكْثَرَهُمْ شَٰكِرِينَ

Arapça Metin (Harekesiz)

971|7|17|ثم لاتينهم من بين ايديهم ومن خلفهم وعن ايمنهم وعن شمايلهم ولا تجد اكثرهم شكرين

Latin Literal

17. Summe le âtiyennehum min beyni eydîhim ve min halfihim ve an eymânihim ve an şemâilihim, ve lâ tecidu ekserehum şâkirîn(şâkirîne).

Türkçe Çeviri

"Sonra mutlak gelirim* elleri arasından; ve arkalarından; ve sağlarından; ve sollarından; ve bulamazsın çoklarını şükredenler43."

Ahmed Samira Çevirisi

17 Then I will come to them from between their hands, and from behind them, and from/of/on their rights, and from/of/on their lefts, and You (will) not find most of them thankful/grateful.

Kelime Kelime Analiz Tablosu

No Kelime Anlam Arapça Kök
1 summe sonra ثُمَّ -
2 latiyennehum mutlak gelirim لَاتِيَنَّهُمْ اتي
3 min مِنْ -
4 beyni arasından بَيْنِ بين
5 eydihim elleri أَيْدِيهِمْ يدي
6 ve min ve وَمِنْ -
7 halfihim arkalarından خَلْفِهِمْ خلف
8 ve an ve وَعَنْ -
9 eymanihim sağlarından أَيْمَانِهِمْ يمن
10 ve an ve وَعَنْ -
11 şemailihim sollarından شَمَائِلِهِمْ شمل
12 ve la ve وَلَا -
13 tecidu bulamazsın تَجِدُ وجد
14 ekserahum çoklarını أَكْثَرَهُمْ كثر
15 şakirine şükredenler شَاكِرِينَ شكر

Notlar

Not 1

*Tavaf ederim, dolaşırım, turlarım.

📚 Bu Ayette Geçen Kavramlar:

şükür/şükr Kavram 43

43 Teşekkür etmek. Minnettar olmak. Şükran (iyilik bilmek; gönül borcu) sahibi olmak.

7. A'râf Suresi

Ayet 58

Arapça Metin (Harekeli)

1012|7|58|وَٱلْبَلَدُ ٱلطَّيِّبُ يَخْرُجُ نَبَاتُهُۥ بِإِذْنِ رَبِّهِۦ وَٱلَّذِى خَبُثَ لَا يَخْرُجُ إِلَّا نَكِدًا كَذَٰلِكَ نُصَرِّفُ ٱلْءَايَٰتِ لِقَوْمٍ يَشْكُرُونَ

Arapça Metin (Harekesiz)

1012|7|58|والبلد الطيب يخرج نباته باذن ربه والذي خبث لا يخرج الا نكدا كذلك نصرف الايت لقوم يشكرون

Latin Literal

58. Vel beledut tayyibu yahrucu nebâtuhu bi izni rabbih(rabbihi), vellezî habuse lâ yahrucu illâ nekidâ(nekiden), kezâlike nusarriful âyâti li kavmin yeşkurûn(yeşkurûne).

Türkçe Çeviri

Ve iyi/hoş belde (ki) çıkar onun bitkisi onun (beldenin) Rabbinin4 izniyle; ve habisin/kötünün (ise) çıkmaz az veren/haşin (olan) dışında; işte böyledir; yönlendiririz ayetleri287 şükreder43 bir kavme/topluma.

Ahmed Samira Çevirisi

58 And the good/pure country/land its plants appear/emerge with its Lord’s permission , and which became (was) bad/spoiled , does not appear/emerge except very little/useless/weak, as/like that We elaborate linguistically (explain in detail) the verses/evidences to a nation thinking/being grateful.

Kelime Kelime Analiz Tablosu

No Kelime Anlam Arapça Kök
1 velbeledu ve beldenin وَالْبَلَدُ بلد
2 t-tayyibu iyi/hoş الطَّيِّبُ طيب
3 yehrucu çıkar يَخْرُجُ خرج
4 nebatuhu bitkisi onun نَبَاتُهُ نبت
5 biizni izniyle بِإِذْنِ اذن
6 rabbihi onun (beldenin) Rabbinin رَبِّهِ ربب
7 vellezi ve وَالَّذِي -
8 habuse habisin/kötünün خَبُثَ خبث
9 la لَا -
10 yehrucu çıkmaz يَخْرُجُ خرج
11 illa dışında إِلَّا -
12 nekiden az veren/haşin نَكِدًا نكد
13 kezalike işte böyledir كَذَٰلِكَ -
14 nusarrifu yönlendiririz نُصَرِّفُ صرف
15 l-ayati ayetleri الْايَاتِ ايي
16 likavmin bir kavim/toplum için لِقَوْمٍ قوم
17 yeşkurune şükrederler يَشْكُرُونَ شكر

📚 Bu Ayette Geçen Kavramlar:

Rab Kavram 4

4 Efendi, komuta eden.

şükür/şükr Kavram 43

43 Teşekkür etmek. Minnettar olmak. Şükran (iyilik bilmek; gönül borcu) sahibi olmak.

Ayet Kavram 287

287 Gösterge, işaret, mucize, indikatör.

7. A'râf Suresi

Ayet 189

Arapça Metin (Harekeli)

1143|7|189|هُوَ ٱلَّذِى خَلَقَكُم مِّن نَّفْسٍ وَٰحِدَةٍ وَجَعَلَ مِنْهَا زَوْجَهَا لِيَسْكُنَ إِلَيْهَا فَلَمَّا تَغَشَّىٰهَا حَمَلَتْ حَمْلًا خَفِيفًا فَمَرَّتْ بِهِۦ فَلَمَّآ أَثْقَلَت دَّعَوَا ٱللَّهَ رَبَّهُمَا لَئِنْ ءَاتَيْتَنَا صَٰلِحًا لَّنَكُونَنَّ مِنَ ٱلشَّٰكِرِينَ

Arapça Metin (Harekesiz)

1143|7|189|هو الذي خلقكم من نفس وحده وجعل منها زوجها ليسكن اليها فلما تغشيها حملت حملا خفيفا فمرت به فلما اثقلت دعوا الله ربهما لين اتيتنا صلحا لنكونن من الشكرين

Latin Literal

189. Huvellezî halakakum min nefsin vâhıdetin ve ceale minhâ zevcehâ li yeskune ileyhâ, fe lemmâ tegaşşâhâ hamelet hamlen hafîfen fe merret bihî, fe lemmâ eskalet deavâllâhe rabbehumâ lein âteytenâ sâlihan le nekûnenne mineş şâkirîn(şâkirîne).

Türkçe Çeviri

O (ki) yaratandır sizleri tek bir nefisten201; ve yaptı (Allah) ondan (dişiden) eşini onun (dişinin); sükûn bulması için (erkeğin) onunla (dişiyle); öyle ki ne zaman sardı/örttü (erkek) onu (dişiyi); yüklendi (dişi) hafif bir yük; öyle ki geçti/geçirdi (dişi) onunla; öyle ki ne zaman ağırlaştı (dişi); çağırdı ikisi Allah’ı; Rablerini4; eğer verdiysen bizlere bir sâlih777; mutlak oluruz şükredenler43.

Ahmed Samira Çevirisi

189 He is who created you from one (F) self , and He made/created from it/her its spouse/husband to be tranquil/settle/secure to it/her, so when he covered/had sexual intercourse with her she carried/bore a light weight/pregnancy , so she passed with it, so when she became heavy, they (B) called God their (B)’s Lord: "If (E) You gave us correct/righteous, we will be/become (E) from the thankful/grateful."

Kelime Kelime Analiz Tablosu

No Kelime Anlam Arapça Kök
1 huve O هُوَ -
2 llezi (ki) الَّذِي -
3 halekakum yaratandır sizleri خَلَقَكُمْ خلق
4 min bir مِنْ -
5 nefsin nefisten نَفْسٍ نفس
6 vahidetin tek وَاحِدَةٍ وحد
7 ve ceale ve yaptı وَجَعَلَ جعل
8 minha ondan (dişiden) مِنْهَا -
9 zevceha eşini onun (dişinin) زَوْجَهَا زوج
10 liyeskune sukun bulması için (erkeğin) لِيَسْكُنَ سكن
11 ileyha onunla (dişiyle) إِلَيْهَا -
12 fe lemma öyle ki ne zaman فَلَمَّا -
13 tegaşşaha sardı/örttü (erkek) onu (dişiyi) تَغَشَّاهَا غشو
14 hamelet yüklendi (dişi) حَمَلَتْ حمل
15 hamlen bir yük حَمْلًا حمل
16 hafifen hafif خَفِيفًا خفف
17 fe merrat öyle ki geçti (dişi) فَمَرَّتْ مرر
18 bihi onunla بِهِ -
19 felemma öyle ki ne zaman فَلَمَّا -
20 eskalet ağırlaştı أَثْقَلَتْ ثقل
21 deava çağırdı ikisi دَعَوَا دعو
22 llahe Allah’ı اللَّهَ -
23 rabbehuma Rablerini رَبَّهُمَا ربب
24 lein eğer لَئِنْ -
25 ateytena verdiysen bizlere اتَيْتَنَا اتي
26 salihen bir salih صَالِحًا صلح
27 lenekunenne mutlak oluruz لَنَكُونَنَّ كون
28 mine مِنَ -
29 ş-şakirine şükredenler- الشَّاكِرِينَ شكر

📚 Bu Ayette Geçen Kavramlar:

Rab Kavram 4

4 Efendi, komuta eden.

şükür/şükr Kavram 43

43 Teşekkür etmek. Minnettar olmak. Şükran (iyilik bilmek; gönül borcu) sahibi olmak.

Nefis Kavram 201

201 Benlik, kişilik, öz varlık.

Sâlih Kavram 777

777 Düzeltici, iyileştirici, barışa/huzura yönelik.

8. Enfâl Suresi

Ayet 26

Arapça Metin (Harekeli)

1186|8|26|وَٱذْكُرُوٓا۟ إِذْ أَنتُمْ قَلِيلٌ مُّسْتَضْعَفُونَ فِى ٱلْأَرْضِ تَخَافُونَ أَن يَتَخَطَّفَكُمُ ٱلنَّاسُ فَـَٔاوَىٰكُمْ وَأَيَّدَكُم بِنَصْرِهِۦ وَرَزَقَكُم مِّنَ ٱلطَّيِّبَٰتِ لَعَلَّكُمْ تَشْكُرُونَ

Arapça Metin (Harekesiz)

1186|8|26|واذكروا اذ انتم قليل مستضعفون في الارض تخافون ان يتخطفكم الناس فاويكم وايدكم بنصره ورزقكم من الطيبت لعلكم تشكرون

Latin Literal

26. Vezkurû iz entum kalîlun mustad’afûne fîl ardı tehâfûne en yetehattafekumun nâsu fe âvâkum ve eyyedekum bi nasrihî ve rezekakum minet tayyibâtî leallekum teşkurûn(teşkurûne).

Türkçe Çeviri

Ve zikredin78 zamanı (ki) sizler birazdınız; zaaflı bırakılanlardınız yerde; korkuyordunuz ki kapar sizleri insanlar (diye); öyle ki sığındırdı (Allah) sizleri; ve destekledi (Allah) sizleri kendi yardımıyla; ve rızıklandırdı sizleri (Allah) iyilerden; belki sizler şükredersiniz43.

Ahmed Samira Çevirisi

26 And remember when you were little/few weakened in the earth/Planet Earth, you fear that the people snatch (kidnap) you, so He sheltered you and He supported you with His victory/aid, and He provided for you, from the goodnesses , maybe/perhaps you thank/be grateful.

Kelime Kelime Analiz Tablosu

No Kelime Anlam Arapça Kök
1 vezkuru ve zikredin وَاذْكُرُوا ذكر
2 iz zamanı إِذْ -
3 entum sizler أَنْتُمْ -
4 kalilun birazdınız قَلِيلٌ قلل
5 musted'afune zaaflı bırakılanlardınız مُسْتَضْعَفُونَ ضعف
6 fi فِي -
7 l-erdi yerde الْأَرْضِ ارض
8 tehafune korkuyordunuz تَخَافُونَ خوف
9 en ki أَنْ -
10 yetehattafekumu kapar sizleri يَتَخَطَّفَكُمُ خطف
11 n-nasu insanlar النَّاسُ نوس
12 fe avakum öyle ki sığındırdı sizleri فَاوَاكُمْ اوي
13 ve eyyedekum ve destekledi sizleri وَأَيَّدَكُمْ ايد
14 binesrihi kendi yardımıyla بِنَصْرِهِ نصر
15 ve razekakum ve rızıklandırdı sizleri وَرَزَقَكُمْ رزق
16 mine مِنَ -
17 t-tayyibati iyilerden الطَّيِّبَاتِ طيب
18 leallekum belki sizler لَعَلَّكُمْ -
19 teşkurune şükredersiniz تَشْكُرُونَ شكر

📚 Bu Ayette Geçen Kavramlar:

şükür/şükr Kavram 43

43 Teşekkür etmek. Minnettar olmak. Şükran (iyilik bilmek; gönül borcu) sahibi olmak.

Zikir/zikr Kavram 78

78 Hatırlatma, öğüt. Kur'an bir zikirdir. Yüce Allah'ı ile bilinçlerimizin arşta yapmış olduğu antlaşmayı bizlere hatırlatır.

10. Yunus Suresi

Ayet 22

Arapça Metin (Harekeli)

1384|10|22|هُوَ ٱلَّذِى يُسَيِّرُكُمْ فِى ٱلْبَرِّ وَٱلْبَحْرِ حَتَّىٰٓ إِذَا كُنتُمْ فِى ٱلْفُلْكِ وَجَرَيْنَ بِهِم بِرِيحٍ طَيِّبَةٍ وَفَرِحُوا۟ بِهَا جَآءَتْهَا رِيحٌ عَاصِفٌ وَجَآءَهُمُ ٱلْمَوْجُ مِن كُلِّ مَكَانٍ وَظَنُّوٓا۟ أَنَّهُمْ أُحِيطَ بِهِمْ دَعَوُا۟ ٱللَّهَ مُخْلِصِينَ لَهُ ٱلدِّينَ لَئِنْ أَنجَيْتَنَا مِنْ هَٰذِهِۦ لَنَكُونَنَّ مِنَ ٱلشَّٰكِرِينَ

Arapça Metin (Harekesiz)

1384|10|22|هو الذي يسيركم في البر والبحر حتي اذا كنتم في الفلك وجرين بهم بريح طيبه وفرحوا بها جاتها ريح عاصف وجاهم الموج من كل مكان وظنوا انهم احيط بهم دعوا الله مخلصين له الدين لين انجيتنا من هذه لنكونن من الشكرين

Latin Literal

22. Huvellezî yuseyyirukum fîl berri vel bahr(bahri), hattâ izâ kuntum fîl fulk(fulki), ve cereyne bihim bi rîhin tayyibetin ve ferihû bihâ câethâ rîhun âsifun ve câehumul mevcu min kulli mekânin ve zannû ennehum uhîta bihim deavûllâhe muhlisîne lehud dîn(dîne), le in enceytenâ min hâzihî le nekûnenne mineş şâkirîn(şâkirîne).

Türkçe Çeviri

O'dur yürüten sizleri karada ve behirde236; ta ki olduğunuz zaman gemide; ve aktılar* onlarla** iyi/hoş bir rüzgârla; ve ferahladılar*** onunla****; geldi fırtınalı rüzgar ve geldi onlara dalga her bir mekandan; ve zannettiler ki onlar kuşatıldılar onlarla*****; çağırdılar219 Allah’ı muhlisler309 (olarak) O'na dini; "eğer ki kurtarırsan bizleri bundan mutlak oluruz şükredenlerden43."

Ahmed Samira Çevirisi

22 He is who makes you walk/move/ride in the shore/land and the sea (large body of water) until when you were in the ships, and We flowed/ran with them with a good/enjoyable wind/breeze, and they became happy/rejoiced with it, (then) a stormy/violent wind came to it, and the waves/surges came to them from every place, and they thought/assumed that they are (being) surrounded/encircled with them, they called God faithful/loyal/devoted for Him (in) the religion: "If (E) you saved/rescued us from this, we will become (E) from the thankful/grateful."

Kelime Kelime Analiz Tablosu

No Kelime Anlam Arapça Kök
1 huve O'dur هُوَ -
2 llezi الَّذِي -
3 yuseyyirukum yürüten sizleri يُسَيِّرُكُمْ سير
4 fi فِي -
5 l-berri karada الْبَرِّ برر
6 velbehri ve behirde وَالْبَحْرِ بحر
7 hatta ta ki حَتَّىٰ -
8 iza zaman إِذَا -
9 kuntum olduğunuz كُنْتُمْ كون
10 fi فِي -
11 l-fulki gemide الْفُلْكِ فلك
12 ve cerayne ve aktılar وَجَرَيْنَ جري
13 bihim onlarla بِهِمْ -
14 birihin bir rüzgârla بِرِيحٍ روح
15 tayyibetin bir iyi/hoş طَيِّبَةٍ طيب
16 ve ferihu ve ferahladılar وَفَرِحُوا فرح
17 biha onunla بِهَا -
18 ca'etha geldi جَاءَتْهَا جيا
19 rihun rüzgar رِيحٌ روح
20 aasifun bir fırtına عَاصِفٌ عصف
21 ve ca'ehumu ve geldi onlara وَجَاءَهُمُ جيا
22 l-mevcu dalga الْمَوْجُ موج
23 min مِنْ -
24 kulli her bir كُلِّ كلل
25 mekanin mekandan مَكَانٍ كون
26 ve zennu ve zannettiler وَظَنُّوا ظنن
27 ennehum ki onlar أَنَّهُمْ -
28 uhita kuşatıldılar أُحِيطَ حوط
29 bihim onlarla بِهِمْ -
30 deavu davet ettiler/çağırdılar دَعَوُا دعو
31 llahe Allah’ı اللَّهَ -
32 muhlisine muhlisler (kılarak) مُخْلِصِينَ خلص
33 lehu O'na لَهُ -
34 d-dine dini الدِّينَ دين
35 lein eğer ki لَئِنْ -
36 enceytena kurtarırsan bizleri أَنْجَيْتَنَا نجو
37 min مِنْ -
38 hazihi bundan هَٰذِهِ -
39 lenekunenne mutlak oluruz لَنَكُونَنَّ كون
40 mine -den مِنَ -
41 ş-şakirine şükredenler- الشَّاكِرِينَ شكر

Notlar

Not 1

*Rüzgarlar.**Gemilerle.***Gemideki insanlar.****Rüzgarla.*****Dalgalarla.

📚 Bu Ayette Geçen Kavramlar:

şükür/şükr Kavram 43

43 Teşekkür etmek. Minnettar olmak. Şükran (iyilik bilmek; gönül borcu) sahibi olmak.

Yüce Allah'ı çağırmak/dua etmek Kavram 219

219 Dua etmek. Dua kelimesi Türkçeye de geçmiş bir kelimedir. Çağrıda bulunmak demektir. Yüce Allah'a her an, her durumda, her yerde çağrıda bulunabiliriz. Rabbimizle iletişime geçebiliriz. O'nu çağırıp isteklerimizi arz ederiz. Dua etmek için özel ritüellere gerek yoktur. Yüce Allah insana şah damarından daha yakındır. Kuluna bir Planck mesafesinden (1.6x10 -35 metre) daha yakındır. Ancak şirk içermeyen dualar/çağrılar Yüce Allah'a yükselir. Sadece Kur'an demeyen, Kur'an'ın astından tamamı zan içeren söylentilere/hadislere tabi olarak şirk günahını işleyenlerin çağrıları Yüce Allah'ın katına ulaşmaz. Ancak tek tanrıcıların çağrıları Yüce Allah'a ulaşır. Sadece Kur'an diyenlerin; Kur'an bize yeter diyenlerin. Beynin secde etmesi sonrası yapılan duanın/çağrının Yüce Allah tarafından kabul buyrulması daha olasıdır. Bu nedenle müminlere vakitli olarak emredilen sabah-akşam salâtları ve toplantı salâtı yani Kur'an dersleri bitiminde yapılan beynin secdesi sonrası (fiziksel secde de beynin secdesine eşlik edebilir veya etmeyebilir) Yüce Allah'a çağrıda bulunmak en güzel dua zamanıdır. Ancak beynin secde ettiği her yer ve zamanda da dua edilmesi, Rabbimize çağrıda bulunulması kulun kendisi için hayırlı olacaktır.

Bol su, bahr, bihâr. Kavram 236

236 Tatlı veya tuzlu fark etmeksizin bol su. Denizler, okyanuslar, yüksek debili nehirler (Nil), göller.

Muhlis Kavram 309

309 Halis, saf, katıksız olmuşlar.

10. Yunus Suresi

Ayet 60

Arapça Metin (Harekeli)

1422|10|60|وَمَا ظَنُّ ٱلَّذِينَ يَفْتَرُونَ عَلَى ٱللَّهِ ٱلْكَذِبَ يَوْمَ ٱلْقِيَٰمَةِ إِنَّ ٱللَّهَ لَذُو فَضْلٍ عَلَى ٱلنَّاسِ وَلَٰكِنَّ أَكْثَرَهُمْ لَا يَشْكُرُونَ

Arapça Metin (Harekesiz)

1422|10|60|وما ظن الذين يفترون علي الله الكذب يوم القيمه ان الله لذو فضل علي الناس ولكن اكثرهم لا يشكرون

Latin Literal

60. Ve mâ zannullezîne yefterûne alâllahil kezibe yevmel kıyâmeh(kıyâmeti), innallâhe le zû fadlın alen nâsi ve lâkinne ekserehum lâ yeşkurûn(yeşkurûne).

Türkçe Çeviri

Ve nedir zanları314 kimselerin (ki) iftira402 atarlar Allah'a karşı kıyamet günü yalanını873?; doğrusu Allah mutlak sahibidir bir fazl202 insanlara karşı; velakin/fakat çoğu onların şükretmezler43.

Ahmed Samira Çevirisi

60 And what (is in the) thought/assumption (on) the Resurrection Day (of) those who fabricate on God the lie/falsehood ? That God (is owner) of (E) grace/favour/blessing on the people, and but most of them do not thank/be grateful.

Kelime Kelime Analiz Tablosu

No Kelime Anlam Arapça Kök
1 ve ma ve nedir? وَمَا -
2 zennu zanları ظَنُّ ظنن
3 ellezine kimselerin الَّذِينَ -
4 yefterune iftira atarlar يَفْتَرُونَ فري
5 ala karşı عَلَى -
6 llahi Allah'a اللَّهِ -
7 l-kezibe yalanı الْكَذِبَ كذب
8 yevme günü يَوْمَ يوم
9 l-kiyameti kıyamet الْقِيَامَةِ قوم
10 inne doğrusu إِنَّ -
11 llahe Allah اللَّهَ -
12 lezu mutlak sahibidir لَذُو -
13 fedlin bir fazl فَضْلٍ فضل
14 ala karşı عَلَى -
15 n-nasi insanlara النَّاسِ نوس
16 velakinne velakin/fakat وَلَٰكِنَّ -
17 ekserahum çoğu onların أَكْثَرَهُمْ كثر
18 la لَا -
19 yeşkurune şükretmezler يَشْكُرُونَ شكر

📚 Bu Ayette Geçen Kavramlar:

şükür/şükr Kavram 43

43 Teşekkür etmek. Minnettar olmak. Şükran (iyilik bilmek; gönül borcu) sahibi olmak.

faziletli kılmak, fazilet, fazl, Kavram 202

202 İyi olan şeylerde fazlalıklı olmak, fazlalaştırmak, daha fazlaya sahip olmak, daha fazla yapmak.

Zan Kavram 314

314 Varsayım, sanı, töhmet, elde somut veriler olmamasına karşın, birisi ya da bir olay hakkında hükme varmak ya da sonuca ulaşmak.

Din konusunda Allah'a iftira atmak, yalan uydurmak. Kavram 402

402 Kutsal kitapların astından olan söylenti/hadis kitaplarıyla (Talmud, Kütüb-i Sitte, Riyâzus Sâlihîn vb. ) Yüce Allah'ın bizzat kendisine ve onun resûllerine iftira atmak. Allah'ın adına kutsi hadisler uydurmak. Tamamı zan olan 'Resûl buyurdu ki' sözleriyle resûl adına uydurulmuş bir din oluşturmak. Sünnet adı altında resûle iftira olan sözlere/hadislere tabi olmak. Mezheplere tabi olmak. Tarikatlara tabi olmak. Sadece Kur'an, sadece kutsal kitap dememek.

12. Yusuf Suresi

Ayet 38

Arapça Metin (Harekeli)

1632|12|38|وَٱتَّبَعْتُ مِلَّةَ ءَابَآءِىٓ إِبْرَٰهِيمَ وَإِسْحَٰقَ وَيَعْقُوبَ مَا كَانَ لَنَآ أَن نُّشْرِكَ بِٱللَّهِ مِن شَىْءٍ ذَٰلِكَ مِن فَضْلِ ٱللَّهِ عَلَيْنَا وَعَلَى ٱلنَّاسِ وَلَٰكِنَّ أَكْثَرَ ٱلنَّاسِ لَا يَشْكُرُونَ

Arapça Metin (Harekesiz)

1632|12|38|واتبعت مله اباي ابرهيم واسحق ويعقوب ما كان لنا ان نشرك بالله من شي ذلك من فضل الله علينا وعلي الناس ولكن اكثر الناس لا يشكرون

Latin Literal

38. Vetteba’tu millete âbâî ibrâhîme ve ishâka ve ya’kûb(ya’kûbe), mâ kâne lenâ en nuşrike billâhi min şey(şey’in), zâlike min fadlillâhi aleynâ ve alen nâsi ve lâkinne ekseren nâsi lâ yeşkurûn(yeşkurûne).

Türkçe Çeviri

"Ve tabi oldum* babalarım/atalarım** İbrahim'in ve İshâk'ın ve Yakûb'un milletine301; olmuş değildir bizlere ki şirk71 koşarız Allah'a hiçbir şeyi; işte bu; bir fazlındandır202 Allah'ın üzerimize ve insanların üzerine; velakin/fakat insanların ekserisi/çoğu şükretmezler43."

Ahmed Samira Çevirisi

38 And I followed my father’s/forefather’s, Abraham’s and Isaac’s and Jacob’s faith/religion, (it) was not for us that we share/make partners with God from a thing, that is from God’s grace on us, and on the people, and but most of the people do not thank/be grateful.

Kelime Kelime Analiz Tablosu

No Kelime Anlam Arapça Kök
1 vettebea'tu ve tabi oldum وَاتَّبَعْتُ تبع
2 millete milletine مِلَّةَ ملل
3 abai babalarım/atalarım ابَائِي ابو
4 ibrahime İbrahim'in إِبْرَاهِيمَ -
5 ve ishaka ve İshâk'ın وَإِسْحَاقَ -
6 ve yea'kube ve Yakûb'un وَيَعْقُوبَ -
7 ma değildir مَا -
8 kane olur كَانَ كون
9 lena bizlere لَنَا -
10 en ki أَنْ -
11 nuşrike şirk koşarız نُشْرِكَ شرك
12 billahi Allah'a بِاللَّهِ -
13 min مِنْ -
14 şey'in bir şeyden شَيْءٍ شيا
15 zalike işte bu ذَٰلِكَ -
16 min مِنْ -
17 fedli bir fazlındandır فَضْلِ فضل
18 llahi Allah'ın اللَّهِ -
19 aleyna üzerimize عَلَيْنَا -
20 ve ala ve üzerine وَعَلَى -
21 n-nasi insanların النَّاسِ نوس
22 velakinne velakin/fakat وَلَٰكِنَّ -
23 eksera ekseri/çoğu أَكْثَرَ كثر
24 n-nasi insanların النَّاسِ نوس
25 la لَا -
26 yeşkurune şükretmezler يَشْكُرُونَ شكر

Notlar

Not 1

*Yûsuf. Yûsuf uyduruk antik Mısır dinini terk edip tek tanrıcı dine tabi olmuştur. **Anlarız ki Yûsuf zindana düştüğünde babası Yakûb'tan haberdardı. Rabbimiz belki de vahiy yoluyla bildirmiştir.

📚 Bu Ayette Geçen Kavramlar:

şükür/şükr Kavram 43

43 Teşekkür etmek. Minnettar olmak. Şükran (iyilik bilmek; gönül borcu) sahibi olmak.

Şirk koşmak/ortak koşmak Kavram 71

71 Ortaklaştırmak, ortak etmek. Yüce Allah hükmü (Kur'an) ile birlikte O'nun astından dinde hüküm koyucular edinmek. Kutsal kitapların astından dinde hüküm koyucular edinmek. Kur'an'ın dışında dinde kitaplar edinmek.

faziletli kılmak, fazilet, fazl, Kavram 202

202 İyi olan şeylerde fazlalıklı olmak, fazlalaştırmak, daha fazlaya sahip olmak, daha fazla yapmak.

Millet Kavram 301

301 Dinî öğreti, dinî inanç, dinî camia, dinî cemiyet, dinî topluluk, dinî cemaat.

14. İbrahim Suresi

Ayet 5

Arapça Metin (Harekeli)

1753|14|5|وَلَقَدْ أَرْسَلْنَا مُوسَىٰ بِـَٔايَٰتِنَآ أَنْ أَخْرِجْ قَوْمَكَ مِنَ ٱلظُّلُمَٰتِ إِلَى ٱلنُّورِ وَذَكِّرْهُم بِأَيَّىٰمِ ٱللَّهِ إِنَّ فِى ذَٰلِكَ لَءَايَٰتٍ لِّكُلِّ صَبَّارٍ شَكُورٍ

Arapça Metin (Harekesiz)

1753|14|5|ولقد ارسلنا موسي بايتنا ان اخرج قومك من الظلمت الي النور وذكرهم باييم الله ان في ذلك لايت لكل صبار شكور

Latin Literal

5. Ve le kad erselnâ mûsâ bi âyâtinâ en ahric kavmeke minez zulumâti ilen nûri, ve zekkirhum bi eyyâmillâh(eyyâmillâhi), inne fî zâlike le âyâtin li kulli sabbârin şekûr(şekûrin).

Türkçe Çeviri

Ve ant olsun gönderdik Mûsâ’yı ayetlerimizle* ki çıkarır kavmini/toplumunu karanlıklardan nura** doğru; ve zikreder78 onlara Allah'ın günlerini981; doğrusu bundadır mutlak ayetler287 her bir sabredene51; şükredene43.

Ahmed Samira Çevirisi

5 And We had sent Moses with Our signs/evidences/verses: "That bring out your nation from the darknesses to the light, and remind them with God’s days/times that in that (are) evidences/verses to every patient/endurer, thankful/grateful."

Kelime Kelime Analiz Tablosu

No Kelime Anlam Arapça Kök
1 velekad ve ant olsun وَلَقَدْ -
2 erselna gönderdik أَرْسَلْنَا رسل
3 musa Mûsâ’yı مُوسَىٰ -
4 biayatina ayetlerimizle بِايَاتِنَا ايي
5 en ki أَنْ -
6 ehric çıkarır أَخْرِجْ خرج
7 kavmeke kavmini قَوْمَكَ قوم
8 mine مِنَ -
9 z-zulumati karanlıklardan الظُّلُمَاتِ ظلم
10 ila doğru إِلَى -
11 n-nuri nura النُّورِ نور
12 ve zekkirhum ve zikreder onlara وَذَكِّرْهُمْ ذكر
13 bieyyami günlerini بِأَيَّامِ يوم
14 llahi Allah'ın اللَّهِ -
15 inne doğrusu إِنَّ -
16 fi فِي -
17 zalike bundadır ذَٰلِكَ -
18 layatin mutlak ayetler لَايَاتٍ ايي
19 likulli her bir لِكُلِّ كلل
20 sabbarin sabredene صَبَّارٍ صبر
21 şekurin şükredene شَكُورٍ شكر

Notlar

Not 1

*Mûsâ'ya verilen 9 ayet ve Tevrât'ın ayetleri.**Aydınlığa.

📚 Bu Ayette Geçen Kavramlar:

şükür/şükr Kavram 43

43 Teşekkür etmek. Minnettar olmak. Şükran (iyilik bilmek; gönül borcu) sahibi olmak.

Sabır/sabr. Kavram 51

51 Metanetli direnme. Dengeyi bozmadan/kontrolü kaybetmeden direnme/karşı durma.

Zikir/zikr Kavram 78

78 Hatırlatma, öğüt. Kur'an bir zikirdir. Yüce Allah'ı ile bilinçlerimizin arşta yapmış olduğu antlaşmayı bizlere hatırlatır.

Ayet Kavram 287

287 Gösterge, işaret, mucize, indikatör.

14. İbrahim Suresi

Ayet 7

Arapça Metin (Harekeli)

1755|14|7|وَإِذْ تَأَذَّنَ رَبُّكُمْ لَئِن شَكَرْتُمْ لَأَزِيدَنَّكُمْ وَلَئِن كَفَرْتُمْ إِنَّ عَذَابِى لَشَدِيدٌ

Arapça Metin (Harekesiz)

1755|14|7|واذ تاذن ربكم لين شكرتم لازيدنكم ولين كفرتم ان عذابي لشديد

Latin Literal

7. Ve iz te’ezzene rabbukum le in şekertum le ezîdennekum ve le in kefertum inne azâbî le şedîd(şedîdun).

Türkçe Çeviri

Ve bildirdiği/anons ettiği zaman Rabbiniz4: "Şayet şükrederseniz43 mutlak ziyade ederim* sizlere; ve şayet kâfirlik25 ederseniz; doğrusu azabım mutlak şiddetlidir."

Ahmed Samira Çevirisi

7 And when your Lord announced/informed if (E) you thanked/became grateful, I will increase you (E), and if (E) you disbelieved that My torture (is) strong (E) (severe).

Kelime Kelime Analiz Tablosu

No Kelime Anlam Arapça Kök
1 ve iz ve zaman وَإِذْ -
2 teezzene bildirdiği/anons ettiği تَأَذَّنَ اذن
3 rabbukum Rabbiniz رَبُّكُمْ ربب
4 lein şayet لَئِنْ -
5 şekertum şükrederseniz شَكَرْتُمْ شكر
6 leezidennekum mutlak ziyade ederim sizlere لَأَزِيدَنَّكُمْ زيد
7 velein ve şayet وَلَئِنْ -
8 kefertum kâfirlik ederseniz كَفَرْتُمْ كفر
9 inne doğrusu إِنَّ -
10 azabi azabım عَذَابِي عذب
11 leşedidun mutlak şiddetlidir لَشَدِيدٌ شدد

Notlar

Not 1

*Artırırım, çoğaltırım.

📚 Bu Ayette Geçen Kavramlar:

Rab Kavram 4

4 Efendi, komuta eden.

Kâfir Kavram 25

25 Örten, gizleyen, kapatan. Bir çiftçi tohumu toprağa gömüp üzerini kapatırsa tohuma kafirlik etmiş olur. Ayette kullanım yerine göre anlam alır. Kur'an'da genel olarak gerçeği/hakkı örtüp gizlemek olarak kullanılır. Kur'an'ın ayetlerinin gerçek anlamını örten/kapatan/etkisizleştirenler de kâfirdirler.

şükür/şükr Kavram 43

43 Teşekkür etmek. Minnettar olmak. Şükran (iyilik bilmek; gönül borcu) sahibi olmak.

14. İbrahim Suresi

Ayet 37

Arapça Metin (Harekeli)

1785|14|37|رَّبَّنَآ إِنِّىٓ أَسْكَنتُ مِن ذُرِّيَّتِى بِوَادٍ غَيْرِ ذِى زَرْعٍ عِندَ بَيْتِكَ ٱلْمُحَرَّمِ رَبَّنَا لِيُقِيمُوا۟ ٱلصَّلَوٰةَ فَٱجْعَلْ أَفْـِٔدَةً مِّنَ ٱلنَّاسِ تَهْوِىٓ إِلَيْهِمْ وَٱرْزُقْهُم مِّنَ ٱلثَّمَرَٰتِ لَعَلَّهُمْ يَشْكُرُونَ

Arapça Metin (Harekesiz)

1785|14|37|ربنا اني اسكنت من ذريتي بواد غير ذي زرع عند بيتك المحرم ربنا ليقيموا الصلوه فاجعل افده من الناس تهوي اليهم وارزقهم من الثمرت لعلهم يشكرون

Latin Literal

37. Rabbenâ innî eskentu min zurriyyetî bi vâdin gayri zî zer’ın inde beytilkel muharremi rabbenâ li yukîmus salâte fec’al ef’ideten minen nâsi tehvî ileyhim verzukhum mines semerâti leallehum yeşkurûn(yeşkurûne).

Türkçe Çeviri

"Rabbimiz4! Doğrusu ben* yerleştirdim bir vadiye** zürriyetimden380; olmayan*** ekin sahibi; haram535 edilmiş beytinin/evinin32 yanında; Rabbimiz4! İkame572 etmeleri için salâtı5; öyle ki yap kalp gözleri insanlardan (ki) kılavuzlanır**** onlara***** doğru; ve rızıklandır onları****** meyvelerden; belki onlar şükrederler43."

Ahmed Samira Çevirisi

37 Our Lord, that I resided/inhabited from my descendants at a valley of no plants/crops at Your House/Home, the Forbidden/Respected/Sacred. Our Lord to stand/keep up the prayers, so make hearts from the people fall/drop to them, and provide for them, from the fruits, perhaps they thank/be grateful.

Kelime Kelime Analiz Tablosu

No Kelime Anlam Arapça Kök
1 rabbena Rabbimiz رَبَّنَا ربب
2 inni doğrusu ben إِنِّي -
3 eskentu yerleştirdim أَسْكَنْتُ سكن
4 min مِنْ -
5 zurriyeti zürriyetimden ذُرِّيَّتِي ذرر
6 bivadin bir vadiye بِوَادٍ ودي
7 gayri olmayan غَيْرِ غير
8 zi sahibi ذِي -
9 zer'in ekin زَرْعٍ زرع
10 inde yanında عِنْدَ عند
11 beytike senin evinin بَيْتِكَ بيت
12 l-muharrami haram edilmiş الْمُحَرَّمِ حرم
13 rabbena Rabbimiz رَبَّنَا ربب
14 liyukimu dikmeleri/ayağa kaldırmaları için لِيُقِيمُوا قوم
15 s-salate salatı الصَّلَاةَ صلو
16 fec'al öyle ki yap فَاجْعَلْ جعل
17 ef'ideten kalp gözleri أَفْئِدَةً فاد
18 mine مِنَ -
19 n-nasi insanlardan النَّاسِ نوس
20 tehvi kılavuzlanır تَهْوِي هوي
21 ileyhim onlara إِلَيْهِمْ -
22 verzukhum ve rızıklandır onları وَارْزُقْهُمْ رزق
23 mine مِنَ -
24 s-semerati meyvelerden الثَّمَرَاتِ ثمر
25 leallehum belki onlar لَعَلَّهُمْ -
26 yeşkurune şükrederler يَشْكُرُونَ شكر

Notlar

Not 1

*İbrahim.**Mekke'ye.***Çöl ikliminin hakim olduğu bir yer olduğuna işarettir. ****İnsanlar.*****Zürriyetime.******Zürriyetimi.

📚 Bu Ayette Geçen Kavramlar:

Rab Kavram 4

4 Efendi, komuta eden.

Müminlerin günlük vakitli salâtı. Kavram 5

5 Müminlerin belirli vakitlerde (sabah ve akşam) akılla/fikirle Kur’an okuması, Kur’an dersi yaparak Kur’an’ın peşinden koşması. Akşam salâtı (Güneş’in batmasıyla başlar ve havanın tam kararmasıyla biter) ve sabah salâtı (havanın halen tam karanlık olduğu son anlarda başlar ve Güneş’in doğuşuyla biter).

Beyt/ev Kavram 32

32 Topluma ait olan, dini öğretilerin takip edildiği ev, mekân. Kur'an'ın okunup öğrenildiği topluma ait mekân.

şükür/şükr Kavram 43

43 Teşekkür etmek. Minnettar olmak. Şükran (iyilik bilmek; gönül borcu) sahibi olmak.

Zürriyet Kavram 380

380 Alt nesil, soy. Çoluk çocuk, evlatlar, torunlar vb.

Haram ev, haram beyt. Kavram 535

535 Bulunduğu yerde günah işlemenin, kötülük yapmanın, canlılara zarar vermenin haram edildiği/yasaklandığı topluma ait olan ev.

İkame etmek. Kavram 572

572 Ayağa kaldırmak, dikmek, kaldırıp devam ettirmek, ortaya koymak, meydana çıkarmak, ayakta tutmak.

16. Nahl Suresi

Ayet 14

Arapça Metin (Harekeli)

1913|16|14|وَهُوَ ٱلَّذِى سَخَّرَ ٱلْبَحْرَ لِتَأْكُلُوا۟ مِنْهُ لَحْمًا طَرِيًّا وَتَسْتَخْرِجُوا۟ مِنْهُ حِلْيَةً تَلْبَسُونَهَا وَتَرَى ٱلْفُلْكَ مَوَاخِرَ فِيهِ وَلِتَبْتَغُوا۟ مِن فَضْلِهِۦ وَلَعَلَّكُمْ تَشْكُرُونَ

Arapça Metin (Harekesiz)

1913|16|14|وهو الذي سخر البحر لتاكلوا منه لحما طريا وتستخرجوا منه حليه تلبسونها وتري الفلك مواخر فيه ولتبتغوا من فضله ولعلكم تشكرون

Latin Literal

14. Ve huvellezî sehharel bahre li te’kulû minhu lahmen tariyyen ve testahricû minhu hilyeten telbesûnehâ, ve terel fulke mevâhira fîhi ve li tebtegû min fadlihî ve leallekum teşkurûn(teşkurûne).

Türkçe Çeviri

Ve O’dur* ki boyun eğdirendir bahrı236; yemeniz için ondan** taze bir et; ve çıkarmanız için ondan** bir takı (ki) kuşanırsınız/giyersiniz onu; ve görürsün gemiyi (ki) yarıp ilerleyenlerdir onda***; aramanız için O'nun**** fazlından202; ve belki sizler şükredersiniz43.

Ahmed Samira Çevirisi

14 And He is who manipulated/subjugated the sea/ocean to eat from it soft/tender meat , and you bring out from it a jewel/ornament you wear/dress it, and you see the ships audibly cutting/shearing in it, and to wish/desire from His grace/favour, and maybe/perhaps you thank/be grateful.

Kelime Kelime Analiz Tablosu

No Kelime Anlam Arapça Kök
1 ve huve ve O’dur وَهُوَ -
2 llezi ki الَّذِي -
3 sehhara boyun eğdirendir سَخَّرَ سخر
4 l-behra bahrı الْبَحْرَ بحر
5 lite'kulu yemeniz için لِتَأْكُلُوا اكل
6 minhu ondan مِنْهُ -
7 lehmen bir et لَحْمًا لحم
8 tariyyen taze طَرِيًّا طرو
9 ve testehricu ve çıkarmanız için وَتَسْتَخْرِجُوا خرج
10 minhu ondan مِنْهُ -
11 hilyeten bir takı حِلْيَةً حلي
12 telbesuneha kuşanırsınız/giyersiniz onu تَلْبَسُونَهَا لبس
13 ve tera ve görürsün وَتَرَى راي
14 l-fulke gemiyi الْفُلْكَ فلك
15 mevahira yarıp ileleyenlerdir مَوَاخِرَ مخر
16 fihi onda فِيهِ -
17 velitebtegu aramanız için وَلِتَبْتَغُوا بغي
18 min مِنْ -
19 fedlihi O'nun fazlından فَضْلِهِ فضل
20 veleallekum ve belki sizler وَلَعَلَّكُمْ -
21 teşkurune şükredersiniz تَشْكُرُونَ شكر

Notlar

Not 1

*Allah.**Bahırdan.***Bahırda.****Allah'ın.

📚 Bu Ayette Geçen Kavramlar:

şükür/şükr Kavram 43

43 Teşekkür etmek. Minnettar olmak. Şükran (iyilik bilmek; gönül borcu) sahibi olmak.

faziletli kılmak, fazilet, fazl, Kavram 202

202 İyi olan şeylerde fazlalıklı olmak, fazlalaştırmak, daha fazlaya sahip olmak, daha fazla yapmak.

Bol su, bahr, bihâr. Kavram 236

236 Tatlı veya tuzlu fark etmeksizin bol su. Denizler, okyanuslar, yüksek debili nehirler (Nil), göller.

16. Nahl Suresi

Ayet 78

Arapça Metin (Harekeli)

1977|16|78|وَٱللَّهُ أَخْرَجَكُم مِّنۢ بُطُونِ أُمَّهَٰتِكُمْ لَا تَعْلَمُونَ شَيْـًٔا وَجَعَلَ لَكُمُ ٱلسَّمْعَ وَٱلْأَبْصَٰرَ وَٱلْأَفْـِٔدَةَ لَعَلَّكُمْ تَشْكُرُونَ

Arapça Metin (Harekesiz)

1977|16|78|والله اخرجكم من بطون امهتكم لا تعلمون شيا وجعل لكم السمع والابصر والافده لعلكم تشكرون

Latin Literal

78. Vallâhu ahrecekum min butûni ummehâtikum lâ ta’lemune şey’en ve ceale lekumus sem’a vel ebsâre vel ef’idete leallekum teşkurûn(teşkurûne).

Türkçe Çeviri

Ve Allah çıkardı sizleri annelerinizin karınlarından (ki) bilmezsiniz bir şey; ve yaptı sizlere işitme*; ve görüşler**; ve fuâdlar915; belki sizler şükredersiniz43.

Ahmed Samira Çevirisi

78 And God brought you out from your mothers’ bellies/insides, you do not know a thing, and He made/created for you the sense of hearing , and the eye sights/knowledge, and the hearts/could be minds, maybe/perhaps you thank/be grateful.

Kelime Kelime Analiz Tablosu

No Kelime Anlam Arapça Kök
1 vallahu ve Allah وَاللَّهُ -
2 ehracekum çıkardı sizleri أَخْرَجَكُمْ خرج
3 min مِنْ -
4 butuni karınlarından بُطُونِ بطن
5 ummehatikum annelerinizin أُمَّهَاتِكُمْ امم
6 la لَا -
7 tea'lemune bilmezsiniz تَعْلَمُونَ علم
8 şey'en bir şey شَيْئًا شيا
9 ve ceale ve yaptı وَجَعَلَ جعل
10 lekumu sizlere لَكُمُ -
11 s-sem'a işitme السَّمْعَ سمع
12 vel'ebsara ve görüşler وَالْأَبْصَارَ بصر
13 vel'ef'idete ve fuâdlar وَالْأَفْئِدَةَ فاد
14 leallekum belki sizler لَعَلَّكُمْ -
15 teşkurune şükredersiniz تَشْكُرُونَ شكر

Notlar

Not 1

*İşitme sistemi.**Görme sistemi.

📚 Bu Ayette Geçen Kavramlar:

şükür/şükr Kavram 43

43 Teşekkür etmek. Minnettar olmak. Şükran (iyilik bilmek; gönül borcu) sahibi olmak.

17. İsrâ Suresi

Ayet 3

Arapça Metin (Harekeli)

2030|17|3|ذُرِّيَّةَ مَنْ حَمَلْنَا مَعَ نُوحٍ إِنَّهُۥ كَانَ عَبْدًا شَكُورًا

Arapça Metin (Harekesiz)

2030|17|3|ذريه من حملنا مع نوح انه كان عبدا شكورا

Latin Literal

3. Zurriyyete men hamelnâ mea nûh(nûhin), innehu kâne abden şekûrâ(şekûren).

Türkçe Çeviri

Zürriyetidir380 kimsenin (ki) taşıdık Nûh’la birlikte; doğrusu o (Nûh) oldu şükreden43 bir kul.

Ahmed Samira Çevirisi

3 Descendants (of) whom We carried/loaded with Noah, that he truly was a thankful/grateful worshipper/slave.

Kelime Kelime Analiz Tablosu

No Kelime Anlam Arapça Kök
1 zurriyyete zürriyettir ذُرِّيَّةَ ذرر
2 men kimsenin (ki) مَنْ -
3 hamelna taşıdık حَمَلْنَا حمل
4 mea birlikte مَعَ -
5 nuhin Nuh’la نُوحٍ -
6 innehu doğrusu o (Nuh) إِنَّهُ -
7 kane oldu كَانَ كون
8 abden bir kul عَبْدًا عبد
9 şekuran bir şükreden شَكُورًا شكر

📚 Bu Ayette Geçen Kavramlar:

şükür/şükr Kavram 43

43 Teşekkür etmek. Minnettar olmak. Şükran (iyilik bilmek; gönül borcu) sahibi olmak.

Zürriyet Kavram 380

380 Alt nesil, soy. Çoluk çocuk, evlatlar, torunlar vb.

28. Kasas Suresi

Ayet 73

Arapça Metin (Harekeli)

3323|28|73|وَمِن رَّحْمَتِهِۦ جَعَلَ لَكُمُ ٱلَّيْلَ وَٱلنَّهَارَ لِتَسْكُنُوا۟ فِيهِ وَلِتَبْتَغُوا۟ مِن فَضْلِهِۦ وَلَعَلَّكُمْ تَشْكُرُونَ

Arapça Metin (Harekesiz)

3323|28|73|ومن رحمته جعل لكم اليل والنهار لتسكنوا فيه ولتبتغوا من فضله ولعلكم تشكرون

Latin Literal

73. Ve min rahmetihî ceale lekumul leyle ven nehâre li teskunû fîhi ve li tebtegû min fadlihî ve leallekum teşkurûn(teşkurûne).

Türkçe Çeviri

Ve rahmetinden271; yaptı sizlere geceyi171 ve gündüzü170; sükûnet bulmanız için onda (gecede); ve aramanız için O'nun lütfundan; ve belki onlar şükrederler43.

Ahmed Samira Çevirisi

73 And from His mercy, He made/put for you the night and the daytime, to be tranquil/settled in it, and to wish/desire from His grace/favour/blessing, and maybe/perhaps you thank/be grateful.

Kelime Kelime Analiz Tablosu

No Kelime Anlam Arapça Kök
1 ve min ve وَمِنْ -
2 rahmetihi rahmetinden رَحْمَتِهِ رحم
3 ceale yaptı جَعَلَ جعل
4 lekumu sizlere لَكُمُ -
5 l-leyle geceyi اللَّيْلَ ليل
6 ve nnehara ve gündüzü وَالنَّهَارَ نهر
7 liteskunu sükûnet bulmanız için لِتَسْكُنُوا سكن
8 fihi onda (gecede) فِيهِ -
9 velitebtegu ve aramanız için وَلِتَبْتَغُوا بغي
10 min مِنْ -
11 fedlihi lütfundan O'nun فَضْلِهِ فضل
12 veleallekum ve belki onlar وَلَعَلَّكُمْ -
13 teşkurune şükrederler تَشْكُرُونَ شكر

📚 Bu Ayette Geçen Kavramlar:

şükür/şükr Kavram 43

43 Teşekkür etmek. Minnettar olmak. Şükran (iyilik bilmek; gönül borcu) sahibi olmak.

Rahmet Kavram 271

271 Merhamet. Rahmetin, merhametin tecelli etmiş haline en iyi örnek anne rahmidir. Kadın rahminin bebeğini sararak onun her türlü ihtiyacını gidermesi, her türlü korumayı sağlaması rahmetin en üst seviye tecelli etmesidir. Yüce Allah'ın rahmeti evreni bir anne rahmi gibi sarmıştır, kuşatmıştır. Rabbimizin rahmeti ahiret evreninde müminler için olacaktır.

31. Lokman Suresi

Ayet 12

Arapça Metin (Harekeli)

3479|31|12|وَلَقَدْ ءَاتَيْنَا لُقْمَٰنَ ٱلْحِكْمَةَ أَنِ ٱشْكُرْ لِلَّهِ وَمَن يَشْكُرْ فَإِنَّمَا يَشْكُرُ لِنَفْسِهِۦ وَمَن كَفَرَ فَإِنَّ ٱللَّهَ غَنِىٌّ حَمِيدٌ

Arapça Metin (Harekesiz)

3479|31|12|ولقد اتينا لقمن الحكمه ان اشكر لله ومن يشكر فانما يشكر لنفسه ومن كفر فان الله غني حميد

Latin Literal

12. Ve lekad âteynâ lukmânel hikmete enişkur lillâh(lillâhi), ve men yeşkur fe innemâ yeşkuru li nefsih(nefsihî), ve men kefere fe innellâhe ganiyyun hamîd(hamîdun).

Türkçe Çeviri

Ve ant olsun verdik Lokmân'a571 hikmet382 ki şükretsin43 Allah'a; ve kim şükreder43 öyle ki ancak şükreder43 kendi nefsi201 için; ve kim kâfirlik25 eder öyle ki doğrusu Allah Ganiyy’dir106; Hamîd’dir107.

Ahmed Samira Çevirisi

12 And We had given/brought Lukman the wisdom that (E) thank/be grateful to God, and who thanks/is grateful, so but he thanks/is grateful to/for his self, and who disbelieved, so then God (is) rich, praiseworthy/commendable.

Kelime Kelime Analiz Tablosu

No Kelime Anlam Arapça Kök
1 velekad ve ant olsun وَلَقَدْ -
2 ateyna verdik اتَيْنَا اتي
3 lukmane Lokmân'a لُقْمَانَ -
4 l-hikmete hikmet الْحِكْمَةَ حكم
5 eni ki أَنِ -
6 şkur şükretsin اشْكُرْ شكر
7 lillahi Allah'a لِلَّهِ -
8 ve men ve kim وَمَنْ -
9 yeşkur şükreder يَشْكُرْ شكر
10 feinnema öyle ki ancak فَإِنَّمَا -
11 yeşkuru şükreder يَشْكُرُ شكر
12 linefsihi kendi nefsi için لِنَفْسِهِ نفس
13 ve men ve kim وَمَنْ -
14 kefera kâfirlik eder كَفَرَ كفر
15 feinne öyle ki doğrusu فَإِنَّ -
16 llahe Allah اللَّهَ -
17 ganiyyun Ganiyy’dir غَنِيٌّ غني
18 hamidun Hamid’dir حَمِيدٌ حمد

📚 Bu Ayette Geçen Kavramlar:

Kâfir Kavram 25

25 Örten, gizleyen, kapatan. Bir çiftçi tohumu toprağa gömüp üzerini kapatırsa tohuma kafirlik etmiş olur. Ayette kullanım yerine göre anlam alır. Kur'an'da genel olarak gerçeği/hakkı örtüp gizlemek olarak kullanılır. Kur'an'ın ayetlerinin gerçek anlamını örten/kapatan/etkisizleştirenler de kâfirdirler.

şükür/şükr Kavram 43

43 Teşekkür etmek. Minnettar olmak. Şükran (iyilik bilmek; gönül borcu) sahibi olmak.

Ganiyy Kavram 106

106 Zengin.

Hamîd Kavram 107

107 En yüce övgüye/methedilmeye değer.

Nefis Kavram 201

201 Benlik, kişilik, öz varlık.

Hikmet Kavram 382

382 Kur'an'ın içerdiği hikmete sahip olmak. Kur'an'ın hikmeti. Hikmetli Kur'an'ın içerdiği hükümlerle hikmetlenmek.

31. Lokman Suresi

Ayet 14

Arapça Metin (Harekeli)

3481|31|14|وَوَصَّيْنَا ٱلْإِنسَٰنَ بِوَٰلِدَيْهِ حَمَلَتْهُ أُمُّهُۥ وَهْنًا عَلَىٰ وَهْنٍ وَفِصَٰلُهُۥ فِى عَامَيْنِ أَنِ ٱشْكُرْ لِى وَلِوَٰلِدَيْكَ إِلَىَّ ٱلْمَصِيرُ

Arapça Metin (Harekesiz)

3481|31|14|ووصينا الانسن بولديه حملته امه وهنا علي وهن وفصله في عامين ان اشكر لي ولولديك الي المصير

Latin Literal

14. Ve vassaynel insâne bi vâlideyh(vâlideyhi), hamelethu ummuhu vehnen alâ vehnin ve fisâluhu fî âmeyni enişkurlî ve li vâlideyk(vâlideyke), ileyyel masîr(masîru).

Türkçe Çeviri

Ve vasiyet973 ettik insana ana babasını*; taşıdı onu** anası zayıflık üstüne zayıflık (-la); ve ayrılması onun*** iki yıldadır****; ki şükret43 bana ve ana babana; banadır dönüş yeri.

Ahmed Samira Çevirisi

14 And We recommended/commanded the human with his parents, his mother carried/conceived/was pregnant (with) him weakness/feebleness on weakness/feebleness, and his weaning/separation in two years, that thank/be grateful to Me and to your parents, to Me (is) the end/destination.

Kelime Kelime Analiz Tablosu

No Kelime Anlam Arapça Kök
1 ve vessayna ve vasiyet ettik وَوَصَّيْنَا وصي
2 l-insane insana الْإِنْسَانَ انس
3 bivalideyhi ana babasını بِوَالِدَيْهِ ولد
4 hamelethu taşıdı onu حَمَلَتْهُ حمل
5 ummuhu anası أُمُّهُ امم
6 vehnen zayıflık وَهْنًا وهن
7 ala üstüne عَلَىٰ -
8 vehnin zayıflıkla وَهْنٍ وهن
9 ve fisaluhu ve ayrılması onun وَفِصَالُهُ فصل
10 fi فِي -
11 aameyni iki yıldadır عَامَيْنِ عوم
12 eni ki أَنِ -
13 şkur şükret اشْكُرْ شكر
14 li bana لِي -
15 velivalideyke ve ana babana وَلِوَالِدَيْكَ ولد
16 ileyye banadır إِلَيَّ -
17 l-mesiru dönüş yeri الْمَصِيرُ صير

Notlar

Not 1

*Ana baba bir emanettir.**İnsanı.***İnsanın.****İki yıl içindedir.

📚 Bu Ayette Geçen Kavramlar:

şükür/şükr Kavram 43

43 Teşekkür etmek. Minnettar olmak. Şükran (iyilik bilmek; gönül borcu) sahibi olmak.

32. Secde Suresi

Ayet 9

Arapça Metin (Harekeli)

3510|32|9|ثُمَّ سَوَّىٰهُ وَنَفَخَ فِيهِ مِن رُّوحِهِۦ وَجَعَلَ لَكُمُ ٱلسَّمْعَ وَٱلْأَبْصَٰرَ وَٱلْأَفْـِٔدَةَ قَلِيلًا مَّا تَشْكُرُونَ

Arapça Metin (Harekesiz)

3510|32|9|ثم سويه ونفخ فيه من روحه وجعل لكم السمع والابصر والافده قليلا ما تشكرون

Latin Literal

9. Summe sevvâhu ve nefeha fîhi min rûhihî ve ceale lekumus sem’a vel ebsâre vel ef’ideh(efidete), kalîlen mâ teşkurûn(teşkurûne).

Türkçe Çeviri

Sonra seviyeledi/düzenledi onu* ve üfledi onda** kendi ruhundan608; ve yaptı sizlere işitme ve bakış ve fuâd915; ne azdır şükrettiğiniz43.

Ahmed Samira Çevirisi

9 Then He straightened Him, and He blew in Him from His Soul/Spirit , and He made/put for you the hearing/listening, and the eye sights/knowledge, and the hearts , little (is) what you thank/be grateful.

Kelime Kelime Analiz Tablosu

No Kelime Anlam Arapça Kök
1 summe sonra ثُمَّ -
2 sevvahu seviyeledi/düzenledi onu سَوَّاهُ سوي
3 ve nefeha ve üfledi وَنَفَخَ نفخ
4 fihi onda فِيهِ -
5 min مِنْ -
6 ruhihi kendi ruhundan رُوحِهِ روح
7 ve ceale ve yaptı وَجَعَلَ جعل
8 lekumu sizlere لَكُمُ -
9 s-sem'a işitme السَّمْعَ سمع
10 vel'ebsara ve bakış/görüş وَالْأَبْصَارَ بصر
11 vel'ef'idete ve fuâd وَالْأَفْئِدَةَ فاد
12 kalilen ne azdır قَلِيلًا قلل
13 ma مَا -
14 teşkurune şükrettiğiniz تَشْكُرُونَ شكر

Notlar

Not 1

*Eril tekil zamir insan ceninini işaret eder.**İçinde (fihi) geçişi önemlidir. Üfleme direkt olarak ceninin atomlarını oluşturan sicimler üzerinden gerçekleşmektedir. Bir üst boyut uzaklarda değildir. Üst boyut bizlere bir sicim uzaklığı kadar yakındır.

📚 Bu Ayette Geçen Kavramlar:

şükür/şükr Kavram 43

43 Teşekkür etmek. Minnettar olmak. Şükran (iyilik bilmek; gönül borcu) sahibi olmak.

39. Zümer Suresi

Ayet 7

Arapça Metin (Harekeli)

4063|39|7|إِن تَكْفُرُوا۟ فَإِنَّ ٱللَّهَ غَنِىٌّ عَنكُمْ وَلَا يَرْضَىٰ لِعِبَادِهِ ٱلْكُفْرَ وَإِن تَشْكُرُوا۟ يَرْضَهُ لَكُمْ وَلَا تَزِرُ وَازِرَةٌ وِزْرَ أُخْرَىٰ ثُمَّ إِلَىٰ رَبِّكُم مَّرْجِعُكُمْ فَيُنَبِّئُكُم بِمَا كُنتُمْ تَعْمَلُونَ إِنَّهُۥ عَلِيمٌۢ بِذَاتِ ٱلصُّدُورِ

Arapça Metin (Harekesiz)

4063|39|7|ان تكفروا فان الله غني عنكم ولا يرضي لعباده الكفر وان تشكروا يرضه لكم ولا تزر وازره وزر اخري ثم الي ربكم مرجعكم فينبيكم بما كنتم تعملون انه عليم بذات الصدور

Latin Literal

7. İn tekfurû fe innallâhe ganiyyun ankum, ve lâ yerdâ li ıbâdihil kufr(kufra), ve in teşkurû yerdahu lekum, ve lâ teziru vâziretun vizra uhrâ, summe ilâ rabbikum merciukum fe yunebbiukum bimâ kuntum ta’melûn(ta’melûne), innehû alîmun bi zâtis sudûr(sudûri).

Türkçe Çeviri

Eğer kâfirlik25 ederseniz öyle ki doğrusu Allah Ganiyy’dir106 sizden; ve razı* olmaz kullarına küfre422; ve eğer şükrederseniz43 razı* olur ona sizlere; yüklenmez bir yüklenici başkasının yükünü; sonra Rabbinizedir4 dönüş yeriniz; öyle ki haber verir sizlere yapar olduğunuzu; doğrusu O (Allah) bir Alîm’dir8 göğüslerin zatîne/özüne.

Ahmed Samira Çevirisi

7 If you disbelieve, so then God (is) rich from (without) you, and He does not accept/approve the disbelief to His worshippers/slaves , and if you thank/be grateful He accepts/approves it for you, and no sinner/loader/burdener carries/bears another’s sins/load/burden , then to your Lord (is) your return, so He informs you with what you were making/doing , that He truly (is) knowledgeable with of the chests (innermosts).

Kelime Kelime Analiz Tablosu

No Kelime Anlam Arapça Kök
1 in eğer إِنْ -
2 tekfuru kâfirlik ederseniz تَكْفُرُوا كفر
3 feinne öyle ki doğrusu فَإِنَّ -
4 llahe Allah اللَّهَ -
5 ganiyyun Ganiyy’dir غَنِيٌّ غني
6 ankum sizden عَنْكُمْ -
7 ve la ve وَلَا -
8 yerda razı olmaz يَرْضَىٰ رضو
9 liibadihi kullarına لِعِبَادِهِ عبد
10 l-kufra küfre الْكُفْرَ كفر
11 ve in ve eğer وَإِنْ -
12 teşkuru şükrederseniz تَشْكُرُوا شكر
13 yerdehu razı olur ona يَرْضَهُ رضو
14 lekum sizinlere لَكُمْ -
15 ve la وَلَا -
16 teziru yüklenmez تَزِرُ وزر
17 vaziratun bir yüklenici وَازِرَةٌ وزر
18 vizra yükünü وِزْرَ وزر
19 uhra başkasının أُخْرَىٰ اخر
20 summe sonra ثُمَّ -
21 ila إِلَىٰ -
22 rabbikum Rabbinizedir رَبِّكُمْ ربب
23 merciukum dönülen yeriniz مَرْجِعُكُمْ رجع
24 feyunebbiukum öyle ki haber verir sizlere فَيُنَبِّئُكُمْ نبا
25 bima بِمَا -
26 kuntum olduğunuzu كُنْتُمْ كون
27 tea'melune yaparlar تَعْمَلُونَ عمل
28 innehu doğrusu O إِنَّهُ -
29 alimun bir Alîm’dir عَلِيمٌ علم
30 bizati zatîne/özüne بِذَاتِ -
31 s-suduri göğüslerin الصُّدُورِ صدر

Notlar

Not 1

*Hoşnut olmaz, istemez, dilemez, onaylamaz.

📚 Bu Ayette Geçen Kavramlar:

Rab Kavram 4

4 Efendi, komuta eden.

Alîm Kavram 8

8 Bilen.

Kâfir Kavram 25

25 Örten, gizleyen, kapatan. Bir çiftçi tohumu toprağa gömüp üzerini kapatırsa tohuma kafirlik etmiş olur. Ayette kullanım yerine göre anlam alır. Kur'an'da genel olarak gerçeği/hakkı örtüp gizlemek olarak kullanılır. Kur'an'ın ayetlerinin gerçek anlamını örten/kapatan/etkisizleştirenler de kâfirdirler.

şükür/şükr Kavram 43

43 Teşekkür etmek. Minnettar olmak. Şükran (iyilik bilmek; gönül borcu) sahibi olmak.

Ganiyy Kavram 106

106 Zengin.

Küfür Kavram 422

422 Kâfirlik etmek. Gerçeği/hakkı örtüp gizlemek.

40. Mü'min Suresi

Ayet 61

Arapça Metin (Harekeli)

4192|40|61|ٱللَّهُ ٱلَّذِى جَعَلَ لَكُمُ ٱلَّيْلَ لِتَسْكُنُوا۟ فِيهِ وَٱلنَّهَارَ مُبْصِرًا إِنَّ ٱللَّهَ لَذُو فَضْلٍ عَلَى ٱلنَّاسِ وَلَٰكِنَّ أَكْثَرَ ٱلنَّاسِ لَا يَشْكُرُونَ

Arapça Metin (Harekesiz)

4192|40|61|الله الذي جعل لكم اليل لتسكنوا فيه والنهار مبصرا ان الله لذو فضل علي الناس ولكن اكثر الناس لا يشكرون

Latin Literal

61. Allâhullezî ceale lekumul leyle li teskunû fîhi ven nehâre mubsırâ(mubsıren), innallâhe le zû fadlin alen nâsi ve lâkinne ekseren nâsi lâ yeşkurûn(yeşkurûne).

Türkçe Çeviri

Allah ki yaptı sizlere geceyi171 sükûnet bulmanız için onda (gecede); ve görüş sağlayan gündüzü170; doğrusu Allah mutlak sahibidir bir lütuf insanlara karşı; fakat insanların çoğu şükretmezler43.

Ahmed Samira Çevirisi

61 God (is) who made/created for you the night to be tranquil/settled in it, and the daytime to see (clearly lit) , that truly God (is owner) of grace/favour/blessing on the people, and but most of the people do not thank/be grateful.

Kelime Kelime Analiz Tablosu

No Kelime Anlam Arapça Kök
1 allahu Allah اللَّهُ -
2 llezi ki الَّذِي -
3 ceale yaptı جَعَلَ جعل
4 lekumu sizlere لَكُمُ -
5 l-leyle geceyi اللَّيْلَ ليل
6 liteskunu sükûnet bulmanız için لِتَسْكُنُوا سكن
7 fihi onda (gecede) فِيهِ -
8 ve nnehara ve gündüzü وَالنَّهَارَ نهر
9 mubsiran görüş sağlayan مُبْصِرًا بصر
10 inne doğrusu إِنَّ -
11 llahe Allah اللَّهَ -
12 lezu mutlak sahibidir لَذُو -
13 fedlin bir lütuf فَضْلٍ فضل
14 ala karşı عَلَى -
15 n-nasi insanlara النَّاسِ نوس
16 velakinne fakat وَلَٰكِنَّ -
17 eksera çoğu أَكْثَرَ كثر
18 n-nasi insanların النَّاسِ نوس
19 la لَا -
20 yeşkurune şükretmezler يَشْكُرُونَ شكر

📚 Bu Ayette Geçen Kavramlar:

şükür/şükr Kavram 43

43 Teşekkür etmek. Minnettar olmak. Şükran (iyilik bilmek; gönül borcu) sahibi olmak.

42. Şûrâ Suresi

Ayet 33

Arapça Metin (Harekeli)

4303|42|33|إِن يَشَأْ يُسْكِنِ ٱلرِّيحَ فَيَظْلَلْنَ رَوَاكِدَ عَلَىٰ ظَهْرِهِۦٓ إِنَّ فِى ذَٰلِكَ لَءَايَٰتٍ لِّكُلِّ صَبَّارٍ شَكُورٍ

Arapça Metin (Harekesiz)

4303|42|33|ان يشا يسكن الريح فيظللن رواكد علي ظهره ان في ذلك لايت لكل صبار شكور

Latin Literal

33. İn yeşe’ yuskinir rîha fe yazlelne revâkide alâ zahrih(zahrihi), inne fî zâlike le âyâtin li kulli sabbârin şekûr(şekûrin).

Türkçe Çeviri

Eğer dilerse (Allah) sakinleştirir rüzgarı; öyle ki kalakalırlar (akanlar) hareketsiz/durağan; arka tarafına doğru onun (bol suyun); doğrusu bundadır mutlak ayetler her bir sabreden51, şükreden43 için.

Ahmed Samira Çevirisi

33 If He wills/wants He stops/quietens the wind/breeze, so they continue/remain still/fixed in place on its back/surface , that truly in that (are) evidences/signs (E) to every/each patient/endurer, thankful/grateful.

Kelime Kelime Analiz Tablosu

No Kelime Anlam Arapça Kök
1 in eğer إِنْ -
2 yeşe' dilerse (Allah) يَشَأْ شيا
3 yuskini sakinleştirir يُسْكِنِ سكن
4 r-riha rüzgarı الرِّيحَ روح
5 feyezlelne öyle ki kalakalır فَيَظْلَلْنَ ظلل
6 ravakide hareketsiz/durağan رَوَاكِدَ ركد
7 ala عَلَىٰ -
8 zehrihi arka tarafına doğru onun (bol suyun) ظَهْرِهِ ظهر
9 inne doğrusu إِنَّ -
10 fi فِي -
11 zalike bundadır ذَٰلِكَ -
12 layatin mutlak ayetler لَايَاتٍ ايي
13 likulli her bir için لِكُلِّ كلل
14 sabbarin sabreden صَبَّارٍ صبر
15 şekurin şükreden شَكُورٍ شكر

📚 Bu Ayette Geçen Kavramlar:

şükür/şükr Kavram 43

43 Teşekkür etmek. Minnettar olmak. Şükran (iyilik bilmek; gönül borcu) sahibi olmak.

Sabır/sabr. Kavram 51

51 Metanetli direnme. Dengeyi bozmadan/kontrolü kaybetmeden direnme/karşı durma.

54. Kamer Suresi

Ayet 35

Arapça Metin (Harekeli)

4879|54|35|نِّعْمَةً مِّنْ عِندِنَا كَذَٰلِكَ نَجْزِى مَن شَكَرَ

Arapça Metin (Harekesiz)

4879|54|35|نعمه من عندنا كذلك نجزي من شكر

Latin Literal

35. Ni’meten min indina, kezâlike neczî men şeker(şekere).

Türkçe Çeviri

Bir nimettir757 indimizden/katımızdan; işte böyledir; cezalandırırız* kimseyi (ki) şükretti43 (şeker).

Ahmed Samira Çevirisi

35 A blessing/goodness from at Us, as/like that We reimburse who thanked/became grateful.

Kelime Kelime Analiz Tablosu

No Kelime Anlam Arapça Kök
1 nia'meten bir nimettir نِعْمَةً نعم
2 min مِنْ -
3 indina indimizden/katımızdan عِنْدِنَا عند
4 kezalike işte böyledir كَذَٰلِكَ -
5 neczi cezalandırırız نَجْزِي جزي
6 men kimseyi (ki) مَنْ -
7 şekera şükretti شَكَرَ شكر

Notlar

Not 1

*Karşılığını veririz.

📚 Bu Ayette Geçen Kavramlar:

şükür/şükr Kavram 43

43 Teşekkür etmek. Minnettar olmak. Şükran (iyilik bilmek; gönül borcu) sahibi olmak.

Nimetler Kavram 757

757 Yüce Allah Rahmân suresinde nimetlere bir işaret buyurmuştur. 31 temel parçacığın oluşturduğu tüm evren Yüce Allah'ın bir nimetidir. Cennetlerde de Yüce Allah hak eden kullarına ayakta/dikelmiş/kıyamda nimetler vereceğini bildirmektedir (Örn: 9:21). Anlarız ki cennetler gerçek anlamda yaratılan evrenler olacaktır. Muhtemel ki farklı atomlar muhteşem şeyle oluşturacak ve Rabbimiz bizlere inşAllah bu nimetlerinden tattıracaktır.

Bu sûredeki kavramlar

📄 PDF Hazırlanıyor

Ayetler hazırlanıyor...

Kur'an-ı Kerim - Kavram 43: şükür/şükr

Kavram Bilgisi

Kavram Adı: şükür/şükr

Kavram No: 43

Kısa Açıklama: 43 Teşekkür etmek. Minnettar olmak. Şükran (iyilik bilmek; gönül borcu) sahibi olmak.

Bu Kavramın Geçtiği Ayet Sayısı: 36

Bu Kavramın Geçtiği Ayetler

Bakara Suresi - Ayet 52

Türkçe Meal: Sonra affettik sizleri bunun ardından; belki sizler şükredersiniz 43 .

Arapça: 59|2|52|ثم عفونا عنكم من بعد ذلك لعلكم تشكرون

Bakara Suresi - Ayet 56

Türkçe Meal: Sonra ayılttık * sizleri ölümünüzün/bilinçsizliğinizin ** ardından; belki sizler şükredersiniz 43 .

Arapça: 63|2|56|ثم بعثنكم من بعد موتكم لعلكم تشكرون

Bakara Suresi - Ayet 152

Türkçe Meal: Öyle ki zikredin/hatırlayın beni; (ki) zikrederim/hatırlarım sizleri; ve şükredin 43 bana; ve kâfirlik 25 etmeyin bana.

Arapça: 159|2|152|فاذكروني اذكركم واشكروا لي ولا تكفرون

Bakara Suresi - Ayet 172

Türkçe Meal: Ey iman 47 etmiş kimseler! Yiyin sizleri rızıklandırdığımızın iyilerinden/güzellerinden; ve şükredin 43 Allah'a eğer olduysanız sadece O'na kulluk 46 ederler.

Arapça: 179|2|172|يايها الذين امنوا كلوا من طيبت ما رزقنكم واشكروا لله ان كنتم اياه تعبدون

Bakara Suresi - Ayet 185

Türkçe Meal: Ramazan 946 ayı ki indirildi onda Kur'ân 850 ; bir doğru yola kılavuz insanlara; ve bir beyanat 226 doğru yola kılavuzdan; ve furkan 259 ; öyle ki kim tanık/şahit oldu sizlerden o aya; öyle ki siyam/oruç 322 tutsun onda; ve kim oldu bir hasta ya da bir sefer üzerinde; öyle ki adetincedir başka günlerden; ister/diler Allah sizlere kolaylık; ve istemez/dilemez sizlere güçlük/zorluk * ; ve bütünlemeniz/tamamlamanız içindir adeti/sayıyı; ve yüceltmeniz içindir Allah'ı; sizleri doğru yola kılavuzlamasına karşı; ve belki sizler şükredersiniz 43 .

Arapça: 192|2|185|شهر رمضان الذي انزل فيه القران هدي للناس وبينت من الهدي والفرقان فمن شهد منكم الشهر فليصمه ومن كان مريضا او علي سفر فعده من ايام اخر يريد الله بكم اليسر ولا يريد بكم العسر ولتكملوا العده ولتكبروا الله علي ما هديكم ولعلكم تشكرون

Bakara Suresi - Ayet 243

Türkçe Meal: Hiç görmez misin kimseleri (ki) çıktılar diyarlarından?; ve onlar binlercedir; ölüme * hazır; öyle ki dedi onlara Allah: "Ölün * !"; sonra hayat verdi * (Allah) onlara; doğrusu Allah mutlak sahibidir bir fazl/fazilet insanlara karşı; velakin/fakat insanların ekserisi/çoğu/geneli şükretmezler 43 .

Arapça: 250|2|243|الم تر الي الذين خرجوا من ديرهم وهم الوف حذر الموت فقال لهم الله موتوا ثم احيهم ان الله لذو فضل علي الناس ولكن اكثر الناس لا يشكرون

Âl-i İmrân Suresi - Ayet 123

Türkçe Meal: Ant olsun yardım etti sizlere Allah Bedir'de 457 ; ve sizler zillet 452 içindeydiniz * ; öyle ki takvalı 21 olun Allah’a; belki sizler şükredersiniz 43 .

Arapça: 416|3|123|ولقد نصركم الله ببدر وانتم اذله فاتقوا الله لعلكم تشكرون

Âl-i İmrân Suresi - Ayet 144

Türkçe Meal: Ve Muhammed değildir bir resûl 418 dışında; muhakkak geçti onun öncesinden * resûller 418 ; öyle ki eğer ölür ya da katledilirse geri mi dönersiniz topuklarınız üzerinde?; ve kim geri döner iki topuğu üzerinde; öyle ki asla zarar vermez Allah'a bir şey; ve karşılığını verecek Allah şükredenlerin 43 .

Arapça: 437|3|144|وما محمد الا رسول قد خلت من قبله الرسل افاين مات او قتل انقلبتم علي اعقبكم ومن ينقلب علي عقبيه فلن يضر الله شيا وسيجزي الله الشكرين

Âl-i İmrân Suresi - Ayet 145

Türkçe Meal: Ve olmuş değildir bir nefse 201 ki ölür (o nefis) Allah'ın izni dışında; ecellenmiş * bir kitaptır/yazıttır; ve kim ister dünya sevabını 464 veririz ona ondan; ve kim ister ahiret sevabını 464 veririz ona ondan; ve karşılığını veririz şükredenlerin 43 .

Arapça: 438|3|145|وما كان لنفس ان تموت الا باذن الله كتبا موجلا ومن يرد ثواب الدنيا نوته منها ومن يرد ثواب الاخره نوته منها وسنجزي الشكرين

Nisâ Suresi - Ayet 147

Türkçe Meal: Niye faaliyete geçirsin Allah azap etmeyi sizlere eğer şükrederseniz 43 ve iman 47 ederseniz; ve oldu Allah bir Şâkir 313 ; bir Alîm 8 .

Arapça: 640|4|147|ما يفعل الله بعذابكم ان شكرتم وامنتم وكان الله شاكرا عليما

Mâide Suresi - Ayet 6

Türkçe Meal: Ey iman 47 etmiş kimseler! Dikeldiğiniz/ayağa kalktığınız zaman salâta 5 ; öyle ki 533 gusledin/yıkayın yüzlerinizi ve ellerinizi dirseğe doğru; ve mesh edin/sıvazlayın başlarınızı ve ayaklarınızı iki topuğa doğru; ve eğer olduysanız bir cünüp 136 ; öyle ki temizlenin/yıkanın; ve eğer olduysanız hastalar; ya da bir sefer üzerinde; ya da geldi biriniz sizden gaitadan/dışkılamaktan; ya da dokundunuz/cinsel ilişkiye girdiniz kadınlara; ve asla bulamadınız bir su; öyle ki teyemmüm edin/sürün iyi/hoş/yumuşak toprağa/kuma; öyle ki sıvazlayın yüzlerinize ve ellerinize ondan (topraktan/kumdan); razı olur değildir Allah yapmaya sizlere zorluktan/darlıktan; fakat razı olur/arzular temizlemeye sizleri ve tamamlamaya kendi nimetini sizlere; belki sizler şükredersiniz 43 .

Arapça: 675|5|6|يايها الذين امنوا اذا قمتم الي الصلوه فاغسلوا وجوهكم وايديكم الي المرافق وامسحوا بروسكم وارجلكم الي الكعبين وان كنتم جنبا فاطهروا وان كنتم مرضي او علي سفر او جا احد منكم من الغايط او لمستم النسا فلم تجدوا ما فتيمموا صعيدا طيبا فامسحوا بوجوهكم وايديكم منه ما يريد الله ليجعل عليكم من حرج ولكن يريد ليطهركم وليتم نعمته عليكم لعلكم تشكرون

Mâide Suresi - Ayet 89

Türkçe Meal: Tutmaz (sorumlu) sizleri Allah yeminlerinizdeki diyalektle/jargonla/ağızla; velakin/fakat tutar (sorumlu) sizleri akitlediğiniz 207 yeminler nedeniyle; öyle ki kefareti onun yedirmedir on miskinki 113 vasattan/ortadan/en iyisinden (ki) yedirirsiniz ehlinize/ailenize ya da giydirmedir onları ya da hürriyetine kavuşturmadır rakabeyi 520 ; öyle ki kim asla bulamaz öyle ki oruç tutar üç gün; işte budur; kefaretidir yeminlerinizin yemin ettiğiniz zaman; ve koruyun yeminlerinizi; işte böyledir; beyan 226 eder Allah sizlere ayetlerini 454 ; belki sizler şükredersiniz 43 .

Arapça: 758|5|89|لا يواخذكم الله باللغو في ايمنكم ولكن يواخذكم بما عقدتم الايمن فكفرته اطعام عشره مسكين من اوسط ما تطعمون اهليكم او كسوتهم او تحرير رقبه فمن لم يجد فصيام ثلثه ايام ذلك كفره ايمنكم اذا حلفتم واحفظوا ايمنكم كذلك يبين الله لكم ايته لعلكم تشكرون

En'âm Suresi - Ayet 53

Türkçe Meal: Ve işte böyledir; fitnelendirdik 610 bir kısmını onların bir kısımla; demeleri için "Şunlara mı minnet etti Allah aramızdan onların üzerine? Olmaz mı Allah daha iyi bilen şükredenleri 43 .

Arapça: 842|6|53|وكذلك فتنا بعضهم ببعض ليقولوا اهولا من الله عليهم من بيننا اليس الله باعلم بالشكرين

En'âm Suresi - Ayet 63

Türkçe Meal: De ki: "Kim kurtarır sizleri karanlıklarından karanın ve denizin * ; çağırırsınız O’nu alçak gönüllü (olarak) ve gizli (olarak); "Mutlak ki eğer kurtarırsa (Allah) bizleri bundan; mutlak oluruz şükredenlerden 43 ." (diye).

Arapça: 852|6|63|قل من ينجيكم من ظلمت البر والبحر تدعونه تضرعا وخفيه لين انجينا من هذه لنكونن من الشكرين

A'râf Suresi - Ayet 10

Türkçe Meal: Ve ant olsun mesken * edindirdik sizleri yerde; ve yaptık sizlere orada yaşamlar; ne azdır şükrettiğiniz 43 .

Arapça: 964|7|10|ولقد مكنكم في الارض وجعلنا لكم فيها معيش قليلا ما تشكرون

A'râf Suresi - Ayet 17

Türkçe Meal: "Sonra mutlak gelirim * elleri arasından; ve arkalarından; ve sağlarından; ve sollarından; ve bulamazsın çoklarını şükredenler 43 ."

Arapça: 971|7|17|ثم لاتينهم من بين ايديهم ومن خلفهم وعن ايمنهم وعن شمايلهم ولا تجد اكثرهم شكرين

A'râf Suresi - Ayet 58

Türkçe Meal: Ve iyi/hoş belde (ki) çıkar onun bitkisi onun (beldenin) Rabbinin 4 izniyle; ve habisin/kötünün (ise) çıkmaz az veren/haşin (olan) dışında; işte böyledir; yönlendiririz ayetleri 287 şükreder 43 bir kavme/topluma.

Arapça: 1012|7|58|والبلد الطيب يخرج نباته باذن ربه والذي خبث لا يخرج الا نكدا كذلك نصرف الايت لقوم يشكرون

A'râf Suresi - Ayet 189

Türkçe Meal: O (ki) yaratandır sizleri tek bir nefisten 201 ; ve yaptı (Allah) ondan (dişiden) eşini onun (dişinin); sükûn bulması için (erkeğin) onunla (dişiyle); öyle ki ne zaman sardı/örttü (erkek) onu (dişiyi); yüklendi (dişi) hafif bir yük; öyle ki geçti/geçirdi (dişi) onunla; öyle ki ne zaman ağırlaştı (dişi); çağırdı ikisi Allah’ı; Rablerini 4 ; eğer verdiysen bizlere bir sâlih 777 ; mutlak oluruz şükredenler 43 .

Arapça: 1143|7|189|هو الذي خلقكم من نفس وحده وجعل منها زوجها ليسكن اليها فلما تغشيها حملت حملا خفيفا فمرت به فلما اثقلت دعوا الله ربهما لين اتيتنا صلحا لنكونن من الشكرين

Enfâl Suresi - Ayet 26

Türkçe Meal: Ve zikredin 78 zamanı (ki) sizler birazdınız; zaaflı bırakılanlardınız yerde; korkuyordunuz ki kapar sizleri insanlar (diye); öyle ki sığındırdı (Allah) sizleri; ve destekledi (Allah) sizleri kendi yardımıyla; ve rızıklandırdı sizleri (Allah) iyilerden; belki sizler şükredersiniz 43 .

Arapça: 1186|8|26|واذكروا اذ انتم قليل مستضعفون في الارض تخافون ان يتخطفكم الناس فاويكم وايدكم بنصره ورزقكم من الطيبت لعلكم تشكرون

Yunus Suresi - Ayet 22

Türkçe Meal: O'dur yürüten sizleri karada ve behirde 236 ; ta ki olduğunuz zaman gemide; ve aktılar * onlarla ** iyi/hoş bir rüzgârla; ve ferahladılar *** onunla **** ; geldi fırtınalı rüzgar ve geldi onlara dalga her bir mekandan; ve zannettiler ki onlar kuşatıldılar onlarla ***** ; çağırdılar 219 Allah’ı muhlisler 309 (olarak) O'na dini; "eğer ki kurtarırsan bizleri bundan mutlak oluruz şükredenlerden 43 ."

Arapça: 1384|10|22|هو الذي يسيركم في البر والبحر حتي اذا كنتم في الفلك وجرين بهم بريح طيبه وفرحوا بها جاتها ريح عاصف وجاهم الموج من كل مكان وظنوا انهم احيط بهم دعوا الله مخلصين له الدين لين انجيتنا من هذه لنكونن من الشكرين

Yunus Suresi - Ayet 60

Türkçe Meal: Ve nedir zanları 314 kimselerin (ki) iftira 402 atarlar Allah'a karşı kıyamet günü yalanını 873 ?; doğrusu Allah mutlak sahibidir bir fazl 202 insanlara karşı; velakin/fakat çoğu onların şükretmezler 43 .

Arapça: 1422|10|60|وما ظن الذين يفترون علي الله الكذب يوم القيمه ان الله لذو فضل علي الناس ولكن اكثرهم لا يشكرون

Yusuf Suresi - Ayet 38

Türkçe Meal: "Ve tabi oldum * babalarım/atalarım ** İbrahim'in ve İshâk'ın ve Yakûb'un milletine 301 ; olmuş değildir bizlere ki şirk 71 koşarız Allah'a hiçbir şeyi; işte bu; bir fazlındandır 202 Allah'ın üzerimize ve insanların üzerine; velakin/fakat insanların ekserisi/çoğu şükretmezler 43 ."

Arapça: 1632|12|38|واتبعت مله اباي ابرهيم واسحق ويعقوب ما كان لنا ان نشرك بالله من شي ذلك من فضل الله علينا وعلي الناس ولكن اكثر الناس لا يشكرون

İbrahim Suresi - Ayet 5

Türkçe Meal: Ve ant olsun gönderdik Mûsâ’yı ayetlerimizle * ki çıkarır kavmini/toplumunu karanlıklardan nura ** doğru; ve zikreder 78 onlara Allah'ın günlerini 981 ; doğrusu bundadır mutlak ayetler 287 her bir sabredene 51 ; şükredene 43 .

Arapça: 1753|14|5|ولقد ارسلنا موسي بايتنا ان اخرج قومك من الظلمت الي النور وذكرهم باييم الله ان في ذلك لايت لكل صبار شكور

İbrahim Suresi - Ayet 7

Türkçe Meal: Ve bildirdiği/anons ettiği zaman Rabbiniz 4 : "Şayet şükrederseniz 43 mutlak ziyade ederim * sizlere; ve şayet kâfirlik 25 ederseniz; doğrusu azabım mutlak şiddetlidir."

Arapça: 1755|14|7|واذ تاذن ربكم لين شكرتم لازيدنكم ولين كفرتم ان عذابي لشديد

İbrahim Suresi - Ayet 37

Türkçe Meal: "Rabbimiz 4 ! Doğrusu ben * yerleştirdim bir vadiye ** zürriyetimden 380 ; olmayan *** ekin sahibi; haram 535 edilmiş beytinin/evinin 32 yanında; Rabbimiz 4 ! İkame 572 etmeleri için salâtı 5 ; öyle ki yap kalp gözleri insanlardan (ki) kılavuzlanır **** onlara ***** doğru; ve rızıklandır onları ****** meyvelerden; belki onlar şükrederler 43 ."

Arapça: 1785|14|37|ربنا اني اسكنت من ذريتي بواد غير ذي زرع عند بيتك المحرم ربنا ليقيموا الصلوه فاجعل افده من الناس تهوي اليهم وارزقهم من الثمرت لعلهم يشكرون

Nahl Suresi - Ayet 14

Türkçe Meal: Ve O’dur * ki boyun eğdirendir bahrı 236 ; yemeniz için ondan ** taze bir et; ve çıkarmanız için ondan ** bir takı (ki) kuşanırsınız/giyersiniz onu; ve görürsün gemiyi (ki) yarıp ilerleyenlerdir onda *** ; aramanız için O'nun **** fazlından 202 ; ve belki sizler şükredersiniz 43 .

Arapça: 1913|16|14|وهو الذي سخر البحر لتاكلوا منه لحما طريا وتستخرجوا منه حليه تلبسونها وتري الفلك مواخر فيه ولتبتغوا من فضله ولعلكم تشكرون

Nahl Suresi - Ayet 78

Türkçe Meal: Ve Allah çıkardı sizleri annelerinizin karınlarından (ki) bilmezsiniz bir şey; ve yaptı sizlere işitme * ; ve görüşler ** ; ve fuâdlar 915 ; belki sizler şükredersiniz 43 .

Arapça: 1977|16|78|والله اخرجكم من بطون امهتكم لا تعلمون شيا وجعل لكم السمع والابصر والافده لعلكم تشكرون

İsrâ Suresi - Ayet 3

Türkçe Meal: Zürriyetidir 380 kimsenin (ki) taşıdık Nûh’la birlikte; doğrusu o (Nûh) oldu şükreden 43 bir kul.

Arapça: 2030|17|3|ذريه من حملنا مع نوح انه كان عبدا شكورا

Kasas Suresi - Ayet 73

Türkçe Meal: Ve rahmetinden 271 ; yaptı sizlere geceyi 171 ve gündüzü 170 ; sükûnet bulmanız için onda (gecede); ve aramanız için O'nun lütfundan; ve belki onlar şükrederler 43 .

Arapça: 3323|28|73|ومن رحمته جعل لكم اليل والنهار لتسكنوا فيه ولتبتغوا من فضله ولعلكم تشكرون

Lokman Suresi - Ayet 12

Türkçe Meal: Ve ant olsun verdik Lokmân'a 571 hikmet 382 ki şükretsin 43 Allah'a; ve kim şükreder 43 öyle ki ancak şükreder 43 kendi nefsi 201 için; ve kim kâfirlik 25 eder öyle ki doğrusu Allah Ganiyy’dir 106 ; Hamîd’dir 107 .

Arapça: 3479|31|12|ولقد اتينا لقمن الحكمه ان اشكر لله ومن يشكر فانما يشكر لنفسه ومن كفر فان الله غني حميد

Lokman Suresi - Ayet 14

Türkçe Meal: Ve vasiyet 973 ettik insana ana babasını * ; taşıdı onu ** anası zayıflık üstüne zayıflık (-la); ve ayrılması onun *** iki yıldadır **** ; ki şükret 43 bana ve ana babana; banadır dönüş yeri.

Arapça: 3481|31|14|ووصينا الانسن بولديه حملته امه وهنا علي وهن وفصله في عامين ان اشكر لي ولولديك الي المصير

Secde Suresi - Ayet 9

Türkçe Meal: Sonra seviyeledi/düzenledi onu * ve üfledi onda ** kendi ruhundan 608 ; ve yaptı sizlere işitme ve bakış ve fuâd 915 ; ne azdır şükrettiğiniz 43 .

Arapça: 3510|32|9|ثم سويه ونفخ فيه من روحه وجعل لكم السمع والابصر والافده قليلا ما تشكرون

Zümer Suresi - Ayet 7

Türkçe Meal: Eğer kâfirlik 25 ederseniz öyle ki doğrusu Allah Ganiyy’dir 106 sizden; ve razı * olmaz kullarına küfre 422 ; ve eğer şükrederseniz 43 razı * olur ona sizlere; yüklenmez bir yüklenici başkasının yükünü; sonra Rabbinizedir 4 dönüş yeriniz; öyle ki haber verir sizlere yapar olduğunuzu; doğrusu O (Allah) bir Alîm’dir 8 göğüslerin zatîne/özüne.

Arapça: 4063|39|7|ان تكفروا فان الله غني عنكم ولا يرضي لعباده الكفر وان تشكروا يرضه لكم ولا تزر وازره وزر اخري ثم الي ربكم مرجعكم فينبيكم بما كنتم تعملون انه عليم بذات الصدور

Mü'min Suresi - Ayet 61

Türkçe Meal: Allah ki yaptı sizlere geceyi 171 sükûnet bulmanız için onda (gecede); ve görüş sağlayan gündüzü 170 ; doğrusu Allah mutlak sahibidir bir lütuf insanlara karşı; fakat insanların çoğu şükretmezler 43 .

Arapça: 4192|40|61|الله الذي جعل لكم اليل لتسكنوا فيه والنهار مبصرا ان الله لذو فضل علي الناس ولكن اكثر الناس لا يشكرون

Şûrâ Suresi - Ayet 33

Türkçe Meal: Eğer dilerse (Allah) sakinleştirir rüzgarı; öyle ki kalakalırlar (akanlar) hareketsiz/durağan; arka tarafına doğru onun (bol suyun); doğrusu bundadır mutlak ayetler her bir sabreden 51 , şükreden 43 için.

Arapça: 4303|42|33|ان يشا يسكن الريح فيظللن رواكد علي ظهره ان في ذلك لايت لكل صبار شكور

Kamer Suresi - Ayet 35

Türkçe Meal: Bir nimettir 757 indimizden/katımızdan; işte böyledir; cezalandırırız * kimseyi (ki) şükretti 43 (şeker).

Arapça: 4879|54|35|نعمه من عندنا كذلك نجزي من شكر