Şerefli Kur’ân Meali
Arapça · Latin · Meal · Kavramlarla
Henüz sûre seçilmedi.
📝 Metin Ayarları
🔧 Araçlar
📑 Kişisel
📄 PDF
💾 Veri Yönetimi
Ayet alanları:
Kapsam:
Eşleştirme:
📖 Arama Operatörleri

Arama Operatörleri:

  • VE / AND: Her iki terim de bulunmalı
    Örnek: rahman VE rahim
  • VEYA / OR: Terimlerden biri yeterli
    Örnek: cehennem VEYA nar
  • DEĞİL / NOT: Terimi çıkar
    Örnek: kitap DEĞİL ehli
  • " ": Tam ifade (tırnak içinde)
    Örnek: "la ilahe illallah"
  • ( ): Grup/öncelik belirleme
    Örnek: (cennet VEYA firdevs) VE mümin
📚

Kavram 82: Münker

Bu kavram 11 ayette geçmektedir

📖 Kısa Açıklama

82İğrençleştirilmiş, çirkinleştirilmiş. Pasif gelen bir kelimedir. Evrenin kabullerini yani işleyişini bozan uygulamalar mutlak ki çirkinlikle ve iğrençlikle sona erer.

3. Âl-i İmrân Suresi

Ayet 104

Arapça Metin (Harekeli)

397|3|104|وَلْتَكُن مِّنكُمْ أُمَّةٌ يَدْعُونَ إِلَى ٱلْخَيْرِ وَيَأْمُرُونَ بِٱلْمَعْرُوفِ وَيَنْهَوْنَ عَنِ ٱلْمُنكَرِ وَأُو۟لَٰٓئِكَ هُمُ ٱلْمُفْلِحُونَ

Arapça Metin (Harekesiz)

397|3|104|ولتكن منكم امه يدعون الي الخير ويامرون بالمعروف وينهون عن المنكر واوليك هم المفلحون

Latin Literal

104. Veltekun minkum ummetun yed’ûne ilel hayri ve ye’murûne bil ma’rûfi ve yenhevne anil munker(munkeri), ve ulâike humul muflihûn(muflihûne).

Türkçe Çeviri

Ve olsun sizlerden bir ümmet/topluluk (ki) davet ederler/çağırırlar hayra doğru; ve emrederler200 marufla291; ve menederler münkerden82; ve işte bunlar; onlardır felaha326 ulaşanlar.

Ahmed Samira Çevirisi

104 And to be (E) (should be) from you a nation , (who) call to the good , and they order/command with the kindness/known , and they forbid/prevent from the awfulness/obscenity , and those, they are the successful/winners .

Kelime Kelime Analiz Tablosu

No Kelime Anlam Arapça Kök
1 veltekun ve olsun وَلْتَكُنْ كون
2 minkum sizlerden مِنْكُمْ -
3 ummetun bir ümmet/topluluk أُمَّةٌ امم
4 yed'une davet ederler يَدْعُونَ دعو
5 ila doğru إِلَى -
6 l-hayri hayra الْخَيْرِ خير
7 veye'murune ve emrederler وَيَأْمُرُونَ امر
8 bil-mea'rufi marufla بِالْمَعْرُوفِ عرف
9 ve yenhevne ve men ederler وَيَنْهَوْنَ نهي
10 ani عَنِ -
11 l-munkeri münkerden الْمُنْكَرِ نكر
12 ve ulaike ve işte bunlar وَأُولَٰئِكَ -
13 humu onlar هُمُ -
14 l-muflihune felaha ulaşanlardır الْمُفْلِحُونَ فلح

3. Âl-i İmrân Suresi

Ayet 110

Arapça Metin (Harekeli)

403|3|110|كُنتُمْ خَيْرَ أُمَّةٍ أُخْرِجَتْ لِلنَّاسِ تَأْمُرُونَ بِٱلْمَعْرُوفِ وَتَنْهَوْنَ عَنِ ٱلْمُنكَرِ وَتُؤْمِنُونَ بِٱللَّهِ وَلَوْ ءَامَنَ أَهْلُ ٱلْكِتَٰبِ لَكَانَ خَيْرًا لَّهُم مِّنْهُمُ ٱلْمُؤْمِنُونَ وَأَكْثَرُهُمُ ٱلْفَٰسِقُونَ

Arapça Metin (Harekesiz)

403|3|110|كنتم خير امه اخرجت للناس تامرون بالمعروف وتنهون عن المنكر وتومنون بالله ولو امن اهل الكتب لكان خيرا لهم منهم المومنون واكثرهم الفسقون

Latin Literal

110. Kuntum hayra ummetin uhricet lin nâsi te’murûne bil ma’rûfi ve tenhevne anil munkeri ve tu’minûne billâh(billâhi), ve lev âmene ehlul kitâbi le kâne hayran lehum, minhumul mu’minûne ve ekseruhumul fâsikûn(fâsikûne).

Türkçe Çeviri

Oldunuz insanlar için çıkarılmış hayırlı/iyi bir ümmet305; emredersiniz200 marufla291; ve menedersiniz münkerden82; ve iman47 edesiniz Allah'a; ve eğer iman47 etseydi kitap ehli135; mutlak olurdu bir hayır onlara; onlardandır müminler451; ve ekserisi/çoğu onların fâsıklardır38.

Ahmed Samira Çevirisi

110 You were (the) best nation , brought out to the people, you order/command with the kindness/known , and you forbid/prevent from the awfulness/obscenity , and you believe with God, and if The40Book’s people believed, (it) would have been/would be best for them, from them (are) the believing/believers, and most of them (are) the debauchers .

Kelime Kelime Analiz Tablosu

No Kelime Anlam Arapça Kök
1 kuntum oldunuz كُنْتُمْ كون
2 hayra hayırlı خَيْرَ خير
3 ummetin bir ümmet أُمَّةٍ امم
4 uhricet çıkarılmış أُخْرِجَتْ خرج
5 linnasi insanlar için لِلنَّاسِ نوس
6 te'murune emredersiniz تَأْمُرُونَ امر
7 bil-mea'rufi marufla بِالْمَعْرُوفِ عرف
8 ve tenhevne ve men edersiniz وَتَنْهَوْنَ نهي
9 ani عَنِ -
10 l-munkeri münkerden الْمُنْكَرِ نكر
11 ve tu'minune ve iman edesiniz وَتُؤْمِنُونَ امن
12 billahi Allah'a بِاللَّهِ -
13 velev ve eğer وَلَوْ -
14 amene iman etseydi امَنَ امن
15 ehlu ehli أَهْلُ اهل
16 l-kitabi Kitap الْكِتَابِ كتب
17 lekane mutlak olurdu لَكَانَ كون
18 hayran bir hayır خَيْرًا خير
19 lehum onlara لَهُمْ -
20 minhumu onlardandır مِنْهُمُ -
21 l-mu'minune müminler الْمُؤْمِنُونَ امن
22 veekseruhumu ve ekserisi onların وَأَكْثَرُهُمُ كثر
23 l-fasikune fasıklardır الْفَاسِقُونَ فسق

📚 Bu Ayette Geçen Kavramlar:

3. Âl-i İmrân Suresi

Ayet 114

Arapça Metin (Harekeli)

407|3|114|يُؤْمِنُونَ بِٱللَّهِ وَٱلْيَوْمِ ٱلْءَاخِرِ وَيَأْمُرُونَ بِٱلْمَعْرُوفِ وَيَنْهَوْنَ عَنِ ٱلْمُنكَرِ وَيُسَٰرِعُونَ فِى ٱلْخَيْرَٰتِ وَأُو۟لَٰٓئِكَ مِنَ ٱلصَّٰلِحِينَ

Arapça Metin (Harekesiz)

407|3|114|يومنون بالله واليوم الاخر ويامرون بالمعروف وينهون عن المنكر ويسرعون في الخيرت واوليك من الصلحين

Latin Literal

114. Yu’minûne billâhi vel yevmil âhiri ve ye’murûne bil ma’rûfi ve yenhevne anil munkeri ve yusâriûne fîl hayrât(hayrâti), ve ulâike mines sâlihîn(sâlihîne).

Türkçe Çeviri

İman47 ederler* Allah'a ve ahiret gününe; ve emrederler200 marufla291; ve menederler münkerden82; ve seri/çabuk olurlar hayırda; ve işte onlar456; sâlihlerdendir217.

Ahmed Samira Çevirisi

114 They believe with God and the Day the Last/Resurrection Day, and they order/command with the kindness/known , and they forbid/prevent from the awfulness/obscenity , and they rush in the goodness (good deeds), and those are from the correct/righteous.

Kelime Kelime Analiz Tablosu

No Kelime Anlam Arapça Kök
1 yu'minune iman ederler يُؤْمِنُونَ امن
2 billahi Allah'a بِاللَّهِ -
3 velyevmi ve gününe وَالْيَوْمِ يوم
4 l-ahiri ahiret الْاخِرِ اخر
5 ve ye'murune ve emrederler وَيَأْمُرُونَ امر
6 bil-mea'rufi marufla بِالْمَعْرُوفِ عرف
7 ve yenhevne ve men ederler وَيَنْهَوْنَ نهي
8 ani عَنِ -
9 l-munkeri münkerden الْمُنْكَرِ نكر
10 ve yusariune ve acele ederler وَيُسَارِعُونَ سرع
11 fi فِي -
12 l-hayrati hayırda الْخَيْرَاتِ خير
13 ve ulaike ve işte onlar وَأُولَٰئِكَ -
14 mine مِنَ -
15 s-salihine salihlerdendir الصَّالِحِينَ صلح

Notlar

Not 1

*Kitap ehlinden bazı kimseler.

📚 Bu Ayette Geçen Kavramlar:

iman Kavram 47

47 Akılcı delillerle/kanıtlarla emin olma.

Münker Kavram 82

82 İğrençleştirilmiş, çirkinleştirilmiş. Pasif gelen bir kelimedir. Evrenin kabullerini yani işleyişini bozan uygulamalar mutlak ki çirkinlikle ve iğrençlikle sona erer.

emir, emretmek Kavram 200

200 Buyurmak, talepte bulunmak, istekte bulunmak, nasihat etmek, buyruk, talep, istek, nasihat. Kur'an'daki emretmek kavramı zorla bir şeyi yaptırmak, yapılmadığında ceza vermek asla değildir.

Sâlihler Kavram 217

217 Düzeltici-iyileştirici-barışa yönelik işler yapanlar.

maruf Kavram 291

291 Evrensel kabuller, evrenin işleyişine uygun davranışlar, normlar.

Kitap ehlinden Yüce Allah'a iman eden, ahirete iman eden, marufla emreden, münkerden meneden, sâlih işler yapan kimseler. Kavram 456

456 Kitap ehlinden şirke bulaşmamış, müşrik olmamış yani sadece kutsal kitaplar diyen tek tanrıcı kimseler de vardır.

5. Mâide Suresi

Ayet 79

Arapça Metin (Harekeli)

748|5|79|كَانُوا۟ لَا يَتَنَاهَوْنَ عَن مُّنكَرٍ فَعَلُوهُ لَبِئْسَ مَا كَانُوا۟ يَفْعَلُونَ

Arapça Metin (Harekesiz)

748|5|79|كانوا لا يتناهون عن منكر فعلوه لبيس ما كانوا يفعلون

Latin Literal

79. Kânû lâ yetenâhevne an munkerin fealûh(fealûhu) lebi’se mâ kânû yef’alûn(yef’alûne).

Türkçe Çeviri

Oldular men etmezler/engellemezler münkerden82; faaliyet içindedirler ona*; ne kötüdür faaliyet içinde oldukları.

Ahmed Samira Çevirisi

79 They were not forbidding/preventing each other from awfulness/obscenity they made/did it; how bad (is) what they were making/doing?

Kelime Kelime Analiz Tablosu

No Kelime Anlam Arapça Kök
1 kanu oldular كَانُوا كون
2 la لَا -
3 yetenahevne men etmezler يَتَنَاهَوْنَ نهي
4 an عَنْ -
5 munkerin münkerden مُنْكَرٍ نكر
6 fealuhu faaliyet içindedirler ona فَعَلُوهُ فعل
7 lebi'se ne kötü oldu لَبِئْسَ باس
8 ma مَا -
9 kanu oldukları كَانُوا كون
10 yef'alune faliyet içinde oldukları يَفْعَلُونَ فعل

Notlar

Not 1

*Münkere.

📚 Bu Ayette Geçen Kavramlar:

Münker Kavram 82

82 İğrençleştirilmiş, çirkinleştirilmiş. Pasif gelen bir kelimedir. Evrenin kabullerini yani işleyişini bozan uygulamalar mutlak ki çirkinlikle ve iğrençlikle sona erer.

9. Tevbe Suresi

Ayet 67

Arapça Metin (Harekeli)

1302|9|67|ٱلْمُنَٰفِقُونَ وَٱلْمُنَٰفِقَٰتُ بَعْضُهُم مِّنۢ بَعْضٍ يَأْمُرُونَ بِٱلْمُنكَرِ وَيَنْهَوْنَ عَنِ ٱلْمَعْرُوفِ وَيَقْبِضُونَ أَيْدِيَهُمْ نَسُوا۟ ٱللَّهَ فَنَسِيَهُمْ إِنَّ ٱلْمُنَٰفِقِينَ هُمُ ٱلْفَٰسِقُونَ

Arapça Metin (Harekesiz)

1302|9|67|المنفقون والمنفقت بعضهم من بعض يامرون بالمنكر وينهون عن المعروف ويقبضون ايديهم نسوا الله فنسيهم ان المنفقين هم الفسقون

Latin Literal

67. El munâfikûne vel munâfikâtu ba’duhum min ba’d(ba’din), ye’murûne bil munkeri ve yenhevne anil ma’rûfi ve yakbidûne eydiyehum nesûllâhe fe nesiyehum innel munâfıkîne humul fâsikûn(fâsikûne).

Türkçe Çeviri

Münâfık26 erkekler ve münâfık26 kadınlar*; bir kısmı onların bir kısımdandır; emrederler münkeri82 ve menederler maruftan291; ve tutarlar/kavrarlar** ellerini; unuttular Allah'ı; öyle ki unuttu (Allah) onları; doğrusu münâfıklar26; işte onlardır fâsıklar38.

Ahmed Samira Çevirisi

67 The hypocrites (M) and the hypocrites (F) some of them (are) from some (they are for each other), they order/command by the defiance of God and His orders/awfulness/obscenity , and they forbid/prevent from the kindness/generosity and they grasp/tighten/hold their hands, they forgot God, so He forgot them, that the hypocrites, they are the debauchers .

Kelime Kelime Analiz Tablosu

No Kelime Anlam Arapça Kök
1 el-munafikune münafık erkekler الْمُنَافِقُونَ نفق
2 velmunafikatu ve münafık kadınlar وَالْمُنَافِقَاتُ نفق
3 bea'duhum bir kısmı onların بَعْضُهُمْ بعض
4 min مِنْ -
5 bea'din bir kısımdandır بَعْضٍ بعض
6 ye'murune emrederler يَأْمُرُونَ امر
7 bil-munkeri münkeri بِالْمُنْكَرِ نكر
8 ve yenhevne ve menederler وَيَنْهَوْنَ نهي
9 ani عَنِ -
10 l-mea'rufi maruftan الْمَعْرُوفِ عرف
11 ve yekbidune ve tutarlar/kavrarlar وَيَقْبِضُونَ قبض
12 eydiyehum ellerini أَيْدِيَهُمْ يدي
13 nesu unuttular نَسُوا نسي
14 llahe Allah'ı اللَّهَ -
15 fenesiyehum öyle ki unuttu onları فَنَسِيَهُمْ نسي
16 inne doğrusu إِنَّ -
17 l-munafikine münafıklar الْمُنَافِقِينَ نفق
18 humu işte onlardır هُمُ -
19 l-fasikune fasıklar الْفَاسِقُونَ فسق

Notlar

Not 1

*9:71ayetinde mümin erkekler ve mümin kadınların özelliği bildirilmiştir.**Kavuştururlar elleri. Birbirlerinin ellerini tutarlar, ellerini mallarına bağlarlar gibi anlamlar verilebilir.

📚 Bu Ayette Geçen Kavramlar:

Münâfık Kavram 26

26 İç yüzünü gizleyen. İki yüzlü.

Fâsık Kavram 38

38 Sapkın, doğru yoldan çıkan.

Münker Kavram 82

82 İğrençleştirilmiş, çirkinleştirilmiş. Pasif gelen bir kelimedir. Evrenin kabullerini yani işleyişini bozan uygulamalar mutlak ki çirkinlikle ve iğrençlikle sona erer.

maruf Kavram 291

291 Evrensel kabuller, evrenin işleyişine uygun davranışlar, normlar.

9. Tevbe Suresi

Ayet 71

Arapça Metin (Harekeli)

1306|9|71|وَٱلْمُؤْمِنُونَ وَٱلْمُؤْمِنَٰتُ بَعْضُهُمْ أَوْلِيَآءُ بَعْضٍ يَأْمُرُونَ بِٱلْمَعْرُوفِ وَيَنْهَوْنَ عَنِ ٱلْمُنكَرِ وَيُقِيمُونَ ٱلصَّلَوٰةَ وَيُؤْتُونَ ٱلزَّكَوٰةَ وَيُطِيعُونَ ٱللَّهَ وَرَسُولَهُۥٓ أُو۟لَٰٓئِكَ سَيَرْحَمُهُمُ ٱللَّهُ إِنَّ ٱللَّهَ عَزِيزٌ حَكِيمٌ

Arapça Metin (Harekesiz)

1306|9|71|والمومنون والمومنت بعضهم اوليا بعض يامرون بالمعروف وينهون عن المنكر ويقيمون الصلوه ويوتون الزكوه ويطيعون الله ورسوله اوليك سيرحمهم الله ان الله عزيز حكيم

Latin Literal

71. Vel mu’minûne vel mu’minâtu ba’duhum evlîyâu ba’d(ba’din), ye’murûne bil ma’rûfi ve yenhevne anil munkeri ve yukîmûnas salâte ve yu’tûnez zekâte ve yutîûnallâhe ve resûleh(resûlehu), ulâike se yerhamuhumullâh(yerhamuhumullâhu), innallâhe azîzun hakîm(hakîmun).

Türkçe Çeviri

Ve mümin27 erkekler; ve mümin27 kadınlar*; onların bir kısmı velileridir28 bir kısmın; emrederler marufla291 ve engellerler münkeri82; ve ikame572 ederler salâtı5; ve verirler zekâtı10; ve itaat ederler Allah'a ve O’nun resûlüne418; işte bunlar, rahmet271 edecektir onlara Allah; doğrusu Allah bir Azîzdir37; bir Hakîmdir9.

Ahmed Samira Çevirisi

71 And the believers (M) and believers (F) some of them (are) guardians/allies (to) some, they order/command with the kindness/generosity , and they forbid/prevent from the defiance of God and His orders/obscenity ,and they keep up the prayers, and they give the charity/purification and they obey God and His messenger, those, God will have mercy upon them, that God (is) glorious/mighty , wise/judicious.

Kelime Kelime Analiz Tablosu

No Kelime Anlam Arapça Kök
1 velmu'minune ve mümin erkekler وَالْمُؤْمِنُونَ امن
2 velmu'minatu ve mümin kadınlar وَالْمُؤْمِنَاتُ امن
3 bea'duhum bir kısmı onların بَعْضُهُمْ بعض
4 evliya'u velileridir أَوْلِيَاءُ ولي
5 bea'din bir kısmın بَعْضٍ بعض
6 ye'murune emrederler يَأْمُرُونَ امر
7 bil-mea'rufi evrensel kabulleri/normları بِالْمَعْرُوفِ عرف
8 ve yenhevne ve engellerler وَيَنْهَوْنَ نهي
9 ani عَنِ -
10 l-munkeri iğrençleştirilmişten/çirkinleştirilmişten الْمُنْكَرِ نكر
11 ve yukimune ve dikerler/ayağa kaldırırlar وَيُقِيمُونَ قوم
12 s-salate salatı الصَّلَاةَ صلو
13 ve yu'tune ve verirler وَيُؤْتُونَ اتي
14 z-zekate zekâtı الزَّكَاةَ زكو
15 ve yutiune ve itaat ederler وَيُطِيعُونَ طوع
16 llahe Allah'a اللَّهَ -
17 ve rasulehu ve O’nun resulüne/elçisine وَرَسُولَهُ رسل
18 ulaike işte bunlar أُولَٰئِكَ -
19 seyerhamuhumu rahmet edecektir onlara سَيَرْحَمُهُمُ رحم
20 llahu Allah اللَّهُ -
21 inne doğrusu إِنَّ -
22 llahe Allah اللَّهَ -
23 azizun azîzdir عَزِيزٌ عزز
24 hakimun hakîmdir حَكِيمٌ حكم

Notlar

Not 1

*9:67 ayetinde münâfık erkekler ve münâfık kadınların özelliği bildirilmiştir.

📚 Bu Ayette Geçen Kavramlar:

Müminlerin günlük vakitli salâtı. Kavram 5

5 Müminlerin belirli vakitlerde (sabah ve akşam) akılla/fikirle Kur’an okuması, Kur’an dersi yaparak Kur’an’ın peşinden koşması. Akşam salâtı (Güneş’in batmasıyla başlar ve havanın tam kararmasıyla biter) ve sabah salâtı (havanın halen tam karanlık olduğu son anlarda başlar ve Güneş’in doğuşuyla biter).

Hakîm Kavram 9

9 Bilge/bilgelikle hükmeden.

Zekât Kavram 10

10 Arınma; her türlü kazançtan toplumun hakkını verme. Kazancın arınması-vergi; kazanç/kâr elde edildiğinde toplumun hakkı olan payın beklemeden topluma geri verilmesi. Oranı kamu otoritesi ihtiyaca göre belirler. Kamunun vergi almadığı kalemlerde kazancın 1/5'i topluma geri döndürülür.

Mümin Kavram 27

27 İtimat eden/emin olan. Yüce Allah'ın varlığına O'nun evren kitabını okuyarak delillerle tanık/şahit olan. Kur'an'ın ilâhi olduğuna kanıtlarla kanaat getirmek ve Kur'an'a itimat etmek/güvenmek.

Veli Kavram 28

28 Koruyan, himaye eden yakın arkadaş. Çoğulu evliyadır.

Azîz Kavram 37

37 Güç yetiren.

Münker Kavram 82

82 İğrençleştirilmiş, çirkinleştirilmiş. Pasif gelen bir kelimedir. Evrenin kabullerini yani işleyişini bozan uygulamalar mutlak ki çirkinlikle ve iğrençlikle sona erer.

Rahmet Kavram 271

271 Merhamet. Rahmetin, merhametin tecelli etmiş haline en iyi örnek anne rahmidir. Kadın rahminin bebeğini sararak onun her türlü ihtiyacını gidermesi, her türlü korumayı sağlaması rahmetin en üst seviye tecelli etmesidir. Yüce Allah'ın rahmeti evreni bir anne rahmi gibi sarmıştır, kuşatmıştır. Rabbimizin rahmeti ahiret evreninde müminler için olacaktır.

maruf Kavram 291

291 Evrensel kabuller, evrenin işleyişine uygun davranışlar, normlar.

Resûl Kavram 418

418 Elçi. Bir görev ya da amaç için gönderilen. Aracı edilen. Yüce Allah insanlardan ve meleklerden elçiler seçer.

İkame etmek. Kavram 572

572 Ayağa kaldırmak, dikmek, kaldırıp devam ettirmek, ortaya koymak, meydana çıkarmak, ayakta tutmak.

9. Tevbe Suresi

Ayet 112

Arapça Metin (Harekeli)

1347|9|112|ٱلتَّٰٓئِبُونَ ٱلْعَٰبِدُونَ ٱلْحَٰمِدُونَ ٱلسَّٰٓئِحُونَ ٱلرَّٰكِعُونَ ٱلسَّٰجِدُونَ ٱلْءَامِرُونَ بِٱلْمَعْرُوفِ وَٱلنَّاهُونَ عَنِ ٱلْمُنكَرِ وَٱلْحَٰفِظُونَ لِحُدُودِ ٱللَّهِ وَبَشِّرِ ٱلْمُؤْمِنِينَ

Arapça Metin (Harekesiz)

1347|9|112|التيبون العبدون الحمدون السيحون الركعون السجدون الامرون بالمعروف والناهون عن المنكر والحفظون لحدود الله وبشر المومنين

Latin Literal

112. Ettâibûnel âbidûnel hâmidûnes sâihûner râkiûnes sâcidûnel âmirûne bil ma’rûfi ven nâhûne anil munkeri vel hâfizûne li hudûdillâh (hudûdillâhi), ve beşşiril mu’minîn (mu’minîne).

Türkçe Çeviri

Tevbe33 edenlerdir; kulluk edenlerdir; hamd3 edenlerdir; seyahat edenlerdir*; rükû11 edenlerdir; secde12 edenlerdir; emredenlerdir marufla291; ve engelleyenlerdir/yasaklayanlardır münkeri82; ve koruyanlardır Allah'ın hudutlarını; ve müjdele müminleri27.

Ahmed Samira Çevirisi

112 The repentant, the worshippers, the praising , the travelers/tourists for knowledge , the bowing , the prostrating, the ordering/commanding with the kindness/generosity, and the forbidding/preventing from the defiance of God and His orders/obscenity , and the protectors/observers to God’s limits/boundaries , and announce good news (to) the believers.

Kelime Kelime Analiz Tablosu

No Kelime Anlam Arapça Kök
1 et-taibune tevbe edenler التَّائِبُونَ توب
2 l-aabidune kulluk edenler الْعَابِدُونَ عبد
3 l-hamidune hamd edenler الْحَامِدُونَ حمد
4 s-saihune seyahat edenler (Allah için) السَّائِحُونَ سيح
5 r-rakiune rükû edenler الرَّاكِعُونَ ركع
6 s-sacidune secde edenler السَّاجِدُونَ سجد
7 l-amirune emredenler الْامِرُونَ امر
8 bil-mea'rufi evrensel kabul edilmişle بِالْمَعْرُوفِ عرف
9 ve nnahune ve engelleyenler/yasaklayanlar وَالنَّاهُونَ نهي
10 ani عَنِ -
11 l-munkeri iğrençleştirilmişten/çirkinleştirilmişten الْمُنْكَرِ نكر
12 velhafizune ve koruyanlar وَالْحَافِظُونَ حفظ
13 lihududi hudutlarını لِحُدُودِ حدد
14 llahi Allah'ın اللَّهِ -
15 ve beşşiri ve müjdele وَبَشِّرِ بشر
16 l-mu'minine müminleri الْمُؤْمِنِينَ امن

Notlar

Not 1

*Yüce Allah'ın yolunda.

📚 Bu Ayette Geçen Kavramlar:

Hamd Kavram 3

3 En yüce övgü/methetme.

insanın rükûsu Kavram 11

11 Beynin (bedenle veya bedensiz) eğilmesi, dize gelmesi, baş eğmesi.

insanın secdesi Kavram 12

12 Beynin (bedenle veya bedensiz) diz çöküp boyun eğmesi.

Mümin Kavram 27

27 İtimat eden/emin olan. Yüce Allah'ın varlığına O'nun evren kitabını okuyarak delillerle tanık/şahit olan. Kur'an'ın ilâhi olduğuna kanıtlarla kanaat getirmek ve Kur'an'a itimat etmek/güvenmek.

Tevbe Kavram 33

33 Dönmek, vazgeçmek.

Münker Kavram 82

82 İğrençleştirilmiş, çirkinleştirilmiş. Pasif gelen bir kelimedir. Evrenin kabullerini yani işleyişini bozan uygulamalar mutlak ki çirkinlikle ve iğrençlikle sona erer.

maruf Kavram 291

291 Evrensel kabuller, evrenin işleyişine uygun davranışlar, normlar.

16. Nahl Suresi

Ayet 90

Arapça Metin (Harekeli)

1989|16|90|إِنَّ ٱللَّهَ يَأْمُرُ بِٱلْعَدْلِ وَٱلْإِحْسَٰنِ وَإِيتَآئِ ذِى ٱلْقُرْبَىٰ وَيَنْهَىٰ عَنِ ٱلْفَحْشَآءِ وَٱلْمُنكَرِ وَٱلْبَغْىِ يَعِظُكُمْ لَعَلَّكُمْ تَذَكَّرُونَ

Arapça Metin (Harekesiz)

1989|16|90|ان الله يامر بالعدل والاحسن وايتاي ذي القربي وينهي عن الفحشا والمنكر والبغي يعظكم لعلكم تذكرون

Latin Literal

90. İnnallâhe ye’muru bil adli vel ihsâni ve îtâi zîl kurbâ ve yenhâ anil fahşâi vel munkeri vel bagy(bagyi), yeizukum leallekum tezekkerûn(tezekkerûne).

Türkçe Çeviri

Doğrusu Allah emreder adaleti680 ve ihsânı250 ve vermeyi yakınlık130 sahiplerine; ve meneder fahşâdan81 ve münkerden82; ve aranmaktan/bakınmaktan yanlışa/taşmaya; vaaz653 verir* sizlere; belki sizler zikredersiniz78.

Ahmed Samira Çevirisi

90 That God orders/commands with the justice/equality and the goodness, and giving/bringing (to) of the relations/near, and (God) forbids/prevents from the enormous/atrocious deeds , and the defiance of God and His orders/obscenity , and the oppression/transgression , He preaches to/advises/warns you, maybe/perhaps you mention/remember .

Kelime Kelime Analiz Tablosu

No Kelime Anlam Arapça Kök
1 inne doğrusu إِنَّ -
2 llahe Allah اللَّهَ -
3 ye'muru emreder يَأْمُرُ امر
4 bil-adli adaleti بِالْعَدْلِ عدل
5 vel'ihsani ve ihsanı وَالْإِحْسَانِ حسن
6 ve ita'i ve vermeyi وَإِيتَاءِ اتي
7 zi ذِي -
8 l-kurba yakınlık sahiplerine الْقُرْبَىٰ قرب
9 ve yenha ve meneder وَيَنْهَىٰ نهي
10 ani عَنِ -
11 l-fehşa'i fahşadan الْفَحْشَاءِ فحش
12 velmunkeri ve münkerden وَالْمُنْكَرِ نكر
13 velbegyi ve aranmaktan/bakınmaktan yanlışa/taşmaya وَالْبَغْيِ بغي
14 yeizukum vaaz verir sizlere يَعِظُكُمْ وعظ
15 leallekum belki sizler لَعَلَّكُمْ -
16 tezekkerune zikredersiniz تَذَكَّرُونَ ذكر

Notlar

Not 1

*Allah.

📚 Bu Ayette Geçen Kavramlar:

Zikir/zikr Kavram 78

78 Hatırlatma, öğüt. Kur'an bir zikirdir. Yüce Allah'ı ile bilinçlerimizin arşta yapmış olduğu antlaşmayı bizlere hatırlatır.

Fahşâ Kavram 81

81 Vahşetten/fuhuştan/ahlaksızlıktan.

Münker Kavram 82

82 İğrençleştirilmiş, çirkinleştirilmiş. Pasif gelen bir kelimedir. Evrenin kabullerini yani işleyişini bozan uygulamalar mutlak ki çirkinlikle ve iğrençlikle sona erer.

Yakınlık sahibi Kavram 130

130 Her türlü yakınlık sahibi. Soy yakınlığı, mekan yakınlığı vb.

İhsân, ihsân Kavram 250

250 İyilik etme, iyi davranma, dürüstlük, doğruluk.

vaaz Kavram 653

653 Öğüt vermek, uyarmak, nasihat etmek, bir fikri aşılamak.

Adalet Kavram 680

680 Hakka/gerçeğe uygunluk, hakkı/gerçeği gözetme. Hakka/gerçeğe uygunluk temelinde herkese eşit ve tarafsız bir şekilde davranma. Hakların herkes tarafından eşit/tarafsız şekilde kullanılmasının sağlanması. Hakları eşit olarak dengelemek, eşit olarak balanslamak. Adalet, doğruluk ve eşitlik prensiplerine dayanan evrensel bir değerdir.

22. Hac Suresi

Ayet 41

Arapça Metin (Harekeli)

2634|22|41|ٱلَّذِينَ إِن مَّكَّنَّٰهُمْ فِى ٱلْأَرْضِ أَقَامُوا۟ ٱلصَّلَوٰةَ وَءَاتَوُا۟ ٱلزَّكَوٰةَ وَأَمَرُوا۟ بِٱلْمَعْرُوفِ وَنَهَوْا۟ عَنِ ٱلْمُنكَرِ وَلِلَّهِ عَٰقِبَةُ ٱلْأُمُورِ

Arapça Metin (Harekesiz)

2634|22|41|الذين ان مكنهم في الارض اقاموا الصلوه واتوا الزكوه وامروا بالمعروف ونهوا عن المنكر ولله عقبه الامور

Latin Literal

41. Ellezîne in mekkennâhum fîl ardı ekâmûs salâte ve âtevuz zekâte ve emerû bil ma’rûfi ve nehev anil munker(munkeri), ve lillâhi âkıbetul umûr(umûri).

Türkçe Çeviri

Kimseler; eğer güçlendirsek/sağlam şekilde yerleştirsek yerde/yeryüzünde; ikame572 ederlerdi salâtı5; ve verirlerdi zekâtı10; ve emrederlerdi marufla291; ve engellerlerdi/yasaklarlardı münkeri82; ve Allah'adır akıbeti892 emirlerin/işlerin.

Ahmed Samira Çevirisi

41 Those who if We highly positioned/strengthened them in the land/Earth , they stood/kept up the prayers, and gave/brought the charity/purification , and they ordered/commanded with the kindness/known , and they forbid/prevented from the defiance of God and His orders/obscenity , and to God (are) the matters’/affairs’ end/turn (result).

Kelime Kelime Analiz Tablosu

No Kelime Anlam Arapça Kök
1 ellezine kimseler الَّذِينَ -
2 in eğer إِنْ -
3 mekkennahum güçlendirsek/sağlam şekilde yerleştirsek onları مَكَّنَّاهُمْ مكن
4 fi فِي -
5 l-erdi yerde/yeryüzünde الْأَرْضِ ارض
6 ekamu dikerlerdi/ayağa kaldırırlardı أَقَامُوا قوم
7 s-salate salatı الصَّلَاةَ صلو
8 ve atevu ve verirlerdi وَاتَوُا اتي
9 z-zekate zekâtı الزَّكَاةَ زكو
10 ve emeru ve emrederlerdi وَأَمَرُوا امر
11 bil-mea'rufi evrensel kabullerle/normlarla بِالْمَعْرُوفِ عرف
12 ve nehev ve engellerlerdi /yasaklarlardı وَنَهَوْا نهي
13 ani عَنِ -
14 l-munkeri iğrençleştirilmişten/çirkinleştirilmişten الْمُنْكَرِ نكر
15 velillahi ve Allah'adır وَلِلَّهِ -
16 aakibetu akıbeti عَاقِبَةُ عقب
17 l-umuri emirlerin/işlerin الْأُمُورِ امر

📚 Bu Ayette Geçen Kavramlar:

Müminlerin günlük vakitli salâtı. Kavram 5

5 Müminlerin belirli vakitlerde (sabah ve akşam) akılla/fikirle Kur’an okuması, Kur’an dersi yaparak Kur’an’ın peşinden koşması. Akşam salâtı (Güneş’in batmasıyla başlar ve havanın tam kararmasıyla biter) ve sabah salâtı (havanın halen tam karanlık olduğu son anlarda başlar ve Güneş’in doğuşuyla biter).

Zekât Kavram 10

10 Arınma; her türlü kazançtan toplumun hakkını verme. Kazancın arınması-vergi; kazanç/kâr elde edildiğinde toplumun hakkı olan payın beklemeden topluma geri verilmesi. Oranı kamu otoritesi ihtiyaca göre belirler. Kamunun vergi almadığı kalemlerde kazancın 1/5'i topluma geri döndürülür.

Münker Kavram 82

82 İğrençleştirilmiş, çirkinleştirilmiş. Pasif gelen bir kelimedir. Evrenin kabullerini yani işleyişini bozan uygulamalar mutlak ki çirkinlikle ve iğrençlikle sona erer.

maruf Kavram 291

291 Evrensel kabuller, evrenin işleyişine uygun davranışlar, normlar.

İkame etmek. Kavram 572

572 Ayağa kaldırmak, dikmek, kaldırıp devam ettirmek, ortaya koymak, meydana çıkarmak, ayakta tutmak.

Akıbet, akıbet. Kavram 892

892 Bir iş veya durumun sonu veya sonucu; serencam.

29. Ankebût Suresi

Ayet 45

Arapça Metin (Harekeli)

3383|29|45|ٱتْلُ مَآ أُوحِىَ إِلَيْكَ مِنَ ٱلْكِتَٰبِ وَأَقِمِ ٱلصَّلَوٰةَ إِنَّ ٱلصَّلَوٰةَ تَنْهَىٰ عَنِ ٱلْفَحْشَآءِ وَٱلْمُنكَرِ وَلَذِكْرُ ٱللَّهِ أَكْبَرُ وَٱللَّهُ يَعْلَمُ مَا تَصْنَعُونَ

Arapça Metin (Harekesiz)

3383|29|45|اتل ما اوحي اليك من الكتب واقم الصلوه ان الصلوه تنهي عن الفحشا والمنكر ولذكر الله اكبر والله يعلم ما تصنعون

Latin Literal

45. Utlu mâ ûhıye ileyke minel kitâbi ve ekımıs salât(salâte), innes salâte tenhâ anil fahşâi vel munker(munkeri), ve le zikrullâhi ekber(ekberu), vallâhu ya’lemu mâ tasneûn(tasneûne).

Türkçe Çeviri

Oku vahyedileni603 sana kitaptan; ve ikame572 et salâtı5; doğrusu salât5 engeller/meneder fahşâttan81; ve münkerden82; ve mutlak ki zikri78 Allah'ı en büyüktür; ve Allah bilir ürettiklerinizi.

Ahmed Samira Çevirisi

45 Read/recite/follow what was inspired/transmitted to you from The Book , and start/keep up the prayers, that (E) the prayers forbid/prevent from the enormous/atrocious deeds and the defiance of God and His orders/obscenity , and God’s remembrance/reminder (E) (is) greater , and God knows what you perform/produce .

Kelime Kelime Analiz Tablosu

No Kelime Anlam Arapça Kök
1 atlu oku اتْلُ تلو
2 ma مَا -
3 uhiye vahyedileni أُوحِيَ وحي
4 ileyke sana إِلَيْكَ -
5 mine -tan مِنَ -
6 l-kitabi kitap- الْكِتَابِ كتب
7 ve ekimi ve dik/ayağa kaldır وَأَقِمِ قوم
8 s-salate salatı الصَّلَاةَ صلو
9 inne doğrusu إِنَّ -
10 s-salate salat الصَّلَاةَ صلو
11 tenha engeller/men eder تَنْهَىٰ نهي
12 ani عَنِ -
13 l-fehşa'i vahşetten/fuhuştan/ahlaksızlıktan الْفَحْشَاءِ فحش
14 velmunkeri ve iğrençleştirilmişten/çirkinleştirilmişten وَالْمُنْكَرِ نكر
15 velezikru ve mutlak ki zikri وَلَذِكْرُ ذكر
16 llahi Allah'ı اللَّهِ -
17 ekberu en büyüktür أَكْبَرُ كبر
18 vallahu ve Allah وَاللَّهُ -
19 yea'lemu bilir يَعْلَمُ علم
20 ma مَا -
21 tesneune ürettiklerinizi تَصْنَعُونَ صنع

📚 Bu Ayette Geçen Kavramlar:

Müminlerin günlük vakitli salâtı. Kavram 5

5 Müminlerin belirli vakitlerde (sabah ve akşam) akılla/fikirle Kur’an okuması, Kur’an dersi yaparak Kur’an’ın peşinden koşması. Akşam salâtı (Güneş’in batmasıyla başlar ve havanın tam kararmasıyla biter) ve sabah salâtı (havanın halen tam karanlık olduğu son anlarda başlar ve Güneş’in doğuşuyla biter).

Zikir/zikr Kavram 78

78 Hatırlatma, öğüt. Kur'an bir zikirdir. Yüce Allah'ı ile bilinçlerimizin arşta yapmış olduğu antlaşmayı bizlere hatırlatır.

Fahşâ Kavram 81

81 Vahşetten/fuhuştan/ahlaksızlıktan.

Münker Kavram 82

82 İğrençleştirilmiş, çirkinleştirilmiş. Pasif gelen bir kelimedir. Evrenin kabullerini yani işleyişini bozan uygulamalar mutlak ki çirkinlikle ve iğrençlikle sona erer.

İkame etmek. Kavram 572

572 Ayağa kaldırmak, dikmek, kaldırıp devam ettirmek, ortaya koymak, meydana çıkarmak, ayakta tutmak.

Vahiy, vahy etmek. Kavram 603

603 Yüce Allah'ın bir resûl/elçi göndererek ya da ilham ettirerek ya da bir perde arkasından kullarından dilediğine ilettiği her türlü mesajdır. Bu mesaj illa ki tüm insanları ilgilendiren ayetler olmaz. Örneğin resûl Musa'nın annesine Yüce Allah oğlunun durumu hakkında vahy etmiştir; mesaj iletmiştir. Kutsal kitapların ayetleri de aynı şekilde vahy edilir. Ancak bunlar Yüce Allah'ın tüm insanlara rahmetinden gönderdiği kurtuluş reçetesi olduğu için kitaplaşması sağlanmıştır. Bizleri ilgilendiren, ahiret evreninde sınava tabi tutulacağımız vahiy işte bu kutsal kitaplardır. Sadece kutsal kitaplar. Şu an elimizde şerefli Kur'an var. Bu şerefli Kur'an'a tabi olduğumuzda mutlak ki Yüce Allah'ın vahyine tabi olmuş oluruz.

31. Lokman Suresi

Ayet 17

Arapça Metin (Harekeli)

3484|31|17|يَٰبُنَىَّ أَقِمِ ٱلصَّلَوٰةَ وَأْمُرْ بِٱلْمَعْرُوفِ وَٱنْهَ عَنِ ٱلْمُنكَرِ وَٱصْبِرْ عَلَىٰ مَآ أَصَابَكَ إِنَّ ذَٰلِكَ مِنْ عَزْمِ ٱلْأُمُورِ

Arapça Metin (Harekesiz)

3484|31|17|يبني اقم الصلوه وامر بالمعروف وانه عن المنكر واصبر علي ما اصابك ان ذلك من عزم الامور

Latin Literal

17. Yâ buneyye ekımıs salâte ve’mur bil ma’rûfi venhe anil munkeri vasbir alâ mâ esâbek(esâbeke), inne zâlike min azmil umûr(umûri).

Türkçe Çeviri

Ey oğlum! İkame572 et salâtı5; ve emret marûfla73; ve engelle/yasakla münkerden82; ve sabret51 sana isabet eden üzerine; doğrusu bu azimden* emirlerdir/işlerdir.

Ahmed Samira Çevirisi

17 You my son, keep up/start the prayers, and order/command with the kindness/known , and forbid/prevent from the defiance of God and His orders/obscenity, and be patient on what struck/hit you , that (is) from the matter’s/affair’s decisiveness/determination .

Kelime Kelime Analiz Tablosu

No Kelime Anlam Arapça Kök
1 ya buneyye ey oğlum يَابُنَيَّ بني
2 ekimi dik/ayakta tut أَقِمِ قوم
3 s-salate salatı الصَّلَاةَ صلو
4 ve'mur ve emret وَأْمُرْ امر
5 bil-mea'rufi evrensel kabulleri/normları بِالْمَعْرُوفِ عرف
6 venhe ve engelle/yasakla وَانْهَ نهي
7 ani عَنِ -
8 l-munkeri iğrençleştirilmişten/çirkinleştirilmişten الْمُنْكَرِ نكر
9 vesbir ve sabret/metanetle diren وَاصْبِرْ صبر
10 ala üzerine عَلَىٰ -
11 ma مَا -
12 esabeke isabet edene أَصَابَكَ صوب
13 inne doğrusu إِنَّ -
14 zalike bunlar ذَٰلِكَ -
15 min مِنْ -
16 azmi azimden/engelleri aşma kararlılığından عَزْمِ عزم
17 l-umuri işlerdir الْأُمُورِ امر

Notlar

Not 1

*Engelleri aşma kararlılığından.

📚 Bu Ayette Geçen Kavramlar:

Müminlerin günlük vakitli salâtı. Kavram 5

5 Müminlerin belirli vakitlerde (sabah ve akşam) akılla/fikirle Kur’an okuması, Kur’an dersi yaparak Kur’an’ın peşinden koşması. Akşam salâtı (Güneş’in batmasıyla başlar ve havanın tam kararmasıyla biter) ve sabah salâtı (havanın halen tam karanlık olduğu son anlarda başlar ve Güneş’in doğuşuyla biter).

Sabır/sabr. Kavram 51

51 Metanetli direnme. Dengeyi bozmadan/kontrolü kaybetmeden direnme/karşı durma.

Münker Kavram 82

82 İğrençleştirilmiş, çirkinleştirilmiş. Pasif gelen bir kelimedir. Evrenin kabullerini yani işleyişini bozan uygulamalar mutlak ki çirkinlikle ve iğrençlikle sona erer.

İkame etmek. Kavram 572

572 Ayağa kaldırmak, dikmek, kaldırıp devam ettirmek, ortaya koymak, meydana çıkarmak, ayakta tutmak.

Bu sûredeki kavramlar

📄 PDF Hazırlanıyor

Ayetler hazırlanıyor...

Kur'an-ı Kerim - Kavram 82: Münker

Kavram Bilgisi

Kavram Adı: Münker

Kavram No: 82

Kısa Açıklama: 82 İğrençleştirilmiş, çirkinleştirilmiş. Pasif gelen bir kelimedir. Evrenin kabullerini yani işleyişini bozan uygulamalar mutlak ki çirkinlikle ve iğrençlikle sona erer.

Bu Kavramın Geçtiği Ayet Sayısı: 11

Bu Kavramın Geçtiği Ayetler

Âl-i İmrân Suresi - Ayet 104

Türkçe Meal: Ve olsun sizlerden bir ümmet/topluluk (ki) davet ederler/çağırırlar hayra doğru; ve emrederler 200 marufla 291 ; ve menederler münkerden 82 ; ve işte bunlar; onlardır felaha 326 ulaşanlar.

Arapça: 397|3|104|ولتكن منكم امه يدعون الي الخير ويامرون بالمعروف وينهون عن المنكر واوليك هم المفلحون

Âl-i İmrân Suresi - Ayet 110

Türkçe Meal: Oldunuz insanlar için çıkarılmış hayırlı/iyi bir ümmet 305 ; emredersiniz 200 marufla 291 ; ve menedersiniz münkerden 82 ; ve iman 47 edesiniz Allah'a; ve eğer iman 47 etseydi kitap ehli 135 ; mutlak olurdu bir hayır onlara; onlardandır müminler 451 ; ve ekserisi/çoğu onların fâsıklardır 38 .

Arapça: 403|3|110|كنتم خير امه اخرجت للناس تامرون بالمعروف وتنهون عن المنكر وتومنون بالله ولو امن اهل الكتب لكان خيرا لهم منهم المومنون واكثرهم الفسقون

Âl-i İmrân Suresi - Ayet 114

Türkçe Meal: İman 47 ederler * Allah'a ve ahiret gününe; ve emrederler 200 marufla 291 ; ve menederler münkerden 82 ; ve seri/çabuk olurlar hayırda; ve işte onlar 456 ; sâlihlerdendir 217 .

Arapça: 407|3|114|يومنون بالله واليوم الاخر ويامرون بالمعروف وينهون عن المنكر ويسرعون في الخيرت واوليك من الصلحين

Mâide Suresi - Ayet 79

Türkçe Meal: Oldular men etmezler/engellemezler münkerden 82 ; faaliyet içindedirler ona * ; ne kötüdür faaliyet içinde oldukları.

Arapça: 748|5|79|كانوا لا يتناهون عن منكر فعلوه لبيس ما كانوا يفعلون

Tevbe Suresi - Ayet 67

Türkçe Meal: Münâfık 26 erkekler ve münâfık 26 kadınlar * ; bir kısmı onların bir kısımdandır; emrederler münkeri 82 ve menederler maruftan 291 ; ve tutarlar/kavrarlar ** ellerini; unuttular Allah'ı; öyle ki unuttu (Allah) onları; doğrusu münâfıklar 26 ; işte onlardır fâsıklar 38 .

Arapça: 1302|9|67|المنفقون والمنفقت بعضهم من بعض يامرون بالمنكر وينهون عن المعروف ويقبضون ايديهم نسوا الله فنسيهم ان المنفقين هم الفسقون

Tevbe Suresi - Ayet 71

Türkçe Meal: Ve mümin 27 erkekler; ve mümin 27 kadınlar * ; onların bir kısmı velileridir 28 bir kısmın; emrederler marufla 291 ve engellerler münkeri 82 ; ve ikame 572 ederler salâtı 5 ; ve verirler zekâtı 10 ; ve itaat ederler Allah'a ve O’nun resûlüne 418 ; işte bunlar, rahmet 271 edecektir onlara Allah; doğrusu Allah bir Azîzdir 37 ; bir Hakîmdir 9 .

Arapça: 1306|9|71|والمومنون والمومنت بعضهم اوليا بعض يامرون بالمعروف وينهون عن المنكر ويقيمون الصلوه ويوتون الزكوه ويطيعون الله ورسوله اوليك سيرحمهم الله ان الله عزيز حكيم

Tevbe Suresi - Ayet 112

Türkçe Meal: Tevbe 33 edenlerdir; kulluk edenlerdir; hamd 3 edenlerdir; seyahat edenlerdir * ; rükû 11 edenlerdir; secde 12 edenlerdir; emredenlerdir marufla 291 ; ve engelleyenlerdir/yasaklayanlardır münkeri 82 ; ve koruyanlardır Allah'ın hudutlarını; ve müjdele müminleri 27 .

Arapça: 1347|9|112|التيبون العبدون الحمدون السيحون الركعون السجدون الامرون بالمعروف والناهون عن المنكر والحفظون لحدود الله وبشر المومنين

Nahl Suresi - Ayet 90

Türkçe Meal: Doğrusu Allah emreder adaleti 680 ve ihsânı 250 ve vermeyi yakınlık 130 sahiplerine; ve meneder fahşâdan 81 ve münkerden 82 ; ve aranmaktan/bakınmaktan yanlışa/taşmaya; vaaz 653 verir * sizlere; belki sizler zikredersiniz 78 .

Arapça: 1989|16|90|ان الله يامر بالعدل والاحسن وايتاي ذي القربي وينهي عن الفحشا والمنكر والبغي يعظكم لعلكم تذكرون

Hac Suresi - Ayet 41

Türkçe Meal: Kimseler; eğer güçlendirsek/sağlam şekilde yerleştirsek yerde/yeryüzünde; ikame 572 ederlerdi salâtı 5 ; ve verirlerdi zekâtı 10 ; ve emrederlerdi marufla 291 ; ve engellerlerdi/yasaklarlardı münkeri 82 ; ve Allah'adır akıbeti 892 emirlerin/işlerin.

Arapça: 2634|22|41|الذين ان مكنهم في الارض اقاموا الصلوه واتوا الزكوه وامروا بالمعروف ونهوا عن المنكر ولله عقبه الامور

Ankebût Suresi - Ayet 45

Türkçe Meal: Oku vahyedileni 603 sana kitaptan; ve ikame 572 et salâtı 5 ; doğrusu salât 5 engeller/meneder fahşâttan 81 ; ve münkerden 82 ; ve mutlak ki zikri 78 Allah'ı en büyüktür; ve Allah bilir ürettiklerinizi.

Arapça: 3383|29|45|اتل ما اوحي اليك من الكتب واقم الصلوه ان الصلوه تنهي عن الفحشا والمنكر ولذكر الله اكبر والله يعلم ما تصنعون

Lokman Suresi - Ayet 17

Türkçe Meal: Ey oğlum! İkame 572 et salâtı 5 ; ve emret marûfla 73 ; ve engelle/yasakla münkerden 82 ; ve sabret 51 sana isabet eden üzerine; doğrusu bu azimden * emirlerdir/işlerdir.

Arapça: 3484|31|17|يبني اقم الصلوه وامر بالمعروف وانه عن المنكر واصبر علي ما اصابك ان ذلك من عزم الامور