Şerefli Kur’ân Meali
Arapça · Latin · Meal · Kavramlarla
Henüz sûre seçilmedi.
📝 Metin Ayarları
🔧 Araçlar
📑 Kişisel
📄 PDF
💾 Veri Yönetimi
Ayet alanları:
Kapsam:
Eşleştirme:
📖 Arama Operatörleri

Arama Operatörleri:

  • VE / AND: Her iki terim de bulunmalı
    Örnek: rahman VE rahim
  • VEYA / OR: Terimlerden biri yeterli
    Örnek: cehennem VEYA nar
  • DEĞİL / NOT: Terimi çıkar
    Örnek: kitap DEĞİL ehli
  • " ": Tam ifade (tırnak içinde)
    Örnek: "la ilahe illallah"
  • ( ): Grup/öncelik belirleme
    Örnek: (cennet VEYA firdevs) VE mümin
📚

Kavram 336: Allah'ın yolu.

Bu kavram 36 ayette geçmektedir

📖 Kısa Açıklama

336Tek tanrıcı, monoteist inanç öğretisi yolu. Kutsal kitapların öğretilerinin yolu. Sadece Kur'an öğretileri.

2. Bakara Suresi

Ayet 154

Arapça Metin (Harekeli)

161|2|154|وَلَا تَقُولُوا۟ لِمَن يُقْتَلُ فِى سَبِيلِ ٱللَّهِ أَمْوَٰتٌۢ بَلْ أَحْيَآءٌ وَلَٰكِن لَّا تَشْعُرُونَ

Arapça Metin (Harekesiz)

161|2|154|ولا تقولوا لمن يقتل في سبيل الله اموت بل احيا ولكن لا تشعرون

Latin Literal

154. Ve lâ tekûlû li men yuktelu fî sebîlillâhi emvât(emvâtun), bel ehyâun ve lâkin lâ teş’urûn(teş’urûne).

Türkçe Çeviri

Demeyin Allah yolunda336 katledilmiş35 kimse için; ölülerdir/mevtalardır; evet! dirilerdir; ve lakin/ancak (sizler) anlamazsınız.

Ahmed Samira Çevirisi

154 And do not say to whom is being killed in God’s way/sake : "Deads." But (they are) alive, and but you do not feel/know/sense.

Kelime Kelime Analiz Tablosu

No Kelime Anlam Arapça Kök
1 ve la وَلَا -
2 tekulu demeyin تَقُولُوا قول
3 limen kimse için لِمَنْ -
4 yuktelu katledildi يُقْتَلُ قتل
5 fi -nda فِي -
6 sebili yolu- سَبِيلِ سبل
7 llahi Allah اللَّهِ -
8 emvatun ölüler/mevtalar أَمْوَاتٌ موت
9 bel Evet بَلْ -
10 ehya'un dirilerdir أَحْيَاءٌ حيي
11 velakin fakat وَلَٰكِنْ -
12 la لَا -
13 teş'urune anlamazsınız تَشْعُرُونَ شعر

2. Bakara Suresi

Ayet 195

Arapça Metin (Harekeli)

202|2|195|وَأَنفِقُوا۟ فِى سَبِيلِ ٱللَّهِ وَلَا تُلْقُوا۟ بِأَيْدِيكُمْ إِلَى ٱلتَّهْلُكَةِ وَأَحْسِنُوٓا۟ إِنَّ ٱللَّهَ يُحِبُّ ٱلْمُحْسِنِينَ

Arapça Metin (Harekesiz)

202|2|195|وانفقوا في سبيل الله ولا تلقوا بايديكم الي التهلكه واحسنوا ان الله يحب المحسنين

Latin Literal

195. Ve enfikû fî sebîlillâhi ve lâ tulkû bi eydîkum ilet tehluketi, ve ahsinû, innallâhe yuhıbbul muhsinîn(muhsinîne).

Türkçe Çeviri

Ve infak6 edin Allah yolunda336; ve atmayın (kendinizi) ellerinizle tehlikeye doğru*; ve iyilik/güzellik yapın**; doğrusu Allah sever iyilik/güzellik yapanları.

Ahmed Samira Çevirisi

195 And spend in God’s way/sake and do not throw with your hands to the destruction , and do good, that God loves/likes the good doers.

Kelime Kelime Analiz Tablosu

No Kelime Anlam Arapça Kök
1 ve enfiku ve infak edin وَأَنْفِقُوا نفق
2 fi فِي -
3 sebili yolunda سَبِيلِ سبل
4 llahi Allah اللَّهِ -
5 ve la ve وَلَا -
6 tulku atmayın تُلْقُوا لقي
7 bieydikum ellerinizle بِأَيْدِيكُمْ يدي
8 ila doğru إِلَى -
9 t-tehluketi tehlikeye التَّهْلُكَةِ هلك
10 ve ehsinu ve iyilik/güzellik yapın وَأَحْسِنُوا حسن
11 inne doğrusu إِنَّ -
12 llahe Allah اللَّهَ -
13 yuhibbu sever يُحِبُّ حبب
14 l-muhsinine iyilik/güzellik yapanları الْمُحْسِنِينَ حسن

Notlar

Not 1

*Göre göre tehlikeye doğru ilerlemek tek tanrıcı inancına uygun değildir. Tek tanrıcılar tehlikelere karşı tedbirli olur.**Tek tanrıcılar iyilik/güzellik yapar. Bulundukları her yerde ve zamanda iyiliği ve güzelliği hakim kılarlar. Yüce Allah'ın da kendilerini sevdiğini tüm kalpleriyle hissederler. İyilik/güzellik yapanlara Yüce Allah iyilikle/güzellikle cevap verir; karşılık verir.

2. Bakara Suresi

Ayet 218

Arapça Metin (Harekeli)

225|2|218|إِنَّ ٱلَّذِينَ ءَامَنُوا۟ وَٱلَّذِينَ هَاجَرُوا۟ وَجَٰهَدُوا۟ فِى سَبِيلِ ٱللَّهِ أُو۟لَٰٓئِكَ يَرْجُونَ رَحْمَتَ ٱللَّهِ وَٱللَّهُ غَفُورٌ رَّحِيمٌ

Arapça Metin (Harekesiz)

225|2|218|ان الذين امنوا والذين هاجروا وجهدوا في سبيل الله اوليك يرجون رحمت الله والله غفور رحيم

Latin Literal

218. İnnellezîne âmenû vellezîne hâcerû ve câhedû fî sebîlillâhi, ulâike yercûne rahmetallâh(rahmetallâhi), vallâhu gafûrun rahîm(rahîmun).

Türkçe Çeviri

Doğrusu kimseler (ki) iman47 ettiler; ve kimseler (ki) hicret ettiler355; ve cihat356 ettiler Allah yolunda336; işte bunlardır; umarlar rahmetini Allah'ın; ve Allah Gafûr’dur20; Rahîm’dir20.

Ahmed Samira Çevirisi

218 That those who believed and those who emigrated and struggled/exerted in God’s way/sake ,those hope/expect God’s mercy , and God (is) forgiving, most merciful .

Kelime Kelime Analiz Tablosu

No Kelime Anlam Arapça Kök
1 inne doğrusu إِنَّ -
2 ellezine kimseler الَّذِينَ -
3 amenu iman ettiler امَنُوا امن
4 vellezine ve kimseler وَالَّذِينَ -
5 haceru ve hicret ettiler هَاجَرُوا هجر
6 ve cahedu ve cihat ettiler وَجَاهَدُوا جهد
7 fi فِي -
8 sebili yolunda سَبِيلِ سبل
9 llahi Allah اللَّهِ -
10 ulaike işte bunlar أُولَٰئِكَ -
11 yercune umarlar يَرْجُونَ رجو
12 rahmete rahmetini رَحْمَتَ رحم
13 llahi Allah'ın اللَّهِ -
14 vallahu ve Allah وَاللَّهُ -
15 gafurun Gafûr’dur غَفُورٌ غفر
16 rahimun Rahîm’dir رَحِيمٌ رحم

📚 Bu Ayette Geçen Kavramlar:

Gafûr Kavram 20

20 Bağışlayan.

iman Kavram 47

47 Akılcı delillerle/kanıtlarla emin olma.

Allah'ın yolu. Kavram 336

336 Tek tanrıcı, monoteist inanç öğretisi yolu. Kutsal kitapların öğretilerinin yolu. Sadece Kur'an öğretileri.

Hicret etmek. Kavram 355

355 Göç etmek, bırakıp terk etmek, göçmen olmak.

Cihat etmek Kavram 356

356 Mücadele etmek. Kur’an’da savaş/öldürmek katletmek olarak işaret edilir. Cihat etmek Kur’an’la yapılan mücadeledir. 25:52 ayetinde kâfirlerle karşı en büyük cihadın Kur’an’la yapılması gerektiğini Yüce Rabbimiz apaçık bir şekilde bizlere bildirilmektedir. Kur’an’la cihat eden kimselere de mücahit denir.

2. Bakara Suresi

Ayet 261

Arapça Metin (Harekeli)

268|2|261|مَّثَلُ ٱلَّذِينَ يُنفِقُونَ أَمْوَٰلَهُمْ فِى سَبِيلِ ٱللَّهِ كَمَثَلِ حَبَّةٍ أَنۢبَتَتْ سَبْعَ سَنَابِلَ فِى كُلِّ سُنۢبُلَةٍ مِّا۟ئَةُ حَبَّةٍ وَٱللَّهُ يُضَٰعِفُ لِمَن يَشَآءُ وَٱللَّهُ وَٰسِعٌ عَلِيمٌ

Arapça Metin (Harekesiz)

268|2|261|مثل الذين ينفقون امولهم في سبيل الله كمثل حبه انبتت سبع سنابل في كل سنبله مايه حبه والله يضعف لمن يشا والله وسع عليم

Latin Literal

261. Meselullezîne yunfikûne emvâlehum fî sebîlillâhi ke meseli habbetin enbetet seb’a senâbile fî kulli sunbuletin mietu habbeh(habbetin), vallâhu yudâifu li men yeşâu, vallâhu vâsiun alîm(alîmun).

Türkçe Çeviri

Mallarını Allah yolunda336 infak6 eden kimselerin misali; misali gibidir bir tohum; yetiştirdi yedi başak; her başağındadır yüz tohum; ve Allah katlar dilediği kimseye; ve Allah Vâsi’dir297; Alîm’dir8.

Ahmed Samira Çevirisi

261 (The) example/proverb (of) those who spend their properties/wealth in God’s way/sake (is) as/like (the) example/proverb of a seed/grain (that) sprouted/grew seven ears/spikes , in every ear/spike (are) one hundred grain(s)/seed(s), and God doubles/multiplies for whom He wills/wants, and God (is) rich/abundant ,knowledgeable.

Kelime Kelime Analiz Tablosu

No Kelime Anlam Arapça Kök
1 meselu misali مَثَلُ مثل
2 ellezine kimselerin الَّذِينَ -
3 yunfikune infak ederler يُنْفِقُونَ نفق
4 emvalehum mallarını أَمْوَالَهُمْ مول
5 fi فِي -
6 sebili yolunda سَبِيلِ سبل
7 llahi Allah اللَّهِ -
8 kemeseli misali gibidir كَمَثَلِ مثل
9 habbetin bir tohum حَبَّةٍ حبب
10 enbetet yetiştirdi أَنْبَتَتْ نبت
11 seb'a yedi سَبْعَ سبع
12 senabile başak سَنَابِلَ سنبل
13 fi فِي -
14 kulli her كُلِّ كلل
15 sunbuletin başağında سُنْبُلَةٍ سنبل
16 miaetu yüz مِائَةُ ماي
17 habbetin tohum حَبَّةٍ حبب
18 vallahu ve Allah وَاللَّهُ -
19 yudaifu katlar يُضَاعِفُ ضعف
20 limen kimseye لِمَنْ -
21 yeşa'u dilediği يَشَاءُ شيا
22 vallahu ve Allah وَاللَّهُ -
23 vasiun Vâsi’dir وَاسِعٌ وسع
24 alimun Alîm’dir عَلِيمٌ علم

📚 Bu Ayette Geçen Kavramlar:

infak Kavram 6

6 Affedilen, gönülden kopan, temiz ve güzel şeylerden ihtiyaç sahipleri için harcama.

Alîm Kavram 8

8 Bilen.

Vâsi Kavram 297

297 Genişleten, enginleştiren, hacim kazandırarak büyüten.

Allah'ın yolu. Kavram 336

336 Tek tanrıcı, monoteist inanç öğretisi yolu. Kutsal kitapların öğretilerinin yolu. Sadece Kur'an öğretileri.

2. Bakara Suresi

Ayet 262

Arapça Metin (Harekeli)

269|2|262|ٱلَّذِينَ يُنفِقُونَ أَمْوَٰلَهُمْ فِى سَبِيلِ ٱللَّهِ ثُمَّ لَا يُتْبِعُونَ مَآ أَنفَقُوا۟ مَنًّا وَلَآ أَذًى لَّهُمْ أَجْرُهُمْ عِندَ رَبِّهِمْ وَلَا خَوْفٌ عَلَيْهِمْ وَلَا هُمْ يَحْزَنُونَ

Arapça Metin (Harekesiz)

269|2|262|الذين ينفقون امولهم في سبيل الله ثم لا يتبعون ما انفقوا منا ولا اذي لهم اجرهم عند ربهم ولا خوف عليهم ولا هم يحزنون

Latin Literal

262. Ellezîne yunfikûne emvâlehum fî sebîlillâhi summe lâ yutbiûne mâ enfekû mennen ve lâ ezen lehum ecruhum inde rabbihim, ve lâ havfun aleyhim ve lâ hum yahzenûn(yahzenûne).

Türkçe Çeviri

Kimseler (ki) infak6 ederler mallarını Allah yolunda336; sonra tabi etmezler infak6 ettiklerini bir minnete ve de bir eziyete; onlaradır ecirleri820 Rableri4 indinde/katında; ve yoktur bir korku onların üzerine; ve onlar hüzünlenmezler.

Ahmed Samira Çevirisi

262 Those who spend their properties/wealths in God’s way/sake , then they do not follow what they spend (by) bragging , and nor mild harm , for them (is) their reward/wage at their Lord, and no fear on them and nor they be sad/grieving.

Kelime Kelime Analiz Tablosu

No Kelime Anlam Arapça Kök
1 ellezine kimseler الَّذِينَ -
2 yunfikune infak eden يُنْفِقُونَ نفق
3 emvalehum mallarını أَمْوَالَهُمْ مول
4 fi فِي -
5 sebili yolunda سَبِيلِ سبل
6 llahi Allah اللَّهِ -
7 summe sonra ثُمَّ -
8 la لَا -
9 yutbiune tabi etmezler يُتْبِعُونَ تبع
10 ma مَا -
11 enfeku infak ettiklerini أَنْفَقُوا نفق
12 mennen bir minnete مَنًّا منن
13 ve la وَلَا -
14 ezen ve de bir eziyete أَذًى اذي
15 lehum onlaradır لَهُمْ -
16 ecruhum ecirleri أَجْرُهُمْ اجر
17 inde indinde عِنْدَ عند
18 rabbihim Rableri رَبِّهِمْ ربب
19 ve la ve yoktur وَلَا -
20 havfun bir korku خَوْفٌ خوف
21 aleyhim onların üzerine عَلَيْهِمْ -
22 ve la ve وَلَا -
23 hum onlar هُمْ -
24 yehzenune hüzünlenmezler يَحْزَنُونَ حزن

📚 Bu Ayette Geçen Kavramlar:

Rab Kavram 4

4 Efendi, komuta eden.

infak Kavram 6

6 Affedilen, gönülden kopan, temiz ve güzel şeylerden ihtiyaç sahipleri için harcama.

Allah'ın yolu. Kavram 336

336 Tek tanrıcı, monoteist inanç öğretisi yolu. Kutsal kitapların öğretilerinin yolu. Sadece Kur'an öğretileri.

Ecir Kavram 820

820 Ödül, mükafat.

2. Bakara Suresi

Ayet 273

Arapça Metin (Harekeli)

280|2|273|لِلْفُقَرَآءِ ٱلَّذِينَ أُحْصِرُوا۟ فِى سَبِيلِ ٱللَّهِ لَا يَسْتَطِيعُونَ ضَرْبًا فِى ٱلْأَرْضِ يَحْسَبُهُمُ ٱلْجَاهِلُ أَغْنِيَآءَ مِنَ ٱلتَّعَفُّفِ تَعْرِفُهُم بِسِيمَٰهُمْ لَا يَسْـَٔلُونَ ٱلنَّاسَ إِلْحَافًا وَمَا تُنفِقُوا۟ مِنْ خَيْرٍ فَإِنَّ ٱللَّهَ بِهِۦ عَلِيمٌ

Arapça Metin (Harekesiz)

280|2|273|للفقرا الذين احصروا في سبيل الله لا يستطيعون ضربا في الارض يحسبهم الجاهل اغنيا من التعفف تعرفهم بسيمهم لا يسلون الناس الحافا وما تنفقوا من خير فان الله به عليم

Latin Literal

273. Lil fukarâillezîne uhsirû fî sebîlillâhi lâ yestatîûne darben fîl ardı, yahsebuhumul câhilu agniyâe minet teaffuf(teaffufi), ta’rifuhum bi sîmâhum, lâ yes’elûnen nâse ilhâfâ(ilhâfen), ve mâ tunfikû min hayrin fe innallâhe bihî alîm(alîmun).

Türkçe Çeviri

Fakirler/fukaralar içindir (infak); Allah yolunda336 kuşatılmış* kimseyedir; tabi olmazlar bir darba (ayakları vurmaya yere/seyahate) yerde; sanır cahil (onları) zengin; iffetlerinden (dolayı); tanırsın onları simalarıyla; sual etmezler/sormazlar insanlara sırnaşıkça; ve infak6 ettiğiniz bir hayırdan öyle ki doğrusu Allah bilendir onu.

Ahmed Samira Çevirisi

273 For the poor , those who were restricted/surrounded in God’s way/sake , they are not able (to go) moving/traveling in the earth/Planet Earth, the ignorant/foolish thinks/supposes them (as) rich from the purity/refrainment (dignity), you know them by their expressions/marks , they do not ask/question the people persistently , and what you spend from goodness/wealth , so that God (is) with it knowledgeable.

Kelime Kelime Analiz Tablosu

No Kelime Anlam Arapça Kök
1 lilfukara'i fakirler/fukaralar içindir لِلْفُقَرَاءِ فقر
2 ellezine kimselere الَّذِينَ -
3 uhsiru kuşatıldı أُحْصِرُوا حصر
4 fi فِي -
5 sebili yolunda سَبِيلِ سبل
6 llahi Allah اللَّهِ -
7 la لَا -
8 yestetiune tabi olmazlar يَسْتَطِيعُونَ طوع
9 derben bir darba (ayakları vurmaya yere/seyahate) ضَرْبًا ضرب
10 fi فِي -
11 l-erdi yerde الْأَرْضِ ارض
12 yehsebuhumu hesap eder/sanar يَحْسَبُهُمُ حسب
13 l-cahilu cahil الْجَاهِلُ جهل
14 egniya'e zengin أَغْنِيَاءَ غني
15 mine مِنَ -
16 t-teaffufi iffetlerinden التَّعَفُّفِ عفف
17 tea'rifuhum tanırsın onları تَعْرِفُهُمْ عرف
18 bisimahum simalarıyla بِسِيمَاهُمْ سوم
19 la لَا -
20 yeselune sual etmezler/sormazlar يَسْأَلُونَ سال
21 n-nase insanlara النَّاسَ نوس
22 ilhafen sırnaşık/ısrarcı إِلْحَافًا لحف
23 ve ma ve وَمَا -
24 tunfiku infak ettiğiniz تُنْفِقُوا نفق
25 min مِنْ -
26 hayrin bir hayırdan خَيْرٍ خير
27 feinne öyle ki doğrusu فَإِنَّ -
28 llahe Allah اللَّهَ -
29 bihi onu بِهِ -
30 alimun bilendir عَلِيمٌ علم

Notlar

Not 1

*Baskı ve zulümle rızkını arayamaz, kazanamaz olmuş; fakirleştirilmiş. Eli ayağı bağlanmış.

📚 Bu Ayette Geçen Kavramlar:

infak Kavram 6

6 Affedilen, gönülden kopan, temiz ve güzel şeylerden ihtiyaç sahipleri için harcama.

Allah'ın yolu. Kavram 336

336 Tek tanrıcı, monoteist inanç öğretisi yolu. Kutsal kitapların öğretilerinin yolu. Sadece Kur'an öğretileri.

3. Âl-i İmrân Suresi

Ayet 99

Arapça Metin (Harekeli)

392|3|99|قُلْ يَٰٓأَهْلَ ٱلْكِتَٰبِ لِمَ تَصُدُّونَ عَن سَبِيلِ ٱللَّهِ مَنْ ءَامَنَ تَبْغُونَهَا عِوَجًا وَأَنتُمْ شُهَدَآءُ وَمَا ٱللَّهُ بِغَٰفِلٍ عَمَّا تَعْمَلُونَ

Arapça Metin (Harekesiz)

392|3|99|قل ياهل الكتب لم تصدون عن سبيل الله من امن تبغونها عوجا وانتم شهدا وما الله بغفل عما تعملون

Latin Literal

99. Kul yâ ehlel kitâbi lime tesuddûne an sebîlillâhi men âmene tebgûnehâ ivecen ve entum şuhedâu ve mâllâhu bi gâfilin ammâ ta’melûn(ta’melûne).

Türkçe Çeviri

De ki: "Ey kitap ehli135! Niçin engellersiniz Allah’ın yolundan336 iman47 etmiş kimseyi? Aranırsınız/bakınırsınız bir eğriliğe; ve sizler şahitlersiniz tanıklarsınız (da); ve Allah gâfil310 değildir yaptıklarınızdan."

Ahmed Samira Çevirisi

99 Say: "You The Book’s people , why do you prevent/obstruct from God’s way/path who believed, you desire it (be) bent/crookedness, and you are witnessing/testifying, and God is not with ignoring/neglecting what you are making/doing/working."

Kelime Kelime Analiz Tablosu

No Kelime Anlam Arapça Kök
1 kul de ki قُلْ قول
2 ya ehle ehli يَا أَهْلَ اهل
3 l-kitabi kitap الْكِتَابِ كتب
4 lime niçin لِمَ -
5 tesuddune engellersiniz تَصُدُّونَ صدد
6 an عَنْ -
7 sebili yolundan سَبِيلِ سبل
8 llahi Allah’ın اللَّهِ -
9 men kimseyi مَنْ -
10 amene iman etmiş امَنَ امن
11 tebguneha aranırsınız/bakınırsınız تَبْغُونَهَا بغي
12 ivecen bir eğriliğe عِوَجًا عوج
13 veentum ve sizler وَأَنْتُمْ -
14 şuheda'u şahitlersiniz/tanıklarsınız شُهَدَاءُ شهد
15 ve ma ve değildir وَمَا -
16 llahu Allah اللَّهُ -
17 bigafilin gafil بِغَافِلٍ غفل
18 amma عَمَّا -
19 tea'melune yaptıklarınızdan تَعْمَلُونَ عمل

📚 Bu Ayette Geçen Kavramlar:

iman Kavram 47

47 Akılcı delillerle/kanıtlarla emin olma.

Kitap ehli Kavram 135

135 Hristiyanlar ve Yahudiler başta olmak üzere Kur'an öncesi kendilerine kitap verilmiş olan topluluklar.

Gâfil, gâfil. Kavram 310

310 Aymaz, bilmez, farkında olmayan.

Allah'ın yolu. Kavram 336

336 Tek tanrıcı, monoteist inanç öğretisi yolu. Kutsal kitapların öğretilerinin yolu. Sadece Kur'an öğretileri.

3. Âl-i İmrân Suresi

Ayet 146

Arapça Metin (Harekeli)

439|3|146|وَكَأَيِّن مِّن نَّبِىٍّ قَٰتَلَ مَعَهُۥ رِبِّيُّونَ كَثِيرٌ فَمَا وَهَنُوا۟ لِمَآ أَصَابَهُمْ فِى سَبِيلِ ٱللَّهِ وَمَا ضَعُفُوا۟ وَمَا ٱسْتَكَانُوا۟ وَٱللَّهُ يُحِبُّ ٱلصَّٰبِرِينَ

Arapça Metin (Harekesiz)

439|3|146|وكاين من نبي قتل معه ربيون كثير فما وهنوا لما اصابهم في سبيل الله وما ضعفوا وما استكانوا والله يحب الصبرين

Latin Literal

146. Ve keeyyin min nebiyyin kâtele, meahu rıbbiyyûne kesîr(kesîrun), fe mâ vehenû li mâ asâbehum fî sebîlillâhi ve mâ daufû ve mestekânû vallâhu yuhibbus sâbirîn(sâbirîne).

Türkçe Çeviri

Ve nicedir bir nebiden (ki) katletti35 (o); onun (nebinin) yanındadır birçok rabbânî462; öyle ki gevşemiş değillerdi isabet edene onlara Allah yolunda336; ve zaafa* kapılmış değillerdi; ve boyun eğmiş değillerdi; ve Allah sever sabredenleri51.

Ahmed Samira Çevirisi

146 And how many from a prophet fought/killed with him many knowledgeable Lord worshippers? So they did not weaken/enfeeble for (what) struck them in God’s sake , and they did not weaken, and they did not become humiliated/disgraced, and God loves/likes the patient.

Kelime Kelime Analiz Tablosu

No Kelime Anlam Arapça Kök
1 ve keeyyin ve nicedir وَكَأَيِّنْ -
2 min مِنْ -
3 nebiyyin bir nebiden نَبِيٍّ نبا
4 katele katletti (o) قَاتَلَ قتل
5 meahu onun yanındadır مَعَهُ -
6 ribbiyyune Rabbani رِبِّيُّونَ ربب
7 kesirun birçok كَثِيرٌ كثر
8 fema öyle ki değillerdi فَمَا -
9 vehenu gevşemiş وَهَنُوا وهن
10 lima لِمَا -
11 esabehum isabet edene onlara أَصَابَهُمْ صوب
12 fi فِي -
13 sebili yolunda سَبِيلِ سبل
14 llahi Allah اللَّهِ -
15 ve ma ve değillerdi وَمَا -
16 deufu zaafa kapılmış ضَعُفُوا ضعف
17 ve ma ve değillerdi وَمَا -
18 stekanu boyun eğmiş اسْتَكَانُوا كين
19 vallahu ve Allah وَاللَّهُ -
20 yuhibbu sever يُحِبُّ حبب
21 s-sabirine sabredenleri الصَّابِرِينَ صبر

Notlar

Not 1

*İrade kaybı, güçsüzlük, eksiklik, düşkünlük.

📚 Bu Ayette Geçen Kavramlar:

Katletmek Kavram 35

35 Savaşmak, zor duruma sokmak, aşırı derecede rahatsız etmek, zarar vermek. Katletmek öldürmek asla değildir. 33:16 ayetinde Yüce Allah bizlere işaretini vermiştir. 33:16 ayetinde "De ki: "Asla menfaat sağlamaz sizlere firar eğer firar etseydiniz ölümden ya da katillikten; ve o zaman metalandırılmazsınız biraz dışında."" buyrulmuştur. Bu ayetten net olarak anlarız ki ölüm ile katillik aynı şey asla değildir. Farklı kavramlar olduğunu Rabbimiz bu iki kelimeyi "ya da", "veya" anlamında olan "evi" ayracıyla ayırarak göstermiştir. Her katletme illa ki ölümle sonuçlanmak zorunda değildir. Ancak ölümle de sonuçlanabilir.

Sabır/sabr. Kavram 51

51 Metanetli direnme. Dengeyi bozmadan/kontrolü kaybetmeden direnme/karşı durma.

Allah'ın yolu. Kavram 336

336 Tek tanrıcı, monoteist inanç öğretisi yolu. Kutsal kitapların öğretilerinin yolu. Sadece Kur'an öğretileri.

Rabbânî Kavram 462

462 Sadece Rabba kulluk/kölelik edenler.

3. Âl-i İmrân Suresi

Ayet 157

Arapça Metin (Harekeli)

450|3|157|وَلَئِن قُتِلْتُمْ فِى سَبِيلِ ٱللَّهِ أَوْ مُتُّمْ لَمَغْفِرَةٌ مِّنَ ٱللَّهِ وَرَحْمَةٌ خَيْرٌ مِّمَّا يَجْمَعُونَ

Arapça Metin (Harekesiz)

450|3|157|ولين قتلتم في سبيل الله او متم لمغفره من الله ورحمه خير مما يجمعون

Latin Literal

157. Ve lein kutiltum fî sebîlillâhi ev muttum le magfiretun minallâhi ve rahmetun hayrun mimmâ yecmeûn(yecmeûne).

Türkçe Çeviri

Ve eğer katledilirseniz35 Allah'ın yolunda336 ya da ölürseniz; Allah’tan mutlak bir mağfiret319 ve rahmet271; hayırlıdır topladıklarından.

Ahmed Samira Çevirisi

157 And if (E) you were killed in God’s way/sake or you died, a forgiveness (E) from God, and a mercy (is) better from what they gather/collect/accumulate.

Kelime Kelime Analiz Tablosu

No Kelime Anlam Arapça Kök
1 velein ve eğer وَلَئِنْ -
2 kutiltum katledilirseniz قُتِلْتُمْ قتل
3 fi فِي -
4 sebili yolunda سَبِيلِ سبل
5 llahi Allah اللَّهِ -
6 ev ya da أَوْ -
7 muttum ölürseniz مُتُّمْ موت
8 lemegfiratun mutlak bir mağfiret لَمَغْفِرَةٌ غفر
9 mine مِنَ -
10 llahi Allah’tan اللَّهِ -
11 ve rahmetun ve rahmet وَرَحْمَةٌ رحم
12 hayrun hayırlıdır خَيْرٌ خير
13 mimma مِمَّا -
14 yecmeune topladıklarından يَجْمَعُونَ جمع

📚 Bu Ayette Geçen Kavramlar:

Katletmek Kavram 35

35 Savaşmak, zor duruma sokmak, aşırı derecede rahatsız etmek, zarar vermek. Katletmek öldürmek asla değildir. 33:16 ayetinde Yüce Allah bizlere işaretini vermiştir. 33:16 ayetinde "De ki: "Asla menfaat sağlamaz sizlere firar eğer firar etseydiniz ölümden ya da katillikten; ve o zaman metalandırılmazsınız biraz dışında."" buyrulmuştur. Bu ayetten net olarak anlarız ki ölüm ile katillik aynı şey asla değildir. Farklı kavramlar olduğunu Rabbimiz bu iki kelimeyi "ya da", "veya" anlamında olan "evi" ayracıyla ayırarak göstermiştir. Her katletme illa ki ölümle sonuçlanmak zorunda değildir. Ancak ölümle de sonuçlanabilir.

Rahmet Kavram 271

271 Merhamet. Rahmetin, merhametin tecelli etmiş haline en iyi örnek anne rahmidir. Kadın rahminin bebeğini sararak onun her türlü ihtiyacını gidermesi, her türlü korumayı sağlaması rahmetin en üst seviye tecelli etmesidir. Yüce Allah'ın rahmeti evreni bir anne rahmi gibi sarmıştır, kuşatmıştır. Rabbimizin rahmeti ahiret evreninde müminler için olacaktır.

Mağfiret Kavram 319

319 Bağışlama, affetme.

Allah'ın yolu. Kavram 336

336 Tek tanrıcı, monoteist inanç öğretisi yolu. Kutsal kitapların öğretilerinin yolu. Sadece Kur'an öğretileri.

3. Âl-i İmrân Suresi

Ayet 169

Arapça Metin (Harekeli)

462|3|169|وَلَا تَحْسَبَنَّ ٱلَّذِينَ قُتِلُوا۟ فِى سَبِيلِ ٱللَّهِ أَمْوَٰتًۢا بَلْ أَحْيَآءٌ عِندَ رَبِّهِمْ يُرْزَقُونَ

Arapça Metin (Harekesiz)

462|3|169|ولا تحسبن الذين قتلوا في سبيل الله اموتا بل احيا عند ربهم يرزقون

Latin Literal

169. Ve lâ tahsebennellezîne kutilû fî sebîlillâhi emvâtâ(emvâten), bel ahyâun inde rabbihim yurzekûn(yurzekûne).

Türkçe Çeviri

Ve sanma kimseleri ölüler (ki) katledildiler Allah yolunda336; evet! Diridirler; Rableri4 indinde/katında rızıklandırılırlar472.

Ahmed Samira Çevirisi

169 And do not think/suppose those who (were) killed in God’s sake (are) deads, but (they are) alive at their Lord, being provided for.

Kelime Kelime Analiz Tablosu

No Kelime Anlam Arapça Kök
1 ve la ve وَلَا -
2 tehsebenne sanma تَحْسَبَنَّ حسب
3 ellezine kimseleri الَّذِينَ -
4 kutilu katledildiler قُتِلُوا قتل
5 fi فِي -
6 sebili yolunda سَبِيلِ سبل
7 llahi Allah اللَّهِ -
8 emvaten ölüler أَمْوَاتًا موت
9 bel Evet! بَلْ -
10 ehya'un diridirler أَحْيَاءٌ حيي
11 inde indinde/katında عِنْدَ عند
12 rabbihim Rableri رَبِّهِمْ ربب
13 yurzekune rızıklandırılırlar يُرْزَقُونَ رزق

📚 Bu Ayette Geçen Kavramlar:

Rab Kavram 4

4 Efendi, komuta eden.

Allah'ın yolu. Kavram 336

336 Tek tanrıcı, monoteist inanç öğretisi yolu. Kutsal kitapların öğretilerinin yolu. Sadece Kur'an öğretileri.

Allah yolunda katledilenlerin diri olması, rızıklandırılması. Kavram 472

472 Tek tanrıcılık yolunda katledilenlerin vefat sürecinden hemen sonra Cibrîl gibi, Rakîm yoldaşları gibi elçilerin de bulunduğu Yüce Allah'ın indinde/katında canlanması, orada rızıklandırılması. Bu kimselerin ahiret evreninde gerçekleşecek olan diriliş gününden önce uyandırıldıkları, bilinçlerinin aktif edildiğini anlarız.

3. Âl-i İmrân Suresi

Ayet 195

Arapça Metin (Harekeli)

488|3|195|فَٱسْتَجَابَ لَهُمْ رَبُّهُمْ أَنِّى لَآ أُضِيعُ عَمَلَ عَٰمِلٍ مِّنكُم مِّن ذَكَرٍ أَوْ أُنثَىٰ بَعْضُكُم مِّنۢ بَعْضٍ فَٱلَّذِينَ هَاجَرُوا۟ وَأُخْرِجُوا۟ مِن دِيَٰرِهِمْ وَأُوذُوا۟ فِى سَبِيلِى وَقَٰتَلُوا۟ وَقُتِلُوا۟ لَأُكَفِّرَنَّ عَنْهُمْ سَيِّـَٔاتِهِمْ وَلَأُدْخِلَنَّهُمْ جَنَّٰتٍ تَجْرِى مِن تَحْتِهَا ٱلْأَنْهَٰرُ ثَوَابًا مِّنْ عِندِ ٱللَّهِ وَٱللَّهُ عِندَهُۥ حُسْنُ ٱلثَّوَابِ

Arapça Metin (Harekesiz)

488|3|195|فاستجاب لهم ربهم اني لا اضيع عمل عمل منكم من ذكر او انثي بعضكم من بعض فالذين هاجروا واخرجوا من ديرهم واوذوا في سبيلي وقتلوا وقتلوا لاكفرن عنهم سياتهم ولادخلنهم جنت تجري من تحتها الانهر ثوابا من عند الله والله عنده حسن الثواب

Latin Literal

195. Festecâbe lehum rabbuhum ennî lâ udîu amele âmilin minkum min zekerin ev unsâ, ba’dukum min ba’d(ba’dın), fellezîne hâcerû ve uhricû min diyârihim ve uzû fî sebîlî ve kâtelû ve kutilû le ukeffirenne anhum seyyiâtihim ve le udhılennehum cennâtin tecrî min tahtihâl enhâr(enhâru), sevâben min indillâh(indillâhi) vallâhu indehû husnus sevâb(sevâbi).

Türkçe Çeviri

Ve cevap verdi onlara Rableri4 ki ben zayi etmem sizlerden erkek ya da dişi yapanın yaptığını; bir kısmınız bir kısımdandır; öyle ki kimseler (ki) hicret ettiler; ve çıkarıldılar diyarlarından; ve eziyet edildiler benim yolumda336; ve katlettiler35; ve katledildiler35; mutlak kâfirlik25 ederim onlardan kötülüklerine; ve mutlak sokarım onları cennetlere (ki) akar altından nehirler; bir sevaptır464 Allah’ın indinden/katından; ve Allah’ın kendi katındadır güzel sevaplar464.

Ahmed Samira Çevirisi

195 So their Lord answered/replied to them: "That I do not loose/waste the maker’s/doer’s deed from you, from a male or a female, some/part of you (are) from some/part (you are from each other), so those who emigrated, and were brought out from their homes/houses , and were harmed mildly in My way/sake , and they fought , and they were killed, I cover/substitute (E) from them their sins/crimes, and I will enter them (E) treed gardens, the rivers flow from below/beneath it, a reward from at God, and God at Him (is) the good/beautiful the reward".

Kelime Kelime Analiz Tablosu

No Kelime Anlam Arapça Kök
1 festecabe ve cevap verdi فَاسْتَجَابَ جوب
2 lehum onlara لَهُمْ -
3 rabbuhum Rableri رَبُّهُمْ ربب
4 enni ki ben أَنِّي -
5 la لَا -
6 udiu zayi etmem أُضِيعُ ضيع
7 amele yaptığını عَمَلَ عمل
8 aamilin yapanın عَامِلٍ عمل
9 minkum sizlerden مِنْكُمْ -
10 min مِنْ -
11 zekerin erkek ذَكَرٍ ذكر
12 ev ya da أَوْ -
13 unsa dişi أُنْثَىٰ انث
14 bea'dukum bir kısmınız بَعْضُكُمْ بعض
15 min مِنْ -
16 bea'din bir kızımdandır بَعْضٍ بعض
17 fellezine öyle ki kimseler فَالَّذِينَ -
18 haceru hicret etti هَاجَرُوا هجر
19 ve uhricu ve çıkarıldılar وَأُخْرِجُوا خرج
20 min مِنْ -
21 diyarihim diyarlarından دِيَارِهِمْ دور
22 ve uzu ve eziyet edildiler وَأُوذُوا اذي
23 fi فِي -
24 sebili benim yolumda سَبِيلِي سبل
25 ve katelu ve katlettiler وَقَاتَلُوا قتل
26 ve kutilu ve katledildiler وَقُتِلُوا قتل
27 leukeffiranne mutlak kâfirlik ederim لَأُكَفِّرَنَّ كفر
28 anhum onlardan عَنْهُمْ -
29 seyyiatihim kötülüklerini سَيِّئَاتِهِمْ سوا
30 veleudhilennehum ve mutlak sokarım onları وَلَأُدْخِلَنَّهُمْ دخل
31 cennatin cennetlere جَنَّاتٍ جنن
32 tecri akar تَجْرِي جري
33 min مِنْ -
34 tehtiha altlarından تَحْتِهَا تحت
35 l-enharu nehirler الْأَنْهَارُ نهر
36 sevaben bir sevap ثَوَابًا ثوب
37 min مِنْ -
38 indi indinden/katından عِنْدِ عند
39 llahi Allah’ın اللَّهِ -
40 vallahu ve Allah’ın وَاللَّهُ -
41 indehu kendi katındadır عِنْدَهُ عند
42 husnu güzel حُسْنُ حسن
43 s-sevabi sevapların الثَّوَابِ ثوب

📚 Bu Ayette Geçen Kavramlar:

Rab Kavram 4

4 Efendi, komuta eden.

Kâfir Kavram 25

25 Örten, gizleyen, kapatan. Bir çiftçi tohumu toprağa gömüp üzerini kapatırsa tohuma kafirlik etmiş olur. Ayette kullanım yerine göre anlam alır. Kur'an'da genel olarak gerçeği/hakkı örtüp gizlemek olarak kullanılır. Kur'an'ın ayetlerinin gerçek anlamını örten/kapatan/etkisizleştirenler de kâfirdirler.

Katletmek Kavram 35

35 Savaşmak, zor duruma sokmak, aşırı derecede rahatsız etmek, zarar vermek. Katletmek öldürmek asla değildir. 33:16 ayetinde Yüce Allah bizlere işaretini vermiştir. 33:16 ayetinde "De ki: "Asla menfaat sağlamaz sizlere firar eğer firar etseydiniz ölümden ya da katillikten; ve o zaman metalandırılmazsınız biraz dışında."" buyrulmuştur. Bu ayetten net olarak anlarız ki ölüm ile katillik aynı şey asla değildir. Farklı kavramlar olduğunu Rabbimiz bu iki kelimeyi "ya da", "veya" anlamında olan "evi" ayracıyla ayırarak göstermiştir. Her katletme illa ki ölümle sonuçlanmak zorunda değildir. Ancak ölümle de sonuçlanabilir.

Allah'ın yolu. Kavram 336

336 Tek tanrıcı, monoteist inanç öğretisi yolu. Kutsal kitapların öğretilerinin yolu. Sadece Kur'an öğretileri.

Sevap Kavram 464

464 Ödül, mükâfat, karşılık.

4. Nisâ Suresi

Ayet 160

Arapça Metin (Harekeli)

653|4|160|فَبِظُلْمٍ مِّنَ ٱلَّذِينَ هَادُوا۟ حَرَّمْنَا عَلَيْهِمْ طَيِّبَٰتٍ أُحِلَّتْ لَهُمْ وَبِصَدِّهِمْ عَن سَبِيلِ ٱللَّهِ كَثِيرًا

Arapça Metin (Harekesiz)

653|4|160|فبظلم من الذين هادوا حرمنا عليهم طيبت احلت لهم وبصدهم عن سبيل الله كثيرا

Latin Literal

160. Fe bi zulmin minellezîne hâdû harramnâ aleyhim tayyibâtin uhıllet lehum ve bi saddihim an sebîlillâhi kesîrâ(kesîran).

Türkçe Çeviri

Öyle ki zulümle*; kimselerden (ki) yahudileştiler306; haram ettik** aleyhlerine onların iyileri (ki) helal kılındı*** onlara; ve yüz çevirmeleriyle/engellemeleriyle**** Allah yolundan336 çokça.

Ahmed Samira Çevirisi

160 So with injustice from those who (were) guided/Jews, We forbade/prohibited on them goodnesses (that) were (previously) permitted for them, and with their much prevention/obstruction from God’s way/path.

Kelime Kelime Analiz Tablosu

No Kelime Anlam Arapça Kök
1 febizulmin öyle ki zulümle فَبِظُلْمٍ ظلم
2 mine مِنَ -
3 ellezine kimselerden الَّذِينَ -
4 hadu yahudileştiler هَادُوا هود
5 harramna haram ettik حَرَّمْنَا حرم
6 aleyhim aleyhlerine عَلَيْهِمْ -
7 tayyibatin iyileri (ki) طَيِّبَاتٍ طيب
8 uhillet helal kılınmıştı أُحِلَّتْ حلل
9 lehum onlara لَهُمْ -
10 ve bisaddihim ve yüz çevirmeleriyle/engellemeleriyle وَبِصَدِّهِمْ صدد
11 an عَنْ -
12 sebili yolundan سَبِيلِ سبل
13 llahi Allah اللَّهِ -
14 kesiran çokça كَثِيرًا كثر

Notlar

Not 1

*En büyük zulüm insanın kendi nefsine yaptığı zulüm olan şirk koşmaktır. Müşrik olmaktır. Bu da Tevrât'ın astından hadis/söylenti kitabı olan Talmud kitabını edinmeleriyle olmuştur. **Tevrât'ta helal olan iyi/güzel şeyleri uyduruk Talmud kitabıyla kendilerine haram ettiler. Kendi aleyhlerine işler yaptılar. Yüce Allah buna sadece izin vermiştir. Sapmalarına izin vermiştir. ***Tevrât'ta helal kılınmıştı.****Tevrât'a giden yolun üzerine şeytan öğretileri olan Talmud kitabıyla.

📚 Bu Ayette Geçen Kavramlar:

Yahudi Kavram 306

306 Tevrat'ın astından söylenti/hadis kitaplarına (Talmud) tabi olarak müşrikleşen kimse.

Allah'ın yolu. Kavram 336

336 Tek tanrıcı, monoteist inanç öğretisi yolu. Kutsal kitapların öğretilerinin yolu. Sadece Kur'an öğretileri.

4. Nisâ Suresi

Ayet 167

Arapça Metin (Harekeli)

660|4|167|إِنَّ ٱلَّذِينَ كَفَرُوا۟ وَصَدُّوا۟ عَن سَبِيلِ ٱللَّهِ قَدْ ضَلُّوا۟ ضَلَٰلًۢا بَعِيدًا

Arapça Metin (Harekesiz)

660|4|167|ان الذين كفروا وصدوا عن سبيل الله قد ضلوا ضللا بعيدا

Latin Literal

167. İnnellezîne keferû ve saddû an sebîlillâhi kad dallû dalâlen baîdâ(baîden).

Türkçe Çeviri

Doğrusu kimseler (ki) kâfirlik25 ederler ve yüz çevirirler/engellerler Allah’ın yolundan336; muhakkak dalalete128 düştüler; uzak bir dalalete128.

Ahmed Samira Çevirisi

167 That those who disbelieved and prevented/obstructed from God’s way/path, they had misguided a distant/far misguidance.

Kelime Kelime Analiz Tablosu

No Kelime Anlam Arapça Kök
1 inne doğrusu إِنَّ -
2 ellezine kimseler الَّذِينَ -
3 keferu kâfirlik ederler كَفَرُوا كفر
4 ve saddu ve yüz çevirirler/engellerler وَصَدُّوا صدد
5 an - عَنْ -
6 sebili yolundan سَبِيلِ سبل
7 llahi Allah’ın اللَّهِ -
8 kad muhakkak قَدْ -
9 dellu dalalete düştüler ضَلُّوا ضلل
10 delalen bir dalalete ضَلَالًا ضلل
11 beiyden uzak بَعِيدًا بعد

📚 Bu Ayette Geçen Kavramlar:

Kâfir Kavram 25

25 Örten, gizleyen, kapatan. Bir çiftçi tohumu toprağa gömüp üzerini kapatırsa tohuma kafirlik etmiş olur. Ayette kullanım yerine göre anlam alır. Kur'an'da genel olarak gerçeği/hakkı örtüp gizlemek olarak kullanılır. Kur'an'ın ayetlerinin gerçek anlamını örten/kapatan/etkisizleştirenler de kâfirdirler.

Sapkınlar/dalalet içinde olanlar Kavram 128

128 Dosdoğru yoldan (Kur'an'dan) sapmış kimseler. Sadece Kur'an demeyen herkes.

Allah'ın yolu. Kavram 336

336 Tek tanrıcı, monoteist inanç öğretisi yolu. Kutsal kitapların öğretilerinin yolu. Sadece Kur'an öğretileri.

5. Mâide Suresi

Ayet 35

Arapça Metin (Harekeli)

704|5|35|يَٰٓأَيُّهَا ٱلَّذِينَ ءَامَنُوا۟ ٱتَّقُوا۟ ٱللَّهَ وَٱبْتَغُوٓا۟ إِلَيْهِ ٱلْوَسِيلَةَ وَجَٰهِدُوا۟ فِى سَبِيلِهِۦ لَعَلَّكُمْ تُفْلِحُونَ

Arapça Metin (Harekesiz)

704|5|35|يايها الذين امنوا اتقوا الله وابتغوا اليه الوسيله وجهدوا في سبيله لعلكم تفلحون

Latin Literal

35. Yâ eyyuhellezîne âmenûttekûllâhe vebtegû ileyhil vesîlete ve câhidû fî sebîlihi leallekum tuflihûn(tuflihûne).

Türkçe Çeviri

Ey iman47 etmiş kimseler! Takvalı21 olun Allah’a; ve arayın/bakının O'na vesile/fırsat/sebep; ve cihat356 edin O'nun yolunda336; belki sizler felaha326 ulaşırsınız.

Ahmed Samira Çevirisi

35 You, you those who believed, fear and obey God, and ask/wish to him the means to approach , and struggle in His way/path (sake), maybe you succeed/win.

Kelime Kelime Analiz Tablosu

No Kelime Anlam Arapça Kök
1 ya eyyuha ey يَا أَيُّهَا -
2 ellezine kimseler الَّذِينَ -
3 amenu iman etmiş امَنُوا امن
4 tteku takvalı olun اتَّقُوا وقي
5 llahe Allah’a اللَّهَ -
6 vebtegu ve arayın/bakının وَابْتَغُوا بغي
7 ileyhi O'na إِلَيْهِ -
8 l-vesilete vesile الْوَسِيلَةَ وسل
9 ve cahidu ve cihat edin وَجَاهِدُوا جهد
10 fi فِي -
11 sebilihi O'nun yolunda سَبِيلِهِ سبل
12 leallekum belki sizler لَعَلَّكُمْ -
13 tuflihune felaha ulaşırsınız تُفْلِحُونَ فلح

📚 Bu Ayette Geçen Kavramlar:

Takva Kavram 21

21 Sakınmak, çekinmek. Kur'an'da en çok Yüce Allah'ın hoşnut olmayacağı şeylerden, Kur'an'ın emir ve yasaklarını çiğnemekten sakınmayı, uzak durmayı işaret eder.

iman Kavram 47

47 Akılcı delillerle/kanıtlarla emin olma.

Felah Kavram 326

326 Kurtuluş, başarı.

Allah'ın yolu. Kavram 336

336 Tek tanrıcı, monoteist inanç öğretisi yolu. Kutsal kitapların öğretilerinin yolu. Sadece Kur'an öğretileri.

Cihat etmek Kavram 356

356 Mücadele etmek. Kur’an’da savaş/öldürmek katletmek olarak işaret edilir. Cihat etmek Kur’an’la yapılan mücadeledir. 25:52 ayetinde kâfirlerle karşı en büyük cihadın Kur’an’la yapılması gerektiğini Yüce Rabbimiz apaçık bir şekilde bizlere bildirilmektedir. Kur’an’la cihat eden kimselere de mücahit denir.

5. Mâide Suresi

Ayet 54

Arapça Metin (Harekeli)

723|5|54|يَٰٓأَيُّهَا ٱلَّذِينَ ءَامَنُوا۟ مَن يَرْتَدَّ مِنكُمْ عَن دِينِهِۦ فَسَوْفَ يَأْتِى ٱللَّهُ بِقَوْمٍ يُحِبُّهُمْ وَيُحِبُّونَهُۥٓ أَذِلَّةٍ عَلَى ٱلْمُؤْمِنِينَ أَعِزَّةٍ عَلَى ٱلْكَٰفِرِينَ يُجَٰهِدُونَ فِى سَبِيلِ ٱللَّهِ وَلَا يَخَافُونَ لَوْمَةَ لَآئِمٍ ذَٰلِكَ فَضْلُ ٱللَّهِ يُؤْتِيهِ مَن يَشَآءُ وَٱللَّهُ وَٰسِعٌ عَلِيمٌ

Arapça Metin (Harekesiz)

723|5|54|يايها الذين امنوا من يرتد منكم عن دينه فسوف ياتي الله بقوم يحبهم ويحبونه اذله علي المومنين اعزه علي الكفرين يجهدون في سبيل الله ولا يخافون لومه لايم ذلك فضل الله يوتيه من يشا والله وسع عليم

Latin Literal

54. Yâ eyyuhellezîne âmenû men yertedde minkum an dînihî fe sevfe ye’tîllâhu bi kavmin yuhıbbuhum ve yuhıbbûnehû ezilletin alâl mu’minîne eizzetin alâl kâfirîn(kâfirîne), yucâhidûne fî sebîlillâhi ve lâ yehâfûne levmete lâim(lâimin) zâlike fadlullâhi yu’tîhi men yeşâ(yeşâu) vallâhu vâsiun alîm(alîmun).

Türkçe Çeviri

Ey iman47 etmiş kimseler! Kim dönerse sizlerden dininden122; öyle ki yakında getirecek Allah bir kavmi/toplumu; sever (Allah) onları; ve sever onlar O’nu (Allah'ı); kibar/alçak gönüllüdürler müminlere27 karşı; azametlidirler* kâfirlere25 karşı; cihat356 ederler Allah yolunda336; ve korkmazlar ayıplama (-sından) bir ayıplayanın; işte bu; bir fazlıdır202 Allah'ın; verir dilediği kimseye; ve Allah Vâsi’dir297; Alîm’dir8.

Ahmed Samira Çevirisi

54 You, you those who believed, who returns from you from his religion, so God will come with a nation, He loves/likes them, and they love/like Him, on the believers humble , more glorious/mighty on the disbelievers, they struggle in God’s sake , and they do not fear a blamer’s/reprimanders’s blame/reprimand, that (is) God’s grace/favour, He gives it (to) whom He wills/wants, and God (is) rich/abundant , knowledgeable.

Kelime Kelime Analiz Tablosu

No Kelime Anlam Arapça Kök
1 ya eyyuha ey يَا أَيُّهَا -
2 ellezine kimseler الَّذِينَ -
3 amenu iman etmiş امَنُوا امن
4 men kim مَنْ -
5 yertedde dönerse يَرْتَدَّ ردد
6 minkum sizlerden مِنْكُمْ -
7 an عَنْ -
8 dinihi dininden دِينِهِ دين
9 fesevfe öyle ki yakında فَسَوْفَ -
10 ye'ti getirecek يَأْتِي اتي
11 llahu Allah اللَّهُ -
12 bikavmin bir kavmi/toplumu بِقَوْمٍ قوم
13 yuhibbuhum sever onları يُحِبُّهُمْ حبب
14 ve yuhibbunehu ve sever onlar O’nu وَيُحِبُّونَهُ حبب
15 ezilletin kibar/alçak gönüllüdürler أَذِلَّةٍ ذلل
16 ala karşı عَلَى -
17 l-mu'minine müminlere الْمُؤْمِنِينَ امن
18 eizzetin azametlidirler أَعِزَّةٍ عزز
19 ala karşı عَلَى -
20 l-kafirine kâfirlere الْكَافِرِينَ كفر
21 yucahidune cihad ederler يُجَاهِدُونَ جهد
22 fi فِي -
23 sebili yolunda سَبِيلِ سبل
24 llahi Allah اللَّهِ -
25 ve la ve وَلَا -
26 yehafune korkmazlar يَخَافُونَ خوف
27 levmete ayıplamasa لَوْمَةَ لوم
28 laimin bir ayıplayanın لَائِمٍ لوم
29 zalike işte bu ذَٰلِكَ -
30 fedlu bir fazlıdır فَضْلُ فضل
31 llahi Allah'ın اللَّهِ -
32 yu'tihi verir يُؤْتِيهِ اتي
33 men kimseye مَنْ -
34 yeşa'u dilediği يَشَاءُ شيا
35 vallahu ve Allah وَاللَّهُ -
36 vasiun Vasî’dir وَاسِعٌ وسع
37 alimun Alîm’dir عَلِيمٌ علم

Notlar

Not 1

*Kurumlu, görkemli.

📚 Bu Ayette Geçen Kavramlar:

Alîm Kavram 8

8 Bilen.

Kâfir Kavram 25

25 Örten, gizleyen, kapatan. Bir çiftçi tohumu toprağa gömüp üzerini kapatırsa tohuma kafirlik etmiş olur. Ayette kullanım yerine göre anlam alır. Kur'an'da genel olarak gerçeği/hakkı örtüp gizlemek olarak kullanılır. Kur'an'ın ayetlerinin gerçek anlamını örten/kapatan/etkisizleştirenler de kâfirdirler.

Mümin Kavram 27

27 İtimat eden/emin olan. Yüce Allah'ın varlığına O'nun evren kitabını okuyarak delillerle tanık/şahit olan. Kur'an'ın ilâhi olduğuna kanıtlarla kanaat getirmek ve Kur'an'a itimat etmek/güvenmek.

iman Kavram 47

47 Akılcı delillerle/kanıtlarla emin olma.

Din Kavram 122

122 Bir grup insanın bir ilâhtan veya ilâhlardan (doğa üstü güç veya güçler) gelmiş olduğuna inandığı emir ve yasakların bütünü. Dine tabi olan insanlar inandıkları dinin kuralları ile yaşarlar.

faziletli kılmak, fazilet, fazl, Kavram 202

202 İyi olan şeylerde fazlalıklı olmak, fazlalaştırmak, daha fazlaya sahip olmak, daha fazla yapmak.

Vâsi Kavram 297

297 Genişleten, enginleştiren, hacim kazandırarak büyüten.

Allah'ın yolu. Kavram 336

336 Tek tanrıcı, monoteist inanç öğretisi yolu. Kutsal kitapların öğretilerinin yolu. Sadece Kur'an öğretileri.

Cihat etmek Kavram 356

356 Mücadele etmek. Kur’an’da savaş/öldürmek katletmek olarak işaret edilir. Cihat etmek Kur’an’la yapılan mücadeledir. 25:52 ayetinde kâfirlerle karşı en büyük cihadın Kur’an’la yapılması gerektiğini Yüce Rabbimiz apaçık bir şekilde bizlere bildirilmektedir. Kur’an’la cihat eden kimselere de mücahit denir.

7. A'râf Suresi

Ayet 45

Arapça Metin (Harekeli)

999|7|45|ٱلَّذِينَ يَصُدُّونَ عَن سَبِيلِ ٱللَّهِ وَيَبْغُونَهَا عِوَجًا وَهُم بِٱلْءَاخِرَةِ كَٰفِرُونَ

Arapça Metin (Harekesiz)

999|7|45|الذين يصدون عن سبيل الله ويبغونها عوجا وهم بالاخره كفرون

Latin Literal

45. Ellezîne yasuddûne an sebîlillâhi ve yebgûnehâ ivecâ(ivecen) ve hum bil âhireti kâfirûn(kâfirûne).

Türkçe Çeviri

Kimselerdir (ki) engellerler Allah'ın yolundan336; ve aranırlar/bakınırlar ona* bir eğme/bükme**; ve onlar ahirete kâfirlerdir667.

Ahmed Samira Çevirisi

45 Those who prevent/obstruct from God’s way/path and they desire it (be) bent/crookedness , and they are with the end (other life) disbelieving.

Kelime Kelime Analiz Tablosu

No Kelime Anlam Arapça Kök
1 ellezine kimseler الَّذِينَ -
2 yesuddune engellerler يَصُدُّونَ صدد
3 an عَنْ -
4 sebili yolundan سَبِيلِ سبل
5 llahi Allah'ın اللَّهِ -
6 ve yebguneha ve aranırlar/bakınırlar ona وَيَبْغُونَهَا بغي
7 ivecen bir eğme/bükme عِوَجًا عوج
8 vehum ve onlar وَهُمْ -
9 bil-ahirati ahireti de بِالْاخِرَةِ اخر
10 kafirune kâfirlerdir كَافِرُونَ كفر

Notlar

Not 1

*Dişil zamir Yüce Allah'ın biricik yolu olan Kur'an ayetlerine gider. **Ayetin gerçek anlamını uyduruk, tamamı zan olan söylentilerle eğerler, bükerler. Ayetler yerine eğip büken hadislere bakınırlar.

📚 Bu Ayette Geçen Kavramlar:

Allah'ın yolu. Kavram 336

336 Tek tanrıcı, monoteist inanç öğretisi yolu. Kutsal kitapların öğretilerinin yolu. Sadece Kur'an öğretileri.

Ahirete kâfirlik edenler. Kavram 667

667 Ahirete ve ahirete gerçekleşecek hakikatları/gerçekleri örtmek, gizlemek. Ahirete iman etmeyen herkesin yanında ahirete iman ediyormuş gibi gözükse de Kur'an'da bildirilen ahiret hakikatları yerine tamamı zan olan hadislere iman edenler de bu gruba girer. Örneğin; ahirette resûllerin insanlara şefaat edeceğine iman etmek ahirete kâfirlik etmektir.

7. A'râf Suresi

Ayet 86

Arapça Metin (Harekeli)

1040|7|86|وَلَا تَقْعُدُوا۟ بِكُلِّ صِرَٰطٍ تُوعِدُونَ وَتَصُدُّونَ عَن سَبِيلِ ٱللَّهِ مَنْ ءَامَنَ بِهِۦ وَتَبْغُونَهَا عِوَجًا وَٱذْكُرُوٓا۟ إِذْ كُنتُمْ قَلِيلًا فَكَثَّرَكُمْ وَٱنظُرُوا۟ كَيْفَ كَانَ عَٰقِبَةُ ٱلْمُفْسِدِينَ

Arapça Metin (Harekesiz)

1040|7|86|ولا تقعدوا بكل صرط توعدون وتصدون عن سبيل الله من امن به وتبغونها عوجا واذكروا اذ كنتم قليلا فكثركم وانظروا كيف كان عقبه المفسدين

Latin Literal

86. Ve lâ tak’udû bikulli sırâtın tû’ıdûne ve tasuddûne an sebîlillâhi men âmene bihî ve tebgûnehâ ivecen vezkurû iz kuntum kalîlen fe kesserekum vanzurû keyfe kâne âkıbetul mufsidîn(mufsidîne).

Türkçe Çeviri

Ve oturmayın her bir yola (ki) vaat edersiniz ve engelleyip çevirirsiniz Allah'ın yolundan336 onunla iman47 etmiş kimseyi; ve aranırsınız/bakınırsınız ona* bir eğrilik; ve zikredin78 biraz/az olduğunuz zamanı; öyle ki çoğalttı sizleri; ve bakın nasıl oldu akıbetleri892 fesat265 çıkaranların.

Ahmed Samira Çevirisi

86 And do not sit/remain with every road/way, you promise and you object/prevent/obstruct who believed with it from God’s way/road and you wish/desire it (be) bent/crookedness/indirectness, and remember when/where you where little/few , so He increased you, and see/wonder about how was the corruptings’/disorderings’ end/turn (result).

Kelime Kelime Analiz Tablosu

No Kelime Anlam Arapça Kök
1 ve la وَلَا -
2 tek'udu ve oturmayın تَقْعُدُوا قعد
3 bikulli herbir بِكُلِّ كلل
4 siratin yola صِرَاطٍ صرط
5 tuidune vaat edersiniz تُوعِدُونَ وعد
6 ve tesuddune ve engelleyip çevirirsiniz وَتَصُدُّونَ صدد
7 an عَنْ -
8 sebili yolundan سَبِيلِ سبل
9 llahi Allah اللَّهِ -
10 men kimseyi مَنْ -
11 amene iman etmiş امَنَ امن
12 bihi onunla بِهِ -
13 ve tebguneha ve aranırsınız/bakınırsınız ona وَتَبْغُونَهَا بغي
14 ivecen bir eğrilik عِوَجًا عوج
15 vezkuru ve zikredin وَاذْكُرُوا ذكر
16 iz zaman إِذْ -
17 kuntum olduğunuz كُنْتُمْ كون
18 kalilen bir az قَلِيلًا قلل
19 fe kesserakum öyle ki çoğalltı sizleri فَكَثَّرَكُمْ كثر
20 venzuru ve bakın وَانْظُرُوا نظر
21 keyfe nasıl كَيْفَ كيف
22 kane oldu كَانَ كون
23 aakibetu akıbetleri عَاقِبَةُ عقب
24 l-mufsidine fesat çıkaranların الْمُفْسِدِينَ فسد

Notlar

Not 1

*Yüce Allah'ın ayetine. Kutsal kitaplarda bulunan ayetler.

📚 Bu Ayette Geçen Kavramlar:

iman Kavram 47

47 Akılcı delillerle/kanıtlarla emin olma.

Zikir/zikr Kavram 78

78 Hatırlatma, öğüt. Kur'an bir zikirdir. Yüce Allah'ı ile bilinçlerimizin arşta yapmış olduğu antlaşmayı bizlere hatırlatır.

Fesat çıkarmak Kavram 265

265 Hak/gerçek olmadığı halde yalanla, yanlışla, hileyle, aldatmayla, manipülasyonla, yanlış yönlendirmeyle kargaşaya, karışıklığa neden olmak.

Allah'ın yolu. Kavram 336

336 Tek tanrıcı, monoteist inanç öğretisi yolu. Kutsal kitapların öğretilerinin yolu. Sadece Kur'an öğretileri.

Akıbet, akıbet. Kavram 892

892 Bir iş veya durumun sonu veya sonucu; serencam.

8. Enfâl Suresi

Ayet 36

Arapça Metin (Harekeli)

1196|8|36|إِنَّ ٱلَّذِينَ كَفَرُوا۟ يُنفِقُونَ أَمْوَٰلَهُمْ لِيَصُدُّوا۟ عَن سَبِيلِ ٱللَّهِ فَسَيُنفِقُونَهَا ثُمَّ تَكُونُ عَلَيْهِمْ حَسْرَةً ثُمَّ يُغْلَبُونَ وَٱلَّذِينَ كَفَرُوٓا۟ إِلَىٰ جَهَنَّمَ يُحْشَرُونَ

Arapça Metin (Harekesiz)

1196|8|36|ان الذين كفروا ينفقون امولهم ليصدوا عن سبيل الله فسينفقونها ثم تكون عليهم حسره ثم يغلبون والذين كفروا الي جهنم يحشرون

Latin Literal

36. İnnellezîne keferû yunfikûne emvâlehum li yesuddû an sebîlillâh(sebîlillâhi), fe seyunfikûnehâ summe tekûnu aleyhim hasreten summe yuglebûn(yuglebûne), vellezîne keferû ilâ cehenneme yuhşerûn(yuhşerûne).

Türkçe Çeviri

Doğrusu kâfirlik25 etmiş kimseler infak6 ederler mallarını geri çevirmek/döndürmek için Allah yolundan336; öyle ki infak6 edecekler onu*; sonra olur* üzerlerine bir hüsran; sonra yenilgiye uğratılırlar; ve kâfirlik25 etmiş kimseler cehenneme doğru haşredilirler.

Ahmed Samira Çevirisi

36 That those who disbelieved spend their properties/possessions/wealths to object/prevent/obstruct from Gods’ way/path/sake , so they will spend it, then (it will) be on them grief/weakness , then they (will) be defeated/conquered , and those who disbelieved, to Hell they (will) be gathered.

Kelime Kelime Analiz Tablosu

No Kelime Anlam Arapça Kök
1 inne Doğrusu إِنَّ -
2 ellezine kimseler الَّذِينَ -
3 keferu kâfirlik etmiş كَفَرُوا كفر
4 yunfikune infak ederler يُنْفِقُونَ نفق
5 emvalehum mallarını أَمْوَالَهُمْ مول
6 liyesuddu geri çevirmek/döndürmek için لِيَصُدُّوا صدد
7 an عَنْ -
8 sebili yolundan سَبِيلِ سبل
9 llahi Allah اللَّهِ -
10 feseyunfikuneha öyle ki infak edecekler onu فَسَيُنْفِقُونَهَا نفق
11 summe sonra ثُمَّ -
12 tekunu olur تَكُونُ كون
13 aleyhim üzerlerine عَلَيْهِمْ -
14 hasraten bir hasret حَسْرَةً حسر
15 summe sonra ثُمَّ -
16 yuglebune yenilgiye uğratılırlar يُغْلَبُونَ غلب
17 vellezine ve kimseler وَالَّذِينَ -
18 keferu kâfirlik etmiş كَفَرُوا كفر
19 ila doğru إِلَىٰ -
20 cehenneme cehenneme جَهَنَّمَ -
21 yuhşerune haşredilirler يُحْشَرُونَ حشر

Notlar

Not 1

*İnfak ettikleri.

📚 Bu Ayette Geçen Kavramlar:

infak Kavram 6

6 Affedilen, gönülden kopan, temiz ve güzel şeylerden ihtiyaç sahipleri için harcama.

Kâfir Kavram 25

25 Örten, gizleyen, kapatan. Bir çiftçi tohumu toprağa gömüp üzerini kapatırsa tohuma kafirlik etmiş olur. Ayette kullanım yerine göre anlam alır. Kur'an'da genel olarak gerçeği/hakkı örtüp gizlemek olarak kullanılır. Kur'an'ın ayetlerinin gerçek anlamını örten/kapatan/etkisizleştirenler de kâfirdirler.

Allah'ın yolu. Kavram 336

336 Tek tanrıcı, monoteist inanç öğretisi yolu. Kutsal kitapların öğretilerinin yolu. Sadece Kur'an öğretileri.

8. Enfâl Suresi

Ayet 47

Arapça Metin (Harekeli)

1207|8|47|وَلَا تَكُونُوا۟ كَٱلَّذِينَ خَرَجُوا۟ مِن دِيَٰرِهِم بَطَرًا وَرِئَآءَ ٱلنَّاسِ وَيَصُدُّونَ عَن سَبِيلِ ٱللَّهِ وَٱللَّهُ بِمَا يَعْمَلُونَ مُحِيطٌ

Arapça Metin (Harekesiz)

1207|8|47|ولا تكونوا كالذين خرجوا من ديرهم بطرا وريا الناس ويصدون عن سبيل الله والله بما يعملون محيط

Latin Literal

47. Ve lâ tekûnû kellezîne harecû min diyârihim bataran ve riâen nâsi ve yasuddûne an sebîlillâh(sebîlillâhi), vallâhu bimâ ya’melûne muhît(muhîtun).

Türkçe Çeviri

Ve olmayın kimseler gibi (ki) çıkarlar diyarlarından pervasızca* ve insanlara gösteriş (-le); ve menedenler** Allah'ın yolundan336; ve Allah (onların) yaptıklarıyla kuşatandır.

Ahmed Samira Çevirisi

47 And do not be as/like those who got out/emerged from their homes/houses ungratefully/arrogantly and showing off/pretending to the people , and they object/obstruct from God’s way/path , and God (is) with what they make/do surrounding/comprehending .

Kelime Kelime Analiz Tablosu

No Kelime Anlam Arapça Kök
1 ve la ve وَلَا -
2 tekunu olmayın تَكُونُوا كون
3 kallezine kimseler gibi كَالَّذِينَ -
4 haracu çıkarlar خَرَجُوا خرج
5 min مِنْ -
6 diyarihim diyarlarından دِيَارِهِمْ دور
7 betaran pervasızca بَطَرًا بطر
8 ve ria'e ve gösteriş (-le) وَرِئَاءَ راي
9 n-nasi insanlara النَّاسِ نوس
10 ve yesuddune ve menedenler وَيَصُدُّونَ صدد
11 an عَنْ -
12 sebili yolundan سَبِيلِ سبل
13 llahi Allah اللَّهِ -
14 vallahu ve Allah وَاللَّهُ -
15 bima بِمَا -
16 yea'melune (onların) yaptıklarıyla يَعْمَلُونَ عمل
17 muhitun kuşatandır مُحِيطٌ حوط

Notlar

Not 1

*Çekinmez, sakınmaz, korkusuz (kimse); biperva.**Engellerler, yasaklarlar.

📚 Bu Ayette Geçen Kavramlar:

Allah'ın yolu. Kavram 336

336 Tek tanrıcı, monoteist inanç öğretisi yolu. Kutsal kitapların öğretilerinin yolu. Sadece Kur'an öğretileri.

8. Enfâl Suresi

Ayet 60

Arapça Metin (Harekeli)

1220|8|60|وَأَعِدُّوا۟ لَهُم مَّا ٱسْتَطَعْتُم مِّن قُوَّةٍ وَمِن رِّبَاطِ ٱلْخَيْلِ تُرْهِبُونَ بِهِۦ عَدُوَّ ٱللَّهِ وَعَدُوَّكُمْ وَءَاخَرِينَ مِن دُونِهِمْ لَا تَعْلَمُونَهُمُ ٱللَّهُ يَعْلَمُهُمْ وَمَا تُنفِقُوا۟ مِن شَىْءٍ فِى سَبِيلِ ٱللَّهِ يُوَفَّ إِلَيْكُمْ وَأَنتُمْ لَا تُظْلَمُونَ

Arapça Metin (Harekesiz)

1220|8|60|واعدوا لهم ما استطعتم من قوه ومن رباط الخيل ترهبون به عدو الله وعدوكم واخرين من دونهم لا تعلمونهم الله يعلمهم وما تنفقوا من شي في سبيل الله يوف اليكم وانتم لا تظلمون

Latin Literal

60. Ve eıddû lehum mesteta’tum min kuvvetin ve min rıbâtil hayli turhibûne bihî aduvvallâhi ve aduvvekum ve âharîne min dûnihim, lâ ta’lemûnehum, allâhu ya’lemuhum, ve mâ tunfikû min şey’in fî sebîlillâhi yuveffe ileykum ve entum lâ tuzlemûn(tuzlemûne).

Türkçe Çeviri

Ve hazırlayın onlara itaat ettirdiğiniz bir kuvvetten*; ve bir bağlanandan/birleşenden**; hayli (-ler)***; korkutursunuz onunla Allah'ın düşmanını ve düşmanlarınızı ve onların astından diğerlerini; bilmezsiniz (sizler) onları; (oysa) Allah bilir onları; ve ne infak6 edersiniz bir şeyden Allah yolunda336 tamamlanır**** sizlere; ve sizler zulmedilmezsiniz257.

Ahmed Samira Çevirisi

60 And prepare for them what you were able from strength/power and from the horses’/horsemens’ ties/strings/strength , you terrorize/terrify with it God’s enemy, and your enemy, and others from other than them, you do not know them, God knows them, and what you spend from a thing in God’s sake/way is fulfilled/completed to you, and you are not being caused injustice to/oppressed.

Notlar

Not 1

*Güç kuvvet üreten şeyi kendi itaatiniz altına alırsınız.**Bitişen, birleşen, bağlanan, fikse olan her şey bu tanıma girer. Hedefine angaje olan, kitlenen her şey bu tanıma girer.***"hayli" kelimesi at anlamında olmakla birlikte kelimenin kökü "hayal", "hayalet" anlamları da taşır. Anlarız ki bu ayet müteşabihtir. Yüce Allah hayalet gibi görünmez olan ve hedefine bağlanan kuvvetler yapmamızı emretmektedir. Bu tanıma belki de en iyi uyan silahlar radarlara yakalanmayan hayalet uçak ve hayalet füzelerdir. ****Tastamam geri ödenir.

📚 Bu Ayette Geçen Kavramlar:

infak Kavram 6

6 Affedilen, gönülden kopan, temiz ve güzel şeylerden ihtiyaç sahipleri için harcama.

Zalim, zulmetmek. Kavram 257

257 Zulmeden, acımasız ve haksız davranan. En büyük zulüm Yüce Allah'a ortak koşmaktır; şirk günahını işlemektir. Yüce Allah'ın asla yetki vermediği şeyleri dinde hüküm koyucu edinmektir. En büyük zulüm resullerin deklere ettiği, beyan ettiği, okuduğu kutsal kitapları terk etmektir. Kutsal kitaplar haricinde tamamı zan olan talmud gibi, söylenti/hadis kitapları gibi kitaplara tabi olmaktır.

Allah'ın yolu. Kavram 336

336 Tek tanrıcı, monoteist inanç öğretisi yolu. Kutsal kitapların öğretilerinin yolu. Sadece Kur'an öğretileri.

8. Enfâl Suresi

Ayet 72

Arapça Metin (Harekeli)

1232|8|72|إِنَّ ٱلَّذِينَ ءَامَنُوا۟ وَهَاجَرُوا۟ وَجَٰهَدُوا۟ بِأَمْوَٰلِهِمْ وَأَنفُسِهِمْ فِى سَبِيلِ ٱللَّهِ وَٱلَّذِينَ ءَاوَوا۟ وَّنَصَرُوٓا۟ أُو۟لَٰٓئِكَ بَعْضُهُمْ أَوْلِيَآءُ بَعْضٍ وَٱلَّذِينَ ءَامَنُوا۟ وَلَمْ يُهَاجِرُوا۟ مَا لَكُم مِّن وَلَٰيَتِهِم مِّن شَىْءٍ حَتَّىٰ يُهَاجِرُوا۟ وَإِنِ ٱسْتَنصَرُوكُمْ فِى ٱلدِّينِ فَعَلَيْكُمُ ٱلنَّصْرُ إِلَّا عَلَىٰ قَوْمٍۭ بَيْنَكُمْ وَبَيْنَهُم مِّيثَٰقٌ وَٱللَّهُ بِمَا تَعْمَلُونَ بَصِيرٌ

Arapça Metin (Harekesiz)

1232|8|72|ان الذين امنوا وهاجروا وجهدوا بامولهم وانفسهم في سبيل الله والذين اووا ونصروا اوليك بعضهم اوليا بعض والذين امنوا ولم يهاجروا ما لكم من وليتهم من شي حتي يهاجروا وان استنصروكم في الدين فعليكم النصر الا علي قوم بينكم وبينهم ميثق والله بما تعملون بصير

Latin Literal

72. İnnellezîne âmenû ve hâcerû ve câhedû bi emvâlihim ve enfusihim fî sebîlillâhi vellezîne âvev ve nasarû ulâike ba’duhum evliyâu ba’d(ba’dın), vellezîne âmenû ve lem yuhâcirû mâ lekum min velâyetihim min şey’in hattâ yuhâcirû, ve inistensarûkum fîd dîni fe aleykumun nasru illâ alâ kavmin beynekum ve beynehum mîsâk(mîsâkun), vallâhu bimâ ta’melûne basîr(basîrun).

Türkçe Çeviri

Doğrusu kimseler (ki) iman47 ettiler; ve hicret355 ettiler; ve cihat356 ettiler mallarıyla ve nefisleriyle201 Allah yolunda336; ve kimseler (ki) sığındırdılar ve yardım ettiler; işte bunlar; bir kısmı onların evliyasıdır212 bir kısmın; ve kimseler (ki) iman47 ettiler ve hiç hicret355 etmiyorlar yoktur* sizlere velayetlerinden* hiç bir şey ta ki hicret355 ederler; ve eğer yardım talep ederlerse** dinde437 öyle ki üzerinizedir yardım; dışındadır*** sizin aranız ve onlar arasında bir mîsâk281 (olan) bir kavme/topluma karşı; ve Allah yaptıklarınıza bir Basîr’dir513.

Ahmed Samira Çevirisi

72 That those who believed and emigrated and struggled/exerted , with their properties/possessions and119themselves in God’s sake/way , and those who sheltered/gave refuge and saved/gave victory/aided, those, some of them (are) guardians/patrons/allies (to) some, and those who believed and did not emigrate, their guardianship/patronage is not for (on) you from a thing (your responsibility) until they emigrate, and if they asked you to save/aid them in the religion, so the victory/aid is on you (your duty) except on a nation between you and between them (is) a promise/covenant, and God (is) with what you made/do seeing/knowing .

Kelime Kelime Analiz Tablosu

No Kelime Anlam Arapça Kök
1 inne doğrusu إِنَّ -
2 ellezine kimseler الَّذِينَ -
3 amenu iman ettiler امَنُوا امن
4 ve haceru ve hicret ettiler وَهَاجَرُوا هجر
5 ve cahedu ve cihat ettiler وَجَاهَدُوا جهد
6 biemvalihim mallarıyla بِأَمْوَالِهِمْ مول
7 ve enfusihim ve nefisleriyle وَأَنْفُسِهِمْ نفس
8 fi فِي -
9 sebili yolunda سَبِيلِ سبل
10 llahi Allah اللَّهِ -
11 vellezine ve kimseler وَالَّذِينَ -
12 avev sığındırdılar اوَوْا اوي
13 ve nesaru ve yardım ettiler وَنَصَرُوا نصر
14 ulaike işte bunlar أُولَٰئِكَ -
15 bea'duhum bir kısmı onların بَعْضُهُمْ بعض
16 evliya'u evliyasıdır أَوْلِيَاءُ ولي
17 bea'din bir kısmın بَعْضٍ بعض
18 vellezine ve kimseler وَالَّذِينَ -
19 amenu iman ettiler امَنُوا امن
20 velem ve hiç وَلَمْ -
21 yuhaciru hicret etmiyorlar يُهَاجِرُوا هجر
22 ma yoktur مَا -
23 lekum sizlere لَكُمْ -
24 min مِنْ -
25 velayetihim velayetlerinden وَلَايَتِهِمْ ولي
26 min hiç مِنْ -
27 şey'in bir şey شَيْءٍ شيا
28 hatta ta ki حَتَّىٰ -
29 yuhaciru hicret ederler يُهَاجِرُوا هجر
30 ve ini ve eğer وَإِنِ -
31 stensarukum yardım talep ederlerse اسْتَنْصَرُوكُمْ نصر
32 fi فِي -
33 d-dini dinde الدِّينِ دين
34 fealeykumu öyle ki üzerinizedir فَعَلَيْكُمُ -
35 n-nesru yardım النَّصْرُ نصر
36 illa dışında إِلَّا -
37 ala karşı عَلَىٰ -
38 kavmin bir kavme/topluma قَوْمٍ قوم
39 beynekum aranızda بَيْنَكُمْ بين
40 ve beynehum ve aralarında وَبَيْنَهُمْ بين
41 misakun bir misak مِيثَاقٌ وثق
42 vallahu ve Allah وَاللَّهُ -
43 bima بِمَا -
44 tea'melune yaptıklarınızı تَعْمَلُونَ عمل
45 besirun bir Basîr’dir بَصِيرٌ بصر

Notlar

Not 1

*Hicret etmemiş olan iman etmiş kimselere karşı hicret etmiş imanlı kimseler üzerine bir koruma/velayet sorumluluğu yoktur.**Din konusunda bir yardım talep ederlerse yardım etme zorunluluğu vardır.***Ancak içinde bulundukları kavimle/toplumla bir antlaşma yapılmışsa bu kurallara uyarak ilerleme sağlanır.

📚 Bu Ayette Geçen Kavramlar:

iman Kavram 47

47 Akılcı delillerle/kanıtlarla emin olma.

Nefis Kavram 201

201 Benlik, kişilik, öz varlık.

Evliya, veli Kavram 212

212 Veli kelimesinin çoğulu. Veliler. Koruyan, himaye eden yakın arkadaşlar.

Mîsâk Kavram 281

281 Antlaşma, sözleşme, ahit, söz.

Allah'ın yolu. Kavram 336

336 Tek tanrıcı, monoteist inanç öğretisi yolu. Kutsal kitapların öğretilerinin yolu. Sadece Kur'an öğretileri.

Hicret etmek. Kavram 355

355 Göç etmek, bırakıp terk etmek, göçmen olmak.

Cihat etmek Kavram 356

356 Mücadele etmek. Kur’an’da savaş/öldürmek katletmek olarak işaret edilir. Cihat etmek Kur’an’la yapılan mücadeledir. 25:52 ayetinde kâfirlerle karşı en büyük cihadın Kur’an’la yapılması gerektiğini Yüce Rabbimiz apaçık bir şekilde bizlere bildirilmektedir. Kur’an’la cihat eden kimselere de mücahit denir.

Allah'ın dini. Kavram 437

437 İslam. Sadece kutsal kitaplara teslim olma. Kutsal kitaplar haricinde dinde kaynak kabul etmemek. Kutsal kitaplarda ne varsa uymak. Kutsal kitapların astından hadis/söylenti kitapları edinmemek. Kur'an'ı terk edilmiş bırakmamak.

Basîr Kavram 513

513 Gören.

8. Enfâl Suresi

Ayet 74

Arapça Metin (Harekeli)

1234|8|74|وَٱلَّذِينَ ءَامَنُوا۟ وَهَاجَرُوا۟ وَجَٰهَدُوا۟ فِى سَبِيلِ ٱللَّهِ وَٱلَّذِينَ ءَاوَوا۟ وَّنَصَرُوٓا۟ أُو۟لَٰٓئِكَ هُمُ ٱلْمُؤْمِنُونَ حَقًّا لَّهُم مَّغْفِرَةٌ وَرِزْقٌ كَرِيمٌ

Arapça Metin (Harekesiz)

1234|8|74|والذين امنوا وهاجروا وجهدوا في سبيل الله والذين اووا ونصروا اوليك هم المومنون حقا لهم مغفره ورزق كريم

Latin Literal

74. Vellezîne âmenû ve hâcerû ve câhedû fî sebîlillâhi vellezîne âvev ve nasarû ulâike humul mu’minûne hakkâ(hakkân), lehum magfiretun ve rizkun kerîm(kerîmun).

Türkçe Çeviri

Ve kimseler (ki) iman47 ettiler; ve hicret355 ettiler; ve cihat356 ettiler Allah yolunda336; ve kimseler (ki) sığındırdılar*; ve yardım ettiler*; işte bunlar; onlardır hak/gerçek müminler27; onlaradır bir mağfiret319 ve kerim/cömert bir rızık.

Ahmed Samira Çevirisi

74 And those who believed and emigrated and struggled/exerted in God’s sake/way , and those who sheltered/gave refuge and saved/gave victory/aided, those, they are the believers truly/certainly , for them (is) a forgiveness and a generous/gracious provision.

Kelime Kelime Analiz Tablosu

No Kelime Anlam Arapça Kök
1 vellezine ve kimseler وَالَّذِينَ -
2 amenu iman ettiler امَنُوا امن
3 ve haceru ve hicret ettiler وَهَاجَرُوا هجر
4 ve cahedu ve cihat ettiler وَجَاهَدُوا جهد
5 fi فِي -
6 sebili yolunda سَبِيلِ سبل
7 llahi Allah اللَّهِ -
8 vellezine ve kimseler وَالَّذِينَ -
9 avev sığındırdılar اوَوْا اوي
10 ve nesaru ve yardım ettiler وَنَصَرُوا نصر
11 ulaike işte bunlar أُولَٰئِكَ -
12 humu onlardır هُمُ -
13 l-mu'minune mü'minler الْمُؤْمِنُونَ امن
14 hakkan bir hak/gerçek حَقًّا حقق
15 lehum onlaradır لَهُمْ -
16 megfiratun bir mağfiret مَغْفِرَةٌ غفر
17 ve rizkun ve bir rızık وَرِزْقٌ رزق
18 kerimun bir kerim/cömert كَرِيمٌ كرم

Notlar

Not 1

*Hicret edenleri sığındırdılar ve yardım ettiler.

📚 Bu Ayette Geçen Kavramlar:

Mümin Kavram 27

27 İtimat eden/emin olan. Yüce Allah'ın varlığına O'nun evren kitabını okuyarak delillerle tanık/şahit olan. Kur'an'ın ilâhi olduğuna kanıtlarla kanaat getirmek ve Kur'an'a itimat etmek/güvenmek.

iman Kavram 47

47 Akılcı delillerle/kanıtlarla emin olma.

Mağfiret Kavram 319

319 Bağışlama, affetme.

Allah'ın yolu. Kavram 336

336 Tek tanrıcı, monoteist inanç öğretisi yolu. Kutsal kitapların öğretilerinin yolu. Sadece Kur'an öğretileri.

Hicret etmek. Kavram 355

355 Göç etmek, bırakıp terk etmek, göçmen olmak.

Cihat etmek Kavram 356

356 Mücadele etmek. Kur’an’da savaş/öldürmek katletmek olarak işaret edilir. Cihat etmek Kur’an’la yapılan mücadeledir. 25:52 ayetinde kâfirlerle karşı en büyük cihadın Kur’an’la yapılması gerektiğini Yüce Rabbimiz apaçık bir şekilde bizlere bildirilmektedir. Kur’an’la cihat eden kimselere de mücahit denir.

9. Tevbe Suresi

Ayet 9

Arapça Metin (Harekeli)

1244|9|9|ٱشْتَرَوْا۟ بِـَٔايَٰتِ ٱللَّهِ ثَمَنًا قَلِيلًا فَصَدُّوا۟ عَن سَبِيلِهِۦٓ إِنَّهُمْ سَآءَ مَا كَانُوا۟ يَعْمَلُونَ

Arapça Metin (Harekesiz)

1244|9|9|اشتروا بايت الله ثمنا قليلا فصدوا عن سبيله انهم سا ما كانوا يعملون

Latin Literal

9. İşterev bi âyâtillâhi semenen kalîlen fe saddû an sebîlih(sebîlihî),innehum sâe mâ kânû ya’melûn(ya’melûne).

Türkçe Çeviri

Sattılar Allah'ın ayetlerini az bir fiyata; öyle ki engellediler yolundan336 O'nun; doğrusu onlara; ne kötü (oldu) yapar oldukları.

Ahmed Samira Çevirisi

9 They bought/volunteered with God’s verses/evidences a small price, so they prevented/obstructed from His road/path , that they truly are bad/evil/harmful what they were making/doing .

Kelime Kelime Analiz Tablosu

No Kelime Anlam Arapça Kök
1 işterav sattılar اشْتَرَوْا شري
2 biayati ayetlerini بِايَاتِ ايي
3 llahi Allah'ın اللَّهِ -
4 semenen bir fiyata ثَمَنًا ثمن
5 kalilen biraz قَلِيلًا قلل
6 fe saddu öyle ki engellediler فَصَدُّوا صدد
7 an - عَنْ -
8 sebilihi O'nun yolundan سَبِيلِهِ سبل
9 innehum doğrusu onlara إِنَّهُمْ -
10 sa'e ne kötü (oldu) سَاءَ سوا
11 ma مَا -
12 kanu oldukları كَانُوا كون
13 yea'melune yaparlar يَعْمَلُونَ عمل

📚 Bu Ayette Geçen Kavramlar:

Allah'ın yolu. Kavram 336

336 Tek tanrıcı, monoteist inanç öğretisi yolu. Kutsal kitapların öğretilerinin yolu. Sadece Kur'an öğretileri.

9. Tevbe Suresi

Ayet 19

Arapça Metin (Harekeli)

1254|9|19|أَجَعَلْتُمْ سِقَايَةَ ٱلْحَآجِّ وَعِمَارَةَ ٱلْمَسْجِدِ ٱلْحَرَامِ كَمَنْ ءَامَنَ بِٱللَّهِ وَٱلْيَوْمِ ٱلْءَاخِرِ وَجَٰهَدَ فِى سَبِيلِ ٱللَّهِ لَا يَسْتَوُۥنَ عِندَ ٱللَّهِ وَٱللَّهُ لَا يَهْدِى ٱلْقَوْمَ ٱلظَّٰلِمِينَ

Arapça Metin (Harekesiz)

1254|9|19|اجعلتم سقايه الحاج وعماره المسجد الحرام كمن امن بالله واليوم الاخر وجهد في سبيل الله لا يستون عند الله والله لا يهدي القوم الظلمين

Latin Literal

19. E cealtum sikâyetel hâcci ve ımâretel mescidil harâmi ke men âmene billâhi vel yevmil âhıri ve câhede fî sebilillâh(sebilillâhi), lâ yestevûne ındallâh(ındallâhi), vallâhu lâ yehdîl kavmez zâlimîn(zâlimîne).

Türkçe Çeviri

Yaptınız* mı su vermeyi hacılara756 ve imar etmeyi haram mescidi158 kimse gibi (ki) iman47 etti Allah'a ve ahiret gününe; ve cihat356 etti Allah yolunda336; olmaz aynı seviyede Allah'ın indinde/katında; ve Allah doğruya kılavuzlamaz** zalimler257 kavmini/toplumunu.

Ahmed Samira Çevirisi

19 Did you make the pilgrimage’s drinking place/cup (water carrying) and tending to/visiting the Mosque the Forbidden/Sacred as who believed with God and the Day the Last/Resurrection Day, and struggled/exerted in God’s way/sake ? They do not become equal/alike at God, and God does not guide the nation the unjust/oppressive.

Kelime Kelime Analiz Tablosu

No Kelime Anlam Arapça Kök
1 ecealtum yaptınız mı أَجَعَلْتُمْ جعل
2 sikayete su vermeyi سِقَايَةَ سقي
3 l-hacci hacılara الْحَاجِّ حجج
4 ve imarate ve imarını وَعِمَارَةَ عمر
5 l-mescidi mescidi الْمَسْجِدِ سجد
6 l-harami haram الْحَرَامِ حرم
7 kemen kimse gibi كَمَنْ -
8 amene iman etti امَنَ امن
9 billahi Allah'a بِاللَّهِ -
10 velyevmi ve gününe وَالْيَوْمِ يوم
11 l-ahiri ahiret الْاخِرِ اخر
12 ve cahede ve cihat etti وَجَاهَدَ جهد
13 fi فِي -
14 sebili yolunda سَبِيلِ سبل
15 llahi Allah اللَّهِ -
16 la olmaz لَا -
17 yestevune aynı seviyede يَسْتَوُونَ سوي
18 inde indinde/katında عِنْدَ عند
19 llahi Allah اللَّهِ -
20 vallahu ve Allah وَاللَّهُ -
21 la لَا -
22 yehdi doğruya kılavuzlamaz يَهْدِي هدي
23 l-kavme kavmini/toplumunu الْقَوْمَ قوم
24 z-zalimine zalimler الظَّالِمِينَ ظلم

Notlar

Not 1

*Yaptınız mı aynı seviyede? **En büyük zalimliği yapan müşrikler ve kâfirler asla doğru yolu bulamaz.

📚 Bu Ayette Geçen Kavramlar:

iman Kavram 47

47 Akılcı delillerle/kanıtlarla emin olma.

Haram mescit Kavram 158

158 Beynin (bedenle veya bedensiz) diz çöküp boyun eğdiği her yer mescittir. Haram mescitse bulunduğu yerde günah işlemenin, kötülük yapmanın, canlılara zarar vermenin haram edildiği/yasaklandığı topluma ait olan mescittir.

Zalim, zulmetmek. Kavram 257

257 Zulmeden, acımasız ve haksız davranan. En büyük zulüm Yüce Allah'a ortak koşmaktır; şirk günahını işlemektir. Yüce Allah'ın asla yetki vermediği şeyleri dinde hüküm koyucu edinmektir. En büyük zulüm resullerin deklere ettiği, beyan ettiği, okuduğu kutsal kitapları terk etmektir. Kutsal kitaplar haricinde tamamı zan olan talmud gibi, söylenti/hadis kitapları gibi kitaplara tabi olmaktır.

Allah'ın yolu. Kavram 336

336 Tek tanrıcı, monoteist inanç öğretisi yolu. Kutsal kitapların öğretilerinin yolu. Sadece Kur'an öğretileri.

Cihat etmek Kavram 356

356 Mücadele etmek. Kur’an’da savaş/öldürmek katletmek olarak işaret edilir. Cihat etmek Kur’an’la yapılan mücadeledir. 25:52 ayetinde kâfirlerle karşı en büyük cihadın Kur’an’la yapılması gerektiğini Yüce Rabbimiz apaçık bir şekilde bizlere bildirilmektedir. Kur’an’la cihat eden kimselere de mücahit denir.

Hacı Kavram 756

756 Hacca katılan kimseler. Hac Kur'an ayetlerinin delillerle tartışıldığı, öğrenildiği; belirlenmiş bir mekanda ve zamanda gerçekleştirilen, önceden duyurusu yapılan toplanma, bir araya gelme; kongredir. Buraya katılan kimselere de hacı denir. Günümüzde kendilerini hacı sanan kimseler ancak iblise ve şeytânlara hac etmektedir. Kur'an'ın gerçek hacıları sadece Kur'an deyip Kur'an ayetlerini delillerle tartışmak için bir araya gelen kimselerdir.

9. Tevbe Suresi

Ayet 20

Arapça Metin (Harekeli)

1255|9|20|ٱلَّذِينَ ءَامَنُوا۟ وَهَاجَرُوا۟ وَجَٰهَدُوا۟ فِى سَبِيلِ ٱللَّهِ بِأَمْوَٰلِهِمْ وَأَنفُسِهِمْ أَعْظَمُ دَرَجَةً عِندَ ٱللَّهِ وَأُو۟لَٰٓئِكَ هُمُ ٱلْفَآئِزُونَ

Arapça Metin (Harekesiz)

1255|9|20|الذين امنوا وهاجروا وجهدوا في سبيل الله بامولهم وانفسهم اعظم درجه عند الله واوليك هم الفايزون

Latin Literal

20. Ellezîne amenû ve hâcerû ve câhedû fî sebîlillâhi bi emvâlihim ve enfusihim a’zamu dereceten ındallâh(ındallâhi) ve ulâike humul fâizûn (fâizûne).

Türkçe Çeviri

Kimselerdir (ki) iman47 ettiler; ve hicret355 ettiler; ve cihat356 ettiler Allah'ın yolunda336 mallarıyla ve nefisleriyle201; daha büyük derecedir Allah’ın indinde/katında; ve işte bunlar; onlardır başaranlar.

Ahmed Samira Çevirisi

20 Those who believed and emigrated and struggled/exerted in God’s way/sake with their properties/wealths and themselves, (are) a step/degree greater at God, and those, they are the winners/successful .

Kelime Kelime Analiz Tablosu

No Kelime Anlam Arapça Kök
1 ellezine kimselerdir الَّذِينَ -
2 amenu iman ettiler امَنُوا امن
3 ve haceru ve hicret ettiler وَهَاجَرُوا هجر
4 ve cahedu ve cihat ettiler وَجَاهَدُوا جهد
5 fi فِي -
6 sebili yolunda سَبِيلِ سبل
7 llahi Allah اللَّهِ -
8 biemvalihim mallarıyla بِأَمْوَالِهِمْ مول
9 ve enfusihim ve nefisleriyle وَأَنْفُسِهِمْ نفس
10 ea'zemu daha büyük أَعْظَمُ عظم
11 deraceten derecedir دَرَجَةً درج
12 inde indinde/katında عِنْدَ عند
13 llahi Allah’ın اللَّهِ -
14 ve ulaike ve işte bunlar وَأُولَٰئِكَ -
15 humu onlardır هُمُ -
16 l-faizune başaranlar الْفَائِزُونَ فوز

📚 Bu Ayette Geçen Kavramlar:

iman Kavram 47

47 Akılcı delillerle/kanıtlarla emin olma.

Nefis Kavram 201

201 Benlik, kişilik, öz varlık.

Allah'ın yolu. Kavram 336

336 Tek tanrıcı, monoteist inanç öğretisi yolu. Kutsal kitapların öğretilerinin yolu. Sadece Kur'an öğretileri.

Hicret etmek. Kavram 355

355 Göç etmek, bırakıp terk etmek, göçmen olmak.

Cihat etmek Kavram 356

356 Mücadele etmek. Kur’an’da savaş/öldürmek katletmek olarak işaret edilir. Cihat etmek Kur’an’la yapılan mücadeledir. 25:52 ayetinde kâfirlerle karşı en büyük cihadın Kur’an’la yapılması gerektiğini Yüce Rabbimiz apaçık bir şekilde bizlere bildirilmektedir. Kur’an’la cihat eden kimselere de mücahit denir.

9. Tevbe Suresi

Ayet 24

Arapça Metin (Harekeli)

1259|9|24|قُلْ إِن كَانَ ءَابَآؤُكُمْ وَأَبْنَآؤُكُمْ وَإِخْوَٰنُكُمْ وَأَزْوَٰجُكُمْ وَعَشِيرَتُكُمْ وَأَمْوَٰلٌ ٱقْتَرَفْتُمُوهَا وَتِجَٰرَةٌ تَخْشَوْنَ كَسَادَهَا وَمَسَٰكِنُ تَرْضَوْنَهَآ أَحَبَّ إِلَيْكُم مِّنَ ٱللَّهِ وَرَسُولِهِۦ وَجِهَادٍ فِى سَبِيلِهِۦ فَتَرَبَّصُوا۟ حَتَّىٰ يَأْتِىَ ٱللَّهُ بِأَمْرِهِۦ وَٱللَّهُ لَا يَهْدِى ٱلْقَوْمَ ٱلْفَٰسِقِينَ

Arapça Metin (Harekesiz)

1259|9|24|قل ان كان اباوكم وابناوكم واخونكم وازوجكم وعشيرتكم وامول اقترفتموها وتجره تخشون كسادها ومسكن ترضونها احب اليكم من الله ورسوله وجهاد في سبيله فتربصوا حتي ياتي الله بامره والله لا يهدي القوم الفسقين

Latin Literal

24. Kul in kâne âbâukum ve ebnâukum ve ıhvânukum ve ezvâcukum ve aşîretukum ve emvâlunıktereftumûhâ ve ticâretun tahşevne kesâdehâ ve mesâkinu terdavnehâ ehabbe ileykum minallâhi ve resûlihî ve cihâdin fî sebîlihî fe terabbesû hattâ ye’ tiyallâhu bi emrih(emrihî), vallâhu lâ yehdîl kavmel fasikîn(fasikîne).

Türkçe Çeviri

De ki: "Eğer olduysa babalarınız/atalarınız; ve oğullarınız; ve kardeşleriniz; ve eşleriniz; ve aşiretiniz; ve mallar (ki) işleyip kazandınız onu; ve bir ticaret (ki) korkarsınız kesata* ona; ve meskenler (ki) arzularsınız onu; daha sevgili sizlere Allah’tan ve resûlünden700; ve cihat356 etmekten O'nun** yolunda336; öyle ki gözetleyin; ta ki gelir Allah emriyle; ve Allah doğru yola kılavuzlamaz fâsıklar38 kavmini/toplumunu."

Ahmed Samira Çevirisi

24 Say: "If your fathers, and your sons, and your brothers, and your spouses and your father’s near relations/tribe, and properties/wealths you committed/perpetrated it, and commercial trade you fear its slump/depression , and residence you accept/approve it, (are) more lovable/likable to you than God and His messenger and struggling/defending for the faith in His way/path , so wait/remain until God comes with His123order/command, and God does not guide the nation the debauchers .

Kelime Kelime Analiz Tablosu

No Kelime Anlam Arapça Kök
1 kul de ki قُلْ قول
2 in eğer إِنْ -
3 kane olduysa كَانَ كون
4 aba'ukum babalarınız/atalarınız ابَاؤُكُمْ ابو
5 ve ebna'ukum ve oğullarınız وَأَبْنَاؤُكُمْ بني
6 ve ihvanukum ve kardeşleriniz وَإِخْوَانُكُمْ اخو
7 ve ezvacukum ve eşleriniz وَأَزْوَاجُكُمْ زوج
8 ve aşiratukum ve aşiretiniz وَعَشِيرَتُكُمْ عشر
9 ve emvalun ve mallar وَأَمْوَالٌ مول
10 kteraftumuha işleyip kazandınız onu اقْتَرَفْتُمُوهَا قرف
11 ve ticaratun ve bir ticaret (ki) وَتِجَارَةٌ تجر
12 tehşevne korkarsınız تَخْشَوْنَ خشي
13 kesadeha kesata ona كَسَادَهَا كسد
14 ve mesakinu ve meskenler (ki) وَمَسَاكِنُ سكن
15 terdevneha arzularsınız onu تَرْضَوْنَهَا رضو
16 ehabbe daha sevgili أَحَبَّ حبب
17 ileykum sizlere إِلَيْكُمْ -
18 mine مِنَ -
19 llahi Allah’tan اللَّهِ -
20 ve rasulihi ve resûlünden وَرَسُولِهِ رسل
21 ve cihadin ve cihat etmekten وَجِهَادٍ جهد
22 fi فِي -
23 sebilihi O'nun yolunda سَبِيلِهِ سبل
24 feterabbesu öyle ki gözetleyin فَتَرَبَّصُوا ربص
25 hatta ta ki حَتَّىٰ -
26 ye'tiye gelir يَأْتِيَ اتي
27 llahu Allah’ın اللَّهُ -
28 biemrihi emriyle بِأَمْرِهِ امر
29 vallahu ve Allah وَاللَّهُ -
30 la لَا -
31 yehdi doğru yola kılavuzlamaz يَهْدِي هدي
32 l-kavme kavmini/toplumunu الْقَوْمَ قوم
33 l-fasikine fasıklar الْفَاسِقِينَ فسق

Notlar

Not 1

*Durgunluk, hareketsizlik.**Allah'ın.

📚 Bu Ayette Geçen Kavramlar:

Fâsık Kavram 38

38 Sapkın, doğru yoldan çıkan.

Allah'ın yolu. Kavram 336

336 Tek tanrıcı, monoteist inanç öğretisi yolu. Kutsal kitapların öğretilerinin yolu. Sadece Kur'an öğretileri.

Cihat etmek Kavram 356

356 Mücadele etmek. Kur’an’da savaş/öldürmek katletmek olarak işaret edilir. Cihat etmek Kur’an’la yapılan mücadeledir. 25:52 ayetinde kâfirlerle karşı en büyük cihadın Kur’an’la yapılması gerektiğini Yüce Rabbimiz apaçık bir şekilde bizlere bildirilmektedir. Kur’an’la cihat eden kimselere de mücahit denir.

Allah ve resûlü=Kur'an. Kavram 700

700 Yüce Allah'ın mesajı olan sadece Kur'an. Yüce Allah'la resûllerinin arası asla ayrılamaz. Muhammed resûl kendisine şerefli elçi aracılığıyla indirilen Yüce Allah'ın mesajını direkt olarak okumuştur. Resûl olarak okuduğu ayetler Yüce Allah'ı temsil ettiği için Allah ve resûlü denildiğinde sadece Kur'an anlarız. Kur'an'ın hükümleri anlarız.

9. Tevbe Suresi

Ayet 34

Arapça Metin (Harekeli)

1269|9|34|يَٰٓأَيُّهَا ٱلَّذِينَ ءَامَنُوٓا۟ إِنَّ كَثِيرًا مِّنَ ٱلْأَحْبَارِ وَٱلرُّهْبَانِ لَيَأْكُلُونَ أَمْوَٰلَ ٱلنَّاسِ بِٱلْبَٰطِلِ وَيَصُدُّونَ عَن سَبِيلِ ٱللَّهِ وَٱلَّذِينَ يَكْنِزُونَ ٱلذَّهَبَ وَٱلْفِضَّةَ وَلَا يُنفِقُونَهَا فِى سَبِيلِ ٱللَّهِ فَبَشِّرْهُم بِعَذَابٍ أَلِيمٍ

Arapça Metin (Harekesiz)

1269|9|34|يايها الذين امنوا ان كثيرا من الاحبار والرهبان لياكلون امول الناس بالبطل ويصدون عن سبيل الله والذين يكنزون الذهب والفضه ولا ينفقونها في سبيل الله فبشرهم بعذاب اليم

Latin Literal

34. Yâ eyyuhellezîne âmenû inne kesîren minel ahbâri ver ruhbâni le ye’kulûne emvâlen nâsi bil bâtıli ve yasuddûne an sebîlillâh(sebîlillâhi), vellezîne yeknizûnez zehebe vel fıddate ve lâ yunfikûnehâ fî sebîlillâhi fe beşşirhum bi azâbin elîm(elîmin).

Türkçe Çeviri

Ey iman47 etmiş kimseler! Doğrusu birçoğu hahamlardan762 ve ruhbanlardan554 mutlak yerler insanların mallarını batılla199; ve engellerler Allah’ın yolundan336; ve kimselerdirler (ki) hazineleştirirler altını ve gümüşü; ve harcamazlar onu Allah’ın yolunda336; öyle ki müjdele onlara elim/acıklı bir azabı.

Ahmed Samira Çevirisi

34 You, you those who believed that many of the religious scholars , and the monks eat (E) the people’s properties/wealths by the falsehood, and prevent/obstruct from God’s way/path , and those who accumulate/herd the gold and the silver and do not spend it in God’s way/path , so announce good news to them with a painful torture.

Kelime Kelime Analiz Tablosu

No Kelime Anlam Arapça Kök
1 ya eyyuha ey يَا أَيُّهَا -
2 ellezine kimseler الَّذِينَ -
3 amenu iman etmiş امَنُوا امن
4 inne doğrusu إِنَّ -
5 kesiran birçoğu كَثِيرًا كثر
6 mine مِنَ -
7 l-ehbari hahamlardan الْأَحْبَارِ حبر
8 ve rruhbani ve ruhbanlardan وَالرُّهْبَانِ رهب
9 leye'kulune mutlak yerler لَيَأْكُلُونَ اكل
10 emvale mallarını أَمْوَالَ مول
11 n-nasi insanların النَّاسِ نوس
12 bil-batili batılla بِالْبَاطِلِ بطل
13 ve yesuddune ve engellerler وَيَصُدُّونَ صدد
14 an عَنْ -
15 sebili yolundan سَبِيلِ سبل
16 llahi Allah’ın اللَّهِ -
17 vellezine ve kimselerdiler وَالَّذِينَ -
18 yeknizune hazineleştirirler يَكْنِزُونَ كنز
19 z-zehebe altın الذَّهَبَ ذهب
20 velfiddete ve gümüşü وَالْفِضَّةَ فضض
21 ve la ve وَلَا -
22 yunfikuneha harcamazlar onu يُنْفِقُونَهَا نفق
23 fi فِي -
24 sebili yolun سَبِيلِ سبل
25 llahi Allah’ın اللَّهِ -
26 febeşşirhum öyle ki müjdele onlara فَبَشِّرْهُمْ بشر
27 biazabin bir azabı بِعَذَابٍ عذب
28 elimin elim/acıklı أَلِيمٍ الم

📚 Bu Ayette Geçen Kavramlar:

iman Kavram 47

47 Akılcı delillerle/kanıtlarla emin olma.

Batıl Kavram 199

199 Gerçek olmayan, geçersiz, temelsiz, asılsız.

Allah'ın yolu. Kavram 336

336 Tek tanrıcı, monoteist inanç öğretisi yolu. Kutsal kitapların öğretilerinin yolu. Sadece Kur'an öğretileri.

Ruhban, rahib. Kavram 554

554 Yüce Allah'a karşı korkan, çekinen, huşu içinde olan, ürken, köle olan. Ancak Kur'an'da sözde, uyduruk din adamları, özellikle Hıristiyan din görevlilerini (papaz, keşiş, rahip vb.) de işaret eder. Bu kimselerin gerçek ruhbanlıkla ilgileri yoktur.

Haham Kavram 762

762 Yahudilerin sözde din adamları. Rabbi de denir.

9. Tevbe Suresi

Ayet 41

Arapça Metin (Harekeli)

1276|9|41|ٱنفِرُوا۟ خِفَافًا وَثِقَالًا وَجَٰهِدُوا۟ بِأَمْوَٰلِكُمْ وَأَنفُسِكُمْ فِى سَبِيلِ ٱللَّهِ ذَٰلِكُمْ خَيْرٌ لَّكُمْ إِن كُنتُمْ تَعْلَمُونَ

Arapça Metin (Harekesiz)

1276|9|41|انفروا خفافا وثقالا وجهدوا بامولكم وانفسكم في سبيل الله ذلكم خير لكم ان كنتم تعلمون

Latin Literal

41. İnfirû hıfâfen ve sikâlen ve câhidû bi emvâlikum ve enfusikum fî sebîlillâh(sebîlillâhi), zâlikum hayrun lekum in kuntum ta’lemûn(ta’lemûne).

Türkçe Çeviri

Neferleşin763 hafifler* (olarak) ve ağırlar* (olarak); ve cihat356 edin mallarınızla ve nefislerinizle201 Allah yolunda336; işte bu; hayırlıdır sizlere; eğer olduysanız bilirler.

Ahmed Samira Çevirisi

41 Rush/hasten lights and heavy/loaded, and struggle/do your utmost with your properties/possessions and yourselves in God’s sake , that (is) best for you, if you were knowing.

Kelime Kelime Analiz Tablosu

No Kelime Anlam Arapça Kök
1 infiru neferleşin انْفِرُوا نفر
2 hifafen hafifler (olarak) خِفَافًا خفف
3 vesikalen ve ağırlar (olarak) وَثِقَالًا ثقل
4 ve cahidu ve cihat edin وَجَاهِدُوا جهد
5 biemvalikum mallarınızla بِأَمْوَالِكُمْ مول
6 ve enfusikum ve nefislerinizle وَأَنْفُسِكُمْ نفس
7 fi فِي -
8 sebili yolunda سَبِيلِ سبل
9 llahi Allah اللَّهِ -
10 zalikum işte bu ذَٰلِكُمْ -
11 hayrun hayırlıdır خَيْرٌ خير
12 lekum sizlere لَكُمْ -
13 in eğer إِنْ -
14 kuntum olduysanız كُنْتُمْ كون
15 tea'lemune bilirler تَعْلَمُونَ علم

Notlar

Not 1

*Yüksüz ve yüklü.

📚 Bu Ayette Geçen Kavramlar:

Nefis Kavram 201

201 Benlik, kişilik, öz varlık.

Allah'ın yolu. Kavram 336

336 Tek tanrıcı, monoteist inanç öğretisi yolu. Kutsal kitapların öğretilerinin yolu. Sadece Kur'an öğretileri.

Cihat etmek Kavram 356

356 Mücadele etmek. Kur’an’da savaş/öldürmek katletmek olarak işaret edilir. Cihat etmek Kur’an’la yapılan mücadeledir. 25:52 ayetinde kâfirlerle karşı en büyük cihadın Kur’an’la yapılması gerektiğini Yüce Rabbimiz apaçık bir şekilde bizlere bildirilmektedir. Kur’an’la cihat eden kimselere de mücahit denir.

Neferleşmek Kavram 763

763 Yüce Allah yolunda askerler olmak, erler olmak, hareketlenmek, koşuşturmak, acele etmek.

9. Tevbe Suresi

Ayet 81

Arapça Metin (Harekeli)

1316|9|81|فَرِحَ ٱلْمُخَلَّفُونَ بِمَقْعَدِهِمْ خِلَٰفَ رَسُولِ ٱللَّهِ وَكَرِهُوٓا۟ أَن يُجَٰهِدُوا۟ بِأَمْوَٰلِهِمْ وَأَنفُسِهِمْ فِى سَبِيلِ ٱللَّهِ وَقَالُوا۟ لَا تَنفِرُوا۟ فِى ٱلْحَرِّ قُلْ نَارُ جَهَنَّمَ أَشَدُّ حَرًّا لَّوْ كَانُوا۟ يَفْقَهُونَ

Arapça Metin (Harekesiz)

1316|9|81|فرح المخلفون بمقعدهم خلف رسول الله وكرهوا ان يجهدوا بامولهم وانفسهم في سبيل الله وقالوا لا تنفروا في الحر قل نار جهنم اشد حرا لو كانوا يفقهون

Latin Literal

81. Ferihal muhallefûne bi mak’adihim hılâfe resûlillâhi ve kerihûen yucâhidû bi emvâlihim ve enfusihim fî sebîlillâhi ve kâlû lâ tenfirû fîl harr(harri), kul nâru cehennemeeşeddu harrâ(harren), lev kânû yefkahûn(yefkahûne).

Türkçe Çeviri

Ferahladı muhallefler771 Allah'ın resûlünün gerisinde oturmalarıyla; ve kerhendiler697 ki cihat356 ederler mallarıyla ve nefisleriyle201 Allah yolunda336; ve dediler: "Neferleşmeyin763 (bu) hararette*"; de ki: "Cehennem ateşi834 daha şiddetlidir bir hararet* (olarak)"; şayet olduysalar fıkıh770 ederler.

Ahmed Samira Çevirisi

81 The remaining behind rejoiced/delighted with their seat/sitting place (position) opposite/behind God’s messenger, and they hated that they struggle/exert with their properties/wealths and themselves in Gods’ sake , and they said: "Do not rush/hasten in the heat." Say: "Hell’s fire (is) stronger heat, if they were understanding/learning ."

Kelime Kelime Analiz Tablosu

No Kelime Anlam Arapça Kök
1 feriha ferahladı فَرِحَ فرح
2 l-muhallefune muhallefler الْمُخَلَّفُونَ خلف
3 bimek'adihim oturmalarıyla بِمَقْعَدِهِمْ قعد
4 hilafe gerisinde خِلَافَ خلف
5 rasuli resûlünün رَسُولِ رسل
6 llahi Allah'ın اللَّهِ -
7 ve kerihu ve kerhendiler وَكَرِهُوا كره
8 en ki أَنْ -
9 yucahidu cihat ederler يُجَاهِدُوا جهد
10 biemvalihim mallarıyla بِأَمْوَالِهِمْ مول
11 ve enfusihim ve nefisleriyle وَأَنْفُسِهِمْ نفس
12 fi فِي -
13 sebili yolunda سَبِيلِ سبل
14 llahi Allah اللَّهِ -
15 ve kalu ve dediler وَقَالُوا قول
16 la لَا -
17 tenfiru neferleşmeyin تَنْفِرُوا نفر
18 fi فِي -
19 l-harri hararette الْحَرِّ حرر
20 kul de ki قُلْ قول
21 naru ateşi نَارُ نور
22 cehenneme cehennem جَهَنَّمَ -
23 eşeddu daha şiddetlidir أَشَدُّ شدد
24 harran bir hararet (olarak) حَرًّا حرر
25 lev şayet لَوْ -
26 kanu oldularsa كَانُوا كون
27 yefkahune fıkıh ederler يَفْقَهُونَ فقه

Notlar

Not 1

*Sıcakta.

📚 Bu Ayette Geçen Kavramlar:

Nefis Kavram 201

201 Benlik, kişilik, öz varlık.

Allah'ın yolu. Kavram 336

336 Tek tanrıcı, monoteist inanç öğretisi yolu. Kutsal kitapların öğretilerinin yolu. Sadece Kur'an öğretileri.

Cihat etmek Kavram 356

356 Mücadele etmek. Kur’an’da savaş/öldürmek katletmek olarak işaret edilir. Cihat etmek Kur’an’la yapılan mücadeledir. 25:52 ayetinde kâfirlerle karşı en büyük cihadın Kur’an’la yapılması gerektiğini Yüce Rabbimiz apaçık bir şekilde bizlere bildirilmektedir. Kur’an’la cihat eden kimselere de mücahit denir.

Kerhen. Kavram 697

697 İstemeyerek, istemeye istemeye, gönülsüz olarak, tiksinerek, iğrenerek.

Neferleşmek Kavram 763

763 Yüce Allah yolunda askerler olmak, erler olmak, hareketlenmek, koşuşturmak, acele etmek.

Fıkıh Kavram 770

770 Anlamak, kavramak, iç yüzünü anlamak, anlayış, bilincine varmak.

Muhallef Kavram 771

771 Geride kalanlar.

Ateş, nar Kavram 834

834 Cehennem evreninde bulunan cahîmlerin (yakanların) yani karadelik sistemlerinin yaydığı radyasyon. Hâviye=Karadeliğin kendisi; Hawking radyasyonu yayar.Hutame=Karadeliğin akresyon diski; çok şiddetli radyasyon yayar.Lezâ=Ateşin bir özelliği; dokunmasa bile uzaktan yakar.Hâmiye=Çılgın ateş.

9. Tevbe Suresi

Ayet 111

Arapça Metin (Harekeli)

1346|9|111|إِنَّ ٱللَّهَ ٱشْتَرَىٰ مِنَ ٱلْمُؤْمِنِينَ أَنفُسَهُمْ وَأَمْوَٰلَهُم بِأَنَّ لَهُمُ ٱلْجَنَّةَ يُقَٰتِلُونَ فِى سَبِيلِ ٱللَّهِ فَيَقْتُلُونَ وَيُقْتَلُونَ وَعْدًا عَلَيْهِ حَقًّا فِى ٱلتَّوْرَىٰةِ وَٱلْإِنجِيلِ وَٱلْقُرْءَانِ وَمَنْ أَوْفَىٰ بِعَهْدِهِۦ مِنَ ٱللَّهِ فَٱسْتَبْشِرُوا۟ بِبَيْعِكُمُ ٱلَّذِى بَايَعْتُم بِهِۦ وَذَٰلِكَ هُوَ ٱلْفَوْزُ ٱلْعَظِيمُ

Arapça Metin (Harekesiz)

1346|9|111|ان الله اشتري من المومنين انفسهم وامولهم بان لهم الجنه يقتلون في سبيل الله فيقتلون ويقتلون وعدا عليه حقا في التوريه والانجيل والقران ومن اوفي بعهده من الله فاستبشروا ببيعكم الذي بايعتم به وذلك هو الفوز العظيم

Latin Literal

111. İnnallâheşterâ minel mu’minîne enfusehum ve emvâlehum bi enne lehumul cenneh(cennete), yukâtilûne fî sebîlillâhi fe yaktulûne ve yuktelûne va’den aleyhi hakkan fît tevrâti vel incîli vel kur’ân(kur’âni), ve men evfâ bi ahdihî minallâhi, festebşirû bi bey’ıkumullezî bâya’tum bih (bihî), ve zâlike huvel fevzul azîm(azîmu).

Türkçe Çeviri

Doğrusu Allah satın aldı müminlerden27 nefislerini201 ve mallarını ki onlara (olan) cennetle; katledilip/katlederler720 Allah yolunda336; öyle ki katlederler35; ve katledilirler35; bir vaattir O’nun* üzerine; bir haktır/gerçektir Tevrât'ta ve İncîl'de ve Kur'ân'da; ve kimdir daha takvalı Allah'tan kendi ahdinde**; öyle ki müjdelenin satışınızla o ki sattınız onunla***; ve işte bu; o***; büyük fevzdir768.

Ahmed Samira Çevirisi

111 That God bought from the believers their selves and their properties/wealths , with that for them (is) the Paradise, they fight/kill in God’s sake , so they fight/kill and they be fought/killed, a promise truthfully in the Torah/Old Testament, and the Bible/New Testament , and the Koran , and who (is) more fulfilling/completing with his promise/pledge than God? So be announced good news with your sale/trade which you sold/traded with it, and that (is) the great, the triumph/salvation .

Kelime Kelime Analiz Tablosu

No Kelime Anlam Arapça Kök
1 inne doğrusu إِنَّ -
2 llahe Allah اللَّهَ -
3 ştera satın aldı اشْتَرَىٰ شري
4 mine مِنَ -
5 l-mu'minine müminlerden الْمُؤْمِنِينَ امن
6 enfusehum nefislerini أَنْفُسَهُمْ نفس
7 ve emvalehum ve mallarını وَأَمْوَالَهُمْ مول
8 bienne ki بِأَنَّ -
9 lehumu onlara لَهُمُ -
10 l-cennete cennet الْجَنَّةَ جنن
11 yukatilune katledilip/katlederler يُقَاتِلُونَ قتل
12 fi فِي -
13 sebili yolunda سَبِيلِ سبل
14 llahi Allah اللَّهِ -
15 feyektulune öyle ki katlederler فَيَقْتُلُونَ قتل
16 ve yuktelune ve katledilirler وَيُقْتَلُونَ قتل
17 vea'den bir vaattir وَعْدًا وعد
18 aleyhi O’nun üzerine عَلَيْهِ -
19 hakkan bir hak/gerçek حَقًّا حقق
20 fi فِي -
21 t-tevrati Tevrat'ta التَّوْرَاةِ -
22 vel'incili ve İncil'de وَالْإِنْجِيلِ -
23 velkurani ve Kur'an'da وَالْقُرْانِ قرا
24 ve men ve kimdir وَمَنْ -
25 evfa daha takvalı أَوْفَىٰ وفي
26 biahdihi kendi ahdiyle بِعَهْدِهِ عهد
27 mine مِنَ -
28 llahi Allah’tan اللَّهِ -
29 festebşiru öyle ki müjdelenin فَاسْتَبْشِرُوا بشر
30 bibey'ikumu satışınızla بِبَيْعِكُمُ بيع
31 llezi o ki الَّذِي -
32 bayea'tum sattınız بَايَعْتُمْ بيع
33 bihi onunla بِهِ -
34 ve zalike ve işte bu وَذَٰلِكَ -
35 huve o هُوَ -
36 l-fevzu fevzdir الْفَوْزُ فوز
37 l-azimu büyük الْعَظِيمُ عظم

Notlar

Not 1

*Yüce Allah'ın.**Antlaşmak, anlaşma. ***Satış.

📚 Bu Ayette Geçen Kavramlar:

Mümin Kavram 27

27 İtimat eden/emin olan. Yüce Allah'ın varlığına O'nun evren kitabını okuyarak delillerle tanık/şahit olan. Kur'an'ın ilâhi olduğuna kanıtlarla kanaat getirmek ve Kur'an'a itimat etmek/güvenmek.

Katletmek Kavram 35

35 Savaşmak, zor duruma sokmak, aşırı derecede rahatsız etmek, zarar vermek. Katletmek öldürmek asla değildir. 33:16 ayetinde Yüce Allah bizlere işaretini vermiştir. 33:16 ayetinde "De ki: "Asla menfaat sağlamaz sizlere firar eğer firar etseydiniz ölümden ya da katillikten; ve o zaman metalandırılmazsınız biraz dışında."" buyrulmuştur. Bu ayetten net olarak anlarız ki ölüm ile katillik aynı şey asla değildir. Farklı kavramlar olduğunu Rabbimiz bu iki kelimeyi "ya da", "veya" anlamında olan "evi" ayracıyla ayırarak göstermiştir. Her katletme illa ki ölümle sonuçlanmak zorunda değildir. Ancak ölümle de sonuçlanabilir.

Nefis Kavram 201

201 Benlik, kişilik, öz varlık.

Allah'ın yolu. Kavram 336

336 Tek tanrıcı, monoteist inanç öğretisi yolu. Kutsal kitapların öğretilerinin yolu. Sadece Kur'an öğretileri.

Katletmek/katledilmek öldürmekten/ölmekten farklı bir kavramdır. Kavram 720

720 Yüce Allah Kur'an'da her kelimeyi ve kavramı doğru yerde geçirerek biz kullarına takip edebilmemiz için işaretler koyar. 33:16 ayetinde de tam olarak böyle bir işaret var. 33:16 ayetinde "De ki: "Asla menfaat sağlamaz sizlere firar eğer firar etseydiniz ölümden ya da katledilmekten/katletmekten; ve o zaman metalandırılmazsınız biraz dışında."" buyrulmuştur. Bu ayetten net olarak anlarız ki ölüm ile katledilmek/katledilmek aynı şey asla değildir. İki kelimeyi "veya", "ya da" anlamında olan "evi" ayracıyla ayırmıştır. 9:5 ayetinde de katletmenin/katledilmenin direkt olarak öldürmek/ölmek olmadığını anlarız. Katledilen müşrikler daha sonra tutsak edilecektir. Bu da bize ayrıca bir işarettir. Her katletme/katledilme illa ki ölümle sonuçlanmak zorunda değildir. Ancak ölümle de sonuçlanabilir.

Fevz Kavram 768

768 Başarı, zafer.

10. Yunus Suresi

Ayet 88

Arapça Metin (Harekeli)

1450|10|88|وَقَالَ مُوسَىٰ رَبَّنَآ إِنَّكَ ءَاتَيْتَ فِرْعَوْنَ وَمَلَأَهُۥ زِينَةً وَأَمْوَٰلًا فِى ٱلْحَيَوٰةِ ٱلدُّنْيَا رَبَّنَا لِيُضِلُّوا۟ عَن سَبِيلِكَ رَبَّنَا ٱطْمِسْ عَلَىٰٓ أَمْوَٰلِهِمْ وَٱشْدُدْ عَلَىٰ قُلُوبِهِمْ فَلَا يُؤْمِنُوا۟ حَتَّىٰ يَرَوُا۟ ٱلْعَذَابَ ٱلْأَلِيمَ

Arapça Metin (Harekesiz)

1450|10|88|وقال موسي ربنا انك اتيت فرعون وملاه زينه وامولا في الحيوه الدنيا ربنا ليضلوا عن سبيلك ربنا اطمس علي امولهم واشدد علي قلوبهم فلا يومنوا حتي يروا العذاب الاليم

Latin Literal

88. Ve kâle mûsâ rabbenâ inneke âteyte fir’avne ve melâhu zîneten ve emvâlen fîl hayâtid dunyâ rabbenâ li yudıllû an sebîlik(sebîlike), rabbenatmis alâ emvâlihim veşdud alâ kulûbihim fe lâ yu’minû hattâ yerevul azâbel elîm(elîme).

Türkçe Çeviri

Ve dedi Mûsâ: "Rabbimiz4! Doğrusu sen; verdin firavuna ve melesine364 onun* bir ziynet856 ve mallar dünya hayatında; Rabbimiz4! Dalalete128 düşürmeleri için senin yolundan336; Rabbimiz4! Sil mallarının üzerini ve sertleştir/katılaştır kalplerinin175 üzerini; öyle ki iman47 etmezler ta ki görürler elim/acıklı azabı."

Ahmed Samira Çevirisi

88 And Moses said: "Our Lord, that You, You gave/brought Pharaoh and his nobles/assembly decoration/beauty/ornament and properties/possessions/wealth in the present world/worldly life, our Lord, to misguide (E) from Your way/path , our Lord wipe out/destroy on their properties/possessions/wealths and stamp/hit on their hearts/minds so they do not believe until they see the torture the painful."

Kelime Kelime Analiz Tablosu

No Kelime Anlam Arapça Kök
1 ve kale ve dedi وَقَالَ قول
2 musa Mûsâ مُوسَىٰ -
3 rabbena Rabbimiz رَبَّنَا ربب
4 inneke doğrusu sen إِنَّكَ -
5 ateyte verdin اتَيْتَ اتي
6 fir'avne firavuna فِرْعَوْنَ -
7 ve meleehu ve melesine onun وَمَلَأَهُ ملا
8 zineten bir ziynet زِينَةً زين
9 ve emvalen ve mallar وَأَمْوَالًا مول
10 fi فِي -
11 l-hayati hayatında الْحَيَاةِ حيي
12 d-dunya dünya الدُّنْيَا دنو
13 rabbena Rabbimiz رَبَّنَا ربب
14 liyudillu dalalete sürüklemeleri için لِيُضِلُّوا ضلل
15 an عَنْ -
16 sebilike senin yolundan سَبِيلِكَ سبل
17 rabbena Rabbimiz رَبَّنَا ربب
18 tmis sil اطْمِسْ طمس
19 ala üzerini عَلَىٰ -
20 emvalihim mallarının أَمْوَالِهِمْ مول
21 veşdud ve sertleştir/katılaştır وَاشْدُدْ شدد
22 ala üzerini عَلَىٰ -
23 kulubihim kalplerinin قُلُوبِهِمْ قلب
24 fela öyle ki فَلَا -
25 yu'minu iman etmezler يُؤْمِنُوا امن
26 hatta ta ki حَتَّىٰ -
27 yeravu görürler يَرَوُا راي
28 l-azabe azabı الْعَذَابَ عذب
29 l-elime elim/acıklı الْأَلِيمَ الم

Notlar

Not 1

*Firavunun.

📚 Bu Ayette Geçen Kavramlar:

Rab Kavram 4

4 Efendi, komuta eden.

iman Kavram 47

47 Akılcı delillerle/kanıtlarla emin olma.

Sapkınlar/dalalet içinde olanlar Kavram 128

128 Dosdoğru yoldan (Kur'an'dan) sapmış kimseler. Sadece Kur'an demeyen herkes.

Kalpler; mühür, maraz/hastalık/kilitler/perde/paslanma. Kavram 175

175 Gözler nasıl ki beyinle görür, kulaklar nasıl ki beyinle duyar, beyin de kalple akleder. İnsan kalbinde kendi hafızası olan 40-50 bin adet sinir hücresi vardır. Kalp sinirleri beynin karar verme bölgesi olan ön lobuna (perçem bölgesi altına) uyarıda bulunur. Aklı kullanarak karar vermede kalbin rolü vardır. Kâfirlik etmiş kişilerin kalpleri biyolojik olarak paslanır (LDH yağı oksitlenir yani paslanır), kalbin beyni etkilemesi bozulur. Kalp mühürlenir. Kalp kilitlenir. Kalp marazlı/hastalıklı olur. Kalp perdelenir. Kalpler paslanır. İnsan kendi yapıp ettiğiyle buna neden olur. Ancak daha geniş boyutta Yüce Allah’ın buna izin vermesiyle süreç gerçekleşir.Kalplerin paslanması LDH isimli kötü yağın oksitlenmesi yani paslanması sonucu da gerçekleşir. Kavrayan/anlayan/akleden kalpler: Kalp-beyin iletişimi.Kalplerin paslanması.

Allah'ın yolu. Kavram 336

336 Tek tanrıcı, monoteist inanç öğretisi yolu. Kutsal kitapların öğretilerinin yolu. Sadece Kur'an öğretileri.

Mele Kavram 364

364 Toplumun önde gelenleri, yetkinleri.

Ziynet Kavram 856

856 Süs, dekorasyon, takı, bezek.

11. Hûd Suresi

Ayet 19

Arapça Metin (Harekeli)

1490|11|19|ٱلَّذِينَ يَصُدُّونَ عَن سَبِيلِ ٱللَّهِ وَيَبْغُونَهَا عِوَجًا وَهُم بِٱلْءَاخِرَةِ هُمْ كَٰفِرُونَ

Arapça Metin (Harekesiz)

1490|11|19|الذين يصدون عن سبيل الله ويبغونها عوجا وهم بالاخره هم كفرون

Latin Literal

19. Ellezîne yasuddûne an sebîlillâhi ve yebgûnehâ ivecâ(ivecen), ve hum bil âhıreti hum kâfirûn(kâfirûne).

Türkçe Çeviri

Kimselerdir* (ki) uzaklaştırırlar/engellerler886 Allah'ın yolundan336; ve bakınırlar ona* bir eğmeye/bükmeye/kıvırmaya886; ve onlar; ahirete onlar kâfirlik667 ederler.

Ahmed Samira Çevirisi

19 Those who object/prevent/obstruct from God’s way/path/sake , and they ask/wish/desire it (be) bent/crookedness/indirectness, and they, with the end (other life) they are disbelievers.

Kelime Kelime Analiz Tablosu

No Kelime Anlam Arapça Kök
1 ellezine kimselerdir (ki) الَّذِينَ -
2 yesuddune uzaklaştırırlar/engellerler يَصُدُّونَ صدد
3 an عَنْ -
4 sebili yolundan سَبِيلِ سبل
5 llahi Allah'ın اللَّهِ -
6 ve yebguneha ve bakınırlar ona وَيَبْغُونَهَا بغي
7 ivecen bir eğmeye/bükmeye/kıvırmaya عِوَجًا عوج
8 vehum ve onlar وَهُمْ -
9 bil-ahirati ahireti بِالْاخِرَةِ اخر
10 hum onlar هُمْ -
11 kafirune kâfirlik ederler كَافِرُونَ كفر

Notlar

Not 1

*Yüce Allah'a iftira atan müşrikler.**Yüce Allah'ın yolu olan kutsal kitaplara.

📚 Bu Ayette Geçen Kavramlar:

Allah'ın yolu. Kavram 336

336 Tek tanrıcı, monoteist inanç öğretisi yolu. Kutsal kitapların öğretilerinin yolu. Sadece Kur'an öğretileri.

Ahirete kâfirlik edenler. Kavram 667

667 Ahirete ve ahirete gerçekleşecek hakikatları/gerçekleri örtmek, gizlemek. Ahirete iman etmeyen herkesin yanında ahirete iman ediyormuş gibi gözükse de Kur'an'da bildirilen ahiret hakikatları yerine tamamı zan olan hadislere iman edenler de bu gruba girer. Örneğin; ahirette resûllerin insanlara şefaat edeceğine iman etmek ahirete kâfirlik etmektir.

14. İbrahim Suresi

Ayet 3

Arapça Metin (Harekeli)

1751|14|3|ٱلَّذِينَ يَسْتَحِبُّونَ ٱلْحَيَوٰةَ ٱلدُّنْيَا عَلَى ٱلْءَاخِرَةِ وَيَصُدُّونَ عَن سَبِيلِ ٱللَّهِ وَيَبْغُونَهَا عِوَجًا أُو۟لَٰٓئِكَ فِى ضَلَٰلٍۭ بَعِيدٍ

Arapça Metin (Harekesiz)

1751|14|3|الذين يستحبون الحيوه الدنيا علي الاخره ويصدون عن سبيل الله ويبغونها عوجا اوليك في ضلل بعيد

Latin Literal

3. Ellezîne yestehıbbûnel hayâted dunyâ alel âhıreti ve yasuddûne an sebîlillâhi ve yebgûnehâ ivecâ(ivecen), ulâike fî dalâlin baîd(baîdin).

Türkçe Çeviri

Kimselerdir (ki) severler dünya hayatını ahirete karşı; ve çevirirler Allah'ın yolundan336; ve bakınırlar ona* bir eğriliğe**; işte bunlar uzak bir dalalettedir128.

Ahmed Samira Çevirisi

3 Those who love/like (prefer) the life the present/worldly life over the end (other life), and they obstruct/prevent from God’s way/path and they desire it (be) bent/crookedness , those are in distant/far misguidance.

Kelime Kelime Analiz Tablosu

No Kelime Anlam Arapça Kök
1 ellezine kimselerdir (ki) الَّذِينَ -
2 yestehibbune severler يَسْتَحِبُّونَ حبب
3 l-hayate hayatını الْحَيَاةَ حيي
4 d-dunya dünya الدُّنْيَا دنو
5 ala karşı عَلَى -
6 l-ahirati ahirete الْاخِرَةِ اخر
7 ve yesuddune ve çevirirler وَيَصُدُّونَ صدد
8 an عَنْ -
9 sebili yolundan سَبِيلِ سبل
10 llahi Allah'ın اللَّهِ -
11 ve yebguneha ve bakınırlar ona وَيَبْغُونَهَا بغي
12 ivecen bir eğriliğe عِوَجًا عوج
13 ulaike işte bunlar أُولَٰئِكَ -
14 fi فِي -
15 delalin bir dalalettedir ضَلَالٍ ضلل
16 beiydin uzak بَعِيدٍ بعد

Notlar

Not 1

*Dünya hayatına ve/veya ahirete.**Çarpıklığa.

📚 Bu Ayette Geçen Kavramlar:

Sapkınlar/dalalet içinde olanlar Kavram 128

128 Dosdoğru yoldan (Kur'an'dan) sapmış kimseler. Sadece Kur'an demeyen herkes.

Allah'ın yolu. Kavram 336

336 Tek tanrıcı, monoteist inanç öğretisi yolu. Kutsal kitapların öğretilerinin yolu. Sadece Kur'an öğretileri.

14. İbrahim Suresi

Ayet 30

Arapça Metin (Harekeli)

1778|14|30|وَجَعَلُوا۟ لِلَّهِ أَندَادًا لِّيُضِلُّوا۟ عَن سَبِيلِهِۦ قُلْ تَمَتَّعُوا۟ فَإِنَّ مَصِيرَكُمْ إِلَى ٱلنَّارِ

Arapça Metin (Harekesiz)

1778|14|30|وجعلوا لله اندادا ليضلوا عن سبيله قل تمتعوا فان مصيركم الي النار

Latin Literal

30. Ve cealû lillâhi endâden li yudıllû an sebîlih(sebîlihî), kul temetteû fe inne masîrekum ilen nâr(nâri).

Türkçe Çeviri

Ve yaptılar Allah'a eşler/denkler*; dalalete128 sürüklemek için O'nun** yolundan336; de ki: "Metalanın54; öyle ki doğrusu varış yeriniz ateşe834 doğrudur."

Ahmed Samira Çevirisi

30 And they made/put to God equals (idols) to misguide from His way/path , say: "Live long/enjoy so that your end/destination (is) to the fire ."

Kelime Kelime Analiz Tablosu

No Kelime Anlam Arapça Kök
1 ve cealu ve yaptılar وَجَعَلُوا جعل
2 lillahi Allah'a لِلَّهِ -
3 endaden eşler أَنْدَادًا ندد
4 liyudillu dalalete sürüklemek için لِيُضِلُّوا ضلل
5 an عَنْ -
6 sebilihi O'nun yolundan سَبِيلِهِ سبل
7 kul de ki قُلْ قول
8 temetteu metalanın تَمَتَّعُوا متع
9 feinne öyle ki doğrusu فَإِنَّ -
10 mesirakum varış yeriniz مَصِيرَكُمْ صير
11 ila إِلَى -
12 n-nari ateşe doğrudur النَّارِ نور

Notlar

Not 1

*Yüce Allah'ın Kur'an'ında olan hükümlerine haşa eşit/denk sayılan, hatta ayetlerden haşa daha üstün olabilen sözde imamların uyduruk sözlerini din kabul ettiler. **Allah'ın.

📚 Bu Ayette Geçen Kavramlar:

Meta Kavram 54

54 Sermaye. Yararlanma.

Sapkınlar/dalalet içinde olanlar Kavram 128

128 Dosdoğru yoldan (Kur'an'dan) sapmış kimseler. Sadece Kur'an demeyen herkes.

Allah'ın yolu. Kavram 336

336 Tek tanrıcı, monoteist inanç öğretisi yolu. Kutsal kitapların öğretilerinin yolu. Sadece Kur'an öğretileri.

Ateş, nar Kavram 834

834 Cehennem evreninde bulunan cahîmlerin (yakanların) yani karadelik sistemlerinin yaydığı radyasyon. Hâviye=Karadeliğin kendisi; Hawking radyasyonu yayar.Hutame=Karadeliğin akresyon diski; çok şiddetli radyasyon yayar.Lezâ=Ateşin bir özelliği; dokunmasa bile uzaktan yakar.Hâmiye=Çılgın ateş.

16. Nahl Suresi

Ayet 88

Arapça Metin (Harekeli)

1987|16|88|ٱلَّذِينَ كَفَرُوا۟ وَصَدُّوا۟ عَن سَبِيلِ ٱللَّهِ زِدْنَٰهُمْ عَذَابًا فَوْقَ ٱلْعَذَابِ بِمَا كَانُوا۟ يُفْسِدُونَ

Arapça Metin (Harekesiz)

1987|16|88|الذين كفروا وصدوا عن سبيل الله زدنهم عذابا فوق العذاب بما كانوا يفسدون

Latin Literal

88. Ellezîne keferû ve saddû an sebîlillâhi zidnâhum azâben fevkal azâbi bimâ kânû yufsidûn(yufsidûne).

Türkçe Çeviri

Kimseler (ki) kâfirlik25 ettiler; ve set çektiler1023 Allah'ın yolundan336; ziyade ederiz* onlara bir azabı üstüne azabın**; fesat265 çıkarırlar olduklarından.

Ahmed Samira Çevirisi

88 Those who disbelieved and prevented/obstructed from Gods’ way/path , We increased them torture over/on the torture, because (of) what they were corrupting/disordering .

Kelime Kelime Analiz Tablosu

No Kelime Anlam Arapça Kök
1 ellezine kimseler الَّذِينَ -
2 keferu kâfirlik ettiler كَفَرُوا كفر
3 ve saddu ve set çektiler وَصَدُّوا صدد
4 an عَنْ -
5 sebili yolundan سَبِيلِ سبل
6 llahi Allah'ın اللَّهِ -
7 zidnahum ziyade ederiz onlara زِدْنَاهُمْ زيد
8 azaben azabı عَذَابًا عذب
9 fevka üstüne فَوْقَ فوق
10 l-azabi azap الْعَذَابِ عذب
11 bima بِمَا -
12 kanu olduklarından كَانُوا كون
13 yufsidune fesat çıkarırlar يُفْسِدُونَ فسد

Notlar

Not 1

*Artırırız.**Azap üstüne azap veririz.

📚 Bu Ayette Geçen Kavramlar:

Kâfir Kavram 25

25 Örten, gizleyen, kapatan. Bir çiftçi tohumu toprağa gömüp üzerini kapatırsa tohuma kafirlik etmiş olur. Ayette kullanım yerine göre anlam alır. Kur'an'da genel olarak gerçeği/hakkı örtüp gizlemek olarak kullanılır. Kur'an'ın ayetlerinin gerçek anlamını örten/kapatan/etkisizleştirenler de kâfirdirler.

Fesat çıkarmak Kavram 265

265 Hak/gerçek olmadığı halde yalanla, yanlışla, hileyle, aldatmayla, manipülasyonla, yanlış yönlendirmeyle kargaşaya, karışıklığa neden olmak.

Allah'ın yolu. Kavram 336

336 Tek tanrıcı, monoteist inanç öğretisi yolu. Kutsal kitapların öğretilerinin yolu. Sadece Kur'an öğretileri.

16. Nahl Suresi

Ayet 94

Arapça Metin (Harekeli)

1993|16|94|وَلَا تَتَّخِذُوٓا۟ أَيْمَٰنَكُمْ دَخَلًۢا بَيْنَكُمْ فَتَزِلَّ قَدَمٌۢ بَعْدَ ثُبُوتِهَا وَتَذُوقُوا۟ ٱلسُّوٓءَ بِمَا صَدَدتُّمْ عَن سَبِيلِ ٱللَّهِ وَلَكُمْ عَذَابٌ عَظِيمٌ

Arapça Metin (Harekesiz)

1993|16|94|ولا تتخذوا ايمنكم دخلا بينكم فتزل قدم بعد ثبوتها وتذوقوا السو بما صددتم عن سبيل الله ولكم عذاب عظيم

Latin Literal

94. Ve lâ tettehızû eymânekum dehalen beynekum fe tezille kademun ba’de subûtihâ ve tezûkus sûe bimâ sadedtum an sebîlillâh(sebîlillâhi), ve lekum azâbun azîm(azîmun).

Türkçe Çeviri

Tutmayın yeminlerinizi bir dehal1024 aranızda; öyle ki kayar bir ayak sonrasında onun* sabitlenmesi; ve tadarsınız kötülüğü Allah'ın yoluna336 set çektiğinizden1023 (-dolayı); ve sizleredir büyük bir azap.

Ahmed Samira Çevirisi

94 And do not take your rights/oaths (as) deceit/blemishes between you, so (a) foot/foothold in goodness and knowledge slips/falls/sins after its steadfastness/stability/strength , and you taste/experience the bad/evil/harm because (of) what you prevented/obstructed from God’s way/path , and for you (is) a great torture.

Kelime Kelime Analiz Tablosu

No Kelime Anlam Arapça Kök
1 ve la وَلَا -
2 tettehizu tutmayın تَتَّخِذُوا اخذ
3 eymanekum yeminlerinizi أَيْمَانَكُمْ يمن
4 dehalen bir dehal دَخَلًا دخل
5 beynekum aranızda بَيْنَكُمْ بين
6 fetezille öyle ki kayar فَتَزِلَّ زلل
7 kademun bir ayak قَدَمٌ قدم
8 bea'de sonrasında بَعْدَ بعد
9 subutiha sabitlenmesi onun ثُبُوتِهَا ثبت
10 ve tezuku ve tadarsınız وَتَذُوقُوا ذوق
11 s-su'e kötülüğü السُّوءَ سوا
12 bima بِمَا -
13 sadedtum set çektiğinizden (-dolayı) صَدَدْتُمْ صدد
14 an عَنْ -
15 sebili yolundan سَبِيلِ سبل
16 llahi Allah'ın اللَّهِ -
17 velekum ve sizleredir وَلَكُمْ -
18 azabun bir azap عَذَابٌ عذب
19 azimun bir büyük عَظِيمٌ عظم

Notlar

Not 1

*Ayağın.

📚 Bu Ayette Geçen Kavramlar:

Allah'ın yolu. Kavram 336

336 Tek tanrıcı, monoteist inanç öğretisi yolu. Kutsal kitapların öğretilerinin yolu. Sadece Kur'an öğretileri.

Bu sûredeki kavramlar

📄 PDF Hazırlanıyor

Ayetler hazırlanıyor...

Kur'an-ı Kerim - Kavram 336: Allah'ın yolu.

Kavram Bilgisi

Kavram Adı: Allah'ın yolu.

Kavram No: 336

Kısa Açıklama: 336 Tek tanrıcı, monoteist inanç öğretisi yolu. Kutsal kitapların öğretilerinin yolu. Sadece Kur'an öğretileri.

Bu Kavramın Geçtiği Ayet Sayısı: 36

Bu Kavramın Geçtiği Ayetler

Bakara Suresi - Ayet 154

Türkçe Meal: Demeyin Allah yolunda 336 katledilmiş 35 kimse için; ölülerdir/mevtalardır; evet! dirilerdir; ve lakin/ancak (sizler) anlamazsınız.

Arapça: 161|2|154|ولا تقولوا لمن يقتل في سبيل الله اموت بل احيا ولكن لا تشعرون

Bakara Suresi - Ayet 195

Türkçe Meal: Ve infak 6 edin Allah yolunda 336 ; ve atmayın (kendinizi) ellerinizle tehlikeye doğru * ; ve iyilik/güzellik yapın ** ; doğrusu Allah sever iyilik/güzellik yapanları.

Arapça: 202|2|195|وانفقوا في سبيل الله ولا تلقوا بايديكم الي التهلكه واحسنوا ان الله يحب المحسنين

Bakara Suresi - Ayet 218

Türkçe Meal: Doğrusu kimseler (ki) iman 47 ettiler; ve kimseler (ki) hicret ettiler 355 ; ve cihat 356 ettiler Allah yolunda 336 ; işte bunlardır; umarlar rahmetini Allah'ın; ve Allah Gafûr’dur 20 ; Rahîm’dir 20 .

Arapça: 225|2|218|ان الذين امنوا والذين هاجروا وجهدوا في سبيل الله اوليك يرجون رحمت الله والله غفور رحيم

Bakara Suresi - Ayet 261

Türkçe Meal: Mallarını Allah yolunda 336 infak 6 eden kimselerin misali; misali gibidir bir tohum; yetiştirdi yedi başak; her başağındadır yüz tohum; ve Allah katlar dilediği kimseye; ve Allah Vâsi’dir 297 ; Alîm’dir 8 .

Arapça: 268|2|261|مثل الذين ينفقون امولهم في سبيل الله كمثل حبه انبتت سبع سنابل في كل سنبله مايه حبه والله يضعف لمن يشا والله وسع عليم

Bakara Suresi - Ayet 262

Türkçe Meal: Kimseler (ki) infak 6 ederler mallarını Allah yolunda 336 ; sonra tabi etmezler infak 6 ettiklerini bir minnete ve de bir eziyete; onlaradır ecirleri 820 Rableri 4 indinde/katında; ve yoktur bir korku onların üzerine; ve onlar hüzünlenmezler.

Arapça: 269|2|262|الذين ينفقون امولهم في سبيل الله ثم لا يتبعون ما انفقوا منا ولا اذي لهم اجرهم عند ربهم ولا خوف عليهم ولا هم يحزنون

Bakara Suresi - Ayet 273

Türkçe Meal: Fakirler/fukaralar içindir (infak); Allah yolunda 336 kuşatılmış * kimseyedir; tabi olmazlar bir darba (ayakları vurmaya yere/seyahate) yerde; sanır cahil (onları) zengin; iffetlerinden (dolayı); tanırsın onları simalarıyla; sual etmezler/sormazlar insanlara sırnaşıkça; ve infak 6 ettiğiniz bir hayırdan öyle ki doğrusu Allah bilendir onu.

Arapça: 280|2|273|للفقرا الذين احصروا في سبيل الله لا يستطيعون ضربا في الارض يحسبهم الجاهل اغنيا من التعفف تعرفهم بسيمهم لا يسلون الناس الحافا وما تنفقوا من خير فان الله به عليم

Âl-i İmrân Suresi - Ayet 99

Türkçe Meal: De ki: "Ey kitap ehli 135 ! Niçin engellersiniz Allah’ın yolundan 336 iman 47 etmiş kimseyi? Aranırsınız/bakınırsınız bir eğriliğe; ve sizler şahitlersiniz tanıklarsınız (da); ve Allah gâfil 310 değildir yaptıklarınızdan."

Arapça: 392|3|99|قل ياهل الكتب لم تصدون عن سبيل الله من امن تبغونها عوجا وانتم شهدا وما الله بغفل عما تعملون

Âl-i İmrân Suresi - Ayet 146

Türkçe Meal: Ve nicedir bir nebiden (ki) katletti 35 (o); onun (nebinin) yanındadır birçok rabbânî 462 ; öyle ki gevşemiş değillerdi isabet edene onlara Allah yolunda 336 ; ve zaafa * kapılmış değillerdi; ve boyun eğmiş değillerdi; ve Allah sever sabredenleri 51 .

Arapça: 439|3|146|وكاين من نبي قتل معه ربيون كثير فما وهنوا لما اصابهم في سبيل الله وما ضعفوا وما استكانوا والله يحب الصبرين

Âl-i İmrân Suresi - Ayet 157

Türkçe Meal: Ve eğer katledilirseniz 35 Allah'ın yolunda 336 ya da ölürseniz; Allah’tan mutlak bir mağfiret 319 ve rahmet 271 ; hayırlıdır topladıklarından.

Arapça: 450|3|157|ولين قتلتم في سبيل الله او متم لمغفره من الله ورحمه خير مما يجمعون

Âl-i İmrân Suresi - Ayet 169

Türkçe Meal: Ve sanma kimseleri ölüler (ki) katledildiler Allah yolunda 336 ; evet! Diridirler; Rableri 4 indinde/katında rızıklandırılırlar 472 .

Arapça: 462|3|169|ولا تحسبن الذين قتلوا في سبيل الله اموتا بل احيا عند ربهم يرزقون

Âl-i İmrân Suresi - Ayet 195

Türkçe Meal: Ve cevap verdi onlara Rableri 4 ki ben zayi etmem sizlerden erkek ya da dişi yapanın yaptığını; bir kısmınız bir kısımdandır; öyle ki kimseler (ki) hicret ettiler; ve çıkarıldılar diyarlarından; ve eziyet edildiler benim yolumda 336 ; ve katlettiler 35 ; ve katledildiler 35 ; mutlak kâfirlik 25 ederim onlardan kötülüklerine; ve mutlak sokarım onları cennetlere (ki) akar altından nehirler; bir sevaptır 464 Allah’ın indinden/katından; ve Allah’ın kendi katındadır güzel sevaplar 464 .

Arapça: 488|3|195|فاستجاب لهم ربهم اني لا اضيع عمل عمل منكم من ذكر او انثي بعضكم من بعض فالذين هاجروا واخرجوا من ديرهم واوذوا في سبيلي وقتلوا وقتلوا لاكفرن عنهم سياتهم ولادخلنهم جنت تجري من تحتها الانهر ثوابا من عند الله والله عنده حسن الثواب

Nisâ Suresi - Ayet 160

Türkçe Meal: Öyle ki zulümle * ; kimselerden (ki) yahudileştiler 306 ; haram ettik ** aleyhlerine onların iyileri (ki) helal kılındı *** onlara; ve yüz çevirmeleriyle/engellemeleriyle **** Allah yolundan 336 çokça.

Arapça: 653|4|160|فبظلم من الذين هادوا حرمنا عليهم طيبت احلت لهم وبصدهم عن سبيل الله كثيرا

Nisâ Suresi - Ayet 167

Türkçe Meal: Doğrusu kimseler (ki) kâfirlik 25 ederler ve yüz çevirirler/engellerler Allah’ın yolundan 336 ; muhakkak dalalete 128 düştüler; uzak bir dalalete 128 .

Arapça: 660|4|167|ان الذين كفروا وصدوا عن سبيل الله قد ضلوا ضللا بعيدا

Mâide Suresi - Ayet 35

Türkçe Meal: Ey iman 47 etmiş kimseler! Takvalı 21 olun Allah’a; ve arayın/bakının O'na vesile/fırsat/sebep; ve cihat 356 edin O'nun yolunda 336 ; belki sizler felaha 326 ulaşırsınız.

Arapça: 704|5|35|يايها الذين امنوا اتقوا الله وابتغوا اليه الوسيله وجهدوا في سبيله لعلكم تفلحون

Mâide Suresi - Ayet 54

Türkçe Meal: Ey iman 47 etmiş kimseler! Kim dönerse sizlerden dininden 122 ; öyle ki yakında getirecek Allah bir kavmi/toplumu; sever (Allah) onları; ve sever onlar O’nu (Allah'ı); kibar/alçak gönüllüdürler müminlere 27 karşı; azametlidirler * kâfirlere 25 karşı; cihat 356 ederler Allah yolunda 336 ; ve korkmazlar ayıplama (-sından) bir ayıplayanın; işte bu; bir fazlıdır 202 Allah'ın; verir dilediği kimseye; ve Allah Vâsi’dir 297 ; Alîm’dir 8 .

Arapça: 723|5|54|يايها الذين امنوا من يرتد منكم عن دينه فسوف ياتي الله بقوم يحبهم ويحبونه اذله علي المومنين اعزه علي الكفرين يجهدون في سبيل الله ولا يخافون لومه لايم ذلك فضل الله يوتيه من يشا والله وسع عليم

A'râf Suresi - Ayet 45

Türkçe Meal: Kimselerdir (ki) engellerler Allah'ın yolundan 336 ; ve aranırlar/bakınırlar ona * bir eğme/bükme ** ; ve onlar ahirete kâfirlerdir 667 .

Arapça: 999|7|45|الذين يصدون عن سبيل الله ويبغونها عوجا وهم بالاخره كفرون

A'râf Suresi - Ayet 86

Türkçe Meal: Ve oturmayın her bir yola (ki) vaat edersiniz ve engelleyip çevirirsiniz Allah'ın yolundan 336 onunla iman 47 etmiş kimseyi; ve aranırsınız/bakınırsınız ona * bir eğrilik; ve zikredin 78 biraz/az olduğunuz zamanı; öyle ki çoğalttı sizleri; ve bakın nasıl oldu akıbetleri 892 fesat 265 çıkaranların.

Arapça: 1040|7|86|ولا تقعدوا بكل صرط توعدون وتصدون عن سبيل الله من امن به وتبغونها عوجا واذكروا اذ كنتم قليلا فكثركم وانظروا كيف كان عقبه المفسدين

Enfâl Suresi - Ayet 36

Türkçe Meal: Doğrusu kâfirlik 25 etmiş kimseler infak 6 ederler mallarını geri çevirmek/döndürmek için Allah yolundan 336 ; öyle ki infak 6 edecekler onu * ; sonra olur * üzerlerine bir hüsran; sonra yenilgiye uğratılırlar; ve kâfirlik 25 etmiş kimseler cehenneme doğru haşredilirler.

Arapça: 1196|8|36|ان الذين كفروا ينفقون امولهم ليصدوا عن سبيل الله فسينفقونها ثم تكون عليهم حسره ثم يغلبون والذين كفروا الي جهنم يحشرون

Enfâl Suresi - Ayet 47

Türkçe Meal: Ve olmayın kimseler gibi (ki) çıkarlar diyarlarından pervasızca * ve insanlara gösteriş (-le); ve menedenler ** Allah'ın yolundan 336 ; ve Allah (onların) yaptıklarıyla kuşatandır.

Arapça: 1207|8|47|ولا تكونوا كالذين خرجوا من ديرهم بطرا وريا الناس ويصدون عن سبيل الله والله بما يعملون محيط

Enfâl Suresi - Ayet 60

Türkçe Meal: Ve hazırlayın onlara itaat ettirdiğiniz bir kuvvetten * ; ve bir bağlanandan/birleşenden ** ; hayli (-ler) *** ; korkutursunuz onunla Allah'ın düşmanını ve düşmanlarınızı ve onların astından diğerlerini; bilmezsiniz (sizler) onları; (oysa) Allah bilir onları; ve ne infak 6 edersiniz bir şeyden Allah yolunda 336 tamamlanır **** sizlere; ve sizler zulmedilmezsiniz 257 .

Arapça: 1220|8|60|واعدوا لهم ما استطعتم من قوه ومن رباط الخيل ترهبون به عدو الله وعدوكم واخرين من دونهم لا تعلمونهم الله يعلمهم وما تنفقوا من شي في سبيل الله يوف اليكم وانتم لا تظلمون

Enfâl Suresi - Ayet 72

Türkçe Meal: Doğrusu kimseler (ki) iman 47 ettiler; ve hicret 355 ettiler; ve cihat 356 ettiler mallarıyla ve nefisleriyle 201 Allah yolunda 336 ; ve kimseler (ki) sığındırdılar ve yardım ettiler; işte bunlar; bir kısmı onların evliyasıdır 212 bir kısmın; ve kimseler (ki) iman 47 ettiler ve hiç hicret 355 etmiyorlar yoktur * sizlere velayetlerinden * hiç bir şey ta ki hicret 355 ederler; ve eğer yardım talep ederlerse ** dinde 437 öyle ki üzerinizedir yardım; dışındadır *** sizin aranız ve onlar arasında bir mîsâk 281 (olan) bir kavme/topluma karşı; ve Allah yaptıklarınıza bir Basîr’dir 513 .

Arapça: 1232|8|72|ان الذين امنوا وهاجروا وجهدوا بامولهم وانفسهم في سبيل الله والذين اووا ونصروا اوليك بعضهم اوليا بعض والذين امنوا ولم يهاجروا ما لكم من وليتهم من شي حتي يهاجروا وان استنصروكم في الدين فعليكم النصر الا علي قوم بينكم وبينهم ميثق والله بما تعملون بصير

Enfâl Suresi - Ayet 74

Türkçe Meal: Ve kimseler (ki) iman 47 ettiler; ve hicret 355 ettiler; ve cihat 356 ettiler Allah yolunda 336 ; ve kimseler (ki) sığındırdılar * ; ve yardım ettiler * ; işte bunlar; onlardır hak/gerçek müminler 27 ; onlaradır bir mağfiret 319 ve kerim/cömert bir rızık.

Arapça: 1234|8|74|والذين امنوا وهاجروا وجهدوا في سبيل الله والذين اووا ونصروا اوليك هم المومنون حقا لهم مغفره ورزق كريم

Tevbe Suresi - Ayet 9

Türkçe Meal: Sattılar Allah'ın ayetlerini az bir fiyata; öyle ki engellediler yolundan 336 O'nun; doğrusu onlara; ne kötü (oldu) yapar oldukları.

Arapça: 1244|9|9|اشتروا بايت الله ثمنا قليلا فصدوا عن سبيله انهم سا ما كانوا يعملون

Tevbe Suresi - Ayet 19

Türkçe Meal: Yaptınız * mı su vermeyi hacılara 756 ve imar etmeyi haram mescidi 158 kimse gibi (ki) iman 47 etti Allah'a ve ahiret gününe; ve cihat 356 etti Allah yolunda 336 ; olmaz aynı seviyede Allah'ın indinde/katında; ve Allah doğruya kılavuzlamaz ** zalimler 257 kavmini/toplumunu.

Arapça: 1254|9|19|اجعلتم سقايه الحاج وعماره المسجد الحرام كمن امن بالله واليوم الاخر وجهد في سبيل الله لا يستون عند الله والله لا يهدي القوم الظلمين

Tevbe Suresi - Ayet 20

Türkçe Meal: Kimselerdir (ki) iman 47 ettiler; ve hicret 355 ettiler; ve cihat 356 ettiler Allah'ın yolunda 336 mallarıyla ve nefisleriyle 201 ; daha büyük derecedir Allah’ın indinde/katında; ve işte bunlar; onlardır başaranlar.

Arapça: 1255|9|20|الذين امنوا وهاجروا وجهدوا في سبيل الله بامولهم وانفسهم اعظم درجه عند الله واوليك هم الفايزون

Tevbe Suresi - Ayet 24

Türkçe Meal: De ki: "Eğer olduysa babalarınız/atalarınız; ve oğullarınız; ve kardeşleriniz; ve eşleriniz; ve aşiretiniz; ve mallar (ki) işleyip kazandınız onu; ve bir ticaret (ki) korkarsınız kesata * ona; ve meskenler (ki) arzularsınız onu; daha sevgili sizlere Allah’tan ve resûlünden 700 ; ve cihat 356 etmekten O'nun ** yolunda 336 ; öyle ki gözetleyin; ta ki gelir Allah emriyle; ve Allah doğru yola kılavuzlamaz fâsıklar 38 kavmini/toplumunu."

Arapça: 1259|9|24|قل ان كان اباوكم وابناوكم واخونكم وازوجكم وعشيرتكم وامول اقترفتموها وتجره تخشون كسادها ومسكن ترضونها احب اليكم من الله ورسوله وجهاد في سبيله فتربصوا حتي ياتي الله بامره والله لا يهدي القوم الفسقين

Tevbe Suresi - Ayet 34

Türkçe Meal: Ey iman 47 etmiş kimseler! Doğrusu birçoğu hahamlardan 762 ve ruhbanlardan 554 mutlak yerler insanların mallarını batılla 199 ; ve engellerler Allah’ın yolundan 336 ; ve kimselerdirler (ki) hazineleştirirler altını ve gümüşü; ve harcamazlar onu Allah’ın yolunda 336 ; öyle ki müjdele onlara elim/acıklı bir azabı.

Arapça: 1269|9|34|يايها الذين امنوا ان كثيرا من الاحبار والرهبان لياكلون امول الناس بالبطل ويصدون عن سبيل الله والذين يكنزون الذهب والفضه ولا ينفقونها في سبيل الله فبشرهم بعذاب اليم

Tevbe Suresi - Ayet 41

Türkçe Meal: Neferleşin 763 hafifler * (olarak) ve ağırlar * (olarak); ve cihat 356 edin mallarınızla ve nefislerinizle 201 Allah yolunda 336 ; işte bu; hayırlıdır sizlere; eğer olduysanız bilirler.

Arapça: 1276|9|41|انفروا خفافا وثقالا وجهدوا بامولكم وانفسكم في سبيل الله ذلكم خير لكم ان كنتم تعلمون

Tevbe Suresi - Ayet 81

Türkçe Meal: Ferahladı muhallefler 771 Allah'ın resûlünün gerisinde oturmalarıyla; ve kerhendiler 697 ki cihat 356 ederler mallarıyla ve nefisleriyle 201 Allah yolunda 336 ; ve dediler: "Neferleşmeyin 763 (bu) hararette * "; de ki: "Cehennem ateşi 834 daha şiddetlidir bir hararet * (olarak)"; şayet olduysalar fıkıh 770 ederler.

Arapça: 1316|9|81|فرح المخلفون بمقعدهم خلف رسول الله وكرهوا ان يجهدوا بامولهم وانفسهم في سبيل الله وقالوا لا تنفروا في الحر قل نار جهنم اشد حرا لو كانوا يفقهون

Tevbe Suresi - Ayet 111

Türkçe Meal: Doğrusu Allah satın aldı müminlerden 27 nefislerini 201 ve mallarını ki onlara (olan) cennetle; katledilip/katlederler 720 Allah yolunda 336 ; öyle ki katlederler 35 ; ve katledilirler 35 ; bir vaattir O’nun * üzerine; bir haktır/gerçektir Tevrât'ta ve İncîl'de ve Kur'ân'da; ve kimdir daha takvalı Allah'tan kendi ahdinde ** ; öyle ki müjdelenin satışınızla o ki sattınız onunla *** ; ve işte bu; o *** ; büyük fevzdir 768 .

Arapça: 1346|9|111|ان الله اشتري من المومنين انفسهم وامولهم بان لهم الجنه يقتلون في سبيل الله فيقتلون ويقتلون وعدا عليه حقا في التوريه والانجيل والقران ومن اوفي بعهده من الله فاستبشروا ببيعكم الذي بايعتم به وذلك هو الفوز العظيم

Yunus Suresi - Ayet 88

Türkçe Meal: Ve dedi Mûsâ: "Rabbimiz 4 ! Doğrusu sen; verdin firavuna ve melesine 364 onun * bir ziynet 856 ve mallar dünya hayatında; Rabbimiz 4 ! Dalalete 128 düşürmeleri için senin yolundan 336 ; Rabbimiz 4 ! Sil mallarının üzerini ve sertleştir/katılaştır kalplerinin 175 üzerini; öyle ki iman 47 etmezler ta ki görürler elim/acıklı azabı."

Arapça: 1450|10|88|وقال موسي ربنا انك اتيت فرعون وملاه زينه وامولا في الحيوه الدنيا ربنا ليضلوا عن سبيلك ربنا اطمس علي امولهم واشدد علي قلوبهم فلا يومنوا حتي يروا العذاب الاليم

Hûd Suresi - Ayet 19

Türkçe Meal: Kimselerdir * (ki) uzaklaştırırlar/engellerler 886 Allah'ın yolundan 336 ; ve bakınırlar ona * bir eğmeye/bükmeye/kıvırmaya 886 ; ve onlar; ahirete onlar kâfirlik 667 ederler.

Arapça: 1490|11|19|الذين يصدون عن سبيل الله ويبغونها عوجا وهم بالاخره هم كفرون

İbrahim Suresi - Ayet 3

Türkçe Meal: Kimselerdir (ki) severler dünya hayatını ahirete karşı; ve çevirirler Allah'ın yolundan 336 ; ve bakınırlar ona * bir eğriliğe ** ; işte bunlar uzak bir dalalettedir 128 .

Arapça: 1751|14|3|الذين يستحبون الحيوه الدنيا علي الاخره ويصدون عن سبيل الله ويبغونها عوجا اوليك في ضلل بعيد

İbrahim Suresi - Ayet 30

Türkçe Meal: Ve yaptılar Allah'a eşler/denkler * ; dalalete 128 sürüklemek için O'nun ** yolundan 336 ; de ki: "Metalanın 54 ; öyle ki doğrusu varış yeriniz ateşe 834 doğrudur."

Arapça: 1778|14|30|وجعلوا لله اندادا ليضلوا عن سبيله قل تمتعوا فان مصيركم الي النار

Nahl Suresi - Ayet 88

Türkçe Meal: Kimseler (ki) kâfirlik 25 ettiler; ve set çektiler 1023 Allah'ın yolundan 336 ; ziyade ederiz * onlara bir azabı üstüne azabın ** ; fesat 265 çıkarırlar olduklarından.

Arapça: 1987|16|88|الذين كفروا وصدوا عن سبيل الله زدنهم عذابا فوق العذاب بما كانوا يفسدون

Nahl Suresi - Ayet 94

Türkçe Meal: Tutmayın yeminlerinizi bir dehal 1024 aranızda; öyle ki kayar bir ayak sonrasında onun * sabitlenmesi; ve tadarsınız kötülüğü Allah'ın yoluna 336 set çektiğinizden 1023 (-dolayı); ve sizleredir büyük bir azap.

Arapça: 1993|16|94|ولا تتخذوا ايمنكم دخلا بينكم فتزل قدم بعد ثبوتها وتذوقوا السو بما صددتم عن سبيل الله ولكم عذاب عظيم