Şerefli Kur’ân Meali
Arapça · Latin · Meal · Kavramlarla
Henüz sûre seçilmedi.
📝 Metin Ayarları
🔧 Araçlar
📑 Kişisel
📄 PDF
💾 Veri Yönetimi
Ayet alanları:
Kapsam:
Eşleştirme:
📖 Arama Operatörleri

Arama Operatörleri:

  • VE / AND: Her iki terim de bulunmalı
    Örnek: rahman VE rahim
  • VEYA / OR: Terimlerden biri yeterli
    Örnek: cehennem VEYA nar
  • DEĞİL / NOT: Terimi çıkar
    Örnek: kitap DEĞİL ehli
  • " ": Tam ifade (tırnak içinde)
    Örnek: "la ilahe illallah"
  • ( ): Grup/öncelik belirleme
    Örnek: (cennet VEYA firdevs) VE mümin
📚

Kavram 41: Semî

Bu kavram 26 ayette geçmektedir

📖 Kısa Açıklama

41İşiten.

2. Bakara Suresi

Ayet 127

Arapça Metin (Harekeli)

134|2|127|وَإِذْ يَرْفَعُ إِبْرَٰهِۦمُ ٱلْقَوَاعِدَ مِنَ ٱلْبَيْتِ وَإِسْمَٰعِيلُ رَبَّنَا تَقَبَّلْ مِنَّآ إِنَّكَ أَنتَ ٱلسَّمِيعُ ٱلْعَلِيمُ

Arapça Metin (Harekesiz)

134|2|127|واذ يرفع ابرهم القواعد من البيت واسمعيل ربنا تقبل منا انك انت السميع العليم

Latin Literal

127. Ve iz yerfeu ibrâhîmul kavâide minel beyti veismâîl(ismâîlu) rabbenâ tekabbel minnâ inneke entes semîul alîm(alîmu).

Türkçe Çeviri

Ve yükselttiği zaman İbrahim kaidelerini* beytin/evin; ve İsmail (de): “Rabbimiz! Kabul et bizden; doğrusu sen; sensin Semî41; Alîm8

Ahmed Samira Çevirisi

127 And when Abraham raises the foundations/bases from The House , and Ishmael: "Our Lord accept from us, that you are the hearing/listening the knowledgeable."

Kelime Kelime Analiz Tablosu

No Kelime Anlam Arapça Kök
1 ve iz ve zaman وَإِذْ -
2 yerfeu yükseltti يَرْفَعُ رفع
3 ibrahimu İbrahim إِبْرَاهِيمُ -
4 l-kavaide kaidelerini الْقَوَاعِدَ قعد
5 mine مِنَ -
6 l-beyti beytin/evin الْبَيْتِ بيت
7 ve ismaiylu ve İsmail (de) وَإِسْمَاعِيلُ -
8 rabbena Rabbimiz رَبَّنَا ربب
9 tekabbel kabul et تَقَبَّلْ قبل
10 minna bizden مِنَّا -
11 inneke doğrusu sen إِنَّكَ -
12 ente sensin أَنْتَ -
13 s-semiu Semî السَّمِيعُ سمع
14 l-alimu Alîm الْعَلِيمُ علم

Notlar

Not 1

*Bir şeyin yere dayanan bölümü veya bir şeyin üzerine oturtulduğu nesne; ayaklık, duraç, taban, tabanlık.

2. Bakara Suresi

Ayet 137

Arapça Metin (Harekeli)

144|2|137|فَإِنْ ءَامَنُوا۟ بِمِثْلِ مَآ ءَامَنتُم بِهِۦ فَقَدِ ٱهْتَدَوا۟ وَّإِن تَوَلَّوْا۟ فَإِنَّمَا هُمْ فِى شِقَاقٍ فَسَيَكْفِيكَهُمُ ٱللَّهُ وَهُوَ ٱلسَّمِيعُ ٱلْعَلِيمُ

Arapça Metin (Harekesiz)

144|2|137|فان امنوا بمثل ما امنتم به فقد اهتدوا وان تولوا فانما هم في شقاق فسيكفيكهم الله وهو السميع العليم

Latin Literal

137. Fe in âmenû bi misli mâ âmentum bihî fe kadihtedev ve in tevellev fe innemâ hum fî şikâk(şikâkın) fe se yekfîke humullâh(humullâhu), ve huves semîul alîm(alîmu).

Türkçe Çeviri

Öyle ki eğer iman47 ettilerse iman47 ettiğinizin misli870 (gibi) ona*; öyle ki muhakkak doğru yola kılavuzlandılar; ve eğer sırt çevirdilerse; öyle ki doğrusu ancak onlar bölünme/parçalanma içindedir; öyle ki kâfi/yeterli gelecektir Allah sana onlara karşı; ve O (Allah) Semî’dir41; Alîm’dir8.

Ahmed Samira Çevirisi

137 So if they believed with a similar/equal/alike (to) what you believed with (it), so they had been guided, and if they turned away, so but they are in defiance/disobedience , so God will suffice (protect) you against them , and He (is) the hearing/listening, the knowledgeable.

Kelime Kelime Analiz Tablosu

No Kelime Anlam Arapça Kök
1 fein öyle ki eğer فَإِنْ -
2 amenu iman ettilerse امَنُوا امن
3 bimisli misli/benzeri بِمِثْلِ مثل
4 ma مَا -
5 amentum iman ettiğinizin امَنْتُمْ امن
6 bihi ona (Kur’an’a) بِهِ -
7 fekadi öyle ki muhakkak فَقَدِ -
8 htedev doğru yola kılavuzlandılar اهْتَدَوْا هدي
9 vein ve eğer وَإِنْ -
10 tevellev sırt çevirdilerse تَوَلَّوْا ولي
11 feinnema öyle ki doğrusu ancak فَإِنَّمَا -
12 hum onlar هُمْ -
13 fi içindedir فِي -
14 şikakin bölünme/parçalanma شِقَاقٍ شقق
15 feseyekfikehumu öyle ki kâfi/yeterli gelecektir (Allah) sana onlara karşı فَسَيَكْفِيكَهُمُ كفي
16 llahu Allah اللَّهُ -
17 ve huve ve O وَهُوَ -
18 s-semiu Semî’dir السَّمِيعُ سمع
19 l-alimu Alîm’dir. الْعَلِيمُ علم

Notlar

Not 1

*Kur’an’a.

2. Bakara Suresi

Ayet 181

Arapça Metin (Harekeli)

188|2|181|فَمَنۢ بَدَّلَهُۥ بَعْدَمَا سَمِعَهُۥ فَإِنَّمَآ إِثْمُهُۥ عَلَى ٱلَّذِينَ يُبَدِّلُونَهُۥٓ إِنَّ ٱللَّهَ سَمِيعٌ عَلِيمٌ

Arapça Metin (Harekesiz)

188|2|181|فمن بدله بعدما سمعه فانما اثمه علي الذين يبدلونه ان الله سميع عليم

Latin Literal

181. Fe men beddelehu ba’de mâ semiahu fe innemâ ismuhu alellezîne yubeddilûneh(yubeddilûnehu), innallâhe semîun alîm(alîmun).

Türkçe Çeviri

Öyle ki kim değiştirdi onu (vasiyeti) işitmesi sonrası onu; öyle ki günahı onun ancak onu değiştiren kimselerin üzerinedir; doğrusu Allah Semî’dir41; Alîm’dir8.

Ahmed Samira Çevirisi

181 So who exchanged/replaced/substituted it after what he heard it, so but his sin/crime (is) on those who exchange/replace/substitute it, that God (is) hearing/listening, knowledgeable.

Kelime Kelime Analiz Tablosu

No Kelime Anlam Arapça Kök
1 femen öyle ki kim فَمَنْ -
2 beddelehu değiştirdi onu (vasiyeti) بَدَّلَهُ بدل
3 bea'dema sonrası بَعْدَمَا بعد
4 semiahu işitmesi onu سَمِعَهُ سمع
5 feinnema öyle ki ancak فَإِنَّمَا -
6 ismuhu günahı onun إِثْمُهُ اثم
7 ala üzerinedir عَلَى -
8 ellezine kimselerin الَّذِينَ -
9 yubeddilunehu değiştirirler onu يُبَدِّلُونَهُ بدل
10 inne doğrusu إِنَّ -
11 llahe Allah اللَّهَ -
12 semiun Semî’dir سَمِيعٌ سمع
13 alimun Alîm’dir عَلِيمٌ علم

📚 Bu Ayette Geçen Kavramlar:

Alîm Kavram 8

8 Bilen.

Semî Kavram 41

41 İşiten.

2. Bakara Suresi

Ayet 224

Arapça Metin (Harekeli)

231|2|224|وَلَا تَجْعَلُوا۟ ٱللَّهَ عُرْضَةً لِّأَيْمَٰنِكُمْ أَن تَبَرُّوا۟ وَتَتَّقُوا۟ وَتُصْلِحُوا۟ بَيْنَ ٱلنَّاسِ وَٱللَّهُ سَمِيعٌ عَلِيمٌ

Arapça Metin (Harekesiz)

231|2|224|ولا تجعلوا الله عرضه لايمنكم ان تبروا وتتقوا وتصلحوا بين الناس والله سميع عليم

Latin Literal

224. Ve lâ tec’alûllâhe urdaten li eymânikum en teberrû ve tettekû ve tuslihû beynen nâs(nâsi), vallâhu semîun alîm(alîmun).

Türkçe Çeviri

Ve yapmayın Allah’ı bir gaye/amaç* yeminlerinize; ki (o durumda) erdemli olursunuz; ve takvalı21 olursunuz; ve düzeltirsiniz/iyileştirirsiniz insanların arasını; Allah Semî’dir41; Alîm’dir8.

Ahmed Samira Çevirisi

224 And do not make God a subject/target to your oaths that you be righteous and fear and obey (God) and correct/reconciliate between the people, and God (is) hearing/listening, knowledgeable.

Kelime Kelime Analiz Tablosu

No Kelime Anlam Arapça Kök
1 ve la ve وَلَا -
2 tec'alu yapmayın تَجْعَلُوا جعل
3 llahe Allah’ı اللَّهَ -
4 urdeten bir gaye/amaç عُرْضَةً عرض
5 lieymanikum yeminlerinize لِأَيْمَانِكُمْ يمن
6 en ki أَنْ -
7 teberru erdemli olursunuz تَبَرُّوا برر
8 ve tetteku ve takvalı olursunuz وَتَتَّقُوا وقي
9 ve tuslihu ve düzeltirsiniz/iyileştirsiniz وَتُصْلِحُوا صلح
10 beyne arasını بَيْنَ بين
11 n-nasi insanların النَّاسِ نوس
12 vallahu Allah وَاللَّهُ -
13 semiun Semî’dir سَمِيعٌ سمع
14 alimun Alîm’dir عَلِيمٌ علم

Notlar

Not 1

*Alet etmek.

📚 Bu Ayette Geçen Kavramlar:

Alîm Kavram 8

8 Bilen.

Takva Kavram 21

21 Sakınmak, çekinmek. Kur'an'da en çok Yüce Allah'ın hoşnut olmayacağı şeylerden, Kur'an'ın emir ve yasaklarını çiğnemekten sakınmayı, uzak durmayı işaret eder.

Semî Kavram 41

41 İşiten.

2. Bakara Suresi

Ayet 227

Arapça Metin (Harekeli)

234|2|227|وَإِنْ عَزَمُوا۟ ٱلطَّلَٰقَ فَإِنَّ ٱللَّهَ سَمِيعٌ عَلِيمٌ

Arapça Metin (Harekesiz)

234|2|227|وان عزموا الطلق فان الله سميع عليم

Latin Literal

227. Ve in azemût talâka fe innallâhe semîun alîm(alîmun).

Türkçe Çeviri

Ve eğer azmettilerse* boşanmaya; öyle ki doğrusu Allah Semî’dir41; Alîm’dir8.

Ahmed Samira Çevirisi

227 And if they decided/determined the divorce, (so) then God (is) hearing/listening knowledgeable.

Kelime Kelime Analiz Tablosu

No Kelime Anlam Arapça Kök
1 ve in ve eğer وَإِنْ -
2 azemu azmettilerse عَزَمُوا عزم
3 t-talaka boşanmaya الطَّلَاقَ طلق
4 feinne öyle ki doğrusu فَإِنَّ -
5 llahe Allah اللَّهَ -
6 semiun Semî’dir سَمِيعٌ سمع
7 alimun Alîm’dir عَلِيمٌ علم

Notlar

Not 1

*Kesin karar verip arkasında durmak.

📚 Bu Ayette Geçen Kavramlar:

Alîm Kavram 8

8 Bilen.

Semî Kavram 41

41 İşiten.

2. Bakara Suresi

Ayet 244

Arapça Metin (Harekeli)

251|2|244|وَقَٰتِلُوا۟ فِى سَبِيلِ ٱللَّهِ وَٱعْلَمُوٓا۟ أَنَّ ٱللَّهَ سَمِيعٌ عَلِيمٌ

Arapça Metin (Harekesiz)

251|2|244|وقتلوا في سبيل الله واعلموا ان الله سميع عليم

Latin Literal

244. Ve kâtilû fî sebîlillâhi va’lemû ennallâhe semîun alîm(alîmun).

Türkçe Çeviri

Ve katledin35 Allah yolunda331; ve bilin ki Allah Semî’dir41; Alîm’dir8.

Ahmed Samira Çevirisi

244 And fight/kill in God’s way/road/sake, and know that God (is) hearing/listening, knowledgeable.

Kelime Kelime Analiz Tablosu

No Kelime Anlam Arapça Kök
1 ve katilu ve katledin وَقَاتِلُوا قتل
2 fi فِي -
3 sebili yolunda سَبِيلِ سبل
4 llahi Allah اللَّهِ -
5 vea'lemu ve bilin وَاعْلَمُوا علم
6 enne ki أَنَّ -
7 llahe Allah اللَّهَ -
8 semiun Semî’dir سَمِيعٌ سمع
9 alimun Alîm’dir عَلِيمٌ علم

📚 Bu Ayette Geçen Kavramlar:

Alîm Kavram 8

8 Bilen.

Katletmek Kavram 35

35 Savaşmak, zor duruma sokmak, aşırı derecede rahatsız etmek, zarar vermek. Katletmek öldürmek asla değildir. 33:16 ayetinde Yüce Allah bizlere işaretini vermiştir. 33:16 ayetinde "De ki: "Asla menfaat sağlamaz sizlere firar eğer firar etseydiniz ölümden ya da katillikten; ve o zaman metalandırılmazsınız biraz dışında."" buyrulmuştur. Bu ayetten net olarak anlarız ki ölüm ile katillik aynı şey asla değildir. Farklı kavramlar olduğunu Rabbimiz bu iki kelimeyi "ya da", "veya" anlamında olan "evi" ayracıyla ayırarak göstermiştir. Her katletme illa ki ölümle sonuçlanmak zorunda değildir. Ancak ölümle de sonuçlanabilir.

Semî Kavram 41

41 İşiten.

Allah yolunda katletmek Kavram 331

331 Yüce Allah'ın yolu olan tek tanrıcı/monoteist inanca sahip kimseleri haksız yere katleden kimselere karşı tek tanrıcıların yaptığı, sınırı aşmadan yapılan katletme.

2. Bakara Suresi

Ayet 256

Arapça Metin (Harekeli)

263|2|256|لَآ إِكْرَاهَ فِى ٱلدِّينِ قَد تَّبَيَّنَ ٱلرُّشْدُ مِنَ ٱلْغَىِّ فَمَن يَكْفُرْ بِٱلطَّٰغُوتِ وَيُؤْمِنۢ بِٱللَّهِ فَقَدِ ٱسْتَمْسَكَ بِٱلْعُرْوَةِ ٱلْوُثْقَىٰ لَا ٱنفِصَامَ لَهَا وَٱللَّهُ سَمِيعٌ عَلِيمٌ

Arapça Metin (Harekesiz)

263|2|256|لا اكراه في الدين قد تبين الرشد من الغي فمن يكفر بالطغوت ويومن بالله فقد استمسك بالعروه الوثقي لا انفصام لها والله سميع عليم

Latin Literal

256. Lâ ikrâhe fîd dîni kad tebeyyener ruşdu minel gayy(gayyi), fe men yekfur bit tâgûti ve yu’min billâhi fe kadistemseke bil urvetil vuskâ, lenfisâme lehâ, vallâhu semîun alîm(alîmun).

Türkçe Çeviri

Yoktur ikrâh374 dinde122; muhakkak beyan226 oldu doğruluk sapkınlıktan; öyle ki kim kâfirlik25 eder tâgûta375; ve iman47 eder Allah'a; muhakkak ki kaptı sapasağlam bir kulp; yoktur çatlak ona; ve Allah Semî’dir41; Alîm’dir8.

Ahmed Samira Çevirisi

256 No compulsion/force in the religion, the correct/right had been clarified , from the misguidance/failure , so who disbelieves with the devil/every thing worshipped other than God and believes with God, so he had held fast/clung to with the tie/handle , the tight/affirmed, no breaking/cutting to it, and God (is) hearing/listening, knowledgeable.

Kelime Kelime Analiz Tablosu

No Kelime Anlam Arapça Kök
1 la yoktur لَا -
2 ikrahe ikrah إِكْرَاهَ كره
3 fi فِي -
4 d-dini dinde الدِّينِ دين
5 kad muhakkak قَدْ -
6 tebeyyene beyan oldu تَبَيَّنَ بين
7 r-ruşdu olgunluk/doğruluk الرُّشْدُ رشد
8 mine مِنَ -
9 l-gayyi sapkınlıktan الْغَيِّ غوي
10 femen öyle ki kim فَمَنْ -
11 yekfur kâfirlik eder يَكْفُرْ كفر
12 bit-taguti tağuta بِالطَّاغُوتِ طغي
13 ve yu'min ve iman eder وَيُؤْمِنْ امن
14 billahi Allah'a بِاللَّهِ -
15 fekadi muhakkak ki o فَقَدِ -
16 stemseke kaptı اسْتَمْسَكَ مسك
17 bil-urveti bir kulpa بِالْعُرْوَةِ عرو
18 l-vuska sapasağlam الْوُثْقَىٰ وثق
19 la olmaz لَا -
20 nfisame çatlak انْفِصَامَ فصم
21 leha ona لَهَا -
22 vallahu ve Allah وَاللَّهُ -
23 semiun Semî’dir سَمِيعٌ سمع
24 alimun Alîm’dir عَلِيمٌ علم

📚 Bu Ayette Geçen Kavramlar:

Alîm Kavram 8

8 Bilen.

Kâfir Kavram 25

25 Örten, gizleyen, kapatan. Bir çiftçi tohumu toprağa gömüp üzerini kapatırsa tohuma kafirlik etmiş olur. Ayette kullanım yerine göre anlam alır. Kur'an'da genel olarak gerçeği/hakkı örtüp gizlemek olarak kullanılır. Kur'an'ın ayetlerinin gerçek anlamını örten/kapatan/etkisizleştirenler de kâfirdirler.

Semî Kavram 41

41 İşiten.

iman Kavram 47

47 Akılcı delillerle/kanıtlarla emin olma.

Din Kavram 122

122 Bir grup insanın bir ilâhtan veya ilâhlardan (doğa üstü güç veya güçler) gelmiş olduğuna inandığı emir ve yasakların bütünü. Dine tabi olan insanlar inandıkları dinin kuralları ile yaşarlar.

Beyan Kavram 226

226 Deklere etmek, bildirmek, belli etmek, ifade etmek.

İkrah, ikrah. Kavram 374

374 Zorlama, bir kişinin yapmak istemediği bir şeyi zorla yaptırma, baskı yaparak yaptırma, kerhen yapmaya neden olmak.

Tâgût Kavram 375

375 Taşkınlık, azgınlık, sınır aşmak.

3. Âl-i İmrân Suresi

Ayet 34

Arapça Metin (Harekeli)

327|3|34|ذُرِّيَّةًۢ بَعْضُهَا مِنۢ بَعْضٍ وَٱللَّهُ سَمِيعٌ عَلِيمٌ

Arapça Metin (Harekesiz)

327|3|34|ذريه بعضها من بعض والله سميع عليم

Latin Literal

34. Zurriyyeten ba’duhâ min ba’d(ba’din), vallâhu semîun alîm(alîmun).

Türkçe Çeviri

Zürriyet380 (ki) bir kısmı onun bir kısımdandır; Allah Semî’dir41; Alîm’dir8.

Ahmed Samira Çevirisi

34 Descendants some of it from some, and God (is) hearing/listening, knowledgeable.

Kelime Kelime Analiz Tablosu

No Kelime Anlam Arapça Kök
1 zurriyyeten zürriyet (ki) ذُرِّيَّةً ذرر
2 bea'duha bir kısmı onun بَعْضُهَا بعض
3 min مِنْ -
4 bea'din bir kısımdandır بَعْضٍ بعض
5 vallahu Allah وَاللَّهُ -
6 semiun Semî’dir سَمِيعٌ سمع
7 alimun Alîm’dir. عَلِيمٌ علم

📚 Bu Ayette Geçen Kavramlar:

Alîm Kavram 8

8 Bilen.

Semî Kavram 41

41 İşiten.

Zürriyet Kavram 380

380 Alt nesil, soy. Çoluk çocuk, evlatlar, torunlar vb.

3. Âl-i İmrân Suresi

Ayet 35

Arapça Metin (Harekeli)

328|3|35|إِذْ قَالَتِ ٱمْرَأَتُ عِمْرَٰنَ رَبِّ إِنِّى نَذَرْتُ لَكَ مَا فِى بَطْنِى مُحَرَّرًا فَتَقَبَّلْ مِنِّىٓ إِنَّكَ أَنتَ ٱلسَّمِيعُ ٱلْعَلِيمُ

Arapça Metin (Harekesiz)

328|3|35|اذ قالت امرات عمرن رب اني نذرت لك ما في بطني محررا فتقبل مني انك انت السميع العليم

Latin Literal

35. İz kâlet imraetu ımrâne rabbi innî nezertu leke mâ fî batnî muharraran fe tekabbel minnî, inneke entes semîul alîm(alîmu).

Türkçe Çeviri

Dediği zaman İmrân'ın karısı; "Rabbim4! Doğrusu ben adadım sana karnımdakini*; bir hür/serbest (edilmiş olarak); öyle ki kabul et benden; doğrusu sen; sensin Semî41; Alîm8."

Ahmed Samira Çevirisi

35 When Amran’s woman (wife) said: "My Lord, that I made a duty/vow (on myself that) to You what is in my belly , freed/liberated , so accept from me, that You, You (are) the hearing/listening, the knowledgeable."

Kelime Kelime Analiz Tablosu

No Kelime Anlam Arapça Kök
1 iz إِذْ -
2 kaleti dediği zaman قَالَتِ قول
3 mraetu karısı امْرَأَتُ مرا
4 imrane İmrân'ın عِمْرَانَ -
5 rabbi Rabbim رَبِّ ربب
6 inni doğrusu ben إِنِّي -
7 nezertu adadım نَذَرْتُ نذر
8 leke sana لَكَ -
9 ma مَا -
10 fi فِي -
11 betni karnımdakini بَطْنِي بطن
12 muharraran bir hür/serbest (olan) مُحَرَّرًا حرر
13 fetekabbel öyle ki kabul et فَتَقَبَّلْ قبل
14 minni benden مِنِّي -
15 inneke doğrusu sen إِنَّكَ -
16 ente sensin أَنْتَ -
17 s-semiu Sema السَّمِيعُ سمع
18 l-alimu Alim الْعَلِيمُ علم

Notlar

Not 1

*Cenin halindeki Meryem.

📚 Bu Ayette Geçen Kavramlar:

Rab Kavram 4

4 Efendi, komuta eden.

Alîm Kavram 8

8 Bilen.

Semî Kavram 41

41 İşiten.

3. Âl-i İmrân Suresi

Ayet 121

Arapça Metin (Harekeli)

414|3|121|وَإِذْ غَدَوْتَ مِنْ أَهْلِكَ تُبَوِّئُ ٱلْمُؤْمِنِينَ مَقَٰعِدَ لِلْقِتَالِ وَٱللَّهُ سَمِيعٌ عَلِيمٌ

Arapça Metin (Harekesiz)

414|3|121|واذ غدوت من اهلك تبوي المومنين مقعد للقتال والله سميع عليم

Latin Literal

121. Ve iz gadavte min ehlike tubevviul mu’minîne makâide lil kıtâl(kıtâli), vallâhu semîun alîm(alîmun).

Türkçe Çeviri

Ve sabah erkenden ayrıldığın zaman (sen) ahalinden/ailenden (ki) yerleştirirken müminleri27 mekanlara* katletme35 için**; ve Allah Semî’dir41; Alîm’dir8.

Ahmed Samira Çevirisi

121 And when you went early from your family/people, you assign the believers sitting places (positions) to the fighting/killing, and God (is) hearing/listening, knowledgeable.41

Kelime Kelime Analiz Tablosu

No Kelime Anlam Arapça Kök
1 ve iz ve zaman وَإِذْ -
2 gadevte sabah erkenden ayrıldın غَدَوْتَ غدو
3 min مِنْ -
4 ehlike ahalinden أَهْلِكَ اهل
5 tubevviu yerleştirirsin تُبَوِّئُ بوا
6 l-mu'minine müminleri الْمُؤْمِنِينَ امن
7 mekaide mekanlara مَقَاعِدَ قعد
8 lilkitali katletmeye لِلْقِتَالِ قتل
9 vallahu ve Allah وَاللَّهُ -
10 semiun Semî’dir سَمِيعٌ سمع
11 alimun Alîm’dir. عَلِيمٌ علم

Notlar

Not 1

*Mevzilere.**Savaş başlatanlara karşı savaşmak için.

📚 Bu Ayette Geçen Kavramlar:

Alîm Kavram 8

8 Bilen.

Mümin Kavram 27

27 İtimat eden/emin olan. Yüce Allah'ın varlığına O'nun evren kitabını okuyarak delillerle tanık/şahit olan. Kur'an'ın ilâhi olduğuna kanıtlarla kanaat getirmek ve Kur'an'a itimat etmek/güvenmek.

Katletmek Kavram 35

35 Savaşmak, zor duruma sokmak, aşırı derecede rahatsız etmek, zarar vermek. Katletmek öldürmek asla değildir. 33:16 ayetinde Yüce Allah bizlere işaretini vermiştir. 33:16 ayetinde "De ki: "Asla menfaat sağlamaz sizlere firar eğer firar etseydiniz ölümden ya da katillikten; ve o zaman metalandırılmazsınız biraz dışında."" buyrulmuştur. Bu ayetten net olarak anlarız ki ölüm ile katillik aynı şey asla değildir. Farklı kavramlar olduğunu Rabbimiz bu iki kelimeyi "ya da", "veya" anlamında olan "evi" ayracıyla ayırarak göstermiştir. Her katletme illa ki ölümle sonuçlanmak zorunda değildir. Ancak ölümle de sonuçlanabilir.

Semî Kavram 41

41 İşiten.

4. Nisâ Suresi

Ayet 58

Arapça Metin (Harekeli)

551|4|58|إِنَّ ٱللَّهَ يَأْمُرُكُمْ أَن تُؤَدُّوا۟ ٱلْأَمَٰنَٰتِ إِلَىٰٓ أَهْلِهَا وَإِذَا حَكَمْتُم بَيْنَ ٱلنَّاسِ أَن تَحْكُمُوا۟ بِٱلْعَدْلِ إِنَّ ٱللَّهَ نِعِمَّا يَعِظُكُم بِهِۦٓ إِنَّ ٱللَّهَ كَانَ سَمِيعًۢا بَصِيرًا

Arapça Metin (Harekesiz)

551|4|58|ان الله يامركم ان تودوا الامنت الي اهلها واذا حكمتم بين الناس ان تحكموا بالعدل ان الله نعما يعظكم به ان الله كان سميعا بصيرا

Latin Literal

58. İnnallâhe ye’murukum en tueddûl emânâti ilâ ehlihâ ve izâ hakemtum beynen nâsi en tahkumû bil adl(adli). İnnallâhe niımmâ yeızukum bihî. İnnallâhe kâne semîan basîrâ(basîran).

Türkçe Çeviri

Doğrusu Allah emreder200 sizlere ki eriştirin/aktarın emanetleri ehline onun511; ve hükmettiğiniz zaman insanlar arasında ki hükmedersiniz512 adaletle680 (diye); doğrusu Allah ne muhteşem vaaz653 eder sizlere onunla*; doğrusu Allah oldu bir Semî41; bir Basîr513.

Ahmed Samira Çevirisi

58 That God, orders/commands you that you discharge/fulfill the deposits/securities to its people (owners), and if you judged/ruled between the people, that you judge/rule with the justice/equality, that God (is) blessed/praised, He preaches/advises/warns you with (about) Him, that God was/is hearing/listening, seeing/knowing/understanding.

Kelime Kelime Analiz Tablosu

No Kelime Anlam Arapça Kök
1 inne doğrusu إِنَّ -
2 llahe Allah اللَّهَ -
3 ye'murukum emreder sizlere يَأْمُرُكُمْ امر
4 en ki أَنْ -
5 tu'eddu eriştirin/aktarın تُؤَدُّوا ادي
6 l-emanati emanetleri الْأَمَانَاتِ امن
7 ila إِلَىٰ -
8 ehliha ehline onun أَهْلِهَا اهل
9 ve iza ve zaman وَإِذَا -
10 hakemtum hükmettiğiniz حَكَمْتُمْ حكم
11 beyne arasında بَيْنَ بين
12 n-nasi insanlar النَّاسِ نوس
13 en ki أَنْ -
14 tehkumu hükmetmenizi تَحْكُمُوا حكم
15 bil-adli adaletle بِالْعَدْلِ عدل
16 inne doğrusu إِنَّ -
17 llahe Allah اللَّهَ -
18 niimma ne muhteşem نِعِمَّا نعم
19 yeizukum vaaz eder sizlere يَعِظُكُمْ وعظ
20 bihi onunla بِهِ -
21 inne doğrusu إِنَّ -
22 llahe Allah اللَّهَ -
23 kane oldu كَانَ كون
24 semian Semî سَمِيعًا سمع
25 besiran Basîr بَصِيرًا بصر

Notlar

Not 1

*Kur'an'la.

📚 Bu Ayette Geçen Kavramlar:

Semî Kavram 41

41 İşiten.

emir, emretmek Kavram 200

200 Buyurmak, talepte bulunmak, istekte bulunmak, nasihat etmek, buyruk, talep, istek, nasihat. Kur'an'daki emretmek kavramı zorla bir şeyi yaptırmak, yapılmadığında ceza vermek asla değildir.

Emanetleri ehline aktarmak. Kavram 511

511 Ehil kelimesi uygun, kalifiye, kompetan, hakkını veren demektir. Emanet ise mükellefiyet, sorumluluk anlamındadır. Her iki kelime de Türkçeye geçmiş kelimelerdir. Yüce Allah 4:58 ayetinde emanetlerin onun ehli olan kimselere aktarılması gerektiğini bildirmiştir. İnsanlar arasında hükmederken de adaletle hükmedilmesi gerektiğini bildirmiştir. Kur'an'ın tek bir ayeti bile insanlığı içinde bulunduğu sıkıntılardan kurtarır.

İnsanlar arasında adaletle hükmetmek. Kavram 512

512 Hüküm sahibi olanlar insanlarla ilgili verdikleri hükümlerde adaleti gözetmelidir. Hüküm sahibi demek başka insanları bağlayan kararlar veren insanlar demektir. Örneğin bir başhekim hastanede hüküm verendir. Bir yönetici hüküm verendir. Elbette ki hakimler ve savcılar hüküm verenlerdir. Örnekler artırılabilir. İnsanlık Yüce Allah'ın 4:58 ayetindeki gibi bu emrine uysa mutlak ki dünyamız çok daha güzel bir yer olacaktır.

Basîr Kavram 513

513 Gören.

vaaz Kavram 653

653 Öğüt vermek, uyarmak, nasihat etmek, bir fikri aşılamak.

Adalet Kavram 680

680 Hakka/gerçeğe uygunluk, hakkı/gerçeği gözetme. Hakka/gerçeğe uygunluk temelinde herkese eşit ve tarafsız bir şekilde davranma. Hakların herkes tarafından eşit/tarafsız şekilde kullanılmasının sağlanması. Hakları eşit olarak dengelemek, eşit olarak balanslamak. Adalet, doğruluk ve eşitlik prensiplerine dayanan evrensel bir değerdir.

4. Nisâ Suresi

Ayet 134

Arapça Metin (Harekeli)

627|4|134|مَّن كَانَ يُرِيدُ ثَوَابَ ٱلدُّنْيَا فَعِندَ ٱللَّهِ ثَوَابُ ٱلدُّنْيَا وَٱلْءَاخِرَةِ وَكَانَ ٱللَّهُ سَمِيعًۢا بَصِيرًا

Arapça Metin (Harekesiz)

627|4|134|من كان يريد ثواب الدنيا فعند الله ثواب الدنيا والاخره وكان الله سميعا بصيرا

Latin Literal

134. Men kâne yurîdu sevâbed dunyâ fe indallâhi sevâbud dunyâ vel âhırah(âhırati). Ve kânallâhu semîan basîrâ(basîran).

Türkçe Çeviri

Kim oldu (ki) ister dünya sevabını; öyle ki indindedir/katındadır Allah’ın dünya ve ahiret sevabı; ve oldu Allah bir Semî41, bir Basîr513.

Ahmed Samira Çevirisi

134 Who was/is wanting the present world’s reward/compensation , so at God (is) the present world’s and the end’s (others life’s) reward/compensation , and God was/is hearing/listening, seeing/ knowing/understanding.

Kelime Kelime Analiz Tablosu

No Kelime Anlam Arapça Kök
1 men kim مَنْ -
2 kane oldu كَانَ كون
3 yuridu ister يُرِيدُ رود
4 sevabe sevabını ثَوَابَ ثوب
5 d-dunya dünya الدُّنْيَا دنو
6 feinde öyle ki indindedir/katındandır فَعِنْدَ عند
7 llahi Allah’ın اللَّهِ -
8 sevabu sevabı ثَوَابُ ثوب
9 d-dunya dünya الدُّنْيَا دنو
10 vel'ahirati ve ahiret وَالْاخِرَةِ اخر
11 ve kane ve oldu وَكَانَ كون
12 llahu Allah اللَّهُ -
13 semian Semî سَمِيعًا سمع
14 besiran Basîr بَصِيرًا بصر

📚 Bu Ayette Geçen Kavramlar:

Semî Kavram 41

41 İşiten.

Basîr Kavram 513

513 Gören.

4. Nisâ Suresi

Ayet 148

Arapça Metin (Harekeli)

641|4|148|لَّا يُحِبُّ ٱللَّهُ ٱلْجَهْرَ بِٱلسُّوٓءِ مِنَ ٱلْقَوْلِ إِلَّا مَن ظُلِمَ وَكَانَ ٱللَّهُ سَمِيعًا عَلِيمًا

Arapça Metin (Harekesiz)

641|4|148|لا يحب الله الجهر بالسو من القول الا من ظلم وكان الله سميعا عليما

Latin Literal

148. Lâ yuhibbullâhul cehra bis sûi minel kavli illâ men zulim(zulime). Ve kanallâhu semîan alîmâ(alîmen).

Türkçe Çeviri

Sevmez* Allah açık etmeyi kötülüğü (bir) söylemden**; dışındadır kimse (ki) zulme*** uğradı; ve oldu Allah bir Semî41; bir Alîm8.

Ahmed Samira Çevirisi

148 God does not love/like the publicity/declaration/loudness with the evil from the saying, except who was caused injustice to/oppressed, and God was/is hearing/listening, knowledgeable.

Kelime Kelime Analiz Tablosu

No Kelime Anlam Arapça Kök
1 la لَا -
2 yuhibbu sevmez يُحِبُّ حبب
3 llahu Allah اللَّهُ -
4 l-cehra açık etmeyi الْجَهْرَ جهر
5 bis-su'i kötülüğü بِالسُّوءِ سوا
6 mine مِنَ -
7 l-kavli söylemden الْقَوْلِ قول
8 illa dışında إِلَّا -
9 men kimse مَنْ -
10 zulime zulme uğradı ظُلِمَ ظلم
11 ve kane ve oldu وَكَانَ كون
12 llahu Allah اللَّهُ -
13 semian Semî سَمِيعًا سمع
14 alimen Alîm عَلِيمًا علم

Notlar

Not 1

*Kötü sözlerin/söylemlerin topluma yayılmasını, duyurulmasını, anons edilmesini.**Yapılan kötülüğün değil de söylemin/sözün işaret edilmesi anlamlıdır. Ortada kötü bir eylem varsa durum değişebilir. Toplumun bu kötü eylemden haberdar edilmesi gerekebilir. ***Kötü söz/söylem nedeniyle zulme uğrayan kimse hariçtir.

📚 Bu Ayette Geçen Kavramlar:

Alîm Kavram 8

8 Bilen.

Semî Kavram 41

41 İşiten.

5. Mâide Suresi

Ayet 76

Arapça Metin (Harekeli)

745|5|76|قُلْ أَتَعْبُدُونَ مِن دُونِ ٱللَّهِ مَا لَا يَمْلِكُ لَكُمْ ضَرًّا وَلَا نَفْعًا وَٱللَّهُ هُوَ ٱلسَّمِيعُ ٱلْعَلِيمُ

Arapça Metin (Harekesiz)

745|5|76|قل اتعبدون من دون الله ما لا يملك لكم ضرا ولا نفعا والله هو السميع العليم

Latin Literal

76. Kul e ta’budûne min dûnillâhi mâ lâ yemliku lekum darran ve lâ nef’â(nef’an) vallâhu huves semîul alîm(alîmu).

Türkçe Çeviri

De ki: "Kulluk mu edersiniz Allah'ı astından sizlere bir zarara ve bir faydaya/yarara malik olmayana?"; ve Allah (ki) O’dur Semî41; Alîm8.

Ahmed Samira Çevirisi

76 Say: "Do you worship from other than God what does not own/possess for you harm and nor benefit, and God He is the hearing/listening, the knowledgeable."

Kelime Kelime Analiz Tablosu

No Kelime Anlam Arapça Kök
1 kul de ki قُلْ قول
2 etea'budune kulluk mu edersiniz أَتَعْبُدُونَ عبد
3 min مِنْ -
4 duni astından دُونِ دون
5 llahi Allah'ı اللَّهِ -
6 ma مَا -
7 la لَا -
8 yemliku malik olmayana يَمْلِكُ ملك
9 lekum sizlere لَكُمْ -
10 derran bir zarar ضَرًّا ضرر
11 ve la ve وَلَا -
12 nef'an fayda bir fayda/yarar نَفْعًا نفع
13 vallahu ve Allah وَاللَّهُ -
14 huve O’dur هُوَ -
15 s-semiu Semî السَّمِيعُ سمع
16 l-alimu Alîm الْعَلِيمُ علم

📚 Bu Ayette Geçen Kavramlar:

Alîm Kavram 8

8 Bilen.

Semî Kavram 41

41 İşiten.

6. En'âm Suresi

Ayet 13

Arapça Metin (Harekeli)

802|6|13|وَلَهُۥ مَا سَكَنَ فِى ٱلَّيْلِ وَٱلنَّهَارِ وَهُوَ ٱلسَّمِيعُ ٱلْعَلِيمُ

Arapça Metin (Harekesiz)

802|6|13|وله ما سكن في اليل والنهار وهو السميع العليم

Latin Literal

13. Ve lehu mâ sekene fîl leyli ven nehâr(nehâri), ve huves semîul alîm(alîmu).

Türkçe Çeviri

Ve O’nadır iskan eden/barınan gecede ve gündüzde; ve O Semî’dir41; Alîm’dir8.

Ahmed Samira Çevirisi

13 And for Him (is) what settled in the night and the daytime, and He (is) the hearing/listening, the knowledgeable.

Kelime Kelime Analiz Tablosu

No Kelime Anlam Arapça Kök
1 Ve lehu ve O’nadır
2 ma مَا -
3 sekene iskan eden/barınan سَكَنَ سكن
4 fi فِي -
5 l-leyli gecede اللَّيْلِ ليل
6 ve nnehari ve gündüzde وَالنَّهَارِ نهر
7 ve huve ve O وَهُوَ -
8 s-semiu Semî’dir السَّمِيعُ سمع
9 l-alimu Alîm’dir الْعَلِيمُ علم

📚 Bu Ayette Geçen Kavramlar:

Alîm Kavram 8

8 Bilen.

Semî Kavram 41

41 İşiten.

6. En'âm Suresi

Ayet 115

Arapça Metin (Harekeli)

904|6|115|وَتَمَّتْ كَلِمَتُ رَبِّكَ صِدْقًا وَعَدْلًا لَّا مُبَدِّلَ لِكَلِمَٰتِهِۦ وَهُوَ ٱلسَّمِيعُ ٱلْعَلِيمُ

Arapça Metin (Harekesiz)

904|6|115|وتمت كلمت ربك صدقا وعدلا لا مبدل لكلمته وهو السميع العليم

Latin Literal

115. Ve temmet kelimetu rabbike sıdkan ve adla(adlen), lâ mubeddile li kelimâtih(kelimâtihî), ve huves semîul alîm(alîmu).

Türkçe Çeviri

Ve tamamladı kelamı/sözü640 (senin) Rabbin4 bir doğruluk (-la); ve bir adalet680 (-le); yoktur değiştiren O'nun kelimelerini; ve O Semî’dir41; Alîm’dir8.

Ahmed Samira Çevirisi

115 And your Lord’s word/expression (was/is) completed truthfully and justly/equitably, (there is) no exchanger/replacer to His words/expressions, and He is the hearing/listening, the knowledgeable.

Kelime Kelime Analiz Tablosu

No Kelime Anlam Arapça Kök
1 ve temmet ve tamamladı وَتَمَّتْ تمم
2 kelimetu kelamı/sözü كَلِمَتُ كلم
3 rabbike (senin) Rabbi رَبِّكَ ربب
4 sidkan bir doğruluk (-la) صِدْقًا صدق
5 ve adlen ve bir adelet (-le) وَعَدْلًا عدل
6 la yoktur لَا -
7 mubeddile değiştiren مُبَدِّلَ بدل
8 likelimatihi O'nun kelimelerini لِكَلِمَاتِهِ كلم
9 ve huve ve O وَهُوَ -
10 s-semiu Semî’dir السَّمِيعُ سمع
11 l-alimu Alîm’dir الْعَلِيمُ علم

📚 Bu Ayette Geçen Kavramlar:

Rab Kavram 4

4 Efendi, komuta eden.

Alîm Kavram 8

8 Bilen.

Semî Kavram 41

41 İşiten.

Yüce Allah'ın kelamı/sözü tamamlaması. Kavram 640

640 Yüce Rabbimiz şerefli Kur'an'la kelamı/sözü hakla/gerçekle tamamladığını 6:115 ayetinde bildirmektedir. Ayrıca adalete de bir vurgu vardır. Kur'an alemlere bir rahmet ve doğru yola kılavuzdur. Mutlak ki adaleti ve gerçeği de içerir. Batıl ve zan asla içermez. Bize verilen mesaj açık ve nettir ki Kur'an Yüce Allah'ın tamamlanmış sözüdür. Bu nedenle Kur'an dışında dinde kılavuz asla aranmaz. Kur'an detaylıdır, apaçıktır; yeterlidir. İnsanlar Yüce Allah'ın bu tamamlanmış sözünü anladığı dilde okumalı ve anladığına uymalıdır. Şerefli Kur'an herkesin bilgi ve kapasitesine göre mesajı hakkıyla verecektir. Sadece Kur'an diyenlerin dinleri tastamam olur.

Adalet Kavram 680

680 Hakka/gerçeğe uygunluk, hakkı/gerçeği gözetme. Hakka/gerçeğe uygunluk temelinde herkese eşit ve tarafsız bir şekilde davranma. Hakların herkes tarafından eşit/tarafsız şekilde kullanılmasının sağlanması. Hakları eşit olarak dengelemek, eşit olarak balanslamak. Adalet, doğruluk ve eşitlik prensiplerine dayanan evrensel bir değerdir.

7. A'râf Suresi

Ayet 200

Arapça Metin (Harekeli)

1154|7|200|وَإِمَّا يَنزَغَنَّكَ مِنَ ٱلشَّيْطَٰنِ نَزْغٌ فَٱسْتَعِذْ بِٱللَّهِ إِنَّهُۥ سَمِيعٌ عَلِيمٌ

Arapça Metin (Harekesiz)

1154|7|200|واما ينزغنك من الشيطن نزغ فاستعذ بالله انه سميع عليم

Latin Literal

200. Ve immâ yenzeganneke mineş şeytâni nezgun festeiz billâh(billâhi), innehu semîun alîm(alîmun).

Türkçe Çeviri

Ve eğer gelirse sana kışkırtma; şeytândan29 bir kışkırtma; öyle ki sığın Allah'a; doğrusu O bir Semî’dir41; bir Alîm’dir8.

Ahmed Samira Çevirisi

200 And if an urge to spoil evil from the devil spoils/urges you to evil (E), so seek protection by God, that He (is) hearing/listening, knowledgeable.

Kelime Kelime Analiz Tablosu

No Kelime Anlam Arapça Kök
1 ve imma ve eğer وَإِمَّا -
2 yenzeganneke gelirse sana kışkırtma يَنْزَغَنَّكَ نزغ
3 mine مِنَ -
4 ş-şeytani şeytandan الشَّيْطَانِ شطن
5 nezgun bir kışkırtma نَزْغٌ نزغ
6 festeiz öyle ki sığın فَاسْتَعِذْ عوذ
7 billahi Allah'a بِاللَّهِ -
8 innehu doğrusu O إِنَّهُ -
9 semiun bir Semî’dir سَمِيعٌ سمع
10 alimun bir Alîm’dir عَلِيمٌ علم

📚 Bu Ayette Geçen Kavramlar:

Alîm Kavram 8

8 Bilen.

Şeytân Kavram 29

29 Saptıran, bozan, uzaklaştıran her şey için kullanılan bir kavramdır. En büyük şeytân İblîs'tir. Onun soyları olan, paralel evrenden kalp ve beyin hücrelerimize kuantum seviyesinde fısıldayarak insanları saptıran cinler de bir şeytândır. İnsanlardan bir kimse de şeytân olabilir. Haktan/gerçekten saptırmışsa; doğru olanı bozmuşsa, doğrudan uzaklaştırmışsa o şey Kur'an'a göre şeytândır. Kur'an'dan saptıran, Kur'an'ı anlamını bozan söylenti/hadis kitapları da birer şeytândır. Güneş'ten çıkan kozmik parçacıklar da DNA gibi organik molekülleri bozduğu için Rabbimiz tarafından şeytanlar olarak tanımlanmıştır. Bu nedenle geçtiği ayete göre anlam verilmelidir.

Semî Kavram 41

41 İşiten.

8. Enfâl Suresi

Ayet 42

Arapça Metin (Harekeli)

1202|8|42|إِذْ أَنتُم بِٱلْعُدْوَةِ ٱلدُّنْيَا وَهُم بِٱلْعُدْوَةِ ٱلْقُصْوَىٰ وَٱلرَّكْبُ أَسْفَلَ مِنكُمْ وَلَوْ تَوَاعَدتُّمْ لَٱخْتَلَفْتُمْ فِى ٱلْمِيعَٰدِ وَلَٰكِن لِّيَقْضِىَ ٱللَّهُ أَمْرًا كَانَ مَفْعُولًا لِّيَهْلِكَ مَنْ هَلَكَ عَنۢ بَيِّنَةٍ وَيَحْيَىٰ مَنْ حَىَّ عَنۢ بَيِّنَةٍ وَإِنَّ ٱللَّهَ لَسَمِيعٌ عَلِيمٌ

Arapça Metin (Harekesiz)

1202|8|42|اذ انتم بالعدوه الدنيا وهم بالعدوه القصوي والركب اسفل منكم ولو تواعدتم لاختلفتم في الميعد ولكن ليقضي الله امرا كان مفعولا ليهلك من هلك عن بينه ويحيي من حي عن بينه وان الله لسميع عليم

Latin Literal

42. İz entum bil udvetid dunyâ ve hum bil udvetil kusvâ verrekbu esfele minkum, ve lev tevâadtum lahteleftum fîl mîâdi ve lâkin li yakdiyallâhu emren kâne mef’ûlen li yehlike men heleke an beyyinetin ve yahyâ men hayye an beyyineh(beyyinetin), ve innallâhe le semî’un alîm(alîmun).

Türkçe Çeviri

Sizler vadinin yakınındayken ve onlar* vadinin uzağındaydı; ve kervan** daha alçaktaydı sizlerden; şayet vaat etmiş*** olsanız mutlak ayrışırdınız miatta/vadede****; velakin/fakat tamamlaması içindi Allah'ın bir emri (ki) oldu faaliyete geçirilen*****; helak olması için helak olmuş kimsenin ki bir beyan (-la); ve hayatta kalması için hayatta kalmış kimsenin ki bir beyan (-la); ve doğrusu Allah mutlak Semî’dir41; Alîm’dir41.

Ahmed Samira Çevirisi

42 When you were by the elevated place/edge of the valley the near, and they are by the edge of the valley the farthest, and the riders/caravan/convoy (is) lower from (than) you, and if you made appointments with each other you would have differed/disagreed in the appointment and but (for) God to execute/order an order/command, (it) was made/done, to perish/destroy who perished/died on/of an evidence, and lives who lived on/of an evidence, and that God (is) hearing/listening (E), knowledgeable.

Kelime Kelime Analiz Tablosu

No Kelime Anlam Arapça Kök
1 iz zaman (ki) إِذْ -
2 entum sizler أَنْتُمْ -
3 bil-udveti vadinin بِالْعُدْوَةِ عدو
4 d-dunya yakınındaydınız الدُّنْيَا دنو
5 ve hum ve onlar وَهُمْ -
6 bil-udveti vadinin بِالْعُدْوَةِ عدو
7 l-kusva uzağındaydı الْقُصْوَىٰ قصو
8 ve rrakbu ve kervan/binekler وَالرَّكْبُ ركب
9 esfele daha alçaktaydı أَسْفَلَ سفل
10 minkum sizlerden مِنْكُمْ -
11 velev şayet وَلَوْ -
12 tevaadtum vaat etmiş olsanız تَوَاعَدْتُمْ وعد
13 lahteleftum mutlak ayrışırdınız لَاخْتَلَفْتُمْ خلف
14 fi فِي -
15 l-miaadi miatta/vadede الْمِيعَادِ وعد
16 velakin velakin/fakat وَلَٰكِنْ -
17 liyekdiye tamamlaması içindir لِيَقْضِيَ قضي
18 llahu Allah'ın اللَّهُ -
19 emran bir emri أَمْرًا امر
20 kane oldu كَانَ كون
21 mef'ulen faaliyete geçirilen مَفْعُولًا فعل
22 liyehlike helak olması için لِيَهْلِكَ هلك
23 men kimse مَنْ -
24 heleke helak olmuş olan هَلَكَ هلك
25 an ki عَنْ -
26 beyyinetin bir beyan (-la) بَيِّنَةٍ بين
27 ve yehya ve hayatta kalması için وَيَحْيَىٰ حيي
28 men kimse مَنْ -
29 hayye hayatta kalmış حَيَّ حيي
30 an ki عَنْ -
31 beyyinetin bir beyan (-la) بَيِّنَةٍ بين
32 ve inne ve doğrusu وَإِنَّ -
33 llahe Allah اللَّهَ -
34 lesemiun mutlak Semî’dir لَسَمِيعٌ سمع
35 alimun Alîm’dir عَلِيمٌ علم

Notlar

Not 1

*Müşrikler, kâfirler.**Binekler.***Onlarla kasten buluşmayı.****Buluşma vaadinde ayrışırdınız. Buluşma olasılığınınız çok düşüktü. *****Yüce Allah'ın emrinin tamamlanması için bu düşük olasılık gerçekleşti.

📚 Bu Ayette Geçen Kavramlar:

Semî Kavram 41

41 İşiten.

8. Enfâl Suresi

Ayet 53

Arapça Metin (Harekeli)

1213|8|53|ذَٰلِكَ بِأَنَّ ٱللَّهَ لَمْ يَكُ مُغَيِّرًا نِّعْمَةً أَنْعَمَهَا عَلَىٰ قَوْمٍ حَتَّىٰ يُغَيِّرُوا۟ مَا بِأَنفُسِهِمْ وَأَنَّ ٱللَّهَ سَمِيعٌ عَلِيمٌ

Arapça Metin (Harekesiz)

1213|8|53|ذلك بان الله لم يك مغيرا نعمه انعمها علي قوم حتي يغيروا ما بانفسهم وان الله سميع عليم

Latin Literal

53. Zâlike biennallâhe lem yeku mugayyiren ni’meten en’amehâ alâ kavmin hattâ yugayyirû mâ bi enfusihim ve ennallâhe semîun alîm(alîmun).

Türkçe Çeviri

İşte böyledir ki Allah asla olmaz başkalaştıran* bir nimeti (ki) nimetlendirdi onu bir kavme/topluma karşı; ta ki başkalaştırırlar* kendi nefislerindekiyle201; ve ki Allah Semî’dir41; Alîm’dir8.

Ahmed Samira Çevirisi

53 That (is) with that God is/was not changing a blessing/goodness He blessed/comforted and eased it on a nation, until they change what (is) with themselves, and that God (is) hearing/listening, knowledgeable.

Kelime Kelime Analiz Tablosu

No Kelime Anlam Arapça Kök
1 zalike işte böyledir ذَٰلِكَ -
2 bienne ki بِأَنَّ -
3 llahe Allah اللَّهَ -
4 lem asla لَمْ -
5 yeku olmaz يَكُ كون
6 mugayyiran başkalaştıran مُغَيِّرًا غير
7 nia'meten bir nimeti نِعْمَةً نعم
8 en'ameha nimetlendirdi onu أَنْعَمَهَا نعم
9 ala karşı عَلَىٰ -
10 kavmin bir kavme/topluma قَوْمٍ قوم
11 hatta ta ki حَتَّىٰ -
12 yugayyiru başkalaştırırlar يُغَيِّرُوا غير
13 ma مَا -
14 bienfusihim nefislerindekiyle بِأَنْفُسِهِمْ نفس
15 ve enne ve ki وَأَنَّ -
16 llahe Allah اللَّهَ -
17 semiun Semî’dir سَمِيعٌ سمع
18 alimun Alîm’dir عَلِيمٌ علم

Notlar

Not 1

*Yüce Allah bahşettiği nimeti asla değiştirmez. Ancak toplumdaki insanlar kendi nefislerine uyarak bu nimeti bozarlar.

📚 Bu Ayette Geçen Kavramlar:

Alîm Kavram 8

8 Bilen.

Semî Kavram 41

41 İşiten.

Nefis Kavram 201

201 Benlik, kişilik, öz varlık.

8. Enfâl Suresi

Ayet 61

Arapça Metin (Harekeli)

1221|8|61|وَإِن جَنَحُوا۟ لِلسَّلْمِ فَٱجْنَحْ لَهَا وَتَوَكَّلْ عَلَى ٱللَّهِ إِنَّهُۥ هُوَ ٱلسَّمِيعُ ٱلْعَلِيمُ

Arapça Metin (Harekesiz)

1221|8|61|وان جنحوا للسلم فاجنح لها وتوكل علي الله انه هو السميع العليم

Latin Literal

61. Ve in cenehû lis selmi fecnah lehâ ve tevekkel alallâh(alallâhi), innehu huves semîul alîm(alîmu).

Türkçe Çeviri

Ve eğer yöneldilerse selâma748; öyle ki yönel sen (de) ona*; ve tevekkül79 et Allah'a karşı; doğrusu O; O'dur Semî41; Alîm8.

Ahmed Samira Çevirisi

61 And if they sided/inclined towards to the peace/surrender , so side/incline towards to it, and rely/depend on God, that He truly is, He is the hearing/listening, the knowledgeable.

Kelime Kelime Analiz Tablosu

No Kelime Anlam Arapça Kök
1 ve in ve eğer وَإِنْ -
2 cenehu yöneldilerse جَنَحُوا جنح
3 lisselmi selama لِلسَّلْمِ سلم
4 fecneh öyle ki yönel sen (de) فَاجْنَحْ جنح
5 leha ona لَهَا -
6 ve teve kkel ve tevekülle et وَتَوَكَّلْ وكل
7 ala karşı عَلَى -
8 llahi Allah'a اللَّهِ -
9 innehu doğrusu O إِنَّهُ -
10 huve O هُوَ -
11 s-semiu Semî السَّمِيعُ سمع
12 l-alimu Alîm الْعَلِيمُ علم

Notlar

Not 1

*Selâma.

📚 Bu Ayette Geçen Kavramlar:

Alîm Kavram 8

8 Bilen.

Semî Kavram 41

41 İşiten.

Tevekkül Kavram 79

79 Vekil olarak yetkilendirmek, atamak, vazifelendirmek.

Selâm Kavram 748

748 Esenlik ve güven durumu. Selâmet. Korku, tasa ve tehlikeden uzak, güvende olma durumu.

9. Tevbe Suresi

Ayet 98

Arapça Metin (Harekeli)

1333|9|98|وَمِنَ ٱلْأَعْرَابِ مَن يَتَّخِذُ مَا يُنفِقُ مَغْرَمًا وَيَتَرَبَّصُ بِكُمُ ٱلدَّوَآئِرَ عَلَيْهِمْ دَآئِرَةُ ٱلسَّوْءِ وَٱللَّهُ سَمِيعٌ عَلِيمٌ

Arapça Metin (Harekesiz)

1333|9|98|ومن الاعراب من يتخذ ما ينفق مغرما ويتربص بكم الدواير عليهم دايره السو والله سميع عليم

Latin Literal

98. Ve minel a’râbi men yettehızu mâ yunfiku magremen ve yeterabbesu bi kumud devâir(devâire), aleyhim dâiretussev’ (dâiretussev’i), vallâhu semîun alîm(alîmun).

Türkçe Çeviri

Ve Araplardan kimi edinir/tutar infak6 ettiğini* bir hasar/kayıp; ve gözetlerler sizlere döngüleri**; (oysa) üzerlerinedir kötü döngü***; ve Allah bir Semî’dir41; bir Alîm’dir8.

Ahmed Samira Çevirisi

98 And from the Arabs who takes what he spends (as) an obligated burden/monetary harm/loss , and he waits/remains with you the circles/disasters; on them (is) the bad/evil circle/disaster, and God (is) hearing/listening, knowledgeable.

Kelime Kelime Analiz Tablosu

No Kelime Anlam Arapça Kök
1 ve mine ve وَمِنَ -
2 l-ea'rabi Araplardan الْأَعْرَابِ عرب
3 men kimi مَنْ -
4 yettehizu edinir/tutar يَتَّخِذُ اخذ
5 ma مَا -
6 yunfiku infak ettiğini يُنْفِقُ نفق
7 megramen bir hasar/kayıp مَغْرَمًا غرم
8 ve yeterabbesu ve gözetlerler وَيَتَرَبَّصُ ربص
9 bikumu sizlerle بِكُمُ -
10 d-devaira döndüleri الدَّوَائِرَ دور
11 aleyhim üzerlerinedir عَلَيْهِمْ -
12 dairatu döngü دَائِرَةُ دور
13 s-sev'i kötü السَّوْءِ سوا
14 vallahu ve Allah وَاللَّهُ -
15 semiun bir Semî’dir سَمِيعٌ سمع
16 alimun bir Alîm’dir عَلِيمٌ علم

Notlar

Not 1

*Kerhen/istemeyerek/gönülsüz olarak Arapların kimilerinin infak ettiğini anlarız.**İyi dönemleriniz sonrasında kötü dönemler geçirmenizi isterler.***Kötü dönem asıl onlara ulaşacaktır.

📚 Bu Ayette Geçen Kavramlar:

infak Kavram 6

6 Affedilen, gönülden kopan, temiz ve güzel şeylerden ihtiyaç sahipleri için harcama.

Alîm Kavram 8

8 Bilen.

Semî Kavram 41

41 İşiten.

9. Tevbe Suresi

Ayet 103

Arapça Metin (Harekeli)

1338|9|103|خُذْ مِنْ أَمْوَٰلِهِمْ صَدَقَةً تُطَهِّرُهُمْ وَتُزَكِّيهِم بِهَا وَصَلِّ عَلَيْهِمْ إِنَّ صَلَوٰتَكَ سَكَنٌ لَّهُمْ وَٱللَّهُ سَمِيعٌ عَلِيمٌ

Arapça Metin (Harekesiz)

1338|9|103|خذ من امولهم صدقه تطهرهم وتزكيهم بها وصل عليهم ان صلوتك سكن لهم والله سميع عليم

Latin Literal

103. Huz min emvâlihim sadakaten tutahhiruhum ve tuzekkîhim bihâ ve salli aleyhim, inne salâteke sekenun lehum, vallâhu semîun alîm(alîmun).

Türkçe Çeviri

Al mallarından onların bir sadaka39; temizler onları* ve arındırır onları* kendisiyle; ve salli141 et onlara; doğrusu senin salâtın142 sakinlik/dinginlik verir onlara; ve Allah bir Semî'dir41; bir Alîm'dir8.

Ahmed Samira Çevirisi

103 Take/receive from their properties/wealths charity, to purify/clean them mentally and physically , and to purify/correct/commend them with it, and pray/call (for) God’s blessings on them, that your prayers (are) tranquillity/security for them, and God (is) hearing/listening, knowledgeable.

Kelime Kelime Analiz Tablosu

No Kelime Anlam Arapça Kök
1 huz al خُذْ اخذ
2 min مِنْ -
3 emvalihim mallarından onların أَمْوَالِهِمْ مول
4 sadekaten bir sadaka صَدَقَةً صدق
5 tutahhiruhum temizler onları (sadaka) تُطَهِّرُهُمْ طهر
6 ve tuzekkihim ve arındırır onları (sadaka) وَتُزَكِّيهِمْ زكو
7 biha kendisiyle (sadakayla) بِهَا -
8 ve salli ve salli et وَصَلِّ صلو
9 aleyhim onlara عَلَيْهِمْ -
10 inne doğrusu إِنَّ -
11 salateke senin salatın صَلَاتَكَ صلو
12 sekenun sakinlik/dinginlik verir سَكَنٌ سكن
13 lehum onlara لَهُمْ -
14 vallahu ve Allah وَاللَّهُ -
15 semiun bir semîdir سَمِيعٌ سمع
16 alimun bir alîmdir عَلِيمٌ علم

Notlar

Not 1

*Sadaka.

📚 Bu Ayette Geçen Kavramlar:

Alîm Kavram 8

8 Bilen.

Sadaka-1; kamu yönetiminin topladığı bir gelir vergisi türü. Kavram 39

39 Sadaka-1; kamu otoritesinin belirlediği bir oranda alınan özel bir vergi türü. Zekâttan ayrı olarak bu toplanan sadaka vergisi sadece 9:60 ayetinde işaret edilenler için harcanır.

Semî Kavram 41

41 İşiten.

insanın insana salla eylemi Kavram 141

141 İlgilenmek, alakadar olmak, kale almak, dikkate almak, ilgiyle takip etmek, üzerlerine titremek.

insanın insana salâtı Kavram 142

142 O insana/insanlara ilgi-alaka gösterme, kale alma, dikkate alma, ilgiyle takip etme, üzerlerine titreme.

10. Yunus Suresi

Ayet 65

Arapça Metin (Harekeli)

1427|10|65|وَلَا يَحْزُنكَ قَوْلُهُمْ إِنَّ ٱلْعِزَّةَ لِلَّهِ جَمِيعًا هُوَ ٱلسَّمِيعُ ٱلْعَلِيمُ

Arapça Metin (Harekesiz)

1427|10|65|ولا يحزنك قولهم ان العزه لله جميعا هو السميع العليم

Latin Literal

65. Ve lâ yahzunke kavluhum, innel izzete lillâhi cemîâ(cemîan), huves semîul alîm(alîmu).

Türkçe Çeviri

Ve hüzünlendirmesin seni onların kavli*; doğrusu izzet614 Allah’adır topluca; O Semî’dir41; Alîm’dir8.

Ahmed Samira Çevirisi

65 And (let) not their saying/word/opinion and belief to sadden you , that the glory/might (is) to God all/wholly , He is the hearing/listening, the knowledgeable.

Notlar

Not 1

*Söylemi.

📚 Bu Ayette Geçen Kavramlar:

Alîm Kavram 8

8 Bilen.

Semî Kavram 41

41 İşiten.

İzzet, izzet. Kavram 614

614 Güç, yetki, kudret, asla üstesinden gelinemeyen, asla güç yetirilemeyen, her zaman güç yetiren.

12. Yusuf Suresi

Ayet 34

Arapça Metin (Harekeli)

1628|12|34|فَٱسْتَجَابَ لَهُۥ رَبُّهُۥ فَصَرَفَ عَنْهُ كَيْدَهُنَّ إِنَّهُۥ هُوَ ٱلسَّمِيعُ ٱلْعَلِيمُ

Arapça Metin (Harekesiz)

1628|12|34|فاستجاب له ربه فصرف عنه كيدهن انه هو السميع العليم

Latin Literal

34. Festecâbe lehu rabbuhu fe sarefe anhu keydehunn(keydehunne), innehu huves semîul alîm(alîmu).

Türkçe Çeviri

Öyle ki cevap verdi ona* Rabbi4; öyle ki çevirdi** ondan*** dalaveresini onların****; doğrusu O**; O (ki) Semî'dir41; Alîm'dir8.

Ahmed Samira Çevirisi

34 So his Lord answered/replied to him, so He diverted from him their (F) conspiring , that He truly is the hearing/listening, the knowledgeable.

Kelime Kelime Analiz Tablosu

No Kelime Anlam Arapça Kök
1 festecabe öyle ki cevap verdi فَاسْتَجَابَ جوب
2 lehu ona لَهُ -
3 rabbuhu Rabbi رَبُّهُ ربب
4 fe sarafe öyle ki çevirdi فَصَرَفَ صرف
5 anhu ondan عَنْهُ -
6 keydehunne dalaveresini onların كَيْدَهُنَّ كيد
7 innehu doğrusu O إِنَّهُ -
8 huve O (ki) هُوَ -
9 s-semiu Semî’dir السَّمِيعُ سمع
10 l-alimu Alîm’dir الْعَلِيمُ علم

Notlar

Not 1

*Yusuf'a.**Allah.***Yusuf'tan.****Kadınların.

📚 Bu Ayette Geçen Kavramlar:

Rab Kavram 4

4 Efendi, komuta eden.

Alîm Kavram 8

8 Bilen.

Semî Kavram 41

41 İşiten.

14. İbrahim Suresi

Ayet 39

Arapça Metin (Harekeli)

1787|14|39|ٱلْحَمْدُ لِلَّهِ ٱلَّذِى وَهَبَ لِى عَلَى ٱلْكِبَرِ إِسْمَٰعِيلَ وَإِسْحَٰقَ إِنَّ رَبِّى لَسَمِيعُ ٱلدُّعَآءِ

Arapça Metin (Harekesiz)

1787|14|39|الحمد لله الذي وهب لي علي الكبر اسمعيل واسحق ان ربي لسميع الدعا

Latin Literal

39. Elhamdulillâhillezî vehebe lî alel kiberi ismâîle ve ishâk(ishâka), inne rabbî le semîud duâ(duâi).

Türkçe Çeviri

"Hamd3 Allah’adır (ki) bağışlayandır bana* büyüklüğe** karşı İsmâîl'i ve İshâk'ı; şüphesiz Rabbim4 mutlak Semî’dir41 çağrıya/duaya."

Ahmed Samira Çevirisi

39 The praise/gratitude , (is) to God who granted to me on (in) the old age Ishmael and Isaac, that my Lord (is) hearing/listening (to) the call/prayer .

Notlar

Not 1

*İbrahim.**Büyük yaş, ileri yaş, yaşlılık.

📚 Bu Ayette Geçen Kavramlar:

Hamd Kavram 3

3 En yüce övgü/methetme.

Rab Kavram 4

4 Efendi, komuta eden.

Semî Kavram 41

41 İşiten.

44. Duhân Suresi

Ayet 6

Arapça Metin (Harekeli)

4418|44|6|رَحْمَةً مِّن رَّبِّكَ إِنَّهُۥ هُوَ ٱلسَّمِيعُ ٱلْعَلِيمُ

Arapça Metin (Harekesiz)

4418|44|6|رحمه من ربك انه هو السميع العليم

Latin Literal

6. Rahmeten min rabbik(rabbike), innehu huves semîul alîm(alîmu).

Türkçe Çeviri

Bir rahmettir271* (senin) Rabbinden4; doğrusu O**; O (ki) Semî’dir41; Alîm’dir8.

Ahmed Samira Çevirisi

6 Mercy from your Lord that He truly is the hearing/listening, the knowledgeable.

Kelime Kelime Analiz Tablosu

No Kelime Anlam Arapça Kök
1 rahmeten bir rahmettir رَحْمَةً رحم
2 min مِنْ -
3 rabbike (senin) Rabbinden رَبِّكَ ربب
4 innehu doğrusu O إِنَّهُ -
5 huve O هُوَ -
6 s-semiu Semî’dir السَّمِيعُ سمع
7 l-alimu Alîm’dir الْعَلِيمُ علم

Notlar

Not 1

*Kitaplar, nebiler ve resûller göndermesi.**Allah.

📚 Bu Ayette Geçen Kavramlar:

Rab Kavram 4

4 Efendi, komuta eden.

Alîm Kavram 8

8 Bilen.

Semî Kavram 41

41 İşiten.

Rahmet Kavram 271

271 Merhamet. Rahmetin, merhametin tecelli etmiş haline en iyi örnek anne rahmidir. Kadın rahminin bebeğini sararak onun her türlü ihtiyacını gidermesi, her türlü korumayı sağlaması rahmetin en üst seviye tecelli etmesidir. Yüce Allah'ın rahmeti evreni bir anne rahmi gibi sarmıştır, kuşatmıştır. Rabbimizin rahmeti ahiret evreninde müminler için olacaktır.

Bu sûredeki kavramlar

📄 PDF Hazırlanıyor

Ayetler hazırlanıyor...

Kur'an-ı Kerim - Kavram 41: Semî

Kavram Bilgisi

Kavram Adı: Semî

Kavram No: 41

Kısa Açıklama: 41 İşiten.

Bu Kavramın Geçtiği Ayet Sayısı: 26

Bu Kavramın Geçtiği Ayetler

Bakara Suresi - Ayet 127

Türkçe Meal: Ve yükselttiği zaman İbrahim kaidelerini * beytin/evin; ve İsmail (de): “Rabbimiz! Kabul et bizden; doğrusu sen; sensin Semî 41 ; Alîm 8 ”

Arapça: 134|2|127|واذ يرفع ابرهم القواعد من البيت واسمعيل ربنا تقبل منا انك انت السميع العليم

Bakara Suresi - Ayet 137

Türkçe Meal: Öyle ki eğer iman 47 ettilerse iman 47 ettiğinizin misli 870 (gibi) ona * ; öyle ki muhakkak doğru yola kılavuzlandılar; ve eğer sırt çevirdilerse; öyle ki doğrusu ancak onlar bölünme/parçalanma içindedir; öyle ki kâfi/yeterli gelecektir Allah sana onlara karşı; ve O (Allah) Semî’dir 41 ; Alîm’dir 8 .

Arapça: 144|2|137|فان امنوا بمثل ما امنتم به فقد اهتدوا وان تولوا فانما هم في شقاق فسيكفيكهم الله وهو السميع العليم

Bakara Suresi - Ayet 181

Türkçe Meal: Öyle ki kim değiştirdi onu (vasiyeti) işitmesi sonrası onu; öyle ki günahı onun ancak onu değiştiren kimselerin üzerinedir; doğrusu Allah Semî’dir 41 ; Alîm’dir 8 .

Arapça: 188|2|181|فمن بدله بعدما سمعه فانما اثمه علي الذين يبدلونه ان الله سميع عليم

Bakara Suresi - Ayet 224

Türkçe Meal: Ve yapmayın Allah’ı bir gaye/amaç * yeminlerinize; ki (o durumda) erdemli olursunuz; ve takvalı 21 olursunuz; ve düzeltirsiniz/iyileştirirsiniz insanların arasını; Allah Semî’dir 41 ; Alîm’dir 8 .

Arapça: 231|2|224|ولا تجعلوا الله عرضه لايمنكم ان تبروا وتتقوا وتصلحوا بين الناس والله سميع عليم

Bakara Suresi - Ayet 227

Türkçe Meal: Ve eğer azmettilerse * boşanmaya; öyle ki doğrusu Allah Semî’dir 41 ; Alîm’dir 8 .

Arapça: 234|2|227|وان عزموا الطلق فان الله سميع عليم

Bakara Suresi - Ayet 244

Türkçe Meal: Ve katledin 35 Allah yolunda 331 ; ve bilin ki Allah Semî’dir 41 ; Alîm’dir 8 .

Arapça: 251|2|244|وقتلوا في سبيل الله واعلموا ان الله سميع عليم

Bakara Suresi - Ayet 256

Türkçe Meal: Yoktur ikrâh 374 dinde 122 ; muhakkak beyan 226 oldu doğruluk sapkınlıktan; öyle ki kim kâfirlik 25 eder tâgûta 375 ; ve iman 47 eder Allah'a; muhakkak ki kaptı sapasağlam bir kulp; yoktur çatlak ona; ve Allah Semî’dir 41 ; Alîm’dir 8 .

Arapça: 263|2|256|لا اكراه في الدين قد تبين الرشد من الغي فمن يكفر بالطغوت ويومن بالله فقد استمسك بالعروه الوثقي لا انفصام لها والله سميع عليم

Âl-i İmrân Suresi - Ayet 34

Türkçe Meal: Zürriyet 380 (ki) bir kısmı onun bir kısımdandır; Allah Semî’dir 41 ; Alîm’dir 8 .

Arapça: 327|3|34|ذريه بعضها من بعض والله سميع عليم

Âl-i İmrân Suresi - Ayet 35

Türkçe Meal: Dediği zaman İmrân'ın karısı; "Rabbim 4 ! Doğrusu ben adadım sana karnımdakini * ; bir hür/serbest (edilmiş olarak); öyle ki kabul et benden; doğrusu sen; sensin Semî 41 ; Alîm 8 ."

Arapça: 328|3|35|اذ قالت امرات عمرن رب اني نذرت لك ما في بطني محررا فتقبل مني انك انت السميع العليم

Âl-i İmrân Suresi - Ayet 121

Türkçe Meal: Ve sabah erkenden ayrıldığın zaman (sen) ahalinden/ailenden (ki) yerleştirirken müminleri 27 mekanlara * katletme 35 için **; ve Allah Semî’dir 41 ; Alîm’dir 8 .

Arapça: 414|3|121|واذ غدوت من اهلك تبوي المومنين مقعد للقتال والله سميع عليم

Nisâ Suresi - Ayet 58

Türkçe Meal: Doğrusu Allah emreder 200 sizlere ki eriştirin/aktarın emanetleri ehline onun 511 ; ve hükmettiğiniz zaman insanlar arasında ki hükmedersiniz 512 adaletle 680 (diye); doğrusu Allah ne muhteşem vaaz 653 eder sizlere onunla * ; doğrusu Allah oldu bir Semî 41 ; bir Basîr 513 .

Arapça: 551|4|58|ان الله يامركم ان تودوا الامنت الي اهلها واذا حكمتم بين الناس ان تحكموا بالعدل ان الله نعما يعظكم به ان الله كان سميعا بصيرا

Nisâ Suresi - Ayet 134

Türkçe Meal: Kim oldu (ki) ister dünya sevabını; öyle ki indindedir/katındadır Allah’ın dünya ve ahiret sevabı; ve oldu Allah bir Semî 41 , bir Basîr 513 .

Arapça: 627|4|134|من كان يريد ثواب الدنيا فعند الله ثواب الدنيا والاخره وكان الله سميعا بصيرا

Nisâ Suresi - Ayet 148

Türkçe Meal: Sevmez * Allah açık etmeyi kötülüğü (bir) söylemden ** ; dışındadır kimse (ki) zulme *** uğradı; ve oldu Allah bir Semî 41 ; bir Alîm 8 .

Arapça: 641|4|148|لا يحب الله الجهر بالسو من القول الا من ظلم وكان الله سميعا عليما

Mâide Suresi - Ayet 76

Türkçe Meal: De ki: "Kulluk mu edersiniz Allah'ı astından sizlere bir zarara ve bir faydaya/yarara malik olmayana?"; ve Allah (ki) O’dur Semî 41 ; Alîm 8 .

Arapça: 745|5|76|قل اتعبدون من دون الله ما لا يملك لكم ضرا ولا نفعا والله هو السميع العليم

En'âm Suresi - Ayet 13

Türkçe Meal: Ve O’nadır iskan eden/barınan gecede ve gündüzde; ve O Semî’dir 41 ; Alîm’dir 8 .

Arapça: 802|6|13|وله ما سكن في اليل والنهار وهو السميع العليم

En'âm Suresi - Ayet 115

Türkçe Meal: Ve tamamladı kelamı/sözü 640 (senin) Rabbin 4 bir doğruluk (-la); ve bir adalet 680 (-le); yoktur değiştiren O'nun kelimelerini; ve O Semî’dir 41 ; Alîm’dir 8 .

Arapça: 904|6|115|وتمت كلمت ربك صدقا وعدلا لا مبدل لكلمته وهو السميع العليم

A'râf Suresi - Ayet 200

Türkçe Meal: Ve eğer gelirse sana kışkırtma; şeytândan 29 bir kışkırtma; öyle ki sığın Allah'a; doğrusu O bir Semî’dir 41 ; bir Alîm’dir 8 .

Arapça: 1154|7|200|واما ينزغنك من الشيطن نزغ فاستعذ بالله انه سميع عليم

Enfâl Suresi - Ayet 42

Türkçe Meal: Sizler vadinin yakınındayken ve onlar * vadinin uzağındaydı; ve kervan ** daha alçaktaydı sizlerden; şayet vaat etmiş *** olsanız mutlak ayrışırdınız miatta/vadede **** ; velakin/fakat tamamlaması içindi Allah'ın bir emri (ki) oldu faaliyete geçirilen ***** ; helak olması için helak olmuş kimsenin ki bir beyan (-la); ve hayatta kalması için hayatta kalmış kimsenin ki bir beyan (-la); ve doğrusu Allah mutlak Semî’dir 41 ; Alîm’dir 41 .

Arapça: 1202|8|42|اذ انتم بالعدوه الدنيا وهم بالعدوه القصوي والركب اسفل منكم ولو تواعدتم لاختلفتم في الميعد ولكن ليقضي الله امرا كان مفعولا ليهلك من هلك عن بينه ويحيي من حي عن بينه وان الله لسميع عليم

Enfâl Suresi - Ayet 53

Türkçe Meal: İşte böyledir ki Allah asla olmaz başkalaştıran * bir nimeti (ki) nimetlendirdi onu bir kavme/topluma karşı; ta ki başkalaştırırlar * kendi nefislerindekiyle 201 ; ve ki Allah Semî’dir 41 ; Alîm’dir 8 .

Arapça: 1213|8|53|ذلك بان الله لم يك مغيرا نعمه انعمها علي قوم حتي يغيروا ما بانفسهم وان الله سميع عليم

Enfâl Suresi - Ayet 61

Türkçe Meal: Ve eğer yöneldilerse selâma 748 ; öyle ki yönel sen (de) ona * ; ve tevekkül 79 et Allah'a karşı; doğrusu O; O'dur Semî 41 ; Alîm 8 .

Arapça: 1221|8|61|وان جنحوا للسلم فاجنح لها وتوكل علي الله انه هو السميع العليم

Tevbe Suresi - Ayet 98

Türkçe Meal: Ve Araplardan kimi edinir/tutar infak 6 ettiğini * bir hasar/kayıp; ve gözetlerler sizlere döngüleri ** ; (oysa) üzerlerinedir kötü döngü *** ; ve Allah bir Semî’dir 41 ; bir Alîm’dir 8 .

Arapça: 1333|9|98|ومن الاعراب من يتخذ ما ينفق مغرما ويتربص بكم الدواير عليهم دايره السو والله سميع عليم

Tevbe Suresi - Ayet 103

Türkçe Meal: Al mallarından onların bir sadaka 39 ; temizler onları * ve arındırır onları * kendisiyle; ve salli 141 et onlara; doğrusu senin salâtın 142 sakinlik/dinginlik verir onlara; ve Allah bir Semî'dir 41 ; bir Alîm'dir 8 .

Arapça: 1338|9|103|خذ من امولهم صدقه تطهرهم وتزكيهم بها وصل عليهم ان صلوتك سكن لهم والله سميع عليم

Yunus Suresi - Ayet 65

Türkçe Meal: Ve hüzünlendirmesin seni onların kavli * ; doğrusu izzet 614 Allah’adır topluca; O Semî’dir 41 ; Alîm’dir 8 .

Arapça: 1427|10|65|ولا يحزنك قولهم ان العزه لله جميعا هو السميع العليم

Yusuf Suresi - Ayet 34

Türkçe Meal: Öyle ki cevap verdi ona * Rabbi 4 ; öyle ki çevirdi ** ondan *** dalaveresini onların **** ; doğrusu O ** ; O (ki) Semî'dir 41 ; Alîm'dir 8 .

Arapça: 1628|12|34|فاستجاب له ربه فصرف عنه كيدهن انه هو السميع العليم

İbrahim Suresi - Ayet 39

Türkçe Meal: "Hamd 3 Allah’adır (ki) bağışlayandır bana * büyüklüğe ** karşı İsmâîl'i ve İshâk'ı; şüphesiz Rabbim 4 mutlak Semî’dir 41 çağrıya/duaya."

Arapça: 1787|14|39|الحمد لله الذي وهب لي علي الكبر اسمعيل واسحق ان ربي لسميع الدعا

Duhân Suresi - Ayet 6

Türkçe Meal: Bir rahmettir 271 * (senin) Rabbinden 4 ; doğrusu O ** ; O (ki) Semî’dir 41 ; Alîm’dir 8 .

Arapça: 4418|44|6|رحمه من ربك انه هو السميع العليم