Şerefli Kur’ân Meali
Arapça · Latin · Meal · Kavramlarla
Henüz sûre seçilmedi.
📝 Metin Ayarları
🔧 Araçlar
📑 Kişisel
📄 PDF
💾 Veri Yönetimi
Ayet alanları:
Kapsam:
Eşleştirme:
📖 Arama Operatörleri

Arama Operatörleri:

  • VE / AND: Her iki terim de bulunmalı
    Örnek: rahman VE rahim
  • VEYA / OR: Terimlerden biri yeterli
    Örnek: cehennem VEYA nar
  • DEĞİL / NOT: Terimi çıkar
    Örnek: kitap DEĞİL ehli
  • " ": Tam ifade (tırnak içinde)
    Örnek: "la ilahe illallah"
  • ( ): Grup/öncelik belirleme
    Örnek: (cennet VEYA firdevs) VE mümin
📚

Kavram 3: Hamd

Bu kavram 22 ayette geçmektedir

📖 Kısa Açıklama

3En yüce övgü/methetme.

📋 Detaylı Açıklama

Hamd kelimesinin kökü (حمد) ‘hmd’ olup övmek, methetmek (to praise) anlamındadır. Hans Wehr 4th ed., page 238 (of 1303)En yüce övgünün/methetmenin Yüce Allah’a ait olduğunu anlarız. İnsanların ağızlarıyla neredeyse her yerde ‘Hamd olsun Allah’a’ dediklerini görmekteyiz. Ağızla bu sözü söylemenin hiçbir kıymeti yoktur. Önemli olan bu sözün gerçek anlamına tanık olmak ve tecelli edenleri kalpten hissetmektir. Bir şeyi övmek için öncelikle övülen şeyin gerçekten o övgüye veya övgülere layık olup olmadığı tam olarak anlaşılmalıdır. Bu nedenle övgüyü yapacak kimse övgüde bulunacağı konuda kendisini geliştirmelidir ki gerçek anlamda övgü yapabilsin. Örneğin okuma yazma bilmeyen bir kimse genel görelilik teorisini geliştiren Albert Einstein’ı gerçek anlamda övebilir mi? Mümkün değil. Okuma yazma bilen ancak fizikten anlamayan bir kimse Albert Einstein’ı nasıl över? Diliyle bir şeyler söyler ancak kalbinde hissettiği yavandır. Güçlü bir duygu değildir. Sadece gerçek anlamda fizikçi olan bir kimse Albert Einstein’ı tam olarak övebilir. Albert Einstein’ın yaptıklarının anlamlarını tüm kalbiyle hisseder. Albert Einstein’a olan saygısı derinleşir. Rabbimiz ki evreni/evrenleri yarattı ve muhteşem bir düzen kurdu. Onu övebilmemiz için onun eserlerini iyi anlamamız gereklidir. Evren denilen kitabı ve Kur’an’ı iyi okumak durumundayız. Evreni ve Kur’an’ı anlamaya başladığımızda Rabbimize olan saygımız, haşyetimiz kat ve kat artacaktır.En yüce övgüye sahip bir varlığı O’nun astından hiçbir şey hakkıyla, tam olarak övemez, takdir edemez. Ancak sadece kendisi hak ettiği bu övgüyü takdir edebilir, kuşatabilir. Bize düşen görev gücümüzün yettiği ölçüde evren kitabını ve Kur’an’ı anlayarak okumaktır.

1. Fâtiha Suresi

Ayet 2

Arapça Metin (Harekeli)

2|1|2|ٱلْحَمْدُ لِلَّهِ رَبِّ ٱلْعَٰلَمِينَ

Arapça Metin (Harekesiz)

2|1|2|الحمد لله رب العلمين

Latin Literal

2. El hamdu lillâhi rabbil âlemîn (âlemîne).

Türkçe Çeviri

Hamd3 Allah’adır; Rabbidir4 âlemlerin203.

Ahmed Samira Çevirisi

2 The gratitude/thanks/praise to God, the creation’s altogether’s/(universe’s) Lord.

Kelime Kelime Analiz Tablosu

No Kelime Anlam Arapça Kök
1 el-hamdu hamd الْحَمْدُ حمد
2 lillahi Allah'adır لِلَّهِ -
3 rabbi Rabbi رَبِّ ربب
4 l-aalemine alemlerin الْعَالَمِينَ علم

Notlar

Not

Hamd kelimesinin kökü (حمد) ‘hmd’ olup övmek, methetmek (to praise) anlamındadır. Hans Wehr 4th ed., page 238 (of 1303)Ayetten en yüce övgünün/methetmenin Yüce Allah’a ait olduğunu anlarız. İnsanların ağızlarıyla neredeyse her yerde ‘Hamd olsun Allah’a’ dediklerini görmekteyiz. Ağızla bu sözü söylemenin hiçbir kıymeti yoktur. Önemli olan bu sözün gerçek anlamına tanık olmak ve tecelli edenleri kalpten hissetmektir. Bir şeyi övmek için öncelikle övülen şeyin gerçekten o övgüye veya övgülere layık olup olmadığı tam olarak anlaşılmalıdır. Bu nedenle övgüyü yapacak kimse övgüde bulunacağı konuda kendisini geliştirmelidir ki gerçek anlamda övgü yapabilsin. Örneğin okuma yazma bilmeyen bir kimse genel görelilik teorisini geliştiren Albert Einstein’ı gerçek anlamda övebilir mi? Mümkün değil. Okuma yazma bilen ancak fizikten anlamayan bir kimse Albert Einstein’ı nasıl över? Diliyle bir şeyler söyler ancak kalbinde hissettiği yavandır. Güçlü bir duygu değildir. Sadece gerçek anlamda fizikçi olan bir kimse Albert Einstein’ı tam olarak övebilir. Albert Einstein’ın yaptıklarının anlamlarını tüm kalbiyle hisseder. Albert Einstein’a olan saygısı derinleşir. Rabbimiz ki evreni/evrenleri yarattı ve muhteşem bir düzen kurdu. Onu övebilmemiz için onun eserlerini iyi anlamamız gereklidir. Evren denilen kitabı ve Kur’an’ı iyi okumak durumundayız. Evreni ve Kur’an’ı anlamaya başladığımızda Rabbimize olan saygımız, haşyetimiz kat ve kat artacaktır.En yüce övgüye sahip bir varlığı O’nun astından hiçbir şey hakkıyla, tam olarak övemez, takdir edemez. Ancak sadece kendisi hak ettiği bu övgüyü takdir edebilir, kuşatabilir. Bize düşen görev gücümüzün yettiği ölçüde evren kitabını ve Kur’an’ı anlayarak okumaktır. Rab kelimesi kökü (ربب) ‘rbb’ olup efendi/patron olmak (to be master), kumanda etmek/komuta etmek (command) anlamındadır. Hans Wehr 4th ed., page 370 (of 1303) Alem kelimesi kökü (علم) olup dünya (world), evren (universe), kâinat/düzen (cosmos) anlamındadır. Ayette çoğul isim kelimesi olarak gelmiştir. Ayetten anlarız ki Yüce Allah’ın Rab sıfatı yaratılmış olan tüm alemleri komuta etmektedir. Yüce Allah bu alemlerdeki işlerin ve oluşların; her şeyin Rab sıfatıyla efendisidir, komutanıdır.

2. Bakara Suresi

Ayet 30

Arapça Metin (Harekeli)

37|2|30|وَإِذْ قَالَ رَبُّكَ لِلْمَلَٰٓئِكَةِ إِنِّى جَاعِلٌ فِى ٱلْأَرْضِ خَلِيفَةً قَالُوٓا۟ أَتَجْعَلُ فِيهَا مَن يُفْسِدُ فِيهَا وَيَسْفِكُ ٱلدِّمَآءَ وَنَحْنُ نُسَبِّحُ بِحَمْدِكَ وَنُقَدِّسُ لَكَ قَالَ إِنِّىٓ أَعْلَمُ مَا لَا تَعْلَمُونَ

Arapça Metin (Harekesiz)

37|2|30|واذ قال ربك للمليكه اني جاعل في الارض خليفه قالوا اتجعل فيها من يفسد فيها ويسفك الدما ونحن نسبح بحمدك ونقدس لك قال اني اعلم ما لا تعلمون

Latin Literal

30. Ve iz kâle rabbuke lil melâiketi innî câilun fîl ardı halîfeh(halîfeten), kâlû e tec’alu fîhâ men yufsidu fîhâ ve yesfikud dimâ(dimâe), ve nahnu nusebbihu bi hamdike ve nukaddisu lek(leke), kâle innî a’lemu mâ lâ tâ’lemûn(tâ’lemûne).

Türkçe Çeviri

Ve dediği zaman Rabbin4 meleklere48: “Doğrusu ben yapıcıyım yerde/yeryüzünde bir halîfe189*.”; dediler**: “Kimse mi yaparsın orada*** (ki) fesat çıkarır/bozgunculuk yapar orada***; ve döker kan; ve bizler tesbih57 ederiz seni hamd3 ile; ve takdis ederiz/kutsarız seni”; dedi****: “Doğrusu ben bilirim bilmediğinizi.”

Ahmed Samira Çevirisi

30 And when your Lord said to the angels: "That I am making/creating/putting in the earth a caliph/successor/leader ." They said: "Do you make/create/put in it, who corrupts in it and sheds the blood, and we praise/glorify with Your praise and we (continue to admit Your) holiness/sanctity to You." He said: "I know what you do not know."

Notlar

Not 1

*Homo Sapiens yani bilge insan diğer insan türlerinin yerine halîfe olmuştur. 2:21 ayetinde işaret edilen insan türlerinin soyu kesilmiş ve onların yerine bilge insan yerin hâkimi yapılmıştır. Homo Sapiens öncesi Dünya gezegeninde yaşayan bu insan türleri takva sahibi değildi. Yaratılış gereği fücurlarıyla hareket ediyorlardı. Bilge insan değillerdi. Hayvansı iç güdülerle hareket ederek yerde kan döküyorlar, birbirlerini öldürüyorlar ve bozgunculuk yapıyorlardı. Melekler bunu gördüleri için Yüce Allah'a soru sormaktadırlar. **Melekler.***Yerde.****Allah.

6. En'âm Suresi

Ayet 1

Arapça Metin (Harekeli)

790|6|1|ٱلْحَمْدُ لِلَّهِ ٱلَّذِى خَلَقَ ٱلسَّمَٰوَٰتِ وَٱلْأَرْضَ وَجَعَلَ ٱلظُّلُمَٰتِ وَٱلنُّورَ ثُمَّ ٱلَّذِينَ كَفَرُوا۟ بِرَبِّهِمْ يَعْدِلُونَ

Arapça Metin (Harekesiz)

790|6|1|الحمد لله الذي خلق السموت والارض وجعل الظلمت والنور ثم الذين كفروا بربهم يعدلون

Latin Literal

1. Elhamdu lillâhillezî halakas semâvâti vel arda ve cealez zulumâti ven nûr(nûra), summellezîne keferû bi rabbihim ya’dilûn(ya’dilûne).

Türkçe Çeviri

Hamd3 Allah’adır; O ki yarattı gökleri162 ve yeri; ve yaptı karanlıklar581 ve nur581; sonra kâfirlik25 etmiş kimseler Rablerine4.eşitlerler*.

Ahmed Samira Çevirisi

1 The praise/gratitude (is) to God, who created the skies/space and the earth/Planet Earth, and He made/created the darknesses and the light, then those who disbelieved with their Lord make equals (to Him).

Kelime Kelime Analiz Tablosu

No Kelime Anlam Arapça Kök
1 el-hamdu hamd الْحَمْدُ حمد
2 lillahi Allah’adır لِلَّهِ -
3 llezi O ki الَّذِي -
4 haleka yarattı خَلَقَ خلق
5 s-semavati gökleri السَّمَاوَاتِ سمو
6 vel'erde ve yeri وَالْأَرْضَ ارض
7 ve ceale ve yaptı وَجَعَلَ جعل
8 z-zulumati karanlıklar الظُّلُمَاتِ ظلم
9 ve nnura ve nur وَالنُّورَ نور
10 summe sonra ثُمَّ -
11 ellezine kimseler الَّذِينَ -
12 keferu kâfirlik ettiler كَفَرُوا كفر
13 birabbihim Rablerine بِرَبِّهِمْ ربب
14 yea'dilune eşitlerler يَعْدِلُونَ عدل

Notlar

Not 1

*Rablerini inkar etmezler ancak O'na ortaklar koşarlar. Şirk koşarlar. Sözde O'na denk/eşit sözde başka ilahlar edinirler. Kutsal kitapların astından kitapları Yüce Allah'ın ayetleriyle eşit tutarlar.

📚 Bu Ayette Geçen Kavramlar:

Hamd Kavram 3

3 En yüce övgü/methetme.

Rab Kavram 4

4 Efendi, komuta eden.

Kâfir Kavram 25

25 Örten, gizleyen, kapatan. Bir çiftçi tohumu toprağa gömüp üzerini kapatırsa tohuma kafirlik etmiş olur. Ayette kullanım yerine göre anlam alır. Kur'an'da genel olarak gerçeği/hakkı örtüp gizlemek olarak kullanılır. Kur'an'ın ayetlerinin gerçek anlamını örten/kapatan/etkisizleştirenler de kâfirdirler.

Gökler Kavram 162

162 Kur’an’a göre gök kavramı başımızı göğe çevirip baktığımızda gördüğümüz veya göremediğimiz her şeyi kapsar. Çoğul olarak gökler de çok sayıda gök içeren yapıları işaret etmek için kullanılır. Güneş sistemimiz gezegenlerin göklerini içerdiği için göklerdir. Galaksimiz çok sayıda yıldız sistemleri (gökler) içerdiği için göklerdir. Evrenin kendisi çok sayıda galaksiler içerdiği için göklerdir.

Karanlıklar ve nur Kavram 581

581 Evrenimizin ilk yaratılış evresinde tek bir foton bile mevcut değildi. Mutlak bir karanlık söz konusuydu. Evrenin soğumasıyla birlikte atomlar ve elektronlar oluştu; elektronlar atomlarında yörünge atlamaları yaptılar. Bu atlamalar evrenin ilk fotonlarını oluşturdu. Rabbimiz nuru ile evreni aydınlattı. Ayrıca engin denizlerin altında da Rabbimiz karanlıklar yaratmıştır. Karanlıkları ve aydınlığı var eden Allah: Evrenin karanlık ve aydınlık dönemleri.Muazzam derin bir denizdeki katmanlı karanlıklar, elini çıkarsa onu neredeyse göremez, bir dalga üstüne bir dalga, daha üstünde bir bulut.

6. En'âm Suresi

Ayet 45

Arapça Metin (Harekeli)

834|6|45|فَقُطِعَ دَابِرُ ٱلْقَوْمِ ٱلَّذِينَ ظَلَمُوا۟ وَٱلْحَمْدُ لِلَّهِ رَبِّ ٱلْعَٰلَمِينَ

Arapça Metin (Harekesiz)

834|6|45|فقطع دابر القوم الذين ظلموا والحمد لله رب العلمين

Latin Literal

45. Fe kutia dâbirul kavmillezîne zalemû, vel hamdu lillâhi rabbil âlemîn(âlemîne).

Türkçe Çeviri

Öyle ki kesildi arkası kavmin/toplumun; zulmetmiş257 kimselerin; ve hamd3 Allah’adır; Rabbidir4 alemlerin.

Ahmed Samira Çevirisi

45 So (it was) cut off/separated (the) root/remainder (of) the nation those who caused injustice/oppression, and the praise/gratitude (is) to God the creations altogether’s/(universe’s) Lord.

Kelime Kelime Analiz Tablosu

No Kelime Anlam Arapça Kök
1 fekutia öyle ki kesildi فَقُطِعَ قطع
2 dabiru arkası دَابِرُ دبر
3 l-kavmi kavmi/toplumu الْقَوْمِ قوم
4 ellezine kimseler (ki) الَّذِينَ -
5 zelemu zulmettiler ظَلَمُوا ظلم
6 velhamdu ve hamd وَالْحَمْدُ حمد
7 lillahi Allah’adır لِلَّهِ -
8 rabbi Rabbi رَبِّ ربب
9 l-aalemine alemlerin الْعَالَمِينَ علم

📚 Bu Ayette Geçen Kavramlar:

Hamd Kavram 3

3 En yüce övgü/methetme.

Rab Kavram 4

4 Efendi, komuta eden.

Zalim, zulmetmek. Kavram 257

257 Zulmeden, acımasız ve haksız davranan. En büyük zulüm Yüce Allah'a ortak koşmaktır; şirk günahını işlemektir. Yüce Allah'ın asla yetki vermediği şeyleri dinde hüküm koyucu edinmektir. En büyük zulüm resullerin deklere ettiği, beyan ettiği, okuduğu kutsal kitapları terk etmektir. Kutsal kitaplar haricinde tamamı zan olan talmud gibi, söylenti/hadis kitapları gibi kitaplara tabi olmaktır.

7. A'râf Suresi

Ayet 43

Arapça Metin (Harekeli)

997|7|43|وَنَزَعْنَا مَا فِى صُدُورِهِم مِّنْ غِلٍّ تَجْرِى مِن تَحْتِهِمُ ٱلْأَنْهَٰرُ وَقَالُوا۟ ٱلْحَمْدُ لِلَّهِ ٱلَّذِى هَدَىٰنَا لِهَٰذَا وَمَا كُنَّا لِنَهْتَدِىَ لَوْلَآ أَنْ هَدَىٰنَا ٱللَّهُ لَقَدْ جَآءَتْ رُسُلُ رَبِّنَا بِٱلْحَقِّ وَنُودُوٓا۟ أَن تِلْكُمُ ٱلْجَنَّةُ أُورِثْتُمُوهَا بِمَا كُنتُمْ تَعْمَلُونَ

Arapça Metin (Harekesiz)

997|7|43|ونزعنا ما في صدورهم من غل تجري من تحتهم الانهر وقالوا الحمد لله الذي هدينا لهذا وما كنا لنهتدي لولا ان هدينا الله لقد جات رسل ربنا بالحق ونودوا ان تلكم الجنه اورثتموها بما كنتم تعملون

Latin Literal

43. Ve neza’nâ mâ fî sudûrihim min gıllin tecrî min tahtihimul enhâr(enhâru), ve kâlûl hamdu lillâhillezî hedânâ li hâzâ ve mâ kunnâ li nehtediye levlâ en hedânallâh(hedânallâhu), lekad câet rusulu rabbinâ bil hakk(hakkı), ve nûdû en tilkumul cennetu ûristumûhâ bimâ kuntum ta’melûn(ta’melûne).

Türkçe Çeviri

Ve soyarız göğüslerindekini nefretten/hınçtan; akar* altından onların** nehirler; ve dediler**: "Hamd3 Allah’adır; doğru yola kılavuzlayandır bizleri buraya***; ve olmuş değildik doğru yola kılavuzlanmaya şayet ki doğru yola kılavuzlamasaydı bizleri Allah; muhakkak gelmiş Rabbimizin4 resûlleri418 hakla/gerçekle; ve nida**** edildiler ki işte şusunuz (ki) cennete; varis kılındınız ona***** yapar olduğunuzla.

Ahmed Samira Çevirisi

43 And We removed/took away what (is) in their chests (innermosts) from hatred/spite/animosity , the rivers flow from beneath them , and they said: "The praise/gratitude/thanks (is) to God who guided us to this, and we were not to (be) guided had it not been for that God guided us. Our Lord’s messengers had come with the truth ." And they (those who believed) were called: "That (is) the Paradise you were made to inherit it becuase (of) what you were making/doing/working."

Kelime Kelime Analiz Tablosu

No Kelime Anlam Arapça Kök
1 ve nezea'na ve soyarız وَنَزَعْنَا نزع
2 ma مَا -
3 fi فِي -
4 sudurihim göğüslerindekini صُدُورِهِمْ صدر
5 min مِنْ -
6 gillin nefretten/hınçtan غِلٍّ غلل
7 tecri akar تَجْرِي جري
8 min مِنْ -
9 tehtihimu altından onların تَحْتِهِمُ تحت
10 l-enharu nehirler الْأَنْهَارُ نهر
11 ve kalu ve dediler وَقَالُوا قول
12 l-hamdu hamd الْحَمْدُ حمد
13 lillahi Allah’adır لِلَّهِ -
14 llezi الَّذِي -
15 hedana doğru yola kılavuzlayandır bizleri هَدَانَا هدي
16 lihaza buraya لِهَٰذَا -
17 ve ma ve değiliz وَمَا -
18 kunna olduk كُنَّا كون
19 linehtediye doğru yola kılavuzlanmaya لِنَهْتَدِيَ هدي
20 levla şayet لَوْلَا -
21 en ki أَنْ -
22 hedana doğru yola kılavuzlamasaydı bizleri هَدَانَا هدي
23 llahu Allah اللَّهُ -
24 lekad muhakkak لَقَدْ -
25 ca'et gelmiş جَاءَتْ جيا
26 rusulu resûlleri رُسُلُ رسل
27 rabbina Rabbimizin رَبِّنَا ربب
28 bil-hakki hakla/gerçekle بِالْحَقِّ حقق
29 ve nudu ve nida edildiler وَنُودُوا ندو
30 en ki أَنْ -
31 tilkumu işte şusunuz تِلْكُمُ -
32 l-cennetu cennet الْجَنَّةُ جنن
33 uristumuha varis kılındınız o أُورِثْتُمُوهَا ورث
34 bima بِمَا -
35 kuntum olduğunuzla كُنْتُمْ كون
36 tea'melune yaparsınız تَعْمَلُونَ عمل

Notlar

Not 1

*Durum bildirir fiil. Akacak.**Din günü cennetlere girecek olan ancak henüz girmemiş olan kimseler. ***Bu noktaya. Cennetlere girme pozisyonuna.****Seslenildiler. Zaten cennette olan kimselere neden tekrar seslenilsin? Anlarız ki nida edilmeyle cennetlere henüz girmemiş ancak girecek olan grup çağrılmaktadır. *****Cennete.

📚 Bu Ayette Geçen Kavramlar:

Hamd Kavram 3

3 En yüce övgü/methetme.

Rab Kavram 4

4 Efendi, komuta eden.

Resûl Kavram 418

418 Elçi. Bir görev ya da amaç için gönderilen. Aracı edilen. Yüce Allah insanlardan ve meleklerden elçiler seçer.

9. Tevbe Suresi

Ayet 112

Arapça Metin (Harekeli)

1347|9|112|ٱلتَّٰٓئِبُونَ ٱلْعَٰبِدُونَ ٱلْحَٰمِدُونَ ٱلسَّٰٓئِحُونَ ٱلرَّٰكِعُونَ ٱلسَّٰجِدُونَ ٱلْءَامِرُونَ بِٱلْمَعْرُوفِ وَٱلنَّاهُونَ عَنِ ٱلْمُنكَرِ وَٱلْحَٰفِظُونَ لِحُدُودِ ٱللَّهِ وَبَشِّرِ ٱلْمُؤْمِنِينَ

Arapça Metin (Harekesiz)

1347|9|112|التيبون العبدون الحمدون السيحون الركعون السجدون الامرون بالمعروف والناهون عن المنكر والحفظون لحدود الله وبشر المومنين

Latin Literal

112. Ettâibûnel âbidûnel hâmidûnes sâihûner râkiûnes sâcidûnel âmirûne bil ma’rûfi ven nâhûne anil munkeri vel hâfizûne li hudûdillâh (hudûdillâhi), ve beşşiril mu’minîn (mu’minîne).

Türkçe Çeviri

Tevbe33 edenlerdir; kulluk edenlerdir; hamd3 edenlerdir; seyahat edenlerdir*; rükû11 edenlerdir; secde12 edenlerdir; emredenlerdir marufla291; ve engelleyenlerdir/yasaklayanlardır münkeri82; ve koruyanlardır Allah'ın hudutlarını; ve müjdele müminleri27.

Ahmed Samira Çevirisi

112 The repentant, the worshippers, the praising , the travelers/tourists for knowledge , the bowing , the prostrating, the ordering/commanding with the kindness/generosity, and the forbidding/preventing from the defiance of God and His orders/obscenity , and the protectors/observers to God’s limits/boundaries , and announce good news (to) the believers.

Kelime Kelime Analiz Tablosu

No Kelime Anlam Arapça Kök
1 et-taibune tevbe edenler التَّائِبُونَ توب
2 l-aabidune kulluk edenler الْعَابِدُونَ عبد
3 l-hamidune hamd edenler الْحَامِدُونَ حمد
4 s-saihune seyahat edenler (Allah için) السَّائِحُونَ سيح
5 r-rakiune rükû edenler الرَّاكِعُونَ ركع
6 s-sacidune secde edenler السَّاجِدُونَ سجد
7 l-amirune emredenler الْامِرُونَ امر
8 bil-mea'rufi evrensel kabul edilmişle بِالْمَعْرُوفِ عرف
9 ve nnahune ve engelleyenler/yasaklayanlar وَالنَّاهُونَ نهي
10 ani عَنِ -
11 l-munkeri iğrençleştirilmişten/çirkinleştirilmişten الْمُنْكَرِ نكر
12 velhafizune ve koruyanlar وَالْحَافِظُونَ حفظ
13 lihududi hudutlarını لِحُدُودِ حدد
14 llahi Allah'ın اللَّهِ -
15 ve beşşiri ve müjdele وَبَشِّرِ بشر
16 l-mu'minine müminleri الْمُؤْمِنِينَ امن

Notlar

Not 1

*Yüce Allah'ın yolunda.

📚 Bu Ayette Geçen Kavramlar:

Hamd Kavram 3

3 En yüce övgü/methetme.

insanın rükûsu Kavram 11

11 Beynin (bedenle veya bedensiz) eğilmesi, dize gelmesi, baş eğmesi.

insanın secdesi Kavram 12

12 Beynin (bedenle veya bedensiz) diz çöküp boyun eğmesi.

Mümin Kavram 27

27 İtimat eden/emin olan. Yüce Allah'ın varlığına O'nun evren kitabını okuyarak delillerle tanık/şahit olan. Kur'an'ın ilâhi olduğuna kanıtlarla kanaat getirmek ve Kur'an'a itimat etmek/güvenmek.

Tevbe Kavram 33

33 Dönmek, vazgeçmek.

Münker Kavram 82

82 İğrençleştirilmiş, çirkinleştirilmiş. Pasif gelen bir kelimedir. Evrenin kabullerini yani işleyişini bozan uygulamalar mutlak ki çirkinlikle ve iğrençlikle sona erer.

maruf Kavram 291

291 Evrensel kabuller, evrenin işleyişine uygun davranışlar, normlar.

10. Yunus Suresi

Ayet 10

Arapça Metin (Harekeli)

1372|10|10|دَعْوَىٰهُمْ فِيهَا سُبْحَٰنَكَ ٱللَّهُمَّ وَتَحِيَّتُهُمْ فِيهَا سَلَٰمٌ وَءَاخِرُ دَعْوَىٰهُمْ أَنِ ٱلْحَمْدُ لِلَّهِ رَبِّ ٱلْعَٰلَمِينَ

Arapça Metin (Harekesiz)

1372|10|10|دعويهم فيها سبحنك اللهم وتحيتهم فيها سلم واخر دعويهم ان الحمد لله رب العلمين

Latin Literal

10. Da’vâhum fîhâ subhânekellâhumme ve tehiyyetuhum fîhâ selâm(selâmun), ve âhıru da’vâhum enil hamdulillâhi rabbil âlemîn(âlemîne).

Türkçe Çeviri

Çağrıları80 orada*; “Subhân'sın7 sen ey Allah'ım!”; ve esenlemeleri* orada**; “Bir selâm”; ve çağrılarının sonu ki “Hamd3 alemlerin Rabbi4 Allah'a” (-dır).

Ahmed Samira Çevirisi

10 Their call/prayer in it (is): "Oh/you God Your praise/glory." And their greeting in it (is): "Security/peace." and their last call/prayer (is): "That the praise/gratitude (is) to God the creations all together’s/(universes’) Lord.

Kelime Kelime Analiz Tablosu

No Kelime Anlam Arapça Kök
1 dea'vahum çağrıları/duaları onları دَعْوَاهُمْ دعو
2 fiha orada (cennette) فِيهَا -
3 subhaneke subhânsın sen سُبْحَانَكَ سبح
4 llahumme ey Allah'ım اللَّهُمَّ -
5 ve tehiyyetuhum ve esenlemeleri onların وَتَحِيَّتُهُمْ حيي
6 fiha orada (cennette) فِيهَا -
7 selamun bir selâm'dır سَلَامٌ سلم
8 ve ahiru ve sonu وَاخِرُ اخر
9 dea'vahum çağrılarının/dualarının دَعْوَاهُمْ دعو
10 eni ki أَنِ -
11 l-hamdu hamd الْحَمْدُ حمد
12 lillahi Allah'adır لِلَّهِ -
13 rabbi Rabbi رَبِّ ربب
14 l-aalemine alemlerin الْعَالَمِينَ علم

Notlar

Not 1

*Birbirlerini esenlemeleri, selamlamaları.**Cennette.

📚 Bu Ayette Geçen Kavramlar:

Hamd Kavram 3

3 En yüce övgü/methetme.

Rab Kavram 4

4 Efendi, komuta eden.

Subhân Kavram 7

7 Tüm isimlerini/sıfatlarını tecelli ettiren.

Dua Kavram 80

80 Çağırma.

13. Ra'd Suresi

Ayet 13

Arapça Metin (Harekeli)

1718|13|13|وَيُسَبِّحُ ٱلرَّعْدُ بِحَمْدِهِۦ وَٱلْمَلَٰٓئِكَةُ مِنْ خِيفَتِهِۦ وَيُرْسِلُ ٱلصَّوَٰعِقَ فَيُصِيبُ بِهَا مَن يَشَآءُ وَهُمْ يُجَٰدِلُونَ فِى ٱللَّهِ وَهُوَ شَدِيدُ ٱلْمِحَالِ

Arapça Metin (Harekesiz)

1718|13|13|ويسبح الرعد بحمده والمليكه من خيفته ويرسل الصوعق فيصيب بها من يشا وهم يجدلون في الله وهو شديد المحال

Latin Literal

13. Ve yusebbihur ra’du bi hamdihî vel melâiketu min hîfetih(hîfetihî), ve yursilus savâıka fe yusîbu bihâ men ye?âu ve hum yucâdilûne fillâh(fillâhi), ve huve ?edîdul mihâl(mihâli).

Türkçe Çeviri

Ve tesbih57 eder gök gürültüsü* O’nun** hamdıyla3; ve melekler*** (de) O’nun** korkusundan; ve gönderir yıldırımlar260; öyle ki isabet ettir onunla**** dilediği kimseyi; ve onlar mücadele ederler Allah hakkında; ve O***** şiddetlidir mihâl966 (-de).

Ahmed Samira Çevirisi

13 And the thunder praises/glorifies with His gratitude/thanks , and the angels from fearing Him, and He sends the fires falling from the sky accompanied by thunderous noise/death , so He strikes/hits with it whom He wills/wants, and (while) they argue/dispute in God, and He is strong (severe), the impenetrable/powerful, and mighty .

Kelime Kelime Analiz Tablosu

No Kelime Anlam Arapça Kök
1 ve yusebbihu ve tesbih eder وَيُسَبِّحُ سبح
2 r-raa'du gök gürültüsü الرَّعْدُ رعد
3 bihamdihi O’nun hamdıyla بِحَمْدِهِ حمد
4 velmelaiketu ve melekler (de) وَالْمَلَائِكَةُ ملك
5 min مِنْ -
6 hifetihi O’nun korkusundan خِيفَتِهِ خوف
7 ve yursilu ve gönderir وَيُرْسِلُ رسل
8 s-savaika yıldırımlar الصَّوَاعِقَ صعق
9 fe yusibu öyle ki isabet ettir فَيُصِيبُ صوب
10 biha onunla بِهَا -
11 men kimseyi مَنْ -
12 yeşa'u dilediği يَشَاءُ شيا
13 vehum ve onlar وَهُمْ -
14 yucadilune mücadele ederler يُجَادِلُونَ جدل
15 fi hakkında فِي -
16 llahi Allah اللَّهِ -
17 ve huve ve O وَهُوَ -
18 şedidu şiddetlidir شَدِيدُ شدد
19 l-mihali düzeni/planı/mihâl الْمِحَالِ محل

Notlar

Not 1

*Ra’d. Sureye adını veren kelime.**Allah'ın.***Evrenin içindeki sicimler ve evrenin dışındaki şerefli bilinçli varlıklar.****Yıldırımla.*****Allah.

📚 Bu Ayette Geçen Kavramlar:

Hamd Kavram 3

3 En yüce övgü/methetme.

Tesbih Kavram 57

57 Yaratılış amacına uygun olarak bir rotada/yörüngede yüzüp ilerlemek.

Yıldırım. Kavram 260

260 Yerle bulut arasındaki elektrik boşalmasıdır. Yere düşen/çarpan şimşek olup en tehlikeli şimşek türüdür. Yıldırımın dönüş darbesi yaklaşık 30.000 ampere ve sıcaklığı 30.000 °C'ye ulaşır. Öncül darbe buluttan yere yaklaşık 30 milisaniyede ulaşır ve yerden bulutun merkezine yaklaşık 100 milisaniyede döner.

14. İbrahim Suresi

Ayet 39

Arapça Metin (Harekeli)

1787|14|39|ٱلْحَمْدُ لِلَّهِ ٱلَّذِى وَهَبَ لِى عَلَى ٱلْكِبَرِ إِسْمَٰعِيلَ وَإِسْحَٰقَ إِنَّ رَبِّى لَسَمِيعُ ٱلدُّعَآءِ

Arapça Metin (Harekesiz)

1787|14|39|الحمد لله الذي وهب لي علي الكبر اسمعيل واسحق ان ربي لسميع الدعا

Latin Literal

39. Elhamdulillâhillezî vehebe lî alel kiberi ismâîle ve ishâk(ishâka), inne rabbî le semîud duâ(duâi).

Türkçe Çeviri

"Hamd3 Allah’adır (ki) bağışlayandır bana* büyüklüğe** karşı İsmâîl'i ve İshâk'ı; şüphesiz Rabbim4 mutlak Semî’dir41 çağrıya/duaya."

Ahmed Samira Çevirisi

39 The praise/gratitude , (is) to God who granted to me on (in) the old age Ishmael and Isaac, that my Lord (is) hearing/listening (to) the call/prayer .

Notlar

Not 1

*İbrahim.**Büyük yaş, ileri yaş, yaşlılık.

📚 Bu Ayette Geçen Kavramlar:

Hamd Kavram 3

3 En yüce övgü/methetme.

Rab Kavram 4

4 Efendi, komuta eden.

Semî Kavram 41

41 İşiten.

15. Hicr Suresi

Ayet 98

Arapça Metin (Harekeli)

1898|15|98|فَسَبِّحْ بِحَمْدِ رَبِّكَ وَكُن مِّنَ ٱلسَّٰجِدِينَ

Arapça Metin (Harekesiz)

1898|15|98|فسبح بحمد ربك وكن من السجدين

Latin Literal

98. Fe sebbih bi hamdi rabbike ve kun mines sâcidîn(sâcidîne).

Türkçe Çeviri

Öyle ki tesbih31 et hamd3 ile Rabbini4; ve ol secde12 edenlerden.

Ahmed Samira Çevirisi

98 So praise/glorify with your Lord’s praise/gratitude/thanks, and be from the prostrating.

Kelime Kelime Analiz Tablosu

No Kelime Anlam Arapça Kök
1 fesebbih öyle ki tesbih et فَسَبِّحْ سبح
2 bihamdi hamd ile بِحَمْدِ حمد
3 rabbike Rabbini رَبِّكَ ربب
4 ve kun ve ol وَكُنْ كون
5 mine مِنَ -
6 s-sacidine secde edenlerden/diz çöküp boyun eğenlerden السَّاجِدِينَ سجد

📚 Bu Ayette Geçen Kavramlar:

Hamd Kavram 3

3 En yüce övgü/methetme.

Rab Kavram 4

4 Efendi, komuta eden.

insanın secdesi Kavram 12

12 Beynin (bedenle veya bedensiz) diz çöküp boyun eğmesi.

insanın tesbihi Kavram 31

31 Yüce Allah’ın tüm sıfatlarının tecelli edişine Yüce Allah’ın bahşettiği akıl/fikir aracılığıyla tanık/şahit olarak Rabbini aramak.

16. Nahl Suresi

Ayet 75

Arapça Metin (Harekeli)

1974|16|75|ضَرَبَ ٱللَّهُ مَثَلًا عَبْدًا مَّمْلُوكًا لَّا يَقْدِرُ عَلَىٰ شَىْءٍ وَمَن رَّزَقْنَٰهُ مِنَّا رِزْقًا حَسَنًا فَهُوَ يُنفِقُ مِنْهُ سِرًّا وَجَهْرًا هَلْ يَسْتَوُۥنَ ٱلْحَمْدُ لِلَّهِ بَلْ أَكْثَرُهُمْ لَا يَعْلَمُونَ

Arapça Metin (Harekesiz)

1974|16|75|ضرب الله مثلا عبدا مملوكا لا يقدر علي شي ومن رزقنه منا رزقا حسنا فهو ينفق منه سرا وجهرا هل يستون الحمد لله بل اكثرهم لا يعلمون

Latin Literal

75. Daraballâhu meselen abden memlûken lâ yakdiru alâ şey’in ve men razaknâhu minnâ rızkan hasenen fe huve yunfiku minhu sırren ve cehrâ(cehren), hel yestevûn(yestevûne), elhamdulillâh(elhamdulillâhi), bel ekseruhum lâ ya’lemûn(ya’lemûne).

Türkçe Çeviri

Darp eder* Allah bir misali870; mülk edilmiş** bir kulu (ki) muktedir olamaz bir şeye karşı; ve kimseyi (ki) rızıklandırdık onu bizden güzel bir rızık (-la); öyle ki o*** infak6 eder ondan**** bir sırlı***** ve açıkça; aynı seviyede midirler? Hamd3 Allah'adır; evet! Ekserisi***** onların****** bilmezler.

Ahmed Samira Çevirisi

75 God gave an example , an owned slave/human , he is not capable/able on (of) a thing, and whom what We provided for him from Us a good/beautiful provision , so he spends from it secretly and publicly , do they become equal/alike? The praise/gratitude (is) to God, but most of them do not know.

Kelime Kelime Analiz Tablosu

No Kelime Anlam Arapça Kök
1 derabe darp eder ضَرَبَ ضرب
2 llahu Allah اللَّهُ -
3 meselen bir misali مَثَلًا مثل
4 abden bir kulu عَبْدًا عبد
5 memluken bir mülk edilmiş مَمْلُوكًا ملك
6 la لَا -
7 yekdiru muktedir olamaz يَقْدِرُ قدر
8 ala karşı عَلَىٰ -
9 şey'in bir şeye شَيْءٍ شيا
10 ve men ve kimseyi (ki) وَمَنْ -
11 razeknahu rızıklandırdık onu رَزَقْنَاهُ رزق
12 minna bizden مِنَّا -
13 rizkan bir rızık (-la) رِزْقًا رزق
14 hasenen bir güzel حَسَنًا حسن
15 fehuve öyle ki o فَهُوَ -
16 yunfiku infak eder يُنْفِقُ نفق
17 minhu ondan مِنْهُ -
18 sirran bir sır (-la) سِرًّا سرر
19 ve cehran ve açıkça وَجَهْرًا جهر
20 hel هَلْ -
21 yestevune aynı seviyedemidirler يَسْتَوُونَ سوي
22 l-hamdu Hamd الْحَمْدُ حمد
23 lillahi Allah'adır لِلَّهِ -
24 bel evet بَلْ -
25 ekseruhum ekserisi onların أَكْثَرُهُمْ كثر
26 la لَا -
27 yea'lemune bilmezler يَعْلَمُونَ علم

Notlar

Not 1

*Vurur, ortaya koyar. **Başkasının mülkiyetine, kontrolüne girmiş.***Rabbimizin katından rızıklandırdığı kimse.****Rızıktan.****Gizli.*****Çoğunluğu.******İnsanların.

📚 Bu Ayette Geçen Kavramlar:

Hamd Kavram 3

3 En yüce övgü/methetme.

infak Kavram 6

6 Affedilen, gönülden kopan, temiz ve güzel şeylerden ihtiyaç sahipleri için harcama.

Misal, misil, çoğulu emsal. Kavram 870

870 Benzer, aynı, kopya, eşdeğer, denk, emsâlin tekili, misilleme.

18. Kehf Suresi

Ayet 1

Arapça Metin (Harekeli)

2139|18|1|ٱلْحَمْدُ لِلَّهِ ٱلَّذِىٓ أَنزَلَ عَلَىٰ عَبْدِهِ ٱلْكِتَٰبَ وَلَمْ يَجْعَل لَّهُۥ عِوَجَا

Arapça Metin (Harekesiz)

2139|18|1|الحمد لله الذي انزل علي عبده الكتب ولم يجعل له عوجا

Latin Literal

1. El hamdulillâhillezî enzele alâ abdihil kitâbe ve lem yec’al lehu ıvecâ(ıvecen).

Türkçe Çeviri

Hamd3 Allah'adır; ki indirdi kuluna* kitabı**; ve asla yapmadı ona*** bir eğrilik/bir yamukluk.

Ahmed Samira Çevirisi

1 The praise/gratitude (is) to God who descended on His worshipper/slave The Book , and He did not make/create for it crookedness/indirectness .

Kelime Kelime Analiz Tablosu

No Kelime Anlam Arapça Kök
1 el-hamdu hamd/en yüce övgü/en yüce methetme) الْحَمْدُ حمد
2 lillahi Allah'adır لِلَّهِ -
3 llezi ki الَّذِي -
4 enzele indirdi أَنْزَلَ نزل
5 ala عَلَىٰ -
6 abdihi kuluna عَبْدِهِ عبد
7 l-kitabe kitabı الْكِتَابَ كتب
8 velem ve asla وَلَمْ -
9 yec'al yapmadı يَجْعَلْ جعل
10 lehu ona (kitaba) لَهُ -
11 ivecen bir eğrilik/bir yamukluk. عِوَجًا عوج

Notlar

Not

“Hamd” övgü, methetme demektir. Bir şeyi övmek için öncelikle övülen şeyin gerçekten o övgüye veya övgülere layık olup olmadığı tam olarak anlaşılmalıdır. Bu nedenle övgüyü yapacak kimse övgüde bulunacağı konuda kendisini geliştirmelidir ki gerçek anlamda övgü yapabilsin. Rabb’imiz ki evreni/evrenleri yarattı ve muhteşem bir düzen kurdu. Onu övebilmemiz için onun eserlerini iyi anlamamız gereklidir. Evren denilen kitabı ve Kur’an’ı iyi okumak durumundayız. Evreni ve Kur’an’ı anlamaya başladığımızda Rabb’imize olan saygımız, haşyetimiz kat ve kat artacaktır. Sözle 'El Hamdullah' demek Yüce Allah'ı hamd etmek asla değildir. O'nun eserlerini anlamak, O'nun yüceliğine tanık olmak O'nu hamd etmektir. Şu da bilinmelidir; kendisi dışında hiçbir şey onun yüceliğini tam olarak anlayamaz, idrak edemez, kavrayamaz. Ancak kendisi kendi yüceliğini tam olarak kuşatabilir. Bize düşen görev gücümüzün yettiği ölçüde evren kitabını ve Kur’an’ı anlayarak okumaktır. Yüce Allah Kur’an’da bir yamukluk veya bir eğrilik asla yapmadığını bildirmektedir. Gerçekten de Kur’an bizlere ilahi olduğunu sayısız delille göstermektedir. Binlerce ayet içeren, 23 yılda parça parça inmiş bu kitapta tek bir çelişki yoktur. Mutlak ki bir beşer sözü olsaydı sayısız çelişki içerecekti. Bilgisayar çağında yaşıyoruz. Kur’an’ı milyonlarca insan bilgisayar yazılımlarıyla sürekli test ediyor. Ben de yıllardır kendi yazdığım bilgisayar programlarıyla Kur’an’ı didik didik inceliyorum. Tek bir çelişkiye rastlamadım. Çelişkiyi bırakın, gördüğüm sayısız mucize nedeniyle âlemlerin Rabb’ine teslim oldum. Bu Kur’an’ın yüce Allah katından geldiğine kalbim tam olarak ikna oldu. Yüce Allah’a sonsuz şükürler ederim.

Not 1

*Nebi ve resûl Muhammed'e.**Kur'an'ı.***Kitaba.

📚 Bu Ayette Geçen Kavramlar:

Hamd Kavram 3

3 En yüce övgü/methetme.

20. Tâ-Hâ Suresi

Ayet 130

Arapça Metin (Harekeli)

2476|20|130|فَٱصْبِرْ عَلَىٰ مَا يَقُولُونَ وَسَبِّحْ بِحَمْدِ رَبِّكَ قَبْلَ طُلُوعِ ٱلشَّمْسِ وَقَبْلَ غُرُوبِهَا وَمِنْ ءَانَآئِ ٱلَّيْلِ فَسَبِّحْ وَأَطْرَافَ ٱلنَّهَارِ لَعَلَّكَ تَرْضَىٰ

Arapça Metin (Harekesiz)

2476|20|130|فاصبر علي ما يقولون وسبح بحمد ربك قبل طلوع الشمس وقبل غروبها ومن اناي اليل فسبح واطراف النهار لعلك ترضي

Latin Literal

130. Fasbir alâ mâ yekûlûne ve sebbih bi hamdi rabbike kable tulûış şemsi ve kable gurûbihâ, ve min ânâil leyli fe sebbih ve etrâfen nehâri lealleke terdâ.

Türkçe Çeviri

Öyle ki sabret51 üzerine ne derler onlar; ve tesbih31 et hamd3 ile Rabbini4; Güneş’in doğuşu öncesi; ve batışı öncesi onun; ve gece171 vakitlerinden; öyle ki tesbih31 et; ve taraflarında/etrafında gündüzün170; belki sen razı olursun.

Ahmed Samira Çevirisi

130 So you be patient on what they say, and praise/glorify with your Lord’s praise/gratitude/thanks, before the sun’s ascent/rising, and before its decline/setting , and from the night’s hours so praise/glorify, and the daytime’s ends/edges, maybe/perhaps you accept/approve.

Kelime Kelime Analiz Tablosu

No Kelime Anlam Arapça Kök
1 fesbir öyle ki sabret فَاصْبِرْ صبر
2 ala üzerine عَلَىٰ -
3 ma ne مَا -
4 yekulune derler onlar يَقُولُونَ قول
5 ve sebbih ve tesbih et وَسَبِّحْ سبح
6 bihamdi hamd ile بِحَمْدِ حمد
7 rabbike Rabbini رَبِّكَ ربب
8 kable öncesi قَبْلَ قبل
9 tului doğuşu طُلُوعِ طلع
10 ş-şemsi Güneş’in الشَّمْسِ شمس
11 ve kable ve öncesi وَقَبْلَ قبل
12 gurubiha batışı onun غُرُوبِهَا غرب
13 ve min ve وَمِنْ -
14 ana'i vakitlerinden انَاءِ اني
15 l-leyli gece اللَّيْلِ ليل
16 fe sebbih öyle ki tesbih et فَسَبِّحْ سبح
17 veetrafe ve taraflarında/etfarında وَأَطْرَافَ طرف
18 n-nehari gündüzün النَّهَارِ نهر
19 lealleke belki sen لَعَلَّكَ -
20 terda razı olursun تَرْضَىٰ رضو

📚 Bu Ayette Geçen Kavramlar:

Hamd Kavram 3

3 En yüce övgü/methetme.

Rab Kavram 4

4 Efendi, komuta eden.

insanın tesbihi Kavram 31

31 Yüce Allah’ın tüm sıfatlarının tecelli edişine Yüce Allah’ın bahşettiği akıl/fikir aracılığıyla tanık/şahit olarak Rabbini aramak.

Sabır/sabr. Kavram 51

51 Metanetli direnme. Dengeyi bozmadan/kontrolü kaybetmeden direnme/karşı durma.

23. Mü'minûn Suresi

Ayet 28

Arapça Metin (Harekeli)

2699|23|28|فَإِذَا ٱسْتَوَيْتَ أَنتَ وَمَن مَّعَكَ عَلَى ٱلْفُلْكِ فَقُلِ ٱلْحَمْدُ لِلَّهِ ٱلَّذِى نَجَّىٰنَا مِنَ ٱلْقَوْمِ ٱلظَّٰلِمِينَ

Arapça Metin (Harekesiz)

2699|23|28|فاذا استويت انت ومن معك علي الفلك فقل الحمد لله الذي نجينا من القوم الظلمين

Latin Literal

28. Fe izesteveyte ente ve men meake alel fulki fe kulil hamdu lillâhillezî neccânâ minel kavmiz zâlimîn(zâlimîne).

Türkçe Çeviri

Öyle ki seviyelendiğin* zaman sen ve senin yanındaki kimse gemi üzerine; öyle ki de ki: "Hamd3 Allah’adır; o ki kurtardı bizleri zalim kavimden."

Ahmed Samira Çevirisi

28 And if/when you sat on/tended to and who (is) with you on the ship/ships, so say: ’The praise/gratitude/thanks (is) to God who saved/rescued us from the nation the unjust/oppressive.’

Kelime Kelime Analiz Tablosu

No Kelime Anlam Arapça Kök
1 fe iza öyle ki zaman فَإِذَا -
2 steveyte seviyelendiğin اسْتَوَيْتَ سوي
3 ente sen أَنْتَ -
4 ve men ve kimse وَمَنْ -
5 meake senin yanındaki مَعَكَ -
6 ala üzerine عَلَى -
7 l-fulki gemi الْفُلْكِ فلك
8 fekuli öyle ki de ki فَقُلِ قول
9 l-hamdu hamd الْحَمْدُ حمد
10 lillahi Allah’adır لِلَّهِ -
11 llezi o ki الَّذِي -
12 neccana kurtardı bizleri نَجَّانَا نجو
13 mine مِنَ -
14 l-kavmi kavimden الْقَوْمِ قوم
15 z-zalimine zalim الظَّالِمِينَ ظلم

Notlar

Not 1

*Bindiğin zaman.

📚 Bu Ayette Geçen Kavramlar:

Hamd Kavram 3

3 En yüce övgü/methetme.

25. Furkan Suresi

Ayet 58

Arapça Metin (Harekeli)

2911|25|58|وَتَوَكَّلْ عَلَى ٱلْحَىِّ ٱلَّذِى لَا يَمُوتُ وَسَبِّحْ بِحَمْدِهِۦ وَكَفَىٰ بِهِۦ بِذُنُوبِ عِبَادِهِۦ خَبِيرًا

Arapça Metin (Harekesiz)

2911|25|58|وتوكل علي الحي الذي لا يموت وسبح بحمده وكفي به بذنوب عباده خبيرا

Latin Literal

58. Ve tevekkel alel hayyillezî lâ yemûtu ve sebbih bi hamdih(hamdihî), ve kefâ bihî bi zunûbi ibâdihî habîrâ(habîren).

Türkçe Çeviri

Ve tevekkül79 et diri olana; ki ölmez; ve tesbih31 et hamd3 ile O’nu; ve kâfidir/yeterlidir (Allah) ona (elçisine); kullarının günahların(-dan) haberdar (olmasıyla).

Ahmed Samira Çevirisi

58 And rely/depend on the alive/live who does not die, and praise/glorify with His praise/gratitude , and enough/sufficient with Him, with His worshippers’/slaves’ crimes (as) an expert/experienced.

Kelime Kelime Analiz Tablosu

No Kelime Anlam Arapça Kök
1 ve tevekkel ve tevekkül et وَتَوَكَّلْ وكل
2 ala عَلَى -
3 l-hayyi diri olana الْحَيِّ حيي
4 llezi ki الَّذِي -
5 la لَا -
6 yemutu ölmez يَمُوتُ موت
7 ve sebbih ve tesbih et وَسَبِّحْ سبح
8 bihamdihi hamd ile O’nu بِحَمْدِهِ حمد
9 ve kefa ve kafidir/yeterlidir (Allah) وَكَفَىٰ كفي
10 bihi ona (elçisine) بِهِ -
11 bizunubi günahların (-dan) بِذُنُوبِ ذنب
12 ibadihi kullarının عِبَادِهِ عبد
13 habiran haberdar (olmasıyla) خَبِيرًا خبر

📚 Bu Ayette Geçen Kavramlar:

Hamd Kavram 3

3 En yüce övgü/methetme.

insanın tesbihi Kavram 31

31 Yüce Allah’ın tüm sıfatlarının tecelli edişine Yüce Allah’ın bahşettiği akıl/fikir aracılığıyla tanık/şahit olarak Rabbini aramak.

Tevekkül Kavram 79

79 Vekil olarak yetkilendirmek, atamak, vazifelendirmek.

27. Neml Suresi

Ayet 93

Arapça Metin (Harekeli)

3250|27|93|وَقُلِ ٱلْحَمْدُ لِلَّهِ سَيُرِيكُمْ ءَايَٰتِهِۦ فَتَعْرِفُونَهَا وَمَا رَبُّكَ بِغَٰفِلٍ عَمَّا تَعْمَلُونَ

Arapça Metin (Harekesiz)

3250|27|93|وقل الحمد لله سيريكم ايته فتعرفونها وما ربك بغفل عما تعملون

Latin Literal

93. Ve kulil hamdu lillâhi seyurîkum âyâtihî fe ta’rifûnehâ, ve mâ rabbuke bi gâfilin ammâ ta’melûn(ta’melûne).

Türkçe Çeviri

Ve de ki: "Hamd3 Allah’adır; gösterecek sizlere ayetlerini237 öyle ki tanırsınız/bilirsiniz onu (ayeti); ve senin Rabbin4 gafil* değildir yaptıklarınıza.

Ahmed Samira Çevirisi

93 And say: "The praise/gratitude/thanks (is) to God, He will show you/make you understand His verses/evidences , so you know it, and your Lord is not with ignoring/neglecting about/from what you make/do 272

Kelime Kelime Analiz Tablosu

No Kelime Anlam Arapça Kök
1 ve kuli ve de ki وَقُلِ قول
2 l-hamdu hamd الْحَمْدُ حمد
3 lillahi Allah’adır لِلَّهِ -
4 seyurikum gösterecek sizlere سَيُرِيكُمْ راي
5 ayatihi ayetlerini ايَاتِهِ ايي
6 fe tea'rifuneha öyle ki tanırsınız/bilirsiniz onu فَتَعْرِفُونَهَا عرف
7 ve ma ve değildir وَمَا -
8 rabbuke Rabbin senin رَبُّكَ ربب
9 bigafilin gafil بِغَافِلٍ غفل
10 amma عَمَّا -
11 tea'melune yaptıklarınızdan تَعْمَلُونَ عمل

Notlar

Not 1

*Aymaz.

📚 Bu Ayette Geçen Kavramlar:

Hamd Kavram 3

3 En yüce övgü/methetme.

Rab Kavram 4

4 Efendi, komuta eden.

Ayetler Kavram 237

237 Ayet kelimesi gösterge, işaret, kanıt, mucize anlamındadır. Çoğul olarak kullanıldığında Yüce Allah'ın varlığına kanıt olacak muhteşem mucizeleri işaret eder. Evrenin kendisi içindeki her şeyle Yüce Allah'ın ayetlerindendir. Evren kitabını bilimsel olarak okuyanlar Yüce Allah'ın bu ayetlerine tanıklık ederler.

32. Secde Suresi

Ayet 15

Arapça Metin (Harekeli)

3516|32|15|إِنَّمَا يُؤْمِنُ بِـَٔايَٰتِنَا ٱلَّذِينَ إِذَا ذُكِّرُوا۟ بِهَا خَرُّوا۟ سُجَّدًا وَسَبَّحُوا۟ بِحَمْدِ رَبِّهِمْ وَهُمْ لَا يَسْتَكْبِرُونَ

Arapça Metin (Harekesiz)

3516|32|15|انما يومن بايتنا الذين اذا ذكروا بها خروا سجدا وسبحوا بحمد ربهم وهم لا يستكبرون

Latin Literal

15. İnnemâ yu’minu bi âyâtinellezîne izâ zukkirû bihâ harrû succeden ve sebbehû bi hamdi rabbihim ve hum lâ yestekbirûn(yestekbirûne).

Türkçe Çeviri

Ancak ayetlerimize iman47 eden kimseler (ki) hatırlatıldığı zaman onlara* onunla**; kapandılar secde12 edenler (olarak); ve tesbih31 ettiler hamd3 ile Rablerini4; ve onlar büyüklenmezler.

Ahmed Samira Çevirisi

15 Truly/indeed (who) believes with Our verses/evidences (are) those who if they were reminded with it they fell down prostrating and they praised/glorified with their Lord’s praise/gratitude , and they do not be arrogant.

Kelime Kelime Analiz Tablosu

No Kelime Anlam Arapça Kök
1 innema ancak إِنَّمَا -
2 yu'minu iman eden يُؤْمِنُ امن
3 biayatina ayetlerimize بِايَاتِنَا ايي
4 ellezine kimseler الَّذِينَ -
5 iza zaman إِذَا -
6 zukkiru hatırlatıldığı onlara ذُكِّرُوا ذكر
7 biha onunla (ayetle) بِهَا -
8 harru kapanırlar خَرُّوا خرر
9 succeden secde edenler/diz çöküp boyun eğenler (olarak) سُجَّدًا سجد
10 ve sebbehu ve tesbih ederler وَسَبَّحُوا سبح
11 bihamdi hamd ile/en yüce övgüyle بِحَمْدِ حمد
12 rabbihim Rablerini رَبِّهِمْ ربب
13 ve hum ve onlar وَهُمْ -
14 la لَا -
15 yestekbirune büyüklenmezler يَسْتَكْبِرُونَ كبر

Notlar

Not 1

*Kur'ân.**Ayetle.

📚 Bu Ayette Geçen Kavramlar:

Hamd Kavram 3

3 En yüce övgü/methetme.

Rab Kavram 4

4 Efendi, komuta eden.

insanın secdesi Kavram 12

12 Beynin (bedenle veya bedensiz) diz çöküp boyun eğmesi.

insanın tesbihi Kavram 31

31 Yüce Allah’ın tüm sıfatlarının tecelli edişine Yüce Allah’ın bahşettiği akıl/fikir aracılığıyla tanık/şahit olarak Rabbini aramak.

iman Kavram 47

47 Akılcı delillerle/kanıtlarla emin olma.

40. Mü'min Suresi

Ayet 55

Arapça Metin (Harekeli)

4186|40|55|فَٱصْبِرْ إِنَّ وَعْدَ ٱللَّهِ حَقٌّ وَٱسْتَغْفِرْ لِذَنۢبِكَ وَسَبِّحْ بِحَمْدِ رَبِّكَ بِٱلْعَشِىِّ وَٱلْإِبْكَٰرِ

Arapça Metin (Harekesiz)

4186|40|55|فاصبر ان وعد الله حق واستغفر لذنبك وسبح بحمد ربك بالعشي والابكر

Latin Literal

55. Fasbir inne va’dallâhi hakkun vestagfir li zenbike ve sebbih bi hamdi rabbike bil aşiyyi vel ibkâr(ibkâri).

Türkçe Çeviri

Öyle ki sabret51; doğrusu Allah'ın vaadi haktır/gerçektir; ve istiğfar et/bağışlanma dile günahların için; ve tesbih31 et hamd3 ile Rabbini4; akşamla/gün batımı sonrasıyla; sabahla/ilk aydınlanmayla/seherle.

Ahmed Samira Çevirisi

55 So be patient that truly God’s promise (is) true , and ask for forgiveness for your crime, and praise/glorify with your Lord’s praise/gratitude at the evening/first darkness and the day breaks/early morning.

Kelime Kelime Analiz Tablosu

No Kelime Anlam Arapça Kök
1 fesbir öyle ki sabret/metanetle diren فَاصْبِرْ صبر
2 inne doğrusu إِنَّ -
3 vea'de vaadi وَعْدَ وعد
4 llahi Allah'ın اللَّهِ -
5 hakkun haktır/gerçektir حَقٌّ حقق
6 vestegfir ve istiğfar et/bağışlanma dile وَاسْتَغْفِرْ غفر
7 lizenbike günahları için لِذَنْبِكَ ذنب
8 ve sebbih ve tesbih et وَسَبِّحْ سبح
9 bihamdi hamd ile بِحَمْدِ حمد
10 rabbike Rabbini رَبِّكَ ربب
11 bil-aşiyyi akşamla/gün batımı sonrasıyla بِالْعَشِيِّ عشو
12 vel'ibkari sabahla/ilk aydınlanmayla /seherle وَالْإِبْكَارِ بكر

📚 Bu Ayette Geçen Kavramlar:

Hamd Kavram 3

3 En yüce övgü/methetme.

Rab Kavram 4

4 Efendi, komuta eden.

insanın tesbihi Kavram 31

31 Yüce Allah’ın tüm sıfatlarının tecelli edişine Yüce Allah’ın bahşettiği akıl/fikir aracılığıyla tanık/şahit olarak Rabbini aramak.

Sabır/sabr. Kavram 51

51 Metanetli direnme. Dengeyi bozmadan/kontrolü kaybetmeden direnme/karşı durma.

50. Kaf Suresi

Ayet 39

Arapça Metin (Harekeli)

4667|50|39|فَٱصْبِرْ عَلَىٰ مَا يَقُولُونَ وَسَبِّحْ بِحَمْدِ رَبِّكَ قَبْلَ طُلُوعِ ٱلشَّمْسِ وَقَبْلَ ٱلْغُرُوبِ

Arapça Metin (Harekesiz)

4667|50|39|فاصبر علي ما يقولون وسبح بحمد ربك قبل طلوع الشمس وقبل الغروب

Latin Literal

39. Fasbir alâ mâ yekûlûne ve sebbih bi hamdi rabbike kable tulûış şemsi ve kablel gurûb(gurûbi).

Türkçe Çeviri

Öyle ki sabret51 onların dedikleri üzerine; ve tesbih31 et hamd3 ile Rabbini4; Güneş’in doğuşu öncesi; ve batışı öncesi onun (Güneş’in).

Ahmed Samira Çevirisi

39 So be patient on what they say, and praise/glorify with your Lord’s praise/gratitude/thanks before the sun’s ascent/rising , and before the sunset.

Kelime Kelime Analiz Tablosu

No Kelime Anlam Arapça Kök
1 fesbir öyle ki sabret/metanetle diren فَاصْبِرْ صبر
2 ala üzerine عَلَىٰ -
3 ma مَا -
4 yekulune dediklerine onların يَقُولُونَ قول
5 ve sebbih ve tesbih et وَسَبِّحْ سبح
6 bihamdi hamd ile بِحَمْدِ حمد
7 rabbike Rabbini رَبِّكَ ربب
8 kable öncesi قَبْلَ قبل
9 tului doğuşu طُلُوعِ طلع
10 ş-şemsi Güneş’in الشَّمْسِ شمس
11 ve kable ve öncesi وَقَبْلَ قبل
12 l-gurubi batışı onun (Güneş’in) الْغُرُوبِ غرب

📚 Bu Ayette Geçen Kavramlar:

Hamd Kavram 3

3 En yüce övgü/methetme.

Rab Kavram 4

4 Efendi, komuta eden.

insanın tesbihi Kavram 31

31 Yüce Allah’ın tüm sıfatlarının tecelli edişine Yüce Allah’ın bahşettiği akıl/fikir aracılığıyla tanık/şahit olarak Rabbini aramak.

Sabır/sabr. Kavram 51

51 Metanetli direnme. Dengeyi bozmadan/kontrolü kaybetmeden direnme/karşı durma.

52. Tûr Suresi

Ayet 48

Arapça Metin (Harekeli)

4781|52|48|وَٱصْبِرْ لِحُكْمِ رَبِّكَ فَإِنَّكَ بِأَعْيُنِنَا وَسَبِّحْ بِحَمْدِ رَبِّكَ حِينَ تَقُومُ

Arapça Metin (Harekesiz)

4781|52|48|واصبر لحكم ربك فانك باعيننا وسبح بحمد ربك حين تقوم

Latin Literal

48. Vasbir li hukmi rabbike fe inneke bi a’yuninâ, ve sebbih bi hamdi rabbike hîne tekûmu.

Türkçe Çeviri

Ve sabret51 Rabbinin4 hükmüne; öyle ki doğrusu sen gözlerimizin önündesin; ve tesbih31 et hamd3 ile Rabbini4; zaman (ki); dikelirsin/ayağa kalkarsın.

Ahmed Samira Çevirisi

48 And be patient for your Lord’s judgment/rule, so that you are with Our eyes/sights, and praise/glorify with your Lord’s praise/gratitude when you stand/get up .

Kelime Kelime Analiz Tablosu

No Kelime Anlam Arapça Kök
1 vesbir ve sabret/metanetle diren وَاصْبِرْ صبر
2 lihukmi hükmüne لِحُكْمِ حكم
3 rabbike Rabbinin رَبِّكَ ربب
4 feinneke öyle ki doğrusu sen فَإِنَّكَ -
5 biea'yunina gözlerimizin önündesin بِأَعْيُنِنَا عين
6 ve sebbih ve tesbih et وَسَبِّحْ سبح
7 bihamdi hamd ile بِحَمْدِ حمد
8 rabbike Rabbini رَبِّكَ ربب
9 hine zaman حِينَ حين
10 tekumu dikelirsin/ayağa kalkarsın تَقُومُ قوم

📚 Bu Ayette Geçen Kavramlar:

Hamd Kavram 3

3 En yüce övgü/methetme.

Rab Kavram 4

4 Efendi, komuta eden.

insanın tesbihi Kavram 31

31 Yüce Allah’ın tüm sıfatlarının tecelli edişine Yüce Allah’ın bahşettiği akıl/fikir aracılığıyla tanık/şahit olarak Rabbini aramak.

Sabır/sabr. Kavram 51

51 Metanetli direnme. Dengeyi bozmadan/kontrolü kaybetmeden direnme/karşı durma.

64. Teğabün Suresi

Ayet 1

Arapça Metin (Harekeli)

5198|64|1|يُسَبِّحُ لِلَّهِ مَا فِى ٱلسَّمَٰوَٰتِ وَمَا فِى ٱلْأَرْضِ لَهُ ٱلْمُلْكُ وَلَهُ ٱلْحَمْدُ وَهُوَ عَلَىٰ كُلِّ شَىْءٍ قَدِيرٌ

Arapça Metin (Harekesiz)

5198|64|1|يسبح لله ما في السموت وما في الارض له الملك وله الحمد وهو علي كل شي قدير

Latin Literal

1. Yusebbihu lillâhi mâ fîs semâvâti ve mâ fîl ard(ardı), le hul mulku ve le hul hamdu ve huve alâ kulli şey’in kadîr(kadîrun).

Türkçe Çeviri

Tesbih57 eder Allah'ı göklerdeki162 ve yerdeki; O’nadır* mülk**; ve O’nadır* hamd3; ve O*** her şey üzerine bir Kadîr’dir177.

Ahmed Samira Çevirisi

1 What (is) in the skies/space and what (is) in the earth/Planet Earth praise/glorify to God, for Him (is) the ownership/kingdom , and for Him (is) the praise/gratitude , and He is on every thing capable/able .

Kelime Kelime Analiz Tablosu

No Kelime Anlam Arapça Kök
1 yusebbihu tesbih eder يُسَبِّحُ سبح
2 lillahi Allah'ı لِلَّهِ -
3 ma مَا -
4 fi فِي -
5 s-semavati göklerdeki السَّمَاوَاتِ سمو
6 ve ma ve وَمَا -
7 fi فِي -
8 l-erdi yerdeki الْأَرْضِ ارض
9 lehu O’nadır لَهُ -
10 l-mulku mülk الْمُلْكُ ملك
11 velehu ve O’nadır وَلَهُ -
12 l-hamdu hamd الْحَمْدُ حمد
13 ve huve ve O وَهُوَ -
14 ala üzerine عَلَىٰ -
15 kulli her كُلِّ كلل
16 şey'in şey شَيْءٍ شيا
17 kadirun bir Kadîr’dir قَدِيرٌ قدر

Notlar

Not 1

*Allah'adır.**Mülkiyet. Sahiplik. ***Allah.

📚 Bu Ayette Geçen Kavramlar:

Hamd Kavram 3

3 En yüce övgü/methetme.

Tesbih Kavram 57

57 Yaratılış amacına uygun olarak bir rotada/yörüngede yüzüp ilerlemek.

Gökler Kavram 162

162 Kur’an’a göre gök kavramı başımızı göğe çevirip baktığımızda gördüğümüz veya göremediğimiz her şeyi kapsar. Çoğul olarak gökler de çok sayıda gök içeren yapıları işaret etmek için kullanılır. Güneş sistemimiz gezegenlerin göklerini içerdiği için göklerdir. Galaksimiz çok sayıda yıldız sistemleri (gökler) içerdiği için göklerdir. Evrenin kendisi çok sayıda galaksiler içerdiği için göklerdir.

Kadîr Kavram 177

177 Ölçeklendiren, derecelendiren, değerini belirleyen.

110. Nasr Suresi

Ayet 3

Arapça Metin (Harekeli)

6214|110|3|فَسَبِّحْ بِحَمْدِ رَبِّكَ وَٱسْتَغْفِرْهُ إِنَّهُۥ كَانَ تَوَّابًۢا

Arapça Metin (Harekesiz)

6214|110|3|فسبح بحمد ربك واستغفره انه كان توابا

Latin Literal

3. Fe sebbih bi hamdi rabbike vestagfirh(vestagfirhu), innehu kâne tevvâbâ(tevvâben).

Türkçe Çeviri

Öyle ki tesbih31 et hamd3 ile Rabbini4; ve istiğfar396 et O’na*; doğrusu O* oldu bir Tevvâb191.

Ahmed Samira Çevirisi

3 So praise/glorify with your Lord’s praise/gratitude/thanks, and ask him for forgiveness, that He truly was/is forgiving.

Kelime Kelime Analiz Tablosu

No Kelime Anlam Arapça Kök
1 fesebbih öyle ki tesbih et فَسَبِّحْ سبح
2 bihamdi hamd ile بِحَمْدِ حمد
3 rabbike Rabbini رَبِّكَ ربب
4 vestegfirhu ve istiğfar et O’na وَاسْتَغْفِرْهُ غفر
5 innehu doğrusu O إِنَّهُ -
6 kane oldu كَانَ كون
7 tevvaben bir Tevvâb تَوَّابًا توب

Notlar

Not 1

*Allah'a.

📚 Bu Ayette Geçen Kavramlar:

Hamd Kavram 3

3 En yüce övgü/methetme.

Rab Kavram 4

4 Efendi, komuta eden.

insanın tesbihi Kavram 31

31 Yüce Allah’ın tüm sıfatlarının tecelli edişine Yüce Allah’ın bahşettiği akıl/fikir aracılığıyla tanık/şahit olarak Rabbini aramak.

Tevvâb Kavram 191

191 Yaptıkları hatalardan/günahlardan dönüp vazgeçen kullarına cezayı/karşılığı vermekten vazgeçen, dönen. Kullarına sürekli dönen. Kullarının tevbesini yani vazgeçmelerini çokça kabul eden. Cezadan/karşılıktan vazgeçen.

istiğfar Kavram 396

396 Mağfiret dilemek, suçlarının bağışlanmasını dilemek.

Bu sûredeki kavramlar

📄 PDF Hazırlanıyor

Ayetler hazırlanıyor...

Kur'an-ı Kerim - Kavram 3: Hamd

Kavram Bilgisi

Kavram Adı: Hamd

Kavram No: 3

Kısa Açıklama: 3 En yüce övgü/methetme.

Detaylı Açıklama: Hamd kelimesinin kökü (حمد) ‘hmd’ olup övmek, methetmek (to praise) anlamındadır. Hans Wehr 4th ed., page 238 (of 1303)En yüce övgünün/methetmenin Yüce Allah’a ait olduğunu anlarız. İnsanların ağızlarıyla neredeyse her yerde ‘Hamd olsun Allah’a’ dediklerini görmekteyiz. Ağızla bu sözü söylemenin hiçbir kıymeti yoktur. Önemli olan bu sözün gerçek anlamına tanık olmak ve tecelli edenleri kalpten hissetmektir. Bir şeyi övmek için öncelikle övülen şeyin gerçekten o övgüye veya övgülere layık olup olmadığı tam olarak anlaşılmalıdır. Bu nedenle övgüyü yapacak kimse övgüde bulunacağı konuda kendisini geliştirmelidir ki gerçek anlamda övgü yapabilsin. Örneğin okuma yazma bilmeyen bir kimse genel görelilik teorisini geliştiren Albert Einstein’ı gerçek anlamda övebilir mi? Mümkün değil. Okuma yazma bilen ancak fizikten anlamayan bir kimse Albert Einstein’ı nasıl över? Diliyle bir şeyler söyler ancak kalbinde hissettiği yavandır. Güçlü bir duygu değildir. Sadece gerçek anlamda fizikçi olan bir kimse Albert Einstein’ı tam olarak övebilir. Albert Einstein’ın yaptıklarının anlamlarını tüm kalbiyle hisseder. Albert Einstein’a olan saygısı derinleşir. Rabbimiz ki evreni/evrenleri yarattı ve muhteşem bir düzen kurdu. Onu övebilmemiz için onun eserlerini iyi anlamamız gereklidir. Evren denilen kitabı ve Kur’an’ı iyi okumak durumundayız. Evreni ve Kur’an’ı anlamaya başladığımızda Rabbimize olan saygımız, haşyetimiz kat ve kat artacaktır.En yüce övgüye sahip bir varlığı O’nun astından hiçbir şey hakkıyla, tam olarak övemez, takdir edemez. Ancak sadece kendisi hak ettiği bu övgüyü takdir edebilir, kuşatabilir. Bize düşen görev gücümüzün yettiği ölçüde evren kitabını ve Kur’an’ı anlayarak okumaktır.

Bu Kavramın Geçtiği Ayet Sayısı: 22

Bu Kavramın Geçtiği Ayetler

Fâtiha Suresi - Ayet 2

Türkçe Meal: Hamd 3 Allah’adır; Rabbidir 4 âlemlerin 203 .

Arapça: 2|1|2|الحمد لله رب العلمين

Bakara Suresi - Ayet 30

Türkçe Meal: Ve dediği zaman Rabbin 4 meleklere 48 : “Doğrusu ben yapıcıyım yerde/yeryüzünde bir halîfe 189 *.”; dediler ** : “Kimse mi yaparsın orada *** (ki) fesat çıkarır/bozgunculuk yapar orada *** ; ve döker kan; ve bizler tesbih 57 ederiz seni hamd 3 ile; ve takdis ederiz/kutsarız seni”; dedi **** : “Doğrusu ben bilirim bilmediğinizi.”

Arapça: 37|2|30|واذ قال ربك للمليكه اني جاعل في الارض خليفه قالوا اتجعل فيها من يفسد فيها ويسفك الدما ونحن نسبح بحمدك ونقدس لك قال اني اعلم ما لا تعلمون

En'âm Suresi - Ayet 1

Türkçe Meal: Hamd 3 Allah’adır; O ki yarattı gökleri 162 ve yeri; ve yaptı karanlıklar 581 ve nur 581 ; sonra kâfirlik 25 etmiş kimseler Rablerine 4 .eşitlerler * .

Arapça: 790|6|1|الحمد لله الذي خلق السموت والارض وجعل الظلمت والنور ثم الذين كفروا بربهم يعدلون

En'âm Suresi - Ayet 45

Türkçe Meal: Öyle ki kesildi arkası kavmin/toplumun; zulmetmiş 257 kimselerin; ve hamd 3 Allah’adır; Rabbidir 4 alemlerin.

Arapça: 834|6|45|فقطع دابر القوم الذين ظلموا والحمد لله رب العلمين

A'râf Suresi - Ayet 43

Türkçe Meal: Ve soyarız göğüslerindekini nefretten/hınçtan; akar * altından onların ** nehirler; ve dediler ** : "Hamd 3 Allah’adır; doğru yola kılavuzlayandır bizleri buraya *** ; ve olmuş değildik doğru yola kılavuzlanmaya şayet ki doğru yola kılavuzlamasaydı bizleri Allah; muhakkak gelmiş Rabbimizin 4 resûlleri 418 hakla/gerçekle; ve nida **** edildiler ki işte şusunuz (ki) cennete; varis kılındınız ona ***** yapar olduğunuzla.

Arapça: 997|7|43|ونزعنا ما في صدورهم من غل تجري من تحتهم الانهر وقالوا الحمد لله الذي هدينا لهذا وما كنا لنهتدي لولا ان هدينا الله لقد جات رسل ربنا بالحق ونودوا ان تلكم الجنه اورثتموها بما كنتم تعملون

Tevbe Suresi - Ayet 112

Türkçe Meal: Tevbe 33 edenlerdir; kulluk edenlerdir; hamd 3 edenlerdir; seyahat edenlerdir * ; rükû 11 edenlerdir; secde 12 edenlerdir; emredenlerdir marufla 291 ; ve engelleyenlerdir/yasaklayanlardır münkeri 82 ; ve koruyanlardır Allah'ın hudutlarını; ve müjdele müminleri 27 .

Arapça: 1347|9|112|التيبون العبدون الحمدون السيحون الركعون السجدون الامرون بالمعروف والناهون عن المنكر والحفظون لحدود الله وبشر المومنين

Yunus Suresi - Ayet 10

Türkçe Meal: Çağrıları 80 orada * ; “Subhân'sın 7 sen ey Allah'ım!”; ve esenlemeleri * orada ** ; “Bir selâm”; ve çağrılarının sonu ki “Hamd 3 alemlerin Rabbi 4 Allah'a” (-dır).

Arapça: 1372|10|10|دعويهم فيها سبحنك اللهم وتحيتهم فيها سلم واخر دعويهم ان الحمد لله رب العلمين

Ra'd Suresi - Ayet 13

Türkçe Meal: Ve tesbih 57 eder gök gürültüsü * O’nun ** hamdıyla 3 ; ve melekler *** (de) O’nun ** korkusundan; ve gönderir yıldırımlar 260 ; öyle ki isabet ettir onunla **** dilediği kimseyi; ve onlar mücadele ederler Allah hakkında; ve O ***** şiddetlidir mihâl 966 (-de).

Arapça: 1718|13|13|ويسبح الرعد بحمده والمليكه من خيفته ويرسل الصوعق فيصيب بها من يشا وهم يجدلون في الله وهو شديد المحال

İbrahim Suresi - Ayet 39

Türkçe Meal: "Hamd 3 Allah’adır (ki) bağışlayandır bana * büyüklüğe ** karşı İsmâîl'i ve İshâk'ı; şüphesiz Rabbim 4 mutlak Semî’dir 41 çağrıya/duaya."

Arapça: 1787|14|39|الحمد لله الذي وهب لي علي الكبر اسمعيل واسحق ان ربي لسميع الدعا

Hicr Suresi - Ayet 98

Türkçe Meal: Öyle ki tesbih 31 et hamd 3 ile Rabbini 4 ; ve ol secde 12 edenlerden.

Arapça: 1898|15|98|فسبح بحمد ربك وكن من السجدين

Nahl Suresi - Ayet 75

Türkçe Meal: Darp eder * Allah bir misali 870 ; mülk edilmiş ** bir kulu (ki) muktedir olamaz bir şeye karşı; ve kimseyi (ki) rızıklandırdık onu bizden güzel bir rızık (-la); öyle ki o *** infak 6 eder ondan **** bir sırlı ***** ve açıkça; aynı seviyede midirler? Hamd 3 Allah'adır; evet! Ekserisi ***** onların ****** bilmezler.

Arapça: 1974|16|75|ضرب الله مثلا عبدا مملوكا لا يقدر علي شي ومن رزقنه منا رزقا حسنا فهو ينفق منه سرا وجهرا هل يستون الحمد لله بل اكثرهم لا يعلمون

Kehf Suresi - Ayet 1

Türkçe Meal: Hamd 3 Allah'adır; ki indirdi kuluna * kitabı ** ; ve asla yapmadı ona *** bir eğrilik/bir yamukluk.

Arapça: 2139|18|1|الحمد لله الذي انزل علي عبده الكتب ولم يجعل له عوجا

Tâ-Hâ Suresi - Ayet 130

Türkçe Meal: Öyle ki sabret 51 üzerine ne derler onlar; ve tesbih 31 et hamd 3 ile Rabbini 4 ; Güneş’in doğuşu öncesi; ve batışı öncesi onun; ve gece 171 vakitlerinden; öyle ki tesbih 31 et; ve taraflarında/etrafında gündüzün 170 ; belki sen razı olursun.

Arapça: 2476|20|130|فاصبر علي ما يقولون وسبح بحمد ربك قبل طلوع الشمس وقبل غروبها ومن اناي اليل فسبح واطراف النهار لعلك ترضي

Mü'minûn Suresi - Ayet 28

Türkçe Meal: Öyle ki seviyelendiğin * zaman sen ve senin yanındaki kimse gemi üzerine; öyle ki de ki: "Hamd 3 Allah’adır; o ki kurtardı bizleri zalim kavimden."

Arapça: 2699|23|28|فاذا استويت انت ومن معك علي الفلك فقل الحمد لله الذي نجينا من القوم الظلمين

Furkan Suresi - Ayet 58

Türkçe Meal: Ve tevekkül 79 et diri olana; ki ölmez; ve tesbih 31 et hamd 3 ile O’nu; ve kâfidir/yeterlidir (Allah) ona (elçisine); kullarının günahların(-dan) haberdar (olmasıyla).

Arapça: 2911|25|58|وتوكل علي الحي الذي لا يموت وسبح بحمده وكفي به بذنوب عباده خبيرا

Neml Suresi - Ayet 93

Türkçe Meal: Ve de ki: "Hamd 3 Allah’adır; gösterecek sizlere ayetlerini 237 öyle ki tanırsınız/bilirsiniz onu (ayeti); ve senin Rabbin 4 gafil * değildir yaptıklarınıza.

Arapça: 3250|27|93|وقل الحمد لله سيريكم ايته فتعرفونها وما ربك بغفل عما تعملون

Secde Suresi - Ayet 15

Türkçe Meal: Ancak ayetlerimize iman 47 eden kimseler (ki) hatırlatıldığı zaman onlara * onunla ** ; kapandılar secde 12 edenler (olarak); ve tesbih 31 ettiler hamd 3 ile Rablerini 4 ; ve onlar büyüklenmezler.

Arapça: 3516|32|15|انما يومن بايتنا الذين اذا ذكروا بها خروا سجدا وسبحوا بحمد ربهم وهم لا يستكبرون

Mü'min Suresi - Ayet 55

Türkçe Meal: Öyle ki sabret 51 ; doğrusu Allah'ın vaadi haktır/gerçektir; ve istiğfar et/bağışlanma dile günahların için; ve tesbih 31 et hamd 3 ile Rabbini 4 ; akşamla/gün batımı sonrasıyla; sabahla/ilk aydınlanmayla/seherle.

Arapça: 4186|40|55|فاصبر ان وعد الله حق واستغفر لذنبك وسبح بحمد ربك بالعشي والابكر

Kaf Suresi - Ayet 39

Türkçe Meal: Öyle ki sabret 51 onların dedikleri üzerine; ve tesbih 31 et hamd 3 ile Rabbini 4 ; Güneş’in doğuşu öncesi; ve batışı öncesi onun (Güneş’in).

Arapça: 4667|50|39|فاصبر علي ما يقولون وسبح بحمد ربك قبل طلوع الشمس وقبل الغروب

Tûr Suresi - Ayet 48

Türkçe Meal: Ve sabret 51 Rabbinin 4 hükmüne; öyle ki doğrusu sen gözlerimizin önündesin; ve tesbih 31 et hamd 3 ile Rabbini 4 ; zaman (ki); dikelirsin/ayağa kalkarsın.

Arapça: 4781|52|48|واصبر لحكم ربك فانك باعيننا وسبح بحمد ربك حين تقوم

Teğabün Suresi - Ayet 1

Türkçe Meal: Tesbih 57 eder Allah'ı göklerdeki 162 ve yerdeki; O’nadır * mülk ** ; ve O’nadır * hamd 3 ; ve O *** her şey üzerine bir Kadîr’dir 177 .

Arapça: 5198|64|1|يسبح لله ما في السموت وما في الارض له الملك وله الحمد وهو علي كل شي قدير

Nasr Suresi - Ayet 3

Türkçe Meal: Öyle ki tesbih 31 et hamd 3 ile Rabbini 4 ; ve istiğfar 396 et O’na * ; doğrusu O * oldu bir Tevvâb 191 .

Arapça: 6214|110|3|فسبح بحمد ربك واستغفره انه كان توابا